Kategori: Asayiş

  • Balyoz Davas’ında bütün sanıklara beraat

    Balyoz davası sanıklarının tamamı beraat ederken mahkeme heyeti esas hakkındaki kararını da açıkladı. Mahkeme heyeti, “Yüklenen suçun sanık tarafından işlendiğinin sabit olmaması” nedeniyle tüm sanıkların beraatına karar verdi.
    Balyoz davasında mahkeme heyeti esas hakkında kararını açıkladı. Mahkeme heyeti, “Yüklenen suçun sanık tarafından işlendiğinin sabit olmaması” nedeniyle tüm sanıkların beraatına karar verdi. Mahkeme, kapatılan İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nin verdiği ‘mahkumiyet’ kararlarının tüm sanıklar için de iptaline karar verdi. Öte yandan, geçtiğimiz yıl yaşamını yitiren Murat Özenalp hakkında da kararın iptaline hükmetti.
    Halen tutuklu bulunan Gazeteci Mehmet Baransu’nun teslim ettiği 11 ve 17 nolu CD’ler üzerindeki el yazılarının yazı makinası ile sanık Süha Tanyeri’ye ait not defterinden kopyalanarak sahte olarak oluşturulduğunun anlaşıldığını belirten mahkeme heyeti, sahteciliği yapan kişi veya kişiler belirlenerek haklarında yasal işlem yapılması için Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunulmasına karar verdi. 11 ve 17 nolu CD’ler dışındaki diğer dijital delillerin sahte olarak oluşturulduğu yönünde mahkemece kuvvetli şüphe oluştuğu belirtilen kararda, gereğinin yapılması için de Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunulmasına hükmedildi.
    Mahkeme dava aşamasında hayatını kaybeden Murat Özenalp’ın mirasçıları ile diğer sanıklara tutukluluk geçirdikleri süreler ve önceki mahkumiyet kararının kısmen infaz edilmesi nedeniyle uğranılan maddi- manevi zararlarla ilgili olarak tazminat davası açma haklarının bulunduğunu hatırlattı. Beraat kararının kesinleştiğinde bir örneğinin Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğü’ne yazı yazılarak gönderilmesine karar veren mahkeme heyeti, önceki mahkumiyet hükümlerinin sanıkların adli sicil kayıtlarından çıkarılmasının istenilmesine hükmetti.
    Adliye dışında açıklama yapan Avukat Celal Ürgen, “Hepiniz biliyorsunuz ki 5 yıllık süreç içerisinde kimi zaman savunma olarak çok yalnız kaldık. Kamuoyu desteğinden yoksun kaldık ve o dönemlerde bile hem kamuoyu hem de medya desteğinden yoksun kaldığımızda gerçekleri anlatmaya devam ettik. Geldiğimiz bugün ki noktada gerçekten tam anlamıyla yalın gerçeklerin ortaya konulmasıyla oldu” dedi.
    Mahkemenin titiz bir yargılama yaptığına ifade eden Ürgen, “Sayın mahkeme çok titiz bir yargılamadan sonra kılı kırk yarar bir yargılamadan sonra bütün delileri toplayarak sanıkların aklanmasına karar verdi. Aklanma son derece önemlidir. Biz aslında bu aklanma kararıyla daha önce mahkumiyet karanı veren ve yargı içerisine sızmış çete tarafından yönlendirilen yargı sisteminin de yeniden aydınlandığı ve aklandığını gördüğümüz için çok sevinçliyiz” diye konuştu.
    Mahkemenin kumpası yapanların izinin sürülmesine ilişkin kararını da olumlu karşıladıklarını belirten Ürgen, “Mahkemenin bir başka önemli kararı kumpasları kimler kurduysa bunların izinin sürülmesi ve cezalandırılmasını istedi mahkeme. Bundan sonra cumhuriyet savcılarımıza büyük görevler düşüyor. Bu kumpası yapanlar yalnız Ergenekon. Balyoz, Oda TV davasında değil bütün davalarda kumpası yapanlar mutlaka adalet karşısında hesap vereceklerdir. Bu da adalet adına, hak ve hukuk adına oldukça sevindiricidir” diye konuştu.
    Öte yandan, beraat kararı mahkeme salonunda alkışlarla karşılandı.

    BAKAN IŞIK’TAN BALYOZ DEĞERLENDİRMESİ

    Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, Balyoz davasında verilen 236 beraat kararıyla ilgili, “Kişilerin sahte delillerle suçlanması son derece vahimdi, beraat kararları sevindirici” dedi.
    Katıldığı bir televizyon programında gündemini değerlendiren Bakan Işık, sıcak gündemi yorumladı. Balyoz davasında verilen 236 beraat kararını değerlendiren Işık, sahte delillerle suçlanan sanıkların beraat etmesinin sevindirici olduğunu söyledi. Bakan Işık, “Bütün sanıkların beraat etmesi sevindirici, insanların ceza alması kimseyi sevindirmez, baştan beni tavrımız ‘ümit ederiz suçsuz bulunurlar’ şeklindeydi. Burada kişilerin sahte delillerle suçlanıyor olmasıdır bu hukuk açısından son derece vahimdi, bu durumun neden olduğunu biliyoruz, devletin içinde yapılanan paralel yapının nasıl sahte delil üreteceğini, mizansenler kurup masum insanları suçlayacağını görmüş olduk.
    Emniyette yapılanmış, TÜBİTAK’ta TİB’de ve yargıda, diğer bazı kritik devlet yapılarında yapılanmış bir ağ meydana getirmişler. Bir yere sahte delil koyuyorlar, hakim delilin doğruluğunu belirlemek için TÜBİTAK’a gönderiyor, paralel yapıya mensup bilirkişi ‘sahte değil’ raporu veriyor sonra hakim karar eriyor. Hakim bazen bunlardan oluyor bazen bunlardan olmayan ama eldeki delile göre karar verince durum farklı oluyor. Türkiye kritik bir dönem yaşadı. Ümit ediyoruz bundan sonra hiçbir paralel yapıya müsaade edilmez ve hukukun dışına çıkılmaz” dedi.

    “MUHALEFET SÜT DÖKMÜŞ KEDİ”
    2010 KPSS’nin sorularının çalındığı iddialarıyla ilgili soru üzerine Bakan Işık, muhalefetin tavrını da eleştirdi. Işık, “Muhalefetin KPSS konusu paralel yapıya dayandığında hemen suskunlaştığını görüyoruz. Hükümet söz konusu olunca aslan kesiliyorlar, işin ucu paralele dayanınca kör sağır oluyorlar. Bu toplumda ciddi endişeler oluşturuyor. İddialar ilk ortaya atıldığında muhalefet KPSS’de yolsuzluk oldu üzerine girelim diyordu. Bunun altından paralel yapı çıkınca süt dökmüş kedi gibiler” şeklinde konuştu.

  • Çağlayan Adliyesi’nde savcıyı rehin aldılar

    İstanbul Çağlayan Adliyesi’nde yaşanan rehine krizinin ardından düzenlenen operasyonda 2 terörist ölü ele geçirilirken, Savcı Mehmet Selim Kiraz’ın ağır yaralandığı öğrenildi.
    Edinilen ilk bilgilere göre, İstanbul Çağlayan Adliyesi’nde Berkin Elvan soruşturmasına bakan İstanbul Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz’ı rehin alan şahıslara yönelik operasyon başlatıldı. Operasyon sırasında çıkan çatışmada ağır yaralanan Savcı Mehmet Selim Kiraz Florance Nightingale Hastanesi’ne kaldırıldı.
    Operasyonda 2 teröristin ölü ele geçirildiği öğrenilirken, olayla ilgili soruşturma sürdürülüyor.

    İSTANBUL ADLİYESİNDE REHİNE OPERASYONU OPERASYONDA 2 TERÖRİST ÖLÜ ELE GEÇİRİLİRKEN, SAVCI MEHMET SELİM KİRAZ AĞIR YARALANDI İSTANBUL ADLİYESİNDE REHİNE OPERASYONU OPERASYONDA 2 TERÖRİST ÖLÜ ELE GEÇİRİLİRKEN, SAVCI MEHMET SELİM KİRAZ AĞIR YARALANDI

  • TECAVÜZ DAVASI SONUÇLANDI

    Bingöl’de 16 yaşındaki E.A.’ya tecavüz ettikleri gerekçesiyle yargılanan 8 uzman çavuştan 6’sı tutuklandı.

    Sanıklardan en fazla cezayı alan E.A.’nın ilk tanıştığı Y.A., akabinde tanıştığı İ.Y. ve E.A.’ya zorla tacizde bulunduğu öne sürülen M.T. oldu.

    Bingöl’de 16 yaşındaki E.A.`ya yönelik “cinsel istismar ve hürriyetinden yoksun kılma” iddiasıyla 2013 yılında yargılanmaya başlanan ve uzman çavuş iken görevlerinden uzaklaştırılan 8 sanık için 27 Mart 2015 tarihine hakim karşısına çıkarıldı. Bingöl Ağır Ceza Mahkemesinde görülen karar duruşmasında, sanık uzman çavuşlar ‘Mağdurun çocuk olması’, ‘Suçu cinsel amaç ile işlemek’, ‘Değişik zamanlarda bir kişiye karşı aynı suçun birden fazla kez işlendiği’, ‘Reşit olmayan ile rıza ile cinsel ilişki’ suçlarından İ.Y.’ye 6 yıl 8 ay, Y.A.’ya 7 yıl 3 ay 15 gün, M.K. ve H.Y.’ye 1 yıl 3 ay, S.K.’ye 1 yıl 10 ay 15 gün, M.T.’ye 2 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı. K.U. ve O.G. ise beraat etti.

    OLAYIN GEÇMİŞİ

    2011 yılında başlayan cinsel istismar olayı, 2013 yılında E.A.’nın annesinin şüphesiyle ortaya çıktı. Ailenin savcılığa başvurması ve E.A.’nın 8 uzman çavuştan şikayetçi olmasıyla birlikte taciz olayı gün yüzüne çıktı. Şikayet üzerine soruşturma başlatan savcılık sanıklar hakkında ‘cinsel istismar ve hürriyetinden yoksun kılma’ suçlamalarıyla hazırladığı iddianameye mahkemeye sundu.
    Bingöl Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edilen iddianamenin ardından 8 uzman çavuş 10 ile 32 yıl arasında değişen hapis cezaları istemiyle yargılanmaya başlandı. İlk görülen duruşmalarda, M.A. tutuklu, diğer sanıklar ise tutuksuz yargılanmaya başlandı. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, baro başkanları ve insan hakları savunucularının müdahil olduğu dosyada M.T.’nin de ileri duruşmalarda tutuksuz yargılanmaya başlandığı duruşmalar devam ederken, Genel Komutanlığı, 8 uzman çavuşun Türk Silahlı Kuvvetleri ile ilişiğinin kesildiğini açıkladı.
    Bingöl’de tecavüz yankıları sürerken, dosyadaki eksiklikleri tamamlayan mahkeme heyeti, karar duruşmasında 8 uzman çavuştan 6’sını 1 ila 7 yıl arasında değişen hapis cezalarına mahkum etti.

  • ERZURUM’DA NEVRUZ KUTLAMALARININ ARDINDAN OLAYLAR ÇIKTI

    Erzurum’da Hakların Demokratik Partisi (HDP) İl Teşkilatı tarafından organize edilen Nevruz kutlamalarının ardından yürüyüşe geçen grup olay çıkardı. Polisi taş yağmuruna tutarak mahalleye zarar veren gruba bir kadın elindeki ekmek bıçağıyla saldırmak istedi.
    Bugün öğleden sonra organize edilen Nevruz kutlaması, Mal Meydanında yapıldı. Nevruz kutlamaları sonrasında çoğunluğunu çocukların oluşturduğu kalabalık grup Mahallebaşı semtine doğru bir yürüyüş yaptı. Yürüyüş esnasında olaylar çıkaran grup, daha sonra ara sokaklara kaçarak polisi taş yağmuruna tuttu. Atılan taşlar nedeniyle Karayolları semtinde bazı ev ve park halindeki otomobiller zarar gördü. Bu sırada öfkelenen bir kadının elinde ekmek bıçağı görüldü. Guruba doğru hamle yapmaya çalışan kadını fark eden polis ekipleri duruma müdahale etti. Kadın, polisler tarafından sakinleştirilerek evine gönderildi.
    Yaklaşık 1 saat süren olayların ardından grup ara sokaklarda gözden kayboldu. Bu sırada olaylar nedeniyle hasta ihbarına gelen bir ambulansta hasta nakli yapmakta bir hayli güçlük çekti.
    Polis ekipleri de olumsuzluklar yaşanmaması için bölgede güvenlik tedbiri aldı.

  • 50 KİŞİ GÖZALTINA ALINDI

    İstanbul Emniyet Müdürlüğü Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü, sahte belgelerle ihracat’ yapmış gibi göstererek devleti 750 milyon TL zarara uğratan bir suç şebekesine yönelik İstanbul merkezli 10 ilde operasyon düzenledi.

    Operasyonda 5’i kamu personeli 50 kişi gözaltına alındı.  Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü Sahtecilik Büro Amirliği tarafından yapılan operasyona Kaçakçılık, Narkotik, Organize Suçlar, Siber Suçlar, Özel Harekât ve Deniz Şube polisleri de destek verdi. Bir suç örgütü oluşturarak bugüne dek yaklaşık 750 milyon liralık sahteciliğe imza attığı belirlenen zanlılara yönelik düzenlenen operasyonda 67 ev ve 27 iş yerinde arama yapıldığı öğrenildi. Yaklaşık 200 kişilik bir ekibin yer aldığı ‘hayali ihracat’ operasyonunda gözaltına alınan zanlıların şu ana kadar 50’ye yakın sahte işlem yaptığı tespit edilirken, hedef listede yer alan ve hakkında yakalama kararı bulunan 67 kişiden 5’i kamu personeli toplam 50 kişi gözaltına alındı.