ErzurumFlaş

Etiket: Yakalanmış

  • Kastamonu’daki feci kazada askerler uykuda yakalanmış

    Kastamonu’nun Tosya ilçesinde çekiciye arkadan çarpan ve 2 kişi öldüğü, 34’ü asker asker 40 kişinin yaralandığı otobüs kazasına uykuda yakalandığını söyleyen askerler, korku dolu anları böyle anlattı.

    Edinilen bilgilere göre İstanbul’dan aldığı acemi birliğindeki askerleri Tokat’a götürmek üzere yola çıkan İsmail Hakkı Toptan idaresindeki 35 BML 277 plakalı yolcu otobüsü, Kastamonu’nun Tosya ilçesi D-100 karayolu Suluca köyü Mevkiinde önünde seyreden Yusuf Taş (20) yönetimindeki 34 RUF 35 plakalı çekiciyle çarpıştı. Yaşanan feci kazada otobüs şoförü İsmail Hakkı Toptan ile muavin Emre Çakır Gürgör, otobüs içerisinde sıkışarak hayatını kaybetti. Otobüste bulunan 34 asker ile 6 sivil vatandaşta kazada yaralandı. Kaza sonrası olay yerine çok sayıda ambulans ve itfaiye ekipleri sevk edildi. Jandarma ve Bölge Trafik ekiplerinin geniş güvenlik önlemi aldığı kazada yaralanan yaralılar, ambulanslarla Tosya Devlet Hastanesine kaldırılarak tedavi altına alındı. Sağlık durumu ciddiyetini koruyan yaralıların bazıları, Kastamonu Devlet Hastanesine sevk edildi.

    “Kazaya uykuda yakalandık ve etrafa savrulduk”

    Tokat’taki birliğine gitmek için otobüste olduğunu anlatan acemi er, kazaya uykuda yakalandıklarını söyleyerek, “Otobüste uyuyordum, saat 06.00-06.30 arasındaydı galiba, bir ses duydum, baya gürültülü bir sesti. Biri yere vurduk sandım, gerçekten bir şeyler oldu zannettim. Bir ses koptu ve savrulmaya başladık, Herkes hep bir ağızdan bağırmaya başladı. Baktığımda önümüzde bir tır vardı. Neredeyse tırın üzerinde duruyorduk. Şoför ile muavini gördüm, baya kötü bir durumlardaydı. Birkaç kişi de yerlerde yatıyordu. Bende olayın etkisiyle dona kaldım, hiçbir şey yapamadım. Sonra dışarı çıktım ve ambulansların gelmesini bekledik. Baya bir kötü olduk, çünkü herkes kötü oldu. Otobüstekilerin hepsi de askerdi, birkaç tane sivil vatandaş vardı. Ben, Tokat’a askere gidiyordum. Diğerleri de benim gibi askere gidiyordu” dedi.

    “Herkes bağırıp, çağırıyordu, askerlere kapıyı açmaya çalıştık”

    İstanbul’dan Tokat’a yolculuk yapan diğer bir yolcu ise, “Sabah 4 civarıydı. Bizler uyuyorduk. Biranda güm diye bir ses geldi. Zaten kendimizi nereden bulduğumuzu bilmiyorduk. Herkes bağırıp, çağırıyordu, askerlere kapıyı açmaya çalıştık. Tekmeyi vurup kapıyı açtık, ondan sonra herkes dışarıya çıkmaya çalıştı. Durumu biraz daha iyi olanlar, yaralı olanları otobüsten dışarıya çıkardı. Ondan sonra ambulanslar geldi, trafik polisleri geldi, itfaiyeler geldi. Şükürler olsun askerlerimizde bir şey yok ama muavin ile otobüs şoförü hayatını kaybetti. Üzgünüz, durum bundan ibaret. Şükür bizler iyiyiz ayaktayız” diye konuştu.

    “Bir anda elimi yüzüme koydum, başımdan kanlar geliyordu”

    Tokat’a askeri birliğe teslim olmayan giden kazazede yaralılardan bir başka asker de, “Kaza olduğu zaman ben yatıyordum, su içmek için kalktım. Kalktığım gibi kafamı yerde buldum. Ayaklarımda havadaydı. Bir anda elimi yüzüme koydum, başımdan kanlar geliyordu. Muavin ile otobüs şoförü ölmüştü, ondan sonra ambulansla beni hastaneye kaldırdılar” şeklinde konuştu.

    Öte yandan kazada yaralananların isimleri ise şöyle: “Ersoy Geçer, İsmail Can, Ali Gündük, Mertcan Koz, Nihat Kılıç, Mehmet Ali Ulaca, Ali Gövce, Ferdi Aygün, İbrahim Özdemir, Ercan Baran Bay, Abdulmecit Özcan, Burak Zeytun, Onur Havakara, Hakkı Yusuf Korkmaz, Hüsmen Akman, Mehmet Ali Gebeş, Recep Artuç, Berkay Altmış, Mehmet Gölet, Yusuf Arda, Necmettin Kartal, Abdullah Cankur, Yunus Emre Çelik, Harun Algan, Ahmet Özgün, Hamit Kolasalı, Ümit Yılmaz, Ahmet Yavuz, Seyithan Buzkartaca, Mustafa Şengül, Canberk Karalar, Serhat Vodina, Evren Kara, Yasin Koz, Ferhat Çoban, Yusuf Emre Geçer, Metin Koz, Burak Kaan Demir, Alpay Karalar, Yusuf Taş.”

  • Gülen’in yeğeni lüks sitede yakalanmış

    İzmir merkezli 10 ilde, MİT ve emniyetin yaptığı operasyonla örgütün yeniden hücrelenmeye çalışan 33 gaygubet evi ortaya çıkartıldı.

    Örügüt üyelerinin milyon dolarlık evleri dolar ile kiraya verip lüks araçlarla bindikleri tespit edilirken silahlı terör örgütü elebaşısı Fetullah Gülen’in öz yeğeni, örgüte ’işçi imamı’ olan Selçuk Seven, lüks bir sitede yakalandığı ortaya çıktı.

    Edinilen bilgiye göre, İzmir Cumhuriyet Savcılığının yürüttüğü FETÖ soruşturması kapsamında, örgüt üyesi itirafçıların verdiği bilgiler doğrultusunda çalışma başlatıldı. MİT (Milli İstihbarat Teşkilatı) ile İzmir Emniyet Müdürlüğü Terör ve İstihbarat Şube müdürlüklerinin yürüttü ortak operasyonda, itirafçıların verdiği bilgiler doğrultusunda, 3 ay takip sonucu, örgütteki dağılmayı engellemeye çalışan yeni hücre yapılanması belirlendi. İzmir merkezli 10 ilde, çok sayıda adrese, eş zamanlı operasyon yapılarak 48 şüpheli gözaltına alındı. Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevkedilen örgütün Ege Bölgesi’nde toparlamaya çalışan sözde il imam S.K., Ege Bölgesi genel muhasebe sorumlusu M.T. ve Ege Bölgesi eğitim danışmanı İ.B.’nin bulunduğu 39 şüpheli tutuklanırken 9’u ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

    Yeğen lüks sitede yakalanmış

    Operasyonun devamında, örgütteki çöküşü önlemeye çalışan yeni hücrenin, lüks araçlar kullanıp İzmir’de bulunan lüks semtlerdeki milyonlarca dolar değerindeki evleri dolar üzerinden kiraya verdikleri tespit edildi. Burada yakalanan bazı örgüt üyelerinin itirafçı olması ile yeni 33 gaygubet evi daha belirlendi. İzmir Cumhuriyet Savcılığının yürüttüğü FETÖ soruşturması kapsamında, 7 kişi hakkında yakalama kararı çıkartıldı. Yapılan operasyonda silahlı terör örgütü elebaşı Fethullah Gülen’in yeğeni Selçuk Seven’in de aralarında bulunduğu 28 şüpheli gözaltına alındı. Selçuk Seven’in İzmir’de lüks bir sitede yakalandığı bildirilirken daha önce Çorum ve Uşak şeker fabrikalarında çalıştığı, işçilerden sorumlu imam olduğu ve himmet topladığı, Manisa’nın Turgutlu ilçesinde yapılan operasyon kapsamında da arandığı ortaya çıktı. Selçuk Seven de dahil 16 şüpheli hakkında FETÖ soruşturmaları kapsamında daha önceden yakalama kararı bulunduğu öğrenildi. Gözaltına alınan 28 şüphelinin emniyetteki işlemlerinin bitmesinin ardından adliyeye sevkedileceği bildirildi.

  • Seri Katil, Akrabasını Ziyarete Gelip Geri Dönmeyince Yakalanmış

    Türkiye’nin ilk seri katili olan Hamdi Kayapınar’ın, Ankara Açık Ceza Evinden, yakınlarını ziyaret için Kayseri’ye geldiği, izninin bitiminde dönmediği için polis ekiplerince yakalandığı ortaya çıktı.

    Kayseri’de 3 yılda 6 kişiyi öldüren, 4 kişiyi de çeşitli yerlerinden yaralayan Türkiye’nin ilk seri katili Hamdi Kayapınar’ın, yattığı Ankara Açık Cezaevi’nden yakınlarını görmek için izin alarak Kayseri’ye geldiği öğrenildi. İzninin bitiminde Ankara Açık Cezaevine geri dönmeyen Hamdi Kayapınar’ın, Kayseri’de polis ekiplerinin yaptığı çalışmalar sonrasında yakalanarak gözaltına alındığı, doktor kontrolünden geçirildikten sonra yeniden cezaevine teslim edildiği öğrenildi.

    Kayseri’de 1998 ve 2001 yılları arasında 6 kişiyi öldüren ve yakalandığında verdiği ifadesinde, “Onlar av ben avcıyım” diyen Hamdi Kayapınar, 30 Eylül 2002 tarihinde 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 4 ayrı suçtan 2 kez müebbet ve toplam 64 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı. Duruşma sırasında soğukkanlı olduğu gözlenen Kayapınar, geçmişte verdiği ifadelerinde herhangi bir değişiklik yapmayacağını söylemişti. Duruşma sonrasında çıkan kararla Hamdi Kayapınar, Memiş Dinçaslan’ı ve İbrahim Genç’i öldürmek suçundan 2 kez ömür boyu ağır hapis cezasına çarptırılırken, Memiş Dinçaslan’ın ve İbrahim Genç’in parasını gasp etmek suçundan 12’şer yıl hapis cezasına ve 2’şer yıl da hücre cezasına çarptırılmıştı. Kayapınar, İbrahim Aydemir ve Bünyamin Selvitop’u öldürmeye tam teşebbüs ve silahlı gasp suçundan ise 16 yıl 8’er ay hapis cezasına çarptırılmış, bu 2 suçtan aldığı müebbet hapis cezası ise iyi halleri göz önünde bulundurularak 33 yıl 4 aya indirilmişti.