Etiket: yazılımla

  • Bu yazılımla doğru otomobil doğru pazarda

    Kayseri Erciyes Teknopark’ta faaliyet gösteren otomotiv yazılım firması, sıfır ve ikinci el pazarında iş yapan otomobil firmaları için, 81 il ve 600 ilçeyi kapsayacak biçimde pazara dair istatistikler ve analiz raporları sunuyor. Yazılım sayesinde otomobil firmaları pazarı en ince ayrıntısına kadar tanıyor ve doğru ürünü doğru pazarda satışa sunuyor.

    2015 yılından bu yana faaliyet gösteren EBS Danışmanlık, Türkiye Otomotiv Pazar Analizi programı ile Türkiye’deki sıfır ve ikinci el otomobil pazarının nabzını tutuyor. Hedef kitlesi otomobil firmaları olan EBS Danışmanlık, 81 ilde ve 600 ilçede pazarda satın alma alışkanlıkları, pazarın ekonomik gücü, pazarın otomobil tercihleri gibi bazı başlıklarda analizler yaparak, otomobil satış firmalarının doğru ürünü doğru pazarla buluşturmasını sağlıyor. Firma yaptığı işle Türkiye’de ilk ve tek olma özelliği taşıyor.

    Sektörün yüzde 55’ine hitap ediyor

    11 büyük otomobil markası, kiralama sektörünün yüzde 55’i, bazı bankalar ve 100’ün üzerinde otomotiv yetkili bayiini kapsayacak biçimde pazarın yüzde 55’ine hitap ettiklerini söyleyen firma genel müdürü Erol Şahin, temel amaçlarının otomobil firmalarını doğru ürünü doğru pazarda satışa sunmaları konusunda yönlendirmek olduğunu ifade etti. Bunun için, halihazırda yapılan beyana dayalı istatistiklerin dışında, trafik tescile dayalı biçimde hem sıfır hem de ikinci el otomobil pazarı için istatistik ve analiz raporları hazırladıklarını kaydeden Şahin, “Müşterilerimiz ‘otomotivanaliz.com’ adlı sayfamıza erişim sağladıklarında o ilde yaşayan insanların kadın-erkek nüfus oranlarına, millî ekonomiden aldıkları paya, işsizlik oranına, çalışabilir iş gücüne, eğitim seviyesine, o ilde kayıtlı olan araç sayısına, bin kişiye düşen araç yapısıyla ilgili bilgi alabiliyorlar. Ayrıca o pazarda gerçekleşen; model, tip bilgisine kadar bütün satışlar ve pazarın tüm detaylarına ilişkin bilgileri çapraz karşılaştırmalara da ulaşabiliyorlar. Bu sayfaların tamamı istenen boyutlarda excel verilerine aktarılabiliyor. Yani müşterilerimize doğru ürünü doğru pazara sunmaları için yardımcı oluyoruz” dedi.

    Firmaların stok maliyetlerini düşürüyor

    Söz konusu analizlerin firmaları özellikle stok organizasyonu konusunda yönlendirdiğine dikkat çeken Şahin, sözlerini şöyle sürdürdü:

    “Müşterilerimiz buradan çıkan rakamlara göre stoklarını organize ederek, yıllık milyonlarca dolarlık ekonomik tasarruf sağlıyorlar hem de pazarın en kılcal noktalarındaki verileri gördükleri için stoklarını en verimli şekilde kullanmış oluyorlar. Otomotiv yetkili bayileri her ay sattıkları araç kadar, hatta sattıkları aracın yaklaşık yüzde 20’si kadar stok bulundururlar. Bu stok ciddi bir maliyet ortaya çıkarır. Bu araçlar vergisiz ya da ham bedelden dahi olmuş olsa; bugünkü rakamlarla bakacak olursak, 100 stoğu bulunan bir bayinin, asgari 10-12 milyon liralık bir rakamı araca bağlıyor olması gerekir. Eğer bu stoğunuzu şekillendirir ve çeşitlendirirken, doğru analizlerden ya da doğru programlardan yola çıkarsanız, 20 ile 30 gün gibi kısa bir sürede döngü sağlayabileceğiniz, döngü sağlayabileceğiniz bir stok oluşur. Ancak stokları doğru planlayamazsanız bazen 3 aya varabilecek biçimde stok birikimi söz konusu olur ki, bu da ekstra maliyet demektir. Dolayısıyla bizim analizlerimiz sayesinde müşterilerimiz, rekabetin en yoğun olduğu otomotiv sektöründe bu sayede bir adım öne geçebilme imkanını yakalıyorlar ve dolayısıyla ekonomik avantaj sağlıyorlar.”

    Son olarak, Türkiye Otomotiv Pazar Analizi programının istihdama katkı sunduğunu da sözlerine ekleyen Şahin, “Maalesef yaşanan en küçük sıkıntıda dahi, Türk iş insanlarının yaptığı temel hatalardan biri yetişmiş personelini işten çıkarmaktır. Eğer siz stoğunuzu doğru kullanırsanız, doğru yerlere yatırım yaparsanız, özellikle sıkışan yeni araç pazarında çeşitlerinizi doğru şekillendirirseniz, bu kanala yatırım yaparsanız, elinizdeki yetişmiş personeli de işten çıkarmak zorunda kalmazsınız. Dolayısıyla programımız, stok ve maliyet yönetiminin yanı sıra istihdama da katkı sunmuş oluyor” diye konuştu.

  • DeFacto yerli yazılımla cari açığın azaltılmasına destek olacak

    DeFacto, iş süreçlerindeki ana yazılımlarını Ar-Ge şirketi DeFacto Teknoloji bünyesinde geliştiren şirketin dijital dönüşüm yolculuğunun temelini yerli yazılımlar oluşturacak.

    Hazır giyim ve moda sektörünün önemli markalarından DeFacto, ulaşılabilir modada dünya markası olma stratejisi doğrultusunda tüm iş süreçlerinde kullandığı ana yazılımlarını Ar-Ge şirketi DeFacto Teknoloji bünyesinde geliştirdiğini açıkladı. Şirket; çok kanallı perakendecilik uygulamalarını kapsayan omnichannel’ı yaygın olarak uygularken, dijital dönüşüm yolculuğunun ana unsurunu yerli yazılım vurgusu oluşturdu.

    Yerli yazılımlarla cari açığı azaltılmasına destek oluyoruz

    Kullandıkları ana yazılımları DeFacto Teknoloji bünyesinde geliştirdiklerini ifade eden DeFacto Bilgi Teknolojilerinden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Cengiz Gürer, “Bunlardan en önemlisi ERP (Kurumsal Kaynak Planlaması) yazılımı. Sektördeki pek çok firma yurtdışı kaynaklı ERP yazılımlarını kullanıyor. Rekabette esneklik ve hız sağlaması, maliyet avantajı oluşturması ve teknoloji alanında Türk mühendislerine istihdam oluşturması için kendi geliştirdiğimiz ERP uygulamasını kullanmaya başladık” dedi.

    “ERP yazılımı olarak geliştirdiğimiz ’DFStore’ uygulamasını tedarik zinciri, depo yönetimi, mağazacılık, finans, ürün yönetimi, planlama, insan kaynakları gibi şirketimizin ana fonksiyonları için kullanıyoruz” diye konuşan Cengiz Gürer, “Ayrıca, e-ticaret online satış platformumuzun ve online-offline satış kanallarımızın tek bir kanal gibi yönetilmesini sağlayan çok kanallı perakendecilik uygulamamız olan ROAR’ı da DeFacto Teknoloji’de geliştirdik. Böylece kullandığımız yabancı kaynaklı çok kanallı perakendecilik yazılımından Ağustos ayında vazgeçerek yerli çok kanallı perakendecilik uygulamamız ROAR’ı devreye aldık. Bu sayede hem dövizde dalgalanmaların yaşandığı bu dönemde yurtdışına döviz ile ödeme yapmamış olduk, hem de entegrasyonlarımızı 14 kat hızlandırdık” ifadelerini kullandı.

    Geliştirdikleri perakendecilik yazılımlarını ürün haline getirdiklerini vurgulayan Gürer, “DeFacto’nun 100 ülkede faaliyet gösteren global bir moda markası olma sürecini yerli teknolojileri kullanarak hızlandırmak istiyoruz. Müşterilerimizin ihtiyaç ve beklentilerini daha iyi anlamaya odaklandık. Bu doğrultuda ürün yönetimi, planlama, üretim ve dağıtım gibi gelişmiş perakende analitiği uygulamalarına yatırım yapıyoruz. Bu anlamda yeni ve yerli uygulamamız olan müşteri ilişkileri yönetimi, büyük veri ve gelişmiş perakende analitiği uygulamalarımızı 2019 yılının ilk çeyreğinde devreye almayı planlıyoruz” şeklinde konuştu.

    “Yeni mezunlar için bir teknoloji okuluyuz”

    DeFacto Teknoloji bünyesinde her sene yeni mezunlara dönük işe alım programı düzenlediklerini söyleyen Gürer, “İş hayatına ilk adımını atan genç yetenekler için istihdam oluşturuyoruz. Oryantasyon, teknik iç eğitimler ve iş başında öğrenme şeklinde sistematik bir gelişim süreci izliyoruz. Geleceğin başarılı mühendislerini ülkemize ve şirketimize kazandırmak için yeni mezunların iş hayatına kazandırılmasını sağlayan Yeni Mezun İşe Alım Programı’mıza çok önem veriyoruz ve özen gösteriyoruz” diye konuştu.

  • Yerli yazılımla kredi kartı dolandırıcılıklarına son

    Erciyes Teknopark’ta üretilen ‘manikod’ yazılımı, karekod uygulaması ile hem kredi kartı kopyalama şeklindeki güvenlik açıklarına çözüm buluyor hem kart taşımadan cep telefonu ile kolay alışveriş imkanı sunuyor hem de firmaların post cihazı maliyetlerini ortadan kaldırıyor.

    2009’dan bu yana Erciyes Teknopark’ta faaliyet gösteren Lifos Yazılım tarafından üretilen, yüzde yüz yerli ve mili; Türkiye’nin ilk karekod cüzdan ve bankacılık sistemi ‘manikod’ ile kredi ya da banka kartının kopyalanması gibi dolandırıcılık yöntemlerinin önüne geçilecek. Alışverişte güvenlik açıklarını kapatan bu güvenli sistem ayrıca, müşteriye kart taşımaksızın kolay alışveriş imkanı sunacak ve firmalar için de post cihazı maliyetlerini sıfırlamış olacak.

    Kullanıcılar uygulamayı ücretsiz edinecek

    Konuyla ilgili bilgi veren firma yöneticisi Can Ünlü, karekodla çalışan bir mobil ödeme uygulaması olan ‘manikod’un kullanılışına dair şu bilgileri verdi:

    “Uygulamamız kullanıcılar tarafından ücretsiz olarak appstore ya da herhangi bir android marketten indirilebiliyor. Kullanıcılar bu uygulamayı cep telefonlarına indirdikten sonra kredi kartlarını tanımlıyorlar ve bizim üyemiz olan iş yerlerinden karekod okutarak, kredi kartı taşımaya gerek kalmaksızın kolaylıkla alışveriş yapabiliyor. Örneğin, müşteri bir taksiye bindi ve en son araçtan inerken ödeyeceği tutarı öğrendi. Taksinin camında ya da arka koltuğundaki sticker halindeki bir karekodu okutuyor ve taksiciye anında ödeme yapabiliyor. Ödeme yapıldıktan sonra taksicinin ve müşterinin cep telefonuna ödemeye dair bir bildirim mesajı geliyor.”

    Firmaların post cihazı maliyetlerini sıfırlıyor

    Firmaların ise manikod.com internet siteleri aracılığıyla kendilerine ulaşarak, yalnızca komisyon ücreti karşılığında sisteme üye olabileceklerini kaydeden Ünlü, sistemin firmaların post cihazı maliyetini ortadan kaldırdığını ifade etti. Ünlü, “İşverenin kredi kartı ile tahsilat yapabilmesi için öncelikle bir banka hesabi olması ve mutlaka bir bankayla çalışması gerekiyor. Bunun neticesinde pos cihazı alabiliyor. Biz, yazılımını yaptığımız uygulamayla post maliyetlerini tamamen ortadan kaldırmış oluyoruz. Bunun için işverenin pos cihazına ve internet bağlantısına ihtiyacı yok, markette, pazarda, takside her yerde ödeme alabilir” diye konuştu.

    Güvenlik açıklarını kapatıyor

    Ünlü, uygulamanın sağladığı diğer avantajları şöyle sıraladı:

    “Uygulamanın güvenlikle alakalı son kullanıcı tarafından birçok avantajı var. Kullanıcılar kredi kartlarına ceplerinde taşıma zorunluluğundan kurtuluyorlar, kredi kartlarını uygulama içerisinde okuttukları için bu verilerle cep telefonlarından ödeme yapabiliyorlar. Haliyle kart kopyalama şeklindeki dolandırıcılık yöntemlerinden korunmuş oluyorlar. Aynı zamanda internet üzerinden de ödeme yapabiliyor ve internetten ödeme yaparken yine kredi kartı bilgisine girmeye gerek kalmıyor.”

    Türkiye’deki ilk ve yerli karekodla ödeme sağlayan yazılımı

    Uygulamanın Türkiye’nin ilk ve tek yerli karekod cüzdan uygulaması olduğunun altını çizen Ünlü, “Firma olarak 2009’dan bu yana finansla teknoloji üzerinde ürünler geliştiriyoruz. Bu uygulamamız da bunlardan biri ve tamamen Türk yazılımcı tarafından Erciyes Teknopark’ta geliştirildi. Uygulamamızın, ülkemizin son zamanlardaki milli ürün geliştirme hassasiyetine de destek vereceğini düşünüyoruz. Firma olarak bu tür çalışmalarımızı sürdüreceğiz.”

  • Ürettiği yazılımla telefonunu çalan hırsızı yakalattı

    Adana’da yazılım mühendisi Berkan Arıkan, kendi ürettiği yazılım ile çalınan telefonunu bulup hırsızı yakalattı.

    Yazılım mühendisi Berkan Arıkan (30), Seyhan ilçesi Reşatbey Mahallesi’nde arkadaşlarıyla büfede alışveriş yaptığı sırada 2 bin TL değerindeki cep telefonunu büfe önündeki masaya bıraktı. Alışveriş bittikten sonra telefonu koyduğu yerde göremeyen Arıkan, durumu polise bildirdi.

    Polis ekipleri olay yerine gelinceye kadar Berkan Arıkan, yanında bulunan dizüstü bilgisayarını açarak kendi ürettiği ve bir süre önce telefonuna yüklediği yazılım ile hırsızın telefonu aldıktan sonra hangi istikamete gittiğini belirledi. Polis ekipleriyle birlikte hırsızın bulunduğu Yeşilyuva Mahallesi, Prof. Dr. Sebahattin Zaim Parkı’na giden Berkan Arıkan, yazılım sayesinde telefonu kapatmak isteyen hırsız Tuncay Y.’nin telefonu kapatmasını da engelledi. Ayrıca Arıkan hırsıza, “Telefonu polise teslim et”, “Sayın hırsız telefonu bırak”, “Sayın hırsız polisi aradık” şeklinde mesajlar atarak uyarılarda bulundu.

    “Abi beni nasıl buldunuz ya?”

    Parka ulaştıklarında bankta oturan Tuncay Y.’ye doğru yaklaşan Arıkan, telefonun kendi telefonu olduğunu tespit ederek, polislere işaret etti. Polislerin gözaltına aldığı Tuncay Y. “Abi beni nasıl buldunuz ya” diyerek şaşkınlığını dile getirdi.

    Yazılım mühendisi Arıkan İHA muhabirine yaptığı açıklamada, “Telefon çalınınca panik olduk. Bilgisayarı açıp hemen hırsızın konumunu tespit ettik. Kendi geliştirdiğimiz yazılım sayesinde hırsıza sürekli mesajlar gönderdik. Hırsız telefonu kapatmaya çalışıyordu ama parkın ortasında hırsızı yakaladık” diye konuştu.

    Dedektif gibi iz sürerek telefonuna geri kavuştuğunu ifade eden Berkan Arıkan, “O telefonu kapatmaya çalışıyordu ama biz de sürekli açmak için komutlar gönderiyorduk. Yazılımımızda Google’nin servislerinden yararlanıyoruz. Telefondan uzun süre müzik çalmasını sağlıyorduk. Polislerle birlikte dedektif gibi iz sürdük. Hırsızın gittiği bütün konumları görebiliyorduk” şeklinde konuştu.

    Yazılımı ticari amaçlı kullanmayacaklarını ancak yakın zamanda ücretsiz olarak piyasaya süreceklerini söyleyen Arıkan, “Yazılımı yakın zamanda Türkiye’de her insan kullansın diye ücretsiz olarak sunacağız. Bu yazılımı yapmak 4 ayımızı aldı ve kendi aramızda eğlence amaçlı kullanmak için ürettik ilk başta. Umarım yazılımdan sonra telefonlarımız ya da dijital eşyalarımız çalınmaz. Yazılım bu amaçla kullanılabilir” dedi.