Etiket: Üzerimize

  • Kayıp gelinin kayınpederi isyan etti: “Üzerimize yapılan yakıştırmalardan kurtulmak istiyoruz”

    İzmir’in Bergama ilçesinde 2 yıldır kayıp olan gelinleri Fatma Odabaş’tan (27) haber alamayan baba Hasan Odabaş (56) ile anne Sarıgül Odabaş (52) töhmet altında kaldıklarını, gelinlerinin biran önce bulunmalarını istedi.

    9 Nisan 2015 tarihinde Bergama’nın Selçuklu Mahallesi’nde eşi Veysel Odabaş’ın (27) ailesiyle birlikte yaşadıkları evde gece yarısı birdenbire ortadan kaybolan 2 kız çocuğu annesi Fatma Odabaş’tan 2 yıldır haber alınamıyor.

    Nur (4) ve Hilal (2) adında iki torunlarıyla birlikte 2 yıldır büyük üzüntüler yaşadığını söyleyen baba Hasan Odabaş; “Gelinden 2 yıldır haber alamıyoruz. Bu süre zarfında büyük üzüntüler yaşadık. Oğlumun psikolojisi bozuldu. Büyük olan torunum Hilal’de psikolojik tedavi gördü. Tüm bunların yanı sıra birde töhmet altında bırakıldık. Biran önce gelinin bulunmasını ve olayın aydınlatılmasını istiyoruz” dedi.

    Olayı en başından anlatan baba Hasan Odabaş; “O gün zeytinyağını ucuza sattıkları için eşim ve gelinim ile tartışmıştık. Bu tip tartışmalar her ailede olur. Aynı günün akşamı çocuk ağlamasıyla uyandık. Gelinin odasında olmadığını gördük. 2 yıldır bir daha haber alamadık. Hem başına bir şey gelmesinden korkuyoruz. Biran önce olayın aydınlatılmasını ve üzerimize atılan karalamalardan kurtulmak istiyoruz. Böylece hem oğlum hem de gelin yeniden yollarını çizerler. Kendilerine yeni bir yaşam kurarlar. Gelin ortaya çıkmayınca boşanamıyorlar” dedi.

    Anne Sarıgül Odabaş ise “Gelinin kaybolduğu günden bu yana torunlarıma ben bakıyorum. Bir gün bile gelip soran olmadı. Onları çok seviyorum. Kimselere vermek istemiyorum. Ancak gelin kaybolduğu günden bu yana çok sıkıntı çektik. Gelinin biran önce bulunmasını istiyorum. Olay açığa çıksın. Boşansınlar. Sonra herkes kendi yoluna gitsin. Oğlum kendine yeni bir hayat kursun. Yeniden evlensin. Kendisi de meydana çıkınca, oğlumdan ayrılınca evlenmek isteyebilir. Yeniden yuva kurmak isteyebilir. Bu en doğal hakkı” dedi.

  • Bakan Arslan: “Darbe anayasasının bizim üzerimize biçtiği gömlek büyüyen Türkiye’ye, güçlenen Türkiye’ye dar geliyor”

    Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, Türkiye’nin önünü açmak için anayasanın değiştirilmesi gerektiğini vurguladı.

    Adıyaman Valiliği ve Belediye Başkanlığını ziyaretlerinin ardından AK Parti Merkez İlçe Danışma Meclisi toplantısına katılan Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, burada partililere seslendi. Bakan Arslan, yeni anayasanın önemine vurgu yaparak, “1982 darbe anayasasının bizim üzerimize biçtiği gömlek büyüyen Türkiye’ye, güçlenen Türkiye’ye dar geliyor. Bizim bugüne kadar meydanlarda verdiğimiz sözün arkasında durarak bu anayasayı değiştirmemiz lazım. Bu büyüyen, güçlenen Türkiye’nin önünü açmalıyız. Halkın iradesiyle seçilmiş Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, 1982 Anayasası’ndaki yetkilerini kullanıyor. Anayasanın kendisine verdiği hakkı, sizin oylarınızla seçilmiş olmanın da yetkisiyle kullanıyor. Ama bu seferde yürütme ile yasama iç içe girdi. Kargaşalar çıkıyor. Ülkenin büyümesinin önünde engel olacak yapılar var. Bu yapıları düzeltmemiz lazım, bu yanlışlıkları ortadan kaldırmamız lazım. Bunun gereğini yapmak üzere hep beraber takip ediyoruz. Geldiğimiz çok güzel bir nokta var. İnşallah anayasa değişiklik metni Meclisimize gelecek. Biz değerli milletvekillerimizle sonuna kadar arkasında duracağız. Ama biliyoruz ki asıl hakeme, asıl karar vericiye, sizin huzurlarınıza gelecek sizde gereğini yapacaksınız” dedi.

    “Avrupa Birliği kırmızı ışıkta yakıtı bitmiş araç gibi bizi bekletiyor”

    TBMM Başkanvekili Ahmet Aydın ise Avrupa Birliğinin oyalamasından bıkıldığını belirterek, yeni dünya düzeninde Asya’nın ihmal edilemeyeceğinin altını çizdi. Aydın, “Avrupa Birliği kapılarında kırmızı ışıkta yakıtı tükenen bir araç gibi sürekli bekletiliyoruz. Maalesef Kopenhang Kriterleri, Maastricht Kriterleri, onların bizden istemiş olduğu pek çok kriteri o Avrupa Birliğine üye olan pek çok ülkeden evvel gerçekleştirmemize rağmen bize habire enerji tükettiriyorlar. Avrupa Birliği eğer bir Hıristiyan kulübü olmadığını ispat etmek istiyorsa Türkiye’yi almak durumundadır. Ama kusura bakmayın, yeri geldiğinde bizde milletimize sorarız, yeri geldiğinde Avrupa Birliği bizi alsa dahi gerekirse biz Avrupa Birliğine kapıları kapatabiliriz. Bizi daha çok bu kapılarda enerji tükettirmeyin. Alacaksanız alın, almayacaksanız ‘arkadaş kusura bakmayın Müslümansınız biz sizi almıyoruz’ deyin. Mert olun, ona göre biz başımızın çaresine bakalım. Yeni bir dünya düzeni kuruluyor. Bu dünya düzeninde Asya’yı ihmal edemeyiz. Çünkü güneş doğudan yükselir. Asya eski medeniyetlerini arıyor, o uygarlıkları yeniden kurmak için ciddi bir devrim içerisinde, oradan büyük bir pay almak durumundayız” diye konuştu.

    Danışma Meclisi toplantısında Merkez İlçe Başkanı Mehmet Hanifi Erdem, İl Başkanı Abdurrahman Dimez, Belediye Başkanı Hüsrev Kutlu açılış konuşması yaptı.

  • CHP lideri Kılıçdaroğlu: “Terörün sonlanması için üzerimize düşeni yapmaya hazırız”

    Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, hükümetin terörle kararlılıkla mücadele etmesi gerektiğini belirterek, “Terörün sonlanması için bize düşen bir görev varsa yapmaya hazırız” dedi.

    CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İstanbul’da medya yöneticileri ile buluştu. Toplantı ardından kameraların karşısına geçen Kılıçdaroğlu, açıklamalarda bulundu.

    Verimli bir toplantı gerçekleştiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, “CHP’nin son olaylara bakışı, perde arkası olayları samimi bir ortamda görüştük. Bugün yeni şehitlerimiz var üzgünüz. Allah rahmet eylesin diyoruz. Umarız bu son olsun. Her seferinde söylüyoruz ama maalesef terör henüz önlenmedi. Yakın bir gelecekte de önlenmeyecek gibi görünüyor. Tek dileğimiz hükümetin kararlılıkla bu konuda mücadele etmesi. Terörün sonlanması için bize düşen bir görev varsa yapmaya hazırız. Bu konuda bir yasa çıkarılması gerekiyorsa destek veriyoruz, anayasa değişikliği dediler destek verdik. Yeter ki terörü bitirin ve bu ülkede analar ağlamasın dedik. Maalesef yine acı tablo ile karşı karşıyayız. Umarız bunların tamamı sona ermiş olur” ifadelerini kullandı.

  • CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu: “Üzerimize Düşeni Yapmadık”

    TRABZON (İHA) – CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Üzülerek ifade edeyim, hem şehitlerimizin yakınları için hem de gazilerimiz için siyaset kurumu olarak üzerimize düşeni yapmadık. Ama önümüzdeki günlerde bu konuda göreceksiniz cumhuriyet halk partisi yine kendisine yakışan çözüm önerilerini TBMM’ye sunacaktır” dedi.

    CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin teşkilat mensuplarıyla Trabzon’da düzenlenen yemekte bir araya geldi. Kılıçdaroğlu, yaptığı konuşmada, “Onlar bizim onurumuzdur. Onlara saygı göstermek zorundayız. Biz her ne kadar şehitlerimi için güzel laflar etsek de, ama üzülerek ifade edeyim, hem şehitlerimizin yakınları için hem de gazilerimiz için siyaset kurumu olarak üzerimize düşeni yapmadık. Ama önümüzdeki günlerde bu konuda göreceksiniz Cumhuriyet Halk Partisi yine kendisine yakışan çözüm önerilerini Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı’na sunacaktır. Biz onları ayrıcalıklı bir kesim olarak kabul etmek zorundayız. Biz onların tamamını kucaklamak zorundayız ve daha güzelini yapmak zorundayız” diye konuştu.

    “DOKUNULMAZLIKLARI KALDIRMAK İSTİYORSAN ADAM GİBİ KALDIRALIM”

    Kılıçdaroğlu, dokunulmazlıklarla ilgili, “Biz dedik ki ‘arkadaş dokunulmazlıkları kaldırmak istiyorsan gel adam gibi kaldıralım. Anayasa’nın 83’üncü maddesini değiştirelim.’ Ne dokunulmazlığı? Kürsü dokunulmazlığı mı? Evet, milletvekili ister mecliste ister Trabzon’da ister Hakkari’de ister Tekirdağ’da konuşsun ama dokunulmazlığı olsun. Eyvallah, hiç itirazımız yok. Ama hırsızın Meclis’te ne işi var? Vatandaş ona oy veriyor bana hizmet et diye, vekil kimin vekili? Milletin vekili. Kendi cebinin vekili değil ki. Gel kardeşim dokunulmazlıkları kaldıralım, bakanların da dokunulmazlıklarını kaldıralım. Efendim bakanlar olunca onlar olmazmış. Niye bakanlar olmaz söyleyeyim mi. Yolsuzluğu yapan asıl aktör bakandır arkadaşlar. Ödeneklerin ve ihalenin yapılmasına milletvekili değil bakan karar verir. Yolsuzluk yapılırsa zaten bakan yapar. Bakanın izin vermediği yerde yolsuzluk olmaz. Yolsuzluk yapanları koruyanlar yolsuzluk yapanların ortaklarıdır” şeklinde konuştu.

    “TÜRKİYE CUMHURİYETİNDE CİDDİ BİR YÖNETİM BOŞLUĞU VAR”

    Kılıçdaroğlu, Türkiye Cumhuriyetinde ciddi bir yönetim boşluğu olduğunu savunarak, “Neden korkuyorlar? Çünkü bazı bakanlar terör örgütlerine yardım ve yataklık yapmışlardır ondan korkuyorlar. Açık ve net söyledim. Elli seferde TBMM kürsüsünde söyledim. Adalet ve Kalkınma Partisi terör örgütlerine yardım ve yataklık yapan bir partidir. Gayet açık gayet net söyledim. Her konuda beni mahkemeye verirler. Bir şey söylerim hemen beni mahkemeye verirler. Bende çıkar kürsüye derim ki vermeseniz namertsiniz. Hiç korkmam hiç çekinmem. İşin garip tarafı nedir biliyor musunuz? Ben bu bakanlar terör örgütlerine yardım ve yataklık yapmıştır diyorum, adamların ağzında bir bant, hiç sesleri çıkmıyor, hiç beni mahkemeye vermiyorlar. Çok ağır bir suçlama, Türkiye Cumhuriyeti Başbakanlık, bakanlık koltuğunda oturacaksın. Başbakanlık koltuğuna da oturacaksın ben sana diyeceğim ki; sen terör örgütlerine yardım ve yataklık yapıyorsun. Beni mahkemeye vermekten korkacaksın. Niçin? Terör örgütlerine yardım ve yataklık yaptıklarını onlarda biliyorlar. Çünkü mahkemeye verdiklerinde bütün delilleri bürokrasi yoluyla önlerine getireceğim. Korkuyor o nedenle bakanların dokunulmazlıklarını istemiyor. Milletvekillerinin dokunulmazlığı kalkacak Ahmet Davutoğlu’nun dokunulmazlığı kalkmayacak. O dokunulmaz. Ne biçim dokunulmazlığı kaldırmak hani sen hodri meydan diyordun. Bunu diyorsan ‘Önce ben dokunulmazlığımı kaldırıyorum, ey Kılıçdaroğlu gel destek ver’ diyeceksin. Ama verebilir mi, veremez, abisi izin vermez. O nedenle söylüyorum Türkiye Cumhuriyetinde ciddi bir yönetim boşluğu var. Kimin yönettiği belli değil Türkiye’yi” ifadelerini kullandı.

    Kılıçdaroğlu, konuşmasının ardından kendisine isminin yazılı olduğu Trabzonspor forması hediye edildi.

  • Usta: “Birleşme Adına Üzerimize Düşeni Yaptık”

    Trabzonspor Başkan Adayı Muhurrem Usta, bu parçalanmış yapıyla devam etmekten büyük bir hicap duyduğunu belirterek, camianın bir arada olmamızı beklediği değerli kardeşim Celil Hekimoğlu’yla birleşme adına üzerine düşen her şeyi yaptığını söyledi.

    Trabzonspor Başkan Adayı Muharrem Usta, 5-6 Aralık tarihleri arasında yapılacak olan Trabzonspor Olağan Genel Kurulu’na doğru, diğer başkan adayı Celil Hekimoğlu’yla birleşme adına bugüne kadar yaptıkları girişimlerle ilgili olarak önemli açıklamalarda bulundu. Trabzon’da bir otelde, kongre üyelerine seslenen Usta, birleşmenin ve bütünleşmenin sağlanması adına Trabzonspor eski başkanlarına ve Trabzonspor divanına ve üyelerine açık çek verdiğini vurguladı.

    Camia ne derse kendisinin kabul etmesine rağmen birleşmenin gerçekleşmediğini belirten Usta, “Tek bir liste etrafında bu kadar büyük sorunları çözebilir şekilde, camianın parçalanmışlığına son vermiş şekilde bu yolculuğa çıkabilmiş olsaydık. Sokakta aynı şeyler söyleniyor, kongre üyeleri de aynı şeyleri söylüyor. İhtiyacımız olanda bu. Gördüğünüz gibi bu yine olmadı. Bunun aktörleri kimler, neden biz bunu başaramıyoruz. Şahsen bizim üstümüzde bir sorumluluk olduğuna inanıyoruz. Bu sorumluluktan kaçmamak adına, en iyi duygularla, en iyi düşünceyle bizde hareket ettik mi, acaba biz de hata yaptık mı? Bunu kamuoyuna sunmak isterim” dedi.

    “BİZ BİR ÖNCEKİ SEÇİMİ KAYBETTİĞİMİZ GÜNDEN BERİ ÇALIŞIYORUZ”

    Usta, seçimi kaybettikleri günden beri çalışmalara başladıklarını ancak kongre süreci başlamadan ortaya çıkmak istemediklerini belirterek, “Takdir edersiniz ki seçilen yönetimlerin süreleri vardır. Tahammül gereği aday olacak olanlar süreç başladığında ortaya çıkarlar. Süreç devam ederken, biz seçildik başkan olduk. 5 ayımızda 6 ayımızda camiadan birileri ortaya çıkıp ben adayım deyip kongre üyeleriyle bu sürece girdiğinde bu camiada birlik, bütünlük olabilir mi. Aday olmayı düşünenler elbette çalışmalarını sessiz sedasız yapabilirler. Biz 2.5 sene önce çok çok az farkla seçimi kaybettik ve o gün bugündür çalışıyoruz. Ama bizim camiamızı bölmek adına ye da bu konsensüsü bozmak adına, bir başkan, bir yönetim varken ortaya çıkıp farklı işlerin içini girmedik. Sorunları çözme adına birçok insanla görüşmelerimiz oldu. Gelecekte bu sorunları nasıl aşabiliriz diye defalarca görüşmelerimiz oldu. Hepsinin temelinde ise birlik, beraberlik ve bütünlük oldu” diye konuştu.

    Seçim kararı alınmadan önce kendisine sürekli aday olup olmayacağı şeklinde sorular yöneltildiğini belirten Usta, “Her zaman biz şunu söyledik. Yönetim seçim kararı almadan ortaya çıkmak etik bir duruş değildir. Ne oldu, niçin bu kadar alevleniyoruz. Karar bir çıksın, ortaya gelsin aday olmayı düşünenlerin en doğal hakkıdır aday olmak. Herkesin strateji olarak çeşitli hazırlıkları olmuş olabilir. Bizde bu stratejik adımları atarak, ne zamanki kongre kararı alındı. O zaman aslında ortaya çıkmaya başladık” dedi.

    “BİZİM BİR ARADA OLMAMIZ BEKLENEN DEĞERLİ KARDEŞİMLE BİRLEŞME ADINA ÜZERİMİZE DÜŞENİ YAPTIK”

    Usta, camianın birleşmemizi beklediği değerli kardeşim (Celil Hekimoğlu) ilgili biz arkadaşlarımızla birlikte bu birleşmenin temellerini atma adına birçok kez girişimde bulunduklarını belirterek, şunları söyledi.

    “Yaptığımız görüşmelerde beraber olalım istedik. Camiamızın önde gelenleri, başkanlar, divan, divana girmiş olan üyelerimiz, sivil toplum kuruluşları, eski futbolcularımız, Trabzonspor’u temsil eden aktörler, 200-300 bir araya gelsin. Biz onlara açık çek verelim. Ben dedim açık çeki veriyorum. Onlar da karar versin, şu kişi bu işte yürüsün diğer kişi çekilsin birleşsin ne derlerse biz varız. Bize cevap olarak ‘Hayır asla olmaz biz yolumuza devam ederiz ’verildi. En son görüşmeyi Celil Hekimoğlu ile ben yaptım. Trabzonspor’un sorunları için herkesle diyaloğa ihtiyacımız var. Geçen seçimde az bir oyla kaybetmiş biri olarak benim yeniden aday olmam doğal, 2.5 sene bu camiayı hiç yıpratmamış birisi olarak. Katkı sağlamış biri olarak zaten benden doğal olarak aday olmam beklenir. Ben bunun içinde hiç kimseyi yıpratmadım. Mevcut yönetimin üzerine de hiç gitmedim. Zaten aday olacağım. Ama gazetede ilanlarını vermedim. Değerli arkadaşım adaylığını resmi olarak açıklamasından bir gün önce ben görüştüm. Aynı şeyi söyledim. Açık çek veriyorum. Camianın önde gelenleri adını koysun ne diyorlarsa ben varım. Bana cevabı ise asla kabul etmiyorum oldu. Ahmet Çubukçu ile sen gel benim listeme gir. İyi dedim peki, baktım olmayacak. Bu camiaya sorumluluğumuz gereği, Trabzonspor’u sıkıntılardan kesinlikle kurtaracak bir ekip olduğuna yüzde yüz inanan birisi olarak yola çıktım. Çünkü dev sorunlarla karşı karşıyayız.”

    “BU PARÇALI YAPIYLA DEVAM ETMEKTEN HICAP DUYUYORUM”

    “İyi niyetimizden kimsenin şüphesi olmasın diye geçtiğimiz günlerde Trabzonspor eski başkanlarımızın katıldığı divan toplantısı vardı. Divanda bulunan önemli kişilerden birisini aradım. Dedim ki, divan toplanacak ben size açık çek veriyorum. Diğer taraftan da alın. İstediğiniz kararı verin, bizim yetkimiz sizde dedim. İnanmadılar ve bana gerçek mi söylüyorsunuz dediler. Ben de evet gerçek söylüyorum çünkü camiamızın mutlak manada buna ihtiyacı var. Benim bütün yetkilerim sizde, hatta bunu söylediğim kişi bir önceki seçimde beni desteklemeyen kişiydi. Diğer taraf ile de konuşun, kararınızı verin ve ne diyorsanız biz varız. Diğer taraf ile de görüştüler ve aldıkları cevap ise , ’Asla geri dönmeyiz. Biz yolumuza devam ederiz’ oldu. Divandan da maalesef bir şey çıkmadı. Bu parçalı yapıyla devam etmekten hicap duyuyorum. Üzüntüm sonsuz. Bir çözüm olur diye de bütün niyetimle süreç devam ederken, çalışmalarımıza da devam ediyoruz” ifadelerini kullandı.

    “BİR GÜN BAKTIM DÖNÜŞÜMLÜ BAŞKANLIK DİYE BİR ŞEY ÇIKTI”

    “Sayın Celil Hekimoğlu ile birleşme adına yaptığımız bütün görüşmelerden ve girişimlerden sonuç çıkmayınca bir gün baktım ki dönüşümlü başkanlık diye bir şey çıktı” diyen Usta, “Bu kadar iyi niyetli hareket edilen bir yerde hiç bir şekilde cevap alınamamışken dönüşümlü başkanlık. Sağduyu ile durdum önce. Tüzüğün asla müsait olmadığı bir şeyden bahsediyoruz. Trabzonspor camiası iki kişi koltuk bulmak için seferberlik ilan edecek. Önce onu, sonra beni koltuğa yerleştirmek üzere tüzük değiştireceğiz. Ben utanıyorum bundan. Başkan bıraktığı andan yeni bir kongre var. Yeni bir kongreye kim ipotek koyabiliyor da, bundan hicap duyan Muharrem beye yeni bir koltuk hazırlıyor. İnanılır gibi değil, önceki girişimlerim olmasa ben bunu bir şekilde anlamaya çalışacağım. Biz bu kongreye böyle giriyoruz” dedi.

    “CAMİAMIZ NEYE KARAR VERİRSE BEN VARIM”

    Usta, Trabzonspor camiası birleşme adına neye karar verirse buna uyacağını belirterek, sözlerini şöyle tamamladı: “Trabzonspor koltuğu için Türkiye’de 5’nci koltuk diyorlar. Ben buna inanıyorum. Böyle bir şey burası. Ben buradan bir daha söylüyorum. Trabzonspor camiası neye karar verirse ben varım. Trabzonspor menfaati için varım. Geleceğimiz için varız. Çocuklarımız için varız. İtibarımızı yükseltmek için varız. Ekonomiyi düzeltmek için varız. Yeni şampiyonluklar görmek için varız. Trabzonspor bizim için çok önemli. Kapısında milyonlar hüzünlü bir şekilde yıllardır bekliyor. Biz bunu ayağa kaldırmıyacakmıyız. Bunu ayağa kaldıracaksak Trabzonspor’dan daha önemli bir şey bizler için olabilir mi? Bütün Trabzonspor sevdasıyla yananlara diyorum ki biz bütün bu görüşmelerden sonra kararlı bir şekilde girdik. Yüzümüz gülecek bu hüzün bitecek diye”

    KONGRE ÜYELERİYLE GÖRÜŞTÜ

    Trabzonspor Başkan Adayı Muharrem Usta, yemeğe katılan kongre üyelerinin masalarını tek tek gezerek düşüncelerini aldı. Usta, kongre üyeleriyle de tek tek fotoğraf çektirirken gördüğü ilgi karşısında moral depoladı.