Etiket: Yorumladı

  • Ekonomi uzmanı tarihi müjdeyi böyle yorumladı: “Enerjinin kızılelması”

    Ekonomi uzmanı tarihi müjdeyi böyle yorumladı: “Enerjinin kızılelması”

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından Karadeniz’de 320 milyar metreküp doğal gaz rezervi bulunması müjdesinin ardından ekonomi uzmanları tarihi müjdeyi yorumladı. Bülent Ecevit Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Ertuğrul Yıldırım, tarihi müjdenin enerjinin kızılelması olduğuna dikkat çekti.

    Zonguldak’tan geçen 30 Haziran günü geçerek Kdz. Ereğli ilçesi açıklarındaki Tuna-1 bölgesinde sondaj yapan Fatih sondaj gemisi 320 milyar metreküplük doğal gaz rezervine ulaştı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, millete sesleniş yaparak tarihi müjdeyi duyurdu. Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi İktisat Fakültesi Öğretim Üyesi Ekonomi Profesörü Ertuğrul Yıldırım, tarihi müjdeyi yorumladı.

    Akdeniz’de yaşanan gerilimlerin ardından Karadeniz’de böyle bir rezervin çıkmasının önemli bir fırsat olduğuna dikkat çeken Yıldırım, şöyle dedi:

    “Tüm ülkemize hayırlı olmasını diliyorum. Hakikaten mühim bir keşif oldu. Bunun tesisleşmesiyle birlikte üretime de artık bunun pozitif etkilerini görmeye başlayacağız. Tabi biraz zaman alacak yatırımlarının yapılması. Ancak her şeyden önce bunun Karadeniz’de olması mühim bir fırsat diye düşünüyorum. Oldukça da avantajları var. Akdeniz’de şu anda ciddi problemler var. Pek çok ülke burada bir pay sahibi olabilmek için çeşitli girişimlerde bulundu. Tartışmalı bir alan haline geldi. Her ne kadar Türkiye Cumhuriyetinin hakları orada mevcuttur bunu korumaya çalışıyor. Ancak Karadeniz de bu çatışmalardan uzak bir bölge olması sebebiyle oldukça avantajlı bir yer olduğunu ifade edebiliriz. Bu haliyle hızlı bir şekilde yatırıma dönüştürülüp üretime de kanalize edilebilir.”

    “50-60 milyar dolarlık bir kapasiteye sahip alandan bahsediyoruz”

    Öğretim Üyesi Prof. Ertuğrul Yıldırım, Türkiye’nin dokuzuncu sondajda böyle bir rezerve ulaşmasının büyük bir başarı olduğunu vurgulayarak şöyle devam etti:

    “Burada ikinci önemli husus şu olmsı gerekiyor. Türkiye Cumhuriyeti’nin bu tür aramalara ilişkin denemelerin sayısı çok fazla değil. Dokuzuncu sondaj ile bulundu. Bu tarz sondajlar gelişmiş ülkelerde çok daha fazla yapılıyor. Türkiye’de bunun 9. sondajda bulunması çok daha önemli bir başarı. Bu sondaj sayıları arttıkça daha da fazlası gelecektir. Bir domino etkisi olmasını kuvvetle muhtemelen bekleyebiliriz. 320 milyar metreküplük bir büyüklükten bahsediliyor. Bu rezerve baktığınız zaman Türkiye’nin 7-8 yıllık doğal gaz ihtiyacını tek başına karşılayabilecek bir rezervden bahsediyoruz. Ancak bunun sınırlı kalmaması gerekiyor. Çok daha fazlasına Türkiye’nin ihtiyacı var. Enerjide önemli kavramlardan biri sürdürülebilirliktir. Siz sürekli olarak enerji ihtiyacınızı sürekli olarak karşılayabilmelisiniz, makul bir fiyattan karşılayabilmelsiniz. Bu çabanın bittiğini söyleyemeyiz. Belki bittiğinden ziyade yeni başladığımızı söylememiz gerekiyor. Türkiye enerji piyasasına yeni bir güç olarak yeni girdi. Dolayısıyla burada olması gereken bunun domino etkisi yapması ve ekonomiye etkilerinin de bunun katlanarak artmasını ummamız gerekiyor. Doğrusu Cumhurbaşkanımızın ve bakanlarımızın açıklamasından da bu niyetin çok açık bir şekilde ortada olduğunu gördük. Bu da sevindirici bir durum. Bunun ekonomik kazançları ne -olacak? Ekonominin pek çok yönünü etkileyecek. Tek başına baktığınız zaman 50-60 milyar dolarlık bir kapasiteye sahip alandan bahsediyoruz. Dolayısıyla bu 50-60 milyar dolar net. Tabi bunun pek çok çarpan etkeni olacak. İnşaat tesislerinin kurulmasından tutun da bunların taşınmasına kadar diğer sektörlere girdi olarak kullanılması, girdi maliyetlerindeki düşme nedeniyle artan rekabet gücü nedeniyle hem yurt içi üretimdeki artış hem ihracattaki artış beraberinde geleceğinden ve enflasyon konusundaki baskıları azaltacak bir etkisi de ortaya çıkacağından yanı sıra cari açık üzerinde de çok pozitif etkileri ortaya çıkacağından döviz ihtiyacını azaltacak bir süreci beraberinde getirecektir.Bunu çok daha hızlı bir biçimde geliştirmemiz gerekiyor.”

    “Sürekli peşinde koşacağımız bir alana girdik”

    Ertuğrul Yıldırım, “Enerji bir kızılelmadır tanımı yapsak hiç yanlış olmaz” diyerek sözlerini şöyle tamamladı:

    “Dünyada bu kadar hızlı gelişme isteği olup da enerji ihtiyacını karşılayamayan bir ülke de yok. Bu tecrübeler bize şunu gösteriyor. Bu gün çok önemli bir iş yapıldı. Ancak burada bırakılmamalı. Bunun devamı muhakkak gelmeli. Bunun peşinde koşmalıyız. Tabiri caizse Türkiye reel ekonomisininin bir anlamda en önemli hedeflerinden biridir. Türkiye ekonomisinin bir anlamda baktığımız zaman kızıl elmasıdır diyebiliriz. Enerji bir kızılelmadır tanımı yapsak hiç yanlış olmaz. Çünkü sürekli peşinde koşacağımız bir alana girdik. Yorulmadan bu yolda devam ederiz.”

    “Kömürün olduğu yerde doğal gaz, petrol gibi fosil yakıt türevlerin olması bekleniyordu”

    Bülent Ecevit üniversitesi (BEÜ) Enerji Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Doçent Doktor İbrahim Alışkan, Zonguldak’ın Türkiye’nin kömür havzası olduğuna dikkat çekerek kömürün olduğu yerde doğal gaz ve petrol türevlerinin olmasının beklendiğinin altını çizerek şöyle dedi:

    “Doğal gaz keşfedildikten sonra yerinden çıkartılması gerekiyor. Çıkartıldıktan sonra kara tarafına alınıp işlendikten sonra piyasaya arz edilmesi gerekiyor. Karadeniz bölgesinde Zonguldak ve civarına baktığınızda demir-çelik sektöründe önemli yatırımların olduğunu görebiliriz. Dolayısıyla biz demir-çelik olsun diğer sektör olsun bir çok yüklenici firma kısmını bu işin halledebileceğimize inanıyoruz. Diğer taraftan Zonguldak bölgesi Türkiye’nin kömür havzası. Kömürün olduğu yerde doğal gaz, petrol gibi fosil yakıt türevlerin olması bekleniyordu. Ekonomimize faydası tabii ki olacaktır. Cari açık düşecek. Rezervin kullanılmaya başlandığı tarihe bağlı olarak ekonomide değişmeleri hissetmeye başlayacağız. Burada kalacak olan paramızı farklı sektörlere yatırmamız gerekiyor. Bizim teknolojimizi geliştirmemiz, yerli ve milli olanaklarımızı geliştirmemiz gerekiyor. Sismik araştırmaları, sondajı kendimiz yaptık. Rezervi kendimiz keşfettik. Milli olanaklarla işlenip piyasaya arz edilmesi gerekiyor. Açıkdenizde sondajı yapmak için haklarımızı bilmemiz gerekiyor. Teknolojimizin geliştiğini haklarımızı koruyabildiğimizi savunma sanayisindeki İHA’ların yerli ve milli olmasıyla görüyoruz. Enerji sektöründeki bize sağlayacağı bu olumlu katkıyla elde edeceğimiz cari açık fazlasını farklı sektörlere yönlendireceğiz. Kendimizi teknolojik anlamda geliştireceğiz. Bölgemizin önemli bir madencilik tecrübesi var. Kömür madenciliği ama sonuçta madencilik. Doğal gazın çıkarılması ve işlenmesi noktasında bir çok işi biz halledebileceğimize inanıyorum. Ülkemize ve milletimize hayırlı olmasını diliyoruz. Enerjide çeşitlilik de önemlidir. Çeşitlilikte de doğal gaz da petrol de olursa çeşitlilik adına bizim için mutluluk verici bir haber olacaktır.”

  • Uzmanlar AYT sorularını yorumladı

    Uzmanlar AYT sorularını yorumladı

    Yükseköğretim Kurumları Sınavı’nın (YKS) ikinci oturumu olan Alan Yeterlilik Testi (AYT) bugün gerçekleşti. Tüm yurtta saat 10.15’te başlayan sınav 180 dakika sürdü. AYT’de adaylar alanlarına göre 160 sorunun olduğu dört testten istediklerini cevaplandırdı. Türk Dili ve Edebiyatı-Sosyal Bilimler 1, Matematik, Sosyal Bilimler 2 ve Fen Bilimleri testlerinin her birinden 40’ar soru soruldu.

    Bahçeşehir Koleji Bölüm Başkanları YKS’nin ikinci oturumu olan AYT sorularını yorumladı. Uzmanlar ortak görüş olarak sınavın müfredata uygun olduğunu düşünüyor.

    Türk Dili ve Edebiyatı Bölüm Başkanı Tuğba Aktaş, 2020 AYT Türk Dili ve Edebiyatı testinde, geçen sene 3 adet anlama ve yorumlama sorusu olduğunu bu sene ise bu sayının 6’ya çıktığını söyleyerek, “18 Edebiyat sorusu ise ağırlıklı olarak 9, 10 ve 11. sınıf kazanımlarından oluşmuştur. 12. sınıf kazanımından sadece Garip anlayışını sorgulayan 2 soru sorulmuştur. Şiirin ağırlıklı olduğu sınavda tek metin üzerinden birden fazla dönem, sanatçı ve eserin sorgulandığı sorular da vardır. Şiirlerde sözcüklerin Türkçesine yer verilmemesi öğrenciyi zorlayabilir ama genel olarak yeterli alan bilgisi olan öğrencilerin rahatlıkla yapabileceği, orta güçlükte bir sınav olduğunu söyleyebiliriz” dedi.

    2020 AYT Matematik sorularının orta güçlükte ve kazanımlara uygun bir şekilde hazırlandığını belirten Matematik Bölüm Başkanı Taner Kayış ise, “Sınavda bu yıla özgü olarak AYT müfredatından çıkarılan Limit – Türev ve İntegral konularının olmaması ve 9, 10. sınıf kazanımlarından önceki yıllara göre daha fazla sayıda soru sorulmuş olması sınavın ortalamasını arttıracaktır. Ayrıca sınavda birkaç kazanımı içinde barındıran soru sayısının da az olması soruların yapılabilme oranını arttıracaktır.

    Sınavda 26 adet Matematik sorusuna ve 14 adet Geometri (4 adet Trigonometri olmak üzere) sorusuna yer verilmiştir. 9. sınıf kazanımlarından 12 adet, 10. sınıf kazanımlarından 12 adet, 11. sınıf kazanımlarından 10 adet, 12. sınıf kazanımlarından 6 adet olmak üzere toplam 40 soru sorulmuştur. Daha önceki yıllarda soruların yoğunluğu 11 ve 12. sınıf konularından olmaktaydı.

    Geometri soruları ise modelleme ve günlük hayatla ilişkilendirilen soruların yanında birkaç tane de direk bilgiyi sorgulayan sorulardan oluşmaktadır. Bu sebeple bilgiyi kullanıp, yorumlayabilen öğrencilerin başarılı olabileceği orta güçlükteki sorulardan oluşmuştur” dedi.

    Fizik Bölüm Başkanı Rafet Sayar de Fizik soruları için, “2020 YKS sınavının AYT Fizik soruları da TYT’deki gibi konuyla ilgili kazanımların günlük hayatla ilişkilendirildiği, öğrencilerin konu kazanımlarına dair hakimiyetini ölçen ve bilginin yanında yorum gerektiren sorulardan oluştuğu görülmüştür. Sınavın zorluk derecesi olarak orta güçlükte sorulardan oluşmuştur. Sınav geçen yıl yapılan AYT Fizik sınavına ve MEB tekrar testlerine benzer bir sınavdır. Sınavda 11 ve 12. sınıf Fizik Öğretim Programlarından sorular sorulmuştur. Geçen yıl 11. sınıf konularından 6 soru, 12. sınıf sorularından 8 soru varken, bu yıl sınava dahil edilmeyen 12. sınıf konularından dolayı 11. sınıflardan 9 soru ve 12. sınıf konularından 5 soru çıkmıştır. Pandemi sürecinden ve 12. sınıfta sınava dahil edilmeyen konulardan dolayı sınavın zorluk derecesi etkilenmemiş olup geçmiş yıllarda yapılan AYT Fizik sınavlarıyla aynı benzerlikteydi. Sınavda sadece 1 matematiksel işlem sorusu olup, diğer 13 soru bilgi ve bilgiyi yorumlama üzerine sorular hazırlanmıştır. Hikayeleştirilmiş yeni nesil soru tipi sınav içinde sorularda kullanılmıştır. Sınavda öğretim programı dışı veya belirtilen kapsam dışında soru bulunmamaktadır.

    Sonuç olarak MEB ders kitaplarındaki konulara hakim, kazanımları tam olarak özümsemiş, konuya dair varsa deneyini anlamış, düzenli ve yeterli sayıda soru çözen öğrencilerin yapabileceği bir sınav olmuştur” değerlendirmesinde bulundu.

    “Kimya testi zorluk çekilebilecek, ayırt ediciliği yüksek sorulardan oluşmuştur”

    13 adet ATY Kimya sorusunun dört tanesinin 12. sınıf, dokuz tanesinin de 11. sınıf kimya kazanımlarını ölçmeye yönelik olduğunu belirten Kimya Bölüm Başkanı Yasemin Keskin Çinkaya ise, “Sorular MEB kazanımlarına uygundur. Uzaktan eğitim sürecinde Milli Eğitim Bakanlığı’nın belirttiği gibi 12. sınıfın ikinci döneminde işlenen MEB öğretim programında yer alan ünitelerden herhangi bir soruya da yer verilmemiştir.

    Cumartesi günü uygulanan TYT kimya sorularıyla kıyaslandığında öğrencilerin çözerken zorluk çekebileceği, ayırt ediciliği yüksek, birden çok kazanımı kapsayan, çözümü zaman alan sorular da yer almaktadır. Özellikle kimyanın yoğun konularının işlendiği ve öğrenciler tarafından anlaşılması güç kazanımlarını içeren 11. sınıf ünitelerinden soru sayısının fazla olması bu sonucu doğurmuştur. Görsel/grafik içeren soru tiplerine de yer verilmiştir, öğrencilerin verilen grafiği okuma, görseli anlama ve işlemde uygun verileri yerinde kullanma becerisi de ölçülmüştür. Özellikle 11. sınıf öğretim programında yer alan kazanımlara hâkim, bu kazanımlara uygun çok soru çeşidi ile deneyim kazanmış, soruyu okur okumaz hangi çözüm yolunu kullanacağına hızlı karar verebilen öğrenciler kimyada yüksek netlere çıkabilecektir. Bunun yanı sıra pek çok öğrencinin kolaylıkla çözebileceği, bilgi/kavrama düzeyinde kolay sorular da sınavın yaklaşık yüzde 40’ını oluşturmaktadır.

    Uzaktan eğitim sürecinde MEB tarafından yayımlanan ya da yeni nesil kimya soruları olarak nitelendirilen; uzun metinli, birden fazla kazanımı aynı soruda ölçen soru mevcuttur ancak adedi azdır. Sınavın geneline bakıldığında soruların metinleri kısa, açık ve anlaşılırdır. Sınavda alan dışı ya da sürpriz soru diye nitelendirebileceğimiz soru/sorular mevcut değildir. 11. sınıf ’Kimyasal Tepkimelerde Hız’ ünitesinden gelen soru öğretim programında yer alan kazanıma uygundur, benzer sorular MEB kitaplarında da yer almaktadır ancak soru köküyle seçenekler örtüşmemektedir. Soruda verilen tepkime denklemine bakarak seçenekleri kendi aralarında kıyaslayan öğrenciler sorunun doğru cevabına kolayca ulaşabilmişlerdir. 12. sınıf ’Karbon Kimyasına Giriş’ ünitesinden gelen soruda da, orbitallerin örtüşmesi hakkında yargı içeren 2 seçenekte ,orbitallerin türlerine ilişkin çok net ifade kullanılmamıştır. Öğrenciler bu soruyu çözerken de çelişki yaşayabilirler” yorumlarında bulundu.

    Biyoloji Bölüm Başkanı Melike Kılıç da, Biyoloji soruları için şu değerlendirmede bulundu:

    “Biyoloji testinde, 11. sınıf öğretim programına ait, İnsan Fizyolojisi ünitesi konularından 6, Komünite Ekolojisi ve Popülasyon Ekolojisi konularından 1’er adet, 12. sınıf öğretim programına ait ise Genden Proteine konusundan 3, Hücresel Solunum ve Fotosentez konularından 1’er adet soru sorulmuştur. Sorular Orta Öğretim Programı kazanımlarına uygun, son derece sade ve anlaşılır bir dille kurgulanmış olup görsel içerikli sorular az sayıda tercih edilmiştir. 12.sınıfa ait sorular I. Dönem konuları ile sınırlandırılmıştır.

    Testin, temel bilgi ve kavrama düzeyindeki soruların yanı sıra, düzenli çalışan ve konuları tüm detayları ile özümseyen öğrencilerin çözebileceği nitelikte ayırt ediciliğe sahip soruları da içerdiği söylenebilir.”

    “Tarih sorular açık ve net”

    2020 AYT-1 Tarih sınavındaki soru dağılımının 2019 AYT-1’deki ile aynı doğrultuda sorulduğunu belirten Tarih Bölüm Başkanı Kahar Alkan, şu değerlendirmelerde bulundu:

    “Tarih AYT-1 9. sınıf öğretim programından 4 soru; 10-11. sınıf öğretim programından 1’er soru; 12. sınıf öğretim programından ise 4 soru sorulmuştur.

    Sınavdaki 10 sorunun, 7’si kavrama düzeyindeki sorulardan oluşurken 3 soru çıkarım yapmayı gerektirmektedir. Sorular açık ve net olmakla birlikte öğretim programı kapsamı dışında bir soru bulunmamaktadır.

    Tarih AYT-2 9. sınıf öğretim programından 2 soru; 10. sınıf öğretim programından 3 soru; 11. sınıf öğretim programından 2 soru; 12. sınıf öğretim programından ise 4 soru olarak oluşturulmuştur. Tarih AYT-2 sınavının belirleyici sorularının 12. sınıf İnkılap Tarihi soruları olacağını söylemek mümkündür.

    Sınavdaki 11 sorunun, 7’si kavrama ve uygulama düzeyindeki sorulardan oluşurken 4 soru ise çıkarım yapmayı gerektiren sorulardan oluşmaktadır.

    Genel olarak Tarih AYT soruları değerlendirildiğinde; sınavın orta güçlükte sorulardan oluştuğu görülmektedir.”

    Coğrafya testini değerlendiren Coğrafya Bölüm Başkanı Ümit Soykan ise Coğrafya dersi soruları, Sosyal Bilimler-I ve Sosyal Bilimler-II testleri birlikte değerlendirildiğinde, seviye bazında 11. Sınıf öğretim programı kazanımlarının 12. sınıf öğretim programı kazanımlarına göre daha ağırlıkta olduğu görülmektedir. Bu durum uzaktan öğretime geçilmesiyle birlikte 12. sınıf, 2. dönem kazanım/konularının YKS’ye dâhil edilmeyeceğinin Milli Eğitim Bakanlığı tarafından açıklanması doğrultusunda, sınavda bu kazanım/konuların yer almayışının sonucu olarak karşımıza çıkmıştır. Bu gelişme aynı zamanda öğrencilerin sorumlu olduğu kazanım/konu sayısını azaltarak onların lehine bir durum ortaya çıkarmıştır. Ünite bazında değerlendirildiğinde Beşeri Sistemler ve Küresel Ortam ünitelerinden kazanımları içeren soruların oransal olarak daha fazla olduğu da görülmektedir.

    Önceki yıllarda da olduğu gibi soruların bir kısmında haritalara yer verilmiş, bu anlamda harita bilgisine sahip olmanın öğrencilere sağlayacağı avantaj bir kez daha dikkat çekmiştir. Tablo ve grafik içeren sorulara ise bu yıl yer verilmemiştir.

    Soruların kurgusuna bakıldığında öğrencilerin genel olarak alışık oldukları kurguda olduğu, beklenmedik bir soru tarzıyla karşılaşılmadığı, zorluk düzeyine bakıldığında ise düzenli olarak çalışan öğrencilerin rahatlıkla çözebileceği orta güçlükte, açık ve anlaşılır sorular olduğu söylenebilir” dedi.

    “Felsefe grubunda genel olarak alan bilgisine yönelik sorular hazırlanmış”

    Felsefe grubu sorularını değerlendiren Felsefe Bölüm Başkanı Filiz Yıldırım ise şu değerlendirmelerde bulundu:

    “Felsefe sorularında 1 soru M.Ö. 6. yüzyıl – M.S. 2. yüzyıl felsefesi (Aristoteles), 1 soru 15. yüzyıl – 17. yüzyıl felsefesi (Spinoza), 1 soru 20. yüzyıl felsefesi (Nietzsche) ünitelerinden çıkmıştır. AYT Felsefe soruları ile TYT Felsefe soruları benzer tarzda olsa da bu sınavda TYT felsefe sorularından daha fazla terimsel ifadelere yer verilmiştir (madde form ilişkisi, dört neden). Felsefe soruları öğrencilerin okuduğunu anlama ve alan bilgisini ölçmeye yönelik olarak hazırlanmış, paragrafların içinde cevapların bulunabilmesi için küçük ipuçlarına da yer verilmiştir.

    Psikoloji sorularında 1 soru Sosyal Psikoloji, 1 soru Psikoloji Bilimini Tanıyalım, 1 soru Psikolojinin Temel Süreçleri ünitelerinden çıkmıştır. Psikoloji soruları 2019 AYT sorularından daha kısa olsa da geçen yılki gibi öğrencilerin alan bilgisini ölçen (yoruma yer vermeyen) sorulardan oluşturulmuştur.

    Sosyoloji sorularında 1 soru Toplumsal Değişme ünitesinden çıkmıştır. Ancak 2 soruyu; genel, güncel konuların ve kavramların birleştirilmesi sebebi ile tek bir ünite içine yerleştirmek doğru değildir. Sosyoloji soruları 2019 AYT soruları kadar uzun olmasa da bir soru hariç (Toplumsal değişme) – paragraf (yorum) sorularından oluşturulmuştur.

    Mantık sorularında 2 soru Mantığa Giriş, 1 soru Klasik Mantık ünitelerinden gelmiştir. Psikoloji sorularında olduğu gibi alan bilgisine yönelik sorular hazırlanmıştır.

    Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersinden muaf öğrencilerin çözmesi gereken Felsefe Grubu sorularında 1 soru M.Ö. 6. yüzyıl – M.S. 2. yüzyıl felsefesi (Sokrates), 1 soru 20. yüzyıl felsefesi (T. Kuhn), 1 soru Psikoloji Bilimini Tanıyalım, 1 soru Toplumsal Değişme, 1 soru Toplumsal Yapı, 1 soru Klasik Mantık ünitelerinden çıkmıştır. Sorular, herkesin çözmesinin zorunlu olduğu sorularla benzer şekilde hazırlanmış orta güçlük seviyesinde sorulardır.”

  • Bahçeşehir Koleji Bölüm Başkanları TYT sorularını yorumladı

    Bahçeşehir Koleji Bölüm Başkanları TYT sorularını yorumladı

    Yükseköğretim Kurumları Sınavı’nın (YKS) ilk oturumu olan Temel Yeterlilik Testi (TYT) bugün tamamlandı.

    Matematik ve Türkçe testlerine ilişkin sorularda üst düzey düşünme becerilerini ölçen soru yapılarının bu sene de kullanıldığı görüldü. TYT 2020’de bu derslerde günlük hayatla bağlantılı konulardan oluşmuş bir sınav hazırlanırken, analiz yapma, akıl yürütme, yorum yapma gibi üst düzey düşünme becerileri gerektiren sorularla karşılaşıldı. Sosyal Bilimler ve Fen Bilimleri testlerinde ise temel bilgi ve becerileri ölçen sorular yer aldı.

    Bu sene TYT oturum süresinin 30 dakika uzatılmış olması da öğrencilerin tüm soruları görebilmesi adına avantaj sağladı.

    “Türkçe’de dil bilgisi soruları kavrama düzeyinde, paragraf soruları ise üst düzey düşünme becerilerini ölçen sorulardan oluştu”

    Türk Dili ve Edebiyatı Bölüm Başkanı Tuğba Aktaş, “Türkçe testinin bütününe baktığımızda dil bilgisi sorularının kavrama düzeyinde, paragraf sorularının ise üst düzey düşünme becerilerini ölçen uygulama ve analiz düzeylerindeki sorulardan oluştuğu görülmüştür.

    2019 TYT’de 12 adet olan dil bilgisi soruları, 2020 TYT’de 7’ye indirilmiştir. Bu sorulardan yazım ve noktalama; geçen sene olduğu gibi 2 yazım, 2 noktalama konusundan oluşurken geriye kalan 3 dil bilgisi sorusu “karma ek bilgisi, sıfat tamlaması ve cümle ögesi”nden oluşmaktadır. Bu başlıklar Ortaöğretim Programı kazanımlarıyla örtüşmektedir.

    Paragraf sorularında geçen senelerde ağırlıklı olarak günlük hayattan ve tarihten sorular sorulmuşken bu senenin paragraf soruları, “bilimsel bakış açısına, felsefik ve sosyolojik yaklaşımlara dayanan; çoğunluğu soyut kavram ve konulardan oluşan, bu sebeple metin güçlüğü açısından birden fazla kez okuma ihtiyacı gerektiren içerikler”den oluşmaktadır.

    Bununla birlikte YKS sınav sistemiyle tanıştığımız “2 cümle verip bu cümleleri birleştirme” ve “röportaj” şeklinde paragraf tamamlama sorularına bu sınavda hiç yer verilmemiştir.

    Genel itibarıyla soyut ve eleştirel düşünme ile okuma becerileri gelişmiş, günlük hayatında bilimsel metin okuyan gençlerin zamanı daha iyi kullanabileceği bir sınav olduğunu söylemek mümkündür” dedi.

    “Matematik soruları, 9 ve 10. sınıf kazanımlarından sorulmuştur”

    Matematik Bölüm Başkanı Taner Kayış, “Temel Matematik testindeki sorular, üst düzey düşünme becerilerini ölçmeye yönelik hazırlandığı için soruların çözümleri işlem yoğunluğu olarak değil ama anlayabilme açışından zaman sıkıntısı yaşatan sorulardan oluşmaktadır.

    ÖSYM geçen yıllarda olduğu gibi matematik sorularında ezberci mantıktan uzak, tamamıyla okuduğunu anlayıp yorumlayabilen öğrencilerin başarılı olacağı bir sınav hazırlamıştır. Verilen bilgileri doğru yorumlayan öğrenciler, kısa bir işlemle sonuca ulaşmışlardır. Geçen yıllarda yapılan TYT sınavlarında olduğu gibi Temel Matematik testinde soru çözümünde gerekli olan formül, öncülde verilmiştir.

    Matematik soruları, 9 ve 10. sınıf kazanımlarından sorulmuştur. 10. sınıf kazanımlarına ait 4 soru vardır. 9. sınıf kazanımlarından sorulan problem soruları (14 adet) görsellik içermemekle beraber işlem becerisinden çok, okuduğunu doğru anlayıp yorumlama becerisini kullanmaya dönüşmüştür. Diğer sorular ise modelleme ve hikâyeleştirme kurgusuyla hazırlanmıştır. Çok okuyan, muhakeme becerisi yüksek öğrencilerin başarıya ulaşacakları bir sınav olduğunu söylemek mümkündür.

    Sonuç olarak bu sınavda, soru kalıplarını ezberleyip sonuca gitmeye çalışan öğrenciler değil, temel matematik bilgisi olup bu bilgiyi yorumlayabilen öğrenciler başarılı olabilecektir.

    TYT’de çıkan 10 Geometri sorusunun tamamı 9 ve 10.sınıf öğretim programı kapsamında yeni nesil Geometri sorularından oluşmaktadır. Tüm sorularda öğrencinin geometrik düşünme becerilerine sahip olması beklenmiştir. Klasik Geometri soru tarzına alışmış olan öğrencilerin çok zorlanacağı ancak yeni nesil Geometri sorularına aşina olan öğrencilerin rahatlıkla yapabileceği bir sınav olmuştur” ifadelerini kullandı.

    “Fizik soruları günlük hayattan yaşamsal örnekler ile ilişkilendirilerek oluşturulmuş”

    Fizik Bölüm Başkanı Rafet Sayar, “TYT fizik soruları 9 ve 10.sınıf öğretim programına ait olan kazanımları içeren günlük hayattan yaşamsal örnekler ile ilişkilendirilerek oluşturulmuştur. Bu yılki TYT fizik soruları geçen yılın sorularına ve MEB tekrar testlerine benzer olarak hazırlanmıştır. Geçen yıl olduğu gibi bu yıl da sınav da yine matematiksel işlem gerektirmeyen sorular yer almıştır. Sınav soruları, konuya dair muhakeme yapılması amaçlanmış olan hikâyeleştirilmiş yeni nesil soru tiplerini içermektedir. Geçen yıl Fizik testindeki soruların 4 tanesi 9.sınıf konularından sorulmuşken bu yıl 9. sınıf konularından sorulan soru sayısı 2’ye düşürülmüştür. Bununla birlikte 10.sınıf konularından 3 soru sorulmuşken bu yıl 10. sınıf konularından sorulan soru sayısı 5’e çıkarılmıştır. Sınavda kazanım dışı soru bulunmamaktadır.

    Genel olarak öğrencilerin fizik sorularını temel bilgileri yorumlayarak rahatlıkla çözebileceğini söyleyebiliriz” diye konuştu.

    “Kimyada sorular bilgi ve kavrama düzeyinde”

    Kimya Bölüm Başkanı Yasemin Keskin Çinkaya, “Kimya soruları, kısa metinli, açık ve net olması sebebiyle geçen yılın TYT Kimya sorularıyla benzerlik göstermektedir.

    7 adet TYT Kimya sorusunun dört tanesi 9.sınıf, üç tanesi de 10.sınıf kimya kazanımlarını ölçmeye yöneliktir. Sorular MEB kazanımlarına uygundur. Sorular bilgi ve kavrama düzeyindedir. Öğrencilerin çözerken zorluk çekebileceği, çözümü uzun zaman alan, yeni nesil kimya soruları olarak nitelendirilen yoğun matematik işlem becerisi gerektirecek sorulara yer verilmemiştir” dedi.

    “Biyoloji testinde Türkçe-Matematik alanındaki öğrencilerin de çözebileceği nitelikte sorular sorulmuş”

    Biyoloji Bölüm Başkanı Melike Kılıç, “Biyoloji testinde 9. sınıf öğretim programına ait, DNA’nın özellikleri ve canlılardaki işlevleri, bitki ve hayvan hücrelerinin karşılaştırılması, canlıların sınıflandırılması konularından birer soru, 10. sınıf öğretim programına ait, kalıtım, eşeyli üreme ve Türkiye’nin biyoçeşitliliği konularından birer soru sorulmuştur. Sorular Ortaöğretim Programı kazanımlarına uygun olup, net ve anlaşılır özelliktedir. Genel olarak sınava disiplinli bir şekilde hazırlanan her öğrencinin kolaylıkla çözebileceği nitelikte ve bilgiyi ölçen sorulardan oluşan bir test olduğu söylenebilir. Türkçe-Matematik alanındaki öğrencilerin de çözebileceği nitelikte sorular bulunmaktadır. Sınav süresinin uzatılması bu öğrenci grubunun da sorulara zaman ayırabilmesi açısından avantaj sağlamış olabileceği düşünülmektedir” diye konuştu.

    “Tarih soruları, 2019 TYT soru dağılımı ve öğretim programı kazanımlarıyla paralellik gösteriyor”

    Tarih Bölüm Başkanı Kahar Alkan, “Tarih soruları, 2019 TYT soru dağılımı ve öğretim programı kazanımlarıyla paralellik göstermektedir. Sorular yayımlanan benzer sorular ve ÖSYM‘nin soru tarzı doğrultusunda oluşturulmuştur.

    9 ve 10. Sınıf öğretim programına ait iki soru yorum ve çıkarım yapmayı gerektiren uygulama düzeyinde, 11. Sınıf öğretim programından sorulan bir soru bilgi düzeyinde yer almaktadır. 12. Sınıf konularını içeren soruların ayırt etme gücü yüksek olduğundan bu soruları, konulara hâkim olan bunun yanında da çıkarım yapabilen öğrencilerin çözebileceği düşünülmektedir.

    9. Sınıf öğretim programından; İlk ve Orta Çağlarda Türk Dünyası ünitesinden (Uygur Devleti) bir soru, 10. Sınıf öğretim programından; Yerleşme ve Devletleşme Sürecinde Selçuklu Türkiye’si ünitesinden (Anadolu Selçuklu Devleti) bir soru, 11. Sınıf öğretim programından; Devrimler Çağında Değişen Devlet-Toplum İlişkileri ünitesinden (Osmanlıdaki Demokratikleşme Süreci) bir soru, 12.Sınıf öğretim programından; 20. Yüzyıl Başlarında Osmanlı Devleti (Mondros Sonrası Gelişmeler) Millî Mücadele ünitelerinden (Lozan Barış Antlaşması ve Önemi) birer soru gelmiştir.

    Genel anlamda testin bütününe baktığımızda zorluk derecesinin orta düzeyde olduğu söylenebilir” şeklinde konuştu.

    “Düzenli olarak çalışan ve konu tekrarı yapan öğrenciler soruları rahatlıkla çözer”

    Coğrafya Bölüm Başkanı Ümit Soykan, “Coğrafya TYT soruları 9. ve 10. Sınıf öğretim programındaki kazanımlarından hazırlanmış, ünitelere orantılı olarak dağıtılmıştır. 9. Sınıf seviyesinden iki, 10. Sınıf seviyesinden ise üç soruya yer verilmiştir.

    ÖSYM’nin 2020 yılında gerçekleştirilecek TYT ve AYT sınavlarına esas kazanım açıklaması doğrultusunda, konu dağılımına dikkat edildiği öğretim programı dışı soru olmadığı görülmektedir. Soruların kurgusu öğrencilerin daha önceki yıllarda karşılaştıkları soru kurgularıyla benzer özelliktedir. Bazı soruların birden fazla kazanımı ölçecek şekilde hazırlandığı, örneğin karstik göllerle ilgili sorunun hem dış kuvvetler, hem kayaçlar hem de göl çeşitleri konularını irdelediği görülmektedir.

    Sınavın, düzenli olarak çalışan ve konu tekrarı yapan öğrencilerin rahatlıkla çözebileceği, açık net ve anlaşılır, genel olarak orta zorluk düzeyinde sorulardan oluştuğunu söyleyebiliriz” ifadelerini kullandı.

    “Felsefede her üniteden bir soru çıktı”

    Felsefe Bölüm Başkanı Filiz Yıldırım, “Felsefe soruları; 2020 öğretim programı kazanımlarına uygun olarak hazırlanmış olup her üniteden bir soru çıkmıştır.

    5 soru da paragraf sorusu olarak oluşturulmuş fakat okuduğunu anlama dışında paragraf ve seçeneklerin içerisinde felsefi terimlere de (örneğin a priori) yer verilmiştir. 2019 TYT felsefe sorularında paragraf anlaşılmasa bile öğrenciler seçeneklerden yola çıkarak doğru cevaba ulaşılabilmekteydi. 2020 felsefe sorularında çeldiriciler birbirine çok yakın olduğu için öğrencilerin seçenekleri elerken alan bilgilerini de ortaya çıkarmaları gerekmektedir. 2019 TYT sorularında olduğu gibi paragraflar Türkçe dersi paragraf sorularına yaklaştırılmış olup kitap okuyan, okuduğunu anlayabilen, eleştirel düşünebilen öğrencilerin yapabileceği düzeyde sorulardır. Bu da demektir ki TYT Felsefe sorularının doğru çözülebilmesi için öğrencilerin paragrafları dikkatli bir şekilde okumaları, okudukları ile alan bilgilerini sentezlemeleri, çeldiricileri eleyebilmek için çok dikkatli davranmaları gerekmektedir.

    Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersinden muaf olan öğrencilerin çözmesi gereken felsefe soruları da aynı şekilde kazanımlara uygun olarak hazırlanmış hem öğretim programı bilgisine hâkim olma, hem de yorum yapabilme yeteneğini beraberinde getirmektedir” dedi.

  • Neşet Ertaş’ın türküsünü yeniden yorumladı

    Ünlü DJ Yasin Keleş, Bodrum’da sahne aldığı mekanda yerli ve yabancı turistleri coşturdu. Keleş, usta sanatçı Neşet Ertaş’ın ‘Gönül Dağı’ türküsünü yeniden düzenlediğini açıkladı.

    Türk Halk Müziği’nin büyük ustası Neşet Ertaş’ın “ Gönül Dağı” isimli eserini kendi tarzı ile buluşturup dinleyiciye sunan ve gayet olumlu tepkiler alan Yasin Keleş, Bodrum’da hayranları ile buluştu. Ünlü gece kulüplerinden Pasha’da sahne alan ünlü DJ, yoğun ilgi gördü. Yerli ve yabancı turistleri çaldığı şarkılarla coşturan Keleş’in Gönül Dağı şarkısına yaptığı düzenleme ise büyük beğeni topladı.

    Sahne öncesi basın mensuplarına konuşan Yasin Keleş, “Neşet Ertaş’ın Gönül Dağı isimli eserini yeni bir düzenleme yaptım. Şu anda çok iyi gidiyor. Çok başarılı oldu. En azından insanlardan gelen tepkiler gayet güzel olduğu yönünde. Bir ay gibi bir sürede Youtube dinlenmesi de 5 Milyona yaklaştı. Şu anda da Bodrum’dayız, Pasha Club’tayız. İçerde inanılmaz bir kalabalık var. Efsane bir gece olacak diye düşünüyorum.” dedi.

    Mekanı tıklım tıklım dolduran tatilciler, Keleş’in çaldığı şarkılarla bir an olsun yerinde duramadı.

  • Eğitimciler 2017 YGS’yi yorumladı

    Nesibe Aydın Okulları’nın uzmanları, 2017 Yükseköğretime Giriş Sınavı’na (YGS) ilişkin, değerlendirmelerde bulundu.

    Üniversite giriş sınavının, birinci aşaması olan YGS bugün gerçekleştirildi. Sınavın ardından Nesibe Aydın Okulları, Matemetik, Fizik, Kimya, Biyoloji, Türkçe, Tarih, Coğrafya, Felsefe, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi zümre başkanları bu bölümlerden sınavda çıkan soruları değerlendirdi. Öncelikle öğrencilerine geçmiş olsun dileğinde bulunan zümre başkanları, zor ve uzun bir maratondan sonra girilen sınavla birlikte, tüm adayların üzerinden büyük bir yükün kalktığını kaydetti.

    Nesibe Aydın Eğitim Kurumlarının 2017 YGS oturumuna ilişkin detaylı değerlendirmeler şu şekilde:

    Matematik bölümü

    “2017 YGS, 2016 YGS ile aşağı yukarı aynı zorluktaydı. Matematik soruları geçen senelerde olduğu gibi müfredat dışı olmayıp, bilgiyi yorumlama ve mantıksal çıkarıma dayalı sorulardan hazırlanmış ve soru tipini ezberlemeyen, analitik düşünme yöntemlerini kavramış, temel problem çözme tekniklerini iyi hazmetmiş öğrencilerin başarılı olabileceği bir sınav olmuştur. Soruların bir bölümü çok basit ve kısa sürede çözülebilmesine rağmen, özellikle uzun paragraflı problem soruları anlaşılması zor ve zaman alıcı olduğundan sınavın ayırt edici soruları olmuştur. Geometri sorularının ise 2016 YGS’ye göre hem soru sayısı hem de zorluk düzeyi artmıştır.”

    Fizik bölümü

    “2017 YGS Fizik bölümünde yer alan sorular ve geçmiş yılların sınav soruları değerlendirildiğinde bu yıl soruların son derece net, açık ve tamamen müfredat kapsamı içerisinde kalan, ağırlıklı olarak kazanımlar kapsamında bir sınav olduğu görülmüştür. Fizik bölümüne giriş ve bilimsel yöntem konusu ile ilgili geçmiş yıllarda sıkça soru gelmesine rağmen 2017 YGS’de soru gelmemesi dışında beklenmedik bir durum veya soruyla karşılaşılmamıştır. 2017 YGS yalnızca 9 ve 10. sınıf Fizik müfredatı ile sınırlı kalmıştır. Nesibe Aydın Okulları Seçme Sınavları dahil olmak üzere sene başından itibaren uyguladığımız deneme sınavlarımıza paralel sorulardan oluşmuş bir YGS oluşturulduğundan öğrencilerimiz Fizik bölümünde zorlanmadan rahat bir sınav geçirmiştir.”

    Kimya bölümü

    “Sorular beklenilen düzeyde ve yorumdan çok bilgiye dayalı çıkmıştır. Müfredata yeni eklenen sözel içerikli ünitelerden beklenen soru tipleri gelmiş ve soruların genel olarak düzenli çalışan bir öğrencinin yapabileceği seviyede olduğu gözlenmiştir. Soruların Nesibe Aydın Okulları deneme sınavları ve yayınlarına paralel düzeyde olduğunu gözlenmiştir.”

    Biyoloji bölümü

    “Biyoloji bölümünde soruların genel olarak bilgi ağırlıklı olduğu, bir iki sorunun ise, yoruma dayalı sorulduğu gözlenmiştir. Soruların yaklaşık yüzde 50 ‘sinin 9’uncu sınıf, yüzde 40’ının 10’uncu ve yüzde 10’unun da ilköğretim 7-8’inci sınıftan olduğu belirlenmiştir. Sınava giren öğrencilerimizden gelen yorumlar doğrultusunda, soruların çok net, anlaşılır ve Nesibe Aydın Okulları biyoloji sorularına göre daha kolay olduğu görülmüştür.”

    Türkçe bölümü

    “Dil bilgisi sorularının 2016 YGS’ye göre daha fazla olduğu ancak bu soruların çok zor olmadığı, anlatım bozukluğu ve cümle türleri dışındaki konuların tarandığı bir sınav olduğu görülmüştür. Anlam bilgisi konularıyla ilgili soruların orta düzey zorlukta olduğu, çeldiricilerin zorlamadığı, bu nedenle de geçen yılki sınavdan daha kolay bir sınav olduğu saptanmıştır. Sınavın genel olarak değerlendirildiğinde Türkçe soruların orta seviyede zorluğa sahip olduğu tespit edilmiştir.”

    Tarih bölümü

    “2017 YGS’de, müfredata uygun, paragrafların önceki yıllara göre daha uzun olduğu, konuların dengeli dağıtıldığı gözlenmiştir.”

    Coğrafya bölümü

    “Geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi Türkçe-Matematik ve Matematik-Fen grupları için ortak olan 9 ve 10’uncu sınıf müfredatına uygun sorular sorulmuştur. 2016 YGS’de, coğrafi unsurların dünyadaki dağılışı, harita üzerinde sorgulanırken bu yıl ayrıca buna Türkiye haritasındaki fiziki unsurların dağılışı eklenmiştir. Ayrıca, Fen Bilimleri testinde 3 soruda da temel coğrafya bilgilerine ihtiyaç duyulmuştur.”

    Felsefe bölümü

    “2017 YGS felsefe sorularında, okuduğunu anlamaya yönelik soru döneminin tümüyle kapandığı ve felsefe sorularının bütünüyle bilgi sorusuna dönüştüğü görülmüştür. Bu yıl beklenmedik bir şekilde, diğer yılların aksine, filozof adı sorulması, sınavın zorlaştırılmış olduğunun göstergesidir. Sınavda müfredat dışı soru çıkmamış ancak bilenin yapabileceği kavram sorularıyla sınav zorlaştırılmıştır. Nesibe Aydın Okulları açısından bakıldığında, 2017 YGS’sinde yer alan sorular ile deneme sınavlarımızda yer alan sorular, çok benzer olmasından kaynaklı olarak öğrencilerimizin Türkiye sıralamasında ön sıralarda yer alacağı düşünülmektedir.”

    Din kültürü ve ahlak bilgisi bölümü

    “Sınavda, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi sorularının geçen yıla oranla daha kolay olduğu belirlenmiştir. 5 sorunun 3’ü kavram bilgisi gerektirmiştir. Zorlanacak seviyede bir mezhep sorusu gelmiştir. Genel olarak bilginin yanı sıra yorum gücü gerektiren sorular olduğu ve deneme sınavlarımızdaki sorularla çok örtüştüğü gözlenmiştir. Müfredat dışı soru yoktur.”