Kategori: Yerel Yönetimler

  • Erzurum’un kredi performansı açıklandı

    Erzurum’un kredi performansı açıklandı

    BDDK Finansal Türkiye Haritası(FİNTÜRK) 2020 Ocak-Eylül verileri paylaşıldı. Erzurum’da kullanılan krediler içinde en yüksek performans oranı bireysel bankacılıkta taşıt, sektörel dağılımda ise Metal ve İşlenmiş Maden alanında kaydedildi.

    FİNTÜRK-9’a göre Erzurum’da toplam nakdi kredinin toplam mevduata oranı yüzde 237,61,toplam nakdi kredinin tasarruf mevduatına oranı yüzde 334,94, takipteki alacakların toplam nakdi krediye oranı ise yüzde 3,80 olarak bildirildi.

    Bireysel Bankacılık

    Erzurum’da Ocak – Eylül döneminde konut kredisi performans oranı yüzde 0,47, taşıt kredisi performans oranı yüzde 1,64, diğer tüketici kredileri performans oranı yüzde 2,61, diğer tüketici kredileri performans oranı yüzde 2,43 oldu.

    Sektörel En’ler

    Sektörel kredilerde en yüksek performans oranı metal ve işlenmiş madencilik sektörü sergilerken, performans yüksekliği kaydında toptan ticaret ve komisyonculuk sektörü ikinci, inşaat sektörü üçüncü sırayı aldı.

    Sektörel Kredi Oranı Dağılımı

    İlde inşaat kredi performans oranı yüzde 8,49, metal ve işlenmiş maden kredi performans oranı yüzde 32,83, finansal kuruluşlar kredi performans oranı yüzde 2,95, tekstil ve tekstil ürünleri kredi performans oranı yüzde 7,14, toptan ticaret ve komisyonculuk kredi performans oranı yüzde 24,35, turizm kredi performans oranı yüzde 4,52, ziraat ve balıkçılık kredi performans oranı yüzde 3,56 ve enerji kredi performans oranı yüzde 1,24 olarak aktarıldı.

  • Erzurum’da su ürünleri yetiştiriciliği iki kat artacak

    Erzurum’da su ürünleri yetiştiriciliği iki kat artacak

    Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu (TKDK) Erzurum İl Koordinatörlüğü IPARD II 9. Başvuru Çağrı Dönemi’nde aldığı Su Ürünleri Yetiştiriciliği projeleri ile Erzurum’da su ürünleri üretimini yıllık 968 ton daha artırarak yaklaşık iki katına çıkmasını sağlayacak.

    Yatırım tutarı 14 milyon TL olan su ürünleri yetiştiriciliği projeleri tamamlanıp işletmeler faaliyete geçtikten sonra proje sahiplerine yaklaşık 8,2 milyon TL tutarında hibe ödemesi yapılacak.

    Kurumun verdiği hibe desteklerinden mikro, küçük ve orta ölçekli işletmelerin yararlanabildiğini belirten İl Koordinatörü Dr. Atilla Özlü; “Tarımsal İşletmelerin Fiziki Varlıklarına Yönelik Yatırımlar kapsamında büyükbaş, küçükbaş, broyler ve yumurta üretimine; Tarım ve Balıkçılık Ürünlerinin İşlenmesi ve Pazarlanmasıyla ilgili Fiziki Varlıklarına Yönelik Yatırımlar kapsamında et ve et ürünlerinin, süt ve süt ürünlerinin, kanatlı eti ve ürünlerinin, su ürünlerinin, meyve sebze ürünlerinin işlenmesi ve pazarlanmasına; Çiftlik Faaliyetlerinin Çeşitlendirilmesi ve İş Geliştirme kapsamında bitkisel üretimin çeşitlendirilmesi, arıcılık ve arı ürünleri, zanaatkârlık ve yerel ürünler, kırsal turizm ve rekreasyon, su ürünleri yetiştiriciliği, makine parkları ve yenilenebilir enerji yatırımları bulunmaktadır.” dedi.

    Sunulan projelerin yapım işleri ve ekipman alımı ile birlikte projelerin hazırlanması ve kurumumuza sunulması da dahil olmak üzere bir çok kalemin hibe desteği kapsamında olduğunu vurgulayan Özlü, “IPARD II destek kapsamında yer alan sektörlere sunulacak projelerin yapım işleri, alet-ekipman alımları, mühendislik, mimarlık ve danışmanlık hizmetlerinin hibe desteği kapsamında olduğunu, hibe destek oranlarının %40 ile %/70 arasında değiştiğini ve verilen hibe desteklerinin de KDV’den muaf olduğunu” belirtti.

    Erzurum’da son yıllarda yapılan gölet ve barajların getirmiş oluğu imkânlardan birisi de kafes balıkçılığı olduğunu söyleyen Özlü; TKDK tarafından verilen hibe destekleri ile gölet ve barajların oluşturduğu fırsatı değerlendirmek isteyen yatırımcılar tarafından İl koordinatörlüğümüze 9 adet proje sunulmuştur. Çiftlik faaliyetlerinin çeşitlendirilmesi ve iş geliştirme başlığı altında yer alan su ürünleri yetiştiriciliği ile birlikte diğer alt başlıklar kapsamında kurumumuza sunulacak projeler için uygun harcama limiti 5.000 Avro ile 500.000 Avro arasında değişmektedir. Bu başlık altında sunulacak projelerin yararlanabileceği hibe destek miktarları projelerin uygun harcama tutarlarının %65i oranında olacaktır.” dedi.

    Erzurum İl Koordinatörü Dr. Atilla Özlü; açıklamasını şöyle sürdürdü; “IPARD II 9. Başvuru Çağrı Döneminde Çiftlik Faaliyetlerinin Çeşitlendirilmesi Ve İş Geliştirme başlığı altında İl Koordinatörlüğümüze toplam yatırım tutarı 14 milyon TL olan su ürünleri yetiştiriciliği projesi sunulmuştur. Bu projelerin İl Koordinatörlüğümüz uzmanlarınca incelemeleri devam etmektedir. Bu projelerden birçoğunun incelemeleri tamamlanarak 2020 yılı sonuna kadar sözleşmeleri imzalanacaktır. Diğerlerinin ise sözleşme işlemeleri 2021 Ocak ayı içerisinde yapılacaktır. Yapılan sözleşme sonrasında kurulum işlemleri tamamlanarak faaliyete geçen işletmemelere yaklaşık 8,2 milyon TL hibe ödemesi yapılacaktır. Bu sayede Erzurum ilimizin su ürünleri üretim kapasitesi 968 ton artarak yaklaşık iki katına çıkacaktır. Doğrudan ve dolaylı olarak birçok kişiye ekonomik olarak etkileyecek bu yatırımlar sayesinde en az 30 kişi doğrudan olmak üzere yaklaşık 150 kişilik bir istihdam sağlanacaktır.”

  • Lojistik sektörüne Erzurum damgası

    Lojistik sektörüne Erzurum damgası

    Erzurum Merkezli Ece Lojistik firması, kısa sürede sektörün öncüsü oldu. İthalat-ihracat lojistiğinde, İstanbul, Mersin, İzmir, Konya, Kars, Sivas ve Bakü şubeleri ile faaliyet sürdüren şirket, kara, hava, deniz ve demiryolu taşımacılığı alanında tüm dünyaya hizmet vermeye başladı.

    Erzurum’dan Dünyaya Açıldı

    Erzurum merkezli firma İlk yıllarında terminal hizmetleri verirken son dönemde uluslararası demiryolu konvansiyonel vagon ve konteyner taşıması ile dünyaya açıldı. Başta Azerbaycan ve Rusya olmak üzere Orta Asya, İran, Balkan ve Baltık Ülkeleri ile Avrupa’ya transit taşımacılık hizmeti sunan Ece Lojistik, kısa süre önce taşıma ağını genişleterek tüm dünyaya hizmet vermeye başladı.

    Türkiye’de uluslararası taşımaya açık her istasyonda yükleme -boşaltma ve lashing hizmeti verebilen ve demiryolu ağı olan her yere erişebilme kabiliyetine sahip olan Ece Lojistik, müşteri odaklı hizmet anlayışı ile müşterilerine kendi ihtiyaç ve beklentilerine uygun, kanunlar ve yasal düzenlemeler ile uyum içerisinde belirtilen hedef bölgeye sorunsuz hizmet götürüyor. Şirket aynı zamanda müşterilerine depolama servisi de sunuyor.

    Ece Lojistik CEO’su Mirkan Aygül, özellikle Reefer, Üniversal HC konteynerlar ile yurt içi ve yurt dışı gıda dahil her türlü yük taşımalarında hizmet verdiklerini belirtti.

    Aygül, “Bu mevsimde Mersin bölgesinde yaş meyve sebze yüklü konteynerlarımızı 35 saatte Gürcistan sınırına ulaştırdık. Sınır çıkışımızdan sonra trenimiz tamamen Bakü-Tiflis Kars (BTK) demiryolu hattı üzerinden Gürcistan – Azerbaycan rotasını izleyerek Rusya Astrahan’a vardı’’ dedi.

    Türkiye’nin ihracat hacmine katkı sunuyoruz

    Ece Lojistik olarak ulusal ve uluslararası taşıma sektöründeki en son teknolojileri kullandıklarını belirten Mirkan Aygül, “Dünyanın dört bir yanına lojistik hizmeti veriyoruz. Rusya’ya yaş meyve ve sebze taşımacılığına başladık. Son gönderdiğimiz yükümüz ile reefer konteynerımız yaş narenciye ürünleri götürdü. Bu konteynerlarımız soğutmayı +1 olarak tabir ettiğimiz jeneratör enerjisi ile sağlıyor. Jeneratörün sağladığı enerji sayesinde konteynerlar yol boyunca ısısını muhafaza ederek soğuk tedarik zinciri oluşturuyor. Teknolojik altyapımız ve yetişkin uzman personelimizle Türkiye demiryolları taşımacılığına yeni bir ufuk açıyoruz. Sağladığımız bu soğuk zincir operasyonu ile ülke ekonomisine de ciddi katkı sunmanın gururunu yaşıyoruz’’ diye konuştu.

    Mersin’den Sibirya’ya transit taşımacılık

    Türkiye ve Rusya arasında yaklaşık 50 milyon tonun üzerinde bir taşımacılık potansiyeli bulunduğuna dikkat çeken Aygül, şöyle konuştu:

    “Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ile dost ve kardeş ülkemiz Azerbaycan Cumhurbaşkanı Sayın İlham Aliyev’in Bakü-Tiflis Kars (BTK) projesi ile ortaya koyduğu vizyonun peşindeyiz. Ece Lojistik olarak sadece Rusya’ya değil, Ukrayna, Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan ve Türkmenistan olmak üzere tüm Orta Asya Cumhuriyetlerini, Batı ulaştırma güzergâhlarına bağlıyoruz. Aynı şekilde Türkmenistan’ı Türkmenbaşı Limanı üzerinden, Kazakistan’ı da Aktau Limanı üzerinden Avrupa’ya bağlıyoruz. Bakü-Tiflis-Kars demiryolu projesi 6,5 milyon ton yük taşıma kapasitesine sahip. Şu anda Çin üzerinden Avrupa’ya giden yük miktarı 240 milyon tonun üzerinde. Bu yükün yüzde 10’nun taşınması halinde bile 24 milyon ton ilave yük taşınmış olacaktır.” değerlendirmesinde bulundu.

    Sadece yük taşımıyoruz barışa, istihdama ve refaha da katkı sunuyoruz

    Ece Lojistik CEO’su Aygül, lojistik sektörünün aynı zamanda barış, istihdam ve refah taşıdığını da vurgulayarak, ‘’Lojistik sektörü yük ve insan hareketliliği yanında bilgi hareketliliğiyle de ülkelerimizin gelişimine de katkı sağlıyor. Bölge ülkelerinin iş insanları olarak bizler dayanışma ve iş birliği içinde hareket ettiğimiz sürece çok daha büyük projelere ülkelerimizin ekonomilerine katkı sunabiliriz. Düşünün, Rusya’da 30 farklı noktaya, karayolunun ulaşamadığı Sibirya’ya dahi taşıma gerçekleştiriyoruz. Türkiye’de özellikle küçük ve orta ölçekli işletmelerin yapacağı ticareti Rusya’nın ve Orta Asya’nın her bölgesine ulaştıracağız. Ülkemiz üreticisine maliyet avantajı sunan bu taşımalarımızı artırarak soğuk tedarik zinciri çözümlerimizle tüm dünyaya yaymayı hedefliyoruz.”

  • ETSO Başkanı Yücelik’ten yapılandırma çağrısı

    ETSO Başkanı Yücelik’ten yapılandırma çağrısı

    Erzurum Ticaret ve Sanayi Odası (ETSO) Yönetim Kurulu Başkanı Lütfü Yücelik, borcu olan bütün mükelleflerin, 7256 sayılı Yapılandırma Kanunu kapsamında borçlarını yapılandırmalarını ve kanunun sağladığı ödeme kolaylığından faydalanmalarını istedi.

    Erzurum SGK İl Müdürü Nizamettin Durmuş, ETSO Yönetim Kurulu Başkanı Yücelik’i makamında ziyaret ederek, 7256 sayılı Yapılandırma Kanunu kapsamında yürüttükleri çalışmalar hakkında bilgi verdi. İl Müdür Yardımcısı Kadir Ercan’la birlikte gerçekleştirdiği ziyarette, kanun kapsamındaki borçların 31 Aralık 2020 tarihine kadar yapılandırılması gerektiğini ifade eden SGK İl Müdürü Nizamettin Durmuş, “Biz, 30 Ağustos 2020 öncesine ait borcu olan bütün mükelleflerin bu yapılandırma imkanını kaçırmamalarını arzu ediyoruz. Mükellefimiz borcunu peşin ödeyebildiği gibi taksitli de ödeyebilir. Peşin ödeyemeyecek durumda olan mükellefimiz de bu yapılandırma imkanını kaçırmamak adına en azından 31 Aralık’a kadar müracaatını yapıp, borcunu 2 ayda bir ödeme koşuluyla 18 taksitte (36 ayda) ödeyebilir. Borcunu taksitlendiren mükellefimiz 1 Mart’a kadar imkanı olursa peşin ödeme yapıp, yüzde 90 indirim de sağlayabilir. Ancak yapılandırmasını peşin olarak yapanlar daha sonra borcunu taksitli olarak ödeme imkanına sahip olamaz” diye konuştu.

    Aktif mükelleflerin borçlarını ‘e-sigorta’ kanalıyla yapılandırabileceğini, pasif durumdaki borçlu mükelleflerin de kuruma müracaat etmek suretiyle yapılandırmadan faydalanabileceklerini kaydeden SGK İl Müdürü Durmuş, “Kurum olarak Erzurum’daki işverenlerimizin, mükelleflerimizin hizmetindeyiz. Borcu olan herkesin bu fırsattan mutlaka yararlanmasını istiyoruz” dedi.

    ETSO Yönetim Kurulu Başkanı Lütfü Yücelik ise, pandemi sebebiyle iş ve çalışma dünyasının özveriyle ayakta kalma mücadelesi verdiğini belirterek, bu sıkıntılı süreçte devletin borçlu vatandaşlarına 7256 Sayılı Yapılandırma Kanunu ile getirdiği ödeme imkanından herkesin yararlanması çağrısında bulundu. Pandeminin, başta hizmet sektörü olmak üzere birçok sektörün istihdamına, üretimine, kazancına darbe vurduğunu belirten Başkan Yücelik şunları söyledi; “Bu sıkıntılı dönemi, hem devletimizin imkanları ölçüsünde sağladığı desteklerle, hem de ekonomiye can veren her sektördeki işverenlerin, çalışanların özverileri ve fedakarlıklarıyla atlatmaya çalışıyoruz. Biraz daha sabredip bu sıkıntıları aşmayı umut ediyoruz. Ancak yine bu süreçte esnafımızın, tüccarımızın, iş insanlarının ve çalışanların desteğe ihtiyacı var. En azından aşının olumlu neticeleri görülünceye ve piyasalarda belli bir rahatlama sağlanıncaya kadar vergi, SGK ve kredi borçlarına ödeme kolaylıkları getirilmesini, özellikle de bu yapılandırma kapsamındaki borçların ödenmesinde biraz daha tolerans tanınmasını bekliyoruz. Çünkü ekonominin her alanın da bu desteklere büyük ihtiyaç duyuluyor. Devletimizin bu taleplerimizi karşılıksız bırakmayacağına inanıyoruz.”

  • Yücelik, asgari ücret ve pandemiyi konuştu

    Yücelik, asgari ücret ve pandemiyi konuştu

    Erzurum Ticaret ve Sanayi Odası (ETSO) Yönetim Kurulu Başkanı Lütfü Yücelik, değişen ekonomik koşullar altında işverenin gösterdiği direncin, asgari ücretin tespitinde mutlaka göz önünde bulundurulması gerektiğini belirterek, asgari ücrette, çalışanın kazancı ile işverene maliyetinin dengelenmesi gerektiğini vurguladı.

    Bloomberg HT’de Gözde Özköseoğlu’nun sunduğu, “Kapanışa Doğru” programına telefon bağlantısıyla katılan ETSO Yönetim Kurulu Başkanı Lütfü Yücelik, gündeme ilişkin soruları cevaplandırdı. Programda, asgari ücret görüşmeleriyle ilgili bir soruyu cevaplayan Başkan Yücelik, 2021 yılı asgari ücretinin tespitinde, tüm dünyayı etkisi altına alan Covid-19 salgını sebebiyle her zamankinden farklı bir sürecin yaşandığını söyledi.

    “Bu süreçte ilk günden bu güne işveren olarak önceliğimiz, çalışma arkadaşlarımızın sağlığı ve refahı oldu” diyen Yücelik, “Hükümetin sağladığı destekler ve imkanlar bir tarafa, çalışanlarımızın gelir kaybına uğramaması için işverenler olarak biz de elimizden geleni yaptık. Bu süreçte sürekli değişen ekonomik koşullar altında işverenin gösterdiği direnç, asgari ücretin tespitinde mutlaka göz önünde bulundurulmalıdır. Bu dönemde asgari ücretin tespiti konusu, işverenlerin hayatta kalması için kritik önem arz etmektedir” dedi.

    “Çalışanın kazancı ile işverene maliyeti dengelenmeli”

    İşveren olarak, her iki tarafın da ihtiyaç ve beklentilerini karşılamaya yönelik adımların atılması ve çalışma barışının korunmasını arzu ettiklerini vurgulayan Başkan Yücelik şunları söyledi; “Bu dönemde, çalışanın kazancı ile işveren maliyetleri arasındaki dengenin sağlanması son derece önemlidir. Asgari ücretli çalışanların yoğun olarak hizmet sektöründe çalıştıkları değerlendirildiğinde, salgın sürecinin olumsuz bir yansıması olarak önümüzdeki dönemde işsizlik oranında da artış yaşanacağı göz önünde bulundurulmalıdır. Hizmet sektörü çok zor durumda, bu sıkıntının aşılması için herkesin fedakarlık etmesi gerekiyor.”

    “Asgari ücrete devlet desteği artarak devam etmeli”

    Asgari ücretle ilgili işverenler olarak beklentilerini de dile getiren Yücelik şöyle devam etti; Asgari ücretin tespitinde; ülkemizin içinden geçmekte olduğu salgın sürecinin oluşturduğu olağanüstü ekonomik durumun ve kayıt dışılığın dikkate alınmasını, son 5 yıldır uygulanan asgari ücret desteğinin 2021 yılında da tüm işletmeleri kapsayarak ve artarak devam etmesini, yüzde 2 oranındaki İşsizlik Sigortası İşveren Payının 2021 yılında alınmamasını, SGK İşveren Desteğinin yüzde 5’ten yüzde 6’ya yükseltilmesini ve bu oranın toplu iş sözleşmesi uygulanan işyerlerinde yüzde 7 olarak uygulanmasını ve asgari ücret üzerindeki vergi ve prim yüklerinin makul seviyelere çekilmesini talep ediyoruz.”

    “Sağlığımız yerinde olsun, ekonomi yoluna girer”

    Konuşmasında pandemiyle ilgili yaşanan son gelişmelere de değinen Başkan Yücelik, insanların salgın sebebiyle zor günler geçirdiğini belirterek, aşının, salgının önüne geçmenin tek yolu olduğuna inandığını dile getirdi. İnsanların bu dönemde işten, kazançtan, paradan çok sağlığını düşündüğünü ifade eden Başkan Yücelik, 2021 yılı beklentileriyle ilgili olarak şu ifadeleri kullandı; “2020 yılının bitmesine kısa bir süre kala geride bıraktığımız dönemde maalesef bu salgında binlerce insanımız yaşamını yitirdi. Büyük üzüntüler, sıkıntılar yaşadık. 2021 yılında inşallah bu sıkıntılı zamanları geride bırakıp daha sağlıklı günlere ulaşırız. Sağlığımız yerinde olursa, insanlar kendi sağlığından, sevdiklerinin sağlığından endişe etmeden çalışıp, üretirse, ekonomimiz de zamanla yoluna girecek, rayına oturacaktır. Başka çaremiz yok.”