Etiket: Ustalığı

  • Bakır ustalığı Malatya’da son demlerini yaşıyor

    Gelişen teknoloji, mutfakların vazgeçilmezi olan bakır eşyalara ilgiyi azaltırken, eski bir sanat olan bakır ustalığı da Malatya’da artık son demlerini yaşıyor.

    Malatya’da bakırcılık mesleğinin son temsilcilerinden olan İsmet Demirhan 49 yıldır sürdürdüğü mesleği ile adeta zamana meydan okuyor.

    Bakırcılar Çarşısında eskiden en az 70-80 tane bakır ustasının bulunduğunu belirten Demirhan, bu sayının giderek azaldığını şu anda da çarşıda 7-8 tane bakırcı ustasının kaldığını ifade etti.

    Meslekte çırak yetişmemesinden de yakınan bakır ustası Demirhan, mesleğin kaybolmaması için devletten destek istedi.

    Bir zamanlar evlerin vazgeçilmezi olan bakır eşyaların yerini alüminyum, çelik ve porselen türü eşyaların aldığını ifade eden Demirhan, bu durumun bakırcılığı bitirdiğini belirterek, “Bakırcılık mesleği de ne yazık ki kaybolmaya yüz tutan meslekler arasına girdi. Mutfaklarda eskiden sadece barkı vardı, şimdi bakır hariç her şey var. Artık çırak da yetişmiyor, çarşıda sadece 7-8 tane usta var. Eskiden en aşağı 70-80 usta vardı. Bu mesleğin ölmemesi için çırak yetişmesi lazım ancak gelen çıraklar hem iyi bir maaş hem de sigorta istiyorlar bizim de buna gücümüz yok. Devletin bize destek vermesi lazım” ifadelerini kullandı.

    49 yıldır bu mesleği yaptığını kaydeden 65 yaşındaki Demirhan, kendisinin mesleği babasından devraldığını da dile getirerek, “Ben hiç okula gitmedim, küçüklükten beri bu mesleğin içindeyim. Mesleğimizin zorluğu da var kolaylığı da. El mahareti isteyen bir iş, her şeyi en ince ayrıntısına kadar düşünüyor ve uyguluyorsunuz. Gönül isterdi ki bu güzel meslek 100 yıl daha yaşasın ama maalesef gelişen şartlar bu mesleği bitiriyor. Devletimiz bize de destek verirse hem bu meslek yaşar hem de yeni istihdam alanları açılır” şeklinde konuştu.

  • Can Sıkıntısı İle Başlayan Cam Ustalığı

    Eskişehir’de cam sanatı ile uğraşan 44 yaşındaki Şeniz Erden, atık şişeleri bin 200 derecelik ateşte eritip şekillendirerek adeta bir sanat eseri haline getiriyor.

    Şeniz Erden, yaklaşık 20 yıl boyunca yaptığı ve asıl mesleği olan diş protez teknikerliğinden emekli olduktan sonra, cam işleme sanatına başladı. Odunpazarı Evleri bölgesinde kendisine atölye açıp, yaklaşık 5 senedir cam ile uğraşan ve cam şişelerin atılıp ziyan olmasına gönlü el vermeyen Erden, şişeleri bin 200 derecelik ateşte ısıtarak verdiği şekillerle onları birer dekoratif eşya haline getiriyor. Erden, atık içki ve soda şişelerinin ağız kısmını eriterek, onlara kelebek, kuğu ve mumluk gibi şekiller veriyor. Atık şişelere verdiği şekillerin yanı sıra, farklı cam işleriyle de el becerisini konuşturan Erden, bu işi yapmaktan ve insanlara öğretmekten çok büyük mutluluk duyduğunu söylüyor.

    “ATIK ŞİŞELERDEN GERİ DÖNÜŞÜM SAĞLAMAK İÇİN UĞRAŞIYORUM”

    İş yerini kapatıp devrettikten sonra, can sıkıntısıyla ’nasıl bir şey yapabilirim’ telaşına düşen Erden, belediye kurslarına giderek bu işe merak sardığını söyledi. Erden, “Kursların içinde de en çok cam sanatlarını sevdim ve devam etmek isteyip kendi imkanlarımla farklı dersler alarak ilerledim. Eşim farklı bir bölümünü yapıyor. O, daha çok fırında eritme ile uğraşıyor. Ben takı üzerinde ve atık şişelerden geri dönüşüm sağlamak için uğraşıyorum” dedi.

    “FABRİKASYON ŞİŞELERİN HEPSİ AYNI ŞEKİLDE ERİMİYOR”

    Cam ustası Şeniz Erden, fabrikasyon şişelerin hepsinin aynı şekilde erimediğini, bu yüzden de işlerinin bir hayli zor olduğuna değinerek, “Üzerine de çok fazla cam ilave edemediğimiz için ürünlerde çok çeşitler ortaya çıkartamıyoruz, ama süs olsun, eğlence olsun, insanların evlerinde farklı ürünler bulunsun diye bir şeyler yapıyoruz. Ürünlere 10 ile 20 dakika arasında istediğimiz şekli veriyoruz. En çok ördek, çiçek, eritilmiş olanlardan ise tabak tercih ediyorlar. İstendiği takdirde hazır olan ürünü değil, müşterinin istediği şeyi onların gözü önünde yaparak da veriyoruz” şeklinde konuştu.

    “BU İŞİ HEM YAPARKEN, HEM DE İNSANLARA ÖĞRETİRKEN ÇOK BÜYÜK ZEVK ALIYORUM”

    Cam işleriyle uğraşmaktan çok büyük zevk aldığını ve bu sanatı insanlara öğretmekten büyük mutluluk duyduğunu aktaran Erden şöyle devam etti:

    “Özellikle insanlar beğendikçe daha çok hoşuma gidiyor. Öğretirken de çok büyük zevk alıyorum. İnsanlara burada en çok nazar boncuğu denettirebiliyoruz. Şişe biraz zor tabi ki ama müşterilerin cam ile tanışmalarını sağlıyoruz. Sadece şişe yapmıyorum. Bu şişeler daha çok ev dekorasyonu için kullanılan ürünler. Onun haricinde bayanlara yönelik takılar, erkeklere yönelik tespih, kol düğmeleri gibi ürünler çalışıyoruz.”

    Şeniz Erden ayrıca, kendisinin cam üzerine birçok dekorasyon ve kişisel ürünleri yaptığını da sözlerine ekledi.

  • Akçakoca’da “İletişim Ustalığı Zirvesi” Düzenleniyor

    Düzce Üniversitesi Akçakoca Turizm İşletmeciliği ve Otelcilik Yüksekokulu ile Dönüşüm Konağı Başarı Psikoloji Enstitüsü işbirliği ile 28-29 Aralık 2015 tarihlerinde “İletişim Ustalığı Zirvesi” düzenleniyor.

    Başarı Psikolojisi kapsamında, Deneyimsel Tasarım Öğretisi Bilgi Teknolojisinden faydalanılarak, bireylerin iletişim becerilerini daha da geliştirmek amacıyla tasarlamış bir program olan “İletişim Ustalığı Zirvesi”, Akçakoca Turizm ve Otelcilik İşletmeciliği Yüksek Okulu Konferans Salonu’nda iki gün süre ile gerçekleştirilecek.

    İletişim kavramı ile iletişim çeşitlerinin bahsedileceği zirvede, iletişim kuracağımız insanları ve kendimizi daha iyi tanıyabilmek ve karşımızdakinin neden bizden farklı davrandığını anlayabilmek için ihtiyacımız olan bilgiler verilecek. Mutlu olabilmenin sırrı olan “Beklenti Yönetimi”, başarılı olmanın sırrı olan “Bedel”, ilişkilerin anayasası olan “Gizemli Zıtlıklar Yasası” da programda söz edilecek konular arasında.

    “Hangi boyutta iletişim kuruyoruz ve hangi boyutta iletişim kurmalıyız?” ın anlatıldığı, ‘Üç Boyutlu İletişim’, “Topluluk önünde daha nasıl etkileyici ve inandırıcı sunumlar yapabiliriz?” in yöntemlerinin paylaşıldığı “Sahne Sunum Becerileri” de aktarılacak.

    Programa, Ayşe Gözde Karakaya, Emriye Haçkalı, Mevlüde Gervan, Nuray Karayağlı, Özgen Aydın, Reyhan Bacaksız, Ruhiman Çobanoğlu ile Deneyimsel Tasarım Öğretisi Kurucusu Yahya Hamurcu konuşmacı olarak katılacak.

    Her yıl Deneyimsel Tasarım Öğretisi Eğitmenleri tarafından Üniversitelerde verilen İletişim Ustalığı Zirvesi, 28 ve 29 Aralık tarihlerinde, 10.00-16.30 saatleri arasında gerçekleştirilecek olup katılım için ücret talep edilmeyecek.

  • (Özel Haber) Bir Annenin Üniversiteyi Kazanan Kızı İçin Başlayan Serüveni Bakırcılık Ustalığı İle Mutlu Sona Ulaştı

    Üniversiteyi kazanan kızına yurdun çıkmaması üzerine Gaziantep’e yerleşen anne Nurgün Çetin, kızını okutmak amacıyla öğrendiği bakırcılık mesleği ile kentteki sayılı bakır ustalarının arasına girdi.

    Kızı Gaziantep Üniversitesi’ni kazanan Nurgül Çetin, Kredi Yurtlar Kurumu’na yapılan müracaatta yurt çıkmayınca yaşadığı Malatya’dan Gaziantep’e taşındı. kızını okutmak için çalışmak isteyen Nurgün Çetin, ilk etapte eşinin karşı çıkmasına rağmen İŞKUR’Un açtığı kurslara katılarak, bakırcılık mesleğini öğrendi. Emekli eşinin de maaşıyla birlikte geçimini sağlamayı başaran Çetin, azmi ve çabası ile kentteki sayılı bakır ustalarının arasına girdi. Bakırcılık mesleğini çok sevdiğini belirten ve bu meslekte kadın eliyle yeni bir çığır açmayı hedeflediğini belirten Nurgün, “Yurt çıkmayınca buraya geldik. Daha sonra komşumun gelini sayesinde bu kursu buldum. Bakırcılık mesleğini o kadar seviyorum ki anlatamıyorum yaşıyorum. Belki de kızıma yurt çıkmış olsaydı ben buraya taşınmak zorunda kalmaz, ve bu mesleği öğrenmiş olmazdım. Her işin içinde bir hayır vardır.Önce devletimiz sonra da Celal Başkanımız sağolsun. Sırf kızım için buraya taşındık ve ben burada bakırcılığı öğrendim şu anda bu mesleği yapıyorum. Eşim emekliydi, oğlumun biri okuyor bir tanesi ise askerdi. Kızım da üniversiteyi kazanınca mecburen buraya geldim. Buraya geldikten sonra boş durmak istemedim. İŞKUR’un yaptığı kursları duymuştum. Eşimde önceden çalışmama izin vermiyordu hani kurs olduğu için izin verdi. Bu mesleği aşırı sevdiğimden dolayı da evime de katkıda bulunduğumdan dolayı, onun için eşim çalışmama izin verdi. Hem evime katkıda bulunuyorum hem de çocuğum okuyor ona katkı sağlanmış oluyorum. Yani çok mutlu oluyorum” ifadelerini kullandı.