Etiket: Yönetimi’

  • Çıldır AK Parti yeni yönetimi ilk toplantısını yaptı

    AK Parti Çıldır İlçe Başkanı Yusuf Yılmaz, yönetim kurulunun onaylanması ile birlikte ilk toplantısını yaptı.

    AK Parti Çıldır İlçe Başkanlığında gerçekleşen toplantıya İlçe Başkanı Yusuf Yılmaz, Kadın Kolları Başkanı Rukiye Kılınç, Gençlik Kolları Başkanı Volkan Erdem İl Genel Meclis Üyesi Aday Adayları ve partililer katıldı.

    Başkan Yılmaz, “Yönetim kurulunun oluşması ve onaylanması ile birlikte ilk toplantımızı gerçekleştiriyoruz. Katıldığınız için hepinize teşekkür ederim. Bu bir bayrak yarışı bize teslim edilen bayrağı en üst seviyeye taşımak için hep birlikte çalışacağız. Partimize önemli katkılar sunan birinci parti konumuna taşıyan önceki İlçe Başkanımız Ahmet Rıfat Vural’a sizlerin huzurunda bir kez daha teşekkür ediyorum” dedi.

    İl genel Meclisi Aday adaylarının da söz aldığı toplantı da Ahmet Rıfat Vural, “Yusuf Başkan ve ekibine hayırlı olsun, Birlik ve beraberlik içerisinde 31 Mart seçimlerini en iyi şekilde tamamlayarak partimizin başarısı için çalışacağız. AK Parti sadece bir parti değil dava hareketiniz, varlığın birliğin bütünlüğün partisidir. 2014 yılında gerçekleşen yerel seçimlerde partimizin içinde olup ben duygusu ile hareket edenlerin dün olduğu gibi bugünde partimize faydası olmayacaktır. Bizler bugünde Biz duygusuyla hareket ederek partimizi bir üst seviyeye taşıyacağız. Partimizi yalnız bırakmayarak buraya geldiğiniz için hepinize teşekkür eder yeni yönetim kurulundaki arkadaşlara da başarılar dilerim” diye konuştu.

    Etem Özcan, “Yeni kurulan yönetime ve Yusuf Başkana hayırlı olsun. İl genel meclis üyesi olarak ilçemizin sorunları için çalışmalar yürüttüm. Bugünde bu göreve tekrar talibim” dedi.

    Hikmet Aydın’da, “AK Parti birliğin ve beraberliğin partisidir. İlçemizin sorunlarının çözümü noktasında elimizi taşın altına koymak için bu göreve talip olarak aday adayı oldum” ifadelerine yer verdi.

    Yaşar Topkaya ise ” Uzun Yıllardır Ak Partide siyaset yapan bir kardeşiniz olarak bende bu dönem aday adaylık başvurusu yaptım. Şahsıma görev tebliğ edilirse bunu layıkıyla yerine getirmek için çalışacağım “dedi.

  • Allianz Türkiye’nin yeni yönetimi göreve başladı

    Türkiye sigorta sektörünün lideri ve önemli finans kuruluşu Allianz Türkiye’nin liderlik koltuğunda devir teslim tamamlandı.

    Türkiye sigorta sektörünün lideri ve önemli finans kuruluşu Allianz Türkiye’nin liderlik koltuğunda devir teslim tamamlandı. Aylin Somersan Coqui’nin Allianz Grubu İnsan Kaynakları Başkanı olarak görevlendirilmesinin ardından İcra Kurulu Başkanı (CEO) koltuğuna 1 Ocak itibarıyla Tolga Gürkan geçti. Allianz Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı (Deputy CEO) görevini ise Arif Aytekin üstlendi.

    Tolga Gürkan kimdir?

    1972 İstanbul doğumlu olan Tolga Gürkan, Boğaziçi Üniversitesi Makine Mühendisliği bölümünden mezun olduktan sonra yüksek lisansını Penn State Üniversitesi’nde tamamladı. 1995-1997 yılları arasında Ford Otosan’da Uzman, 1999-2007 yılları arasında Booz Allen Hamilton’da Proje Müdürü olarak çalışan Tolga Gürkan, Allianz Türkiye bünyesine 2007 yılında Program Yönetimi Direktörü olarak katıldı.

    Nisan 2010’dan bu yana Allianz Sigorta A.Ş. ile Allianz Hayat ve Emeklilik A.Ş.’de İcra Kurulu Başkan Vekili ve Operasyonlar Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yapan Tolga Gürkan, bu görevlerine ek olarak Ocak 2015’te Allianz Yaşam ve Emeklilik A.Ş. Operasyonlar Genel Müdür Yardımcısı, Ocak 2016’da ise Allianz Yaşam ve Emeklilik A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi rollerini üstlendi. Tolga Gürkan 1 Ocak 2019’dan itibaren Allianz Türkiye İcra Kurulu Başkanı olarak, Allianz Sigorta A.Ş., Allianz Hayat ve Emeklilik A.Ş. ile Allianz Yaşam ve Emeklilik A.Ş. İcra Kurulu Başkanlığı görevlerini yürütecek.

    Arif Aytekin kimdir?

    1971 Ankara doğumlu olan Arif Aytekin, Orta Doğu Teknik Üniversitesi Çevre Mühendisliği bölümünden mezun olduktan sonra 1995 yılında kariyerine başladı. 1995-1997 yılları arasında Zeytinoğlu Holding ve Enka Pazarlama’da Satış Temsilcisi, 1997-2000 yılları arasında Zeytinoğlu Holding’te Satış ve Pazarlama Müdürü, 2000-2005 yılları arasında Axa Sigorta A.Ş.’de Acente Satış Müdürü ve 2005-2008 yılları arasında Satış ve Pazarlama Grup Müdürü olarak çalışan Arif Aytekin, Allianz bünyesine 2008 yılında katıldı.

    Allianz Sigorta A.Ş.’de Eylül 2008’de Satış ve Pazarlama Direktörü olarak göreve başlayan Arif Aytekin, Nisan 2010’da Allianz Sigorta A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi, İcra Kurulu Başkan Vekili ve Genel Müdürü olarak görevlendirildi. Allianz Sigorta A.Ş.’yi temsilen Tarım Sigortaları Havuz İşletmesi A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi de olan Arif Aytekin, 1 Ocak 2019 itibarıyla bu görevlerinin yanı sıra Allianz Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı olarak, Allianz Sigorta A.Ş., Allianz Hayat ve Emeklilik A.Ş. ile Allianz Yaşam ve Emeklilik A.Ş. İcra Kurulu Başkan Yardımcılığı görevlerini üstlenecek.

  • İYİ Parti Nusaybin yönetimi AK Parti’ye geçti

    Mardin’in Nusaybin ilçesinde İYİ Parti’den istifa eden İlçe Başkanı Murat Turan ve yönetimi, AK Parti’ye katıldı.

    Nusaybin’de geçtiğimiz günlerde partilerinden istifa eden eski İYİ Parti İlçe Başkanı Murat Turan ve yönetimi, düzenlenen törenle AK Parti’ye katıldı. İlçe Başkanlığı binasında düzenlenen törene, AK Parti İl başkanı Faruk Kılıç ve çok sayıda partili katıldı. Kılıç, geçen hafta Saadet Partisi Derik ilçe başkanının da partilerine katılım sağladığını belirterek, Turan ve yönetiminin de AK Parti saflarında siyasete devam edeceklerini ifade etti. Nusaybin’in yıllarca terör yüzünden yıprandığını anlatan Kılıç, “AK Parti hükümetleri olarak özellikle çukur siyasetinden sonra yıkılan, parçalanan, horlanan Nusaybin’de yeniden bir nefes oluşturma adına ciddi bir hamle yaptık. Yaklaşık 1,5 milyar TL’lik bir yatırım yapıldı. Bu da Türkiye’de bir ilçede yapılan yatırımların maksimumunu gösteriyor. AK Parti Nusaybin’e her zaman önem vermiştir. Nusaybin terör örgütleri tarafından farklı zihniyetler tarafından yıkıldı, yakıldı. AK Parti olarak burayı tekrar modern bir şehir haline getirebilmek için ciddi yatırımlar yaptık. Yıkılan Nusaybin’i yeniden inşa ettik. Bu inşa sürecini yavaş yavaş bitiriyoruz. Yapılan konutların bir etabını ocak, bir etabını şubat, tamamını da mart ayı içerisinde sahiplerine teslim edeceğiz. Tabi hizmetlerimiz devam edecektir” dedi.

    “Gece gündüz çalışacağız”

    İYİ Parti’de siyasetini sürdüren arkadaşlarının yanlarında yer almaya karar verdiğini dile getiren Kılıç, “Burada zor şartlarda faaliyet gösteren ilçe teşkilatımı canı gönülden kutluyorum. Önceki dönemde bu zor görevi yapan ilçe yönetimlerini kutluyorum. Nusaybin’de siyaset yapmak zor ve meşakkatli bir iştir. Önümüzde yerel seçimler var, Nusaybin’e yaptığımız bu yatırımların karşılığını almayı hedefliyoruz. Buna inancımız tamdır. Üç ay boyunca gece gündüz çalışarak, ’Nusaybin’e nasıl katkı sunarım’ mantığıyla hareket ederek çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Allah’ın izniyle daha önce AK Parti’nin kalesi olan Nusaybin’i tekrar AK Parti’ye kazandırma konusunda gayret göstereceğiz” diye konuştu.

    “İYİ Parti, HDP ve CHP millete fayda sağlayamaz”

    Eski İYİ Parti İlçe Başkanı Murat Turan ise, ilçe yönetimi, kadın kolları ve gençlik kolları olarak istifa ettiklerini aktardı. Türkiye’nin tarihi bir süreçten geçtiğini kaydeden Turan, şunları söyledi:

    “Bu süre zarfında herkesin üzerine düşeni yapması gerektiğine inandığımız ve devletimizin bekası için milletimizin geleceğinin teminat altına alınmaya çalışıldığı bu dönemde siyasiler de üzerine düşeni yapıp toplumu aydınlatmalıyız. Devlet Başkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve partisi bu mücadelede başı çekmektedir. Bölge ve ülke şartlarını göz önünde bulundurduğumuzda ne İYİ Parti’nin ne HDP’nin ne de CHP’nin bu millete fayda sağlamayacağına kanaat getirerek mensubu bulunduğumuz İYİ Parti’den istifa ediyor ve sizin huzurunuzda AK Parti’ye katılımımız gerçekleştiriyoruz.”

  • Söke CHP İlçe Yönetimi istifa etti

    Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Söke İlçe yönetimi istifa etti. Günlerdir Söke’de siyasi arenada konuşulan istifa gerçekleşti. CHP Söke İlçe yönetimi, kadın kolları ile birlikte istifa kararını basın toplantısı ile kamuoyuna duyurdu. Açıklamayı İlçe Başkanı Suat Durukan ve Kadın Kolları Başkanı Nebihat Erten yaptı.

    CHP Söke İlçe Başkanı Suat Durukan açıklamasında; “4 Yılı aşkın bir süredir Cumhuriyet Halk Partisi Söke İlçe Yönetim kurulunda görev yapmış ve bu sürenin son 7 ayını da ilçe başkanı olarak tamamlamış olarak bugün, aynı ekipte mücadele etmiş olmaktan gurur duyduğum arkadaşlarımla birlikte aşağıdaki gerekçelere dayalı olarak CHPi Söke İlçe Yönetim kurulu üyeliği ve başkanlık görevlerinden istifa ediyorum. Yöneticilik yapmış olduğumuz süre boyunca Söke’de girmiş olduğumuz tüm ilçe kongrelerinde, üç tane genel seçimde, Cumhurbaşkanlığı seçiminde, referandumda partimizi en iyi şekilde temsil etmiş, seçimlerde canla başla çalışmış, alnımızın akıyla Aydın genelinde hep başarılı sonuçlar almış bir Yönetim Kuruluyuz. 31 Mart 2019 yerel seçimleri aday belirleme sürecinde aday adaylarımıza en iyi şartlarda çalışma ortamı yaratmaya, eşit mesafede durmaya gayret gösterdik. Herkesin içinde gönlünden geçen bir aday olması en doğal hakkıdır. Bizlerin de içimizden geçen bir aday muhakkak ki vardı. Bizler yönetici olarak Söke’de en çok oyu alabileceğimiz adayı belirlemeye çalıştık. Bununla ilgili olarak Yönetim Kurulumuz adına adayımız budur diyerek, basın önünde, ya da ulu orta hiç konuşmadık. Yönetici olduğu dönemde Belediye başkanımız Sayın Süleyman Toyran ile son derece uyumlu çalıştık. Kendisi Belediye başkan adayı olarak gösterilmeyip, Levent Tuncel aday gösterilince, bizlerin adayının Süleyman Toyran olduğu, bu nedenle Levent Tuncel için çalışmayacağımız şeklinde bazı çevrelerce dedikodu üretildi. Bizler bugüne kadar her yerde ve ortamda gerçek partili olduğumuzu hep gösterdik. Bizim için önemli olanın Söke ve Aydın Belediyelerinde CHP bayrağının dalgalanması olduğunu, adayın isminin önemli olmadığını, önemli olanın parti olduğunu sürekli söyledik. Aday belli olduktan sonra İl yöneticilerimiz, Adayımız Levent Tuncel bizlerle görüşüp seçime bizim Yönetimimizde gitmek istediklerini söylediler. Biz de seçimi almak üzere her türlü çalışmayı tüm gücümüzle yapmaya hazır olduğumuzu, çalışma ortamını birlikte oluşturarak seçime birlikte gidebileceğimizi söyledik. Seçimi kazanmak üzere yapılması gereken bazı şeyler olduğunu, bunlardan birincisinin üzerimize sürekli iftira atan, yönetim kurulumuza hakaretler eden, Büyükşehir imkanlarından yararlanıp bize kin kusan birtakım kişilerin susturulması gerektiğini, aksi halde bunların partiye, Söke, Aydın BŞB seçimlerine olumsuz etki oluşturacaklarını söyledik. Seçimde birlikte ve organize hareket ederek, herkesin yetki alanının belli olduğu, saygı sevgi çerçevesinde bir seçim atmosferi yaratılıp, İl başkanımızın, BŞB Başkan adayımızın da Söke’ye ve bizlere katkı vermeleri, bizleri sahiplenmeleri halinde bizim bu seçimleri, bugüne kadar girip hepsinde başarılı olduğumuz diğer tüm seçimler gibi alacağımızı söyledik. Şartlarımızda, beklentilerimizde karşılıklı görüşerek anlaşıp, birlikte basına resimler, mesajlar vererek çalışmalarımıza başladık. Ancak, bize kin kusan fakat susturulmayan çevrelerce, kongrelerde bize rakip olup karşı cephelerde yer alan çevrelerce, kimsenin boyunduruğuna girmeyen, doğru bildiğini yapan bizlerin, neden sürekli onların görüşlerini almıyoruz, onlar ne dediyse yapmıyoruz diye bu tavırlarımızdan rahatsız olan, kendilerini her şeyden üstün gören yüksek egolu bazı çevrelerce taciz edilmeye devam edilmemize rağmen, seçim her şeyden önemli, bizler partiliyiz önemli olan seçimi almak, biz tecrübeliyiz bu seçimi alırız, kulaklarımızı kötü niyetli boş sözlere tıkayalım dedik bugüne kadar yerimizde durduk. Fakat Aday Levent Tuncel, kendisiyle yaptığımız görüşmelere, anlaşmalara, bizim tüm bu çabamıza ve gayretimize rağmen, 26 ekim Çarşamba günü yapılan Danışma toplantısında Yönetimi sahiplenmemiş, Yöneticiler aleyhinde ve rencide edici şekilde konuşup, kendi aranızda toplanın karar verin demiştir. Bunun üzerine, kendi aramızda toplanıp konuştuk. Adayın, kendisinden yapmasını özellikle istediğimiz bize saldıran birtakım malum kişileri susturma konusunda etkisiz kaldığının anlaşılması, sahiplenilmemiş bir Yönetim olarak seçime gitmemiz halinde; Seçim sürecinde, seçim sonucunda yaşanacak her türlü olumsuzluğun faturasının hiç hak etmesek dahi bize kesileceğinin, her türlü kazanımda başarıyı kendi hanelerine yazıp bizi saf dışı bırakacaklarının şimdiden belli olmasının anlaşılması sebebiyle, bugünden yolları ayırmanın, Adayın seçim sürecini istediği ekiple, istediği şekilde yürütmesinin önünün açılmasının en doğru karar olacağı görüşünde fikir birliğine varılmış, istifamızın bugün itibariyle verilmesi kararı alınmıştır. Buradan, geride bıraktığımız genel seçimde, önümüzdeki yerel seçim süreçlerinde yaşanan tüm olumsuzlukları CHP Genel merkez yönetimi, Aydın il Yönetimi nezdinde sorgulama ihtiyacı bulunduğunu, yönetim kadrolarından, aday belirleme yöntemine, alınmış sonuçlara kadar her şeyin gözden geçirilmesi gerektiği, demokratik, şeffaf yapılara, liyakat sistemine, kurumsal yapılara geçilmesi gerektiği, başarılının cezalandırılıp, birilerinin adamı olanın yükseldiği yapının kırılması gerektiği eleştirisini yapıp, bugüne kadar kongrelerde bize destek veren, yaşadığımız seçimlerde birlikte çalışma fırsatı bulduğumuz tüm temiz yürekli, çalışkan, cefakar CHP’li yoldaşlarımıza sonsuz teşekkür eder, bizlerde onların yüreklerinde yer ettiysek bir gün mutlaka bir yerlerde yine buluşacağımızın ümidini taşıdığımı belirtir sevgi ve saygılarımı sunarım” dedi.

    Kadın Kolları Başkanı Nebihat Erten ise 2013 yılından bu yana Söke ve çevresinde yaptıkları çalışmalarda sıkmadık el, girmedik ev bırakmadıklarını belirterek, kadın kolları yönetiminden istifa ettiklerini açıkladı. Bugüne kadar kadın kollarında görev yapan herkese teşekkür ederek saygılarını ifade eden Nebihat Eren,bundan sonra da CHP için çalışacaklarını söyledi.

  • İSO yönetimi Kahramanmaraş’ta

    Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası (KMTSO) Meclisi 7. Olağan Toplantısını, İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan ve İSO Yönetim Kurulu Üyelerinin katılımı ile gerçekleştirildi.

    Toplantının açış konuşmasını yapan Meclis Başkanı M. Hanefi Öksüz, finans konusunda birçok yanlış kredilerin yapılandırıldığını, bunun da acısını reel sektörün çektiğini söyledi.

    Öksüz, “Bugün misafirimiz olan İstanbul Sanayi Odası ülkemizin en büyük sanayi odasıdır. Bu nedenle biz onların tecrübesinden ve bilgi birikiminden çok istifade edeceğiz. Bugün birlikte zaman geçirdik, sağ olsunlar ilimizdeki sanayi tesislerini birlikte gezdik. Şehrimizin sanayi tesislerini kendilerine tanıttık, çok güzel bir toplantı olacağına inanıyorum” dedi.

    Ülkenin en önemli meselelerinden birisinin eğitim olduğunu belirten Öksüz, şöyle devam etti:

    “Eğitim yapımız, hakikaten bizim iş dünyamızın taleplerine hiç uymuyor. Biz bu gençlerin hayatlarında en fazla üretim yapacakları dönemleri, güzel bir üniversite tahsili yapmak iyi ama sonunda büyük bir işsizlikle karşılaşıyorlar. Dolayısıyla bunun çok iyi planlanması lazım. Bizim çocukluğumuzda ilkokulu bitirdikten sonra insanlar çocuklarının bir kısmını sanata verirlerdi. Sanatı da küçümsememek lazım buralarda çok güzel bir şey öğrenip sanat sahibi oluyor çocuklar. Geçen gün bilgisayar sektöründe uğraşan bir arkadaşım anlatıyor: ’Ne sıvacı bulabiliyoruz ne sucu bulabiliyoruz ne inşaatçı bulabiliyoruz. Bunların hepsini Suriyelilere yaptırıyoruz.’ Peki biz gelecek neslimizi insanın ihtiyacı olmayan üniversite tahsiliyle nasıl israf ediyoruz? Eğitim çok önemli, okul çok önemli, ama bunlar ekonominin taleplerine göre olmalı. Meslek okullarını, bende çok önemsiyorum ve ekonomiyi ihtiyacına göre eğitim veriyor. İş bulamayan üniversite mezunu gençlerimiz bir de bunalıma giriyor.Hiçbir şey öğrenmemiş oluyor. İkinci bir şeyden daha bahsetmek istiyorum. Finansta okuduğumuz kadarıyla birçok yanlış krediler yapılandırılmış. Basında da okuyoruz, birçok büyük gruplar büyük rakamlarla bankaların alacaklarını zor tahsil ettikleri bir dönemde bu rakamlar o kadar yüksek ki, bunun acısını biz reel sektör çekiyoruz. Çünkü bu kaynakların büyük bir kısmı oralara gitti.”

    “Türk özel sektörü motivasyonu ve ülkesine olan inancını hiç eksiltmedi”

    Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası’nın 2018 yılı çalışmaları hakkında bilgi veren KMTSO Yönetim Kurulu Başkanı Serdar Zabun ise, “Türk özel sektörü motivasyonunu ve ülkesine olan inancını hiç eksiltmeden, kalkınma yolunda yorulmadan koşmaya devam etmiştir” dedi.

    Zabun, konuşmasını şöyle sürdürdü:

    “Bugün, İstanbul Sanayi Odası Yönetimi ile İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği’nin çok kıymetli başkanı hemşerimiz Ahmet Öksüz toplantımızı teşrif ettiler. Tekstil sektörünün en güçlü temsilcisi konumuyla Ahmet Öksüz başkanlığında kısa adıyla İTHİB’inçok önemli başarılara koşmaya devam etmesi bizleri sevindiriyor, gururlandırıyor. Aynı şekilde, İstanbul Sanayi Odamız, gerçekten Türkiye ekonomisi ve reel sektörü adına, çok önemli işlere imza atan, Türk sanayisinin çok güçlü bir temsilcisi. Bu anlamda, ülkemizin gurur kaynağıdır. Ben bu ziyaretlerinden dolayı hem Ahmet Öksüz’e, hem de başta İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan olmak üzere tüm İSO Yönetim Kurulu’na teşekkür ediyor, köklü geçmişiyle, kültür ve turizmiyle, uygarlıklar beşiği Anadolumuzun cennet köşelerinden Kahramanmaraş’ta kendilerini ağırlamaktan duyduğumuz memnuniyeti belirterek tekrar hoşgeldiniz diyorum.”

    Kent ekonomisine dair bilgiler veren Zabun, “Ülkemiz, iş dünyamız 2018’i her ne kadar çok verimli bir yıl olarak geçirmese de, Türk özel sektörü motivasyonu ve ülkesine olan inancını hiç eksiltmeden, kalkınma yolunda yorulmadan koşmaya devam etmiştir. Kahramanmaraş iş dünyası olarak bu inançla çok çalışıyoruz. Şehrimizin, ülkemizin kalkınması adına üzerimize düşeni yerine getirmeye gayret ediyoruz. Yaklaşık 40 milyar liralık ekonomisiyle, sanayi üretimiyle, Türkiye’nin önde gelen şehirlerinden birisi olarak ülkemizin gücüne güç katıyoruz. Yeni OSB projelerimizle, ekonomiye katkımızı artırmaya çalışıyoruz. Yapılan yatırımlarla birlikte, İstanbul Sanayi Odamızın en büyük bin sanayi kuruluşu araştırmasına göre Türkiye’nin en başarılı 8. kentiyiz. 300 ihracatçı şirketimizle 120 ülkeye ülkemizin milli ürünlerini ve alınterimizi ihraç ediyoruz. Ülkemizin en büyüğü olan, yoğun çaba harcadığımız, Türkoğlu Lojistik Merkezimiz faaliyete geçtiğinde Kahramanmaraş ihracat seferberliğindeki rolünü kat ve kat artıracaktır.Enerji sektöründe kapasite bakımından Türkiye’nin lideri olan Kahramanmaraş, 4,5 milyar ton linyit yatakları ve özel sektör tarafından gerçekleştirilen yatırımlarla bu sektörde de çok başarılı işlere imza atmıştır” şeklinde konuştu.

    “Kahramanmaraş’ın küresel gücünü daha net göstermiş olduk”

    Özel sektörün sorunlarını, şehrin ihtiyaçlarını dile getirerek çözüm aradıklarını dile getiren Zabun, “Ticari hayatta yaşanan sorunlar, sektörel talepler, finans alanındaki reel sektörün karşılaştığı sıkıntılar ve Kahramanmaraş’ın en iyi şekilde temsil edilmesi, odamızın ana gündemini oluşturan çalışmalardır. İhtiyacı olduğu her alanda Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası olarak üyelerimizin yanında yer alıyor, hizmet yelpazemizi sürekli olarak genişletiyoruz. Türk Eximbank Büromuz, Tahkim ve Arabuluculuk Merkezimiz, Türk Standartları Enstitüsü, Kredi Garanti Fonu, İşkur Hizmet Noktası, Üye İlişkileri Ofisimiz faaliyetlerine başlayan yeni birimlerimizdir. Önümüzdeki yıl ise İhracat Destek Ofisi, Türk Patent ve Marka Kurumu, İnovasyon Danışmanlık Merkezimiz kuracak ve şehrimizin hizmetine sunacağız” dedi.

    Ülke olarak bilgiyi ticarileştirme konusunda hızlı ve güçlü adımlar atılmasını gerektiğinin altını çizen Zabun, şöyle devam etti:

    “Üniversitemizle birlikte çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Ortak projelerimizle, burs ve destek programlarımızla elimizi taşın altına koyarak Kahramanmaraş’ta bu kültürü zenginleştirmek için çaba gösteriyoruz. Öte yanda, şirketlerimizin bilgi alma kapasitelerini güçlendirmek adına düzenlediğimiz eğitim programlarımız yoğun bir ilgi ile devam ediyor. Bu programlarla, girişimci adaylarımıza destek oluyor, dış ticaret konusunda mesleki eğitimlerimizi sürdürüyoruz. İş dünyasının çatı kuruluşu olarak, ilimizin 150 yıllık damak zevki ve gurur kaynağımız ‘Maraş Dondurması’nın coğrafi işaretini aldık ve görkemli bir lansman programı düzenleyerek en büyük değerimizi taçlandırdık. Yine Odamız adına tescilli ürünümüz, Maraş Biberi ile ilgili kalite ve pazar güçlendirme faaliyetlerimiz devam etmektedir. Öte yandan, tarımda pazarlama kabiliyetinin artırılması bakımından önem verdiğimiz Kahramanmaraş Tarım Fuarı ile bu alanda üretici ve tüketiciyi biraraya getirerek şehrimiz için yeni pazarların kapısını aralıyoruz. Bu yıl, 3.sünü düzenlediğimiz Uluslararası Tekstil Zirvesi, Uluslararası Kahramanmaraş Tekstil Makineleri Fuarı, tekstil alanında dünya teknoloji devlerinin katılımına sahne olurken, geçmişten geleceğe sim sırma konulu defile programımız ile Kahramanmaraş’ın bu sektördeki küresel gücünü, üretim ve tasarım kabiliyetini daha net göstermiş olduk.”

    “Ülkemizin gelişmesi için hiç durmadan çalışmaya, üretmeye devam edeceğiz”

    Onikişubat Belediyesi’nin Expo 2023 projesinin Kahramanmaraş’ın en büyük prestij projelerinden birisi olduğunu söyleyen Zabun, “Expo 2023 projesi kapsamında, 750 bin metrekarelik Expo alanıoluşturulmaktadır. Kültür ve Kongre Merkezi, Aqua Park ve Lunapark, Doga Müzeleri basta olmak üzere çok çesitli spor ve etkinlik üniteleri ile 68.700 metrekarelik dev bir gölet ve 220.000 metrekareden fazla yesil alanı ile Expo 2023 projesi yalnızca Kahramanmaras için degil, bölge ve Türkiye için de güçlü bir çekim merkezi olacaktır. 2019-2022 dönemini kapsayan bir yol haritası ve çalışma planı oluşturduklarını anlatan Zabun, stratejik hedeflerini açıkladı. Zabun, “Ticari ve ekonomik işbirliği için önde gelen ağ kuruluşu olmak, iş dünyasının sözcülüğünde lider olmak, bilgi, danışmanlık ve eğitim hizmetlerinde etkinliği artırmak, Kahramanmaraş ve ötesinde oda markasının gücünün ve görünürlüğünün artırılması, üyeleri için mükemmel bir girişimcilik ve finansa erişim koordinasyon merkezi olmak, hedefleriyle yolumuza devam edip, şehrimizin kalkınması, ülkemizin gelişmesi için hiç durmadan çalışmaya, üretmeye devam edeceğiz. Odamızın 2019 yılı bütçesini 7,5 milyon lira olarak belirleyip Meclisimizin onayına sunduk. Bu konuyla ilgili şunu özellikle ifade etmek istiyorum ki, sanayicimizin, tüccarımızın, esnafımızın durumunu göz önüne alarak, odamızın verdiği hizmet ve belge ücretlerinde 2019 yılı için herhangi bir artış yapmadık. Hizmetlerimiz mevcut haliyle aynı fiyatlarla devam edecektir. Yeni dönem yol haritamızın ve bütçemizin hayırlı işlere vesile olmasını diliyorum” şeklinde konuştu.

    “Alınan tedbirler tahribatı parça parça da olsa giderme anlamında işaret veriyor”

    İstanbul Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, yaptığı konuşmada, “Kamu bankaları dışında diğerlerinin adeta kepenkleri kapatmış vaziyette olduklarını, sanki bizlerin de kepenkleri kapatmasını dört gözle bekliyorlar” dedi.

    Bahçıvan, geleneksellikle geleceği birbirine bağlama noktasında Kahramanmaraş’ın önemli bir model olduğunu, Türkiye’nin de ihtiyacı olan modelin bu olduğunu belirtti. Son dönemdeki ekonomik gelişmelere değinen Bahçıvan, Türkiye’nin karamsarlıktan iyimserliklere doğru çok hızla dönebilen bir ülke olduğunu söyledi.

    Türkiye’nin 2019’da tekrar kendini toparlayabileceğini sadece ümit etmediğini bunun işaretlerini de aldığını ifade eden Bahçıvan, “Şu anda alınan tedbirler en azından tahribatı parça parça da olsa giderme anlamında işaretlerini veriyor. Hepimiz için ciddi bir sıkıntı olan döviz dengesizliği, ‘in-çık’lar daha bir dengeye oturmuş durumda. Yüksek enflasyon birkaç ay sonra belirli bir dengeye oturmuş olacak” dedi.

    Sektörün temel probleminin bankacılık olduğunu ve Türk bankacılık sisteminin bu dönem boyunca çok iyi bir sınav veremediğini dile getiren Bahçıvan, şunları kaydetti:

    “Kamu bankaları dışında adeta diğerleri kepenkleri kapatmış vaziyette. Sanki bizlerin de kepenkleri kapatmasını dört gözle bekliyorlar. Sefayı ve zenginliği bankalarla beraber paylaştık. Her zengin ve bereketli dönemin belli zorlu dönemleri olabilir. İş ortaklığı bunu gerektirir. Yol arkadaşlığı ve sağlam dostluklar bunu gerektirir. Maalesef Türk bankacılık sektöründe sefa varken beraberiz ama zorluk ve cefa varken yalnızsınız anlayışının çok net bir şekilde kendini ortaya koyduğunu görmekteyiz. Bu ülke bu imkanları ve zenginliği reel sektör üzerinden kazanmadı. Maşallah anlı şanlı karları her sene her çeyrekte görmekteydi bankacılık kesimi. Kendilerinin yaptığı bir takım hatalı davranışları, kendilerinin yapmış olduğu bir takım yanlış kredi kullandırmalarının bedelini reel sektör üzerinden ödetmeye çalışmak tek kelimeyle insafsızlıktır.”

    “Dünyada aldığı borca Türkiye kadar sadık olan bir başka ülke yok”

    Bankacılık sektörünün hatalarını en kısa sürede gözden geçireceğine inandığını ifade eden Bahçıvan, bankacılık sisteminin kendini göstermesi gereken dönemde iyi bir görüntü veremediğini belirtti.

    Bahçıvan, şöyle devam etti:

    “Şu anda hepimizin ihtiyacı olan daha moral, daha fazla geleceğe ümitle bakabilme iyimserliği ama her gün bir bankacının yarınlarla ilgili ortaya koyduğu negatif söylemler, negatif beklentiler, farklı farklı felaket senaryoları en moralli sanayiciyi bile, en moralli tüccarı bile ister istemez bir soru işaretine, gelecekle ilgili negatif duruma sokuyor. Bununla ilgili uyarılarımızı yapıyoruz. Ankara da bunun farkında. Bizim için 2019’da olumlu çıkışlara eğer finans dünyası da kendini değiştirip ayak uydurursa inşallah yılın üçüncü ve dördüncü ayından sonra ben düzelmenin vetoparlanmanın olabileceği bir dönemin işaretlerini verebileceğini düşünüyorum.”

    Bahçıvan, Türkiye’nin her zaman parayı bulabilecek ve yabancı yatırımcı çekebilecek bir ülke olduğunu belirterek, “Türkiye hiçbir zaman borcunun üzerine yatmamış ve hiçbir zaman borcunu inkar etmemiş bir ülkedir. Dünyada aldığı borca Türkiye kadar sadık olan bir başka ülke yok” diye konuştu.

    İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (İTHİB) Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Öksüz ise, dün itibarıyla ihracatın 160 milyar doları geçtiğini, 170 milyar dolarlık hedefe çok yaklaştıklarını söyledi.

    Bu sene yine bir rekor beklendiğini dile getiren Öksüz, ihracatın ekonomi açısından çok önemli olduğunu belirtti.

    Bunun önemini özellikle altıncı aydan sonra hep beraber yaşadıklarını, son üçüncü çeyrek büyüme rakamlarını da hep beraber gördüklerini dile getiren Öksüz, “Pozitif katkıyı ihracat ve üretim sektörlerinden sağladık. Tekstil ve hammaddeleri sektörü olarak 10,5 milyar dolarlık bir ihracatla seneyi kapatacağız. Hazır giyimle birlikte düşündüğümüze dahil ettiğimizde ve deri mamullerini de buna kattığımızda 28 milyar dolarlık bir ihracatımız söz konusu. En güzel tarafı da net ihracatçı olmamız. Buna daha çok önem veriyorum. Bu ülkeye döviz kazandırmak çok önemli. Bu konuda da en önemli sektörüz. Bununla da ne kadar gurur duysak azdır. 15 milyar dolar her yıl ülkeye net döviz getiren bir sektörüz” şeklinde konuştu.