Etiket: Yerli

  • Yerli 3d Yazıcılarla Uçak Parçası Üretimi Başladı

    Sanayi ve askeri alanlar başta olmak üzere pek çok sahada parça üretmek amacıyla kullanılan 3 boyutlu yazıcılar (3D) havacılık alanına da girmeye başladı. Ankara’da 3D yazıcı üreten bir firma, gösteri uçakları ile havadan görüntü çekimi yapabilen küçük helikopterlere parça üreterek kullanıma sundu.

    ODTÜ Uçak Mühendisliği bölümünü bitirdikten sonra 3D yazıcılar üzerine çalışmalar yürüten Hakan Ertan, akrobasi uçuşları yapan uçaklar ile havadan görüntü çekebilen oktokopterlerin yedek parçalarını üretmeyi başardı. Havacılık alanına öteden beri özel ilgi duyduğunu belirten teknoloji firması Emesys’in Genel Müdürü Hakan Ertan, kendi 3D yazıcıları tarafından üretilen parçaların havacılık alanında kullanılmasından büyük mutluluk duyduğunu söyledi.

    Sağlamlık ve güvenin maksimum düzeyde ön plana çıktığı havacılık alanına girerek neler yapabileceklerini ortaya koymak istediklerini anlatan Ertan, “Sağlam plastikten ürettiğimiz parçalar son derece dayanıklı ve hafif. 3D yazıcılar sayesinde zamandan ve enerjiden büyük bir kazanç sağlıyoruz” dedi.

    “EN BÜYÜK HAYALİM; 3D İLE ÜRETTİĞİM UÇAKLA GÖKYÜZÜNDE SÜZÜLMEK”

    Havacılık sektöründe maliyetlerin bir hayli yüksek olduğuna değinen Ertan, şunları kaydetti:

    “Söz konusu imalat sistemi sayesinde, havacılıkta ekonomik üretim dönemi başladı. Tamamen yerli olarak ürettiğimiz 3D yazıcı sayesinde; uçakların motor hariç bütün parçalarını yapabiliyoruz. Ben bir uçak mühendisiyim ve en büyük hayalim, parçalarını kendimin ürettiği bir uçakla gökyüzünde süzülmek. 3D teknolojisi tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de her geçen gün gelişiyor. Beni asıl gururlandıran ise Türkiye’de ürettiğimiz 3D yazıcıdan alan bir İtalyan akrobasi pilotunun, özel tasarım uçağının tüm parçalarını bu cihazla yapıyor olması. Ülke olarak son 100 yıldır hemen her teknolojik yeniliği atladık. 3D yazıcılarla teknoloji yarışında artık biz de varız diyebiliriz. Yaklaşık 2 yıl süren AR-GE çalışmaları sonucunda ürettiğimiz yazıcılarımız 3gen’le evlerin, 4gen’le ise kurumsal firmaların vazgeçilmezi olmayı hedefliyoruz.”

  • Adana Yerli Otomobil Üretimine Talip

    Adana Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Kıvanç, yerli otomobil üretmeye talip olduklarını ve aranılan babayiğidin Adana’dan çıkmasını istediklerini belirterek, “Türkiye’nin 01 plakalı şehrinin plakasını ilk otomobile vermeyi arzu ediyoruz” dedi.

    ADASO Meclis Başkanı Hüseyin Nuri Çomu’nun başkanlığında yapılan ekim ayı meclis toplantısında yerli otomobil üretimini gündeme getiren Kıvanç, yerli otomobil üretimine yönelik yapılan girişimlerden büyük heyecan duyduğunu ifade etti. Adana’nın otomotiv sektöründe gerekli altyapı ve gelişmiş yan sanayisi ile vasıflı işgücü ve donanıma sahip bulunduğunu belirten Kıvanç, kent sanayisinin yerli üretime önemli katkılar yapacağını, Adana olarak bu önemli yatırıma ev sahipliği yapmaktan büyük onur ve mutluluk duyacaklarını vurguladı.

    Adana Sanayi Odası olarak, sanayi üretimine katkı sağlayacak, üretimi ve ihracatı artıracak her türlü girişimin sonuna kadar arkasında olacaklarını ifade eden Kıvanç, “Sanayiciyiz, işimiz üretmek. Adana olarak da içimizde çok önemli işler başaran firmalarımız var. Seri numarası 0000001 olacak ilk otomobile, Adana Sanayi Odası olarak talip olduğumuzu, Türkiye’nin 01 plakalı şehri Adana’nın plakasını vermeyi, aranılan babayiğidin Adana’dan çıkmasını arzu ettiğimizi burada kamuoyuna deklare etmek isterim” dedi.

    Günümüzde otomotiv sektörünün önemli bir değişim aşamasında bulunduğunu belirten Kıvanç, global anlamda çevrenin giderek önem kazanması, enerji kaynaklarındaki değişim ve teknolojik gelişmelerin otomotiv sektöründe önemli gelişmeleri beraberinde getireceğini, bu durumun fırsata dönüştürülmesi gerektiğini ifade etti.

    Sanayi Bakanlığı’nca yerli otomotivin yanı sıra yerli malı gibi muhtelif düzenlemelerle sanayi üretiminin artırılmasına yönelik önemli çalışmalar yapıldığına dikkat çeken Kıvanç, şöyle konuştu:

    “Sanayi Bakanlığı’mızın bu anlamda gerçekleştirdiği özverili çalışmalar için ayrıca teşekkür etmek isterim. Türk sanayicisi, Türk girişimcisi, eşit şartlar altında ve gerekli destekler sağlandığında her ülke ile rekabet edebilecek bilgi, deneyim ve cesarete sahiptir. Savunma sanayinde bugün gelinen nokta hepimizin malumlarıdır. Özel sektör-devlet işbirliğinde gerçekleştirilen yatırımlar ülkemizi savunma sanayinde önemli bir noktaya taşımış, ileri teknoloji, bilgi ve deneyim gerektiren bu alanda yurt dışına olan bağımlılığımızı önemli oranda azaltmıştır. Ülkemiz kendi silahını, insansız uçağını, füzesini, helikopterini, gemisini, hatta denizaltısını yapmaya yönelik önemli girişimlerde bulunmuştur.”

    Türkiye’nin ancak üreterek, ürettiğini de dünya pazarlarına satarak büyüyüp gelişebileceğini vurgulayan ADASO Başkanı Zeki Kıvanç, üretime yönelik her desteğin ülkenin geleceğini yapılmış en önemli yatırım olacağını ifade etti. Kıvanç, “Doğru planlama, etkin yönetim ve verimli bir devlet özel sektör işbirliğiyle inanıyorum ki birçok zorluğun üstesinden kolaylıkla gelebiliriz. Hepimiz bu umutla çalışmaya devam etmeliyiz. Çıkış yolu yenilikten, farklı olabilmekten geçiyor. Ülkemizin içinde bulunduğu sarmaldan kurtulmak için yüksek teknolojili, yüksek katma değerli, inovatif ürünlere yönelmeli ve bu anlamda Ar-Ge’ye önem vermeli, yatırım yapmalıyız” diye konuştu.

    ADASO Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Kıvanç, terör saldırılarının barış ve huzuru bozmaya çalışanların son oyunu olması temennisinde bulunarak, kınadığını ve lanetlediğini bildirdi.

    Türkiye’nin iki yılı aşkın süredir seçim atmosferinden çıkamadığını, ihtiyaç duyulan yapılan reformların hayata geçirilemediğini belirten Kıvanç, “Yaşanan siyasi belirsizlikler özellikle biz sanayicileri oldukça olumsuz şekilde etkilemektedir. 1 Kasım tarihinde yapılacak yeni seçimin ülkemiz, milletimiz ve sanayicilerimiz için hayırlara vesile olmasını, istikrarlı ve uzun soluklu bir hükümet kurulması ve kurulacak hükümetin ülke olarak ihtiyacımız olan reformlara öncelik vermesini temenni ediyorum. Reformların temelinde üretim ve sanayi politikaları olması gerektiğinin ancak hukuk ve eğitim alanında da önemli açılımlar yapılmasının şart olduğunun da altını çizmek istiyorum” dedi.

  • Bakan Gönül: “Yerli Savaş Uçağının Projelendirilmesinde Belli Bir Mesafe Kat Edildi”

    Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, yerli savaş uçağının proje aşamasında olduğunu belirterek, en iyisini yapmak için belli bir programın uygulandığını kaydetti.

    Bakan Gönül, Eskişehir ziyaretleri kapsamında Eskişehir Valisi Güngör Azim Tuna’yı makamında ziyaret etti. Ziyaret öncesi basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Gönül, ziyaretlerinin amacının, Bakanlıklarını çok yakından ilgilendiren savunma sanayi tesisleriyle, askeri tesislerin ziyareti olduğunu söyledi. Eskişehir’in önemine vurgu yapan Bakan Gönül, “Cumhuriyet sonrası Eskişehir’in bir başka özelliği de sanayi bölgesi olarak ilan edilmesi. Bu sanayi gelişiminde Türkiye’nin ümidinin bağlandığı ve gerçekten de büyük başarılar kazandığı bir bölge oldu. Nitekim bugün bizim harp uçaklarımızın motorlarını yapan ki en son 30 F-16’nın motorlarını yapan TEİ şirketi, ki başka özelliklerini de var. Savronik şirketi, Alp Havacılık ve bizim askeri fabrikalar Eskişehir’e başka bir özellik kazandırıyor. Bugün bunları ve bazı projeleri incelemek üzere buradayız. Tabi Eskişehir’in özelliklerini sayarken üniversiteleri de söylememek mümkün değil. Türkiye’de açıköğretime ivme veren onun kurumlaşmasını sağlayan ilimiz de Eskişehir oldu. Bunun yanında lületaşından falan bahsetmiyorum, onlar zaten sizin bildiğiniz şeyler” dedi.

    “TÜRKİYE F-16’LARI YAPABİLEN BİR ÜLKE”

    Bakan Gönül, “Yerli savaş uçağı proje aşamasındadır. Projelendirilmesinde de belli bir mesafe kat edildi. Ama şu var; zaten Türkiye F-16’ları yapabilen bir ülke. Türkiye’nin acil bir ihtiyacı olmadığı için en iyisini yapmak üzere belli bir program uygulanıyor” diye belirtti.

    Eskişehir Valisi Güngör Azim Tuna ise, Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül’ün ziyaretinden duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Tuna, “Osmanlı Devleti’nin kurulduğu ilk toprak olan ilk hutbenin okunduğu, İstiklal savaşları ve Kurtuluş savaşında çok büyük fedakarlıklar gösteren Eskişehir’imize sayın bakanımıza hoş geldiniz diyoruz. Valiliğimizi ziyaretlerinden ötürü de teşekkür ediyoruz” diye konuştu.

    Ziyaret sonunda Bakan Gönül ve Vali Tuna birbirlerine çeşitli hediyeler verdi.

  • Konyada “Yerli Otomobil Komisyonu” Oluşturuluyor

    Konya Sanayi Odası (KSO) Ekim Ayı Meclis Toplantısı, meslek komitesi üyelerinin de yoğun katılımıyla gerçekleştirildi.

    Toplantıda gündem, Konya’nın yerli otomobil çağırısı oldu. Yerli otomobil yatırımının Konya’ya yapılması halinde, Konya ile beraber bölge illerin de yeni bir kalkınma sürecine gireceği ifade edilirken, KSO Başkanı, TOBB Yönetim Kurulu Üyesi Memiş Kütükcü, bu konuda bir komisyon oluşturma çalışmalarının devam ettiğini, geniş kapsamlı bir rapor hazırlanarak ilgili kurumlarla paylaşılacağını söyledi. Toplantıda ayrıca zaten sıkışan Marmara Havzası’ndaki yatırımların Anadolu’ya kaymaya başladığı bir dönemde, yerli otomobil fabrikasının Marmara’ya yapılmasının yanlış olacağının, Konya’nın ise Anadolu’da yerli otomobil için en uygun il olduğunun altı çizildi.

    Konuşmasında geçtiğimiz günlerde açıklanan Küresel Rekabet Endeksi 2015-2016 Raporu’na da değinen Kütükcü, 144 ülkenin 12 başlıkta değerlendirildiği bu raporda Türkiye’nin 51’inci sırada yer aldığını, ancak Türkiye’nin rekabetçilik endeksinde daha üst seviyelere tırmanmak zorunda olduğunu belirtti. Kütükcü, “Türkiye bir süredir günlük siyasetin etkisi altında. Yapısal reformların yerini, günlük siyaset söylemleri almış durumda. İş dünyası olarak bizler, yatırım ortamının iyileşmesini ve belirsizliklerin bir an evvel son bulmasını, ekonominin yeniden gündemin en tepesine yerleşmesini istiyoruz. Jeopolitik ve siyasi belirsizliklerin azalması halinde, 2016’da işler daha iyiye gidecek, ekonomi kendisine hareketli yeni bir rota çizecektir” ifadelerini kullandı.

    “KARDEŞÇE, GÖNÜL GÖNÜLE VEREREK SANDIĞA GİTMELİYİZ”

    1 Kasım seçimlerinden sonra Türkiye’nin hızla siyasi belirsizlikten kurtularak daha istikrarlı bir ülke haline gelmesini temenni eden Kütükcü, “1 Kasım seçimleri, Türkiye için bir dönüm noktası niteliğinde. 1 Kasım’da, Türkiye’nin geleceğinin her türlü siyasi menfaatin üzerinde olduğu bilinciyle, tüm ikilikleri unutarak, kardeşçe, gönül gönüle vererek sandığa gitmeliyiz. Ben inanıyorum ki; aziz milletimiz böyle bir görüntüyle, ayağına prangalar takmak isteyenlere tarihi bir ders daha verecek, 2 Kasım sabahı hepimiz yeni bir umutla işimizin başında olacağız” şeklinde konuştu.

    Küresel ekonomideki dalgalanmalara karşı sanayicileri de uyaran Kütükcü, bazı senaryoların Aralık ayında dolar kurunda artış öngördüğünün altını çizerek, “Aralık ayı, merkez bankalarının, özellikle de Avrupa Merkez Bankası ile Amerikan Merkez Bankası’nın tavrı dolayısıyla, hepimizi etkisi altına alabilecek bir ay olabilir. Avrupa Merkez Bankası’nın ek parasal genişlemeye gitmesi ve Amerikan Merkez Bankası FED’in faiz artışına başlaması halinde para piyasaları Aralık ayında yeni bir döneme girecek, bu süreç doların tüm dünyada yeniden güçlenmesine yol açacaktır. Sanayicilerimiz, tüm senaryolara olduğu gibi, bu senaryoya da hazırlıklı olmalı, döviz risklerini mümkün olduğunca minimize etmelidir” diye konuştu.

    “KONYA ŞEHİDİNİN EMANETİNE SAHİP ÇIKIYOR”

    Başkan Kütükcü’nün ardından söz alan Konya Platformu Başkanı Mehmet Ali Çelik, başlattıkları ‘Konya şehidinin emanetine sahip çıkıyor’ kampanyası hakkında bilgi verdi.

    Terörle mücadele kapsamında şehit olan Konyalı asker ve polislerin yakınlarından ihtiyaç sahibi olan ailelere birer ev hediye etmek için kampanya başlattıklarını, kampanyaya bağışta bulunarak Başbakanın da desteklediğini aktaran Çelik, “Şehitlik mertebesine ulaşan vatan evlatlarının geride bıraktıkları aileleri, evlatları hepimize birer emanettir. Devletimizin bu konuda her türlü imkanlarını seferber ederek, sağladığı şartlar haricinde bizler de üzerimize düşen emanete sahip çıkmak için, bu kampanyayı düzenledik. Toplanacak olan yardımlarla Valiliğimiz koordinasyonunda oluşturulacak bir komisyon çalışmasıyla belirlenecek ihtiyacı bulunan şehit ailelerine, birer ev hediye etmeyi arzuluyoruz” ifadelerini kullandı. Çelik, ayrıca yardım yapanların bu yardımları da zekatlarından sayabileceklerini bildirerek, Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu’ndan bu konuda fetva alındığını, yardım verirken zekat olarak niyet edilebileceğini sözlerine ekledi.

  • Bso Başkanı İsmail Uğur: “yerli Otomobilin Adı Alp Olsun”

    Balıkesir Sanayi Odası (BSO) Başkanı İsmail Uğur, yerli otomobil üretiminin milli bir görev olduğunu söyleyerek, üretilmesi beklenen otomobile ’Alp’ adını önerdi.

    Balıkesir Sanayi Odası (BSO) Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Uğur, tanıtımından itibaren üzerinde tartışmalar çıkan ilk yerli otomobilin üretimine talip olduklarını açıkladı. Uğur, altyapı ve kentin dinamiklerinin Türkiye’nin ilk yerli otomobilini üretmeye hazır olduğunu söyledi. Yerli üretimi, milli bir görev olarak niteleyen Uğur, “Yerli otomobilin ilk üretimine 2023 adetle başlayabiliriz. Cumhuriyet Türkiyesi’nin kurulduğu Anadolu topraklarının kapılarını açan büyük komutan Alp Arslan’ın adını bu otomobile verebiliriz. ’Alp’ adıyla üreteceğimiz milli otomobilimiz, geçmişten günümüze yolculuğa çıkaracak bir devrimin de sembolü olacaktır” dedi.

    Her ayrıntıyı düşündüklerini belirten Balıkesir Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Uğur, “Balıkesir, Organize Sanayi Bölgeleri, limanları, lojistik merkezleriyle cazibe merkezi haline geldi. Balıkesir, sadece Türkiye’de değil, uluslararası arenada marka şehirler arasına giriyor. Genç, nitelikli insan gücü, gelişmiş altyapı hizmetleri ve ekonomik hayatı canlandıracak kaynaklara sahip olan Balıkesir, Türkiye’de sanayi ve teknoloji yatırımlarının yapılabileceği en uygun coğrafya. Bunun için kentin dinamikleri, yerel yönetim, kamu ve özel kuruluşları buna hazır. Bu sinerjiyi oluşturduk. İlk yerli otomobili üretmeye hazırız” diye konuştu.

    Türkiye’nin ilk yerli otomobilinin üretiminin yapılacağı altyapıya her türlü desteği vermeye hazır olduklarını belirten BSO Başkanı İsmail Uğur, ilk üretim bandından çıkacak otomobillerin de Balıkesir’de satışını bile konuştuklarını ifade etti. Büyükşehir Belediyesi ve ticari taksilerin Balıkesir’de üretilecek otomobilleri kullanması için görüşmeler yapıldığını, projenin olumlu karşılıklar bulduğunu anlatan Uğur, şunları kaydetti:

    “Kişisel olarak da, görüştüğüm iş adamları da yerli otomobil projesini sonuna kadar destekliyoruz. Hükümetimize, bakanlarımıza ve bu süreçte emeği geçenlere teşekkür ediyorum. İş dünyası olarak, Türkiye’nin 2023 hedefleri doğrultusunda, bu projeyi desteklemeliyiz. Bunun için de Balıkesir’de üretilecek otomobillerin 2023’üne şimdiden satış garantisi veriyoruz. Üretimin, kamu – özel sektör ortaklığıyla yapılması başlangıç sürecinde önemlidir. Hatta TOBB ve Sanayi Odaları sembolik de olsa ortak olabilir. Yerli otomobil kullanan esnafa ve şirketlere akaryakıtta ve ÖTV’de destek olunabilir.”