ErzurumFlaş

Etiket: zengin

  • Pamuk hasadı sonrası boş kalan tarla çiftçiyi zengin ediyor

    Türkiye’de pamuk üretiminin önemli kısmının yapıldığı Şanlıurfa’da hasat sonrası beş ay boş kalan tarlalar sahiplerini zengin ediyor. Çiftçilerin devletten destek alarak tarlasına yem bitkisi ekip sattığı proje ile tarımda verim iki kat arttı.

    Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından 2018 yılında hayata geçirilen proje kapsamında ‘3 yıl üst üste arazisine aynı ürünü eken çiftçi destekleme alamayacak’ açıklaması yapıldı. Projede hem ürün çeşitliliği hem de çiftçilerin yeni ara ürünleri topraklarıyla buluşturarak verimliği artırması hedeflendi. Bu kapsamda çiftçiler, Türkiye’de üretiminin yarısının Şanlıurfa’da yapıldığı pamuk hasadı sonrası ara ürüne yöneldi. Çiftçi, hasat sonrası 5 ay gibi bir süre boş kalan arazilerine ilk yıl devletten aldıkları tohum desteği ile yem bitkisi ekti. 2018 yılında hayata geçirilen proje ile bir yılda verim yüzde 75’in üzerinde artış gösterdi. Ayrıca ara ürün eken çiftçilere 3’üncü yıl ektiği pamuk tarımında tekrar destekleme alabilme imkanı getirildi.

    Gıda Tarım Hayvancılık İl Müdürü Murat Çakmaklı, verimin yaklaşık iki kat arttığı proje ile toprakların daha da verimli bir şekilde kullanıldığını aktardı. Çakmaklı, “Tarım ve Orman Bakanlığımızın himayelerinde birçok proje geliştirmekteyiz. Bugünde gündem olan kaba yem projesi sahada büyük bir başarı sağladı. Bu projenin tespiti konusunda önemli başarı sağladık. Pamuk üretimi alanlarında özellikle yarısına yakını Şanlıurfa’da üretilmektedir. Bu yılda sonuçlarını almaya başladık. Şanlıurfa’da 250 bin dekarın üzerinde kaliteli kaba yem üretimi söz konusudur. Önümüzdeki yıllarda bu üretim daha da armaya başlayacak. İnşallah pamuk üretim alanlarında boş kalan 5 aylık süreçte kaba yem üretimi gerçekleşmiş olacak. Özellikle makarnalı buğday da en kaliteli yetiştiği bir bölgededir. Bu üründe bu bölgede yetiştirilerek üretim artışını sağlamaktır. İlimizde yem üretim çeşitliliği üzerinden de destekleme verilmesini sağlıyoruz. Bu üretim modeli ile çiftçilerimize pamuk desteklemeleri verilmeye devam edilecek. 2016 ile 2018 yıllarında ilimizde de üretim artışını tespit ettik. 2016 yılında ilimizde üretim 7 Milyar TL iken, 2018 yılında 12,35 Milyar TL üretim saplanmış oldu” dedi.

    Projenin teknik kısmında çiftçilere eğitimler verildiğini aktaran GAP Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürü İbrahim Halil Çetiner ise, “Yem açığımızı bu proje kapatmış olacak. Kış aylarında hayvanlar daha çok çayır mera gibi yerlerde hayvan beslenmesinde kullanılıyor. Saman düşük değerdedir. Bu proje ile kaliteli kaba yem ihtiyacı da bulunmuş olacak. Tarladaki 5 aylık arayı boş bırakmayıp değerlendirilmiş olacak hem de tarla fiziksel ve kimyasal olarak güçlendirilmiş olacak. Tarlada organik madde de bırakmış olup sanki azotlu gübre yapılmış gibi olacak” şeklinde konuştu.

    “Çiftçi olarak yüzde yüz kazanç sağladık”

    Çiftçi Salih Saçaklı, ara ürün olarak yem bitkisi ektiklerini ve yüzde yüz kazanç sağladıklarını belirterek, “Bakanlık bunu zorunlu hale getirdi. Bu yıl bütün Harran Ovası yem bitkisi ekti. Biz bu yem bitkisini çiftçilere öneriyoruz. Biz bu yem bitkisinden kazandık, zararı gideri yok. Yem tohumunu ilk yılını devlet bize vermişti. Bu yılda biz kendimiz yemi almamıza rağmen zarar etmeyip kazanç elde ettik. Harran Ovası bu yıl pamuk ürününde çok zarar etti. Ben tarlaya fi yemini ektim. Bu ürünün azot oranı pamuğun verimliliğini de artırdı” ifadelerini kulandı.

    Harran Ovası’nda havadan çekilen drone görüntüleri ile yeşil mera alanlarının arttığı görüldü.

  • Kaymakam Alkan’dan köylüyü zengin edecek, göçü önleyecek proje

    Çorum’un İskilip ilçesinde Kaymakam Beyazıt Bestami Alkan öncülüğünde hazırlanan proje kapsamında köylülere 1.5 milyon çilek fidesi dağıtılacak.

    İlçede çilek yetiştiriciliğinin yaygınlaştırılması ve İskilip çileğinin markalaşması yönünde çalışmalar devam ediyor. Köyleri ziyaret eden Kaymakam Alkan, çiftçileri çilek yetiştiriciliği konusunda bilgilendirerek, çilek yetiştirmeleri konularında tavsiyelerde bulundu. Yapılan bilgilendirme çalışmalarının ardından 20 köyden toplam 1 milyon 250 bin fide talebi geldi.

    İskilip’te çilek üretimini teşvik ederek köyden kente göçün önüne geçeceklerini dile getiren Kaymakam Alkan, “Gerekirse makam aracını satarak da olsa, bu hedefi gerçekleştireceğim. 1,5 milyon çilek fidesi alıp köylümüze karşılıksız olarak dağıtacağım” dedi.

    1 dekarlık alana dikimi yapılan çilek fidesinden sezon boyunca yaklaşık 3 ton çilek alınabildiğini ve kilosunun 7-8 liradan satıldığına dikkat çeken Alkan, özellikle dağ köylerinde yetiştirilen arpa buğday gibi ürünlerden çok daha fazla gelir getirdiğinin altını çizdi.

    “250 dekar çilek tarlalarından 1 milyon lira gelir eldi edildi”

    Göreve geldikten sonra yaptığı köy ziyaretlerde köylerden çok göç verildiğini gördüğünü anlatan Alkan, “Gezdiğim köylerde tütmeyen bacalar, ışığı yanmayan evler gördüğümde, tamamen terk edilmiş mahalleler gördüğümde üzüldüm. İçim acıdı. İskilip’te bir şeyler yapmak gerektiğini gördüm. Bu göçü nasıl azaltabiliriz, çiftçimize, köylümüze nasıl gelir, kazanç sağlarız, köylümüz tekrar kendi köyünde nasıl efendi olur, bunun çaresi nedir diye araştırdım. 2011 yılında başlatılan çilek yetiştiriciliği Şeyh köyümüzde tutmuş, yani maya tutmuş. Bunu gözledim. İnsanlarımız bunu görüyorlar. Şeyh köyümüzün elde ettiği gelirin kazancın farkındalar. Bunu gözledim. Şeyh köyümüzde, 250 dekar çilek tarlalarından, 2018 yılında elde edilen gelirin 1 milyon Türk lirasından fazla olduğu, köyden kente göçün durduğu ve hatta köye geri dönüşün başlamış” şeklinde konuştu.

    O zaman yapılacak çalışmanın olduğunu anlatan Alkan, “Hedef çilek üretimi. Çünkü insanlarımız çileği ve getirisini biliyorlardı. Özellikle dağ köylerimizde çilek yetiştiriciliğini yaymayı hedefledim. Hedefim 1,5 milyon çilek fidesi dağıtmak ve diktirmektir. Köy köy gezmeye başladım. Yapacağımız bu çalışma ile özellikle dağ köylerimizde, orman içi köylerimizde, çiftçimize gelir sağlamayı amaçlıyoruz. Önümüzdeki birkaç yıl içerinde, çilek dikimi yapılan köylerimizde köyden kente göçün duracağına ve hatta kentten köye dönüş başlayacağına yürekten inanıyorum. Çünkü bunun canlı örneği Şeyh köyümüzde yaşanmıştır” diye konuştu.

    “Çilek fidelerinden 900 ton rekolte, 5 milyon liralık gelir bekliyoruz”

    Dağıtacakları 1,5 milyon adet çilek fidesinden bekledikleri asgari rekoltenin 900 ton civarında olduğunu belirten Beyazıt Bestami Alkan, “Geçen sezonda çileğin kilosu 7-8 TL’den satıldı. Elde edilecek gelirin 5 milyon TL civarında olacaktır diye tahmin ediyorum. Önümüzdeki yıllarda çilek dikiminin artarak devam edeceğine ve çilek diken köylerimizden de göçün duracağına inanıyorum ve diliyorum. Amacımız köylümüzün, çiftçimizin kendi köyünde, ata, baba ocağında kalarak gelir, kazanç elde etmesi, köyden kente göçün durmasıdır. Bu projeyi Valimiz Mustafa Çiftçi’ye arz ettim. Valimiz de bana destek vererek 150 bin lira tahsis etti. İl Özel İdare kaynaklarından da 100 bin TL ayrıldı. Tarım İl Müdürlüğümüzce de 30 bin TL verildi. Bende İlçe Kaymakamı olarak, gerekirse makam aracını satarak da olsa, hedefimizi tutturacağım. 1,5 milyon çilek fidesi alıp köylümüze karşılıksız olarak dağıtacağım. Şuna inanıyorum ki, Türk köylüsü, Türk çiftçisi, kendisine yol gösterenleri, elverenleri geri çevirmez. Çünkü Türk insanı çalışkandır ve yapar”ifadelerini kullandı

    “Salep yetiştirilmesi için çalışma yapacağız”

    İskilip dağlarında doğal olarak salep yetiştiğini anlatan Kaymakam Alkan, Önümüzdeki yıl kültür olarak yetiştirilmesi için 1 dekar çalışma yapacağız. Dağlardan salep toplayıp satan vatandaşlarımızdan ricam olacak. Lütfen yumruların hepsini toplamayın, 1 yumru bırakın toprakta kalsın ki, ertesi yıl tekrar 3 yumru olsun. Yoksa kökünü kurutursunuz. Yine önümüzdeki yıl 1 dekar kültür olarak safran ekimi yapacağız. Eğer salep ve safrandan olumlu sonuç alırsak, bunların da tohumunu çiftçimize dağıtıp onlara yeni kazanç kapısını göstereceğiz. Çiftçilerimizle, köylümüzle, muhtarlarımızla, tarım müdürlüğü görevlilerimizle İskilip köylerinin makus talihini yeneceğimize inanıyorum” dedi.

  • Vali Demirtaş: “Adana’nın zengin tarımsal potansiyelini en iyi şekilde değerlendireceğiz”

    Adana Valisi Mahmut Demirtaş, kentin zengin tarımsal potansiyelini en iyi şekilde değerlendirmek yolundaki çalışmaları önemsediklerini ve bu yöndeki çalışmalarını kararlılıkla sürdüreceklerini söyledi.

    Karataş ilçesi’ne bağlı Bebeli Mahallesi’nde kurulması planlanan ve ilk aşamada yaklaşık 2 bin kişiye istihdam sağlaması beklenen “Tarıma Dayalı İhtisas Organize Sanayi Bölgesi” toplantısı, Vali Mahmut Demirtaş’ın başkanlığında gerçekleştirildi.

    Valilik makamında vali yardımcısı Murat Süzen, İl Tarım ve Orman Müdürü Muhammet Ali Tekin, Adana Ticaret Odası Başkanı Atila Menevşe ile ilgili kurum ve kuruluşların temsilcilerinin katıldığı toplantıda, belirlenen alandaki nazım imar planları ile parselasyon çalışmaları değerlendirildi.

    Vali Mahmut Demirtaş, toplantı sonunda Adana’nın zengin tarımsal potansiyelini en iyi şekilde değerlendirmek yolundaki çalışmaları önemsediklerini ve bu yöndeki çalışmalarını kararlılıkla sürdüreceklerini ifade etti.

    Vali Demirtaş Başkanlığında gerçekleştirilen toplantı, Tarıma Dayalı İhtisas Organize Sanayi Bölgesi’nin en kısa sürede faaliyete geçmesi için yapılması gereken çalışmalar hakkında görüş alış verişinde bulunulmasıyla son buldu.

  • Sason’da fakir ile zengin vatandalar arasında iyilik çemberi kuruldu

    Batman’ın Sason İlçe Kaymakamlığı bünyesinde Aile Destek Merkezi (ADEM) merkezinde kurulan iyilik çemberi projesi kapsamında maddi durumu iyi olan vatandaşların bağışladığı yardımlar askıya asılarak ihtiyaç sahiplerine ulaştırılıyor.

    Sason Kaymakamlığı ADEM sorumlu müdürü Zühre Avcı, tarafından yürütülen ’İyilik Çemberi Projesi’ kapsamında maddi durumu iyi olan vatandaşların evde bulunan giymedikleri giysileri, ayakkabıları ve kullanmadıkları eşyaları ADEM merkezinde ayrılan bir alanda iyilik askısına bırakarak ihtiyaç sahiplerine ulaştırılıyor. Kurulan iyilik çemberinin fakir ile zengin vatandaşlar arasında bir köprü görevi gördüğünü belirten Sason ADEM Sorumlu Müdürü Zühre Avcı, bu projeyi duyan duyarlı vatandaşların yoğun ilgisinden dolayı çok kısa süre içerisinde birçok ihtiyaç sahibi vatandaşa ulaşarak giydirdiklerini söyledi. Avcı, “Aile Destek Merkezimize ulaşarak bizlerden yardım talebinde bulunan birçok kişinin ihtiyacını gidermek ve ilçedeki zengin ile fakir vatandaşlarımız arasında bir köprü kurmak için böyle bir proje başlattık. Bu proje kapsamında maddi durumu iyi olan vatandaşlarımız evinde bulunan kullanmadıkları giysileri, ayakkabıları ve ev eşyalarını getirip bizlere telim ediyor. Bizde Aile Destek merkezimize bıraktıklarımız askılara bu yardımları asıyoruz. İhtiyaç sahibi aileleri buraya davet ederek istedikleri ve ihtiyaç duydukları kıyafetleri, eşyaları almalarına yardımcı oluyoruz. Birçok ev hanımı sadece utandığı için hiç kimseden yardım talebinde bulunmuyor. Bu proje kapsamında veren el ile alan el birbirlerini görmedikleri için ihtiyaç sahiplerinin rahat olmalarını sağlıyoruz. Oluşturduğumuz bu iyilik çemberine maddi durumu iyi olan vatandaşlarımızın katkılarını bekliyoruz” dedi.

  • Kocasinan, zengin tarihiyle de dünyanın geçmişine ışık tutuyor

    Bereketli toprakları ve bol oksijenli havasıyla Kayseri’ye güzellik katan Kocasinan, yer altı zenginlikleriyle de 7 ile 10 milyon yıl öncesine ışık tutuyor. Yamula Baraj Gölü kıyısında Taşhan ve Çevril Mahalleri kırsalında devam eden kazı çalışmalarını inceleyen Kocasinan Belediye Başkanı Ahmet Çolakbayrakdar, “Arkeologlar özenli bir çalışma ile burada daha önce türüne hiç rastlanmamış canlıların izlerini ortaya çıkıyor” dedi.

    Bölgeyi inceleyerek, yetkililerden bilgi alan Başkan Çolakbayrakdar, burada 7 ile 10 milyon yıl öncesine ait arkeolojik kazı çalışmalarının yapıldığına dikkat çekerek, “Arkeolog ve antropologlar özenli bir çalışma ile daha önce türüne hiç rastlanmamış canlıların izlerini ortaya çıkartıyorlar. Bu işle ilgili ehil insanlardan, bu bölgenin ulusal ve uluslararası alanda ilgi uyandırdığını öğrendik. İnşallah burada yapılan çalışmalar neticesinde uluslararası kamuoyunu da ilgilendiren yeni bilgiler çıkacaktır. Laboratuvar çalışmaları sonrası başka bir tür olduğu ortaya çıkarsa, bunlar dünyadaki tek örnekler olarak literatüre geçecek. ‘İğne ile kuyu kazmak’ tabirini birebir yaşayan kazı ekibine çalışmalarında kolaylıklar diliyorum” ifadelerini kullandı.

    Arkeolog Özge Kahya ise yaklaşık 1 aydır bölgede kazı çalışmaları yaptıklarını belirterek, “Öncelikle gördüğümüz fosilleri kurtarmaya çalışıyoruz. Daha sonra bulduğumuz fosilleri tamamen temizleyerek, kazılarımıza devam edeceğiz. Bu kazı çalışmaları yer altı zenginliklerinden dolayı uzun yıllar sürebilir” diye konuştu.