Etiket: zonguldak

  • Oruç Reis, Zonguldak açıklarında maden arıyor

    Milli sismik araştırma gemisi Oruç Reis, Zonguldak açıklarında deniz altındaki taşkömürü başta olmak üzere maden rezervini tespit etmek için çalışmalarını sürdürüyor. Geminin 2 aylık süreçte yapılacak olan tarama faaliyetlerinin ardından raporun bakanlık tarafından açıklanması bekleniyor.

    Zonguldak’taki deniz altında bulunan taşkömürü rezervinin tespit edilmesi için milli sismik araştırma gemisi Oruç Reis, deniz altındaki kömür rezervi taramasını sürdürüyor. Modern ve ileri teknolojiye sahip olan gemi, 2 aylık süreçte sismik araştırmalar yapacak.

    Deniz seviyesinin altında da kömür üretiminin yapıldığı bölgede 100 milyon ton rezervi olduğu bilinen kömürün yaklaşık 40 milyon tonunun deniz altında olduğu ön görülüyor. Genel Maden İşçileri Sendikası Genel Başkanı Ahmet Demirci, “Oruç Reis, MTA’nın geçen sene dönemin Enerji Bakanı Berat bey zamanında denize indirildi. Yerlilik oranı yüzde 90 civarında oldu. Dünyanın sayılı sismik arama gemilerinden birisidir. Oruç Reis bizim için çok değerli bir gemi. Yaklaşık 1-2 haftadır Zonguldak açıklarında arama tarama yapıyor” diye ifade etti.

    “Hem Zonguldak hem de Türkiye için önemli bir gemi”

    Genel Başkan Ahmet Demirci, “Yer altındaki tüm madenleri doğalgaz olsun, petrol olsun yalnız kömür değil varsa sismik bir arama ile son teknolojik bir arama yapıyor. En son da buradaki bulguların açıklanmasını bekliyoruz. Enerji Bakanımız ve MTA yetkilileri sanırım bu bulgular doğrultusunda açıklama yapacak. Zonguldak’ta deniz altında ne kadar kömür rezervi var. Onları araştıracak. Doğalgaz var mı başka madenler var mı? Bunun araştırması neticesinde açıklanacak. Yakın zamanda Enerji Bakanımızın Zonguldak’a gelmesini bekliyoruz. Bu neticede gemiye ziyaret öngörülüyor. Bizim bildiğimiz kadarıyla 2 aya yakın Zonguldak açıklarında inceleme yapılacağını söylediler. Daha önce bizim araştırmalarımızda bazı madenler ve doğalgazın olduğunu biliyorsunuz. İnşallah daha çok netlik kazanacak. Oruç Reis hem bizim için hem de Türkiye için güzel bulgular elde edeceğini düşünüyorum” ifadelerine yer verdi” şeklinde konuştu.

    Arama tarama faaliyetlerinden elde edilen bulguların bakanlıkça açıklanması bekleniyor.

  • Zonguldak yolunda vinç devrildi: 1 yaralı

    Zonguldak’ın Ereğli ilçesi Soğanlı Rampaları mevkiinde kontrolden çıkan vinç devrildi.

    Edinilen bilgiye göre Zonguldak-Ereğli arası karayolunda İsmail Akçin’in kullandığı 07 MEM 41 plakalı vinç Soğanlı Rampaları mevki’inde kontrolden çıkarak devrildi. Yaralanan sürücü İsmail Akçin olay yerine gelen 122 Acil ekipleri tarafından Kdz. Ereğli Devlet Hastanesi’ne kaldırılırken yolun bir bölümü trafiğe kapatıldı.

    Savcılığın kaza ile ilgili olarak başlattığı soruşturma sürüyor.

  • Zonguldak trafik kazası; 1 yaralı

    Zonguldak’ın Çaycuma ilçesinin Sipahiler köyünde kaza meydana geldi. Kazada 1 kişi yaralandı.

    Edinilen bilgiye göre kaza Çaycuma ilçesinin Sipahiler köyünde meydana geldi. Emin A. idaresindeki 67 ZC 682 plakalı araç ile karşı yönden gelen İsmail Y. İdaresindeki 67 VD 324 plakalı araç ile kafa kafaya çarpıştı. Kazada İsmail Y.’nin aracında bulunan Şevki B. Hafif şekilde yaralandı. Olay yerine gelen 112 ekipleri yaralıya ilk müdahaleyi yaptı. Ambulansla Çaycuma Devlet Hastanesi’ne kaldırılan Şevki B.’nin durumunun iyi olduğu öğrenildi. Jandarma ekipleri olayla ilgili soruşturma başlattı.

  • Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Tıp Fakültesi Mezuniyet ve yemin töreni

    Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Tıp Fakültesi 2017-2018 Akademik Yılı Mezuniyet Töreni Sezai Karakoç Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi.

    Törene Zonguldak Valisi Ahmet Çınar, Zonguldak Belediye Başkanı Muharrem Akdemir, Rektör Prof. Dr. Mustafa Çufalı, Vali Yardımcısı ve Kozlu Kaymakamı Ahmet Karakaya, Rektör yardımcısı Prof. Dr. Kemal Büyükgüzel, İl Jandarma komutanı J Alb Gökhan İnan, Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ali Borazan, BEÜ Senatosu Üyeleri, akademik ve idari personel ile mezun öğrencilerin aileleri katıldı. Tören, Tıp Fakültesi öğrencilerinin izleyicilerin büyük alkışları arasında salona girişi ve yerlerini almalarıyla başladı.

    Saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunmasından sonra Devlet Konservatuvarı öğretim elemanlarının müzik dinletisinin ardından Fakülte birincisi Dr. Büşra Yeşil mezun öğrenciler adına bir konuşma yaptı. Dr Büşra yeşil yaptığı konuşmasında “Yaşarken ne kadar zor bir süreç olduğunu düşünsem de diğer tıp fakültelerine göre bu konuda şanslı olduğumuzu biliyorum. Çünkü birçok tıp fakültesine oranla hekimlik yapıp, 5 yıl boyunca edindiğimiz teorik ve pratik bilgimize klinik tecrübe katabiliyoruz. Bu dönemde bizlere destek olan hocalarımıza, ailelerimize ve dönem arkadaşlarıma teşekkür ederim” dedi.

    Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ali Borazan yaptığı açılış konuşmasında Uzun Mehmet’i anma ve Zonguldak’ın kurtuluşunun 97. yılını kutladıktan sonra sözlerine şöyle devam etti:

    “Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Tıp Fakültesi Ulusal ve uluslararası standartlarda kalite odaklı eğitim, araştırma ve sağlık hizmetleri sunan, kurumsal temel değerlere sahip, topluma sağladığı katkı faaliyetleri ile öne çıkan bir fakültedir. Fakültenin eğitim, araştırma ve sağlık alanındaki bölgesel ve toplumsal katkı faaliyetleri her geçen gün güçlenerek artmaktadır. Eğitim alanında ulusal yeterlikler çerçevesinde uluslararası standartlarda eğitim verilmektedir. Fakültenin Ocak 2017 yılında yapmış olduğu mezuniyet öncesi tıp eğitiminin öz değerlendirme raporu kabul edilmiş olup eğitim programının yerinde incelemesi tamamlanarak TEPDAD’ın belirlediği temel standartları karşıladığı iletilmiştir. Akreditasyon için derneğin genel kurul kararı beklenmektedir. Fakültenin gelişmesinde, yeni araştırma ve hizmet alanlarının açılmasında, akademik kadromuzun güçlenmesinde bizlere güç ve sınırsız destek veren başta rektörümüz Prof. Dr. Mustafa Çufalı olmak tüm paydaşlarımıza huzurunuzda teşekkür ederim.”

    Prof. Dr. Borazan mezunların ailelerine seslenişinde “Ülkemizin yeni tıp doktorları kazanmasında çok önemli rol oynadınız. Şüpheniz olmasın ki bu genç doktorlar ülkemizin her köşesine götürecekleri sağlık hizmeti ile hepimizin gurur kaynağı olmaya devam edeceklerdir. Şu anda yaşamakta olduğunuz gururun, çekmiş olduğunuz her türlü sıkıntı ve yorgunluğunuzu hafifleteceğine inanıyorum. Sizlere genç doktorlarımız ile birlikte gurur duyacağınız güzel bir gelecek diliyorum” dedi.

    Mezunların yetişmesine katkı sunan öğretim üyelerine hitaben ise “Mezunlarımıza fakültenin bilgi, temel hekimlik uygulamaları ve profesyonellik yeterliklerini beceriye dönüştürerek, fakültenin mezuniyet yetkinliklerini kazandırdığınız için teşekkür ederim. Mezuniyet öncesi tıp eğitiminin yanında mezuniyet sonrası tıp eğitimdeki başarılarınız, araştırmalarınız ve bölgede verdiğiniz sağlık hizmetlerinin bir arada yürütülmesi için gece-gündüz demeden, tatil nedir bilmeden son derece güç, zaman zaman bunaltıcı koşullar altında vermiş olduğunuz emeğiniz ve özverinizden dolayı tekrar teşekkür ediyorum” dedi.

    Mezun genç Tıp Doktorlarına seslenirken “Sizler çağdaş tıp eğitiminin yanında milli değerlerine sahip, tıp tarihi, etik ilkeleri, hasta haklarını, tıp hukuku, toplumun sosyal ve kültürel değerlerini bilen her şeyden önce öğrenmeyi öğrenen insani, bireysel ve mesleki gelişimini tamamlamış “Zonguldak BEÜ Tıp Fakültesi mezunu” oldunuz. Mezunlar olarak toplumun öncelikli sağlık ihtiyaçlarına ve sağlık sisteminin zorluklarına cevap verebilecek kapasitede nitelikli tıp doktorları olarak yetiştirildiniz. Tüm bu niteliklerinizi kazandığınız altı yıl boyunca beraber olduğunuz meslektaşlarınız, hocalarınız ve fakültenizle bağlarınızı koparmayınız. Aradaki ortak paydanız “Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi” kimliği olmalıdır” diyerek sözlerini tamamladı.

    Ardından Rektör Prof. Dr. Mustafa Çufalı yaptığı konuşmalarında; Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesinin öğrencisiyle, akademik ve idari kadrosuyla büyük bir kurum olduğunu, eğitim, araştırma ve hizmet alanlarında ulusal ve uluslararası önemli katkıları olduğunu ve her geçen gün güçlenerek devam edeceğini belitti. Ayrıca mezun öğrencilere yönelik sağlık, başarı ve mutluluk dolu bir meslek yaşamı dileklerini sunduğu konuşmasını yaptı.

    Zonguldak Valisi Sayın Ahmet Çınar’ın görev yaptığı yerlerdeki hekimlerle ilgili anılarını anlattığı konuşmasının ardından fakülteyi derece ile bitiren öğrencilere ödülleri takdim edildi.

    Fakülte birincisi Dr. Büşra Yeşil ödülünü Vali Ahmet Çınar’dan aldıktan sonra ailesiyle birlikte mezuniyet kütüğüne isim plakasını çaktı. Mezunlar Prof. Dr. Selim Aydemir eşliğinde mezuniyet yemini ettiler. Tüm öğrencilere diplomalarının takdim edilmesinin ardından mezun öğrenciler müzik eşliğinde keplerini fırlatarak mezuniyetlerini coşkuyla kutladılar.

  • TÜGVA Zonguldak temsilciliği açıldı

    Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Bilal Erdoğan, TÜGVA’nın Zonguldak temsilciliğinin açılışını yaptı.

    TÜGVA Zonguldak Temsilciliği binasının açılışı törenle yapıldı. Açılışa Zonguldak Valisi Ahmet Çınar, TÜGVA Yüksek istişare Kurul Üyesi Bilal Erdoğan, TÜGVA Genel Başkanı İsmail Emanet, AK Parti Zonguldak Milletvekilleri Hüseyin Özbakır, Faruk Çaturoğlu, Özcan Ulupınar, sivil toplum kuruluş temsilcileri ve Zonguldaklılar katıldı. Açılış töreninde Kur’an-ı Kerim okundu.

    Programın açılış töreninde konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu TÜGVA Yüksek istişare Kurul Üyesi Bilal Erdoğan, “Cumhurbaşkanımız bize 3 tane hedef koydu. 2023, 2053 ve 2071 hedefleri nedir bunlar Cumhuriyetimizin 100 yılı koca bir dünya savaşının ardından nice cephelerde çok büyük savaşlar katılmamıza rağmen yenik tarafta sayıldık. Kurtuluş Savaşıyla bu Anadolu topraklarının işgal edilmesine karşı durduk. Yunanını, İtalyan’ını, İngiliz’ini Fransız’ını geri gönderdik. Yeni bir cumhuriyet kurduk. Ama bizi o işgalci güçler rahat bırakmadılar. Sınırlarımızı işgal edemediler ama ne yaptılar bizim aydınlarımızın kafalarının içlerini işgal ettiler. Bu ülkede yıllarca eğitimli kesimler, entelektüel geçinen aydın geçinene kesimler bu milletin değerleri ile kavga etmeyi modernlik, ilericilik sandılar. Aynı kesimler batıyı şeklen taklit etmeyi modernlik ilericilik saydılar ve bunu yaparken batının ilimini bilimini, fendini teknolojisini almadılar, sadece dansını, müziğini kıyafetini, şarkısını aldılar. Şimdi geldiğimiz noktada ne görüyoruz. 15 senedir bu ülkede gerici diye yaftalanan sadece alnı secdeye gittiği için kimisi başını bağladığı için kimisi hacca umreye gittiği için kimisi namazlarını camide kıldığı için gerici diye yaftalanan insanlar ve onların desteklediği kadrolar bakıyorsunuz cumhuriyet tarihimizin en büyük sanayi, teknoloji bilim atılımlarını gerçekleştiriyor. Türkiye’de ARGE diye bir şey yokken bugün Türkiye milli gelirinin yüzde 1,5’unu Ar-Ge’ye harcar noktaya geldi. Bunların meyvelerini toplamaya başlayacağız elbette bu öyle 5 -10 senede olacak iş değil. Bugün savunma sanayinde Amerika’nın tabancasına tüfeğine muhtaç olan bir ülkeden kendi piyade tüfeğini yapan, kendi savaş gemisini yapan, kendi tankını yapan, kendi insansız hava aracını yapan kendi helikopterini yapan bir Türkiye ile karşı karşıyayız. Bu 15 senelik girişimlerim, gayretlerin çalışmanın durmadan yorulmadan çalışmanın neticesinde şimdi kimler gericiymiş kimler ilericiymiş. Demek ki milletin kafasında ki bu tabu son 15 yılda yıkıldı. Neydi o tabu “Biz Müslüman olduğumuz için geri kaldık” onun için batıyı geçemez hale geldik. Onun için batı ile yarışamaz hale geldik. Demek ki hiç alakası yokmuş. Nitekim 9. Yüzyıldan 17. Yüzyıla kadar dünyada bilimi ilerleten Müslüman bilim inanları olmuştur ve birçoğu astronomide, tıpta geometride, coğrafyada buluşlar yaparken aynı zamanda da İslami ilimlerde de çok ileri ilim insanları olmuşlar. Şimdi gençlerimiz şunu görüyor. Demek ki hem inançlı, hem ilerici hem teknolojinin en önünde hem de çağın ilerisinde olmak gayet mümkün cumhurbaşkanımız bize bu özgüveni kazandırdı” dedi.

    “Operasyonlar kendi teknolojilimiz ve kendi silahlarımız kullanılarak gerçekleştirildi”

    Ülke olarak 4 kolda mücadele verdiklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu TÜGVA Yüksek istişare Kurul Üyesi Bilal Erdoğan, “4 kolda mücadele veriyoruz. Bir yanda sınırlarımızın güvenliği için mücadele veriyoruz. Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı operasyonlarını yaptık neye rağmen Amerika’sına, Avrupa’sına hepsine rağmen hatta içimizdeki muhalefete rağmen aman girmeyelim aman yapmayalım. Ne askerine güveniyor ne milletine güveniyor, ne gücüne güveniyor, ne siyasetine güveniyor nede gençliğine güveniyor. Bunları görelim ama bütün bu korkaklara rağmen Türkiye Cumhuriyeti sınırlarının güvenliğini sağlamak için bu operasyonları başarıyla gerçekleştirdi. Kendi teknolojisini, kendi silahlarını kullanarak gerçekleştirdi. Oluşturduğu güvenli bölgelere ülkemize sığınan bizim misafirperverliğimizden medet uman Suriyeli kardeşlerimizden yaklaşık 400 bin tanesi yerleşti. Yani hem onları hem ağırladık hem de onların yeniden yuvalarına dönmesi için mücadele veriyoruz. Bu ülkede bunları yapanları gericilikle yaftalayanlar alternatif olarak sadece yapılanları yapmamayı önerdiler. 1’inci köprü yapılacağı zaman yapmamayı teklif ettiler, 2’inci köprü yapılacağı zaman yapmamayı teklif ettiler, 3’üncü köprü yapılacağı zaman yapmamayı teklif ettiler, hatırlayın gezi kalkışmasını 3’üncü havalimanının yapılmamasını teklif ettiler. Kanal İstanbul’un hala yapılmamasını teklif ediyorlar” dedi.

    CHP cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce’yi mitinglerde yaptığı konuşmalarda gençlere yönelik projelerden söz edemediğini ifade eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu TÜGVA Yüksek istişare Kurul Üyesi Bilal Erdoğan, “Peki, bu gençliğin önüne siz hangi proje ile çıkıyorsunuz. Bir projenin yapılmamasını önermek kolay peki sizin projeniz hangisi dün bir tanesini öğrendik. Borcam Projesi var hani evlerimizde kullanıyoruz ya bor karışımlı camdan üretilen sıcağa dayanıklı cam. 1968’den beri Türkiye’de üretiliyormuş meğer hem de CHP’nin ortak olduğu İş Bankasının şirketi tarafından ama haberi yok. Ama onun sayesinde millette öğrendi. Şimdi borla ilgili ülkemizde ciddi teknolojik çalışmaların Ar-Ge’nin yapıldığını çok ileri teknolojilerde dahi kullanılacak. ARGE bugün yapılıyor. Yapılmıyormuş gibi söylüyor neden acaba bunlardan haberi olamayan vatandaşın kafasında bir bulanıklık oluşturabilir miyim? Yani at bir yalan inanan olursa. Yani partisinde kalacak kadar bir oy kazanabilirim ümidiyle demek ki. Çok basit ucuz siyaset. Yazık günah.”

    “Bana çok gelişmiş İtalya’da 3 ay sonrasına ultrason günü verdiler”

    Kendisinin İtalya’da yaşadığı dönemde ultrason için 3 ay sonraya gün verdiklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu TÜGVA Yüksek istişare Kurul Üyesi Bilal Erdoğan, “Bu ülkede 18 yaşından küçükler ücretsiz tedavi görecek diyorlar. Öyle olduğunu bilmiyorlar. Bu ülkede sağlık sistemi nerelerden nereler geldi. Ben İtalya’da bir ultrason için 3 y sonrasına gün verdiler. Çok gelişmiş İtalya’dan bahsediyoruz. Bugün çok şükür ülkemizde telefonla randevunuzu alıp gidiyorsunuz. Türkiye’nin gerçeklerini ya bilmiyor ya da bilmeyen insanları yalanlar aldatmaya çalışıyor. Yani gençlerimiz böyle uçuk hikayelerle, uyduruk yalanlarla vatandaşımızı kandıranlara değil, yaptıklarıyla cesaretiyle dimdik duruşuyla ülkemizi geleceğe almalıdır” şeklinde konuştu.

    “Bu ülke Darbecilerin izni ile hava alanından çıkıp filancanın evinde televizyon izleyene mi layık”

    15 Temmuz gecesi meydanlarda milletin ve milletin liderinin olduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu TÜGVA Yüksek istişare Kurul Üyesi Bilal Erdoğan, “15 Temmuz gecesi kim vardı meydanlarda, kim vardı köprüde kim vardı hava alanlarında millet vardı. Başka kim vardı milletin Cumhurbaşkanı, milletin lideri vardı. Hem de ne pahasına havada hala f-16‘lar uçuşurken henüz İstanbul’da kule Emniyeti alınmamışken o riski alıp meydana inme pahasına bu millet Çanakkale’de destan yazan bu millet böyle bir lidere layık değil de kime layık. Darbecilerin izni ile hava alanından çıkıp filancanın evinde televizyon izleyene mi layık. Ya da köprünün yanı başındaki evinde misafir ağırlamakla geceyi geçirmeye çalışan milletinin yanına gidemeyenlere mi layık. Allah aşkına 15 Temmuz gecesi bu milleti turnusol kağıdı gibi test edildi geceydi. Evvel Allah bu kadar darbelere yenik düşen bu millet o gece işgal girişimine, darbecilere yenik düşmedi ve kimlerin bu milletin önünde yürümeye layık olup olmadığını çok iyi bir şekilde gördü. Gençler genç olmak demek biraz muhalif olmak demek. Genç olmak demek biraz dik durmayı gerektiriyor. Genç olmak demek boş lafları söyleyen milletinin yanında cesaretle duramayanların laflarına inanmak demek değil. Gençlerin çok net bir şekilde görmesi lazım. Bugün Mehmetçik kandile doğru yürüyor. Neden 15 Temmuzdan beri bunların bütün ülkemizi karıştırma girişimlerine rağmen terörle mücadele şuanda Türkiye nerede olurlarsa olsunlar onları bitirmek onlara gün yüzü göstermemek için adımları kararlılıkla atmakta şimdi bitarafta yapma etme gitme diyenler bir tarafta Amerika’sına şuyuna buyuna rağmen bu adımları cesaretle atanlar. Gençliğimizin kuracağı gelecek eğer önümüzdeki 24 Haziranda bir tercih varsa bu iki yolun arasındaki tercih” şeklinde konuştu.

    Konuşmaların ardından TÜGVA Yüksek istişare Kurul Üyesi Bilal Erdoğan ve il protokolü TÜGVA Zonguldak Temsilciliği binasının açılışı yapıldı.