Etiket: Yıllık

  • Ağının 40 Yıllık Hasreti Sona Erdi

    Türkiye’nin 4. büyük asma köprüsü Karamağara’nın açılmasıyla birlikte ilçenin 40 yıllık ulaşım hasreti sona erdi.

    Elazığ’ın feribotla ulaşımı sağlanan Ağın ilçesinde yapımı tamamlanan 520 metre uzunluğundaki Türkiye’nin 4. büyük asma köprüsü Karamağara, yapılan çalışmaların bitmesiyle birlikte trafiğe açıldı. Karamarağa Köprüsü adını 40 yıl önce Keban barajının açılmasıyla sular altına kalan tarihi Karamağara Köprüsü’nden alıyor. Karamağara Köprüsü’nün araç trafiğine açıldığını belirten Ağın Kaymakamı Mehmet Fatih Yakınoğlu, “Köprümüz proje değişikliği sonrası yaklaşık 3 yıl içinde tamamlandı. Ramazan Bayramı’ndan önce 2015 senesinde iki yakası birleşti. İkincil işlemlerde geçtiğimiz Cuma günü sona erdi. İlçemizin özlemle beklemiş olduğu bu köprünün hizmete açılması ile birlikte 40 senelik özlem de bitmiş oldu. Köprümüzün yapımında bugüne kadar emeği geçen bütün işçisinden mühendisine, yüklenici firmadan, Karayolları Genel Müdürlüğü’ne teşekkür ediyoruz” dedi.

    Köprünün bölgenin kaderini değiştireceğini kaydeden Yakınoğlu, “Ağın Karamağara Köprüsü’nün yapımı nedeniyle hükumetimiz ve Ulaştırma Bakanlığı’na verdiği desteklerden dolayı saygılarımızı sunuyoruz. Ağın Karamağara Köprüsü’nün ilçemize, Elazığ ve ülkemize hayırlı olmasını diliyorum” şeklinde konuştu.

  • Çetin: “bin Yıllık Kardeşliğimiz Bozulmamalı”

    MHP Genel Başkan Yardımcısı Zuhal Topcu, “İktidara geldiğimiz zaman terör sorununa son vereceğimize söz veriyoruz. Onlarla masaya oturulmaz. Silahlarını bırakıp yargıya teslim olmalı ve suçlarının karşılığı neyse yargı sürecinin belirlediği şekilde cezalarını çekmeliler” dedi.

    Ankara iş dünyasının genç temsilcileri, MHP’nin yönetim kadrosunda yer alan Ankara milletvekili adaylarıyla bir araya geldi. ANGİAD ve GGYD üyelerinin sorularını yanıtlayan MHP’liler çok önemli mesajlar verdi.

    Ankara Genç İşadamları Derneği (ANGİAD) ile Genç Girişim ve Yönetişim Derneği (GGYD)’nin birlikte organize ettiği “İşadamları Soruyor, Milletvekili Adayları Cevaplıyor” adlı toplantı, büyük ilgi gördü. Crowne Plaza Otel’de gerçekleştirilen toplantıya MHP Genel Başkan Yardımcıları Zuhal Topçu, Şefkat Çetin, MHP Ankara Milletvekili adayları Oğuzhan Kara, Alper Çağrı Yılmaz ile Atabey Özdemir katıldı.

    Toplantının açılış konuşmasını yapan ANGİAD Başkanı Fatma Semiz, iş dünyasının siyasetçilerden, dayanışma ve uzlaşma beklediklerini ifade ederek, “Bu coğrafyada dimdik ayakta kalabilmek için siyasi görüşümüzü, koltuğumuzu ve kavgalarımızı bir kenara bırakmalı, tek yürek olmalıyız. 1 Kasım seçimlerinden beklentimiz budur” dedi.

    “EKONOMİK GÖSTERGELER ALT ÜST”

    MHP Genel Başkan Yardımcısı Zuhal Topcu da, ekonomiyle ilgili soru üzerine, “Ekonomik göstergeler alt üst oldu. Bunları yaşayan sizsiniz. Genç işsizlerimizin sayısı her geçen gün artıyor. Üreten bir ekonomiye sahip değiliz. Özellikle katma değeri yüksek üretim yok. Teknoloji gelişimine ağırlık vermemiz gerekiyor. Bunun içinde MHP bunlara ağırlık verecek merkezlerin oluşması yönünde çalışmalar yapacak. Girişimci vatandaşlarımızın bürokrasiyle uğraşmadan tek yere başvurarak hibelerini alabileceği merkezler kurmak istiyoruz” dedi.

    Topcu, neden miting yapmadıklarına ilişkin bir başka soruya da şu yanıtı verdi: “Son 1,5 yılda 4 seçim yaşadık. Teşkilatlar, seçmenler çok yoruldu. Malum güvenlik sorunu had safhada. Biz tek bir vatandaşımızın dahi burnunun kanamasını istemiyoruz.”

    “ONLARLA MASAYA OTURULMAZ”

    Terörle mücadeleye ilişkin konuşan Topcu, sözlerini şöyle sürdürdü: “İktidara geldiğimiz zaman terör sorununa son vereceğimize söz veriyoruz. Onlarla masaya oturulmaz. Silahlarını bırakıp yargıya teslim olmalı ve suçlarının karşılığı neyse yargı sürecinin belirlediği şekilde cezalarını çekmeliler. Ondan sonra yine etnik kökenlerini savunmak istiyorlarsa yine anayasa maddeleri çerçevesinde itiraz edilecek bir durum yoksa meclise girip temsil edebilirler.”

    1 Kasım seçiminin ardından yine aynı siyasi tabloyla karşılaşılması durumunda MHP’nin koalisyon için aynı maddelerin geçerli olduğunu yineleyen Topcu, “Bu maddeler ülkemizin birliği ve bütünlüğü için olan çok önemlidir. Bakın bizim gidecek başka bir ülkemiz yok. Bu topraklar bizim. Eğer uygun şartlar olursa 1 Kasım’dan en geç 1 hafta sonra yeni hükümetin içinde olacağız” dedi.

    “20 İLDE DEVLET OTORİTESİ YOK”

    MHP milletvekili adayları iş adamlarının sorularını yanıtladı. MHP Genel Başkan Yardımcısı Şefkat Çetin, “Koalisyon görüşmelerinde neden sürekli hayır dediniz?” sorusuna şöyle yanıt verdi: “Bir algı operasyonu yürütülerek koalisyonu sanki biz kurmadık gibi yansıtıldı”

    Gündemdeki gelişmeleri değerlendiren Çetin, şunları söyledi: “Siyasi ve ekonomik istikrarın çok önemli olduğunu vurguluyor. Güvenliğin olmadığı bir ülkede bunların olması mümkün değil. Kamuoyuna yansıtılmıyor. Şu anda 20’ye yakın vilayetimizde devlet otoritesi yok. Burada yaşayan halkımızın can güvenliği yok. Yıllardır yatırım yapan iş adamlarımızın yatırımları yakılıyor, yıkılıyor, yok ediliyor. Biz böyle bir süreçte seçime gidiyoruz. Siyasi partiler ülke hizmeti için vardır. Birlik ve beraberliğin en üst noktada olması gereken bu dönemde maalesef başkentimizde yaşadığımız terör saldırısı ile daha da birbirimizden ayrıştırılıyoruz. Bin yıllık kardeşliğimiz bozulduğu an bunun telafisi mümkün değil.”

  • 36 Yıllık Doktorun Sıra Dışı Koleksiyonu

    Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Melikoğlu, çocukların yuttuğu ve yemek borusundan ameliyatla çıkardığı cisimleri, aileler duyarlılık kazansın diye panoda sergiliyor. Panoda, kalemtıraş, vida, iğne, pil, bozuk para başta olmak üzere her evde bulunabilecek malzemeler dikkat çekiyor.

    Prof. Dr. Mustafa Melikoğlu, çocukların oyun oynarken, yemek ya da soluk borularına kaçan cisimleri toplumda duyarlılık kazandırmak amacıyla ilginç bir koleksiyona dönüştürdü. Aralarında kalemtıraş, vida, çivi, kolye ucu, yorgan iğnesi, mıknatıs, pil gibi çeşitli maddelerin yer aldığı rafta, özellikle bozuk para ve kuruyemişlerin fazla olması dikkat çekti. Yaklaşık 120 çeşit maddenin yer aldığı koleksiyon, Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi H Blok binasındaki Çocuk Cerrahisi Ana Bilim Dalı Bölümü’nde oluşturulan, ‘Sindirim ve Solunum Yolundan Çıkarılan Cisimler’ yazılı panoda sergileniyor.

    “KOLEKSİYON İLE TOPLUMU BİLGİLENDİRMEYE ÇALIŞIYORUZ”

    Prof.Dr. Mustafa Melikoğlu, yaklaşık 36 yıldır çocukların yemek veya soluk borusundan ameliyatla çıkan cisimleri biriktirdiğini söyledi. İlk başlarda cisimleri sergilemeyi düşünmediğine değinen Prof. Dr. Melikoğlu, “Her yıl sürekli çocukların yemek ve soluk borusundan çıkan cisimlerin artması üzerine ailelerin dikkatini bu konuya çekmek istedim. Aileleri nasıl bilgilendirebilirizin hesabını yapmaya başladık. Çıkardığımız materyalleri hizmet verdiğimizi hastanede sergileyerek hastaların görmesini sağladık. Ailelerin hem kendileri bilgi sahibi olurken hem de bu durumu yakınlarına anlatır diye düşündük. Tamamen toplum eğitimini amaçlayan sosyal bir iştir. Kendi yerlerimizde saklasaydık kimse bu cisimleri göremezdi. Şimdi bir pano yaptık ve bu panoda cisimleri sergiliyoruz” dedi.

    KURUYEMİŞ SORUNU

    Servise bir yaşından ergenlik dönemine kadar olan çocukların geldiğini aktaran Prof.Dr. Melikoğulları, “Küçük çocuklarda daha çok yemek borusuna cisim kaçma ile karşılaşıyoruz. Çünkü çocuk emiyor. Bebeğin omzuna çatal iğne ile nazarlık türü şeyler takıldığı zaman çocuk dönüp emebiliyor. Çocuk bir yaşına geldiği zaman, kuruyemiş parçaları veriliyor. Soluk borusuna kuruyemişi kaçırınca ciddi bir solunum sorunu ve hayati tehlike ortaya çıkıyor. Bunun dışında çocuk eline aldığı her şeyi eline ya da ağzına alarak keşfetmeye çalışıyor. Çocuk ağzına götürdüğü objelerden bir kısmını yutuyor, bir kısmını çıkarıyor. Bizim yapmamız gereken bu objelere çocuğun ulaşmasını engellemektir. Belirli bir yaşa gelene kadar çocuklara, fındık, leblebi, fıstık, çekirdek, ceviz gibi kuruyemişleri yedirmemeliyiz” diye konuştu.

    KALEMTRAŞ BİLE VAR

    Koleksiyonda çıkan cisimlerden bilgiler veren Prof. Dr. Melikoğulları, “Yemek borusu içinde çocuklardan, iğne, kalemtıraş çıkarıyoruz. Sol akciğer bronşuna vida saplanan bir çocuk geç kalındığı için hayatını kaybetti. Soluk borusuna giden parça hastanın ileriki dönem için sakıncalıdır” ifadelerini kullandı.

    İLK 4 DAKİKANIN ÖNEMİ

    Yetişkinlerle çocukların yutak anatomisinin farklı olduğunun altını çizen Prof. Dr. Melikoğulları, çocukların cisim yuttuğunun anlaşılması halinde en yakın sağlık kuruluşuna başvurulmasını istedi.

    Çocukların en çok madeni para ve çatal iğne yuttuklarını aktaran Prof. Dr. Melikoğulları, beynin yaşaması için oksijen alması gerektiğini, bu nedenle de ilk 4 dakikanın önemli olduğunun altını çizdi.

    KİREÇ VE YAĞ ÇÖZÜCÜ UYARISI

    Son dönemde çocukların yağları ve kireçleri çözündürmede kullanılan sıvıları içmeleri nedeniyle kendilerine başvurduğunu kaydeden Prof.Dr. Melikoğulları, “Yağ çözücüyü su zannederek içen çocuğun yemek borusu birkaç saniye içinde yanıyor ve geri dönüşü olmuyor. Kireç çözücülerde yemek borusu ve mide çıkışına zarar veriyor. O nedenle bu gibi tehlikeli maddeleri çocukların ulaşamayacağı yerde tutmalı ve şeffaf kutularda bulundurmamalıyız. Önemli olan çocuğu korumaktır” ifadelerine yer verdi.