Etiket: uygulama

  • Alaşehir Belediyesi’nden Örnek Uygulama:

    Manisa’nın Alaşehir ilçesinde belediyenin öncülüğünde ilçe emniyet müdürlüğünün işbirliğiyle ‘Kask ve emniyet kemerinizi takın. Hayata bağlanın’ uyarı levhaları ilçenin çeşitli noktalarına asıldı.

    Yurt genelinde olduğu gibi Alaşehir’de de artan trafik terörünün aldığı canlara son vermek için Alaşehir Belediyesi adına Belediye Başkanı Danışmanı Sami Çeltikoğlu’nun önderliğinde İlçe Emniyet Müdürlüğü ile başlatılan kampanyanın ilk adımında “Kask ve emniyet kemerinizi takın. Yaşam Çok Güzel”, “Hız limitlerine uyunuz” şeklinde sloganlar içeren uyarı levhaları hazırlatıldı.

    Yaptırılan levhaların UKOME (Ulaşım Koordinasyon Merkezi) Koordinatörü Erol Kacar tarafından şehrin ana arterleriyle işlek caddelerine yerleştirilmesi sağlandı. Konuyla ilgili olarak basına bir bilgilendirme yapan Kacar, “İçişleri Bakanlığının konuyla ilgili yayınlanan istatistiki raporlarına göre ilçemiz olarak hiç de hak etmediğiz bir ünvana sahibiz. Amacımız rakamları düzeltmek değil insanlarımızı bilinçlendirmek. Kendilerini değilse de geride bırakacakları sevdiklerini bir kez daha düşünsünler” diyerek tüm sürücülerin kampanyaya destek vermesini istedi.

  • Türkiyat Uygulama Ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Hülya Kasapoğlu Çengel’in Kazakistan Ziyareti

    Gazi Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi ve Türkiyat Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Hülya Kasapoğlu Çengel, Korkıt Ata Kızılorda Devlet Üniversitesi ile Abay Kazak Milli Pedagoji Üniversitesi’nin davetlisi olarak yüksek lisans ve doktora öğrencilerine “Türk Halklarının Ortak Yazı Dili Tarihi” adlı dersi vermek üzere 12-30 Ekim 2015 tarihleri arasında önce Kızılorda ve daha sonra Almatı’da bulundu.

    Kasapoğlu Çengel’in ilk olarak Korkıt Ata Kızılorda Devlet Üniversitesi’ne konuk olurken, Üniversite Rektörü Prof. Dr. Kılışbay Aldabergenulı Bisenov ile yapılan toplantıda Korkıt Ata ve Gazi Üniversitesi arasındaki kültürel değişim, bilim adamı yetiştirme programı ve araştırma projeleri gündeme getirildi. Rektör Bisenov, Gazi Üniversitesi ile yapılan kültürel anlaşmadan büyük memnuniyet duyduklarını; yüksek lisans ve doktora öğrencilerinin Gazi Üniversitesine yapmış oldukları ziyaretlerden çok verim aldıklarını ve bu temasların kendilerine büyük katkı sağladığını; Gazi Üniversitesinin, Türk halklarının temel değerlerinden biri olan misafirperverliği çok iyi temsil ettiğini ve bu vesileyle Türkiye Üniversiteleriyle anlaşma çerçevesinde Gazi Üniversitesini ilk sıraya koyduklarını ifade etti.

    Hülya Kasapoğlu Çengel, Korkıt Ata Kızılorda Devlet Üniversitesinde gerçekleştirdiği lisansüstü derslerinde Türklerin tarih boyunca kullandıkları yazı sistemleri, ortak dil tarihi, ortak edebî dille yazılan eserler ve bu eserler üzerine yapılan araştırmalar konusunda dersler ve aynı konularda Korkut Ata’daki meslektaşlarına konferanslar verdi.

    Kasapoğlu Çengel, ziyaretinin ikinci bölümünde Almatı Abay Kazak Milli Pedagoji Üniversitesinde değerlendirme toplantısına katılırken üniversite yönetimi kendi doku ve kültürlerine yakın bulduklarını ifade ettikleri Gazi Üniversite ile akademik işbirliğine fazlasıyla önem verdiklerini ve bunun kesintisiz devam etmesi gerektiğini vurguladı. Kasapoğlu Çengel Almatı Abay Kazak Milli Pedagoji Üniversitesinde Kazak Dili ve Edebiyatı yüksek lisans/ doktora öğrencilerine ve öğretim üyelerine Türk halklarının ortak edebi dil tarihi konusunda derslere ve konferanslara katıldı.

    Kasapoğlu Çengel’in Kazakistan ziyareti Kızılorda televizyonu ve basınında geniş yer alırken, Kızılorda televizyonu Çengel’in Korkut Ata Kızılorda Devlet Üniversitesindeki derslerini ve çalışmalarını anlatan bir program yaptı. Yazılı basında ise H. Kasapoğlu Çengel’le “Kızılordalıların misafirperverliğine hayranım” başlığı ile bir röportaj yayınlandı.

  • Makyaj Hilelerini Rafa Kaldıran Uygulama

    Son yılların favori cilt germe uygulamaları arasında yer alan Örümcek Ağı Estetiği ve tekniğe dahil edilen Yağ Transferi uygulaması kişilere belirgin bir kontür hattı oluşturuyor ve makyaj hilelerine başvurmaya gerek kalmıyor.

    Örümcek Ağı Estetiği yaptıran hastalarının daha az makyaj yaptıklarını söyleyen tekniğin bulucusu Op. Dr. Bülent Cihantimur önemli açıklamalarda bulundu. Cihantimur, “Makyaj aslında bir kontür düzeltme ve kontürleri belirgin hale getirme uygulamasıdır. Kusurlu bulunan alan sürülen pek çok makyaj malzemesi ile kamufle edilir, estetik bir görsellik kazandıracak elmacık kemikleri, dudak bölgesi ise belirgin hale getirilir. Örümcek Ağı Estetiği ile birlikte yine kendi geliştirdiğim Cihantimur Yağ Transferi uygulamasını yaptığımız hastalarımızda belirgin bir kontür oluşuyor. Bu doğrultuda hastalarımızdan aldığımız geri dönüşler de görüyoruz ki hemen hepsi daha az makyaj yaptıklarını belirtiyorlar” dedi.

    FONDÖTENE BİLE GEREK KALMIYOR

    Cihantimur Yağ Transferi ile entegre edilerek uygulanan Örümcek Ağı Estetiği’nin tek seferde, belirgin hale getirilmek istenen yüz bölgesinde, bir kontür hattının oluşmasına fayda sağladığını belirten Cihantimur, “Bunun yanı sıra enjekte ettiğimiz hastanın kendi yağı, kök hücreden de zengin halde olduğu için, cilt tazelenir, kırışıklıklar azalır, cilt gerilir ve her şeyden evvel cilt yapısı çok daha kaliteli hale gelir. Bu da yine fondöten ya da farklı kapatıcı kozmetiklere gerek duyulmamasını sağlıyor” diye konuştu

    KÖK HÜCRE VE ÖRÜMCEK AĞI ESTETİĞİ

    Kök hücre üzerinde çalışmalara devam ettiklerinin de altını çizen Cihantimur “Hastanın bölgesel yağından bir miktar yağ alınır, kök hücreden zengin hale getirilir. Yüz bölgesine uygulanan Örümcek Ağı Estetiği sonrasında kontür düzenleme için, elde edilen kök hücreden zengin yağ, elmacık kemiklerine, dudaklara, gerekirse boyun bölgesine enjekte edilir. Bu şekilde hastanın belirgin bir kontür hattı oluşur. Gözler ortaya çıkar, elmacık kemikleri belirgin hale gelir, cilt canlanır, pürüzsüzleşir. Far, allık ya da kapatıcı kullanmanıza gerek kalmadan, dudaklarınızı belirgin hale getirmek için kalem ya da ruj kullanmadan, estetik bir görüntüye kavuşursunuz” dedi. Cihantimur, hastalarının sabahları sadece bir dudak parlatıcısı sürerek güne başladıklarını belirttiklerini de söyledi.

  • Üniversitenin Turizm Bölümü Öğrencileri Uygulama Eğitiminde

    Kilis 7 Aralık Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Otel, Lokanta ve İkram Hizmetleri Bölümü, Turizm ve Otel İşletmeciliği Programı öğrencileri Turizm ve Otelcilik Uygulama Oteli’nde uygulamalı eğitim görmeye başladı.

    Turizm ve Otel İşletmeciliği Programında öğrenim gören öğrencilerin donanımlı, bilgili ve deneyimli bir şekilde mezun olmaları amaçlanıyor. Öğrenciler, dersliklerde teorik olarak gördükleri eğitimin yanında, yiyecek-içecek servisi, kat hizmetleri, ön büro hizmetleri derslerini uygulamalı görüyorlar. Bu sayede, okulda edindiği mesleki bilgi ve beceri dışında sektörde ayrıca ikinci bir eğitim alınmaya ihtiyaç duyulmayan, mesleklerini yaşam biçimleri olarak benimsemiş gençlerin yetiştirilmesi hedefleniyor. Meslek Yüksekokulu Müdürü Prof. Dr. İsmail Gül öğrencilerin meslekleri ile ilgili teknik konuları uygulamalı olarak görmelerinin öğrencilerin mesleki kariyerleri açısından çok faydalı olduğunu belirtti.

    Otel, Lokanta ve İkram Hizmetleri Bölümü öğretim elemanları Öğretim Görevlisi Melda Harbalıoğlu, Öğretim Görevlisi Gamze Özel ve Öğretim Görevlisi Melih Aydın eğitim ve uygulama alanlarında desteğini esirgemeyen Rektör Prof. Dr. İsmail Güvenç’e teşekkür ederek memnuniyetlerini dile getirdiler.

  • Kbüde Cengiz Aytmatov Türk Dünyası Uygulama Ve Araştırma Merkezi Açıldı

    Karabük Üniversitesi (KBÜ) Cengiz Aytmatov Türk Dünyası Uygulama ve Araştırma Merkezi’nin (ATAM) açılışı Prof. Dr. Bektaş Açıkgöz Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen programı ile yapıldı.

    Programa Kırgızistan Cumhuriyeti Ankara Büyükelçisi İbragim Dzhunusov, Garnizon Komutanı Jandarma Albay Cihan Ulukaya, Rektör Prof. Dr. Refik Polat, Mahmut Kaşgari-Doğu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Alaz Ibraev, Karabük Vali Yardımcısı Abdullah Acar, İl Emniyet Müdürü Dr. Serhat Tezsever, Kırgızistan Cumhuriyeti Eski Dışişleri Bakanı Ünlü Kırgız Yazar Cengiz Aytmatov’un oğlu Askar Aytmatov, Kırgız Film Stüdyoları Müdürü Prof. Dr. Bakıt Karagulov, KBÜ kurucu Rektör Prof. Dr. Burhanettin Uysal, Sivil Toplum Kuruluşu Temsilcileri katıldı.

    Programın açılışında konuşan Cengiz Aytmatov Türk Dünyası Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Cıldız İsmailova, “Türkistan coğrafyasında var olan Türklerin, tarihin akışı içinde bir kısmı Anadolu topraklarına göç etmiş, bir kısmı batıya göç etmiş, büyük kısmı Orta Asya’da kalmıştır. Ancak son yüzyıl içerisinde Türkistan coğrafyasındaki Türkler Rus emperyalizmine maruz kalmışlardır. Buna rağmen milli kimlik ve inançlarına tutunarak özgürlüklerine kavuşmayı başarmışlardır. Çeyrek yüzyıldır özgür ve bağımsız olarak yaşayan Türkistan coğrafyasındaki Türkler yönünü Türkiye Cumhuriyeti’ne çevirmişler ve Türkiye’yi kendilerine model kabul etmişlerdir. Genç Türkistan Cumhuriyetlerinin, Türkiye Devleti ile münasebetlerinde kardeşlik hukuku içinde, Türkiye’nin deneyimlerinden ve demokratik olgunluğundan yararlanması yönündeki çabalarına destek olunması son derece yararlı olacaktır. Türk dünyasının birlikteliği yaşaması ve ortak düşüncede buluşması için her kesimden insanın çaba göstermesi geleceğimiz için oldukça önemlidir. Türk Dünyasının birlikteliği bizim aşkımız ve ülkümüzdür. Birliktelik aşkına olan hasretimiz yaklaşık çeyrek yüzyıl önce bitmiştir. Türkistan coğrafyasında artık güneş doğmuş ve inşallah bir daha batmayacaktır. Artık önümüzdeki yeni yüzyılların planlamasını beraberce yapmamız lazımdır. Çünkü Türk Dünyası ancak birlik ve beraberlik içerisinde yücelip, yükselebilir. Bu birliktelik öylesine önemli ki; gelişmiş ve kudretli bir Türk Dünyası, müreffeh, huzurlu bir İslam Dünyası’na da öncülük edebilir. Kimlik ve inanç birliği içinde gelişmiş, Türk Dünyası tüm dünya içinde bir huzur kaynağı olacaktır. Bilindiği üzere bütün birlik ve beraberlikler önce kardeşler arasında başlar ve dalga dalga diğer insanlara yayılır. Parça parça düşünmemize sebep olan bütün engelleri kaldırmalıyız. Artık net, müşahhas planlar ve projeleri beraberce geliştirmenin zamanı gelmiştir ve hatta geç bile kalınmıştır” dedi.

    Kırgızistan Cumhuriyeti Eski Dışişleri Bakanı ünlü Kırgız Yazar Cengiz Aytmatov’un oğlu Askar Aytmatov ise, “Her işin bir hayrı vardır. Bugün burada bulunmaktan çok heyecanlı ve mutluyum. 1976’lı yıllarda Moskova Türk büyük Elçiliğinde düzenlenen resepsiyonda Babam ‘Ben Cengiz Aytmatov Kırgız Türkü’yüm’ diyerek kendini tanıtmıştır. Babamın prensibi tavrı idi, öz kimliğinin ifadesiydi. Kendisini her zaman Kırgız Türk’ü olarak görüyordu. Onun için bu merkezin adına Cengiz Aytmatov adı verildi. Bu Türk birliğini, soy birliği bana göre bir araştırma merkezine layıktır. Türkiye’ye her gelişimde Türklerin Cengiz Aytmatov’u okuduklarını onun eserlerine hayran kaldıklarını görüyorum. Türk Kardeşlerimizin kendi yazarlarını okudukları, onu unutmadıkları ve ona saygı gösterdikleri için teşekkür ediyorum. Çok yerinde, zamanında aktüel bir girişim oldu böyle bir merkezin açılması inşallah Türk dünyası işbirliği ve ortaklığının hızlandırılmasına yönelik süreçlere yardımcı olacaktır. Merkezin biran önce ayağa kalkıp işlerini yürütebilmesi için elimden geleni yapmaya hazırım.” dedi.

    Rektör Prof. Dr. Refik Polat, Cengiz Aytmatov isminin kendileri için önemli olduğunu söyleyerek, “Türk Dünyası Araştırmaları Merkezinin ismini başkada verilebilirdik ama bu ismi Türkiye’de yaşayan insanlar olarak hepimiz çok yakından tanıyoruz aslında, al yazmalım filmiyle büyüdük biz, bu filmi yazan Cengiz Aytmatov’dur. Çocukluğumuzdan beri belki defalarca seyrettik bu filmi hala seyredişimizde ilk kez seyrediyor gibi sonuna kadar izleriz. Cengiz Aytmatov o yüzden bize hiç yabancı değildir. Cengiz Aytmatov okuyanlar bilir romanlarını hikâyelerini okuyanlar derki bu nasıl bir adam nasıl bir aşk adamı her şeyi aşkla dolu. Bunu Cemile romanıyla ilgili olarak Fransız şair Louis Aragon derki ‘Dünyanın en güzel yazılmış en güzel aşk romanıdır’ İnşallah bizde bu aşkla bu aşk insanıyla Türk dünyasına en güzel şekilde açılmış oluyoruz. Kırgızistan’la olan iş birlikteliğimizi her daim her zeminde devam ettireceğiz” dedi.

    Kırgızistan Cumhuriyeti Ankara Büyükelçisi İbragim Dzhunusov, Kırgızistan’la Türkiye’nin birbirlerinin yakın olması akraba olmasının delilleri vardır diyerek, “Sadece kültürüne ve yapılan işlerine baktığımız zaman bu iki ülkenin çok bağlılığının olduğunu ispat etmektedir. Kırgızistan’ın bağımsızlığını ilk defa tanıyan ülke Türkiye’dir. Kırgızistan’da ilk elçilik Türk elçiliğidir. Baktığımızda Tanrımız birdir dilimiz, dinimiz, tarihimiz ve maneviyatımız birdir bugünümüz birdir yarınımız birdir. Ben bir elçi olarak Türk’ün Allah’ın kavuşturduğu bir akraba olduğunun delilleri; Kırgız Bayrağı da Türk Bayrağı da kırmızıdır. Türk bayrağında Ay ile Yıldız Kırgız Bayrağında güneş vardır. Ay ile yıldız 12 saat Güneş’te 12 saattir. Toplamda 24 saat ve ikisi birleştiği zaman bir gün olur. Bundan dolayı bizi kavuşturan Allah’tır diyorum. Biz iki devlet bir milletiz. Kırgızlara Aladağlılar denir Türklere ise Anadolulular denir. Ben dilerim ki Aladağ’ın evlatları ile Anadolu’nun evlatları hep birlikte olsun. ” dedi.

    Ahmet Yesevi Üniversitesi Yesevi Sanat Topluluğunun gösterisinin ardından protokol tarafından Cengiz Aytmatov Türk Dünyası Uygulama ve Araştırma Merkezi açılış kurdelesi kesildi.