ErzurumFlaş

Etiket: Yayın

  • Cumhuriyet Meydanı’nda dev ekranda canlı yayın

    İstanbul ve Ankara’da yapılan darbe teşebbüsüne tepki göstermek için Cumhuriyet Meydanı’nda toplanan vatandaşlar, gelişmeleri kurulan dev ekranda canlı olarak takip ediyor.

    İstanbul ve Ankara’da dün gece geç saatlerinde başlayan askeri kalkışmaya karşı, Antalya’da geçe geç saatlerden itibaren Cumhuriyet Meydanı’nda binlerce kişi toplandı. Yaşanan olayları protesto etmek için alana gelen binlerce Antalyalı sabahın ilk saatleri olmasına rağmen alanlarda kalmaya devam etti. Protestoya, Antalya Milletvekilleri Gökcen Özdoğan Enç, Mustafa Köse, Ak Parti İl Başkanı Rıza Sümer, Kepez belediye Başkanı Hakan Tütüncü, eski milli futbolcu Tanju Çolak katıldı.

    Dev ekranda canlı yayın kuruldu

    Gece geç saatlerde alanı dolduran vatandaşların bir çoğu meydanda beklemeye devam ediyor. Diğer taraftan Büyükşehir Belediyesi, meydanda toplanan vatandaşlar için dev ekran kurdu. Vatandaşlar yurt genelinde yaşanan son gelişmeleri, kurulan dev ekranda canlı olarak takip ediyor. Hava sıcaklığının 30 derece nem oranın yüzde 80’leri bulduğu şehir merkezinde vatandaşlar için çadırda da kuruldu. Öğle saatlerinin yaklaşması ile birlikte Büyükşehir Belediyesi tarafından vatandaşlara, çorba da ikram edildi.

  • Oya Aydoğan’ın içerisinde bulunduğu son proje yayın hayatına başlıyor

    Mayıs ayında aort damarının yırtılmasıyla 59 yaşında hayatını kaybeden Oya Aydoğan’ın içinde bulunduğu son proje ’O bana çok benzer’ izleyiciyle buluşacak.

    Türkiye’nin ünlü isimlerinin, günlük hayatta karşımıza çıkan işlerde çalışarak gelen müşterilere şaka yaptığı ’O Bana Çok Benzer’ programı 16 Temmuz Cumartesi akşamı ekranlarda olacak. Yapımcılığını Armağan Çağlayan’ın yaptığı her bölümünde altı ünlünün birbirinden farklı meslekler yaptığı ’O Bana Çok Benzer’in ilk bölümünün ünlü konuğunun, Serdar Ortaç olacağı açıklandı. Bir güzellik mağazasında kendi ürettiği parfümü denetmeye çalışan stand görevlisi rolünde olacağı belirtilen şarkıcının, gelen müşterileri önce şaşırtarak, onları ’Serdar Ortaç olmadığına’ inandıracağı ve en sonunda da gerçeği açıklayacağı bildirildi.

    ’O Bana Çok Benzer’in ikinci ünlü konuğunun ise, hayatını kaybeden sanatçı Oya Aydoğan olacağı bildirildi. Müşterilerin satın aldığı, her ürünün tadına bakan, satış görevlisi rolüne bürünen Oya Aydoğan’ın bölümü, ayrıca kendi sabah programı dışında katıldığı son çekim oldu. Bölümün yayınlanması için Aydoğan’ın oğlu Gurur’dan özel olarak izin alındığı belirtildi. Programda model, oyuncu ve sunucu Deniz Akkaya’nın bir süpermarketin, acemi, alıngan, matematik bilgisi olmayan ve gelen müşterilerin aldığı ürünlerin tadına bakmaya bayılan kasiyeri rolüne bürüneceği belirtildi.

    Programın bir başka ünlü isminin ise Kuşum Aydın olarak bilinen şarkıcı Muharrem Aydın Uğurlular olduğu açıklandı. Aydın’ın bir gelinlikçide, temizlik hastası, titiz, gelen müşterilerin aklındaki gelinliği bir çırpıda çizecek kadar yetenekli ve tanınmamak için tipten tipe giren satış görevlisi olarak çalışacağı bildirildi. Programın ilk bölümünün beşinci ünlü konuğunun ise şarkıcı Tuğba Ekinci olduğu aktarıldı. Ekinci, genel olarak öğrencilerin gittiği bir kafede garsonluk yaparak, müşterilere bir yandan hizmet ederken bir yandan da şakalar yapacak.

    ’O Bana Çok Benzer’in ilk bölümünde yer alacak olan son ünlü ismin ise model, oyuncu ve sunucu Vatan Şaşmaz olacağı kaydedildi. Bir giyim mağazasında reyon görevlisi olarak çalışacak olan Vatan Şaşmaz’ın, bir yandan müşterileri Vatan olmadığına ikna etmeye çalışırken bir yandan da satış yapmaya çalışacağı aktarıldı. Ali Poyrazoğlu’nun seslendirme yapacağı program 16 Temmuz Cumartesi akşamı Show TV’de ekranlara gelecek.

  • Turkcell Genel Müdürü Terzioğlu: “Yayın İhalesine Girebiliriz”

    Turkcell Genel Müdürü Kaan Terzioğlu, Euro 2016 için bulunduğu Paris’te açıklamalarda bulundu. Terzioğlu, “Mobilde futbol içeriğini müşterilerimize ulaştırabilmek için ihaleye girebilir, farklı işbirliklerine de gidebiliriz” dedi.

    Türkiye- Hırvatistan maçını izlemek için Paris’te bulunan Turkcell Genel Müdürü Kaan Terzioğlu, gazetecilerle bir araya geldi. Terzioğlu, maç ile ilgili olarak ilk maçımızda belki de turnuvanın en iyi takımlarından biriyle karşılaştığımızı belirterek, “Kötü başladık ama umarım iyi bitireceğiz” dedi. Futbolun Türkiye için çok önemli olduğunu vurgulayan Terzioğlu, “Futbola 400 milyon lira yatırım yaptık, 2002’den beri Milli Takım’ın sponsoruyuz, Anadolu kulüplerine 100 milyon TL destek verdik. Futbol abonelerimiz için de çok önemli, bu futbol videoları paylaşımlarından sonra data tüketimindeki artışta çok rahat görülüyor. ’Formaya Ruhunu Ver’ videomuzu 2 günde 6 milyon tekil kullanıcı sonuna kadar seyretti” açıklamasında bulundu. Terzioğlu, yaptığı açıklamalarda Turkcell’in futbol içeriğini müşterine ulaştırma adına yayın ihalesine girebileceğini söyledi. İhaleye girerek mobilde işbirliği yapabileceklerini söyleyen Terzioğlu, “Türkiye insanı futbolla iç içe yaşıyor ve maçları her an her yerde izlemek istiyor. Mobilde futbol içeriğini müşterilerimize ulaştırabilmek için ihaleye girebilir, farklı işbirliklerine de gidebiliriz. Şu an Türkiye’de futbol içeriğini küçük ekranlarda halka ulaştırma şansına sahip en yetenekli firma Turkcell” dedi.

    “4.5 G HEYECANIMIZ DEVAM EDİYOR”

    4.5 G heyecanlarının devam ettiğini belirten Kaan Terzioğlu, “Ankara ve İstanbul bağımsız bir araştırma şirketinin açıkladığı rapora göre dünyanın en hızlı mobil internetini kullanan şehirler oldular” dedi. Terzioğlu, 13 milyon 4.5 G aboneleri olduğunu, 4.5 G kullanıcı sayısının 4.5 milyon olduğunu, 4.5 G’nin toplam trafik içindeki payının yüzde 22 olduğunu ve geçiş sonrası data kullanımının yüzde 26 arttığını açıkladı. Terzioğlu, 4,5 G’ye geçişinde dünyanın en hızlısı olduğunu belirterek “İki aydan kısa bir zamanda toplam müşterimizin yüzde 10’nu 4.5 G’ye geçti böyle bir oranda geçiş en iyi örneklerden olan Kore’de 2 yılda, Almanya ve İtalya’da 3 yılda gerçekleşti” dedi.

    Dijital dönüşüm ve fiber yatırımları ile ilgili de konuşan Terzioğlu, “Her operatör bu yatırımları kendisi yaparsa bunun maliyeti 13 milyon dolar ortak yapılırsa 2.5 milyon dolar. Hadi bir çılgınlık yapıldı ve herkes kendisi yola çıktı o durumda da izin alma süreçleri, zorlukları gibi etkilerle kısa sürede yapılması imkansız hale gelecek. Fiber alt yapı yatırımları 2023 hedeflerinin olmazsa olmazı. Bir eve iskan verilirken su, elektrik gibi fiber alt yapısı olup olmadığı da bir kriter olmalı. Belediyeler fiberi gelir olarak değil hizmet olarak görmeliler” ifadelerini kullandı.

    “TURKCELL FİNANSMAN 865 MİLYON LİRALIK KREDİYE ULAŞTI”

    Şubat ayında hizmet vermeye başlayan Turkcell Finansman A.Ş.’nin 4 ay içinde müşterilerine 865 milyon TL’lik finansman sağladığını belirten Terzioğlu, “3 binin üzerindeki Turkcell Mağazası’ndan alışveriş yapan müşteriler Turkcell Finansman A.Ş.’den aldıkları cihazlar için kredi kullanabiliyor. Bugüne kadar Turkcell Finansman A.Ş. üzerinden kullanılan kredi adedi de 727 bini geçmiş durumda” ifadelerini kullandı. Turkcell Finansman A.Ş. ile sadece Anneler Günü’nde 10 bin müşteriye finansman sağladıklarının altını çizen Kaan Terzioğlu, “Dileyen kredisini erken ödeyebiliyor. Dileyen ara ödeme yapabiliyor. Turkcell Finansman A.Ş. henüz yeni hizmet vermeye başlamış olmasına rağmen 575 milyon TL ödenmiş sermayesi ile sektörün ikinci büyük firması konumunda” dedi.

    “FİNANSMANDA DİĞER SEKTÖRLER SIRADA”

    Turkcell Finansman AŞ.’nin öncelikli hedefinin Turkcell müşterilerinin teknolojik ihtiyaçlarını karşılamak olduğunu ifade eden Terzioğlu, “Şu anda Turkcell Mağazaları’nda satışı yapılan cihazlar için kredi sağlayan Turkcell Finansman’ın, önümüzdeki dönemde içerisinde SIM kart takılı olan her cihazın satışında aracılık etmesini hedefliyoruz. Biliyorsunuz 4.5G ile birlikte akıllı şehirler ve akıllı evler daha çok gündeme gelecek. Makineler birbiri ile haberleşecek. Buzdolabınız, içerisinde biten gıda ürünlerini içindeki SIM kart sayesinde size mesaj atarak söyleyecek. Bunun gibi içerisinde SIM kart olan farklı kategorilerdeki tüm ürünlerin satışında aracılık etmek istiyoruz” diye konuştu.

    Kaan Terzioğlu, Turkcell Finansman A.Ş.’den kullanılacak finansmanın 36 aya kadar taksitlendirilebileceğini de sözlerine ekleyerek, “Müşterilerimiz kredilerini Turkcell faturaları üzerinden ödeme kolaylığına sahip. Esnek ödeme altyapısı sayesinde dilerlerse kredilerine ara ödeme yapabilir veya kredilerini tamamıyla kapatabilirler. Her iki durumda da faiz indiriminden faydalanırlar” şeklinde konuştu.

    “MAĞAZALARDA DRONE SATILACAK”

    Türkiye’nin 4.5G’ye geçmesiyle birlikte Turkcell Mağazaları’nın konseptinin de değiştiğini ifade eden Terzioğlu “Daha önce mağazalarını birleştiren ve müşterinin sabit internetten mobil hattına kadar her ihtiyacını aynı noktadan karşılamaya başlayan Turkcell, 3 bine yakın mağazasında şimdi de drone’dan sanal gerçeklik gözlüğüne kadar Türkiye’nin yeni tanıştığı birçok ürünü satmaya başlayacak” diyerek “Türkiye sanal gerçeklik gözlüğü, drone olarak adlandırılan küçük insansız hava araçları, son teknoloji akıllı saatler ve taşınabilir televizyonlar gibi yeni cihazlar ile tanıştı. Turkcell Mağazaları’nda artık hem bu gibi yeni çıkan ürünler hem de önümüzdeki dönemde çıkacak yeni ürünler satılacak” dedi. Sanal gerçeklik ürünleri ile evde otururken dünyada sanal gezi yapmanın mümkün olacağını anlatan Terzioğlu, “Sanal gerçeklik ürünleri ve akıllı telefonunuzu kullanarak, dilediğiniz mekanda dilediğiniz deneyimi yaşamanız artık mümkün. Maçlar sanki stadyumdaymış gibi izlenecek, mağazadaymış gibi alışveriş yapılabilecek. Taşınabilir TV ile Turkcell TV+ uygulaması sayesinde dilediğiniz yerden maç, dizi veya filmleri dev ekranda izleyebilirsiniz. Suya dayanıklı kablosuz hoparlör ile fizy uygulamasını kullanarak beğendiğiniz sanatçıları her yerde dinleyebilirsiniz” şeklinde konuştu.

    Mağazalarda yer alacak ürünlerden örnekler veren Turkcell Genel Müdürü Terzioğlu, “Mağazalarımızda satılmaya başlanacak yeni nesil cihazlar ile müthiş deneyimler yaşayabilirsiniz. 360 derece kameraları dronelara bağlayıp müthiş video ve fotoğraf çekimleri yapabilir, bu video ve fotoğrafları ise Turkcell Akıllı Depo’da saklayabileceksiniz. Drone’ların yakın bir gelecekte lojistik sektöründe kullanıldığına da şahit olacaksınız. Bu küçük insansız hava araçları ilaçtan, kitaba kadar birçok şeyi kısa sürede ayağınıza kadar getirecek. Mağazalarımızda akıllı saat modelleri, nabız ölçer gibi cihazlar ile çocuklarımızın güvenliği için takip cihazları da alacak” dedi.

    “EKRANLAR KÜÇÜLDÜ TURKCELL TV+ İZLEYEN ABONELERİN SAYISI İKİ KATINA ÇIKTI “

    Türkiye’nin 4.5G’yi kullanmaya başladığı ilk iki aylık sürede 4.5G datasının toplam dataya oranının yüzde 22’ye ulaştığı anlatan Terzioğlu sözlerine şöyle devam etti: “4.5G ile data trafiğindeki artış ise yüzde 26 oldu. Turkcell’in 4.5G’li abone sayısı 13 milyona, aktif 4.5G kullanıcı sayısı ise 4.5 milyon kişiye ulaştı. 4.5G’de Turkcell servisleri itici güç oldu. Toplam akıllı telefon kullanıcılarında yüzde 5 olan Turkcell TV+ kullanım penetrasyonu 4.5G kullanıcılarında iki kattan fazla artışla yüzde 11 olarak gerçekleşiyor. Aynı şekilde fizy kullanım oranları akıllı telefon kullanıcılarında yüzde 10 iken 4.5G’li abonelerde bu oran yüzde 19’e, BIP’in yüzde 12 olan payı da 4.5G kullanan abonelerde yüzde 20’ye ve Akıllı Depo’da ise yüzde 10’den 22’ye yükseldi. Önümüzdeki dönemde servislerdeki data kullanımının daha da artmasını bekliyoruz”.

  • (Özel Haber) Yrd. Doç. Dr. Bilici: “Yayın Yasağı Kavramı Yanlış Kullanılıyor”

    Erciyes Üniversitesi (ERÜ) İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. İbrahim Bilici, ‘yayın yasağı’ kavramının yanlış kullanıldığı konusunda uyarıda bulunarak, bu ifade yerine ‘şiddetin ekranda tekrarının yasaklanması’ kavramının, daha doğru bir tanımlama olacağını söyledi.

    Dün, Gaziantep’te yaşanan saldırı sonrasında yayın yasağı uygulaması getirilmesi üzerine açıklamada bulunan ERÜ İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. İbrahim Bilici, ‘yayın yasağı’ kavramının, yapılan işi tam olarak tanımlamadığını ifade etti. Doğru kullanımın, ‘şiddetin ekranda tekrarının yasaklanması’ biçiminde olması gerektiğine dikkat çeken Yrd. Doç. Dr. İbrahim Bilici, “Eğer yayın yasağı gerçekten enformasyonu yasaklıyor olsaydı, medyanın üç maymunu oynaması gerekirdi: görmedim, duymadım, bilmiyorum. Yayın yasağı olduğu zaman ekranlarda açık oturum tarzı programlar oluyor mu, oluyor; bununla ilgili haberler dönüyor mu, dönüyor; altyazılar geçiyor mu, geçiyor. O zaman bu, yayın yasağı yok demektir. Yayın yasağı olsaydı hiçbir şeyin yayınlanmaması gerekirdi ama asıl yasaklanan şey yayının yasaklanması değil, şiddetin ekranlarda tekrarının yasaklanmasıdır” diye konuştu.

    “MEDYA BİLİNÇSİZCE TERÖRE YARDIM VE YATAKLIK EDİYOR”

    Terör faaliyetlerinin amacına ulaşmasının en önemli yolunun, faaliyetlere dair enformasyonun kitlelere ulaştırılması olduğunu belirten Yrd. Doç. Dr. İbrahim Bilici, haber amaçlı da olsa enformasyonu yayan medyanın, bilinçsiz olarak teröre yardım ve yataklık ettiğini vurguladı. Yrd. Doç. Dr. İbrahim Bilici, sözlerini şöyle sürdürdü:

    “Terör faaliyeti olduğunda eğer kimse onu görmüyor ise toplum üzerinde korku, kolektif bir koru, öğrenilmiş bir çaresizlik ve infial hali yaratılması söz konusu olamaz. Bir mizah dergisindeki karikatürde, çocuk babasına, ‘Ormanda bir ağaç devrilse ve medya onu haber yapmasa ağaç gerçekten devrilmiş olur mu?’ diye soruyor. Baba da ‘hayır’ diye cevap veriyor. Dolayısıyla medya bir olay görmüyorsa o olay yok demektir. Evet, gerçekler görülmeli fakat medya bu enformasyonu toplumun ders alması, soruna dair çözüm üretmeye katkıda bulunmak, birlik-beraberlik fikrini pekiştirmek amacıyla neden ve sonuçları ile bağlantılı olarak yaymalı. Aksi takdirde medya, toplumun kolektif bir korku içine ve infiale sürüklenmesine neden oluyor ki, böyle bir durumda aslında farkında olmadan teröre yardım ve yataklık etmiş oluyor.”

    “YAYIN YASAĞI İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNE ENGEL DEĞİLDİR”

    Yayın yasağı uygulamasının, toplumun psikolojisinin korunması bağlamında ifade özgürlüğü önünde bir engel olamayacağını da kaydeden Yrd. Doç. Dr. İbrahim Bilici, “Şimdi ben çıkacağım bir savcıyı ya da bir kişiyi döveceğim, öldüreceğim, kötülük yapacağım, medyaya diyeceğim ki bunu çek ve yayınla. Bunun ifade özgürlüğüyle, medeniyetle, modern toplumla bağdaşan hiçbir yanı olamaz.” ifadelerini kullandı.

  • Gaü Akademik Yayınlar Dergisi Yayın Hayatına Başlıyor

    Girne Amerikan Üniversitesi (GAÜ), bünyesinde oluşturulan akademik yayın ve eleştiri yazılarını kamuoyuna sundu.

    Konuyla ilgili GAÜ’den yapılan açıklamada, GAÜ bünyesinde oluşturulacak olan “Sosyal ve Fen Bilimleri Dergisi” (GAÜ-SFBD) içeriğinde, İngilizce ve Türkçe dillerinde hazırlanmış makale ve eleştiri yazılarını barındıracağı belirtildi. Dergi dâhillinde, siyasal bilimler, ekonomi, finans, mimarlık, işletme, sosyoloji, mühendislik, beşeri bilimler, dil ve eğitim, hukuk ile uluslararası ilişkiler alanlarında yazı ve dokümanların yer alacağı bildirilen açıklamada, derginin online ve basılı olmak üzere iki türde, 6 ayda bir yayınlanan dergi şeklinde yayınlanacağı ifade edilirken, bu yayının 8. yılın ilk dergisi olduğu söylendi. Dergi dâhilinde yayınlanacak olan makale ve yazıların, daha önce başka mecralarda yayınlanmamış olmasına özen gösterileceği ifade edilen açıklamada, dergi erişiminin herkese açık olacağı vurgulandı.

    Ayrıca, makale ve yazıların son teslim tarihinin 10 Mayıs 2016 Salı günü olduğu belirtilen açıklamada, ayrıntılı bilgilinin “Sosyal ve Fen Bilimleri Dergisi” Editörleri Doç. Dr. Hossein Sadri ve Yrd. Doç. Dr. Derviş Kırıkkaleli’den alınılabileceği ifade edildi.