ErzurumFlaş

Etiket: Yokmuş

  • Darbe sanığı Kardal’ın imzasının bulunduğu darbe mesajlarından haberi yokmuş

    Uluslararası Cari Harekat Merkezi Amiri eski Kurmay Albay Osman Kardal, darbe girişimi sırasında Genelkurmay Başkanlığındaki eylemlere ilişkin açılan davada savunma yaptı. Kardal, imzasının bulunduğu darbe mesajlarından bilgisinin olmadığını, söz konusu mesajları kendisinin yayınlamadığını öne sürerek, adının ve makamının kullanılarak şahsına komplo kurulduğunu savundu.

    Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 Temmuz’daki darbe girişimi sırasında Genelkurmay Başkanlığındaki eylemlerle ilgili aralarında sözde “Yurtta Sulh Konseyi” üyelerinin de bulunduğu 221 sanık hakkında açılan davanın 13. celsesi başladı. Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Cezaevi Kampüsündeki duruşma salonunda görülen davaya sanıklar, taraf avukatları, müştekiler ve sanık yakınları katıldı.

    Duruşma, darbe girişimi sırasında Genelkurmay Başkanlığı Cari Harekat Dairesi Başkanlığı Uluslararası Cari Harekat Merkezi Amiri olan eski Kurmay Albay Osman Kardal’ın savunmasıyla başladı. Kardal, hakkındaki suçlamaları reddederek, FETÖ üyesi olmadığını, darbe girişimi ile bir bağlantısının olmadığını savundu. Darbe girişimini desteklemediğini, silah kullanmadığını iddia eden Kardal, Yurtta Sulh Konseyi üyeliğini de kabul etmedi.

    Genelkurmay Başkanlığında yaşanan çatışmaları terör saldırısı sandığını söyleyen Kardal, Özel Kuvvetler Komutanlığı personelinin Karargahta önlem aldığını düşündüğünü kaydederek, “Biz olayı böyle düşününce savcılık bizi yalancılıkla suçluyor” dedi.

    “Şahsıma komplo kuruldu”

    Darbe girişimi sırasında “Zırhlı Muharebe Aracı İntikali” ve “Hazırlık İkazı ve Birlik İntikali” konulu gibi mesajlarda imzası bulunduğu belirtilen Kardal, suçlamaları reddetti. Kardal, mesajlardan bilgisinin olmadığını, söz konusu mesajları kendisinin yayınlamadığını öne sürdü. Adının ve makamının kullanılarak şahsına komplo kurulduğunu söyleyen Kardal, Harekat Merkezinden çekilmiş, hazırlanmış bir evrakın olmadığını anlatarak, “Aileme benim adıma mesaj gönderildiğini kabul ettirene kadar 10 ay geçti” ifadesini kullandı.

    “Birilerinin esir alındığına dair fotoğraflar yoktur”

    İddianamede darbeyi önlemeye yönelik bir girişimde bulunmadığına dair tespit yapıldığını ifade eden Kardal, bu iddianın mesnetsiz olduğunu belirterek, “Gece boyunca yanımda bulunan Vardiya Amiri Albay Armağan Ustael’i esir aldığımız iddia edilmektedir. Kendisi esir alınmadı. Birilerinin esir alındığına dair fotoğraflar yoktur. Görüntüler bir kanıt ise esir alındığını iddia eden albayın beyanları gerçeği yansıtmamaktadır” diye konuştu.

    “Darbeyi FETÖ’nün yaptığını düşünüyorum”

    Darbe girişiminin kim tarafından yapıldığını düşündüğünü sorulması üzerine Kardal, “Ben bu darbenin FETÖ tarafından yapıldığını düşünüyorum. Buna emir komuta içinde giren de var. Bir de işin içinde kendisini bulanlar var. Onlar yapmışlardır, daha doğrusu yaptırmışlardır. Onların açığa çıkarılması lazım. Benim isim olarak bildiğim yok. Ben de suçlanmış birisiyim” cevabını verdi.

    Kardal’ın savunmasının tamamlanmasının ardından duruşmaya öğle arası verildi.

  • Öldürme kastı yokmuş

    Bursa’da bir kişinin öldüğü kavgayla ilgili davada hakkında müebbet hapis cezası istenen Adem T., “Serdar Aktaş, Birol’a saldırıyor ve çoğul küfürler ediyordu. Bize bu şekilde hareket ve saldırıda bulunan Serdar Aktaş’a ateş ettim. Öldürme kastım yoktu, pişmanım” dedi.

    Olay, 27 Haziran Pazartesi akşamı merkez Osmangazi ilçesi Hürriyet Mahallesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Ömer D. husumetlisi olan Birol H. ile kavga etmeye başladı. Bu sırada kavgaya dahil olan Serdar Aktaş, Adem T.’nin ateşlediği silahtan çıktığı iddia edilen kurşunla yaralanarak kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti. Olayın ardından gözaltına alınan Adem T. tutuklandı. Birol H. ise yaklaşık 1 ay sonra polisten kaçarken girdiği çatışma sonucunda yakalandı.

    Bursa 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada Birol H. hakkında ‘cinayeti azmettirmek’, Adem T. hakkında ise ‘kasten adam öldürmek’ suçundan müebbet hapis cezası isteniyor. Duruşmaya tutuklu 2 sanık, tutuksuz yargılanan Muhammed B., müşteki ile sanık yakınları ve avukatları katıldı.

    “Araçtan inen şahıslar üzerime doğru koştular”

    Duruşmada konuşan Birol H., “Sokakta yürürken Ömer D.’nin babası Fevzi D. ile karşılaştık. Bu sırada karşı taraftan 3 araç geldi. Fevzi D.’nin yanında duran araçtan inen kişiler benim üzerime doğru koştular. 2-3 el silah sesi duydum ama nereden atıldığı görmedim. Ömer D., araçtan iner inmez benim boğazıma sarıldı. Bu sırada sağ tarafımdan av tüfeği ile atılan bir ses duydum. Ömer ikinci kez boğazıma sarılmaya kalkışınca arkamdan bir silah daha patladı. O sırada Ömer yaralandı ve bu sefer Serdar Aktaş boğazıma sarıldı. Ben de iki elimle Serdar’ın bana yaptığı hamleyi yatıştırmaya çalıştım. Arkamdan yine silah sesi geldi. Silahın bana mı, yoksa saldırganlara mı atıldığını bilmiyorum” dedi.

    “Cinayeti azmettirmedim”

    Adem T.’nin yanında çalıştığını ifade eden Birol H., “Adem T. benim elemanımdır. Olay sırasında orada olup olmadığını bilmiyorum. Adem T.’ye karşı benim suç işlemeye azmettirmem olmamıştır” diye konuştu.

    “Birol saldırıyor ve çoğul küfürler ediyordu”

    Olayı anlatan Adem T. ise şöyle konuştu:

    “Birol H.’nin yanına doğru gittim. Birol H.’ye 5 metre mesafede yaklaşmıştım. O sırada fren sesleri duydum. 2-3 araçtan elleri silahlı bir çok kişi indi. Yeşil giyimli birisi bizim bulunduğumuz yer av tüfeğiyle ateş etmeye başladı. Bu sırada 2 kişi patronum Birol’a saldırdı. Saldıranların elinde bir şey olduğunu görmedim. Ben de bu olayların üzerine bize doğru ateş edenlere 2-3 el ateş ettim. Bu sırada Serdar Aktaş, Birol’a saldırıyor ve çoğul küfürler ediyordu. Bize bu şekilde hareket ve saldırıda bulunan Serdar Aktaş’a ateş ettim. Öldürme kastım yoktu, pişmanım.”

    Ölen şahsın eşi şikayetçi olmadı

    Ölen Serdar Aktaş’ın eşi Tülay Aktaş, kocasının ölümüne sebebiyet veren sanıkların hiçbirinden şikayetçi olmadığını söyledi. Serdar Aktaş’ın duruşmaya katılan ağabeyleri İbrahim ile Yavuz ve babası İbrahim Aktaş ise sanıklardan şikayetçi olduklarını söyledi. Mahkeme heyeti, ifadelerin Bursa Devlet Hastanesine Birol H.’nin evraklarının gönderilmesi için yazılan müzekkerenin tekidine geldiğinden Bursa Adli Tıp Kurumu’ndan kati raporunun aldırılmasına, sanıkların tutukluluk halinin devamına, şahitlerin dinlemesine karar vererek, duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.

  • “Bir Varmış Bir Yokmuş” masallara götürüyor

    Anadolu Üniversitesi Engelliler Entegre Yüksekokulu Grafik Anabilim Dalı Öğretim Görevlisi Tamer Derican’ın çalışmalarından oluşan “Bir Varmış Bir Yokmuş” adlı resim sergisinin açılışı, Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Kent Belleği Müzesi’nde yapıldı.

    “Çocukluğumun elinden tutmuş, misket oynadığım sokaklardan büyümüş adımlarla geçiyorum. Beklenmeyen, yeni yolculuklarımı düşleyerek…” cümleleriyle sergideki eserlerini tanımlayan Derican, “Teknolojik değerlerin egemen olduğu günümüzde insanların, yaşadıkları kaos ortamından sıyrılarak hayal dünyasının renkliliği ve sınırsızlığı içinde kaybolmak istemesinin herkese cazip geleceğini düşünüyorum” şeklinde konuştu.

    Birçok masal figürünün yer aldığı “Bir Varmış Bir Yokmuş” resim sergisi, 14 Ekim’e kadar açık kalacak.

  • Kaza Yaptı Bir Şey Yokmuş Gibi Otomobilini Bırakıp Gitti

    Aydın’ın Nazilli ilçesinde meydana gelen kazada alkollü olduğu iddia edilen bir şahıs aracını bırakarak olay yerinden ayrıldı.

    Alınan bilgilere göre kaza, Nazilli Zafer Mahallesi Subaşı Kahveleri mevkiinde meydana geldi. Görgü tanıklarının ifadesine göre alkollü olduğu iddia edilen bir şahıs cadde üzerinde bulunan çöp konteynerlerine çarptıktan sonra trafoya da vurarak güçlükle durabildi. Trafik ekipleri maddi hasar meydana gelen aracını kaldırımda bırakarak ortadan kaybolan sürücüye ulaşamayınca araç çekici marifeti ile otoparka kaldırıldı. Nazilli Belediyesi Fen işleri görevlileri kaza yerindeki çöp konteynerlerini yoldan çekerken, AYDEM yetkilileri de trafoya tekrar yerine monte etti. Polis olayla ilgili soruşturma başlattı.