Etiket: Varank

  • Bakan Varank: “Avrupa’nın en büyük beyaz eşya üreticisi konumundaki Türkiye’nin büyümesi artarak devam ediyor”

    Bakan Varank: “Avrupa’nın en büyük beyaz eşya üreticisi konumundaki Türkiye’nin büyümesi artarak devam ediyor”

    Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, “Avrupa’nın en büyük beyaz eşya üreticisi konumundaki Türkiye’nin sektördeki büyümesi artarak devam ediyor” dedi.

    Türkiye’nin beyaz eşya sektöründeki üretimi hakkında sosyal medya hesabından açıklama yapan Bakan Varank, “Avrupa’nın en büyük beyaz eşya üreticisi konumundaki Türkiye’nin sektördeki büyümesi artarak devam ediyor. 2021 Ocak ayında beyaz eşya üretimi bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 38, ihracatı ise yüzde 17 artış gösterdi. Sektörde çalışan emekçilerimiz takdiri hak ediyor” ifadelerini kullandı.

  • Bakan Varank: “Facebook açısından bu isabetli bir karar olmuştur”

    Bakan Varank: “Facebook açısından bu isabetli bir karar olmuştur”

    Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Facebook’un Türkiye’de temsilcilik açma kararına ilişkin, “Facebook açısından bu isabetli bir karar olmuştur” dedi.

    Bakan Varanak, Kilis Ticaret ve Sanayi Odası’nda düzenlenen toplantıda sosyal ağ sağlayıcılarının Türkiye’de temsilcilik açmasının zorunlu kılındığını hatırlatarak, “Bu yasal düzenlemenin sonucu olarak VK, YouTube, Tiktok, Dailymotion ve Linkedin’den sonra bugün Facebook da Türkiye’de temsilcilik açma kararını açıkladı. Facebook açısından bu isabetli bir karar olmuştur. Türkiye’de artık herkesin eriştiği, haberlerin, bilgilerin çok hızlı dolaşıma sokulduğu bu platformların yerel kanunlardan bağımsız olması düşünülemez. Tabii biz bu yasal düzenlemeyi hayata geçirdiğimizde bunu bir sansür düzenlemesi olarak göstermeye çalışanlar oldu. Avrupa Birliği ülkeleri başta olmak üzere birçok ülkede benzer düzenlemeleri kabul eden bu şirketlerin Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına ikinci sınıf uygulama yapması kabul edilemezdi. Biz bu çifte standardı ortadan kaldıran bir düzenlemeyi hayata geçirdik. İşte bunun olumlu neticelerini de alıyoruz” dedi.

    “Tüm dünya için zor bir yılı geride bıraktık“

    Bakan Varank, tüm dünya için zor bir yılı geride bıraktıklarını belirterek, “Korona virüs salgını ekonomilerin üretim, tüketim ve dış ticaret kanallarını derinden etkiledi. Tüketim alışkanlıklarında önemli değişimler oldu. Hizmet sektörüne ilişkin faaliyetlerde daralma yaşanırken, gıda, ev tekstili, elektrikli ev aletleri, mobilya ve elektronik gibi sektörlerde tüketici talebi arttı. Uluslararası tedarik zincirinde yaşanan aksaklıklar, yerli üretimin ve arz kaynaklarına yakınlığın önemini biz kez daha ortaya koydu. Lojistik avantajları ve sağlam üretim altyapısıyla doğrudan yatırımlar bakımından Türkiye’nin cazibesinin pandemi sonrası dönemde artacağını öngörüyoruz. Salgında öne çıkan diğer bir husus sektörel çeşitlendirme oldu. Sadece turizme ya da hizmetler sektörüne dayalı ekonomiler daha büyük yara aldılar. Türkiye, bu anlamda güçlü sanayi ve tarım üretimiyle pozitif ayrışan nadir ülkelerden biri olmayı başardı. Özellikle imalat sanayimiz hem iç hem de dış talebi karşılamak için olağanüstü bir gayret sarf etti. En gelişmiş ülkelerde dahi market raflarının boşaldığı, temel ihtiyaç maddelerinin tükendiği böylesine bir dönemde ülkemiz bu manada hiçbir sıkıntı yaşamadı. Geçen hafta açıklanan Kasım 2020 sanayi üretim endeksi verileri, sanayi üretimimizin beklentilerin üzerinde artmaya devam ettiğini gösteriyor. Yıllık bazda yüzde 11, aylık bazda yüzde 1,3’lük artışla sanayi üretimini en çok artıran ülkelerden biri olduk. Ben bu tabloda emeği olan başta bu salondakiler olmak üzere tüm sanayicilerimizi yürekten tebrik ediyorum. Bu artış, yılın son çeyreğini güçlü, 2020 yılını ise pandemi şartlarına rağmen pozitif büyümeyle tamamlayacağımıza işaret ediyor. Senenin başında Türkiye ekonomisi için oldukça karamsar bir tablo çizen uluslararası kuruluşlar da büyüme tahminlerini pozitif şekilde revize etmeye başladılar” ifadesini kullandı.

    “Dinamik bir salgın yönetimi gerçekleştiriyoruz”

    Bakan Varank, sözlerini şöyle sürdürdü:

    “Bizler, ilk günden itibaren Cumhurbaşkanımızın liderliğinde oldukça dinamik bir salgın yönetimi gerçekleştiriyoruz. Ekonomi yönetimi olarak tam bir koordinasyon içinde çalışıyoruz. Uyguladığımız politikalarla Türkiye’yi pek çok ülkeden pozitif yönde ayrıştırmayı başardık. Emekçilerimizi ve işverenlerimizi mağdur etmemek için tüm kaynaklarımızı seferber etmiş durumdayız. Kısa çalışma ödeneği, nakit ücret desteği, sosyal destek ve normalleşme desteği programlarımızla milyonlarca vatandaşımızın hayatına dokunduk. Yine son dönemde gelir kaybı yaşayan esnaf ve sanatkarlarımız için yeni bir paket devreye soktuk. Finansa erişim konusunda kamu bankalarımız büyük kolaylıklar sağladı. Kriz yönetiminde gösterdiğimiz başarı sayesinde yerli ve yabancı yatırımcıların Türk ekonomisine güveni arttı. Artan güven hem üretimi hem de yatırımları tetikledi. 2020 yılı Ocak-Kasım dönemi yatırım talebi, salgına rağmen geçen senenin aynı dönemine göre yüzde 30 daha fazla. Yine aynı dönemde sadece Kilis’imizde toplam sermaye büyüklüğü 58 milyon lirayı bulan 107 yeni firma kurulduğunu görüyoruz. Yüzyılın en büyük sıkıntılarından birinin yaşandığı bu dönemde girişimcilerimizin gösterdiği bu iştiyak takdire şayan. Öncü göstergeler tüketici talebinin ve yatırım iştahının 2021 ilk ayı itibarıyla da artış eğilimini sürdürdüğünü gösteriyor. Aşılama takvimiyle birlikte pandemide bir dönüm noktasına geldik. Bu sıkıntılı süreci geride bırakıp artık tam anlamıyla yatırıma, üretime, ihracata ve istihdama odaklanacağımız bir döneme giriyoruz. Ekonomi ve hukuk alanında güçlü bir reform irademiz var. Yatırım ortamını güçlendirecek adımları kararlılıkla atacağız. İlgili bakanlıklar olarak tam bir eşgüdüm içinde Türkiye’yi makro hedeflerine ulaştırmak için gece gündüz çalışıyoruz. Çalışmaya devam edeceğiz.”

    “Kilis halkı Suriye’deki istikrarsızlıktan yoğun bir şekilde etkilendi”

    Bakan Varank, Kilis halkının Suriye’deki istikrarsızlıktan yoğun bir şekilde etkilendiğini vurgulayarak, “Şehrin temel sorunu olan güvenlik sorununu, Cumhurbaşkanımızın kararlı duruşu ile gerçekleştirdiğimiz sınır ötesi operasyonlarla çözdük. Kilis’in büyük alicenaplıkla bağrını açtığı sığınmacılarla birlikte zaten sınırlı olan imkanların ekonomik olarak sizleri zora soktuğunu biliyoruz. Pandeminin de etkisiyle 2020’de Kilis’in ihracatında bir düşüş söz konusu. Ama yine de Kilisli iş insanlarımız gayretleriyle şehrimizde üretime ve istihdama devam ettiler. Bizler de bu süreçte tüm imkanlarımızla sizin yanınızda olduk. Sanayi başta olmak üzere tüm sektörleri destekleyecek adımlar attık. Kilis’teki işletmelerimize ve Kilis’e yatırım yapmayı planlayan yatırımcılarımıza önemli kolaylıklar sağladık, büyük mali destekler sunduk. 2012 yılından bu yana Kilis’e yatırım yapmak isteyen 100 yatırımcıya teşvik belgesi düzenledik. Bu belgelerle 2,3 milyar liralık sabit yatırım yapılmasının, üç binden fazla kişiye istihdam sağlanmasının önünü açtık. KOSGEB ile zor zamanlarda yanınızda olmaya gayret ettik. Sadece 2020 yılında işletmelerimize 2 milyon lira doğrudan hibe desteği sağladık. 2003 yılından bu yana doğrudan hibe desteği verdiğimiz işletme sayısı 621’e, faiz desteği verdiğimiz işletme sayısı ise bin 804’e ulaştı. Faiz desteklerimizle oluşan kredi hacmi 185 milyon lirayı buldu. İpekyolu Kalkınma Ajansımız, kurulduğu 2008 yılından bugüne Kilis’teki 135 projeye yaklaşık 50 milyon lira destek sağladı. GAP Bölge Kalkınma İdaremiz; tarım, kırsal kalkınma, verimlilik ve ulaşım alanlarında Kilis’teki 50 farklı projeye 50 milyon liranın üzerinde destek sağladı. Başta da ifade ettiğim gibi, sanayi sektörü Kilis’in geleceğidir. Kilis’in sanayi altyapısına 2002 yılından bu yana yaklaşık 100 milyon lira yatırım yaptık. Bunu elbette yeterli bulmuyoruz. İşte bunun için Cumhurbaşkanımızın vizyonuyla, Kilis’i Cazibe Merkezleri Destekleme Programı’na dahil ederek sanayi bölgelerinde yapılacak yatırımların yeniden 6. bölge desteklerinden faydalanmasının önünü açtık. Bu adım sonrası Kilis’e yönelen yatırım talebini karşılamak için önemli altyapı çalışmaları yürütüyoruz. Hem mevcut OSB’nin genişleme projesini, hem de Polateli Şahinbey OSB’yi 2021 yılı yatırım programına dahil ettik. Altyapı inşaatı devam eden Kilis OSB ilave alan projesini 2021 içinde tamamlayarak yatırımcıların hizmetine sunuyoruz. Projeye ait atık su arıtma tesisi ihalesini de bu yıl içinde inşallah gerçekleştireceğiz. Tabii bölgemizin genç ve dinamik nüfusu, özellikle emek yoğun sektörler için cazip imkanlar sunuyor. Ayakkabıcılar Sanayi Bölgesi kurulduktan sonra Şanlıurfa’da ayakkabı sektörüne yapılan yatırımlar malumunuz” dedi.

    “Tekstilkent projesini hayata geçiriyoruz”

    Tekstil sektörü özelinde benzer bir yapılanmayı şimdi Kilis için hayata geçireceklerini ifade eden Bakan Varanak, “Tekstil sektörü yapılan yatırım karşılığında oluşturduğu istihdam bakımından çok önemli bir avantaj sağlıyor. Kilis’in bu avantajdan yararlanmasını istiyoruz. İşte bu yüzden Kilis OSB içinde uygulanacak Tekstilkent projesini hayata geçiriyoruz. İpekyolu Kalkınma Ajansımızın desteğiyle 13.5 milyon liralık bir yatırımla kuracağımız Kilis Tekstilkent’te yaklaşık 2 bin 500 kişi istihdam edilecek. Her türlü altyapısı hazır, toplam 43 bin metrekare alan üzerinde her biri 10 bin metrekare kapalı alandan oluşan 2 adet fabrika binamızı bu yıl içerisinde yatırımcılara tahsis ederek üretime başlayacağız. Bu projenin fikir babası ve emektarı kısa süre önce kaybettiğimiz Belediye Başkanımız Mehmet Abdi Bulut idi. Kendisine tekraren Allah’tan rahmet diliyorum. Bugün kongremizde de ifade ettim. İnşallah adını ve anısını yaşatmak üzere Tekstilkent’e başkanımızın adını vereceğiz. Ben şimdiden Kilis Mehmet Abdi Bulut Tekstilkenti’nin şehrimize hayırlı uğurlu olmasını diliyorum” diye konuştu.

    “Polateli-Şahinbey Tekstil İhtisas OSB’yi 2021 yılı yatırım programına dahil ettik”

    Bakan Varank, sözlerini şöyle sürdürdü:

    “Mevcut OSB’mizin yanında, ülkemizin en büyük OSB’lerinden biri olacak Polateli-Şahinbey Tekstil İhtisas OSB’yi yatırımcılarımızın hizmetine sunmak için çalışmalarımız devam ediyor. Az önce ifade ettiğim gibi projeyi 2021 yılı yatırım programına dahil ettik. OSB tarafından hazırlanacak altyapı uygulama projeleri ve keşiflerin onaylanması gerek. Ben Sanayi Bölgeleri Genel Müdürlüğümüze talimat veriyorum. Bu süreçleri hızlıca bitirip 2021 yılında inşallah Polateli Şahinbey Tekstil İhtisas OSB’nin alt yapı ihalelerini gerçekleştireceğiz. Planlanan yatırımlar gerçekleştiğinde Kilis’in limanlara ve sınır kapılarına olan kaliteli ulaşımı daha da önem kazanacak. Özellikle Amanos Tüneli tabiri caizse çıkmaz sokak olarak anılan bu bölgeyi, önemli bir destinasyon haline getirecek. Bu konularda Ulaştırma Bakanlığımız ile koordineli bir şekilde çalışıyoruz. OSB yatırımlarına ek olarak bildiğiniz gibi üç kısımdan oluşan Küçük Sanayi Sitesi’ni de tamamladık ve esnafımızın hizmetine sunduk. 2002 yılından bu yana yaklaşık 30 milyon lira yatırım yaptığımız Küçük Sanayi Sitesi şu anda 332 işyeri ile esnafımıza hizmet sunuyor ve bin 175 kişiye istihdam sağlıyor. Son olarak tarım sektörü, Kilis‘in yurtiçi hasılasının yüzde 20’sinden fazlasını oluşturuyor. Bu durum tarıma dayalı sanayinin gelişmesi için aslında büyük fırsatlar sunuyor. Bölgesel kalkınmada temel yaklaşımımız şehirlerin iç potansiyelini harekete geçirmek. Kilis’in salçalık kırmızı biber, üzüm ve zeytin konusunda önemli bir potansiyeli var. Biz de kalkınma ajansı ve GAP idaremizin desteğiyle bu alanlara yönelik olarak iki önemli işleme, paketleme ve depolama tesisi kurduk. Zeytin tesisimiz halihazırda faaliyete başladı, üzüm işleme tesisi de bu yıl tamamlanıp üreticilerin hizmetine sunulacak. Toplamda 10 milyon liraya yakın destek sağladığımız bu projeler sayesinde Kilisli üreticilerimizin ürünleri yurt içi ve yurt dışı pazarlara ulaşacak. Kilis’in marka değeri daha da yükselecek” diye konuştu.

    Kilis Mehmet Abdi Bulut Tekstilkenti protokolü OSB Yönetim Kurulu Başkanı Mahir Can ile İpekyolu Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Dr. Burhan Akyılmaz tarafından imzalandı. Toplantıya Kilis Valisi Recep Soytürk, Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Kilis Belediye Başkanı Servet Ramazan, Kilis milletvekilleri Mustafa Hilmi Dülger, Ahmet Salih Dal, AK Parti Kilis İl Başkanı Mehmet Murat Karataş ile sanayici ve iş adamları katıldı.

  • Bakan Varank: “Volkswagen kendisi kaybeder”

    Bakan Varank: “Volkswagen kendisi kaybeder”

    Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Manisa’ya yatırıma hazırlanan ancak daha sonra vazgeçen Volkswagen’in kararıyla ilgili ilk kez konuştu. Şirketin CEO’su Herbert Diess’in kendisine yazdığı mektupta pandemiyi gerekçe gösterdiğini ifade eden Bakan Varank, “Bize resmi açıklaması bu ama şunu da biliyorum, açık konuşalım. Bu şirketler global şirketler ama yönetim kurullarına baktığınızda yerel yönetimlerin yani eyaletlerin burada etkisi var, sendikaların ortaklığı var, yabancı ortaklar var. Tüm bu dengeleri tutarak yatırım kararları alıyorlar. Tabii ki burada siyaseten bu işi istemeyenlerin olduğunu biliyorduk. Zaten basına yaptığı açıklamalarda Diess bunu da söyledi” dedi.

    Bakan Varank, Diess’in talebi üzerine iki kez Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüştüğünü, Türkiye’ye yatırım planını anlattığını vurgulayarak “Madem global bir markaysanız, kârınızı düşünüyorsanız siyasi karar vermemeniz lazım. Eğer bu şirket halka açıksa siz aslında yatırımcınızı kandırıyorsunuz. Kârlı olanı değil size yapılan siyasi baskılara göre karar veriyorsunuz demektir. Bunu da kendilerinin basına beyan etmiş olmaları üzücü ve altı çizilmesi gereken bir husus” diye konuştu.

    Türkiye’deki bütün yatırımcılara eşit davrandıklarının altını çizen Varank, “Türkiye’ye yatırım yapan bu dönemde kazanır. Global olarak firmalar bizimle gelip görüşüyor. Bu işten de biz değil Volkswagen kendisi kaybeder. Çünkü yatırımcısını ekonomik değil siyasi kararlarla aldattığını kendileri itiraf etmiş oldu. Biz kendi otomobil projemize güveniyoruz. Bizim yatırımcıya kapımız açık. Türkiye, önümüzdeki dönemde dünyanın üretimde parlayan yıldızı olacak. Türkiye’ye yatırım yapan kazanacak” dedi.

    Bakan Varank, EMD’yi kabulünde konuştu

    Bakan Varank, Ekonomi Muhabirleri Derneği (EMD) Başkanı Turgay Türker ile beraberindeki yönetim kurulu üyelerini kabul etti. Görüşmede, pandeminin etkileri, yatırımlar, teşvikler, Türkiye’nin Otomobili, hammadde tedariği, konteyner üretimi ve Volkswagen’in Türkiye’ye yatırım yapmaktan vazgeçmesi kararı ile ele alındı. Bakan Varank, yaptığı açıklamada özetle şunları kaydetti:

    “Oldukça meşakkatli bir seneyi geride bırakıyoruz. Bir virüsün normal şartlarda geçirdiği mutasyon bile bir ülkeyi etkileyebiliyor. Hizmet sektörünü derinden sarsmış bir hastalıktan söz ediyoruz. Önümüzdeki dönemde hizmet sektörüne bağlı iş alanlarında çok daha güzel gelişmeleri görebileceğiz. Türkiye olarak kendimizi şanslı görüyoruz. Gerçekten salgının başından itibaren oldukça aktif bir virüsle mücadele süreci geçirdik. Proaktif olduk ama panik de yapmadık. Yabancı ziyaretçilerle konuştuğumuzda ‘Bu süreci çok iyi yönettiniz’ diyorlar. Bu süreci güzel götürdüğümüzü düşünüyorum. Bu salgın, tüm dünyada tedarik zincirlerini etkiledi. Ülkeler, ilk baştaki panik havasının ardından başlarını iki elinin arasına alıp düşünmeye başladılar. Bu dönem daha fazla dayanışmanın olması gereken bir dönem. Tek tedarikçiyle, tek kutuplu bir dünyayla artık sistemi devam ettirmek çok mantıklı ve mümkün değil. Yeni arayışlara, partnerlere, ortaklara yöneldiklerini görüyoruz. Bu ortaklıklardan, arayışlardan Türkiye’nin kazanan olabileceğine biz yüzde yüz inanıyoruz. Bunun sinyallerini alıyoruz.”

    “Yatırım iştahı devam ediyor”

    Özellikle yatırım tarafında büyük ivme olduğunu belirten Bakan Varank, “Yatırım iştahı hem ulusal hem uluslararası alanda ciddi şekilde devam ediyor. 2019 ve 2020’yi karşılaştırdığımızda teşvik belgesinde yüzde 30’luk bir artış görüyoruz. Türkiye üreten bir ülke ve her türlü ihtiyacını karşılayabilen bir ülke. Türkiye nitril eldiven üretilmeyen bir ülkeydi. Bu sektörün tamamı Uzakdoğu’daydı. Şu anda üç firma birden nitril eldiven yatırımı yapıyor. İnşallah mart ayında kendi ülkemizde üretilen eldivenler kullanılacak. Çok basit bir şey ama biz bunu maskede de gördük. Olmadığında ne kadar değerli olabildiğini, ülkelerin birbirleriyle savaş çıkarma noktasına geldiğini gördük. Yatırım tarafındaki bu iştah, bizim doğru yolda olduğumuzu gösteriyor. Bu iştahın devam etmesini bekliyoruz. Bunun, üreten Türkiye’ye kazandıracağını görüyoruz. Geçen sene 4 bin 875 teşvik belgesi düzenlemiş, bu sene 9 bin 335 teşvik belgesi düzenlenmiş. İmalat sanayisinde sadece 2 bin 948 belge vermişiz 2019’da, bu sene verdiğimiz belge adedi 6 bin 419. Hem yatırım artıyor hem de imalat yatırımı artıyor. Biz gelecekten gerçekten umutluyuz. Pandemi dönemine rağmen girişimcilerimizin başarıları hepimizi gururlandırıyor. Ben size bundan üç sene önce Türkiye’de bir oyun firması 1.8 milyar dolara ulaşıp Amerikalılar tarafından satın alınacak desem inanır mıydınız? Ama pandemiye rağmen bir oyun firması 1.8 milyar dolar değerle satıldı. Konjonktürün ve uluslararası Türkiye’nin konumlanmasının tam yerinde olduğunu görüyoruz” diye konuştu.

    “Türkiye’nin Otomobili”

    Türkiye’nin Otomobili için geçen sene yaptığı takvim açıklamasını yineleyen Bakan Varank, “Bu senenin sonunda otomobilimizin ön gösterimini yapacağız. 2020 yılında fabrikamızın temelini atacağız. 2022’nin sonunda da araçlarımız seri üretim bandından inecek” ifadelerini kullanarak, bu takvimde an itibariyle bir değişiklik olmadığının altını çizdi. Varank, “Covid olmasına rağmen takvimle uyumlu gidiyoruz. Otomobilimiz gerçekten beğenildi. Kime gösterdiysek çok beğendi, halkımız çok olumlu yaklaşıyor. Araba konusu herkesi ilgilendirdiği için bir sahiplenme var. Eleştiriler var, işte ‘Global firmalarla çalışıyorsunuz. Parçaların bir kısmını yurt dışından alacaksınız bu nasıl yerli otomobil?’ Ben onun örneklerini veriyorum. Şu anda global tedarik zincirlerine baktığınızda hangi araç yüzde 100 bir ülkenin kendi toprakları içinde üretiliyor ki? Nasıl rekabetçi olacaksınız, insanların daha fazla satın almasını ikna edeceksiniz ona göre bir politika izliyorsunuz. Bu yüzde 100 fikri mülkiyet hakları ülkemize ait olan, mühendisliğini kendi insanımızın yaptığı, tabii ki tedarikçileri arasında başka insanlar olabilir, bir otomobilden bahsediyoruz ve dünya otomotiv endüstrisi o kadar hızlı gelişiyor ki buna biz artık otomobil demiyoruz, bu artık akıllı bir ürün. Türkiye, çok önemli bir otomotiv üreticisi. 33 milyar dolar otomotiv, yedek parça ve mühendislik ihracatı yapan bir ülke. Eğer siz sadece tedarikçiyseniz genel merkezlere bağlı dönüşümü yapabilirsiniz. Biz Türkiye’nin Otomobili ile Türkiye’de bu kabiliyetleri kendimiz tetikleyeceğiz, geliştireceğiz ve Türkiye’de mobilite ekosistemi oluşturacağız. Burada hiçbir sıkıntı yok. İnşallah 2022’nin sonunda bu araçlar banttan indiğinde tüm Türkiye’nin gurur duyduğu bir aracı karşımızda hep birlikte göreceğiz” şeklinde konuştu.

    “İlk araçlar büyükelçilere”

    Bakan Varank, gönlünden geçeni şu ifadelerle açıkladı:

    “Benim gönlümden geçen bir şey var. İlk çıkan araçlar dünyadaki bütün büyükelçiliklerimize birer tane göndermek istiyorum ki büyükelçilerimiz gururla o ülkelerde o araçlara binsinler, ülkelerin caddelerinde bizim otomobilimizle gezsinler. Tüm dünyaya bunu göstersinler, böyle bir hayalim var. Bunu da başarabilirsek hoş bir şey olur diye düşünüyorum.”

    “Hammadde tedariği”

    Hammadde sıkıntısının bu dönemde birkaç farklı sektörden geldiğini söyleyen Bakan Varank, “Demir-çelikten, ağaç, suntadan şikayetler geliyor. Biz bunların tamamını tek tek değerlendiriyoruz. Üreticileri bir araya getirip sorunları çözmek istiyoruz. Bazen art niyet arayan yorumlar oluyor. Her dönemde fırsatçılar olmuştur, olacaktır. Biz bunlarla mücadele ediyoruz. Demir çelik sektöründeki fiyat artışı gerçekten anormal. Ama bunun sebebi, demir çelik fiyatlarının global piyasalarda belirlenmesi. Sizin buna müdahale etme şansınız yok. 240 dolarlarda olan hurda fiyatları 480 dolara çıkmış. Kur maliyetleri bindiğinde fiyatların yükseldiğini görüyoruz. Bu geçici bir süreç. Şubat ayına baktığınızda yaprak kımıldamadığı için fiyatların aşağı indiğini gördük. Pandemi sürecinde bu tür fiyat oynamaları olacaktır. Yeter ki art niyetli olanları ayıralım. Ama üreticiyi mağdur etmeyecek şekilde dengeyi kuralım. Mesela biz sektörlere yazı yazdık. Demir çelikle ilgili sıkıntısı olan kim varsa bize göndersin. Pandemi sürecinde şunu gördük, dünyada bir alkol sıkıntısı olacak. Kolonya üreticilerine, ‘Bu kolonya çok değerli hale gelecek, insanımızın buna erişmesi lazım’ dedik. Kolonyacılar, ‘Bize x fiyatından hammadde sağlamayı garanti ederseniz biz asla zam yapmayacağız’ dediler ve sözlerini tuttular. Hammadde üretmeyen şeker fabrikaları alkol üretmeye başladı. Öyle bir mekanizma kurduk ki ne alkol fiyatlarında oynama oldu ne de kolonyacılar fiyatlarını arttırdılar. Olağanüstü zamanlarda olağanüstü tedbirler almak durumundayız” açıklamasında bulundu.

    “Konteyner inisiyatifi”

    Süngerde Türkiye’de kapasite kurulması gerektiğinin altını çizen Varank, “Kapasite kurmak isteyen üreticiler var. İlginç bir örnek vereyim. Bazı ihracatçılarımız konteyner bulmakta sıkıntı çekiyor. Çünkü dünyadaki konteyner piyasası Çin’in elinde. Eğer Uzakdoğu’dan bu tarafa konteyner gelirse onlar da boş konteyneri doldurup ihracat yapabiliyorlar. Şimdi grupları bir araya getiriyoruz. Neden bu konteyner işi Türkiye’de yok? Konteyner üretmek üzere inisiyatif başlatıyoruz. Yeter ki bizim ihracatçımız da konteyner ihtiyacı olduğunda konteyner bulabilsin” dedi.

    “Volkswagen’in Türkiye kararı”

    Volkswagen kararıyla ilgili çok konuşmadığını, başından beri bir süreç yürüttüklerini belirten Varank, “VW CEO’su Diess’in bana yazdığı mektup var. ‘Biz Türkiye’yi çok önemli bir ülke olarak görüyoruz. Türkiye’de yatırım yapanın kazanacağını biliyoruz.’ Burada açıkça şunu da belirtiyor: ‘Ben kişisel olarak Türkiye’yi çok önemli bir pazar, üretici olarak görüyorum, yatırım yapmanın doğru olduğunu biliyorum ama pandemi sürecinde otomobil endüstrisinde büyük oynaklık oldu. Biz ve yönetim kurulumuz yeni yatırım yapma isteklerinden vazgeçti. Bütün çözümlerini mevcut fabrikalarında güncellemeye giderek çözmek istiyorlar. Çünkü sektörün ne olacağını bilmiyoruz.’ Kendisi iki kez geldi Sayın Cumhurbaşkanımızla görüşmek için. Bizim talebimiz değil, kendisi geldi, ne yapmak istediklerini anlattı. Bize resmi açıklaması bu ama şunu da biliyorum, açık konuşalım. Bu şirketler global şirketler ama yönetim kurullarına baktığınızda yerel yönetimlerin yani eyaletlerin burada etkisi var, sendikaların ortaklığı var, yabancı ortaklar var. Tüm bu dengeleri tutarak yatırım kararları alıyorlar. Tabii ki burada siyaseten bu işi istemeyenlerin olduğunu biliyorduk. Zaten basına yaptığı açıklamalarda Diess bunu da söyledi. Ama şunu bilmemiz lazım. Madem global bir markaysanız, kârınızı düşünüyorsanız siyasi karar vermemeniz lazım. Eğer bu şirket halka açıksa siz aslında yatırımcınızı kandırıyorsunuz. Kârlı olanı değil size yapılan siyasi baskılara göre karar veriyorsunuz demektir. Bunu da kendilerinin basına beyan etmiş olmaları üzücü ve altı çizilmesi gereken bir husus. İlk toplantıda kendilerine şu cümleyi kurduğumu hatırlıyorum. Bakın, biz Türkiye olarak önemli bir ekonomiyiz, global yatırımcıyı çok önemsiyoruz ama bu işi yapacaksak lütfen ekonomik karar verin, siyasi karar vermeyin. Siyasi karar verecekseniz bu işe başlayıp enerjimizi harcamayalım. O gün bize dedikleri ‘Asla siyasi karar vermeyeceğiz.’ Ben aynı noktadayım. Biz ilişkilerimizi uluslarımızın çıkarları için kuruyoruz. Türkiye’ye yatırım yapan yatırımcının hem kendisinin hem ülkemizin kazanacağını biliyoruz. Bütün yatırımcılara eşit davranıyoruz. Türkiye’ye yatırım yapan bu dönemde kazanır. Global olarak firmalar bizimle gelip görüşüyor. Bu işten de biz değil Volkswagen kendisi kaybeder. Çünkü yatırımcısını ekonomik değil siyasi kararlarla aldattığını kendileri itiraf etmiş oldu. Biz kendi otomobil projemize güveniyoruz. Bizim yatırımcıya kapımız açık. Türkiye, önümüzdeki dönemde dünyanın üretimde parlayan yıldızı olacak. Türkiye’ye yatırım yapan kazanacak” diye konuştu.

  • Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, “Milli Hibrit Tohum Geliştirme Projesi’ni başlattık”

    Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, “Milli Hibrit Tohum Geliştirme Projesi’ni başlattık”

    Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, “Tohumculuk alanında son yıllarda artan ivmeyi desteklemek ve yerli firmalarımızın rekabetçiliğini yükseltmek için kollarımızı sıvadık. Milli Hibrit Tohum Geliştirme Projesi’ni başlattık. Bölgemizde bulunan 10 ticaret borsası ve 28 tohumculuk şirketinin katılımıyla Trakya Tohum AŞ’nin kuruluşu gerçekleşti. Burada geliştirilecek en verimli tohumların üretimi gerçekleştirilecek.” dedi.

    Trakya Kalkınma Ajansı Kırklareli Yatırım Destek Ofisi Hizmet Binası’nın açılışı Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank’ın katılımıyla gerçekleştirildi. Açılışta konuşan ve “Bugün Trakya’da dolu dolu bir gün geçiriyoruz” diyen Bakan Varank, “Güne Ergene OSB’de fabrika açılışıyla başladık. Tekirdağ’daki diğer ziyaret ve toplantılarımızdan sonra Kırklareli’ne geldik. Demirköy’de, Fatih Sultan Mehmet Han’ın bize emaneti olan Fatih Dökümhanesi Camii ile tamamlanan 1. Etap sosyal tesis alanının açılışını gerçekleştirdik. Savunma sanayimizin temellerinin atıldığı bu güzide mekanın Kırklareli’nin önemli bir turizm destinasyonu olmasına büyük katkılar sunacağın inanıyorum. Oradan da, yine tarihi bir yapıyı ihya ederek gelecek nesillerimize kazandıran Trakya Kalkınma Ajansımızın, Kırklareli Yatırım Destek Ofisinin açılışı için sizlerle buluşmaya geldik” diye konuştu.

    Kırklareli’nin gerçekten önemli bir tarım ve turizm kenti, sanayide ivme kazanan bir şehir olduğunu belirten Bakan Varank, “Her bir yanında tarihi ve doğal güzellikleri var. Kırklareli kadim bir şehir. Bir çok millete tarih boyunca ev sahipliği yapmış bir şehir. Savaşlar ve mübadeleler nedeniyle el değiştiren birçok yapı burada bulunuyor. Şu an içinde bulunduğumuz Yayla Mahallesi Kırklareli’nin tarihi mahallerinden biri. Son dönemde hem kalkınma ajansımızın hem de yerel paydaşların çabasıyla buradaki birçok yapı yok olmaktan kurtuldu. Bunların en güzel örneklerinden biri de işte yatırım destek ofisimizin hizmet binası olarak kullandığı Dodoğlu Konağı. Şehrin o dönemdeki en varlıklı insanı olarak bilinen bir Rum tüccarın inşa ettirdiği bu konak 150 yıllık geçmişe sahip. Ajansımız 2011 yılında bu konağı yıkılmaya yüz tutmuşken satın aldı. 1 milyon 300 bin lira maliyetle bu tarihi yapı aslına uygun şekilde restore edildi. Yaklaşık 2 yıldır ofisimiz burada hizmet veriyor, ama açılışını yapmak bugüne nasip oldu” diye konuştu.

    “Her şeyden önce Kırklareli’nin böyle tarihi bir değerini ihya edip kültürel mirasımızı yaşattığımız için ben çok mutluyum” diyen Bakan Mustafa Varank, “Bu yapının restorasyonuyla birlikte Kırklareli’nin tarihi Yayla Mahallesi artık bir cazibe merkezi konumunda. Buraya yerli ve yabancı turistlerin ilgisinin her geçen gün arttığını arkadaşlarımız ifade ettiler. İşte Kalkınma ajansları aslında tam da bu amaçla faaliyet yürütüyorlar. Şehirlerimizin kalkınma potansiyellerini açığa çıkarıp, ihtiyaç duyulan destekleri veriyoruz. Kırklareli’nde hem şehrin tarihi mirasının yaşamasına katkı verip hem de hizmetlerimizi bu tarihi binanın ev sahipliğinde gerçekleştiriyoruz. Tabi binanın içinde Kültür Turizm Bakanlığımızın bir turizm bilgilendirme ofisi de bulunuyor. Bu açıdan da şehrin tanıtımı için binamız bir fiil hizmet veriyor. Ben bu binanın ihyasıyla, şehrimize ve gelecek nesillerimize kazandırılmasında emeği geçen herkese şükranlarımı sunuyorum. Kalkınma Ajansımıza ve yatırım destek ofisimize çalışmalarında başarılar diliyorum” şeklinde konuştu.

    Trakya Kalkınma Ajansımız vasıtasıyla hem Kırklareli’nde hem de şehirlerde önemli işlere imza attıklarını kaydeden Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, “Ajans kuruluşundan bugüne Trakya Bölgesi’nde yer alan 864 projeye yaklaşık 114 milyon liralık destek verdi. Bu projelerin 236’sı Kırklareli’nde hayata geçti ve 46 milyon liralık yatırım hacmi oluştu. Vize, Demirköy, İğneada ve Kıyıköy hattında kırsal turizmi geliştirme projelerine şimdiye kadar 15 milyon lira yatırım yaptık. Bölgede altyapının gelişmesi için proje destekleri sunduk. Dupnisa Mağarası’dan Fatih Dökümhanesi’ne kadar birçok cazibe merkezinin gelişmesini sağladık. Bölgede, koruma ve kullanma dengelerini gözeterek, kırsal turizmin gelişmesinde öncü adımlar attık. İlimizdeki Yatırım Destek Ofisimiz vasıtasıyla bugüne kadar 437 teşvik belgesi verildi. Bu belgeler sayesinde 11 milyar 83 milyon lira tutarında sabit yatırım yapıldı ve 16 binin üzerinde istihdam oluştu. Yatırım Destek Ofislerimizin en büyük görevi; yerli ve yabancı yatırımcılarla dinamik bir ilişki kurup, şehirlerimizi yatırımcılarla buluşturmak. Kırklareli Yatırım Destek Ofisimizin yönlendirmeleriyle, Kırklareli OSB’de 12 firma, Büyükkarıştıran OSB’de 4 firma, Evrensekiz OSB’de ise 2 firma yatırım yapma kararı aldılar. Ofisimiz, yürüttüğü danışmanlık faaliyetlerini bu yeni binasında çok daha verimli şekilde vermeye devam edecek“ ifadelerini kullandı.

    “Kalkınma Ajansımızın önümüzdeki dönemde bölgemizde atacağı adımlara da kısaca değinmek istiyorum” diyen Bakan Varank, “Bildiğiniz gibi Trakya önemli bir tarım havzası. Bölgemizde yetkilendirilmiş tohumculuk şirketleri var. Tohumculuk alanında son yıllarda artan ivmeyi desteklemek ve yerli firmalarımızın rekabetçiliğini yükseltmek için kollarımızı sıvadık. Milli Hibrit Tohum Geliştirme Projesi’ni başlattık. Bölgemizde bulunan 10 ticaret borsası ve 28 tohumculuk şirketinin katılımıyla Trakya Tohum AŞ’nin kuruluşu gerçekleşti. Namık Kemal Üniversitesi’nin de destekleriyle, Ar-Ge çalışmalarına hız verilecek. Burada geliştirilecek en verimli tohumların üretimi gerçekleştirilecek. Ayçiçeği, buğday, arpa ve çeltik tohumlarında milli üretimi arttırıp, küresel rekabet gücü kazanacağız. Bu gerçekten çok önem verdiğimiz bir proje. Borsalarımızın, firmalarımızın ve üniversitemizin kurduğu bu üçlü yapı Türkiye’de ilk defa gerçekleşen bir model. Bu modelin gerçekleşmesinde Trakya Kalkınma Ajansımız büyük rol oynadı. 13 milyon liralık yatırımla bölgenin tohum ıslahı ve ticarileştirilmesi alanında önemli bir merkez haline gelmesini sağlayacağız. İnşallah bu projede önemli neticeler elde edip, ülke genelinde bu modeli geliştirmeyi planlıyoruz. Kırklareli’ne yeni bir ihtisas OSB kazandırmak için de destek veriyoruz. Kavaklı Tarıma Dayalı İhtisas Süt Üretimi OSB, Ajansımız öncülüğünde kuruluş başvurusunu Tarım Bakanlığımıza yaptı. Bu projeyle birlikte, şehrimizin tarımsal üretiminde yeni bir dönem başlayacak. Trakya’nın Verimli Kobileri projesiyle bölgemizde ihracat yapan KOBİ’lerin süreç ve enerji verimliliklerini artıracağız. AB fonlarından karşılanacak 30 milyon liralık bütçeyle, 350’den fazla KOBİ’miz alacakları danışmanlık faaliyetleriyle rekabet güçlerini artıracaklar. Bir diğer projemiz olan Trakya e-ticaret merkezi projesiyle, bölgemizdeki 26 oda ve borsayla birlikte bölgesel bir e-ticaret platformunu hayata geçireceğiz. Bu projeyle, bölgedeki bin firmanın satışlarını e-ticaret platformu üzerinden yapmalarına destek vereceğiz. Yine 2020 yılı SOGEP kapsamında Kırklareli ve Tekirdağ’da seracılık ve kırsal kalkınma alanında 12,5 milyon liralık 5 projeyi destekliyoruz. Kadın ve gençlerin meslek edinmesi ve istihdamını destekleyecek SOGEP projeleri bölgemizin kalkınmasına önemli katkılar sunacak” diye konuştu.

  • OSB Heyeti Bakan Varank ve Koca’yı ziyaret etti

    OSB Heyeti Bakan Varank ve Koca’yı ziyaret etti

    Organize Sanayi Bölgesi Başkanı Cengiz Şimşek, Yönetim Kurulu Üyesi Özgür Özdağlı ve Bölge Müdürü M. Özer Özcan Ankara’da Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank ve Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca’yı ziyaret etti.

    Gaziantep OSB Başkanı Cengiz Şimşek ve beraberindekiler Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank’ı makamında ziyaretinde, OSB’nin devam eden ve planlanan projeleri hakkında bilgi verdi. Bakan Varank, Gaziantep heyetine ziyaretlerinden dolayı teşekkür ettikten sonra, OSB’lerin dolayısıyla da üretim altyapısının güçlendirilmesini çok önemsediklerini belirterek, gereken destekleri vermeye devam edeceklerini ifade etti. Gaziantep OSB Başkanı Cengiz Şimşek de, Bakan Varank’a Gaziantep OSB’ye verdiği ve verecekleri desteklerden dolayı teşekkür etti.

    Başkan Şimşek, Yönetim Kurulu Üyesi Özgür Özdağlı ve Bölge Müdürü M. Özer Özcan daha sonra Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca’yı makamında ziyaret etti. Gaziantep Organize Sanayi Bölgesinde faaliyet gösteren sanayi tesislerinin pandemi sürecinde çok başarılı bir sınav verdiğine dikkat çeken Başkan Şimşek, “Bu süreçte Sağlık Bakanlığımızın çok büyük destek ve ilgisini gördük. Katkısı bulunan herkese teşekkür ediyoruz” şeklinde açıklamada bulundu.

    Gaziantep Organize Sanayi Bölgesinin 210 binin üzerinde bir nüfusa sahip olduğuna vurgu yapan OSB Başkanı Cengiz Şimşek, OSB sınırları içerisinde bir Acil Müdahale Hastanesinin bulunmamasının büyük eksiklik olduğunu söyledi. Şimşek, “Bir çok ilin nüfusundan daha fazla nüfusumuz var. Ancak, bölgemizde bir Acil Müdahale Hastanesinin bulunması zaruri bir ihtiyaçtır. Çünkü burada meydana gelen herhangi bir kaza veya acil müdahale gerektiren hastaları şehir merkezine kadar götürmek zorunda kalıyoruz. Bu da müdahalenin gecikmesine yol açıyor” diye konuştu.

    Başkan Şimşek’in Acil Müdahale Hastanesi talebine olumlu yanıt veren Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca, Sağlık Bakanlığı Sağlık Yatırımları Genel Müdürlüğü görevlilerine Gaziantep Organize Sanayi Bölgesine hastane kurulması için gerekli çalışmaları başlatmaları konusunda talimat verdi.

    Şimşek, Ankara programı ile ilgili yaptığı değerlendirmede, şöyle dedi: “Gerek Sanayi ve Teknoloji Bakanımız Sayın Mustafa Varank, gerekse de Sağlık Bakanımız Sayın Fahrettin Koca ile yaptığımız görüşmeler verimli bir şekilde noktalandı. Sayın Bakanlarımıza Gaziantep’e verdikleri destekten dolayı teşekkür ediyoruz. Özellikle OSB’ye Acil Müdahale Hastanesinin yapılacak olmasını çok önemsiyoruz” şeklinde konuştu.