Etiket: Yılda

  • Samsun’da motorlu kara taşıt sayısı bir yılda 17 bin 571 adet arttı

    Samsun’da motorlu kara taşıt sayısı bir yılda 17 bin 571 adet arttı

    SAMSUN (İHA) – Samsun’da Ekim ayı sonunda trafiğe kayıtlı motorlu kara taşıtı sayısı bir önceki yılın aynı ayına göre 17 bin 571 (yüzde4,9) artarak 376 bin 74 adete ulaştı.

    Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Samsun Bölge Müdürlüğü 2020 yılı ekim ayı motorlu kara taşıtları istatistiklerinden “Samsun İli, Trafiğe Kayıtlı Bulunan Motorlu Kara Taşıtları” konusunda bir basın bülteni yayınlandı. TÜİK verilerine göre Samsun’da trafiğe kayıtlı motorlu kara taşıtı sayısı bir önceki yılın aynı ayına göre 17 bin 571 artarak 376 bin 74 adete ulaştı.

    Samsun’da motorlu kara taşıt sayısı bir yılda 17 bin 571 adet arttı

    Samsun’da 2020 yılı Ekim ayı sonunda toplam trafiğe kayıtlı motorlu kara taşıtı sayısı bir önceki aya göre 2 bin 28 adet (yüzde 0,5), bir önceki yılın aynı ayına göre ise 17 bin 571 adet (yüzde 4,9) artarak 376 bin 74 adete ulaştı. 2020 yılı Ekim ayı sonu itibariyle Samsun’daki toplam 376 bin 74 motorlu kara taşıtının; yüzde 49,2’sİ (185 bin 114 adet) otomobil, yüzde 3,6’sı (13 bin 499 adet) minibüs, yüzde 0,4’ü (bin 520 adet) otobüs, yüzde 19’u (71 bin 366 adet) kamyonet, yüzde 2,8’i (10 bin 397 adet) kamyon, yüzde10,6’sı (39 bin 779 adet) motosiklet, yüzde 0,2’sİ (665 adet) özel amaçlı taşıtlar ve yüzde 14,3’ü (53 bin 734 adet) traktörden oluştu.

    Ekim ayında Samsun’da 14 bin 316 adet taşıtın devri yapıldı. Devri yapılan taşıtlar içinde yüzde 66 ile ilk sırada yer alan otomobili yüzde 18,2 ile kamyonet ve yüzde 5,5 ile traktör takip etti.

    2020 Ekim ayı İtibariyle Samsun’da trafiğe kayıtlı motorlu kara taşıtlarında bir önceki yılın aynı ayına göre en yüksek artış sırasıyla; otomobil (yüzde 6,3), motosiklet (yüzde 5,2) ve özel amaçlı taşıtlar (yüzde 5,1) şeklinde gerçekleşti.

    Ocak-Ekim döneminde trafiğe kaydı yapılan 480 bin 472 adet otomobilin yüzde 50’si benzinli, yüzde 41,2’si dizel, yüzde5,5’i LPG yakıtlı olup, yüzde 3,3’ü elektrikli veya hibrit olarak dikkat çekti.

  • Tokat, 2 yılda zenginleşecek

    Tokat, 2 yılda zenginleşecek

    Vali Dr. Ozan Balcı, Tokat’a 2 yıl içinde 200 tane Zenginleştirilmiş Kütüphane (z-kütüphane) kazandıracaklarını söyledi.

    Tokat Valiliği koordinesinde yürütülen Kitap Tokat kapsamında 2020-2021 okuma kültürü 1. ödül töreninde dereceye giren öğrencilere ödüllerini verdi. Okullar kampüsünde bulunan Z-Kütüphanede düzenlenen ödül töreninde konuşan Vali Dr. Ozan Balcı, Tokat’ta eğitim camiası ve velilerin desteği ile yürütülen Kitap Tokat projesinin başarılı bir şekilde devam ettiğini söyledi. Kitap Tokat projesinin Türkiye’ye örnek olduğunu ifade eden Vali Dr. Ozan Balcı, “Her çocuğun kitap okumasını, güzel kitap okumasını istemiştik. Kitap Tokat, toplumun bütün kesimlerinin sahip çıktığı bir proje oldu.” dedi.

    “Tokat’a 2 yıl içinde 200 tane Z-Kütüphane kazandıracağız”

    Vali Balcı, 70’e yakın okula Z-Kütüphane kazandırıldığını belirterek, “Hatta yeni yaptığımız okulların projelerine de Z-Kütüphane koyduk. Ayrıca güçlendirme yaptırdığımız okulların da Z-Kütüphanesi olacak. Bundan sonra yapılan her okulda kütüphane olacak. Bunu çok önemsiyorum. Amacımız anaokulları dahil olmak üzere Z-Kütüphanesi olmayan okul kalmaması. Tokat’a 2 yıl içinde 200 tane Z-Kütüphane kazandıracağız. Türkiye’de Tokat, öğrenci başına düşen sayı anlamında, zenginleştirilmiş kütüphanede bir numaralı il olacak” diye konuştu.

    Vali Dr. Ozan Balcı, konuşmasının ardından, ilkokul, ortaokul ve lise düzeyinde en fazla kitap okuyarak dereceye giren öğrencilere ödüllerini takdim etti.

  • MEÜ Denizcilik Fakültesi inşaatı 1,5 yılda tamamlanacak

    MEÜ Denizcilik Fakültesi inşaatı 1,5 yılda tamamlanacak

    Mersin Deniz Ticaret Odası (MDTO) tarafından yapılarak Mersin Üniversitesine (MEÜ) hibe edilecek Denizcilik Fakültesi inşaatının yaklaşık 1,5 yılda tamamlanmasının planladığı bildirildi. MEÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Çamsarı, MDTO tarafından yapılarak üniversiteye hibe edilecek Denizcilik Fakültesi inşaatında oda yönetimi ile birlikte incelemelerde bulundu.

    MEÜ’den yapılan açıklamaya göre, Mersin’in ve Türkiye’nin denizcilik alanında daha da etkin bir konuma gelmesi hedefiyle kurulan ve denizcilik alanında ihtiyaç duyulan kalifiye personelin yetiştiği Denizcilik Fakültesinin yeni binasının inşaatı devam ediyor. MDTO tarafından yapımı üstlenilerek MEÜ’ye hibe edilecek olan fakültenin inşaatının yaklaşık 1,5 yıl içerisinde tamamlanması planlanıyor.

    Rektör Prof. Dr. Ahmet Çamsarı, MDTO yetkilileri ile birlikte yapımına başlanan fakülte inşaatını gezerek incelemelerde bulundu. Ziyarette MDTO Meclis Başkanı Levent Dipçin ve Yönetim Kurulu Başkanı Cihat Lokmanoğlu, MDTO meclis üyeleri ile MEÜ Genel Sekreteri İsa Değirmenci de yer aldı.

    Rektör Çamsarı, incelemeleri sırasında yaptığı konuşmada, üniversite olarak denizcilik alanına büyük önem verdiklerini vurguladı. Üniversite-kent işbirliğinin somut bir örneği olan Denizcilik Fakültesi inşaatının MDTO tarafından hibe edilecek olmasından duyduğu memnuniyeti dile getiren Çamsarı, toplam 15 bin metrekarelik bir alanda nitelikli denizcilerin yetişmesi için her türlü imkanın yer alacağı Denizcilik Fakültesinin yapımının üstlenilmesi dolayısıyla MDTO yönetimine teşekkür etti.

    MDTO Yönetim Kurulu Başkanı Lokmanoğlu da kente ve üniversiteye böyle bir eser kazandırmanın kendileri açısından bir sorumluluk olduğunu, daha önce olduğu gibi bundan sonra da denizcilik eğitimini desteklemeye devam edeceklerini söyledi. Üniversitenin tahsis ettiği alanda yapım aşamasına başlanan proje sürecinde işbirliği ve katkıları dolayısıyla Rektör Çamsarı’ya teşekkür eden Lokmanoğlu, Denizcilik Fakültesinin nice başarılı deniz insanını sektöre kazandırmasını diledi.

    Heyet daha sonra firma yetkililerinden binanın özellikleri ve yapım süreci ile ilgili bilgi aldı.

  • Kadınlara 8 yılda 3 milyon lira kredi

    Kadınlara 8 yılda 3 milyon lira kredi

    Balıkesir’in Bandırma ilçesinde Türkiye İsrafı Önleme Vakfı Mikrofinans Programları çerçevesinde kadın girişimcilerine yönelik desteklemeler devam ediyor.

    Türkiye İsrafı Önleme Vakfı Mikrofinans Programları çerçevesinde kadın girişimcilerine yönelik desteklemelerine devam ediyor. Konu hakkında açıklamalarda bulunan Bandırma Mikrofinans Şube sorumlusu Özlem Bolat vakfın 200 Binden fazla kadını iş sahibi yaptığını belirterek “Mikrokredi sisteminde teminat ve kefalet aramıyoruz. Dar gelirli olup, kendi kendine gelir getirici bir faaliyette bulunmak isteyen tüm kadınlara, iş kurması için hiçbir ayrım yapılmadan küçük sermayeler veriyoruz. Yine bu program çerçevesinde aynı mahalle de oturan birinci derecede akraba olmayan benzer ekonomik şartlarda yaşayan ve bir iş yapma düşüncesi olan 5 kadının bir araya gelmesi oluşturulan grup mikrogirişimcilerinin her birisine ayrı ayrı kredi veriliyor.

    Aziz Akgül Başkanlığındaki Vakfımız 2012 yılından bu yana Bandırma Kaymakamlığı’nın destekleriyle yaklaşık 3 milyon lira kredi verdi. Pandemi sürecinde evden çalışmak isteyen kadınlar için bu minik krediler oldukça güzel işlerin başlangıcı olabiliyor. Vakfa başvuran dar gelirli kadınlara başlangıç kredisi olarak bin 500 Lira veriyoruz. Mikrokredi her yıl Bin lira arttırılabiliyor “Dedi.

  • Son 20 yılda diyabetli hasta sayısı 7 kat arttı

    Son 20 yılda diyabetli hasta sayısı 7 kat arttı

    Adatıp Sağlık Grubu Sakarya Hastanesi Dahiliye Uzmanı Uz. Dr. Ahu Oğur, diyabet hastalığının kalp krizi, felç, böbrek yetmezliği gibi istenmeyen sonuçlarının olabileceğini ifade ederek, “Son 20 yılda diyabetli hasta sayısı 7 kat arttı” dedi.

    Adatıp Sağlık Grubu Sakarya Hastanesi Dahiliye Uzmanı Uz. Dr. Ahu Oğur, diyabet hastalarının iyi takip edilmemesi durumunda hastalığa bağlı yan etkilerle savaşmak durumunda kalacaklarını hatırlattı. Oğur, “Son 20 yılda diyabetli hasta sayısı 7 kat arttı. Kalp damar hastalığı, hipertansiyon, gebelikte şeker hastalığı, obezite, anormal kan yağ seviyeleri ve birinci derece akrabalarda diyabet öyküsü olan kişilerde diyabet gelişme riski fazladır. Özellikle sağlıklı beslenme önerilerine uyulması ve fiziksel aktivitenin önemsenmesi diyabetin önlenmesi ve diyabetli hastalarımızın kan şekerlerinin kontrolü çok önemlidir. Hem tip 1 diyabetin hem daha sık gördüğümüz tip 2 diyabetin kontrolünde kişiye özgü beslenme programının, kişiye özgü fiziksel aktivitenin ve kişiye özgü tedavilerin ve tedavi hedeflerinin belirlenmesi hastalığın takibinde fayda sağlayacaktır” diye konuştu.