Blog

  • Başkan Öz; “Çanakkale bir varoluş destanıdır”

    Başkan Öz; “Çanakkale bir varoluş destanıdır”

    18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitleri Anma Günü nedeniyle bir basın açıklaması yapan AK Parti Erzurum İl Başkanı Mehmet Emin Öz, “Çanakkale yalnızca bir savaş ve yalnızca bir zafer değildir. Çanakkale bir milletin varoluş destanıdır” dedi.

    1915-1916 yılları arasında, Çanakkale Boğazını geçerek İstanbul’u ele geçirmek isteyen İtilaf Devletleri ile Osmanlı Devleti arasında yaşanan Çanakkale Savaşları’nın bir bağımsızlık mücadelesi olduğunu belirten AK Parti Erzurum İl Başkanı Mehmet Emin Öz, “Çanakkale, I. Dünya Savaşı cepheleri içinde en kanlı olanıdır. İstiklal Şairimiz Mehmet Akif Ersoy’un da altını çizdiği gibi ‘Kimi Hindu kimi bilmem ne bela’ çöreklenmişti Gelibolu’ya ve hedef payitahttı. Yokluk içinde verilen savunma savaşında gökten adeta ölüm yağmış, Seyit Onbaşı ve 57. Alay başta olmak üzere yüzlerce kahramanlık destanı tarihe altın harflerle kazınmıştı. Bugün Çanakkale dediğimizde tüylerimiz iliklerimize kadar ürperiyorsa bunun sebebi Türk’ün sayısız şan ve şerefle dolu zaferler tarihinden bir parça olan Gelibolu yarımadasına serilen binlerce şehidin manevi yüceliğidir. Tüylerimizi ürperten zaferler değil, ‘Bir hilal uğruna batan’ yüzbinlerce güneştir.” dedi.
    1911-1912 yıllarında son Afrika topraklarını İtalya’ya kaptıran ve 1912-1913 Balkan Hezimeti ile Rumeli’deki hakimiyetini kaybeden Osmanlı İmparatorluğu’nun artık ‘hasta adam’ olarak nitelendirildiğini hatırlatan Başkan Öz, mesajında şunları söyledi:
    “Türklerin artık bittiğini, Çanakkale’yi ellerini kollarını sallayarak geçebileceklerini düşünen Avrupalılar, ünlü komutan Moltke’nin ‘Diğer milletlerin teslim oldukları noktada Türkler’in savunması başlar’ sözünü unutmuş gibiydiler. İtilaf Devletleri Boğazlardan geçmek için 1915 yılının ilk günlerinde Çanakkale’ye ulaşmışlar fakat hiç beklemedikleri bir savunma gücüyl karşılaşmışlardı. Derin uykusundan uyanan ‘Hasta adam’ bir anda devleşmiş, önce donanmayı yok etmiş sonra kara savaşlarını destansı bir zafere süslemişti. Aynı ruh bugün yine ortadadır. Irak’ta, Suriye’de, Karabağ’da aynı ruh dimdik ayaktadır. Bu duygu ve düşüncelerle vatan toprağına baş koymuş tüm şehitlerimizi ve gazilerimizi rahmet ve minnetle anıyor, şanlı tarihimizin önünde saygıyla eğiliyoruz.”

     

  • Erzurum’da çiftçilere tohum desteği

    Erzurum’da çiftçilere tohum desteği

    Erzurum Tarım ve Orman İl Müdürlüğü tarafından ‘Bitkisel Üretimi Geliştirme ve Projesi Tohum Dağıtım Programı’ kapsamında Pasinler ilçesinde çiftçilere tohum dağıtımı yapıldı.

    Programa Erzurum Valisi Okay Memiş, Pasinler Kaymakamı Emre Zeyrek, Pasinler Belediye Başkanı Ahmet Dölekli, Tarım Kredi Kooperatifi Bölge Müdürü Mustafa Demir, İl Tarım ve Orman Müdürü Osman Akar, muhtarlar, çiftçiler ve STK temsilcileri katıldı. Pasinler’in Porsuk Mahallesi Muhtarı Zihni Doğan konuşmasında, “Eli nasıl tutan çiftçi kardeşlerim, bildiğiniz gibi Pasinler ilçesinin çok değerli bir ovası bulunuyor. Devlet olarak bizlere yardımlar yapıyorsunuz, bizlerde yapılan yardımlardan dolayı sizlere teşekkür ederiz, bizlerde çiftçi olarak sizlerin yanındayız. Tarımsal destek konusunda, tohum desteği konusunda bizlere yardımcı oldunuz. Bu yardımlar bizleri daha çok çalışmaya sevk etti” dedi.

    İl Tarım ve Orman Müdürü Osman Akar ise, özellikle son pandemi süreci ve Rusya-Ukrayna arasında yaşanan savaş ıntarımsal faaliyetin, tarımsal üretimin önemini bir kez daha ön plana çıkardığını belirterek, “Her sektörde güçlü olsak bile olmazsa olmazımız tarım sektörü ve tarımsal üretimimizdir. Gerek ilin ekonomisine yaptığı katkı gerekse sosyal yaşam içerisindeki tarımla uğraşan kitlenin il içerisindeki payı dikkate alındığında Tarım Erzurum için vazgeçilmez bir sektördür” dedi.

    Erzurum Valisi Okay Memiş ise, “Öncelikle şunu söyleyeyim ki Allah israf edenleri sevmez. Pasinler ovasında ekilip elde edilen patateslerin hiç biri elimizde kalmayacak, hepsini pazarlamasını yapacağız. Bizler düne kadar kendi kendine tarım ve hayvancılık konusunda aynı sınıfta bulunuyorduk, ülke olarak o kendine yeten ülkeler sıralaması içerisine girmeyi arzu ediyoruz. Bundan 50 veya 60 yıl öncesine kadar köylerimizde dolgun bir nüfus vardı, toplumun çoğunluğu köylerde yaşıyordu, şimdi bu oran tam tersine döndü, köylerde ki göç şehirlere hızlı oldu ve tarımda ister istemez gerileme yaşandı. Tarım konusunda göç edilmesini kesinlikle onaylamıyoruz. Doğru tarım yapacağız. Topraklarımızı güzel işleyeceğiz. İlaçlarla toprağa ekim yapmak değil de, doğal yöntemlerle ekim yapmamız lazım. Erzurum Şeker Fabrikası özelleşti. Erzurum ovasında üretilen şeker pancarı tat olarak Türkiye ortalamasının üstünde bulunuyor. Çiftçi pancar ekimini yapmadığı için şehir dışından pancar alımı yapılıyor. Sizlerle toplantı yapacağım ve bu konuyu aydınlatacağım. Eskiden pancar ekimi zordu, çiftçi zorlanıyordu, şimdi makineleşmeden dolayı kolay tarım yapılıyor. Tarım ve Orman Bakanlığı tohum dağıtımı konusunda çalışmaları oldu. Bu sene Tarım Bakanlığının Erzurum’a verdiği 27 bin ton tohum çok az, tohum desteği yaparak bu tonajı yükselteceğiz. Bu da doğru politika ile olur. Yem tohum desteğine hız vermemiz lazım. 8 bin civarında çiftçiye tohum desteği yapıyoruz, Pasinler ilçesi olarak sizlere ayrı bir destek sağlıyoruz, soğuk süt zinciri olarak 11 köyümüzde 88 tankımız bulunuyor, şimdiye kadar 350 bin litre süt toplamışız, bunun karşılığı olarak ta 1 milyon 76 bin liralık ödeme yapmışız. Sütün fiyatını dengelemek istiyoruz” ifadelerini kullandı.
    Konuşmalardan sonra buğday tohumu desteği alan çiftçilere tohumlar teslim edilerek, hatıra fotoğrafı çekildi.

  • Yediden yetmişe Çanakkale Türküsünü söylediler

    Yediden yetmişe Çanakkale Türküsünü söylediler

    Çanakkale Zaferi’nin 107’nci yıl dönümü nedeniyle Erzurum’da İnternet üzerinden yayın yapan Kartv.net, şehrin cadde ve sokaklarında yediden yetmişe vatandaşlara mikrofon uzatarak, Çanakkale türküsünü seslendirdiler.

    Sitenin yayın yönetmeni Salih Yalçın; “Tarihimize altın harflerle yazdığımız ve vatan toprağını korumak için yüz binlerce vatan evladını şehit verdiğimiz bugünün anısına bizde haber sitemizde böyle bir çalışma yaparak izleyicilerimizin takdirine sunduk” dedi.

  • Kardeşin saçını kesmek işkence suçudur

    Kardeşin saçını kesmek işkence suçudur

    Evden kaçan kız kardeşinin makasla saçını rastgele kesen genç, ‘kötü muamele’ suçundan mahkum edildi. Yıllar süren dava sürecine son noktayı koyan Yargıtay Ceza Genel Kurulu, kız kardeşinin saçını kesmeyi işkence saydı.

    Evden kaçan 16 yaşındaki kız, arkadaşlarının yanında bir süre kaldıktan sonra Pazar yerinde ağabeyini görünce kaçmaya başladı.

    Kovalamacanın ardından yakaladığı kız kardeşini eve götüren delikanlı, eline aldığı makasla genç kızın saçını kesti. Küçük kızın şikayeti üzerine başlatılan soruşturma sonrası ağabey hakkında ‘Kasten yaralama’ suçundan dava açıldı. Mahkeme, olayın ‘Kötü muamele’ olduğuna hükmederek sanığın cezalandırılmasına hükmetti. Yargıtay 18. Ceza Dairesi, kararı bozdu. Kararda; “Türk ceza Kanunu’nda düzenlenen ‘kötü muamele’ suçunun oluşması için mağdura yönelik fiillerin süreklilik arz etmesi ve kanunda düzenlenen fiillerden farklılaşması gerekir. Somut olayda sanığın, daha önceden de evden kaçan ve kız kardeşi olan mağdureyi korkutup, evden kaçmasını engellemek amacıyla saçlarını kesmek şeklindeki eyleminin TCK’nın 86/3-a maddesindeki kasten yaralama suçunu oluşturduğu gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir” denildi. Karara Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itiraz edince devreye Yargıtay Ceza Genel Kurulu, mahkeme kararını yerinde buldu. Genel Kurul kararında şu ifadelere yer verildi: “

    Her ne kadar suça konu eylem mağdurun vücut bütünlüğüne müessir olarak gerçekleştirilmiş ve mağdurda bedeni bir zararı mevcut ise de eylemin mağdurun vücuduna acı vermemesi ve ruh sağlığının ya da algılama yeteneğinin bozulduğundan bahsedilememesi nedeniyle kasten yaralama suçunun oluşmadığı ortadadır. Ancak failin kız kardeşini cezalandırmaya matuf olarak merhamet, acıma ve şefkatle bağdaştırılamayacak nitelikteki davranışının sonuçları itibarıyla da uzunca bir süreye yayılması nedeniyle kötü muamele suçunu oluşturduğu kabul edilmeli ve bu itibarla, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının kabulüne karar verilmelidir. Yargıtay 18. Ceza Dairesi kararının ortadan kaldırılmasına hükmedilmiştir.”

     

  • ‘Bir İstiklal Şehri Erzurum’ tiyatro gösterisi yoğun ilgi gördü

    ‘Bir İstiklal Şehri Erzurum’ tiyatro gösterisi yoğun ilgi gördü

    Erzurum’un “en genç” sivil toplum kuruluşu olan ERSANDER, sosyal-kültürel etkinlikleri ile şehrin sosyal hayatına renk ve canlılık kazandırdı. Kuruluşunun beşinci ayında önemli bir kültürel etkinlik ile halkın karşısına çıkan Erzurum Kültür Sanat ve Eğitim Derneği, sadece İbrahim Erkal Dadaş Sanat Merkezi’nin sahnesini değil, kentin kültür dünyasını da ciddi şekilde sarstı.

    ERSANDER’in organize ettiği gecede izdiham yaşandı. Ümit Gergit’in yazdığı, Cem İçyar’ın yönettiği “Bir İstiklal Şehri Erzurum” tiyatro gösterisinin sahnelendiği İbrahim Erkal Dadaş Kültür ve Sanat Merkezi, tarihi kalabalık günlerinden birini yaşadı.
    Mümtaz Turhan Anadolu Lisesi öğrencilerinin katkı sunduğu, Vahit Alkır’ın türküleri ile ayrı bir renk kattığı gecede yine ERSANDER üyelerinin rol aldığı, Erzurum geleneklerinin yaşandığı, kısır gecesi ve kına gecesi geleneklerinin işlendiği akşama Ümit Gergit ve öğrencilerinin okuduğu kurtuluş oratoryosu damga vurdu.
    Sanat gecesinde İbrahim Erkal Dadaş Kültür ve Sanat Merkezinde tüm koltuklarla birlikte boş alanlar da tamamen doldu. Ayakta bile yer bulamayan konukların geri dönmek zorunda kaldığını belirten ERSANDER Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Doğan Hattatoğlu, inisiyatifleri dışında yaşanan aksaklıktan dolayı sıkıntı çeken herkesten özür diledi.
    ERSANDER olarak birkaç aydan beri önemli iki proje üzerinde çalışma yaptıklarını, bu projelerden ilkini 16 Mart akşamı başarıyla uyguladıklarını bildiren Hattatoğlu, sıranın 22 Mart akşamı Atatürk Üniversitesi 15 Temmuz Milli İrade Salonu’nda İran İslam Cumhuriyeti ile ortaklaşa düzenleyecekleri şölene geldiğini söyledi. Erzurum’dan bir sivil toplum kuruluşu olarak uluslararası bir etkinliğe imza atacak olmanın heyecanını duyduklarını bildiren Doğan Hattatoğlu, “Kardeş şehir Tebriz’den gelecek dostlarımızla gerçekleştireceğimiz şölende, tıpkı dün akşamda olduğu gibi, halkımızın bizi yalnız bırakmayacaklarına inanıyoruz” diye konuştu.
    9. Kolordu Komutanı Tümgeneral Erhan Uzun’un yanı sıra Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Fevzi Polat, Erzurum Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Bülent Çakmak ile çeşitli sivil toplum kuruluşları yöneticilerinin yanında çok sayıda vatandaşın kadını, kızı, erkeği, çocuğu ile izlediği program yaklaşık iki saat sürdü.
    Başkan Yardımcısı Doğan Hattatoğlu, aynı coşkunun ve hatta daha fazlasının 22 Mart akşamı Atatürk Üniversitesi 15 Temmuz Milli İrade Salonu’nda dost ve kardeş ülke İran ile ortaklaşa yapılacak şölende de yaşanacağına inandığını sözlerine ekledi.