Etiket: Yazıyorum’

  • Devlet korumasındaki çocuklar “yazıyorum, çiziyorum” etkinliğine katıldı

    Devlet korumasındaki çocuklar “yazıyorum, çiziyorum” etkinliğine katıldı

    Diyanet İşleri Başkanlığınca devlet koruması altındaki çocukların manevi değerleri içselleştirmeleri, bu değerlerle güçlenerek sorunların üstesinden gelme ve toplumla bütünleşme becerisi kazanmaları amacıyla Çocuk Evleri, Çocuk Evleri Siteleri ve Çocuk Destek merkezlerindeki çocukların katılımıyla “Yazıyorum, Çiziyorum” etkinliği düzenlendi.

    Müftülük toplantı salonunda düzenlenen etkinliğe Erzurum İl Müftüsü Şahin Yıldırım, Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler (AÇSH) İl Müdürü Cemil İlbaş, İl Müftü Yardımcısı Müseffa Akabulut, Aziziye İlçe Müftüsü Ebubekir Bayrak, Palandöken İlçe Müftüsü, Abdulhalim Acar, Çocuk Koordinasyon Merkezi Müdürü Ünal Aksakal, Atatürk Çocuk Evleri Sitesi Müdürü Mehmet Polat, Nene Hatun Çocuk Evleri Sitesi Müdürü Cevat Çimen, Atatürk Çocuk Evleri Sitesi Müdür Yardımcıları Süleyman Tanas ve Nesrin Yeşilyurt, katıldı.

    Pandemi kuralları çerçevesinde düzenlenen etkinliğin açılış konuşmasını yapan AÇSH İl Müdürü Cemil İlbaş, çocukların dini eğitimlerini önemsediklerini belirterek, etkinlikte emeği geçenlere teşekkür etti.

    Kurumlar arası koordinasyona önem verdiklerini belirten İlbaş, “Çocuklarımızın dini eğitim almasını önemsiyoruz. Bu konuda başta müftülük olmak üzere diğer kurumlarla da işbirliği içerisindeyiz. Amacımız çocuklarımızın daha güzel yarınlara ulaşması. Etkinlikte emeği geçen Sayın İl Müftümüze, İl Müftü Yardımcımız Müseffa Akbulut hanıma, ilçe müftülerimize, Çocuk Koordinasyon Merkezi, Atatürk Çocuk Evleri Sitesi, Nene Hatun Çocuk Evleri Sitesi Müdürlerimize, diğer idarecilerimize ve çalışanlarımıza hassasiyetlerinden dolayı teşekkür ediyorum” dedi.

    İl Müftüsü Şahin Yıldırım ise geleceğin teminattı olan gençlerin eğitim ve gelişimini önemsediklerini belirterek, etkinlikle çocukların duygu dünyalarını yazılara ve şiirlere dökme imkanı bulduklarını ifade etti.

    Yıldırım, pandemi sürecinin bitmesinden sonra AÇSH İl Müdürlüğüyle daha kapsamlı etkinlikler yapmayı planladıklarını belirterek, şunları söyledi:

    “Bugün burada gençlerimizle bir araya gelmenin mutluluğunu yaşıyoruz. Kıymetli gençlerimiz; sizlerin geçtiği yaşlardan geçtiğimiz için sizlere nasıl hizmet edeceğimiz, nasıl yardımcı olacağımız, bu dünyanızı nasıl geliştireceğimiz konusunda olabildiğimizce çaba sarf ediyoruz. Etkinliğimize katıldığınızdan dolayı sizlere teşekkür ediyorum. Allah hepinizden razı olsun, duygu dünyanızı ve fikirlerinizi yazılarınıza döktünüz, sonra onu resmettiniz, güzel bir tabloya dönüştürdünüz. Duygularınızı orada gördük. Pandemi süreci bittikten sonra bu gibi etkinliklerimizi artıracağız. Etkinlikte emeği geçen ilçe müftülerimize, çalışanlarımıza ve AÇSH İl Müdürlüğü yönetici ve çalışanlarına teşekkür ederim.”

    Konuşmaların ardından etkinlikte dereceye giren çocuklara protokol üyeleri tarafından çeşitli ödüller verildi. Etkinlikte Atatürk Çocuk Evleri Sitesinden (ÇES) Bedirhan Kutur birinciliği, Atatürk ÇES’ten Yusuf Gök ikinciliği, Nene Hatun ÇES’ten Şahsenem Yıldızhan üçüncülükle dereceye girerken, öykü dalında Nene Hatun ÇES’ten Esma Özpolat birinci, Mesut Ünal ikinci, Erzurum Çocuk Koordinasyon Merkezinden Kerem Akyol üçüncü oldu.

  • Bir Roman Yazıyorum “Düşüm, Gerçeğim” Projesi İle Sağlık Taramaları

    diş, görme-işitme sağlık taramalarına başlanıldı.

    Vali Esengül Civelek, proje kapsamında Kırklareli Doğan Işıkalp İlkokulu’nda başlatılan ağız-diş, görme-işitme sağlık taramalarına katılarak, öğrenci ve velilerle buluştu.

    Sağlık taramasına katılan öğrenciler ve veliler ile tek tek ilgilenen Vali Esengül Civelek, ağız-diş, görme-işitme sağlık taramalarında öğrencilerin yanından hiç ayrılmayarak minik yüreklerin heyecanlarına ortak oldu.

    683 ÖĞRENCİ DİŞ TARAMASINDAN GEÇİRİLECEK

    Öğrenci ve velilerin büyük ilgi gösterdiği ağız ve diş sağlığı taramaları kapsamında, Kırklareli Halk Sağlığı Müdürlüğü ve Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreterliği’ne bağlı diş tarama ekipleri tarafından proje kapsamında 683 anasınıfı ve ilkokul öğrencisinin diş taramasından geçirilecek. Öğrencilerin ağız diş muayeneleri yapılarak, florurlu vernik ve florurlu jel uygulaması ile diş sağlığına yönelik müdahalelerde bulunulacak. Çürük tespit edilen çocukların tedavileri sağlanarak, ağız hijyeni, diş fırçalama teknikleri konusunda da eğitimler yapılacak.

    10 OKULDA 2 ÖSI 996 ROMAN ÖĞRENCİ VE AİLESİNE GÖZ SAĞLIĞI TARAMASI YAPILACAK

    Yine proje kapsamında ilk ve orta dereceli 10 okulda toplamda 2996 Roman öğrenci ve ailesine yönelik olmak üzere göz sağlığı taraması yapılacak. Halk Sağlığı Müdürlüğünce 2014 yılında Trakya Kalkınma Ajansının finansmanı ile gerçekleştirmiş olduğu Billur Gözler Projesi dahilinde alınan Otorefraktometre cihazları ile 3-13 yaş arasındaki yaklaşık 32.000 öğrenciye görme taraması uygulanmış olup, Bir Roman Yazıyorum Gerçeğim Düşüm Projesinde de bu cihazlar kullanılarak Billur Gözler Projesi’nin sürdürülebilirliği sağlanacak.

    3 BİN 700 ÖĞRENCİ KULAK BURUN BOĞAT TARAMASINDAN GEÇİRİLECEK

    “Bir Roman Yazıyorum Düşüm Gerçeğim” Projesi kapsamında, 1. sınıfta öğrenim gören çocuklara özel odyometri cihazı ile işitme taraması yapılarak, tarama sonuçlarına göre çocukların kulak burun boğaz hastalıkları uzmanlarına yönlendirilmelerinin takibi sağlanacak ve işitme tarama programı ile Kırklareli’nde bu yıl içerisinde 3 bin 700 öğrenciye ulaşılacak.

    Gerek proje kapsamında Roman çocuklara, gerekse ildeki tüm öğrencilere, yaş gruplarına göre yapılan ücretsiz ağız-diş, görme ve işitme taramaları yapılacak.

    AİLELERE YÖNELİK UYUŞTURUCU, SİGARA VE ALKOL İLE MÜCADELE EĞİTİMLERİ

    Kırklareli Valiliği başta olmak üzere, Kırklareli Üniversitesi, İl Emniyet Müdürlüğü, İl Özel İdaresi, İl Milli Eğitim Müdürlüğü, Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü, Kırklareli Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreterliği ve Kırklareli Halk Sağlığı Müdürlüğü işbirliği içinde gerçekleşen “Bir roman yazıyorum düşüm, gerçeğim” projesi ile, dezavantajlı gruptaki roman öğrencilerin eğitime etkin bir şekilde kazandırılması, kültürel sosyal ve sportif aktiviteler içeren faaliyetlerle öğrencilerin sosyal uyum ve başarılarının arttırılması, yeteneklerinin açığa çıkarılması, sağlıklı, mutlu, nitelikli bireyler yetiştirilmesi hedeflenmekte, proje kapsamında ayrıca; sağlık taramalarından fiziksel aktivitelere, Trakya Ateşi Dans Grubu’ndan Sihirli Parmaklar Ritim Grubuna, Büyülü Sesler Korosu’ndan Halk Oyunları ekiplerine kadar bir çok proje hayata geçirilerek, bunların yanı sıra ailelere yönelik uyuşturucu, sigara ve alkol ile mücadele, ergenlik dönemi ve sorunlarıyla baş etme, sağlıklı beslenme gibi aile eğitimleri de verilmeye devam ediyor.

  • Yazar Sevinç Çokum: “Uykularımı Feda Ederek 45 Yıldır Yazıyorum”

    Usta öykücü Hüseyin Su’nun moderatörlüğünde düzenlenen “Bir Hayat Bir Hikaye” seminerine konuk olan roman ve hikaye yazarı Sevinç Çokum, “Bazı insanlar, ’Yazmak istiyorum ama vaktim yok’ diyor. Anlamıyorum. Ben kaç tane görevimin dışında uykularımı feda ederek 45 yıldır yazıyorum”dedi.

    Zeytinburnu Kültür ve Sanat Merkezi’nde düzenlenen “Bir Hayat Bir Hikaye” adlı söyleşinin bu haftaki konuğu, roman ve hikaye yazarı Sevinç Çokum oldu. “Hayatları hikayelere denk düşen” yazarları dinleyicilerle buluşturmaya çalıştıklarını söyleyen usta öykücü Hüseyin Su, söyleşiye Sevinç Çokum’un hayat hikayesini özetleyerek başladı. Su, hayat hikayesinden sonra konuk yazar hakkında şunları söyledi:

    “Sevinç Çokum’un hayatının birikimi 29 kitap. Hikaye dünyasının sınırlarını şu cümlelerle çizebiliriz; bütün çocukluğu, koşup oynadığı sokaklar, komşu teyzeler ve ablalar, sıcak insan ilişkileri, eski evlerin pencerelerinden taşan sardunyalar, küpe çiçekleri, fesleğenler, duvarlara tırmanan hanımelleri, kaybolan İstanbul. Dev akasyalar, yaşlı çınarlar. İşte bu dünya Sevinç Çokum’un hikayelerinin ve romanlarının genel dünyası.”

    Hikaye ve roman yazarı Sevinç Çokum ise, iki hayatı olduğunu belirterek, “Birincisi normal, gördüğünüz zaman ’Bu kadın yazar mı?’ diye soracağınız bir Sevinç Çokum. Mesela, üniversitedeyken hocam Mehmet Kaplan hikaye yazdığımı duyunca yine bir diğer hocam olan İnci Enginün’e ’Hangi öğrenciydi bu?’ diye sormuş, o da ’Şöyle narin bir kızcağız vardı’ diye beni hatırlatmış. Sonra Mehmet Kaplan hocaya kitabım gidince resmimden beni tanımış. Ardından güzel bir mektup yazıp, Konya’dan bir kart yollamıştı. ’Bugün kar yağıyor, karlar savrulurken senin hikayelerinde bir bağ kurdum’ manasında cümleler yazmıştı. Halen saklıyorum bunları” dedi.

    Çokum, yazdığı ilk hikayeleri okuması için bir arkadaşına verdiğini, onun da “Dayıma okutacağım” diyerek Tarık Buğra’ya ulaştırdığını, Buğra’nın da okuyarak kendisinden habersiz dergilere gönderdiğini ve yayımlandığını ifade etti.

    “YAZILARIMI ACI HADİSELERİN ORTASINDA YAZDIM”

    Yazı hayatında 45 yılı geride bıraktığını vurgulayan Çokum, sözlerine şöyle devam etti:

    “Bazı insanlar ’Yazmak istiyorum ama vaktim yok’ diyor. Anlamıyorum. Ben kaç tane görevimin dışında uykularımı feda ederek 45 yıldır yazıyorum. Ben yazarken sobalar geçer, kaloriferler söner, sırtıma karlar yağar, zamanı, mekanı unutup yazarım. Yazmak bir sevdadır aslında, bir sevda ki kurtulamıyorsunuz ondan. Belki kurtulsanız hayata uyum sağlayamayacaksınız. Sait Faik Abasıyanık demiş ya, ’Yazmasam deli olacaktım’, onun gibi. Yazılarımı bütün acı hadiselerin ortasında, felaketlerin, kimi zaman ekonomik sıkıntıların ortasında yazdığım oldu.”

  • Malatya’da ‘Terörü Kınıyorum, Askerime, Polisime Yazıyorum’ Kampanyası

    Malatya’da ilkokul ve anaokulu öğrencilerinin de yazdığı yaklaşık 30 bin mektup, Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde terörle mücadele eden kahraman asker ve polislere gönderilecek.

    Malatya’da İnsani Yardım ve Terörü Telkin Platformu tarafından başlatılan ‘Terörü Kınıyorum, Askerime, Polisime Yazıyorum’ adlı mektup kampanyası kapsamında anaokulu ve ilkokul öğrencilerinin de yazdığı yaklaşık 30 bin mektup Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerinde terörle mücadele eden güvenlik güçlerine gönderilecek.

    Himayeye Muhtaç Yaşlılar ve Kadınlar Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (HİMYAÇ-DER), Önce Vatan Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği, Emniyet Teşkilatı Vazife Malulü ve Şehit Aileleri Vakfı ve Malatya Oğuz Bayındır Akkoyunlu Dayanışma Derneğinin (OBA-DER) destek verdiği ve İnsani Yardım ve Terörü Telkin Platformu tarafından başlatılan ‘Terörü Kınıyorum, Askerime, Polisime Yazıyorum’ adlı mektup kampanyası kapsamında yazılan yaklaşık 30 bin mektup Şırnak, Mardin, Diyarbakır ve Hakkari illerindeki Komutanlıklar ve Emniyet Müdürlüklerinde görev yapan asker ve polislere gönderilecek.

    HİMYAÇ-DER Genel Başkanı ve Malatya İnsani Yardım ve Terörü Telkin Platformu Sözcüsü Ayşe Ece Budan, OBA-DER Başkanı Bülent Oral, Önce Vatan Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Muharrem Kıbrıs ve Emniyet Teşkilatı Vazife Malulü ve Şehit Aileleri Vakfı Başkanı Sıddık Selçuk bir araya gelerek basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.

    Dernek başkanları adına konuşan HİMYAÇ-DER Genel Başkanı ve Malatya İnsani Yardım ve Terörü Telkin Platformu Sözcüsü Ayşe Ece Budan, kampanya hakkında bilgiler vererek terörle mücadele eden güvenlik güçlerine bir nebzede olsa moral vermek istediklerini söyledi.

    Budan, “Tek vatan, tek bayrak, tek millet için teröre geçit vermeyen, canını hiçe sayan, bu vatanın huzurunu ve birliğini korumak için kar, kış demeden illerde ve ilçelerde görev yapan kahraman askerlerimiz ve polislerimiz bizler için vatan, şeref ve namus mücadelesi veriyorlar. Bizlerde onların her zaman yanlarında olduğumuzu hissettirmek ve onlara bir nebze de olsa moral vermek için böyle bir kampanya başlattık” diye konuştu.

    Mektup kampanyasının bugün itibari ile sona erdiğini belirten Budan, “Bugünden itibaren 30 bin adet mektubumuz, karakol ve komutanlıklarımıza iletilecektir. Bu kampanya süresince bizlere destek veren herkese sonsuz şükranlarımı sunuyorum. Türk Milletinin olmazsa olmazı ezan dinmez, bayrak inmez, vatan bölünmezdir. Tüm kahraman polis ve askerlerimizin Allah yar ve yardımcısı olsun” dedi.

    Budan, kampanyanın tüm Türkiye’ye örnek olmasını dileyerek, “Biz komutanlıklarımız ve emniyet müdürlüklerimize bu kampanya hakkında bilgi verdiğimizde o kadar çok mutlu oldular ki bizler buna çok sevindik ama böyle bir kampanyayı daha önce yapmadığımız için de çok üzüldük. İnşallah Malatya bu kampanya ile diğer illere örnek olur” şeklinde konuştu.

  • ’Terörü Kınıyorum, Askerime, Polisime Yazıyorum’ Kampanyası Başlatıldı

    Malatya’da İnsani Yardım ve Terörü Telin Platformu tarafın ’Terörü Kınıyorum, Askerime Polisime Yazıyorum’ isimli mektup kampanyası başlatıldı.

    Malatya’da HİMYAÇDER, Önce Vatan Derneği, EMŞAV VE OBA-DER tarafından oluşturulan İnsani Yardım ve Terörü Telin Platformu, ’Terörü Kınıyorum, Askerime Polisime Yazıyorum’ isimli mektup kampanyası başlattı. Kampanya kapsamında İnönü Kapalı Çarşısı üzerinde stant açıldı. 1 hafta açık kalması planlanan stantta vatandaşlar Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde terörle mücadele çalışmalarında görev alan asker ve polislere mektup yazabilecek. Bununla birlikte kentteki okullara ve kamuya açık alanlara konulacak posta kutularına da mektuplar bırakılabilecek.

    Kampanyaya ilişkin bilgi veren HİMYAÇDER Genel Başkanı Ece Budan, milletçe vatan sınavı verilen bu dönemde ülke insanı için canını veren şehitlere Allah’tan rahmet ve sabır dilediğini belirtti. Polis ve askerlere verilebilecek en büyük desteğin dualar olduğunu vurgulayan Budan, “Bununla beraber içeride ve dışarıda ihanet şebekeleri ile vatan, şeref, namus mücadelesi veren tüm kahramanlarımızın bu dönemi tarihe not düşsün diye başlattığımız mektup kampanyamızla onlarla olduğumuzu hatırlatmak istedik. Bu sebeple tüm vatandaşlarımızı mektup kampanyasına destek vermeye davet ediyoruz. Türk milletindeki yürekler Türk’ü, Kürdü, Alevisi, Sünnisi, Laz’ı, Çerkez’i sevgi, mutluluk ister” diye konuştu.