Etiket: Uysal

  • Başkan Uysal Sakindere projesi çalışmalarını inceledi

    Zonguldak’ın Ereğli ilçesi Belediye Başkanı Hüseyin Uysal, Sakindere projesi ile bölge halkını kötü koku ve çirkin görüntülerden kurtaracaklarını söyledi.

    Kdz. Ereğli Belediye Başkanı Hüseyin Uysal, Bağlık Mahallesi’nde yapımı devam eden Sakindere projesinde incelemelerde bulundu. Amaçlarının bu proje ile o bölgede trafik açısından büyük bir rahatlama sağlamak olduğunu belirten Uysal “İlçemizin en eski yerleşim alanlarından biri olan Bağlık Mahallesi sınırları içindeki Sakindere’de (Dombay Deresi) sürdürdüğümüz çalışmalara devam ediyoruz. Ham yol yapımı çalışmaları bir taraftan sürerken diğer taraftan ışıklandırma çalışmaları yapılıyor. Ardından hafta içerisinde asfaltlama çalışmaları yapılacak. Projemiz tamamlandığında, 6 metrelik gezi yolu, 7 metrelik araç yolu, sağlı-sollu yaya kaldırımları ve yeşil alanlarla birlikte park ve piknik alanları ile Sakindere çevresinde yaşayan halkımızı kötü koku ve çirkin görüntüden kurtaracağız. Proje ile ayrıca Bağlık Mahallesinden Pazaryerine giden yol güzergahında ki düzenleme ile trafik ve yaya akışı da daha sağlıklı bir hale gelecek” dedi.

  • Prof. Dr. Yaşar Uysal: “Türkiye 2019’un ilk yarısında büyümede eksiyi görebilir”

    Dokuz Eylül Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yaşar Uysal, 2019 yılının birinci ve ikinci çeyreğinde Türkiye’nin büyüme rakamlarında eksiye düşebileceği öngörüsünde bulundu.

    Ege İhracatçı Birlikleri’nde (EİB) Ege Mobilya Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği tarafından düzenlenen “Küresel Ekonomik Gelişmelerin Türkiye Ekonomisine Etkileri” başlıklı seminerde ticaret savaşları ve ticaret savaşlarının Türkiye’ye yansımaları Dokuz Eylül Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yaşar Uysal, Ege Demir ve Demirdışı Metaller İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Mevlüt Çetinkaya ve Borsa İstanbul Uzmanı Evren Arık tarafından anlatıldı. Ege Mobilya Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Cahit Doğan Yağcı, güncel bir konu olan ticaret savaşları ile ilgili fikir paylaşımının herkes için faydalı olacağını düşündükleri için bu semineri düzenleme kararı aldıklarını kaydetti. Yağcı, “Yeni Ekonomik Program ile ilgili de kafamızdaki sorulara cevap bulacağımız bir toplantı olacak” dedi.

    Türkiye’nin yumuşak geçişi gerçekleştirme ihtimalinin azaldığını, büyüme hızında sert düşüşlerin kaçınılmaz olduğunu, Yeni Ekonomi Programı’nın da bunu kabul ettiğinin anlaşıldığını ifade eden Dokuz Eylül Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yaşar Uysal ise, 2019 yılının birinci ve ikinci çeyreğinde Türkiye’nin büyüme rakamlarında eksiye düşebileceği öngörüsünde bulundu. Prof. Dr. Uysal, Türkiye’nin 2003-2013 yılları arasında dünyada likidite bolluğunun yaşandığı dönemde Türkiye’ye gelen yabancı kaynakları verimli alanlara değil, gereğinden fazla tüketime ve inşaata kanalize ettiği için bu dış kaynakları geriye ödemeye imkan verecek geliri sağlayamadığından dolayı bugün sorunlar yaşadığını savundu.

    “Bazı hedeflerin tutmadığını görebiliriz”

    Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak tarafından açıklanan Yeni Ekonomik Program’da 2021 yılı enflasyon hedefinin yüzde 6 açıklanmasına karşın Türkiye’nin kısa süre önce 10 yıllığına yüzde 20.7 faizle borçlandığını hatırlatan Uysal, “2021 yılı enflasyon hedefimiz yüzde 6 ise, yüzde 21 ile neden borçlandık. Neden daha kısa vadeli borçlanıp enflasyon ve faizler düştüğünde vadeyi uzatmayı tercih etmedik? Programın enflasyon hedefleri tutarsa ortalama yüzde 5 büyüyen bir ekonomi yüzde 16 düzeyindeki reel faizi nasıl ödeyecek. Ne yazık ki örtülü kur hedefi, cari açık ve işsizlik başta olmak üzere Yeni Ekonomik Program’daki bazı hedeflerin tutmadığını görebiliriz” diye konuştu.

    “7-8 yılda bir kriz yaşamaya devam ederiz”

    “Dünyadan ucuz ve bol dış kaynak bulamayacağımız bir döneme girdik” diyen Prof. Uysal, artık düne ilişkin tecrübelerle değil yarını okuyarak yani gelecek bilgisi ile karar verilmesi gerektiğinin altını çizdi. Uysal, şöyle konuştu:

    “Türkiye 1947 yılından beri dış ticaret açığı, 1972 yılından bu yana ise bütçe açığı veriyor. Türkiye’nin dış ticaret açığının geldiği düzey artık sürdürülebilir değil. İstikrarsız büyüme, yüksek işsizlik, yüksek enflasyon, yüksek cari açık gibi sorunlar aslında bir sonuçtur. Türkiye’nin arz-talep dengesi bir başka ifadesiyle tüketim ve üretim deseni birbiriyle uyumlu değil. Türkiye ekonomisinin mevcut üretim yapısı yenilenemez ve yarının ihtiyaçlarına uygun olacak şekilde dönüştürülemezse 7-8 yılda bir kriz yaşamaya devam ederiz.”

    “Masum Değiliz Hiçbirimiz şarkısını söylememizin zamanı geldi”

    Türkiye’de vatandaşların tüketici kredileri ve kredi kartlarından dolayı bankalara olan borcunun 520 milyar TL’ye ulaştığı bilgisini veren Uysal, şöyle devam etti:

    “Masum Değiliz Hiçbirimiz şarkısını söylememizin zamanı geldi. 2001 krizinde vatandaşların tüketici kredileri ve kredi kartı borçlarının toplamı yaklaşık 4 milyar liraydı. Döviz kurunun artışında en büyük rolü açık pozisyonu olan yerli girişimcilerin oynadığı anlaşılıyor. Zira yabancıların ülkeden çıkardığı kaynak oldukça sınırlı. Aslında, birçok ekonomistin de söylediği gibi Merkez Bankası Temmuz ayında yüzde 2-3 gibi makul faiz artışı yapsaydı bugün dolar kuru bu düzeylere gelmeyebilirdi.”

    “2019, gelişmekte olan ekonomiler için zor olacak”

    Dünya ekonomisinde 2019 yılının gelişmekte olan ülkeler için daha zorlu geçeceği öngörüsünde bulunan Uysal, 2019 yılı için önerilerini ise şöyle sıraladı:

    “Gelişmiş ülkeler için ise mevcuda yakın veya biraz daha iyi koşullar geçerli olabilir. İhracatçı firmaların bu temel beklentinin sektörleri ve firmaları için anlamını ve olası yansımalarını dikkate alarak kararlar vermesi uygun olacaktır. Yeni ve gelişen ihracat pazarlarına girmeye çalışırken gelir düzeyi yüksek geleneksel ihracat pazarlarına verilen önem azaltılmamalıdır. 2019 yılında kurlarda oldukça hareketli günler yaşanabilecektir. Kısa vadede oldukça iyi avantajlar sunabiliyor olsa da orta ve uzun vadede döviz pozisyonu açığı, Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelere ve firmalarına bir gün mutlaka büyük bir bedel ödetmektedir. Bu nedenle 2019 yılında, en azından yılın ilk yarısında konjonktürün yönü netleşinceye kadar, mümkünse açığa düşülmemeli veya açık taşınabilecek sınırlarda tutulmalıdır. Yılın geri kalan bölümünde hatta 2019 yılının ilk yarısında faizler yüksek düzeyini koruyacak gibi görünmektedir. Nisan ayı ve sonrasında ise sıcak para hareketlerinin yönü ve nihayet enflasyon oranları faizlerin düzeyini belirleyecektir. Halihazırda karşılıksız çek ve protesto edilen senet tutarlarının geldiği düzey, 2019 yılında ilave yansımalar üreteceğinden, vadeli satışlar ve müşteri tercihleri konusunda 2019 yılında çok daha dikkatli olunmalıdır. Böylesi bulutlu ortamlar her kesime maliyet yanında bazı fırsatları da getirmektedir. Etkileri ve sonuçları orta ve uzun vadeli (2-5 yıl) olarak görülebilecek karar ve uygulamalarda ’hayır’ ilk değil, son cevap seçeneği olarak görülmelidir. Sanayi sektörü özelinde geleneksel düşük katma değerli, düşük kar marjlı ürünleri birileri yine üretmeye devam edecektir. Ancak, anlayış ve ürünlerinde nitelik sıçraması yapanlar, yüksek katma değerli ürünler üretebilenler, yarınlarda var olacaktır. Sanayi sektöründe inovatif ürün ve daha çok da bunun teknolojisini üretebilenler lider olacaktır. Bu nedenle firmalarda 2019 yılı için mutlaka en az bir alanda inovasyon gerçekleştirilmesi hedefi konulmalı, bu hedefi uygun konumdaki tüm çalışanların içselleştirmesi sağlanmalıdır.”

    “Dünya genelinde roller değişti”

    Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başkanı Donald Trump’ın Çin, Rusya, Türkiye başta olmak üzere birçok ülkeyi etkileyen ve ticaret savaşları olarak nitelendirilen koruma önlemleri ile ilgili bir sunum yapan Ege Demir ve Demirdışı Metaller İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Mevlüt Çetinkaya da, düne kadar ticarette serbestleşmeyi, globalleşmeyi savunan ABD’nin koruma önlemleri isteyen konuma geldiğini, ticarette sınırlama isteyen Çin’in ise serbestleşme talep eden pozisyona geçtiğini kaydetti. ABD’nin geçmiş yıllarda başka ülkelere kaydırdığı üretimi, günümüzde kendi ülkesinde yapma kararı aldığını, ticaret savaşlarının da bu yüzden çıktığını belirten Çetinkaya, “2008 krizi sonrasında dünyada güç dengesi değişiyor. ABD’nin dış ticaret açığı sürekli artıyor. Trump, bunun önüne geçmek için harekete geçti. Dünyada bol para dönemi bitiyor. Bundan da en fazla gelişmekte olan ülkeler etkilenecek” dedi.

    “Daralmaya yol açacak”

    “ABD Başkanı Trump, 2027 yılına kadar sürecek vergi indiriminin bütçeye getireceği yükün bir bölümünü gümrük vergileri ile telafi etmeyi hedefliyor” diyen Çetinkaya, “En fazla dış ticaret açığı verdiği teknoloji içeriği yüksek ürünlerin yatırım ve üretimini yeniden ABD ye çekmeyi hedeflemektedir. ABD’nin başlattığı ticaret savaşına başta Çin ve AB olmak üzere etkilenen ülkeler misillemede bulundu. Bu da dünya ekonomisi ve ticaretinde daralmaya yol açacak” açıklamasında bulundu.

    Çetinkaya, ABD’nin Mart ayından itibaren Türkiye’den ithal edilen alüminyuma yüzde 10, demir çeliğe yüzde 25 oranında gümrük tarifesi koyması sonucunda demir çelik ve alüminyum ürünleri ihracatının Nisan, Mayıs ve Haziran ayında bir miktar daraldığını, ancak ihracatın Temmuz ayında yeniden toparlandığını, bu durumun da Türkiye ihracatçısının uyum yeteneğinin ne kadar yüksek olduğunu gösterdiğini ifade etti. Çetinkaya, Ağustos ayında gümrük vergilerinin alüminyumda yüzde 20’ye, demir-çelikte yüzde 50’ye yükselmesinin etkilerinin ise Eylül ayından itibaren hissedilmeye başlanacağını vurguladı.

    Borsa İstanbul Uzmanı Evren Arık ise, “Kur Riskinin Yönetiminde Borsa İstanbul VİOP Ürünlerinin Kullanımı” isimli sunum yaptı. Arık, sunumunda risklerden korunma araçlarının kullanımının çok önemli olduğunu, firmaların spekülatif enstrümanlardan uzak bir şekilde, finansman ihtiyacını borsaya açılarak karşılaması için borsaların olduğunu ifade etti.

  • Uysal, yeni atanan Kaymakam Çorumluoğlu’nu ziyaret etti

    Zonguldak’ın Ereğli İlçesi Belediye Başkanı Hüseyin Uysal, Kdz. Ereğli Kaymakamlığı’na atanan İsmail Çorumluoğlu’nu ziyaret etti.

    Kdz. Ereğli Belediye Başkanı Hüseyin Uysal, Kdz. Ereğli Kaymakamlığı’na yeni atanan İsmail Çorumluoğlu’nu makamında ziyaret etti. Uysal, Kdz. Ereğli Kaymakamı İsmail Çorumluoğlu’na yeni görevinin hayırlı olması dileklerini ifade ederek başarılar diledi.

  • Başkan Uysal, Uluslararası İstanbul Arapça Kitap Fuarı’nı ziyaret etti

    İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal, Yenikapı Avrasya Gösteri ve Sanat Merkezi’nde düzenlenen “Uluslararası İstanbul Arapça Kitap Fuarı”nı ziyaret etti. Uysal, “15 ülkeden 207 yayıncımız burada. Bu şekilde yayıncıların İstanbul’da bir araya gelmesi önemli. Kültürel birliktelik anlamında çok katkısı olacak” dedi.

    Bu yıl 4’üncüsü düzenlenen “Uluslararası İstanbul Arapça Kitap Fuarı” Yenikapı Avrasya Gösteri ve Sanat Merkezi’nde açıldı. Arap ülkeleri dışında düzenlenen en büyük Arapça Kitap Fuarı olarak kabul edilen organizasyona 50 bini aşkın ziyaretçi bekleniyor. Fuar kapsamında Arap edebiyatının önde gelen isimlerinin katılımıyla panel, söyleşi, imza günü, çocuk ve genç buluşmaları gibi yaklaşık 70 farklı kültürel etkinliğe yer verilecek. Fuarda, okur severlere iki dilde tercüme ve rehberlik hizmeti veriliyor. Fuar alanına Yenikapı Marmaray Metro istasyonundan ücretsiz servis imkanı sunuluyor.

    “15 ülkeden 207 yayıncı fuarda yer alıyor”

    Fuarı ziyaret ederek açıklamalarda bulunan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal, “Fuar bugün açıldı, biz de ziyaret ettik. 15 ülkeden yaklaşık 207 yayıncımız burada yer aldı. İnşallah gelecek senelerde bu sayı artarak devam edecek. Burası yayıncıların buluştuğu bir yer. Tabi yayıncılar buluştuğu zaman hem içerik bakımından hem de baskı yayıncılık teknolojileri adına burada birbirleriyle görüş alışverişinde bulunma, birbirlerini tanıma ayrıca okurlara ulaşma ve değişik ülkelerden gelenlerin buluşma yeri. İstanbul bu manada avantajlı bir yer. Ulaşım açısından ve Kültür Başkenti olmuş şehir olarak avantajlı bir yer. Hayırlı olsun” dedi.

    “Her konuda yayıncıların ve okurların yanındayız”

    İstanbul Büyükşehir Belediyesi olarak kültür sanat etkinliklerinin her türüne destek verdiklerinin altını çizen Başkan Uysal sözlerini şöyle sürdürdü: “Gönül ister ki İstanbul Büyükşehir Belediyesi olarak daha çok yerlerimiz olsun ve bu tür organizasyonlara yerlerimizi açalım. İstanbul’da bu şekilde yayıncıların bir araya geldiği bir yer olması İstanbul’umuz adına önemli. İstanbul’a gelen her yabancının katkısı olur ama ekonomik katkısından daha ziyade kültürel katkısının daha önemli olduğunu düşünüyorum. İslam dünyasının birliğe beraberliğe bu dönemde daha çok ihtiyacı var. Kültürel birliktelik anlamında bu fuarın çok katkısı olacak. Bu manada bizim de görevimiz olduğunu düşünüyoruz, her konuda yayıncıların ve okurların yanındayız.”

    Yenikapı Avrasya Gösteri ve Sanat Merkezi’ndeki “Uluslararası İstanbul Arapça Kitap Fuarı” 1-9 Eylül tarihlerinde 10.00-21.00 saatleri arasına ziyaret edilebiliyor.

  • Başkan Uysal: “Yeni zaferler kazanmalıyız”

    Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal, Büyük Zafer’in 96’ncı yıl dönümünde Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlenen 30 Ağustos Zafer Bayramı kutlamalarında “Elbette 96 yıl önce hep birlikte kazandığımız bu zaferi hep kutlayacağız ancak bize yeni zaferler gerekiyor. Bugünün dünyasında, bir ulusun her gün yeni zaferler kazanması gerekiyor ki ayakta kalsın, derli toplu kalsın, müreffeh yaşasın” diye konuştu.

    Antalya, 30 Ağustos Zafer Bayramı coşkusunu, Cumhuriyet Meydanı’nda, Muratpaşa Belediyesi’nin Cumhuriyet İçin Antalya El Ele Platformu’yla birlikte düzenlendiği kutlamalarla yaşadı. Göksel’in sahne aldığı etkinlik için binlerce Antalyalı meydanı doldururken kutlamalar Kadim Dostlar Türk Halk Müziği grubunun konseriyle başladı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından Cumhuriyet İçin Antalya El Ele Platformu’nu oluşturan sivil toplum örgütlerinin temsilcileri, CHP Antalya Milletvekili Cavit Arı, CHP İl Başkanı Ahmet Kumbul, CHP Muratpaşa İlçe Başkanı Hasan Şahin, Cumhuriyet Meydanı’nın dolduran binleri selamdı.

    “Sonsuza kadar kutlayacağız”

    Belediye Başkanı Uysal, Büyük Zafer’in bir milletin canını ve her şeyini ortaya koyarak vatanı kurtardığı gün olduğunu belirterek, “30 Ağustos, işte bunun yıl dönümüdür. Bu bayram kutlanmayacak da hangi bayram kutlanacak. Sonsuza kadar kutlayacağız” dedi. Ama artık Türkiye’nin yeni zaferler kazanması gerektiğini belirten Başkan Uysal, bugünün dünyasında bir ulusun ayakta, derli toplu kalması, müreffeh yaşaması için her gün yeni zaferler kazanması gerektiğini söyledi.

    “Meydan vermeyeceğiz”

    Öncelikle uluslaşma, milletleşme alanında yeni zaferlere ihtiyaç olduğunun altını çizen Başkan Uysal, “Biri eline silah almış, emperyalizmin kumandasında coğrafyamızı bölmeye çalışıyor. Sanki coğrafyamız un ufak olunca insanlarımız daha mutlu olacak. Kimisi de televizyon ekranlarında milletimizi inançlara, kültüre, yaşam şekline, felsefeye göre zihinlerde bölmeye çalışıyor. Her ikisi de aynı derece de tehlikelidir. Her ikisine meydan vermeyeceğiz” diye konuştu.

    “İnşaatla kazanılacak bir zafer yok”

    Başkan Uysal, Türkiye’nin eğitim, hukuk devleti, adalet, demokrasi ve ekonomi alanlarında zaferlere ihtiyacı olduğunun altını çizdiği konuşmasında şu ifadelere yer verdi:

    “Eğitim alanında dünyaya rekabet edecek, her biri Gazi Mustafa Kemal olan yeni kuşaklar yetiştirmemiz lazım. Bilimde, teknolojide en üst düzey kültür ve eğitime sahip yeni nesiller oluşturmamız lazım. Ama bu konuda istenen seviyede değiliz. Kafamız çok karışık, tersine karışık işlerle uğraşıyoruz. Hızla milletimizin, insanımızın geleceğine yönelik pozitif bilime dayalı eğitim sistemine geçmeye ihtiyacımız var. Eğitimde zaferler kazanmaya ihtiyacımız var. Hukuk devletinde, adalette, demokraside zaferler kazanmaya ihtiyacımız var. Her bireyimiz kendisinin hukukun güvencesinde hissetmeli. Ekonomide zaferler kazanmaya ihtiyacımız var. Üreten, üreteni teşvik edecek bir ekonomiye ihtiyacımız var. Sürekli dış borç alıp, inşaat yapıp zafer kazanma şansımız yok. Gençlerimiz için iş üretme, milletimiz için aş üretme şansımız yok.”

    Binlerle birlikte söyledi

    Başkan Uysal’ın konuşmasını “Her yer Dumlupınar, her gün 30 Ağustos, her vatan evladı Gazi Mustafa Kemal. 30 Ağustos Zafer Bayramımız kutlu olsun” sözleriyle tamamlarken konuşmanın ardından Göksel sahne aldı. Göksel, konserde, Zülfü Livaneli’nin 50’nci sanat yılı anısına çıkan albümde de söylediği ‘Karlı Kayın Ormanı’ isimli şarkıyı meydanını dolduran binlerle birlikte seslendirdi.