Etiket: yazı

  • Mahkeme yazı işleri müdürü polisten kaçtı, aracından silah çıktı

    Mahkeme yazı işleri müdürü polisten kaçtı, aracından silah çıktı

    Kuşadası Adliyesi’nde mahkeme yazı işleri müdürü olduğu öğrenilen bir kişi, sokağa çıkma kısıtlaması sırasında polisin dur ihtarına uymadı. Kaçan yazı işleri müdürü, kovalamaca sonucu yakalanırken, alkollü olduğu belirlendi ve aracından silah ele geçirildi.

    Olay, Atatürk Bulvarı Lozan kavşağı önünde saat 22.00 sıralarında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, sokağa çıkma kısıtlaması uygulaması yapan Kuşadası Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı devriye ekipleri bir otomobili durdurmak istedi. Otomobil sürücüsü iddiaya göre polislerin üzerine sürerek dur ihtarına uymadı ve kaçmaya başladı. Ekiplerin uzun süren kovalamacası sonucu Şevki Hasırcı Meydanı’nda takviyeye gelen Terör Büro Amirliği ekipleri tarafından durdurulan otomobil sürücüsü araçtan indirildi. İsminin E.B. olduğu öğrenilen kişinin, Kuşadası Adliyesi’nde 4 ve 5’inci Sulh Ceza Hakimliğinde yazı işleri müdürü olarak görev yaptığı ortaya çıktı.

    Yapılan üst aramasında ise adliye yazı işleri müdürünün üzerinden silah çıktı. Gözaltına alınan E.B.’nin Kuşadası Devlet Hastanesi’nde yapılan testinde ise 187 promil alkollü olduğu öğrenildi. Hakkında soruşturma başlatılan Adliye yazı işleri müdürü E.B.’ye sokağa çıkma kısıtlamasına uymama, alkollü araç kullanma ve maske takmama cezası kesileceği öğrenildi.

  • Dr. Mehmet Yavuz’dan, ’Yol Hipnozu’ ile ilgili önemli yazı

    Dr. Mehmet Yavuz’dan, ’Yol Hipnozu’ ile ilgili önemli yazı

    Nöroloji Uzmanı Dr. Mehmet Yavuz, beynin gözler açıkken girdiği trans hali olan ’Yol hipnozu’ ile ilgili önemli bir yazı kaleme aldı. Yavuz, bu durumda sürücülerin farkında olmadan aracı kullanmaya devam ettiklerini ancak zihnin başka bir yerde olduğunu dile getirdi.

    Nöroloji Uzmanı Dr. Mehmet Yavuz, araç kullanırken kazalara sebebiyet veren en önemli noktalardan ’yol hipnozu’ ile ilgili önemli bir yazı kaleme aldı. Dr. Yavuz’un hayati konulara vurgu yaptığı yazısı şöyle:

    “Trafik kazalarından sonra yapılan araştırmalarda, sürücülerin söylemlerinin de çok benzer olduğu görülüyor; ’Nasıl olduğunu anlayamadım. Her şey çok ani gelişti. Sadece çarptığımı hatırlıyorum.’ Bu türden kazaların sebepleri yorgunluk, dalgınlık, uyuyakalma ya da dikkat eksikliği gibi durumlara dayandırılarak açıklansa da aslında durum biraz farklı.

    İlk defa 1921 yılında kaleme alınan bir makalede geçen yol hipnozu kavramı, aracı süren kişinin bir noktaya kilitlenmesi, transa girmesi anlamına geliyor. 1929 yılında yapılan bir çalışmada ise ’gözler açık şekilde uyumak’ olarak özetleniyor. Yol hipnozu, bilincin ve bilinçaltının farklı şeylere konsantre olmasıyla, beynin hiçbir şeyden etkilenmeyen, kendi kendine çalışan özelliğinin ortaya çıkmasıdır. Yol hipnozunu, ’otoyol hipnozu’ veya ’beyaz çizgi ateşi’ şeklinde tanımlayanlar da vardır.

    Değişik bir farkındalık hali olarak açıklanabilecek bu kavram, bilincin yaşadığı bir ayrışma durumu olarak da ifade edilebilir. Yol hipnozu sırasında bilincin bir tarafı hipnoz etkisindeyken diğer tarafı da otomatik şekilde eylemi sürdürmeye devam ediyor. Yani zihnimiz otomatik pilot etkisinde, düşünmeden sürüşü gerçekleştiriyor. Bilincin bir kısmı hipnoz altına girerken, diğer kısmı otomatik bir şekilde yaptığı işi gerçekleştirmeye devam edebilir. Kişi bu süreçte kısmi ya da tam bir idrak yitimi yaşayabilir.

    Yıllarca aynı yolu kullanan sürücülerde bu türden bir otomatik pilot etkisi görülmesi oldukça muhtemeldir.

    Yol hipnozu bir trans halidir

    Yol hipnozuna; yolun tekdüzeliği nedeniyle beynimizin gözlerimiz açıkken girdiği trans hali de diyebiliriz. Bu trans durumu, aynı ritimde ve aynı frekansta uzun süreli müzik dinlenildiğinde yaşanabilen özel hipnoz durumuna benzetilebilir. Bu sebeple de sürücü farkında olmadan aracı kullanmaya devam ediyor, ama zihni başka bir yerde oluyor. Özellikle uzun süren yolculuklar yaptığınızda ve aralıksız şekilde araç kullandığınızda yol hipnozuna girebilirsiniz. Yol çizgileri, sileceklerinizin uzun süreli çalışması, yol kenarlarında ki parıltılı ışıklar, karşıdan gelen araçların far ışıkları, sürekli aynı mesafelerle geçilen direkler ve müziğin sakin ritmi, beyninizin çalışma biçimini ve sürecini farklılaştırabilir. Eğer gözleriniz bir noktaya takılıyor, kafanız ya da göz kapaklarınız ağırlaşıyorsa dikkatli olmalısınız.

    İnsan zihni sürekli maruz kaldığı uyarıcıları bir süre sonra dikkate almaz

    İnsan zihni süreklilik arz eden bir uyarıcıya maruz kalırsa, bir süre sonra o uyarıcıyı dikkat alanının dışında bırakır. İnsan zihni maruz kaldığı herhangi bir dış unsur için ilk etapta keskin bir dikkat geliştirir ve durumu inceler, fakat aynı uyarıcı düzenli bir biçimde, sürekli tekrar eden bir akışa sahipse bilinç buna artık dikkat etme ihtiyacı hissetmez. O nesneye karşı duyarsızlaşır. Sürekli aynı ritimde müzik dinleyen birisi bir süre sonra başka unsurlara odaklanıp, müziği neredeyse duymayabilir. Tıpkı havaalanına yakın yerleşim birimlerinde ikamet eden insanların, bir süre sonra inip, kalkan uçak seslerine dikkat etme ihtiyacı duymamaları ve uçak sesine duyarsızlık geliştirmeleri gibi.

    Yol hipnozu, otomatik vitesli araçlarda daha çok görülmektedir. Özellikle gece yolculuğunda sakin sakin ilerlerken daha fazla görülür. Uykusuz ve yorgun olmak, yolun monotonluğu, seyir esnasında zihinsel olarak başka sorunlara odaklanmak tetikleyici unsurlardır. Yol hipnozu için sanılanın aksine, araçla bir süre geçirmek gerekmese de mola verilmeyen yolculuklarda daha sık görülmesi muhtemeldir. Kişi yorgun ve uykusuz ise, ağır bir yemekten sonra aracına bindiyse ya da zihnini meşgul eden önemli bir mesele varsa, aracına biner binmez bile yol hipnozuna girebilir. Aslına bakılırsa zihin yoğun şekilde bir mevzuya odaklandığında ya da sürüş esnasında önemli bir telefon görüşmesi yapılırken, beyin tüm enerjisini bu alana kaydırarak sürüşü, farklı bir bilinçlilik durumuyla yol hipnozuna çevirebilir.

    Yol hipnozu direksiyon başında uyumaktan farklıdır

    Yol hipnozunu direksiyon başında uyumakla da karıştırmamak lazım, yol hipnozunda gözler açıktır ve bilinçli farkındalık olmadan aracını kullanmaktadır. Hatta kişi de, sürüş esnasında bir başkası ile konuşurken bile anlık yol hipnozları gelişebilir. Her zaman gördüğü tabelayı görmeyebilir, dönmesi gereken sapağı kaçırabilir.

    Yol hipnozu sırasında, araç kullanma ile ilgili işlemler çoğunlukla doğru bir şekilde yerine getiriliyor olsa da, ufacık bir hatanın ölümcül sonuçları olabileceğinden, bu bilinç durumuna girme konusunda dikkatli olmalıyız. Dümdüz yolda öndeki araca çarpma, tırın altına girme, duran bir nesneye çarpma gibi kazaların büyük bir çoğunluğu yol hipnozu nedeniyle olmaktadır.

    Yol hipnozundan korunmak için şunlar yapılabilir;

    1- Uzun mesafe yolculuklarında mutlaka şöförün yanında uyumayan biri, yardımcı pilot vasfıyla bulunmalıdır.

    2- Önemli bir problem yaşadıysanız, zihninizi sakinleştirmeden direksiyona geçmeyiniz.

    3- Sürüş esnasında mümkünse müzik dinlemeyiniz, eğer dinleyecek olursanız sürekli temposu ve ritmi değişen melodileri tercih ediniz.

    4- Yola çıkmadan önce ağır yemek yemeyiniz, az da olsa asla alkol almayınız.

    5- Asla uykulu araç kullanmayınız. Eğer gece de yol gitmeniz gerekiyorsa bir dinlenme tesisinde uykunuzu alıp sonra yola devam ediniz

    6- En az iki saatte bir çay-kahve ve ihtiyaç molası veriniz.

    7- Arada bir camı indirerek içeriye temiz hava girmesini sağlayınız.

    8- Aynalardan sürekli etrafınızı kontrol etme alışkanlığı edininiz.

    9- Sürüş esnasında bol bol su içiniz ya da sakız çiğneyiniz.

    10- Seyir esnasında bedeninizin ağırlaştığını, hareketlerinizin yavaşladığını, göz kapaklarınıza bir ağırlık bindiğini hissederseniz yol hipnozuna veya uykuya dalmak üzeriyseniz demektir ki; ikisi de kaza ve hayati tehlike demektir. Acele ile bir yere gitmeniz gerekse bile aracınızı uygun bir yere çekip uyuyunuz.

    11- Bakışınızı aynı noktaya sabitlemeyin, yol çevresindeki unsurları gözlemleyin.

    12- Günlük hayatta uyuduğunuz saatlerde uzun sürüşlerden kaçının, biyolojik saatiniz size rehavete sokup yol hipnozunu tetikleyebilir.

    13- Bedeninizde bir ağırlaşma hissettiğinizde, klimayı açarak araç içi ısıyı düşürünüz, soğuk hava sizi geçici de olsa daha dinç ve dinamik kılacaktır.”

  • Mescidin duvarına yazı yazdılar

    Mescidin duvarına yazı yazdılar

    Kayseri’nin Yahyalı ilçesine bağlı Denizovası Mahallesi’nin mescidine kimliği belirsiz kişilerce yazılar yazılması vatandaşın tepkisini çekti.

    Denizovası Mahallesi Muhtarı Sefa Özkan, aynı olayın geçen yıl da meydana geldiğini belirterek, “Geçen yıl mescidin duvarlarındaki yazıları kapatmak için sınırımızdaki mescidimizin duvarlarını boyamıştık. Bu sene yine mescidimizin duvarlarına yazı yazmışlar. Mescitler Allah’ın evi, insanlarımızı Allah’ın evine saygılı olmaya davet ediyorum” diye konuştu.

  • Adalet Bakanı Gül: “İzmir’de o eve yazılan yazı hepimizin evine yazılan yazıdır”

    Adalet Bakanı Gül: “İzmir’de o eve yazılan yazı hepimizin evine yazılan yazıdır”

    İzmir’in Gaziemir ilçesine bağlı Yeşil Mahallesi’nde oturan Alevi bir ailenin evinin duvarına “Defol Alevi” yazılmasını değerlendiren Adalet Bakanı Abdülhamit Gül, “Gaziemir’deki yaşanan hadise hiçbirimizin kabul edemeyeceği eylemdir ve bunu şiddetle, nefretle kınıyoruz. O eve yazılan yazı hepimizin evine yazılan yazıdır. Çünkü Türkiye 82 milyon kardeştir o ev hepimizin evidir” dedi.

    Erzurum’a bölgedeki adalet hizmetlerini değerlendirmek adına Bölge Değerlendirme Toplantısı için gelen Adalet Bakanı Abdülhamit Gül, Erzurum Adliyesi ziyareti sonrası gazetecilerin sorularını yanıtladı. İzmir’in Gaziemir ilçesine bağlı Yeşil Mahallesi’nde oturan Alevi bir ailenin evinin duvarına “Defol Alevi” yazısı yazılmasını değerlendiren Gül, yaşanan hadiseyi şiddetle kınadığını ifade ederek, “Önceki gün İzmir Gaziemir’deki yaşanan hadise hiçbirimizin kabul edemeyeceği eylemdir ve bunu şiddetle, nefretle kınıyoruz. 26 Kasım tarihi itibariyle de derhal İzmir Cumhuriyet Başsavcılığımız soruşturma açmıştır ve kolluk kuvvetlerimiz de her türlü incelemesini yapmaktadır. Bu işi yapan ya da yaptıranların kişi ya da kişilerin tespiti yönünde titiz bir çalışma devam etmektedir. Emniyet güçlerimiz de bu tespiti yaptığında elbette hukuk gereken cezayı verecektir. Şu bir gerçek bu ülke Alevi’siyle, Sünni’siyle, Türk’üyle, Kürt’üyle hep birlikte kardeştir. Hiçbir evimizin huzurunu hiç kimse bozamaz. Hiçbir kimse mezhebinden, inancından, düşüncesinden ve yaşam tarzından dolayı başka bir muameleye tabi tutulamaz. Türkiye bir hukuk devletidir bu tür fillere karşı gereken en ağır şekilde karşılığını bulacaktır. O eve yazılan yazı hepimizin evine yazılan yazıdır. Çünkü Türkiye 82 milyon kardeştir o ev hepimizin evidir. O evin içinde Alevi’si, Sünni’si, Kürt’ü, zengini, fakiri fark etmez hepimizin hukuku hukuk devletine bağlıdır. Elbette huzura kastetmek isteyenler var. Ama ne olduysa bu olayın ortaya çıkması için çalışmalar devam etmektedir. Hiçbir zaman kardeşliğimizi bozdurmayacağız. Hukuk devleti de bu tür vatandaşlara eşit olan vatandaşlara asla ayrımcılığa izin vermeyecektir. Dolayısıyla bu tür eylemleri ve provokasyonları kınadığımı söylemek isterim” dedi.

    Yeni yargı paketini de değerlendiren Gül, yargı paketlerinden birincisinin teveccühle karşılandığını yargı paketlerinin devamının geleceğini belirterek, “Erzurum İstinaf Merkezi olarak yargısal hizmet vermeye başlayan illerimizden birisi. Bölgede ki adalet hizmetlerini değerlendirmek adına Bölge Değerlendirme Toplantısı için buradayız. Yargı Paketlerimizden birincisi kanunlaştı. Milletimizin büyük beğenisiyle kanunlaşan bu yargı paketi artık uygulama aşamasında. Büyük bir teveccüh olduğunu görüyoruz elbette bu paketler devam edecek. Milletimizin sorunlarını çöze çöze hem yargıya güvenin arttığı hem de adalet hizmetlerinin etkinleştiği süreci hep birlikte yaşayacağız. Yargı paketimizde hukuka uygun düzenlemeler söz konusu ancak basın ilanları ile alakalı herhangi bir düzenleme olacağı söz konusu değil. Yargı paketimizde böyle bir düzenleme bulunmuyor. Dolaysıyla gazetelerin ve medyanın desteklenmesi için hür yayın yapabilmeleri için bu anlamda desteğin sürmesi için ilanlarla ilgili herhangi bir sona erdirme söz konu değil” açıklamalarında bulundu.

    Adalet Bakanı Abdülhamit Gül açıklamalarının ardından Palandöken dağında bir otelde yapılan Bölge Toplantısına katıldı.

  • Palandöken Belediyesi, yazı dolu dolu geçiriyor

    Palandöken Belediyesi, yazı dolu dolu geçiriyor

    Yaz sezonunu hizmet noktasında dolu dolu geçiren Palandöken Belediyesi, çalışmalarına hız kesmeden devam ediyor.

    Başkan Muhammet Sunar, yapılan tüm çalışmaları yerinde inceleyerek vatandaşların fikirlerini aldı. Çalışmalar hakkında açıklama yapan Başkan Sunar, “Her yerde çalışmalarımız devam ediyor. Vatandaşlarımızla ve muhtarlarımızla, istişare ederek daha uyumlu bir sistemle ilerliyoruz” dedi.

    Palandöken Belediyesi, yaz ayının başladığından bu yana yol, kaldırım, asfalt, park ve bahçelerin bakım, onarımları gibi birçok alanda çalışmalarını sürdürüyor. Çalışmalarını tüm hızıyla sürdüren Palandöken Belediyesi, bir yandan ihtiyaç duyulan bölgelerdeki yollarda bakım onarım çalışması yaparken diğer yandan da yollarda oluşan olumsuzlukları ortadan kaldırıyor.

    2019 yılı hizmet seferberliği kapsamında ilçe genelinde sürdürdüğü yol, kaldırım, tretuvar çalışmaları tüm hızıyla devam ederken, modern kent anlayışının gereği olan sosyal donatı alanlarında da hummalı bir çalışma yürütülüyor. Çalışmalar kapsamında en son teknoloji kullanılarak ilçeye ömürlük yeni yollar kazandırılırken, ömrünü doldurmuş parklar da yenileniyor. Yaz sezonun açılmasıyla birlikte yaklaşık 400 bin metrekare asfalt, bin 500 ton yama asfalt, 8 bin 500 metrekare tretuvar ve 6 bin metre bordür çalışmalarını tamamlayan Belediye ekipleri bundan sonraki çalışmalarımızda ise ilçemizde 90 bin metrekare asfalt, 15 bin metrekare tretuvar,8 bin metrekare bordür ve bin 500 ton yama asfalt çalışmaları yapılacak.

    “İstişare kültürü ile hizmet ediyoruz”

    Yapılan her çalışmayı yerinde inceleyen ve çalışmaların sürdüğü alanlarda vatandaşlarla bir araya gelerek görüş alan Başkan Sunar, yaptığı açıklamada ilçede gerçekleştirilecek bir çok çalışmanın olduğunu ve yaz dönenimi hizmet açısından çok verimli geçirdiklerini ifade etti.

    Başkan Sunar, “Palandöken Belediyesi olarak insan odaklı hizmet anlayışımız devam ediyor. Yaz sezonları belediyelerin fenni olarak hizmet sezonlarıdır. Şehrimizdeki mevsimsel zorunluluklardan dolayı bu kısa zamanları çok iyi değerlendirmemiz gerektiğinin bilincindeydik. Bundan dolayı ekibimizle çok uyumlu bir şekilde çalışmalar yürüttük. Acil problemli bölgelere öncelik vermek suretiyle bir çok alanda çalışmalarımızı tamamladık. Tamamladığımız çalışmalarımızın yanında devam eden uygulamalarımız var. Bunları da ivedilikle tamamlamaya gayret ediyoruz. Tüm çalışmaları gidip yerinde inceliyorum. Yapılan uygulamalarda o bölgede yaşayan vatandaşlarımızla oturup istişare ediyoruz. Bazen makul talepler oluyor ona göre yenilemeler yapabiliyoruz. Bazı zamanlarda izahat yapmamız gerekiyor. Tüm bunları bu ilçeyi hep birlikte yönettiğimiz için yapıyoruz. Mahalle Muhtarlarımız, çalışmalarımızda bizlere çok yardımcı oluyor. Gerek doğru tespitlerde gerekse çalışmalarımızın sağlıklı bir şekilde yürümesi için ellerinden geleni yapıyorlar. Eğer bir bölge sakinine hizmet götürüyorsanız o bölge sakininin fikrini de almanız gerekir. Şuan hem belediye ekiplerimiz hem vatandaşlarımız hem muhtarlarımız uyumlu bir şekilde çalışmalar yürütüyor. Sosyal medya hesaplarımıza, Whatsapp İhbar Hattımıza gelen taleplerimizde var. Onlara da anında müdahaleler yapılıyor. İnşallah sezon sonuna kadar bir çok çalışmamızı tamamlamış olacağız” diye konuştu.