Etiket: Uzmanlarından

  • Diyet Uzmanlarından Metobolizma Uyarısı

    Şanlıurfa Mehmet Akif İnan Eğitim ve Araştırma Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Gizem Sarıyıldız, vatandaşları bilinçlendirmek amacıyla Fenilketonüri diye adlandırılan metabolizma bozukluğu konusunda uyarılarda bulundu.

    Beslenme ve Diyet Uzmanı Gizem Sarıyıldız, metobolizma bozukluğunun fenilketonüri olarak da tanımlanan ve karaciğerden salgılanan fenilalaninhidroksilaz isimli enzimin yetersizliği veya yokluğu sebebiyle vücutta metabolize edilememesi sonucu oluşan bir hastalık olduğunu kaydetti. Yeni doğan bebeklerde görülen hastalığın vücuttaki oranı arttıkça ilk önce beyine zarar verdiğini vurgulayan Sarıyıldız, ağır zeka geriliklerine yol açtığını ifade etti. Akraba evliliklerinde daha sık görülen hastalığın kalıtsal bir hastalık olduğuna dikkat çeken Sarıyıldız, hastalığa karşı Sağlık Bakanlığının 1993’den bu yana tüm Türkiye’de fenilketonüri tarama programını başlattığını sözlerine ekledi.

    HASTALIĞIN BELİRTİLERİ VE TANISI

    Hastalığın tanısı ve belirtileri hakkında da bilgi veren Sarıyıldız, “Doğum yapılan tüm kuruluşlarda, bebek taburcu edilirken, yani ilk 24-48 saat içinde veya evde yapılan doğumlarda yaşamın ilk haftasında topuğundan birkaç damla kan örneği alınır. Fenilketonüri hastalığı genellikle doğumda ve ilk 1-2 ay bulgu vermez. Genel olarak düşük doğum ağırlıklıdır. İki aylık olduğu halde başını tam dik tutamayan, anneyi tanımayan bebek bu aylarda fark edilemez. Çevreyle ilgisi azalır, bedensel gelişimi daha yavaş ilerler. Destekli, desteksiz oturması gereken aylarda oturamaz, yürüyemez, konuşamaz. Derisinde Kaşıntı ve ciltte kuruluk belirtileri ortaya çıkabilir. Açık tenli, açık renk gözleri vardır. Diyete mümkün olduğunca erken başlanmalı yani yaşamın ilk 3 haftası ya da en geç ilk 2 ayı içinde başlanmalı. Ne kadar erken tedaviye başlanırsa, başarı şansı o kadar yüksek olmaktadır. Yapılan testler sonucunda tanı konulursa bebek özel bir beslenmeye tabi tutulur. İçinde fenilalanin içermeyen özel mamalar verilir. Anne sütünün içinde fenilalanin olduğu için, fenilketonüri hastalığının şiddetli düzeylerinde bebek anne sütü de alamaz. Fakat ilk günlerde yapılan tedaviyle ve diyetle fenilalanin düzeyleri belirli limitlerin altına düştüğünde bebek ölçülü olarak anne sütü kullanabilir. Bu da bebeğin ileriki yıllarında zihinsel gelişiminin daha iyi olmasına yol açar. Ama bunun içinde ölçüsünün iyi ayarlanması gerekmektedir. Zeka düzeyi sadece beslenmeye bağlı değildir. Çocuğun diğer tüm yaşıtları gibi sosyal faaliyetlerde bulunması, ailesinin ona vereceği sevgi ve ilgi, çevresel diğer etkenler zeka düzeylerini etkiler” şeklinde konuştu.

    FENİLKETONÜRİ HASTALIĞINDA BESLENME

    Fenilketonürinin ömür boyu süren bir hastalık olduğunu söyleyen Sarıyıldız, beslenmeye de ömür boyu dikkat edilmesi gerektiğini vurguladı. Sarıyıldız, “İlaç ve gen tedavisi bu hastalığın iyileşmesinde çok başarılı sonuçlar vermemektedir. Bu hastalığın bulgularının ortaya çıkmaması içim özel diyet uygulanmalıdır. Hastalık, yaşın ilerlemesiyle beraber geçmez amaç fenilanin düzeyini sürekli düşük tutup beynin daha fazla zarar görmesini engellemek içindir. Diyet, kişinin yaşamı boyunca devam eder. Bırakılması tekrar beyin üzerinde olumsuz etki yapmasına yol açar. Doğal protein kaynakları sınırlı verilir. Et, balık, peynir, yumurta, süt ve süt ürünleri gibi besinler hiç yer almazken tolere edebilme durumuna göre sebze meyve verilir” ifadelerini kullandı.

  • Bahçeşehir Okulları Eğitim Uzmanlarından TEOG-2 İçin İpuçları

    Öğrencilerin heyecanla bekledikleri TEOG sınavının ikincisine sayılı günler kaldı. Sınavda hangi konulardan sorular çıkacağına yönelik bilgiler veren Bahçeşehir Okulları Eğitim Uzmanları, öğrencileri başarıya taşıyacak noktaların altını çizdi.

    Öğrencilerin heyecanla bekledikleri Merkezi Ortak Sınavı’nın ikincisine sayılı günler kaldı. Sınavda hangi konulardan sorular çıkacağına yönelik bilgiler veren Bahçeşehir Okulları Eğitim Uzmanları, öğrencileri başarıya taşıyacak noktaların altını çizdi.

    Sınava girecek öğrencilerin neler yapması gerektiğini anlatan Bahçeşehir Okulları Türkçe Bölüm Başkanı Tülay Uğurludural, “Türkçe dersinde bu yıl da birinci ve ikinci TEOG konularının tamamını kapsayacak sorulara yer verilecektir. Okuma-anlama becerisini ölçen soruların ağırlıkta olacağı söylenebilir. Bu doğrultuda soru kökünden başlayarak sözcük, cümle ve paragraflar, dikkatle analiz edilerek ve seçenekler üzerinden eleme yöntemiyle çözülmelidir. Yazım kuralları ve noktalama işaretleri ile dil bilgisi sorularında bir ek ya da sözcük anlamı, büyük ölçüde etkilediğinden yine analiz yaparak ilerlemek hem dikkatsizliği engelleyecek hem de cevaptan emin olmanızı sağlayacaktır. Bu sınavda da soru dağılımının ağırlıklı olarak okuma-anlama becerisini ölçen sorulardan oluşacağını düşünerek öğrencilerimize şu hatırlatmalarda bulunabiliriz: Öğrencilerin en çok zorlandıkları konu, paragrafta anlam konusudur. Paragraf sorularını anlayabilmek için öncelikle soru kökü iyi okunmalı bu doğrultuda verilen paragrafların konusundan hareketle ve anahtar kelimeler üzerinden metin çözümlemesi yapılmalıdır. Sözcükte anlam konusunda ise mecaz anlamla ilgili sorularda verilen sözün gerçek anlamından hareketle çıkarımda bulunmak gerekir. Yazım kuralları ve noktalama işaretlerinde günlük hayatta yapılan hatalı kullanımlardan kaçınarak ve dikkatli bir gözle çözüm yapılmalıdır. Dil bilgisi sorularında bir ek ya da sözcük, anlamı büyük ölçüde etkilediğinden bu sorularda analiz yaparak ilerlemek hem dikkatsizliği engelleyecek hem de cevaptan emin olmanızı sağlayacaktır” açıklamalarında bulundu.

    DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ SORULARI

    “Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersi soyut bilgi, kavram ve ilkeleri içerir. Bu sebeple sorular cevaplandırılırken soru kökü dikkatle okunmalı, soruda istenen ifadenin altı çizilerek cevaba yönelinmesi gerektiği unutulmamalıdır” diyen Bahçeşehir Okulları Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Bölüm Başkanı Yasemin Arayan, “Sınavda okuma-anlama ve yorumlama becerilerinin ölçüldüğü soruların ağırlıklı olacağı düşünülmektedir. Bu sorular ile beraber “Zekât, Hac ve Kurban” ünitesi ile ilgili, daha çok bilgi içeren sorular da beklenmektedir. “Kur’an’da Akıl ve Bilgi, Zekât, Hac ve Kurban” konuları ile ilgili bazı soruların tablo ve görsel içerikli sorulacağı öngörülmektedir. Özellikle “Hz. Muhammed’in Hayatından Örnek Davranışlar” ünitesiyle ilgili verilen olay, paragraf, ayet ve hadislere ilişkin sorular; günlük hayatımızdan örnek durumlarla ilişkilendirilerek sorulabilir. Dolayısıyla bu soruların konu ile bağlantı kurularak çözülmesi gerektiği unutulmamalıdır. Sorularda öğrenci “sünnetullah” ve ”isar” gibi anlamını bilmediği terimler ile karşılaşabilir. Bu ve benzeri kavramlar için sorunun genelindeki bilgilerden ipucu alınarak doğru cevaba ulaşılabilir” ifadelerini kullandı.

    “SORU TARZI GRAFİK VE TABLO AĞIRLIKLI OLABİLİR”

    “TEOG 2’de “Maddenin Hâlleri ve Isı” ünitesinin kazanımları ile ilgili sorularda, soru tarzlarının grafik ve tablo ağırlıklı olacağı düşünülmektedir” siye açıklama yapan Bahçeşehir Okulları Fen ve Teknoloji Bölüm Başkanı Senem Ertün, “Bu tip soruların çözümü için verilen grafik ve tabloları dikkatli analiz etmek gerekmektedir. Görsel ve modelleme yapılarak oluşturulan sorularda ise verilen görsel ya da model, ilgili konuyla bağlantı kurularak çözülmelidir. Sınavda “Canlılar ve Enerji İlişkileri” ünitesiyle ilgili deney sorularının da ön plana çıkacağı beklenmektedir. Deney soruları bilgiyi değil çıkarım gücünü kontrol eder; bu sorularda tüm ifadeler doğru olsa bile cevap için sadece deney sonuçlarının dikkate alınması gerektiği unutulmamalıdır. Deneysel değişkenlerin kullanıldığı sorularda ise değişkenler, iyi anlaşılmalıdır” diye konuştu.

    “YABANCI DİL BÖLÜMÜNDE TEOG 1’DE OLDUĞU GİBİ SORULAR ÇIKACAK”

    Bahçeşehir Okulları Yabancı Diller Bölüm Başkanı Orçun Barış, “TEOG 2 sınavının ağırlıklı olarak “İletişim, İnternet, Spor, Turizm ve Günlük Yaşam” gibi temalar üzerinden hazırlanacağı düşünüldüğünde, bu sınavda da TEOG 1’de olduğu gibi kelime ve kelime gruplarının karşılıklı konuşma ve boşluk doldurma sorularıyla ölçüleceği beklenmektedir. Bunlara ek olarak, tablo ve okuma parçası içeren soruların belirleyici düzeyde olacağı öngörüldüğünden bu sorularda özellikle kişilerle olaylar arasındaki ilişkilere yönelik bilgilerin doğru yorumlanmasına özen gösterilmelidir. Bu çıkarımları yaparken sadece verilen bilgilerden yola çıkılmalı, kişisel görüşler katılmamalıdır. Yabancı dil ediniminin sarmal yapısı doğrultusunda bu sınavda da TEOG 1 kazanımlarına yer verilebileceği unutulmamalıdır” ifadelerini kullandı.

    MATEMATİKTE BU YIL İLK KEZ GELECEK KONU BAŞLIKLARI

    Matematikte bu yıl ilk kez gelecek konu başlıklarını açıklayan Bahçeşehir Okulları Matematik Bölüm Başkanı Yahya Cemali, “TEOG sınavında bu yıl ilk kez soru gelecek olan konu başlıkları: Eşitsizlikler ve Eşitsizlik Grafikleri, Geometrik Cisimlerin Açınımları ve Yüzey Alan Bağıntılarının Oluşturulması. Sınav kapsamına bu sene alınan yukarıdaki konulardan en az iki soru, TEOG 1 konularından üç veya dört soru beklenmektedir. Geometrik cisimlerin çizimlerinin yapılması, üç boyutlu düşünülmesi gereken cisimlerin soruya uyarlanmasını kolaylaştıracaktır. Sınav soruları doğru okunmalı ve soruda istenene göre çözüm işlemlerine başlanmalıdır. Sorular, işlem adımları atlanmadan yazılarak çözülmelidir. Soruları hızlı yapmak adına acele edilmemelidir. Kontrol sırasında, yapılan yanlışın görülebilmesi için, mevcut çözümler üzerinden gidilmemeli, yeniden çözüm yapılmalıdır” şeklinde konuştu.

    SOSYAL BİLGİLER SORULARI

    “TEOG 2’de soruların çoğunun “Ya İstiklal Ya Ölüm”, “Çağdaş Türkiye Yolunda Adımlar “ ve “Atatürkçülük” ünitelerinden geleceği beklenmektedir” ifadelerini kullanan Bahçeşehir Okulları Sosyal Bilgiler Bölüm Başkanı Ferda Gençel, “Geçen seneki Merkezi Ortak Sınav-2 de “Bir Kahraman Doğuyor” ve “Milli Uyanış: Yurdumuzun İşgaline Tepkiler “ ünitelerine ait sorulara yer verilmemiş olsa da bu yıl sınavda bu ünitelerden de soru gelebileceği dikkate alınmalıdır. Atatürk’ün ya da silah arkadaşlarının sözlerinden yola çıkarak olayların sonuçlarını sorgulatan, edebiyat eserlerinde Kurtuluş Savaşı ve sağlık, spor, güzel sanatlar alanında gerçekleşen ilke-inkılap eşleştirmesi ile ilgili sorular beklenmektedir. Ayrıca Atatürk’ün sözlerinden yola çıkılarak verilen ilkelere ilişkin kavramlara yönelik sorular da gelebilir. Dersimize ait kavramlara yönelik sorularda verilen kavramlardan hareketle ilerlemek çözümü kolaylaştıracaktır. Kronoloji sorularında verilen olaylar arasından bilinmeyen varsa önce emin olunan olay belirlenip seçeneklerden hareketle doğru cevaba ulaşılmalıdır” dedi.

    ÖĞRENCİLERE TAVSİYELER

    Bahçeşehir Okulları Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Bölüm Başkanı Özen Yazğan ise, “Sınava son birkaç gün kaldığında artık tümüyle başardıklarınıza odaklanmanız ve verdiğiniz emeğin karşılığını alacağınıza inanmanız önemlidir. Fiziksel ve psikolojik olarak kendinizi iyi hissediyorsanız çalışmalarınızı son güne kadar sürdürebilirsiniz. Öğrendiğiniz konularla ilgili tekrar yapabilir ya da deneme sınavları çözebilirsiniz. Ancak son ana bıraktığınız her şeyin üstesinden kısa sürede gelmeye çalışıp zihinsel olarak kendinizi aşırı derecede yormayın. Aileniz ve sevdikleriniz için en önemlisi sizin mutlu olmanızdır. Sınavlarda istediğiniz başarıya ulaşamamanız durumunda çevrenizdekilerin sevgisini kaybedeceğiniz, onları hayal kırıklığına uğratacağınız gibi olumsuz düşüncelerden uzak durun. TEOG sınavlarına kendi okulunuzda gireceksiniz(özel durumlar dışında)ve bildiğiniz bir ortamda olacaksınız. Ayrıca 1. TEOG sınavlarına girdiğiniz için tecrübe sahibisiniz; neler olacağını biliyorsunuz. Kendinizi rahat hissedin. Sınavdan önceki gece yeteri kadar uyumaya ve dinlenmeye dikkat edin. Normalde yattığınızdan çok erken ya da çok geç uyumaya çalışmayın. Sınavdan önceki gece uyku tutmaması gibi bir durumla karşılaşılırsa da sakin olmak; bunu bir endişe nedenine dönüştürmemek gerekir. Süt ya da bitki çayı gibi rahatlatacak içecekler içilebilir ya da ılık bir duş alınıp uykuya geçiş kolaylaştırılabilir. Sınavdan önceki günü mümkün olduğunca sıradan bir gününüz gibi geçirin. Aşırı yorucu fiziksel faaliyetlerden kaçının. Sağlığınızı riske atmamak adına bilmediğiniz yerlerden ve daha önce yemediğiniz yiyeceklerden uzak durun. Kaygı bulaşıcı bir duygudur; çok iyi niyetli olsalar bile sizin endişelenmenize neden olan arkadaşlarınız ve akrabalarınız varsa onlarla sınavlardan önce görüşmeyin. Telefonunuzdan uzak durun. Havaya uygun ve rahat kıyafetler giyin. İnce ama kat kat kıyafetleri tercih ederseniz üşüme ya da ısınma durumuna uygun olarak kendinizi ayarlayabilirsiniz” açıklamalarında bulundu.

  • Bahçeşehir Okulları Eğitim Uzmanlarından YGS Yorumları

    Üniversiteye girişte birinci aşama olan Yükseköğretime Geçiş Sınavı (YGS) 13 Mart Pazar günü tek oturumda gerçekleşti. Sınavın ardından Bahçeşehir Okulları Eğitim Uzmanları YGS sorularını değerlendirdi. Uzmanlar, soruların geçen seneye göre kolay olduğunu kaydetti.

    2016 YGS’nin genel olarak 2015 YGS sınavına göre biraz daha kolay hazırlandığını söyleyen Bahçeşehir Okulları Eğitim Koordinatörü Salih Akbay, ‘’Sorular sınavın temel mantığına uygun olarak yorum, kavram, kavrama ve bilgiye dayalı yorum sorularından oluşmaktadır. Geçmiş yıllardan farklı olarak soru zorlukları bir bölümde toplanmamış, bazı derslerde birkaç soru düzeyinde zor soru sorulmuştur. Özellikle Din ve Ahlak Bilgisi dersinden sorulan beş sorunun zorluk düzeyinin yüksekliği geçen yıllardan çok farklıdır. Ders bazlı değerlendirmeye geçmeden önce tüm öğrencilere bu sınavın bir baraj sınavı olduğunu, üniversiteye girmelerini sağlayacak olan asıl sınavın LYS olduğunu bundan sonraki süreçte LYS hazırlıklarına başlanması gerektiğini hatırlatmak isterim’’ dedi.

    ‘’PARAGRAF SORULARI, GEÇEN YILA GÖRE DAHA KISA VE AÇIK’’

    Türkçe’de okuma, anlama, yorumlama yeteneğini ölçmeye yönelik soruların çoğunlukta olduğunu ifade eden Bahçeşehir Okulları Türk Dili ve Edebiyatı Bölüm Başkanı Gülgün Bakkal, ‘’Paragraf soruları, geçen yıla göre daha kısa ve açık sorulardır. Daha önceki yıllarda birkaç konuyu içine alan karma dil bilgisi sorularının yerini bir konuyu ölçmeye yönelik soruların aldığını; 2014-2015 YGS’de sorulmayan “ Anlatım Bozuklukları” konusundan bu yıl 2 soru çıktığını, ALES tipi metne dayalı birden çok sorunun bu sınavda da olduğu görülmüştür. Genel olarak geçen yıl çıkan sorularla karşılaştırıldığında 2016 YGS Türkçe sorularının biraz daha kolay olduğu söylenebilir’’ diye konuştu.

    ‘’GEÇEN SENEYE GÖRE BİRAZ DAHA KOLAY’’

    2016 YGS Matematik testinde 33 matematik 7 geometri sorusu sorulduğunu belirten Bahçeşehir Okulları Matematik- Geometri Bölüm Başkanları Fehmi Ekici-Ömer Arat, ‘’ÖSYM’nin sormayı alışkanlık haline getirdiği özel tanımlanmış sayı sorusuna bu sınavda da yer verilmiştir. Matematik testinde problemlerden 13 soru sorulmuş olup, sınavın zor soruları güncel hayatla örneklendirilmiş bir şekilde bu sorular içinde yer almaktadır. Sınavda müfredat dışı sorunun olmadığı, zorluk düzeyi olarak da geçen seneki YGS’ye göre biraz daha kolay olduğu söylenebilir. Ayrıca fonksiyon sorusunda bilimsel hata vardır. Geometri sorularının yapılabilirliğinin geçen seneki sorulara göre daha fazla olduğu söylenebilir. Bu sene katı cisimlerden 2 soru sorulmuştur. Üçgende açı ve dikdörtgen-kare sorusu oldukça kolay sorulmuş ve bu sorular çoğunluğun yapabileceği düzeydedir’’ ifadelerinde bulundu.

    ‘’LYS İÇİN ÖZELLİKLE ORGANİK KİMYAYA DAHA FAZLA ÖNEM VERMELERİNİ ÖNERİYORUZ’’

    2016 YGS Kimya sorularının genelinin işlem gerektirmeyen kısa ve net soru kökleri içeren geçmiş yıllara göre çok daha basit sorulardan oluştuğunu dile getiren Bahçeşehir Okulları Kimya Bölüm Başkanı Gülin Akalın Pamukçu, ‘’Konu dağılımı beklenen konulardan olup ilköğretim Fen Bilgisi ve 9. sınıf temel kimya bilgilerini içermektedir. Bu nedenle sınava giren sayısal, sözel ve eşit ağırlık alanlarındaki tüm öğrencilerin rahatlıkla yapabilecekleri sorulardır. Kimya dersi adına belirleyici sınav LYS’dir. Konu sayısı ve kapsamı açısından çok daha geniş olan bu sınava vakit kaybetmeden başlamalarını özellikle de organik kimyaya daha fazla önem vermelerini öneriyoruz’’ dedi.

    ‘’SORULAR MÜFREDATA UYGUN OLARAK HAZIRLANMIŞTIR’’

    YGS sınavında çıkan 14 fizik sorusuna bakıldığında soruların, Ortaokul Fen Bilgisi dersi ile 9. Sınıf müfredatı baz alınarak hazırlandığını belirten Bahçeşehir Okulları Fizik Bölüm Başkanı Işıl Bulungiray, ‘’Sınavda sayısal işlemden ziyade okuduğunu anlama ve temel bilgiyi sorgulayan sorular yer almaktadır. Sorular müfredata uygun olarak hazırlanmıştır. Elimizde bulunan ve kamuoyu ile paylaşılan kitapçığın 7. sorusunda bilgi eksiği bulunmaktadır. Bu nedenle sorunun iptal edilmesi gerekmektedir. Ayrıca 9. sorunun soru kökünde doğrudur ifadesi bulunduğu için sorunun cevabı B olmalıdır ancak verilen cevap anahtarında doğru cevap E olarak görülmektedir. Öğrencilerimize YGS için yaptıkları tüm çalışmaların aynı zamanda LYS için yapılmış bir yatırım olduğunu hatırlatıp herkese iyi çalışmalar dilerim’’ diye konuştu.

    ‘’BİYOLOJİDE SÜRPRİZ BİR SORU YOKTU’’

    13 Mart tarihinde uygulanan YGS’de biyoloji sorularının geçen senelerdeki gibi Fen bilimleri testinin 28 ile 40.sorularında yer aldığını söyleyen Bahçeşehir Okulları Biyoloji Bölüm Başkanı Berna Çelik, ‘’13 sorudan oluşan Biyoloji bölümünde, konu dağılımları geçmiş sınavlarla paralellik göstermiş; 9.sınıf ağırlıklı soru gelmiştir. Sınavdaki biyoloji soruları temel kavramlar üzerinde durulmuş bilgi içerikli kolay sorulardan oluşturulmuştur. Biyolojide sürpriz bir soru yoktur. Sorular net ve müfredata uygun gelmiştir. Sadece öğretmenlerin ve öğrencilerin çok alışık olmadığı bir terim olan “kemoheterotrof’’ kavramı ile karşılaştık ancak doğru cevabı bulmada engel oluşturmamıştır’’ ifadelerinde bulundu.

    ‘’SİNE-İ MİLLET KELİMESİ ANAHTAR ROL OYNUYOR’’

    Soruların genel olarak kavrama dayalı yorum sorularından oluşturulduğunu dile getiren Bahçeşehir Okulları Tarih Bölüm Başkanı İbrahim Yılmaz, ‘’Soruların dağılımı ise ; 9. sınıf müfredatı 4 soru, 10. sınıf müfredatı 4 soru, 11. sınıf inkılap tarihi müfredatı 7 soru olmak üzere her yıl olduğu gibi 15 soru sorulmuştur. En seçici soru 12.sorudur. Bilgi ve yorum gücü istemektedir. Sine-i millet kelimesi anahtar rol oynuyor. Soru test tekniği açısından doğru, tarihsel bilgi açısından yanlıştır. Doğru seçenekteki ifadeye göre Mustafa Kemal Erzurum Kongresi sırasında askerlik mesleğinden istifa etmiş gibi gözüküyor. İstifa tarihi 7-8 Temmuz 1919, Erzurum Kongresi’nin açılış tarihi 23 temmuz 1919 dur. Sorular daha önceki yıllara oranla kolay görünüyor. Bilgiyi kullanma, yorumlama, dönemin genel özellikleri hakkında fikir sahibi olma gibi bir takım yeterlikler isteyen sorular vardır. Soruların hepsi müfredata uygundur. Müfredat dağılımı da önceki yıllarla uyumludur. Dikkat çeken bir husus ise Osmanlı Tarihi soru sayısı bir azaltılıp İnkılap Tarihi sorusu bir arttırılmıştır’’ ifadelerinde bulundu.

    ‘’BEKLENMEYEN BİR SORU TİPİ İLE KARŞILAŞILMAMIŞTIR’’

    Kamuoyu ile paylaşılan kitapçığa bakıldığında coğrafya sorularının beklendiği gibi müfredata ve kazanımlara uygun olarak hazırlandığını söyleyen Bahçeşehir Okulları Coğrafya Bölüm Başkanı Ahmet Ergüç, ‘’Sorular, hem bilgi hem yorum ağırlıklı sorulmuş. Sınavdaki coğrafya sorularının zorluk düzeyi orta seviyede ancak bazı soruların çeldirici düzeyi yüksektir. Ağırlıklı olarak bilginin yorumlanmasına dayalı sorulara yer verilmiştir. Sınavın kapsam geçerliliği yüksektir. Sorular konulara göre dengeli dağılmış ve beklendiği gibi on iki soru sorulmuştur. Beklenmeyen bir soru tipi ile karşılaşılmamıştır. Coğrafya sorularının konu kapsamı, beklendiği gibi 9 ve 10. sınıf müfredatı kapsamında oluşturulmuştur. Harita Bilgisi (İzohipsler), nüfus, toprak oluşumu, çevre ve toplum, doğal afetler, iklim ve bitki örtüsü-yerleşme ile bölge kavramı konularına yer verilmiştir. Genel olarak orta düzeyde, bilgiyi yorumlama gücüne dayalı bir sınavdır’’ dedi.

    ‘’MÜFREDAT KAPSAMI DIŞINDA SORU SORULMAMIŞTIR’’

    2016 YGS ’de Felsefe testinde yer alan 8 sorunun, Bilgi Felsefesi, Varlık Felsefesi, Ahlak Felsefesi, Siyaset Felsefesi, Din Felsefesi alanlarından çıktığını belirten Bahçeşehir Okulları Felsefe Bölüm Başkanı Melike Pamukçu, ‘’Soru metinlerinin uzunluğu geçmiş yıllar ile benzerlik gösterse de cevaba ulaşmak için yorum yeteneğinden çok öğrencilerin kavram ve felsefi akımlara ilişkin bilgilerinin sınandığı görülmüştür. Müfredat kapsamı dışında soru sorulmamıştır’’ diye konuştu.