Etiket: Yapmaya

  • Muharrem Usta: “Bursaspor maçında Trabzonspor, elinden gelenin en iyisini yapmaya çalışacak”

    Trabzonspor Başkanı Muharrem Usta, son hafta evlerinde oynayacakları ve ligden düşecek takımın belirleneceği önemli Bursaspor maçı için, “Trabzonspor’un yapacağı bir şey yok. Trabzonspor, elinden gelenin en iyisini yapmaya ve kazanmaya çalışacak” dedi.

    Kağıthane Trabzonsporlular Derneği, bordo-mavili camiayı iftarda buluşturdu. İftar yemeğine Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanvekili Mehmet Akif Hamzaçebi, Trabzonspor Başkanı Muharrem Usta, yöneticiler ile dernek üyeleri katıldı. Düzenlenen yemekte basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Başkan Usta, Süper Lig’in 34. haftasında oynanacak Bursaspor maçı, kupalara gelen haciz ile transferler hakkında konuştu.

    “Her ikisi de güzide kulübümüz ama Trabzonspor’un yapacağı bir şey yok”

    Son hafta ligden düşecek takımın belirleneceği bir karşılaşmaya çıkacaklarının hatırlatılması üzerine Usta, “Birçok takım artık tatil havasına girdi. Doğrusu biz de o durumdaydık ama bazen böyle enteresan haftalara denk gelinebiliyor. Bu hafta da bizim açımızdan öyle bir hafta oldu. Çaykur Rizespor ve Bursaspor’un pozisyonu bizim durumumuzu değiştirmeyecek. Biz, her hafta olduğu gibi sahaya çıkacağız. Maalesef hayat böyle, Çaykur Rizespor ya da Bursaspor ligden düşecek. Keşke hiçbiri düşmese. Her ikisi de güzide kulübümüz ama Trabzonspor’un yapacağı bir şey yok. Trabzonspor, elinden gelenin en iyisini yapmaya ve kazanmaya çalışacak” diye cevap verdi.

    “Trabzonspor’a yanlış yaptılar”

    Müzeye gelen haciz işleminin yasal bir işlem olmadığını ve icra memurları ile icra dairesinin Trabzonspor’a yanlış yaptığını vurgulayan Başkan Usta, “Asla olmaması gerekiyordu. Farklı bir adrese gidildi ve bu asla olmaması gereken bir şeydi. Müzeye girmek hem yakışı kalmıyor hem de doğru ve yasal bir işlem değil. Kulübümüzde bu işle ilgilenmesi gereken hukukçular var. Aslında onların çizmesi gereke bir işti ve o işi yapanlar sabah bizim avukatlarla beraberlerdi. Avukatlar kulüpte dururken, onlar hacze gittiler ve kimsede bu işe maalesef engel olmadı. Biz orada 6-7 kişiye soruşturma açtık ve savunmalarını aldık. Avukatın ve müze görevlisi ilgilinin işine son verildi. Biz onlarda istifa istedik ama avukat dava açmayı yeğlemiş. Çok yanlış bir iş oldu. Trabzonspor gibi bir kulübün içerisinde bu işle uğraşması gerekenlerin, bu kadar büyük bir ihmali yapmaması gerekiyordu” ifadelerini kullandı.

    “Zirveye yerleşebilen bir Trabzonspor’un peşindeyiz”

    Gelecek sezonki transfer planları hakkında da konuşan Usta, “Transfer konusunda görüşmeleri sürdürüyoruz. Bir önceki dönemde bunun acısını çok çektim. İsimler ortaya çıkınca aslında kulüplere bunun bedeli ağır oluyor. Gönlüm ister ki ilgilendiğimiz hiçbir futbolcu piyasaya çıkmasın. Şu aşamada herhangi bir ismi zikretmem doğru olmaz. Trabzonspor, hem ekonomik hem de sportif anlamda iddialı olmalı. Bunun için de gayret gösteriyoruz. Trabzonspor için bir yıl değil her zaman zirvede olmanın önemli olduğunu düşünüyoruz. Gelecek sene zirveye yerleşebilen bir Trabzonspor’un peşindeyiz. Bunu başarabilirsek mutlaka Trabzonspor, artık camiasıyla beraber mutlu olacağı yılları görecek. Asıl olan o zirveyi yakalayabilmek. Biz bunun acısını çok çektik. 1996, 2004 ve 2011 yıllarında zirveye varan ama hedefe ulaşamadığında dağılan bir Trabzonspor gördük” değerlendirmesini yaptı.

    “Yusuf’un transferi söz konusu değil”

    Son günlerde genç oyuncuları Yusuf Yazıcı’nın Beşiktaş’a transfer olacağı yönünde çıkan haberlere cevap veren Usta, “Transferi söz konusu değil. Yusuf çok iyi bir futbolcu. Kendisini herhangi bir yere transferini düşünmüyoruz. Bu dönemde iyi oyuncuyu kaybetmeye göz alamayız. Yusuf Yazıcı ile önemli işlere imza atmayı düşünüyoruz. O, yetişmeli ve çok daha iyi olmalı. Bugün milli takıma çağrıldı. Önemli bir kariyer yolculuğunun ilk basamağı. Gündemimiz de Yusuf’un transferiyle ilgili herhangi bir konu söz konusu değil” şeklinde konuştu.

  • Demir: “Dijitalleşmede ülkemiz için üzerimize düşeni fazlasıyla yapmaya hazırız”

    Turkcell Hukuk ve Regülasyondan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Serhat Demir “Dijitalleşme noktasında BTK, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı gibi kurumların rehberlik yönünün ön plana çıktığı bir ekosistemde üzerimize düşeni fazlasıyla yapmaya hazırız” dedi.

    Ankara’da gerçekleştirilen Türkiye Bilişim Zirvesi’ne katılan Turkcell Hukuk ve Regülasyondan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Serhat Demir, “İşletmeciler Oturumu”nda yaptığı konuşmada Türkiye’nin gündeminde önemli bir yer tutan yerli üretime ve ULAK projesine dikkat çekti. Demir, dijitalleşme noktasında gayret içinde olduklarını belirterek, “BTK, Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı gibi kurumların rehberlik yönünün ön plana çıktığı bir ekosistemde üzerimize düşeni fazlasıyla yapmaya hazırız” değerlendirmesinde bulundu.

    Demir, konuşmasında Türkiye’nin yaklaşık 80 yıl önce uçak imalatı konusunda çalışmalar yaptığını ve 1944 yılında ilk İstanbul-Ankara seferinin gerçekleştirildiğini hatırlatarak şirket içinde çok konuştukları bu hikayenin kendilerini motive ettiğini dile getirdi. Demir, “Bu hikaye, 80 yıl öncesinin imkanlarıyla bir şey hedeflendiği zaman bir ürünün ortaya çıkabileceğini gösteriyor. Bugün birçok ulus, bir hedefe kilitlenirse kıt kaynaklarıyla bile hedeflerini hayata geçirebilir” diye konuştu. 5G sürecinin de uçak üretim süreci gibi düşünülebileceğini belirten Demir, “5G ile seyahat çok hızlı bir uçakla bir yerden bir yere gitmeye benziyor” ifadesini kullandı. Türkiye’nin ilk yerli ve milli baz istasyonu olan ULAK projesine çok önem verdiklerinin altını çizen Demir, ürünü kendi sistemlerine entegre etmek ve en fazla düzeyde kullanmak konusunda heyecanlı olduklarını kaydetti. Büyük yatırımlar için büyük şirketler oluşturulması ve firmaların sorunlarının çözülmesi gerektiğini kaydeden Demir, “15 Temmuz sürecini yaşamış bir ülkede kimsenin ülkeyi yavaşlatma lüksü yok” dedi.

  • Ramazan Dede, Türk Ordusu için yerli silah yapmaya gönüllü

    Malatya’da 2 metrekarelik barakasında kendine has yöntemlerle yerli silah üretimi yapan 87 yaşındaki Ramazan Apaçık, fırsat verilmesi halinde Türk Ordusu için de silah yapabileceğini söyledi.

    Yeşilyurt ilçesine bağlı Topsöğüt Mahallesi’nde evinin önüne yaptığı küçük tahta bir barakada her türlü tamir işini yapan Ramazan Dede’nin hiçbir eğitim almamasına rağmen yaptığı silah ve tüfekler herkesi şaşırtıyor. Her sabah barakasında işe koyulan Ramazan Dede, silah yapımının dışında çeşitli tamirat işleriyle de uğraşıyor. Yaşı ilerlemesine rağmen ustalığıyla gençlere taş çıkaran Ramazan Apaçık, temin ettiği malzemelerden ürettiği silahları fırsat verilmesi halinde Türk Ordusu için de üretebileceğini ifade etti.

    “Silah yapımı için gerekli resmi belgelerim var”

    Yaptığı silahların her türlü durumda kullanılabilecek yeterlilikte olduğunu belirten Ramazan Dede yetkililere seslenerek, fırsat verilmesi halinde orduya silah yapmaya gönüllü olduğunu ifade etti. Silah yapmanın kendisi için bir hobi olduğunu belirten Apaçık, daha önce silah tamiratı yaparak geçimini sağladığını söyledi. Şu an işlerinin eskisi gibi iyi olmadığını belirten Ramazan Dede, “Eskisi gibi iş yapamıyorum. Eskiden silah tamiratı çok yapardım. Aslında bu mesleği ilerletmek istiyordum ama şimdilerin pek hevesi yok. Silah yapımı için gerekli resmi belgelerim var. Yaşım 87 oldu artık. Tabi eskisi gibi el çabukluğum kalmadı. Nereye giderse oraya kadar devam edeceğim bu işe” dedi.

    “Ordumuzun Allah yardımcısı olsun”

    Ramazan Apaçık, fırsat verilmesi halinde gücü nispetinde Türk Ordusu’na da silah yapmak istediğini belirterek, “Eğer fırsat verilirse Türk Ordusu’na da silah yapmak isterim. Ordumuzun Allah yardımcısı olsun. Onlar için hep dua ediyorum. Ben bu halimle ordumuz için elimden geleni yapmaya hazırım. Eğer fırsat verilirse ordumuza yerli silah yapabilirim” diye konuştu.

  • Türk inşaatçılar Fransa’ya çıkartma yapmaya hazırlanıyor

    Fransa’nın Cannes şehrinde 14-17 Mart tarihleri arasında gerçekleştirilecek olan dünyanın en büyük gayrimenkul fuarı MIPIM 2017 öncesi basın toplantısı düzenlendi. Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki de fuara katılarak Türk inşaatçılara destek verecek. Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan ise Tarlabaşı projesinde ilk teslimlerin Nisan ayında yapılacağı müjdesini verdi.

    Fransa’nın Cannes şehrinde 14-17 Mart tarihleri arasında gerçekleştirilecek olan dünyanın en büyük ve önemli gayrimenkul fuarı olan MIPIM 2017 öncesinde basın toplantısı düzenlendi. Uluslararası bağlantılarının güçlendirmeye kararlı şirketler ve dünya yatırım ligine girmek isteyen şehirler, “Güçlü Türkiye” vurgusuyla MIPIM 2017 yolcusu olmaya hazırlanıyor. 5’inci büyük katılımcısı olan Türkiye tarafından 2 bin metrekarede 850 kişiyle temsil edilecek olan fuar için Türk inşaatçılar Fransa’ya çıkartmaya yapma hazırlanıyor. Fuar öncesi Hilton Otel’de düzenlen toplantıya, fuarın Türkiye mümessili Alkaş Yönetim Kurulu Başkanı ve JLL Türkiye Ülke Başkanı Avi Alkaş, Alkaş Genel Müdürü Yonca Aközer, Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan, GYODER Yönetim Kurulu Başkanı Aziz Torun, Turkishceramics – Seramik Tanıtım Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Bahadır Kayan ve İMİB Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kahyaoğlu yanı sıra sektörden diğer önemli temsilcileri katıldı.

    Binlerce yatırım şirketini bir araya getirecek olan ve 500 milyar dolarlık yatırım ödeneği verilen MIPIM’de Türkiye, gayrimenkul ve mimarlık şirketleri kadar uluslararası işbirlikleri ve yatırımlarda ön plana çıkmaya kararlı şehirlerle de temsil edilecek. MIPIM’e katılımcı sayısı açısından 5. sırada yer alan Türkiye’nin 850’ye yakın kişiyle temsil edilmesi beklenirken, fuarda yer alacak şehir sayısının ise 18-20 civarında olacağı tahmin ediliyor. Türkiye’nin dünyaya gayrimenkul alanındaki gücünü ve fırsatlarını ortaya koyacağı fuara, Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki de katılarak destek verecek.

    “Yabancı yatırımcıya ilk ağızdan kendimizi anlatmamız gerekiyor”

    Fuar öncesi açıklamalarda bulunan Alkaş Genel Müdürü Yonca Aközer, “Dünyanın en büyük gayrimenkul fuarı MIPIM, bu sene 28’incisini yapacak. Bizim Türkiye olarak son 4 yılda çok büyük bir atakla temsiliyetimiz güçlü. Geçen sene biz bin 500 metrekare civarındaydık. Bu yıl da yine aynı şekilde bin 800 metrekare gibi bir katılım olacak. Bu sene MIPIM ile ilgili en büyük haber, Çevre ve Şehircilik Bakanımız bu fuara gelecek. 90 ülkenin katıldığı bir fuar olduğu için burada Türkiyenin birlikte gayrimenkul sektörü olarak temsiliyeti çok önemlidir. Özellikle bu yıl çok daha önemli, yabancı yatırımcıya ilk ağızdan kendimizi anlatmamız gerekiyor. Bu yüzden de sayın bakanın katılımı devletinde desteği, yatırım ajansının ve belediyelerin katılımı MIPIM için çok önemli diye düşünüyoruz” dedi.

    “Hedefimiz Türkiye’yi Türk firmalarını uluslararası arenada konuşturmak”

    Geçmiş seneye nazaran biraz daha az olduklarını ifade eden Aközer, “Her geçen 250 firma katılmışız. Bu sene 233 firma katıldık. Bu da şunu gösteriyor aslında gayrimenkul fuarının sektörünün lideri MIPIM fuarının bilincindedir. Bu fuara gitmeden yapamıyorlar. Bu yıl MIPIM’de biz orada yapılan ana konferanslar da sayın bakanımızın yatırım ajansımızın ilk ağızdan Türkiye’yi tanıtmasını sağlayacağız. Özel firmalarımız yatırımcı firmalarla kahvaltı ve yemekler yapacak. Hedefimiz ise Türkiye’yi Türk firmalarını uluslararası arenada konuşturmak. Bu bizim kendi adımıza gayrimenkul sektörünü canlandırmak ve Türkiye’yi temsiliyetini yapabilmek için bir uğramızdır. Burada iş dünyasına sektöre aslında herkese söyleyeceğimiz şudur; Türkiye güçlü bir ülke, onun sürekliliğini yurtdışına, uluslararası yatırımcılara aktarmamız gerekiyor. Bu yüzden de biz kendi adımıza gayrimenkul sektöründe Türkiye’yi temsil edeceğiz. İstiyoruz ki, tüm sektör Türkiye’yi tanıtmak için yanımızda olsun” ifadelerini kullandı.

    “Türkiye’nin yatırımcılar için güvenli ve kazançlı ülke olduğu algısını oluşturmamız lazım”

    GYODER Yönetim Kurulu Başkanı Aziz Torun da, “MIPIM uluslararası, tüm dünyadaki gayrimenkul yatırımcıların geldiği ve ülkelerin kendilerini tanıttığı bir fuar. Dolayısıyla Türkiye’de bu fuara katılıyor, geçmiş yıllarda da katılmıştı. Özellikle son gelişmeleri, terör olaylarını dikkate aldığımız da Türkiye için bu fuar önemli. Çünkü Türkiye hakkındaki olumsuz algıların giderilmesi, Türkiye’nin güvenli bir ülke olduğu, yatırımcılar için kazançlı bir ülke olduğu algısının oluşturulması lazım. O yüzden bu fuar önemli. Bu fuar bireysel değil kurumsal yatırımcıların geldiği bir fuardır. O yüzden Türkiye açısından bu fuar önemlidir. Türkiye’yi tanıtırken de bu fuara aslında gerek hükümet nezdinde gerek STK nezdinde belediyeler hep birlikte destek verilmesi gerekiyor. Sadece bir firmanın tanıtımıyla ya da katılımıyla olacak bir sorumluluk değil. Bütün herkesin sorumluluk alarak Türkiye’nin yurt dışına tanıtılmasına destek olması gerekiyor” dedi.

    “Lokomotif olan gayrimenkul sektörünün durmaması ve devam etmesi gerekiyor”

    Geçtiğimiz günlerde başlatılan ikinci gayrimenkul seferberliği kampanyası hakkında da açıklamalarda bulunan Torun, “Gayrimenkul ve satışlarla ilgili başlattığımız 240 ay vade, yeni bir alıcılar için imkan sunulmasından ziyade gelir düzeyi ve ödeme imkanları bakımından olanların 20 yıl gibi vadede adeta kira öder gibi taksit ödeyerek ev sahibi olması için yeni bir imkandı. Kampanya başlatıldı, firmalar bazında da büyük bir katılım var. bizim GYODER olarak 34 firmamız 80 projeyle katılıyor. Dolayısıyla bu da durgunluk belirtilerinin olduğu bir dönemde sektörü hareketlendirecek yeni bir enstrüman yeni bir ödeme sunumudur. Beklentiler her zaman yüksektir. Şu da bir gerçek, bu 2 aylık bir kampanya. Bu 2 ay içerisinde her şey bitireceğiz anlamına gelmiyor. Sadece devam eden hareketin durmaması. Yani Cumhurbaşkanımızın ifade ettiği gibi ülkenin istihdama ihtiyacı var. Gayrimenkul sektörü lokomotif sektörlerden birisidir. Onun için bu sektörün üretiminin durmaması ve devamı gerekiyor. Ürettiğimizi satmamız lazım, satarken de yeni, bir anlamda ulaşamayan tüketicilere de bir imkan sunmak. Talep yelpazesinin geliştirmek” ifadelerini kulandı.

    “Finalde de Beyoğlu kazanıyor”

    MIPIM fuarı kapsamında Tarlabaşı ve Piyelepaşa projelerine yabancıların ilgisi ve projelerin durumu hakkında açıklamalarda bulunan Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan ise, “Beyoğlu’nda bütün projelere yabancıların ilgisi iyi ama Tarlabaşı ve Piyalepaşa projeleri gerçekten nitelikli ve şuan başlamış yürüyen projelerdir. Biraz daha somuta dönmüş, insanlara kendilerini daha rahat algılatabiliyorlar. İkisinde de çok gurur duyuyoruz. Beyoğlu’nu da dinamik tutuyor. Dolayısıyla başarılı görüyorum. Her ikisi de fuara katılıyor ve tüm yabancı fuarlarda karşılığını alıyorlar. Projeler Beyoğlu’nun tanıtıma iyi bir katkı sunuyor. Ortak bir maket üzerinden tanıtımlarımızı gerçekleştiriyoruz. O da bütün projeleri bir araya toplamayı ve Beyoğlu’na bütün bir fotoğraf vermenin imkanını bize sağlıyor. Dolayısıyla projeleri etiketleme tüketicilerin veya finansörün karşısına tek bir vücut olarak çıkartma fırsatı veriyor. Yani birlikten güç doğar gibi maketi bir araya topluyorsunuz standı ve insanları bir araya getiriyorsunuz. Sonuçta bizim stant geçen sene oradan en ilgi çeken stantların başındaydı. Bu sene biraz daha ilgi çekici, çünkü maketimizi biraz daha zenginleştirdik. İstiklal Caddesi ve Taksim Meydanı’nı ön plana çıkartan argümanlar geliştirerek maketi büyüttük. O büyüklük içerisinde daha ilgi çekici bir yer olacağını düşünüyorum. Hemleri de çok, belediyeye, ilçeye, yatırımcılara hem de görseli kuvvetli. Finalde de Beyoğlu kazanıyor” dedi.

    “Projeler çok güzel bir etki yaratacak”

    “Piyalepaşa projesinin 2018 yılında teslimatı yapılacak, Tarlabaşı projesi Nisan ayında ilk teslimlerini yapacak” diyen Başkan Demircan, “Bundan sonra orası hep üzerine koyarak gidecek. İkisi de hayatı değiştiriyor. Biri Tarlabaşının o kötü görüntüsüne yeni bir soluk getiriyor. Oradan Beyoğlu İstiklal Caddesi dahil çok güzel bir etki yaratacak. Piyalepaşa projesi de açıkçası yeni bir mahalle kuruyor. Hacı Hüsrev gidiyor yeni bir yer geliyor. Alışverişi, ticareti ve yeni konutlarıyla çekim alanı ve şehrin merkezinde çok yaşanabilecek bir yer. Çevresinde çok güzel gelişmeler oluyor. Dolapdere İstanbul içerisinde özel bir hat oluşturdu. Kentsel dönüşüm projeleri ve kültür merkezleriyle nereden nereye Dolapdere neydi ne oldu. Gerçekten her gün oradayım ben bile şaşırıyorum. Çok güzel bir dinamizm var, mutluyuz” diye konuştu.

  • Sosyal medyada PKK/KCK propagandası yapmaya 1 yıl 3 ay hapis

    Samsun’da sosyal medyadaki hesapları üzerinden terör örgütü PKK/KCK’nın propagandasını yaptığı gerekçesiyle tutuklanan inşaat işçisi yargılandığı davanın ilk duruşmasında 1 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırıldı.

    Samsun Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri ihbar doğrultusunda Samsun’da inşaatlarda çalışan Iğdırlı 20 yaşındaki Y.Ç.’yi İlkadım ilçesi Kale Mahallesi’ndeki kaldığı otel odasında yakalayarak gözaltına aldı. Yaklaşık 1.5 ay önce çıkarıldığı nöbetçi mahkemece tutuklanan inşaat işçisi Y.Ç. hakkında Samsun 3. Ağır Ceza Mahkemesinde sosyal medya hesabı facebook ve twitter hesabından PKK/KCK terör örgütünün örgütsel çağrı ve propagandasını herkesin göreceği bir şekilde paylaşıp “terör örgütü propagandasını yapmak” suçundan dava açıldı. Bugün görülen davanın ilk duruşmasına tutuklu bulunduğu cezaevinden SEGBİS sistemi ile görüntülü olarak katılan Y.Ç., “Ben inşaat işçisiyim. Bu paylaşımların suç olduğunu bilmiyordum. Terör örgütüne üyeliğim ve sempatizanlığım yoktur. Ben anlık heyecanla örgüte ait bu paylaşımları yaptım. Bunun suç olduğunu bilmiyordum. Pişmanım” dedi.

    Mahkeme heyeti Y.Ç.’yi “terör örgütü propagandası yapmak” suçundan önce 1 yıl hapsi cezasına çarptırdı. Bu suçu basın yayın yoluyla işlediğinden 1 yıl 6 ay hapis cezasına çıkardı ve daha sonra da duruşmadaki iyi haline de göz önünde bulundurarak cezayı 1 yıl 3 aya indirip, tutukluluk halini göz önünde bulundurarak tahliyesine karar verdi.