Etiket: Yazmaya

  • Sevgilisinin ismini mumlarla yazmaya çalışırken evi yaktı

    Bartın’ın Amasra ilçesinde sevgilisinin ismini mumlarla yazmak isteyen maden işçisi evi yaktı. Yangın itfaiye ekipleri tarafından söndürüldü.

    Olay, dün akşam saatlerinde Kum Mahallesi Kum Tabya sokakta meydana geldi. İddiaya göre maden işçisi T.K. sevgilisinin ismini mumlarla yazmak için sahile gitti. Ancak rüzgarın şiddetli olması sebebiyle mumları yakamayan T.K., 15 gün önce kiraladığı evine gitti. Evin bir odasına mumları dizerek, sevgilisinin ismini yazan T.K. fotoğraf çekmek istediği sırada battaniye tutuştu. Hemen su almak için mutfağa koşan T.K., suların kesik olduğunu fark edince hemen itfaiye ekiplerine haber verdi. Kısa sürede olay yerine gelen Amasra Belediyesi itfaiye ekipleri yangını bir saatlik çalışmanın ardından kontrol altına aldı. Amasra Belediye Başkanı Emin Timur’da olay yerine gelerek bilgi aldı.

    Yangınla ilgili soruşturma başlatılırken evde büyük maddi hasar meydana geldi.

  • Aydilge: “Ben bu dünyaya şarkı söylemeye ve yazmaya geldim”

    Türk pop ve rock müziğinin sevilen ismi Aydilge, mini konseri ve imza günü etkinliği ile Kahramanmaraş’ta hayranlarıyla buluştu. Kahramanmaraş’ın insanlarını çok sevdiğini ifade eden Aydilge, etkinlik sonrası gazetecilerin sorularını yanıtlayarak müziğe olan tutkusunu anlattı.

    Kahramanmaraş Piazza Alışveriş ve Yaşam Merkezi, güçlü sesi ve kendine has tarzı ile özellikle genç kuşağın gönlünde taht kuran Türk pop ve rock müziğinin ünlü ismi Aydilge’yi ağırladı. Mini konseri ve imza günü etkinliğinin ardından basın mensupları ile bir araya gelen Aydilge, “Ben bu dünyaya şarkı söylemeye ve yazmaya geldim. Yazmak ve şarkı söylemek benim için nefes almak gibi bir şey” dedi.

    Besteleri ve farklı sesiyle büyük bir hayran kitlesine sahip olan Aydilge, müziğe olan tutkusunun çok küçük yaşlarda başladığını söyleyerek, “Küçükken evde durmadan şarkı söylüyordum, sürekli taklit yapıyordum. O kadar çok şarkı söylüyordum ki annem ve babam ‘kafamızı şişirmesin’ diyerek çözüm yolu aramaya başladı. O dönemde TRT Radyosu bir sınav açtı, onu kazandım. Böylece annem ve babam rahatladı. Çünkü günde 6 saat eğitim alıyorduk. 12 yaşına kadar koroda kaldım. O dönem TRT Çocuk Koroları vardı, devamlı televizyonda şarkı söylerdik” diye konuştu.

    Türk musikisinden rock ve pop müziğe

    TRT’de çok sıkı ve disiplinli bir eğitim aldığını ifade eden genç sanatçı, sözlerine şöyle devam etti:

    “Solfejinden tut sahne duruşuna kadar çok fazla eğitim aldık. O kadar sıkıydı ki bende bir özgürlük arayışı da gelişti. Koroda olduğunuz zaman o disiplin sizi belirli standartlara ve kalıplara sokuyor. Belli şekilde şarkı söylemeniz lazım. Bir sürü şey yasaktı. Arabesk dinlemek yasaktı. Klasik ve Türk musikisi dışında birçok şeyi dinlemek yasaktı. Korodan sonra bana öyle bir özgürlük geldi ki rock dinlemeye başladım. Kendi bestelerimi yapmaya başladım. O tabi inanılmaz. Sonrasında tekrar konservatuar gibi bir sistemin içerisine girmek istemedim. Edebiyata aşık olduğum için de Amerikan Edebiyatı ve Kültürü Bölümü’nü tercih ettim.”

    Amerikan edebiyatı ve kültüründe iletişimin çok önemli bir yeri olduğu için yüksek lisansını da iletişim üzerine yaptığını kaydeden Aydilge, “Onlar bütün kültürlerini medya üzerinden yürütüyorlar. 10 sene önceki savaştan bahsederken bile ‘atalarımız’ diye bahsediyorlar. Dolayısıyla o sırada biz çok medya dersi görüyorduk. Oradaki hocalarım dediler ki; ‘edebiyat üzerine yapma yüksek lisansını, bu konuda çok yeteneklisin, iletişim üzerine yap.’ Benim tek isteğim İstanbul’a gelip müzik yapmaktı. Dolayısıyla yüksek lisans edebiyat olsa da olurdu, fark etmezdi. Önemli olan müzik yaparken hem de akademik kariyeri devam ettirmekti” ifadelerini kullandı.

    ABD’de burslu kariyer fırsatını müzik için yaktı

    “TRT’den çıktıktan sonra sudan çıkmış balık gibiydim” diyen sanatçı, şunları söyledi:

    “Baktım ki ne kadar güzel şeyler var. O kalıbı kırdım. Kendi bestelerimi yaparken herkes ‘akustik gitar al’ diyordu, ben gittim elektrogitar aldım. Elektrogitarla başladım. Üniversite birincisi oldum, Amerika’dan burs kazandım. Herkes orada devam etmemi bekliyordu, ‘hayır, ben müzik yapacağım’ dedim. Bursu yaktım. Böyle deli bir tarafım da var. Hiç de pişman değilim. Amerika’da ne yapacaktım? Edebiyat profesörü olacaktım. Olacağım şey o. O yüzden o burs veriliyor zaten. Paralel evrende belki bir Aydilge vardır edebiyat profesörü olan ama mutsuzdur.”

    19 yaşında ilk kitap

    Müziğin yanı sıra edebiyata da tutkulu olan Aydilge, henüz 19 yaşındayken kendisini kitap yazmaya iten nedeni, “Kendini ifade etmek için bir çıkış yolu bulma arayışı” olarak nitelendirdi.

    İnsanların ya tüketerek ya da üreterek tatmin olduğunu, kendisinin ise hep üreterek hayattan zevk almaya çalıştığını ifade eden Aydilge, “Bazen yazı yazarak, bazen şarkı üreterek, bazen oyuncular gibi başka insanların hayatını ortaya koyarak tatmin oluyorsun. Ben hep üretmeyi tercih ettim. 19 yaşındayken de aynı kafadaydım. Ben bu dünyaya şarkı söylemeye, yazı yazmaya geldim. Buna çok inanıyorum. Kendi var oluşumu öyle değerlendiriyorum. Ben bunu yapmak zorundayım, yani nefes almak gibi bir şey. Yapmamam söz konusu bile değil. Çok doğal gelişiyor. Nasıl nefes alıyorsam, sabah kalkıp yazı yazmak da öyle bir şey” ifadelerini kullandı.

    1998’de öykülerden oluşan ilk kitabı “Kalemimin Ucundaki Düşler”in ardından; 2002’de “Bulimia Sokağı”, 2004’te “Altın Aşk Vuruşu”, 2011’de de “Aşk Notası” isimli romanları yayımlanan Aydilge, “İlk kitabım, küçük kısa öykülerden oluşan bir kitaptı. O yaşta başarıyı anlayamıyorsun. İstanbul’da imza günü yapılmıştı o zaman. Çok şaşırmıştım, kelli felli adamlar geliyor. ‘Allah Allah, ben ne yaptım’ diyorsunuz” dedi.

    Yoğun turne programı nedeniyle yazmaya vakit bulamadığını belirten Aydilge, “Turnelere çıkıyoruz, bundan da şikayetçi değilim. Çok dolaştık Türkiye’yi. Çok mutlu oluyorum. Onlar kesinlikle birikiyor bende. Bir gün çıkacak ama onun için bir konsantrasyon gerekli. Turnede falan benim roman yazmam mümkün değil. Belki kısa öyküler yazarım. Kısa kısa şeyler yazıyorum zaten. Onları twitter, instagramda falan paylaşıyorum. Edebiyatçı yönümü seven insanlar oradan takip ediyorlar. Ama tabi ki tatmin etmiyor” diye konuştu.

    “Elimi attığım dizi patlıyor”

    Müzik kariyerinde başarı basamaklarını hızla tırmanan Aydilge, dizi müziklerinin de kariyerine büyük etkisinin olduğunu ifade etti. TRT’de “Her Halinle Sev Beni” isimli dizinin müziklerini yaptığını, ancak pek duyulmadığını dile getiren Aydilge, bu alanda asıl çıkışını “Kiraz Mevsimi” ile yaptığını söyledi. “Winks Kızları” isimli çizgi filmin müziklerini yaptıktan sonra “Güneşi Beklerken” ve “Yalan Dünya”ya konuk olduğunu vurgulayan Aydilge, şunları söyledi:

    “Ama ‘Kiraz Mevsimi’ jenerik olduğu için tabi çok farklı oldu. Sonrasında ise ‘Kiralık Aşk’. Tabi ki her dizinin şarkısı böyle tutmuyor. O yüzden çok mutlu hissediyorum kendimi. Uğurlu diyorlar bana, ‘elini attığın dizi patlıyor’ diyorlar. Bu da beni çok mutlu ediyor. Yani bir mağazaya girerim, orası birden müşteri dolar. Öyle bir uğurlu tarafım da var benim.”

    “Güzel konuşan, gönülden seven” anlamına gelen ismini de çok sevdiğini söyleyen Aydilge, “Aydilge gerçek adım. Sesim gibi, ruhum gibi ismim de özel” şeklinde konuştu. Örnek aldığı tek ismin, Gazi Mustafa Kemal Atatürk olduğunu belirten ünlü sanatçı, Hint klasiği, Beatles ve Türk musikisi dinlediğini ifade etti.

    Son olarak, Kahramanmaraş’ın insanlarını çok sevdiğini ifade eden Aydilge, “Benim için şehirler önemli değil, ben insanlara bakıyorum. Oradaki insanların sıcaklığı önemli benim için. Çok uzun turneler yaptık. Gerçekten böyle 90 günde 85 konser verdiğimiz oldu, çok acayipti. Orada da şehirlerden ziyade insanları hatırlıyorum” diye konuştu.

  • Vali Yerlikaya: ‘‘Demokrasi Meydanında tarih yazmaya devam ediyoruz’’

    Gaziantep Valisi Ali Yerlikaya, darbe girişimine karşı bütün vatandaşlara birlik çağrısında bulundu.

    Vali Yerlikaya açıkladığı yazılı mesajında, ‘‘Gazi Şehrimizin Kıymetli Evlatları,Bugün hepimiz tek yürek, tek vücut olarak canımızdan aziz bildiğimiz Ülkemize ve Demokrasimize sahip çıkıyoruz. Şehitlerimizin aziz kanlarıyla sulanan cennet vatanımızın bölünmez bütünlüğü ve demokrasimiz uğrunda nasıl mücadele edeceğimizi tüm dünyaya, dost ve düşmana bir kez daha gösterdik. Ve bugün doğan güneş, Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Aziz Milletimizin demokrasi ve hürriyet mücadelesinden asla vazgeçmeyeceğinin bir kez daha ilanı olmuştur. Bugün şehrimizin düşman işgalinden kurtuluşunda olduğu gibi, bütün hemşehrilerimizin her türlü darbe girişimine, bölücü ve yıkıcı hain niyetlere karşı gösterdiği demokrasi ve hürriyet mücadelesi tarihe geçmiştir. Allah, aziz milletimizin birlik ve beraberliğini bozan ihanet çetelerine fırsat vermesin. Demokrasi Meydanında tarih yazmaya devam ediyoruz. Hürriyet, milli irade ve demokrasi mücadelemizi asla engelleyemeyecekler’’ ifadelerine yer verdi.

  • Leıcester Cıty Tarih Yazmaya Yakın

    İngiltere Premier Lig’de 35. hafta mücadelesinde Tottenham Hotspur, sahasında West Bromwich Albion ile 1-1 berabere kalarak şampiyonluk yolunda büyük yara aldı.

    İngiltere Premier Lig’de sezonun flaş takımı lider Leicester City’nin ardından ikinci sırada bulunan Tottenham Hotspur, ligin 35. hafta maçında evinde West Bromwich Albion’ı ağırladı. Karşılaşmanın 33. dakikasında Dawson’un kendi kalesine attığı golle ilk yarıyı 1-0 önde bitiren ev sahibi ekip, 73. dakikada yine Dawson’ın golüyle adeta yıkıldı. Kalan dakikalarda başka gol olmayınca mücadele 1-1’lik eşitlikle sona erdi.

    Leicester City’nin en yakın takipçisi olan Tottenham, kendi evinde aldığı beraberlikle ligin bitimine 3 hafta kala büyük bir yara aldı. Kendi evinde taraftarlarını üzen Londra ekibi, puanını 69 yaptı ve lider Leicester City ile puan farkını 7’ye çıkardı. Ligin 36. haftasında Tottenham, deplasmanda Chelsea ile, ligde lider durumda bulunan Leicester City ise deplasmanda Manchester United’a konuk olacak.

  • Samsun Besk Tarih Yazmaya Devam Ediyor

    Almanya’nın Berlin şehrinde düzenlenen International Eastercup Berlin-Moabit Whell Chair Basketball Turnuvası’na katılan Samsun Bedensel Engelliler Spor Basketbol Kulübü (BESK) rakiplerini yenerek yarı finale yükseldi.

    Daha önce Romanya’nın Oradea şehrinde düzenlenen turnuvada şampiyon olan Samsun BESK takımı bu sefer de Almanya’nın Berlin şehrinde düzenlenen turnuvada namaglup yoluna devam ediyor.

    YEPAŞ sponsorluğunda turnuvaya katılan Samsun BESK, ilk maçta Alman temsilcisi rakibi Pfeffersport Berlin takımını 30 – 18, daha sonra da Hollanda temsilcisi rakibi ISV Hengelo’yu da 25 – 22 yenerek çeyrek finalde Romanya’nın temsilcisi Bükreş’e rakip oldu. Bu maçta da rakibine üstünlük sağlayan Samsun BESK takımı rakibini 26 – 13’lük bir farkla yenerek adını yarı finalle yazdırdı.

    Kupayı Samsun’a getireceklerini belirten Samsun BESK Başkanı Yakup Özden, “Çeşitli ülkelerden 12 takımın katıldığı turnuvada Türkiye’den tek temsilciyiz. Turnuvaya Almanya’da yaşayan Türklerden çok yoğun ilgi var. Buradaki Türkler bize Türk bayraklarıyla destek oluyorlar. Turnuvadaki diğer takımlara İlkadım Belediyesi tarafından gönderilen saat kulelerini armağan ettik. Morallerimiz çok iyi, burada aldığımız her galibiyeti şehitlerimize armağan ediyoruz. Ayrıca bize sponsor olan YEPAŞ’a teşekkür ediyoruz. Çünkü onların sayesinde buralara kadar geldik. Onların destekleri sayesinde bu kupayı alıp Samsun’da geleceğiz. Alacağımız kupada Türk halkımızın bir nebzede olsa yüzünü güldürmek istiyoruz” dedi.