Etiket: Yunuslar

  • Galata Köprüsü altında yunuslar gösterisi büyük beğeni topladı

    Galata Köprüsü altında gece vakti yunusların gösterisi büyük beğeni topladı. Yunuslar yaklaşık bir saat sonra gözden kayboldu.

    Galata Köprüsü altında balık sürülerinin peşinden giden yunusların gösterisi izleyenlerin beğenisini topladı. Deniz yüzeyine çıkıp dalan iki yunus, balıkları avlamaya çalıştı. Gece saatlerinde yunusların gösterisi beğeni topladı. Bazı vatandaşlar yunusların gösterisini cep telefonlarıyla kaydetmeye çalıştı. Yaklaşık bir saat zaman zaman su yüzeyine çıkan yunuslar gözden kayboldu.

  • Karne günü okul bahçesindeki bıçaklanmayı yunuslar önledi

    Samsun’da karne günü bir lisenin önündeki öğrenciler ile dışarıdan gelen gençler arasında bıçaklı kavga yaşandı. Motorlu Yunus ekipleri kavgaya kısa sürede müdahale ederek bıçaklanma olayını önledi.

    Olay, Samsun’un Atakum ilçesinde bulunan Atakum Anadolu Teknik Lise, Teknik Lise ve Endüstri Meslek Lisesi önünde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, karne günü okula dışarıdan gelen daha önceki yıllarda mezun olan öğrenciler ile bu yıl karne alacak öğrenciler arasında kız meselesi iddiasıyla bıçaklı kavga çıktı. Karne günü olduğu için okul çevresinde devriye gezen Samsun Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Motosikletli Yunus ekipleri, okulun bahçesindeki kavgaya anında müdahale etti. Yunus ekipleri kavgaya karışan lise son sınıf öğrencisi H.B.B.’nin (19) elindeki bıçağı aldı. Kavga sırasında 2 kişi de darp ve yere düşme sonucu ellerinden yaralandı. Polisin olaya zamanında müdahalesi bıçaklanma olayının önüne geçti.

    Taraflar birbirlerinden şikayetçi olmayınca yunuslar, kavga edenler ile bıçaklı kavgaya karışan H.B.B.’ye ’Kabahatler Kanunu’na göre para cezası uyguladı.

  • Sinop’ta ölü yunuslar kıyıya vurdu

    Sinop’ta sahile çok sayıda telef olmuş yunus vurdu.

    Balıkçıların avlanma döneminde denizlerde yunus ve kuş ölümleri artıyor. Balıkçıların ağına takılarak telef olan yunuslar zaman zaman kıyıya vuruyor. Sinop’ta Bahçeler sahilinde 5 yunus ve bazı kuş ölülerine rastlandı.

    Sinop-Kastamonu Su Ürünleri Kooperatifleri Birliği Başkanı Ali Bayrak, yunusların ölümü ile ilgili yaptığı açıklamada, “Yunuslar denizde balıkçıların ağlarına takılıyor, oksijensiz kalıp ölüyorlar. Balıkçıların da isteyerek yaptığı bir şey değil, herkes ekmeğinin peşinde. Yunuslar diplerde balık ararken ağa takılıyor” dedi.

  • Uyuşturucu kullanıcısını yunuslar buldu

    Düzce’de sentetik uyuşturucu madde kullanıcısı, İstanbul Caddesi üzerinde krize girdi. Kullanıcıyı ise devriye gezen motosikletli yunus timleri buldu.

    Olay; İstanbul Caddesi üzerinde meydana geldi. Sentetik uyuşturucu madde kullanan Osman Y., uyuşturucu maddeyi aldıktan sonra İstanbul Caddesi’ne çıktı. Cadde üzerinde zorlukla yürüyen Osman Y. Gaziantep Caddesi ile İstanbul Caddesi’nin kesiştiği kavşakta kriz geçirerek yere yığıldı. Olayı ise sokak üzerinde devriye atan ve uyuşturucu kullanıcılarının bulunduğu metruk yerlere çok sık baskınlar düzenleyen motosikletli asayiş timleri yunus ekipleri fark etti. Osman Y.’ye ilk müdahalesini yapan yunus timleri ardından 112 Acil Yardım ekiplerine haber verdi. Osman Y.’nin bulunduğu yere gelen 112 Acil yardım ekipleri uyuşturucu kullanıcısını ambulansla Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi’ne kaldırdı.

  • Öztürk: “Karadeniz’deki balıkları yunuslar bitirmiyor”

    İstanbul Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Deniz Biyolojisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ve Türk Deniz Araştırmaları Vakfı(TÜDAV) Başkanı Prof. Dr. Bayram Öztürk, Karadeniz’le özdeşleşen yunusların balık stoklarını azalttığı iddialarının ‘balıkçı efsanesi’ olduğunu belirterek, “Tam tersine yunuslar balıkları önüne katıp kıyıya sürer. Sahillere ölü vuran yunusların üzerinde yapılan araştırmada yüzde 80’inin midesi boş çıkıyor” dedi.

    Karadeniz’de yunusların aşırı çoğalarak, ticari değeri yüksek hamsi, palamut, lüfer gibi balıkları yemesiyle balık stoklarının azaldığı iddialarının tamamen spekülasyon olduğunu belirten Prof. Dr. Bayram Öztürk, bu inanışın tamamen balıkçı efsanesi olduğunu belirtti. Öztürk, “Eski balıkçılar denizde yunus sürüsü gördüklerinde birbirlerine, ‘payını bana satar mısın?’ diye pazarlık yaparlardı. Bilirlerdi ki yunuslar birçok balık türünü önüne katıp kıyıya sürecek balıkçılar da daha az masrafla kolayca balık avlayacaklar. Yunuslar çoban köpeklerinin görevini yaparlardı balıkçılara. Şimdiki balıkçılar ise konudan bihaber spikerlere Karadeniz’deki balıkları yunusların bitirdiklerini söylüyor. İki balıkçı arasındaki fark eskisinin farkında olmadan ekolojik bilgisini kullandığı, yenisinin ise, ekolojiden haberdar olmamasıdır” diye konuştu.

    “Sahile vuran yunusların yüzde 80’inin midesi boş çıkıyor”

    Karadeniz’deki toplam yunus miktarı 1930’larda ise 1.5-2 milyon olarak bildirilirken günümüzde sadece 100 binler mertebesinde olduğunu kaydeden Prof. Dr. Öztürk, yunusların balık stoklarını azalttığı iddialarının bilimsel gerçeklerle uyuşmadığını vurgulayarak şu bilgileri verdi: ”Yunuslar günde ortalama olarak 5-10 kg balık yer. Bu hayvanların gıdalarının en az yüzde 90’ını balıklar oluşturur. Uzatma ağlarına takılıp ölen yunusların mide muhteviyatı incelendiğinde midelerin yüzde 80’i boş olduğu görülüyor. O halde, Karadeniz ekosisteminin bozulmasından bu hayvanlar da etkileniyor. Yani Karadeniz’deki balıkları yunuslar bitirmiyor. Ana neden, balık stoklarındaki azalmadır. Son veriler Karadeniz’den Marmara’ya ve Marmara Denizi’nden Karadeniz’e geçen yunus sürülerinde azalmalar olduğunu gösteriyor.”

    ”1940’lı yıllarda yunus avcılığı revaçtaydı”

    Bir dönem Karadeniz’de yunus avcılığının revaçta olduğunu hatırlatan Öztürk, Rusya, Romanya ve Bulgaristan’ın 1966’da yunus avcılığını yasakladığını, Türkiye ise 1983’e kadar devam ettiğini vurguladı. 1940’’lı yıllarda Türkiye’de yunus avcılığı için balıkçılara tüfek dağıtıldığını kaydeden Öztürk, “1948’den 1983 yılına kadar balıkçı kooperatiflerine 500 kadar tüfek ile 750 bin kadar mermi dağıtıldı. Ülkemizin 1983 yılına kadar avladığı yunus miktarı hakkında ayrıntılı bilgi bulunmamakta ancak bu sayının her yıl için 30 bin birey civarında olduğu tahmin ediliyor. Avlanan yunuslar işlenerek un ve yağ yapımında kullanıldı. Yunus yağı başta D vitamini ilaçları için iyi bir hammaddedir. Türkiye’den sonra en fazla avcılık ise eski Sovyetler Birliği’nde yapıldı. Karadeniz’de ‘Difrin’ olarak bilinen ve kazanlarda yunus kaynatma işi uzun zamandır artık yapılmıyor” bilgilerini aktardı.

    “Yunus gösteri merkezleri esir kampı gibi”

    Türkiye’deki yunus gösteri merkezlerine dikkat çeken Öztürk, bunların ‘yunus esir kamplarına’ benzettiğini ifade etti. Öztürk, yunusların asil bir hayvan olduğunu belirterek şöyle konuştu:

    “Son zamanlarda ülkemizin birçok yerinde yunus gösteri merkezleri açıldı. Bu merkezler için gereken hayvanlar ya ithal edildi veya bizim denizlerimizden yakalandı ve adeta esir kamplarına yani gösteri merkezlerine götürüldü. Denizden yakalananların bir kısmı öldü, bir kısmı yaralandı. Yakalanıp gösteri merkezlerine getirilenlere ise havuzlarda gösteri yaptırılarak esir ticaretine devam ediliyor. İstanbul’dan Alanya’ya kadar en az on adet gösteri merkezi var. Bunların kapatılmasıyla ilgili kampanyalar devam ediyor. Bazı turizm acenteleri ve çevreci gruplar bu konuda eylemler yapıp turistlerin dikkatini çekerek destek bekliyorlar. Ama gösteri merkezlerinde sadece yunuslar değil, foklar ve deniz aslanları gibi hayvanların çoğunun yaşam koşulları kötü. Bence bütün yunuslara özgürlük gerekir. Havuz gösterilerinde kullanılan ve denizden yakalanan yunuslar modern esirler veya kölelerdir. Esirlik, engin denizlerde yaşamaya alışmış bu soylu hayvanlara hiç yakışmıyor. Yunus görmek isteyen doğada görsün. Bir de ‘yunus terapisi çocuklara faydalıymış, psikolojik sorunlarına iyi geliyormuş’ gibi bir inanış var. Bilimsel bir kanıt olmadıkça bu tez esir tacirlerinin bir uydurmasıdır.”