Etiket: Vermiş

  • Annesini öldürüp jandarmaya kayıp ilanı vermiş

    BALIKESİR (İHA) – Balıkesir’in Sındırgı ilçesine bağlı Çıkrıkçı köyünde annesini öldüren cinayet zanlısı jandarmaya annesi için kayıp ilanı verdi.

    Balıkesir’in Sındırgı ilçesinde annesini öldüren katil zanlısının jandarmaya annesinin kaybolduğu ihbarında bulunduğu öğrenildi. 17 Temmuz 2015 tarihinde Sındırgı Alayaka Jandarma Karakol Komutanlığına müracaat eden F.K. isimli şahıs annesinden bir haftadır haber alınamadığını ve hayatından endişe duyduğunu bildirdi.

    Jandarma Karakol Komutanlığının müracaat tarihinden itibaren kayıp şahıs olarak aradığı F.K.S.’nin bulunması için Sındırgı Cumhuriyet Savcılığı yapılan çalışma kapsamında F.K.S.’nin oğlu H.K. ile birlikte yaşadığı bilgisine ulaştı. Kayıp F.K.S.’nin kalp hastası olduğunu belirleyen ekipler, F.K.S.’nin kayıp olduğu tarihten itibaren kalp ilaçlarını almadığı tespitinde bulunarak kayıp şahsın sistemden ilaçlarını almadığını ve yaşamadığı değerlendirmesinde bulundu. Kayıp şahsın birlikte yaşadığı oğlu H.K.’nin birçok sabıkasının bulunduğu ve şiddete meyilli bir kişi olduğunu ve annesinin kaybolmasıyla ilgili ifadelerinin çelişkili olduğunu değerlendiren jandarma ekipleri, kayıp şahsın oğlu H.K.’yi şüpheli olarak görmeye başladı. Ekiplerin yaptığı çalışmada Sındırgı Cumhuriyet Savcısının talimatıyla kayıp şahsın ev ve eklentilerinde yapılan kazıda, kayıp şahsa ait olduğu değerlendirilen kemik parçaları bulundu. Bulunan ceset ölüm sebebi ve kimliğinin belirlenmesi için Bursa Adli Tıp Kurumu’na gönderildi. Meydana gelen olayla ilgili olarak yapılan araştırmalar sonucunda maktulün oğlu şüpheli H.K. ile yapılan görüşmede, annesi ile aralarında anlaşmazlık nedeniyle tartışma çıktığını söyledi. H.K. sorgusunda bir anlık sinir ile annesini bıçaklayarak öldürdüğünü ve evin arka bahçesine gömdüğü itirafında bulundu. Olayda kullandığı bıçağı nereye attığını hatırlayamadığını belirten H.K. olaydan sonra birkaç gün evde kaldığını ve kaçarak Manisa’ya gittiğini ifade etti.

    Olayla ilgili hazırlanan tahkikat evraklarıyla birlikte adli makamlara sevk edilen şüpheli H.K tutuklanarak Kepsut Kapalı Cezaevine teslim edildi.

  • Türk sanatına gönül vermiş iki arkadaş, eski kitaplara yeniden hayat veriyor

    Geleneksel Türk sanatlarına gönül vermiş iki arkadaş, Eyüpsultan’da açtıkları Yansımalar Sanat Atölyesi’nde rutubet, mantar ve kitap kurtlarından tahrip olmuş eserleri restore ederek yeniden hayat veriyor.

    Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Geleneksel Türk Sanatları Bölümü mezunu Mediha Albayrak ve Nagehan Çakar Başargan, üniversite yıllarında başlayan arkadaşlıklarını iş hayatlarına da taşıdı. Hayallerinin peşinden giderek kendi atölyelerini açan iki arkadaş, Eyüpsultan’daki Yansımalar Sanat Atölyesi’nde üç yıldır el yazması kitaplar, hat levhalar vb. tüm eserlerin restorasyonunu geçekleştiriyor.

    “Bu işi en çok bu semte yakıştırdık”

    Bir yıl hocalarının atölyesinde çalıştıktan sonra Yansımalar Sanat Atölyesi’ni açmaya karar verdiklerini söyleyen Mediha Albayrak, “Öncesinde kalem işleri yaptık; Çekmeköy Av Köşkü’nün restorasyonunda bulunduk, Gönül Kahvesi zincirlerinin tüm Türkiye genelinde kalem işlerini yaptık. Sonunda Eyüpsultan’da kendi atölyemizi açtık. Birçok arkadaşımız Kadıköy ve Moda’da kendi işini kurarken, biz Eyüpsultan’da açmayı istedik, çünkü bu işi en çok bu semte yakıştırdık. Daha sonra evlendik ve Eyüpsultan’a yerleşmeye karar verdik” şeklinde konuştu.

    “Daha çok koleksiyonerlerle çalışıyoruz”

    Daha çok koleksiyonerlerle çalıştıklarını belirten Nagehan Çakar, “Koleksiyonerler kitaplarını bize getiriyorlar biz de onları kurtarmaya çalışıyoruz. Yanıklarını tedavi ediyoruz, hastalıkları temizliyoruz, hasar görmüş, zedelenmiş yerleri onarıp sonrasında da eksik kalan tezhiplere devam ediyoruz. Bu işte çok ciddi bir açık vardı. Biz de kendimizi bu alanda geliştirdik. Atölyemizde işlerimiz iyi gitti. Hatta evde de kendimize çalışma odası yaptık. Bir işi elinize aldığınızda o işi en kısa sürede bitirmek istiyorsunuz. Koleksiyonerler de verdikleri bir işi iki yıl sonra almak istemiyorlar, çünkü o da heyecanla, verdiği işin bir an önce tamamlanmış halini görmek istiyor. O yüzden aynı iş üzerinde iki kişi çalıştığımızda daha çabuk bitiyor. Eyüpsultan Belediye Başkanı Remzi Aydın’a da desteklerinden dolayı teşekkür ederim” dedi.

    Restorasyon süresi esere göre değişiyor

    Yapılan restorasyon süresinin eserin yıpranmışlığına göre değiştiğini vurgulayan Mediha Albayrak, “Daha önce benzer bir eseri restore ettiyseniz aşağı yukarı belli bir teslim tarihi söyleyebiliyorsunuz ama genelde tarih vermiyoruz. Bu bizim elimizde olan şeyler değil. Kağıdı çaya yatırıyorsunuz ve rengini bazen bir bazen de iki haftada tutturabiliyorsunuz. Yine eserin yapıldığı döneme uygun kağıt bulmanız gerekiyor. Bu kağıtları da sahaflardan ya da antikacılardan temin edebiliyorsunuz. Bazı kitaplar çok yıpranmış oluyor, dolayısıyla işlem süresi de daha uzun sürebiliyor” diye konuştu.

  • Holiganlar 11 araca zarar vermiş

    Kayseri’de oynanan Ankaragücü-Beşiktaş maçının ardından çıkan olaylarda 11 araca zarar verilirken, 6 kişiye uyuşturucu madde kullanmak ve bulundurmak suçundan işlem yapıldı.

    Kayseri’de geçtiğimiz hafta oynanan Ankaragücü-Beşiktaş maçının yaklaşık 11 bin Ankaragücü ve bin 500 Beşiktaş taraftarı maç izledi. Müsabaka dağılımı esnasında kimlikleri henüz tespit edilemeyen taraftarlarca güney otoparkında park halinde bulunan, çeşitli marka ve modellerde toplam 11 adet araca maddi zarar verildi.

    Müsabaka öncesi yapılan aramalarda ve müsabaka sonrası yapılan çalışmalarda taraftar grubundan, 7 adet bıçak, bir adet sallama tabir edilen kesici alet, bir adet boş kurusıkı tabanca şarjörü ile 2 gram esrar maddesi ele geçirildi. Ayrıca, müsabakadan sonra dağılım sırasında kalabalık içerisinden kurusıkı tabanca ile havaya ateş edilmiş, ateş eden şahsın kimliğinin tespiti ve yakalanması yönünde çalışmaların devam ettiği bildirildi.

    Müsabaka dağılımında taşkınlık çıkartan S.N.Ö., Ş.A., D.T., K.Ç., N.U. ve S.A. isimli şahıslar yakalanarak haklarında 6222 Sayılı Kanuna Muhalefet, Uyuşturucu Madde Kullanmak ve Bulundurmak, 6136 Sayılı Kanuna Muhalefet suçlarından adli işlem yapıldı.

  • Aç kalınca yakayı ele vermiş

    Giresun’un Dereli ilçesi Kulakkaya Yaylası’nda yakalanan teröristin yakalanmasını ayrıntıları ortaya çıktı. Teröristin yakalanmasını sağlayan yayla sakinleri yaşadıkları o gergin dakikaları anlattı.

    Trabzon’un Maçka ilçesinde geçtiğimiz Ağustos ayında 16 yaşındaki Eren Bülbül ile Jandarma Astsubay Ferhat Gedik’i şehit eden terörist grup içerisinde yer aldığı belirlenen ve önceki gün Giresun’un Dereli ilçesi Kulakkaya Yaylası’nda yakalanan ’Aram’ kod adlı PKK’lı terörist Mustafa Tolucan’ın yakalanmasını sağlayan ve PKK’lı teröristi kahvehanesinde fotoğraflayarak güvenlik güçlerine ihbar eden Kemal Çoban, yaşananları anlattı.

    Başına poşu takılı, ayağında mekap ayakkabı giyen teröristin yayla yolunda karşılaştığı kepçe operatörü olduğu öğrenilen kişiye, “Ben bir şantiyede çalışıyordum. Beni işten çıkardılar. Param yok. Karnım aç, bana yiyecek bulabilir misin?” demesi üzerine o kişinin teröristi yayladaki kahvehaneye getirdiğini ve kendilerine getirmeden önce de jandarmaya bilgi verdiğini belirten kahvehane sahibi Kemal Çoban “Komutan bizi telefonla aradı ve bize doğru gelen bir şahsın giyim tarzını anlattı. Böyle bir şahsın o tarafa doğru geldiği silahsız olduğunu söyledi. Resmini çekip göndermemizi ve bir süre oyalamamızı söyledi. Bunun üzerine ben dışarı çıktım. Komutanının tarif ettiğini yola doğru gittim. O esnada bir kepçe operatörü terör örgütü mensubunu bularak kahveye getirdi. Kahvede oyalamak için çay ve yemek söyledik. Ağzından bilgi almaya çalıştık. Bize anne ve babasından kaçtığını, Giresun’da iş aramaya geldiğini söyledi. Burada çalıştığını para verilmediği için işi bıraktığını, Diyarbakır’a gidecek parayı bulduğunda, buradan ayrılacağını ve aç kaldığı söyledi. Sonradan öğrendik ki Maçka’daki Eren’in katiliymiş, acıkmıştı. Ona söylediğimiz yemekten dolayı pişman olduk” ifadelerini kullandı.

    Yavuzkemal Belde Belediye Başkanı Abdullah Önal ise bölgede güvenlik konusunda hiçbir sıkıntılarının olmadığını belirterek “Vatandaşımız burada duyarlı davrandı. Karadeniz’de bu tür terör örgütü elamanları barınamaz, barındırmazlar zaten. Biz buranın adının böyle anılmasından dolayı üzüldük. Kulakkaya turizmle öne çıkan bir yaylaydı. Şuan güvenliğimiz var. Hiçbir şekilde korkulacak bir durum yok. İnsanlar çıkan onca habere rağmen günü birlik yaylacıklarını yaparak geri dönüyorlar” dedi.

    Öte yandan yakalan ’Aram’ kod adlı Mustafa Tolucan’ın bölgeye nasıl geldiğini araştıran ve arazide operasyonlarını sürdüren jandarma ekiplerinin teröristi yakaladıkları araziye tekrar götürerek arazide yer göstermesi yaptırdığı ve bölgede operasyonların geniş kapsamlı sürdüğü öğrenildi.

  • Darbeci sanık Kaygusuz savcılıktaki ifadesinde uydurma isimler vermiş

    FETÖ’nün 15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminin komuta merkezi olan Akıncı Üssü’ndeki eylemlere ilişkin açılan davanın 23. celsesi başladı. Duruşmada savunma yapan eski Kurmay Yüzbaşı Mustafa Mete Kaygusuz, daha öncesinde verdiği savcılık ifadesinde yer alan isimlerin uydurma olduğunu belirtti.

    Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminin komuta merkezi olan Akıncı Üssü’ndeki eylemlere ilişkin 486 sanık hakkında açılan davanın 23. celsesi devam ediyor. Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nce Sincan Cezaevi Kampüsü’ndeki duruşma salonunda görülen davaya tutuklu ve tutuksuz sanıklar, taraf avukatları ve müştekiler katıldı. Duruşma, öğleden önce savunması tamamlanan eski Kurmay Yüzbaşı Mustafa Mete Kaygusuz’un çapraz sorgusu ile devam etti.

    Sanık Kaygusuz’un savunmasında NATO’dan söz etmesine istinaden bir mağdur müşteki, “NATO’yu niye vurgulayarak söylüyor? Başkanım, NATO’yu müdahaleye çağırıyor” dedi. Mahkeme Başkanı Selfet Giray da, “Boş verin, NATO kimmiş? Biz burada davamızın ne olduğunu biliyoruz” diyerek tartışmaları sonlandırdı.

    Mahkeme Başkanı Giray, iddianamede yer alan fotoğraf ve kamera tespit tutanaklarına ilişkin görüntülerin kendisine ait olup olmadığını sordu. Kaygusuz, tüm soruları “Bilmiyorum”, “İnceledikten sonra savunmamda cevap vereceğim” diyerek cevapsız bıraktı. Bunun üzerine Başbakanlık avukatı İskender Binar, “Bu davada ’hatırlamıyorum’, ’bilmiyorum’larda rekor sana ait. Hatırlamıyorsun, bilmiyorsun ama biz yine de birkaç soru sormayı deneyelim. Darbe teşebbüsünü biliyor musun? Bu uçakların Akıncı Üssü’nden kalktığı konusunda bir bilgin yok mu? Kurmay Yüzbaşı olarak yorumunuz nedir, Akıncı’dan kalkmıyorsa nereden kalkabilir ki?” diye sordu. Sanık Kaygusuz da, “Türkiye’nin herhangi bir üssünden kalkmış olabilir” dedi.

    Müşteki avukatları, Kaygusuz’a savcılıkta verdiği isimleri tanıyıp tanımadığını sordu. Kaygusuz, savcılık ifadesinde verdiği isimlere ilişkin, “Uydurma isimlerdi onlar” dedi.

    “Akıntıya kürek çekiyoruz”

    Kursiyerlere silah dağıtılması konusunda Hakan Karakuş’un Kaygusuz’u işaret ettiği iddiası konusunda bir sanık avukatı, Karakuş ve Kaygusuz’un yüzleşmesini istedi. Mahkeme Başkanı Giray, talebi kabul ederek sanık Karakuş’a söz verdi ve kursiyerlere silah alması konusunda bir emir verip vermediğini sordu. Karakuş, “Odamda 10 tane tabanca vardı, yeleklere konulmak üzere vermiştim, ama kime verdiğimi hatırlamıyorum. Bir takım kursiyerler evine gidip silahını almış olabilir ama ben kimseye gidin silah alın diye talimat vermedim” iddiasında bulundu. Bunun üzerine avukat da, “Karakuş 2 gün önce verdiği kendi ifadesiyle bile çelişiyor, başka soru sormayacağım. Akıntıya kürek çekiyoruz hep beraber” dedi.

    Duruşmada diğer bir sanık Mustafa Azimetli’nin savunmasına geçildi.