Etiket: Yeni

  • AK Parti Milletvekili Arslan’dan ‘yeni Anayasa’ açıklaması

    AK Parti Milletvekili Arslan’dan ‘yeni Anayasa’ açıklaması

    AK Parti Ankara Milletvekili Ali İhsan Arslan, Türkiye’nin toplumun tüm kesimlerini kucaklayan yeni bir Anayasaya ihtiyacı olduğunu belirterek, “Cumhuriyetimizin 100’üncü yaşını kutlayacağımız 2023’ten önce, Türkiye’mizi, toplumun tamamını kucaklayan bir milli mutabakat eşliğinde yepyeni bir Anayasa ile taçlandıralım” dedi.

    Arslan, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklamada, Türkiye’ye yeni bir anayasanın gerekliliğini ve AK Parti’nin yeni anayasa çağrısındaki samimiyetini anlattı. AK Parti’nin 2002 yılından beri iktidarda yer aldığına ve Türkiye’nin çehresini değiştirerek, her alanda çok büyük reformları hayata geçirdiğine işaret eden Arslan, “Devrim niteliğinde reformlar gerçekleştirdik. Cumhurbaşkanını halkın seçmesi, Yeni Yönetim Sistemi sayesinde ülkemizi, çağın gerektirdiği dinamizme kavuşturduk” ifadelerini kullandı.

    Ali İhsan Arslan, AK Parti’nin Anayasa’da ciddi değişikliklere imza attığını ancak sıfırdan bir Anayasa yapma imkanını bulamadığına değinerek, başta askeri olmak üzere muhtelif vesayet unsurlarının etkisindeki Anayasaların öteden beri Türkiye’nin ayağına pranga vurduğunu ifade etti.

    Genelde buhran zamanlarında ihtiyaca binaen şekillenen anayasaların krizleri önleyecek, meseleleri çözecek umumi ilkeler içerdiğini anlatan Milletvekili Arslan, Türkiye’de vesayetin gölgesindeki Anayasaların hep dönemsel kaldığını, bir süre sonra da işlevini kaybettiğini aktardı.

    “Devletler, medeniyet mirası; Anayasalarsa milli kimlik üzerinde yükselir”

    “Devletler, medeniyet mirası; Anayasalarsa milli kimlik üzerinde yükselir” diyen Ankara Milletvekili Arslan, toplumun tarihini, değerlerini esas almayan anayasaların işlevsel olamayacağını, Türkiye’de de anayasaların çoğu kez sorunların kaynağı haline geldiğini kaydetti.

    AK Parti olarak Türkiye’deki tüm kesimlerin katılımıyla, milli mutabakatla yepyeni bir Anayasa yapmanın vaktinin geldiğini düşündüklerini dile getiren Ali İhsan Arslan, sözlerini şöyle sürdürdü:

    “Sayın Cumhurbaşkanımız, bu konuda tüm tekliflere açık olduğumuzu açıkça belirtmiştir. Türkiye’nin yeni bir Anayasa’ya ihtiyacı olduğunu, aslında herkes söylüyor. Gelin, niyet okuma, kulp takma alışkanlıklarını, hiç olmazsa Anayasa konusunda bir kenara bırakalım. Hep birlikte elimizi taşın altına koymaktan kaçınmayalım. Gelin, Cumhuriyetimizin 100. yaşını kutlayacağımız 2023’ten önce, Türkiye’mizi, toplumun tamamını kucaklayan bir milli mutabakat eşliğinde yepyeni bir Anayasa ile taçlandıralım.”

    Milletvekili Arslan, muhalefet partilerinin de sürece aktif katılımından yana olduklarının altını çizerek, “Temennimiz, Türkiye’nin yüzyıllar boyunca referans alacağı, çağdaş bir Anayasa yapmak üzere tüm siyasi tarafların işbirliği içinde olmalarıdır. Bunu başarırsak, buna katkı sağlayan herkes, ileride hayırla yad edilecektir” dedi.

    AK Parti Ankara Milletvekili Arslan, dünyada pandeminin etkisiyle yaşanan kargaşa ve karmaşaya da dikkati çekerek, küresel düzen arayışının yakın zamanda çok daha sert geçeceğinin anlaşıldığını, Türkiye’nin ise gerek savunma sanayii gerek teknoloji geliştirme ve üretim hacmini büyütme bakımından sürece hazırlıklı olduğunu vurguladı.

    Arslan, “Mesele yalnız ekonomiyle, yalnız güvenlikle sınırlı değil. Siyasi işleyişi istikrarlı kılmak, ülkenin yönetim sistemini rayına oturtmak, temsil, katılım, seçim mekanizmalarını güçlendirmek gerekiyor” uyarısında bulundu.

    “Gelin, siyasi partiler olarak demagojileri bir kenara bırakalım”

    “Gelin, siyasi partiler olarak demagojileri bir kenara bırakalım” ifadesini kullanan Arslan, şu değerlendirmelerde bulundu:

    “Ülkemizin performansının zayıflamaması, kalkınma ve istikrarının kesintiye uğramaması, yarınlara daha iyi hazırlanması için yeni Anayasa’nın nasıl olması gerektiği hususunda, gelin hep birlikte kafa yoralım. Şu veya bu kesimin değil, şu veya bu partinin değil, toplumumuzun tüm kesimleriyle bir bütün olarak milletimizin hayrını esas alalım. Türkiye’nin kazanımlarını devam ettirecek, istikrarı muhafaza edecek, insanlarımız tarafından coşkuyla desteklenecek bir Anayasa’yı, gelin hep birlikte yapalım.”

    Türkiye’de şu an itibariyle iç ve dış konjonktürün yeni bir Anayasa yapmaya son derece müsait olduğuna vurgu yapan Ali İhsan Arslan, bu konuda samimi ve kararlı olduklarının altını çizdi.

    Anayasaların kendi özel mimarisi, kendi özel mühendisliği bulunduğuna değinen Arslan, mevcut Anayasanın bazı temel ilkeleri es geçerken, kanunla halledilebilecek pek çok detayı da bünyesinde barındırdığını aktardı.

    Milletvekili Arslan, “Anayasanın ruhunu veren bazı maddeler ile ilk dört madde büyük oranda teveccüh gördüğünden, o noktalarda zaten bir genel mutabakat var. Ama geri kalan bölümlerin, milli mutabakatla yeniden kaleme alınması gerekiyor” ifadelerini kullandı.

    “Yeni Anayasada bu açıdan yasama-yürütme-yargıda milletimizin tamamını temsil edecek bir seçim usulüne ihtiyaç bulunuyor”

    Yeni Anayasanın, temel ilkeleri net olarak tanımlarken, kafalardaki soru işaretlerini giderecek sarih maddelerden oluşma gerektiğini dile getiren Arslan, bir Anayasanın özünü, yasama-yürütme-yargı organlarının vazifeleriyle seçimlerine ilişkin esaslar ile kişi hak ve hürriyetlerine ait ifadelerin teşkil edeceğini söyledi.

    Ali İhsan Arslan, değerlendirmelerini şöyle sürdürdü:

    “Yeni Anayasada bu açıdan yasama-yürütme-yargıda milletimizin tamamını temsil edecek bir seçim usulüne ihtiyaç bulunuyor. Yeni Anayasa kurumların güçlendirilmesi, kendi yerlerini, görev tanımlarını bilmesi, kesintisiz işleyişinin sağlanması yanında milletimizin temsil, katılım taleplerini karşılayacak, denge-denetleme vazifesini yerine getirecek mahiyette olmalıdır. Türkiye’deki her kesimi kucaklayan, adil, kapsayıcı, temsil potansiyelini yükselten seçim usulleri, yasama-yürütme-yargının da gücünü artıracaktır. Kişi hak ve özgürlükleri bu süreçte AB müktesebatı, evrensel hukuk ve ilkeler çerçevesinde ele alınıp geliştirilmelidir. Bu anlayış çerçevesinde büyük Türkiye’yi hep birlikte kurmak için, ortak bir gelecek, ortak bir kader etrafında buluşmak mecburiyetindeyiz.”

    Milletvekili Arslan, geniş bir mutabakatla, ortaklıkları çoğaltarak, hiçbir kimlik ayrımına gitmeden yeni Anayasanın hep birlikte yapılabileceğine inandığını belirterek, “Kamplaşmaları kaynaşmaya, farklılıkları kucaklamaya, vesayeti demokratik hayata dönüştüren bir anlayışın her kesimde kabul görmesi, yeni Anayasa’nın hep birlikte yazılması için hayati önem taşıyor. Buna, siyasi partilerimiz başta olmak üzere, toplumumuzdaki tüm kesimlerin destek vermesini temenni ediyorum” açıklamasında bulundu.

  • Ünlü’ye yeni görev

    Ünlü’ye yeni görev

    Erzurum’da 17 yıldır sağlık sektöründe hizmet veren Şeref Ünlü Öz Sağlık İş Sendikası Palandöken Devlet Hastanesi işyeri sendika temsilciliğine atandı.

    Yıllardır hizmet verdiği Palandöken Devlet Hastanesi temsilciliğine atanmasından dolayı büyük bir mutluluk duyduğunun altını çizen Ünlü şunları söyledi:

    “Yıllardır birçok gazete ve televizyonlarda çalıştım. Sağlık sektöründe 17 yıldır Palandöken Devlet hastanesinde çalışmaktayım. Bu görevi layık gören Sendika temsilcilerine teşekkür ediyorum. İl Başkanımız Ebru Kılıç’ın desteği bilgisi başarısı ile yolumuza devam edeceğiz. Başkanımız Kılıç Öz Sağlık İş Sendikasını Doğu Anadolu’da ses getiren bir sendika olma yolunda emin adımlarla hep birlikte yürüyoruz. Sendikamız Hak İş’in üyesidir. Sağlık alanında çalışan tıbbi Sekreterler, kadrolu işçiler, özel hastanelerde ve tıp fakültelerinde çalışan taşeronlar, bakım ve onarım hizmetlerinde çalışanlar, pişirme ve dağıtım hizmetlerinde çalışan işçi kardeşlerimiz üye olabileceklerdir. Bugüne kadar sendikal çalışmalarda taşeronun ismi ve yeri maalesef yoktu. Öz Sağlık İş Sendikası olarak çalışanlarımızın sorunlarının çözümü için gayret göstereceğiz. Çalıştığımız kurumlarımızla herhangi bir problemimiz, anlaşmazlığımız olduğu için değil çalışma arkadaşlarımızın örgütlü bir şekilde kanunlar ve iş akitlerinden doğan hak ve menfaatlerini koruyup gözetmek ve bu amaçlar doğrultusunda çalışmalar yaparak ve hepimizi temsil edecek bir yapı oluşturmayı hedefliyoruz. Öz Sağlık İş Sendikası olarak yenilikçi, ilkeli ve kararlı mücadeleyi kendimize temel görev saymaktayız. Üyelerimize yaptıkları işe uygun bir ücret temin etmek için çalışmayı, geleceğe güvenle bakmalarını sağlayacak hakların temini için gerekli çalışmalar yapmayı ve toplu iş sözleşmelerinden yararlandırmayı hedefliyoruz.”

  • Yeni Dünya Vakfı’ndan Erzurum’a “İpekyolu Enstitüsü” önerisi

    Yeni Dünya Vakfı’ndan Erzurum’a “İpekyolu Enstitüsü” önerisi

    Yeni Dünya Vakfı Erzurum Şubesi Yönetim Kurulu adına bir açıklama yapan YDV Erzurum Şube Başkanı Ayhan Akbulut dünyada değişen ticaret yollarıyla siyasi ve kültürel dengelerin de değişeceğini, zihinsel manada yeni bir dünya kurulmak üzere olduğunu, kurulan bu dünyada İpekyolu’nun Türkiye’ye giriş kapısı olan Erzurum’a ciddi sorumluluklar düştüğünü belirterek konuyla ilgili YDV Erzurum şubesi olarak bir beyin fırtınası yaptıklarını ve çalışmanın sonuçlarını hem ülke hem Erzurum kamuoyunun dikkatlerine sunmak istediklerini ifade etti.

    YDV Erzurum Şube Başkanı Ayhan Akbulut açıklamalarında şu ifadelere yer verdi:

    “İnsanlık tarihinin en eski ve uzun karayolu olarak bilinen İpekyolu 200 yıllık uzun fetret dönemini tamamlayarak yeniden canlanmak ve çok önemli fonksiyonlar üstlenmek üzere Doğu, batı, kuzey, güney ticaret yollarını birbirine bağlayan “Tarihi İpekyolu” Mısır, Roma, Babil, Çin, Hindistan ve Türk medeniyetleri arasında güçlü ilişkiler kurmayı sağlamış; ticaret güzergâhındaki farklı dinlerin, kültürlerin, dillerin, coğrafyaların, mal ve eşyaların, düşüncelerin, bilgilerin, geleneklerin ve tecrübelerin karşılıklı aktarılmasında çok mühim işlevi olmuştur. Bu tarihi yol üzerinde birbirinden güçlü ticaret, eğitim ve kültür merkezi şehirler kurulmuştur. Tarih boyunca sadece ticaret kervanları değil ordular da bu yolu takip etmiştir, seyyahlar da, din adamları da, ilim adamları da, misyonerler de. Dünya medeniyetlerinin gelişmesine ve etkileşimine katkısı yadsınamaz tarihin en eski ve uzun karayoluna “İpekyolu” adını 1877’de Alman coğrafyacı ve jeolog Ferdinand Von Richfhofen vermiştir.

    Anadolu, İpekyolunun en önemli buluşma ve kavşak noktalarından biriydi. Tarihi İpek Yolu Avrupa’ya giderken Anadolu’da birçok kola ayrılarak ağ gibi Anadolu’yu sararak Karadeniz, Ege ve Akdeniz’deki limanlara ulaşırdı. Prof. Dr. Mehmet Bulut’un tespitine göre İran üzerinden gelen yolun Anadolu’daki güzergâhları şöyle idi. 1-Tebriz-Bargari-Erciş-Maalzgirt-Hınıs-Erzurum-Tercan-Erzincan-Sivas-Şarkışla-Kayseri-Aksaray-Konya-Adana-Ayas. 2- Tebriz-Erzurum-Sivas-Kayseri-Aksaray-Konya-Antalya-Alanya. 3-Tebriz-Erzurum-Bayburt-Gümüşhane-Trabzon. 4-Tebriz-Erzincan-Sivas-Tokat-Amasya Samsun-Sinop. 5- Tebriz-Sivas-Yozgat- Ankara-İstanbul. 6- Konya-Isparta-Denizli-İzmir. Karadeniz, Ege ve Akdeniz limanlarına aktarılan bu mallar, Venedikliler ve Cenevizliler tarafından gemileri ile Güney Avrupa ve Kuzey Afrika limanlarına ulaştırıyorlardı. İstanbul’a gelen mallar ise, Trakya üzeri kara yolu ile Avrupa içlerine kadar varıyordu.

    İpekyolunun baharat yoluyla kesişen güzergâhları dikkate alındığında karasal alandaki Asya, Afrika ve Avrupa kıtaları arasındaki bu uzun güzergâhla birlikte Büyük Okyanus, Hint Okyanusu ve Atlas Okyanusunu birleştiren kadim bir yol olarak da değerlendirilebilir. Tarih boyunca karadan ve denizden izi sürülen doğu-batı güzergâhının bu bağlantısı, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan öncülüğünde gerçekleştirilen güçlü ulaşım ağıyla (bölünmüş yollar, otobanlar, hemen her şehirde kurulan hava alanları, bölgeleri birbirine bağlayan tüneller, Marmaray ve Avrasya tünelleri, yüksek hızlı tren, yenilenen ve geliştirilen demiryolu ağı, Bakü-Tiflis-Kars demiryolu; Yavuz Sultan Selim, Osman Gazi ve 1915 Çanakkale Köprüsü) alt yapısını tamamlamış gözükmektedir. Son olarak Karabağ’ın Ermeni işgalinden kurtarılması ve Türk koridorunun açılması (Zengezur geçidi)Türkiye’den Nahcıvan üzerinden Azerbaycan’a ve Türkistan’a kesintisiz kara ve demiryoluyla ulaşımı mümkün kılmıştır ki bu, bilhassa Çin ve Türkiye arasında hayata geçirilmeye çalışılan “Orta Kuşak Yol Projesi” (İpekyolu) açısından son derece olumlu ve mühim bir gelişmedir. Evet, yol medeniyettir, hayattır. Dünya üzerinde ticaret yollarının değişmesi uluslararasındaki askeri, ekonomik ve kültürel dengelerin de değişmesi anlamına gelmektedir. Şöyle ki, dünya bu noktada tereddüt etmeden çalışmaktadır. UNESCO diyalog yolları kapsamında 1987’de “Büyük İpekyolu” projesini başlatmıştır. Ardından BM Dünya Turizm Örgütü 1993’te Endonezya’da düzenlediği genel kurul toplantısında “İpekyolu Turizmi” kavramını gündeme getirmiştir. 1995’te Özbekistan’ın Semerkant şehrinde UNESCO tarafından Uluslararası Orta Asya Çalışmaları Enstitüsü (IICAS) kurulmuştur. Bu kuruluş 2011 yılından itibaren de her yıl bir ülkede İpekyolu İş Birliği Toplantısı düzenlemektedir. Örneğin Çince kültür derslerinin verildiği Konfüçyüs Enstitüsü (Confucius Institute) bulunmaktadır ve oldukça etkin çalışmaktadır. Orta Kuşak Yol inisiyatifi tarihi İpekyolu üzerindeki yaklaşık 65 ülke için olduğu gibi en çok da ülkemiz için “yeni bir dünya”nın inşası demek. Devletimizin yetkili organları, üniversitelerimiz ve STK’ler yeni dünya inşasında elbette stratejiler geliştirmeye çalışmaktadır. Biz Yeni Dünya Vakfı olarak bölgemizde ve dünyada oluşan yeni düzende, kadim kültürümüzün ve medeniyetimizin, değerlerimizin doğrultusunda ülkemize katma değer olmak için gayret göstereceğiz. Yeni Dünya Vakfı Erzurum Şubesi olarak tarihi İpekyolu’nun, yukarıda zikredilen tüm kollarının Erzurum’dan geçtiğinin ve bölgemizdeki gelişmelerin en çok etkilediği şehirlerden birinde yaşadığımızın farkındayız. İpekyolu Demiryolu, Orta Kuşak Yol adı ne olursa olsun dünyayı değiştiren bu yolun ticaret, eğitim, kültür ve medeniyet açısından ülkemizdeki ilk kavşak şehri Erzurum’dur. Erzurum tarih boyunca Doğu’nun Batı’ya Batı’nın Doğu’ya açıldığı kapı olmuştur. Asırlarca bu aziz yurdun hududunu korumuş garnizon, ticaret, eğitim ve kültür şehri olmuştur. Yeni Dünya Vakfı Erzurum şubesi olarak vakfımızın ilkeleri ve amaçları doğrultusunda şehrimizde tüm kamu kurumlarının, yerel yönetimlerin, üniversitelerin ve ilgili STK’lerin katılacağı “İpekyolu’nun Kavşak Şehri Erzurum” platformunun kurulmasının elzem olduğunu düşünüyoruz. Şehrimizde kurulacak bu platformun amacı hem bu yolun geçtiği ülkelere şehrimizin ve ülkemizin tanıtımını yapmak, yeni dünya inşasında kaliteli insan kaynağı oluşturmak hem bu yolla ülkemize gelecek farklı kültür ve medeniyet unsurlarını gözlemleyip bunların disipline edilmesini sağlamak, bu konuda stratejiler geliştirmek olmalıdır. Bu doğrultuda düşüncemiz; YDV Genel Merkezimizin destekleriyle ve öncülüğünde Yunus Emre Enstitüsü, TİKA, öğrenci değişim programları, Türk Cumhuriyetlerindeki üniversite ve STK’lerle işbirliği yaparak Türk birliği sağlanmasına katkı sunmak, İpekyolu ile Çin’in kendi diasporasını yaymasının, kültürel entegrasyonun önüne geçmek veya olumsuz tesirleri kontrol altına alacak çalışmalarda yer almak Bu doğrultuda kavşak şehir Erzurum’da yol üzerindeki ülkeleri, coğrafyaları dikkate alarak dil, din, kültür, turizm, insan kaynağı gibi birçok konuda araştırmalar ve çalıştaylar yapacak, stratejiler belirleyecek “Türkiye İpek Yolu Enstitüsü” kurulabilir.”

  • EBYÜ’de fiziki alt yapı ve yeni eğitim binalarının yapım çalışmaları devam ediyor

    EBYÜ’de fiziki alt yapı ve yeni eğitim binalarının yapım çalışmaları devam ediyor

    Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi (EBYÜ) Yalnızbağ yerleşkesinde fiziki alt yapı ve yeni eğitim binalarının yapım çalışmaları devam ediyor.

    Birçok bölüm ve programla gelişme ivmesini artıran EBYÜ bünyesine kattığı yeni birimlerle büyümesini sürdürüyor. 2008 yılında temelleri atılan ve 2012 yılında hizmet vermeye başlayan Yalnızbağ yerleşkesinde fiziki alt yapı ve yeni eğitim binalarının yapım çalışmaları hızla devam ediyor. Bu bağlamda Mühendislik Fakültesi Merkezi Araştırma Laboratuvarı, kütüphane ve müze binalarının 2021 yılı içerisinde hizmete açılması beklenirken, Beden Eğitimi Spor Yüksek Okulu ve antrenman salonları binası, Sivil Havacılık Yüksekokulu ek binası, Yalnızbağ yerleşkesi çevre yolu, çevre duvarı ve alt yapı yapım işlerinin ise ilerleyen dönemlerde tamamlanarak hizmete hazır hale getirilmesi planlanıyor.

  • Ergan Kayak Merkezi için Covid- 19 tedbirleri kapsamında yeni karar

    Ergan Kayak Merkezi için Covid- 19 tedbirleri kapsamında yeni karar

    Erzincan’da bulunan Ergan Kayak Merkezi için korona virüs (Covid-19) tedbirleri kapsamında yeni kararlar alındı.

    İl Umumi Hıfzıssıhha Meclisi, 1593 sayılı Umumi Hıfzıssıhha Kanunu’nun 26. maddesi gereği, Vali Mehmet Makas başkanlığında toplanarak yeni kararlar alındı.

    Valilikten yapılan açıklamada alınan kararlar şöyle sıralandı:

    “1- Sokağa çıkma kısıtlaması olan günlerde ilimiz Ergan Kayak Merkezinde, Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü tarafından izin verilen resmi spor müsabakalarına katılacak lisanslı sporcular dışında lisans almış olsa da aynı müdürlükçe belirlenen listede kaydı bulunan sporcu ve antrenörler ile görevlendirme belgesi bulunanlar dışında hiç kimseye kayak merkezimize giriş izni verilmemesine, ayrıca 01-04 sayılı İl Umumi Hıfzıssıhha Meclis kararımızda belirtilen misafirlerden ilimiz de otellerde yatılı konaklayan ve bunu belgelendirenler dışında kayak merkezimize girişlerin tamamen kısıtlanmasına.

    2- İlimiz genelinde tüm kamu kurum ve kuruluşlarında vatandaşlarımıza örnek olacak şekilde başta temizlik maske ve mesafe olmak üzere tüm salgın tedbirlerinin eksiksiz bir şekilde uygulanmasına devam edilmesi ile tüm sıralı sorumlu birim amirlerince tedbirlerin sıkı şekilde takip edilerek aksaklıklara mahal verilmemesine.

    3- İlimiz genelinde denetimlerin daha etkin bir şekilde sürdürülebilmesi için Salgın Kontrol Timlerinde (tüm denetim ekipleri) görev alan personelin dönüşümlü olarak görev alacak şekilde sık sık değiştirilmesine.

    4- İlimiz genelinde hafta sonu sokağa çıkma kısıtlaması uygulandığından yürütülen ticari faaliyetlerin aksatılmaması göz önüne alınarak 19.03.2020 tarihli ve 03-02 sayılı Meclis Kararımız ile faaliyetleri durdurulan ve hafta sonu hizmet veren açık oto pazarının Sağlık Bakanlığınca (Koronavirüs Bilim Kurulu) hazırlanan oto pazarlarında alınması gereken önlemler Covid-19 Salgın Yönetimi ve Çalışma Rehberinde yayımlanan tedbirlere uyulması şartı ile rutin çalışma düzenine dönülene kadar Cuma günleri faaliyet göstermesine.

    Yukarıda belirtilen tedbirlere ilişkin uygulamada herhangi bir aksaklığa meydan verilmemesi ve mağduriyete neden olunmamasına, alınan kararlara uymayan vatandaşlara Umumi Hıfzıssıhha Kanununun 282. maddesi gereğince idari para cezası verilmesi başta olmak üzere aykırılığın durumuna göre kanunun ilgili maddeleri gereğince işlem yapılmasına, konusu suç teşkil eden davranışlara ilişkin Türk Ceza Kanununun 195 inci maddesi kapsamında gerekli adli işlemlerin başlatılmasına karar verilmiştir.”