Etiket: Zorlu

  • Arama köpeklerine zorlu sınav

    Afyonkarahisar’da gerçekleştirilen ’Köpekli Arama Timi Eğitim ve Görev Yeterlilik Sınavı’na katılan köpekler, zorlu parkurlardan geçerek sertifika almaya hak kazanıyor. İki yıl geçerliliği olan sertifikaya sahip olan arama ve kurtarma köpekleri Türkiye’de olası afetlerde görev alacak.

    Afet ve Acil Durum (AFAD) Yönetimi Başkanlığının ülke genelinde olası afetlerde görev alabilecek Köpekli Arama Kurtarma Timlerini belirlemek için Afyonkarahisar’da düzenlediği sınava 33 Köpekli Arama Timi katıldı. Hakem heyetinin puanlama sistemiyle enkaz altında 24 dakikada 3 adet kazazedeyi bulmak için kıyasıya mücadele veren arama ve kurtarma köpekleri, sınavda başarılı oldukları takdirde 2 yıl geçerliliği olan sertifikayı alabiliyor.

    33 Köpekli Arama Timine 16 günlük zorlu sınav

    Afyonkarahisar Arama ve Kurtarma Birlik Müdürü İsmail Özkan, “Köpekli Arama Timi Eğitim ve Görev Yeterlilik Sınavı” hakkında bilgi vererek sınava 33 Köpekli Arama Timi’nin katıldığını söyledi. Özkan, “AFAD Başkanlığımızın kontrolünde Türkiye’deki arama kurtarma hizmetlerine yönelik köpekli arama timlerinin sınavları 2 yıl boyunda ilimizde yapılmakta olup, AFAD yerleşkemizde eğitim alanında yapılmakta ve eğitimi geçen köpeklerde sertifikalandırma yapılıyor. Bu yıl toplamda 33 Köpekli Arama Timi bu sınava müracaat etmiş olup 3 kategori halinde toplam 16 günde sınavlar tamamlanacak arkasından hakemlerimizin puanlama sistemine göre belirli bir barajı aşan köpeklerimize sertifikalandırma işlemi yapılacaktır” dedi.

    “Sertifika alan köpekler arama ve kurtarma hizmetinde görev alacak”

    Burada sertifika alan köpeklerin Türkiye’deki arama kurtarma hizmetinde görev alabileceğini kaydeden Özkan, “Ayrıca özel sivil toplum kuruluşları ya da kamu kurumlarından da eğer ihtiyacımız olduğunda da bu tür kurumlardan Köpekli Arama Timi Sınavını geçmiş köpekler varsa onları da bizler görevlendirebileceğiz AFAD olarak. Köpekler ilk olarak çeviklik ve itaat eğitim sınavını geçiyor, arkasından bunu geçen köpeğimiz eğitim yeterlilik, eğitim yeterlilik sınavını geçen köpeğimiz görev yeterlilik sınavına giriyor ve kazanırsa sertifikalandırılıyor” diye konuştu.

    “Sınavı geçmek için bir sürü kriter var”

    2017-2018 Köpekli Arama Timi Sınavı Hakemi Selim Babuç ise köpeklerin sertifika alabilmeleri için ne tür aşamalardan geçtiğini anlattı. Babuç, “Bugün burada sınava giren arkadaşların köpeklerini test ediyoruz. Sınavı geçerlerse enkazlarda oluşabilecek olaylarda görev yapabilmek için sertifika alacaklar burada. Köpekler burnunu kullanarak içerideki kazazedeleri bulup bize havlayarak işaret vermesini istiyoruz. Köpeğin enkaz üzerinde bağımsız olarak çalışması gerekir, sahibinden bağımsız olarak. Yaralıyı bulduktan sonra sahibinden habersiz bir şekilde havlaması gerekiyor. Enkaz üzerinde rahat, çevik hareket etmesi gerekiyor. Bunun gibi bir sürü kriterleri var. Bu saydığımız kriterleri geçen köpekler Türkiye’deki enkazlarda görev yapmaya hazır köpeklerdir, en sonunda da belgelerini alıp görev yapabilirler. Burada sınavı geçemeyen köpekler de bir sonraki yılda yapılacak sınava hazırlanıp tekrar değerlendirmeye girebilirler” diye konuştu.

  • Serhat Gülpınar: “Zorlu Giresun deplasmanından 3 puanla ayrılmak bizi mutlu etti”

    AFJET Afyonspor Teknik Sorumlusu Serhat Gülpınar, “Zorlu Giresun deplasmanından 3 puanla ayrılmak bizi mutlu etti” dedi.

    Spor Toto 1. Lig’in 5. haftasında AFJET Afyonspor, deplasmanda Giresunspor’u 1-0 mağlup etti. Karşılaşma sonrası basın mensuplarına açıklamalarda bulunan AFJET Afyonspor Teknik Sorumlusu Serhat Gülpınar, “Her şeyden önce zorlu bir karşılaşmada galip olduk. İlk 20 dakikada baskı kuracağını biliyorduk. Enine ve boyuna oyunu daraltarak az pozisyon vermeye çalıştık. Bunu da başardık. Giresunspor deplasmanından 3 puanla döndüğümüz için mutluyuz. Önümüzdeki haftalarda da futbol adına önemli başarılar göstereceğimizi umut ediyorum” diye konuştu.

  • Arafat’a zorlu yolculuk

    Mekke’den vakfe için Arafat’a doğru yola çıkan hacı adayları meydana gelen kum fırtınası sonucu zor anlar yaşadı.

    Mekke’den vakfe için Arafat’a doğru yola çıkan hacı adayları kum fırtınasına yakalandı. Saatteki hızı yer yer 90 km ulaşan fırtına beraberinde kum zerreciklerini de getirince Mekke şehri kum fırtınasına teslim oldu. Sabahtan başlayan Arafat’a nakiller akşam saatine kalanlar için zor hale geldi. Arafat’ta da akşam saatlerinde yağış başladı. Arafat’ta tahsis edilen büyük çadırlar rüzgârdan etkilenirken herhangi bir devrilme hadisesi yaşanmadı. Güvenlik sebebi ile çadırlara verilen elektrik kesildi. Fırtınaya Mina’da yakalanan hacı adaylarının bazıları hafif olarak yaralandı. Fırtınada hafif yaralanan hacı adaylarına sağlık ekipleri tarafından müdahale edildi.

    Öte yandan tüm zorluklara rağmen 82 bin 350 Türk hacının 4’te 3’ünün Arafat’a olan ulaşımı sorunsuz bir şekilde tamamlandı.

    Mekke şehir merkezinde ise şiddetli rüzgar sebebi ile ağaçlar yan yattı, şehir merkezinde henüz Arafat yolculuğuna çıkmamış hacı adayları otellerine sığındı.

  • Hakkarili Berivanların zorlu mesaisi

    Hakkari’de 2 bin 800 rakımlı Merga Miran yaylasında süt sağan kadınlar ’Berivan’ kavurucu sıcaklara adeta meydan okuyorlar.

    Hakkari’de ’Berivan’ olarak adlandırılan kadınlar, yazın kavurucu sıcağına rağmen 1 saatlik yolculuğun ardından ulaştıkları yaylada süt sağarak aile bütçesine katkıda bulunuyor. Hakkari Dağanyurt köyü sakinleri her yıl olduğu gibi bu yılda 2 bin 800 rakımlı Merga Miran yaylasında sıcaklara aldırış etmeden zorlu bir mesaiye göğüs geldiler. Bazıları öğrenci olan Berivanlar okul başlayana kadar ailelerine yardım etmeye devam edeceklerini ifade ettiler. Nergiz Demir isimli bir kız çocuğu, ”Geçimimizi hayvancılıkla sağladığımız için sabah erken kalkıyoruz. Evi işlerini kısa sürede bitirerek daha sonra yaylaya çıkmak için hazırlıklara başlıyoruz. Buradaki Berivanların her biri en azında 50 ile 60 arası koyun ve keçi sağıyor. Bazı aileler süt ve peynirin bir kısmını satarak diğer kısmını ise kış ayları için bırakıyor. 2 bin 800 rakımda huzur ve güven içerisinde koyun sağmanın mutluluğunu yaşıyoruz” şeklinde konuştu.

  • Zorlu Enerji GECO Projesi’nin ortakları arasında

    Zorlu Enerji, GECO (Geothermal Gas Emmisson Control-Jeotermal Gaz Emisyonlarının Kontrolü) Projesi’nin ortakları arasında yer aldı. Proje, jeotermal sahalarda sürdürülebilirliğin sağlanması için karbondioksitin ve benzeri gazların bertaraf edilerek emisyonların sıfıra indirilmesi alanında uluslararası saha uygulamalarının yapılması, bilgi birikimi ve tecrübe aktarımı sağlanmasını amaçlıyor.

    Türkiye’nin yerli ve yenilebilir enerji alanındaki öncü şirketlerinden Zorlu Enerji, doğal mineral kaynakların sürdürülebilir yönetimini hedefleyen GECO projesine ortak olduğunu duyurdu. Yapılan şirket açıklamasına göre Zorlu Enerji, GECO projesine jeotermal alanında sahip olduğu deneyim ve AR-GE kaynaklarıyla katkıda bulunacak.

    Avrupa Birliği’nin en büyük Araştırma ve İnovasyon programı olan, daha sürdürülebilir bir dünya için büyük keşiflerin, kreatif fikirlerin ve buluşların laboratuardan dünya pazarlarına taşınmasına destek olmak amacıyla kurulan ve bu doğrultuda 7 yıllık süre içinde 80 milyar euro fonlama olanağına sahip olan Horizon 2020 programı, Zorlu Enerji’ye bu alandaki başarılı çalışmaları göz önünde bulundurarak GECO projesine katılımı için hibe desteği sağlayacak.

    GECO projesinde Fransa, İngiltere, İtalya, İzlanda, Almanya gibi ülkelerden çeşitli kurum ve kuruluşlar yer alıyor. Proje, Horizon 2020 programının içerdiği “Yenilenebilir Enerji Kaynaklarından Elektrik Üretim Maliyetlerinin Düşürülmesi” üst başlığı kapsamında “Jeotermal Kaynaklı Karbondioksit (CO) Emisyonlarının Azaltılması”na yönelik ülkeler arası saha uygulamalarının yapılması, yeni ekipman ve teknolojilerin test edilmesi, bilgi birikimi ve tecrübe aktarımı sağlanmasını hedefliyor.

    “Jeotermal enerjide sıfır emisyon hedefiyle çalışıyoruz”

    Konuyla ilgili duygu ve düşüncelerini dile getiren Zorlu Enerji Yatırımlar, İşletme ve Bakımdan Sorumlu Genel Müdürü Ali Kındap, bu hibe desteğini jeotermal sektöründe sahip oldukları tecrübe ve yaptıkları Ar-Ge yatırımları sayesinde almaya hak kazandıklarına inandığını söyledi. Zorlu Enerji’nin jeotermal alanında öncü konumuyla sürdürülebilir üretim için çalıştığını dile getiren Kındap; “Uluslararası ölçekte, içerisinde Avrupa’nın farklı ülkelerinden, alanında uzman şirketlerin ve saygın kurumların yer aldığı GECO Projesi’nin bir parçası olduğumuz için gurur duyuyoruz. Türkiye’de Zorlu Enerji’nin Kızıldere sahasındaki jeotermal santralleri ve İtalya, İzlanda ve Almanya’daki diğer santrallerde hep birlikte çalışacağız” dedi.

    Kındap, “Gerçekleştireceğimiz Ar-Ge çalışmaları sonunda mevcut koşullarda işletmekte olduğumuz ve kuracağımız santrallerimizde, sahalarımızda yeraltından gelen ısıyı kullanıp karbondioksit dahil tüm atıkları reenjekte ederek (yer altına geri gönderim) sıfır atıkla enerji üreteceğiz. Elde edeceğimiz sonuçları rapor haline getirip dünyanın farklı ülkelerindeki diğer jeotermal santral işletmecileri ile paylaşarak bu konuda dünya çapında bir katkı sağlamak istiyoruz. Karbondioksit ve benzeri gazların emisyonlarının azaltılması, jeotermal akışkandan daha yüksek verimle faydalanılması ve kaynağın sürdürülebilirliğinin korunmasına önemli katkılar sağlayacağına inandığımız bu projeye, tüm bilgi birikimi ve tecrübemizi aktarmaya hazırız. Zorlu Enerji olarak hem yaptığımız yatırımlarla hem de sahip olduğumuz bilgi birikimi ve tecrübemizle Türkiye’yi enerjinin birçok alanında olduğu gibi jeotermal alanda da başarıyla temsil ediyor olmaktan dolayı gurur duyuyoruz” ifadelerini kullandı.

    15 milyon euroluk hibe desteği alınacak

    Şirket açıklamasına göre 20 Ağustos 2018 tarihinde imzalanması planlanan ‘Hibe Sözleşmesi’ ile başlayacak proje kapsamında toplamda yaklaşık 15 milyon euroluk bir hibe desteği alınacak ve jeotermal enerjide sürdürülebilir üretim alanında Ar-Ge çalışmaları için kullanılacak. Toplam proje bütçesinin büyük bir kısmı Avrupa Toplulukları Komisyonu tarafından finanse edilecek GECO Projesi’nde; enerji sektörünün önde gelen şirketlerinin yanı sıra Türkiye’ den ODTÜ’ nün de dahil olduğu üniversite ve araştırma enstitülerinden oluşan 18 kurum ve kuruluş birlikte çalışıyor.