Kategori: Yerel Haber

  • KARAGÖL; ÇÖZÜM SÜRECİ EKONOMİK KAMBURDAN KURTULUŞTUR

     

    AK Parti Erzurum Milletvekili Aday Adayı Prof. Dr. Erdal Tanas Karagöl, Erzurum ilçelerinin tamamını gezerek temayül öncesinde teşkilatların nabzını yokladı. Son olarak Narman, Hınıs, Karaçoban, Tekman, Çat ve Karayazı ilçelerine çıkarma yapan Prof. Dr. Erdal Tanas Karagöl özellikle çözüm süreci ile ilgili hükümetin beklentileri ile ilgili mesajlar verdi. Gittiği her yerde her fırsatta vatandaşlar tarafından sevgi gösterileri ile karşılanan Karagöl, tüm ilçe teşkilatlarından tam not aldı. Ak Parti iktidarının çözüm süreci çalışmaları ile ekonomik kamburdan kurtulmanın mücadelesini verdiğine değinin Karagöl, süreç ile birlikte ortaya çıkan olumlu gelişmelere dikkat çekti.

     

    ÇÖZÜM SÜRECİ BÖLGESEL KALKINMAYI NASIL ETKİLER?

    30 yılı aşkın bir süredir devam eden Kürt meselesinin Türkiye’ye yüklediği ağır siyasi ve sosyal maliyetinin yanısıra bir de ekonomik yükü olduğunu söyleyen Prof. Dr. Karagöl, Bu süre zarfında savunma ve güvenliğe aktarılan kaynağın, eğitim, sağlık, ulaşım, sosyal yardımlar gibi kamu harcamalarında kullanıldığı takdirde toplumsal refahın artacağı su götürmez bir gerçek olduğunu anlattı. Karagöl, “Bu gerçeğe rağmen, yıllarca Türkiye’yi yöneten iktidarlar çözümsüzlüğü çözüm olarak seçmişlerdir. 2002’den sonra birçok alanda gerçekleştirdiği değişim ve dönüşümle Yeni Türkiye’yi inşa sürecini başlatan AK Parti, Kürt meselesinde de çözümden yana tavır alarak Eski Türkiye’nin dinamiklerine göre hareket etmeyeceğini açıkça göstermiştir.  Arkasındaki güçlü halk desteğinin etkisiyle bu sorunun çözümüne yönelik atılan adımlar, “çözüm süreci” olarak adlandırılmıştır. Paris suikastleri, Gezi olayları, 17-25 Aralık darbe girişimi ve son olarak 6-7 Ekim olaylarıyla sekteye uğratılmak istenen çözüm süreci, tüm bunlara rağmen, ilerlemeye devam etmektedir.” Dedi.

     

    ÇÖZÜM SÜRECİ BÖLGENİN KADERİNİ DEĞİŞTİRECEK

    Doğu ve Güneydoğu Bölgesi, uzun yıllar karmaşanın, çatışmanın ve güvenlik endişesinin merkezi olarak kabul edildiğini söyleyen Karagöl, güvenlik açısından sorun teşkil etmesi, bölgenin sosyal dokusunda ağır tahribatlara sebep olurken, ekonomik anlamda da diğer bölgelere kıyasla dezavantajlı bir konuma sahip olmasına yol açtığını kaydetti. Doğu ve Güneydoğu Bölgelerinde hâkim olan bu anlayış sonucunda, huzur ve güvenin tesis edilemeyişi yalnızca dışarıdan bölgeye olan ilgiyi azaltmamış, aynı zamanda bölge insanının da bölgeden ayrılmasına sebep olmasının önemine vurgu yapan Karagöl, “Bu nedenle çözüm süreci, iç ve dış vesayet odakları tarafından kaderi tayin edilmeye çalışılan bir coğrafyanın kaderini yeniden belirleme sürecidir.  Çözüm sürecinin bölgenin ekonomik ve sosyal özelliklerine pozitif bir ivme kazandıracak olması, sürece karşı çıkanların Türkiye’nin geleceğine karşı çıkma isteklerini de ele vermektedir. Çünkü, eğitim, sağlık, ulaşım gibi kamu yatırımlarının son 12 yılda zirve yaptığı bölgede, çözüm sürecinin belirli bir aşamaya gelmesiyle özel yatırımlar için de güvenli bir ortam oluşacaktır. Tekstil, inşaat ve hazır giyim gibi emek yoğun sektörlerde artacak yatırımların, bölgenin kronik sorunu olan işsizliği azaltması beklenmektedir.  Çözüm sürecinin de olumlu olarak etkilediği Doğu Anadolu Projesi (DAP) ve GAP kapsamında atılacak adımlar, birçok ilin gelişmişlik düzeyini artırmada etkin rol oynayacaktır. Böylelikle, Doğu ve Güneydoğu illerinin sınırdaş olduğu birçok ülkeyle geliştirilecek ticari ilişkiler, hem bölgesel hem de kent bazında bir değişime kapı aralayacaktır” diye konuştu.

     

    BÖLGE İLLERİ ABAD OLACAK

    Çözüm süreci ile bölgede bulunan illerin zengin enerji kaynaklarına sahip olan İran ve Irak’a komşu olmasının da, bölgeyi enerji ve lojistiğin merkezi haline getireceğini anlatan Prof. Dr. Erdal Tanas Karagöl, “Enerjinin geçiş güzergâhı olacak bu bölgenin güvenilir ve istikrarlı olması, çözüm sürecinin başarıyla ilerlemesi ve sonuçlanmasıyla doğrudan ilişkilidir. Bugün Güneydoğu ve Doğu Bölgesi’ndeki her ilde bir üniversite bulunmaktadır. Üniversite eğitimi alan gençlerin de bölgedeki ekonomik ve sosyal dönüşüme katılmasının sağlanması, çözüm sürecinin hedeflediği noktaya ulaşmasını kolaylaştıracaktır. Çünkü yalnızca emeğe dayalı işgücü anlamında değil, bilgi üretiminde de sahip olduğu potansiyel, bölgeyi her açıdan cazibe merkezi konumuna taşıyacaktır.  Bölgenin turizm, tarım, hayvancılık, enerji, sınır ticareti ve lojistik gibi sektörlerde ilerlemesinin önündeki en büyük engel olan güvenlik sorunu, aynı zamanda bölgenin ülke ekonomisine entegre edilmesini de zora sokmuştur. Çözüm süreciyle birlikte bu sektörlerde önemli gelişmeler kaydedilecektir” diye konuştu.

     

    GELİŞMİŞLİK FARKLARI AZALACAK

    Prof. Dr. Erdal Tanas Karagöl, çözüm sürecinin getirileri ile ilgili son olarak şunları söyledi. “Bölgeler arasında gelişmişlik farkının olmadığı, ulaşım ve iletişim olanaklarının en üst seviyeye getirilmesiyle Türkiye’nin kuzey-güney, doğu-batı bölgelerinde iş ve yaşam koşulları açısından eşitliğin sağlandığı, ekonomik aktivitenin bölge ve kentlerdeki güvenlik farkına göre şekillenmediği Türkiye, 2023 yılının Yeni Türkiye’sine karşılık gelmektedir. Tüm girişimlere rağmen güçlü halk desteğinin etkisiyle yoluna devam eden çözüm sürecinin başarıya ulaşması, Türkiye’nin ekonomik dinamiklerini de pozitif yönlü etkileyecektir. Yıllarca çözümsüz kalan bu sorunun çözümüne yönelik her uygulama, yatırımdan istihdama, bölgesel kalkınmadan ülke büyümesine kadar birçok alanda etkisini gösterecektir. Bu nedenle, Türkiye’nin Kürt meselesini çözmek adına ortaya koyduğu siyasi iradeyle somutlaşan çözüm süreci, Yeni Türkiye’ye giden yolun kilometre taşlarından biridir”

  • ERZURUM’DA 1 AYDA 483 KONUT SATILDI

    Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2015 yılı Ocak ayına ilişkin konut satışı istatistik verilerini açıkladı.

     

    TÜİK verilerine göre; Türkiye’de 2015 Ocak ayında 86 bin 167 konut satıldı. Türkiye genelinde konut satışları 2015 Ocak ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 1,7 oranında azalarak 86 bin 167 oldu. Konut satışlarında, İstanbul 16 bin 587 konut satışı ile en yüksek paya (yüzde 19,2) sahip oldu. Satış sayılarına göre İstanbul’u, 9 bin 570 konut satışı (yüzde 11,1) ile Ankara, 5 bin 483 konut satışı (yüzde 6,4) ile İzmir izlerken Erzurum’da 495, Erzincan’da 114 ve Bayburt’ta 27 konut satış sonucu el değiştirdi.

     

    İPOTEKLİ KONUT SATIŞLARI 2015 OCAK AYINDA 33 BİN 178 OLARAK GERÇEKLEŞTİ
    Türkiye genelinde ipotekli konut satışları bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 3,5 oranında artış göstererek 33 bin 178 oldu. Toplam konut satışları içinde ipotekli satışın payı yüzde 38,5 oldu. İpotekli satışlarda İstanbul 7 bin 399 konut satışı ve yüzde 22,3 pay ile ilk sırayı aldı. Toplam konut satışları içerisinde ipotekli satış payının en yüksek olduğu il yüzde 48,6 ile Denizli oldu.

     

    DİĞER SATIŞ TÜRLERİ SONUCUNDA 52 BİN 989 KONUT EL DEĞİŞTİRDİ
    Diğer konut satışları Türkiye genelinde bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 4,7 oranında azalarak 52 bin 989 oldu. Diğer konut satışlarında İstanbul 9 bin 188 konut satışı ve yüzde 17,3 pay ile ilk sıraya yerleşti. İstanbul’daki toplam konut satışları içinde diğer satışların payı yüzde 55,4 oldu. Ankara 5 bin 214 diğer konut satışı ile ikinci sırada yer aldı. Ankara’yı 3 bin 179 konut satışı ile İzmir izledi. Diğer konut satışının en az olduğu il, 6 konut ile Hakkari oldu.

  • AVRUPA NÜKLEER ARAŞTIRMA MERKEZİ’NDE BİR OLTULU…

    İsviçre’nin Cenevre kentindeki Avrupa Nükleer Araştırma Merkezi CERN’de parçacık fiziği eğitimi almak için Türkiye’den seçilen 48 kişiden birisi de Oltulu Ayhan Macit.

     

    25 -30 Ocak 2015 tarihleri arasında Cenevre ‘deki Avrupa Nükleer Araştırma Merkezi CERN’ de parçacık fiziği üzerine eğitim görmek için Türkiye’den başvuru yapan 300 öğretmenden birisi olan Beyoğlu Halıcıoğlu İşitme Engelliler Ortaokulu fen ve teknoloji öğretmeni Ayhan Macit, 48 kişilik ekibin içinde yer almayı başardı. Avrupa Nükleer Araştırma Merkezi CERN’de verilen eğitim hakkında bilgiler aktaran Oltulu Ayhan Macit, “Eğitimlerde parçacık fiziği hakkında temel bilgileri, bu alanda yapılan çalışmaları, ATLAS, CMS, CAST gibi deney merkezlerinde yerinde görme ve CERN‘de cevap aranan sorularla ilgili en yetkili uzmanlardan bilgi alma şansımız oldu” dedi. CERN Türkiye Ofisi tarafından seçilen 48 kişilik öğretmen ekibi arasında yer almaktan son derece mutlu olduğunu ifade eden Ayhan Macit, eğitim için gittikleri Avrupa Nükleer Araştırma Merkezi (CERN)’de Türk bilim adamlarıyla tanışma fırsatı da bulmuş olduklarını söyledi. Marmara Üniversitesi Fen ve Teknoloji Öğretmenliğinden mezun olduktan sonra mesleğini Beyoğlu Halıcıoğlu İşitme Engelliler Ortaokulunda sürdüren Ayhan Macit, CERN’de aldıkları eğitimin amacı hakkında bilgiler verdi. Macit, “Bu eğitim, öğretmenlerin öğrencilerini bilimsel çalışmalara teşvik ve rehberlik etmelerinin yanı sıra CERN de gerçekleşen bilimsel ilerlemeler hakkında güncel bilgilere sahip olmaları ve bilimi üretildiği yerde keşfetmeleri açısından oldukça önemlidir” dedi.

     

    Macit açıklamalarında şunlara değindi; “CERN’de 14.03.2013 ‘te yapılan deneyde Higgs bozonu keşfedildi ve bu keşfe göre insanların artık enerji ile kütle elde edebilecekleri açıklandı CERN de şuan yapılan deneylerden biri de teorik olarak kâğıt üstünde varlığı hesaplanmış ancak hala deneyle varlığı ispatlanamamış ve adına Axion denilmiş parçacığın keşfedilmesi üzerinedir. CERN dünyanın en büyük parçacık fiziği laboratuvarıdır. CERN’ deki CMS, ATLAS, LHC ve CAST gibi dünyanın en iyi parçacık fiziği laboratuvarlarında atom çekirdeğinde bulunan protonların ışık hızının % 99 una kadar hızlandırılarak birbirleriyle çarpıştırılması ile 13.8 milyar yıl önce gerçekleşen ve evrenin oluşumunu sağlayan büyük patlamanın (Big Bang ) detayları ortaya çıkmaktadır Ayrıca CERN’ de geliştirilen teknolojilerden bazıları: iyon demeti teknolojisi ile kanser tedavisi, yeni bir göğüs kanseri görüntüleme sistemi, iç ve dış ortam arasında 300 dereceye kadar ısı yalıtımı yapabilecek malzeme üretimi.”

  • BABASINI BALTAYLA YARALADI, ANNESİNİ REHİN ALDI

    POLİS CİNNET GETİREN ŞAHSIN EVİNE OPERASYON DÜZENLEMEYE HAZIRLANIYOR

    Erzurum’un Palandöken ilçesinde cinnet getiren bir kişi, baltayla babasını yaralayıp, annesini rehin aldı.

     

    Edinilen bilgiye göre, bugün sabah saatlerinde Abdurraman Gazi Mahallesi Erdal Pişken Caddesi’nde Şenol Apartmanının üçüncü katında oturan ve psikolojik sorunları olduğu iddia edilen Ekrem C., balta ve bıçakla evde bulunan babası Halil C.’yi yaraladı. Baba 112 sağlık ekipleri tarafından hastaneye kaldırılırken, cinnet getiren şahıs bu kez evde bulunan annesi Hangül C.’yi rehin aldı. Evinin kapılarını açmayan şahsın yakalanması için polis operasyon düzenlemeye hazırlanıyor. Operasyon öncesi özel harekat ekipleri de bölgeye sevk edildi.

  • AŞKALE’DE DEPREM MEYDANA GELDİ

    Erzurum’un Aşkale ilçesinde 3,2 büyüklüğünde hafif şiddetli bir deprem meydana geldi.

     

    Kandilli Rasathanesinden alınan bilgiye göre; dün gece saat 02.51 sularında merkez üssü Aşkale’nin Ocaklı Mahallesinde 4.3 km derinliğinde 3,2 büyüklüğünde hafif şiddetli bir deprem meydana geldi.
    Depremde herhangi can ve mal kaybı olmadı.