Etiket: Üreticiler

  • Üreticiler belediyenin fidanları ile kalkınacak

    2014 yılında Büyükşehir Kanunu sonrası Manisa’nın merkezinde kurulan iki belediyeden biri olan Yunusemre Belediyesi 4 yılda 100 bin fidan dağıtarak kırsal bölgelerdeki üreticinin kalkınmasına destek oldu. Bu yıl 22 bin fidan dağıtımı yapacaklarını belirten Yunusemre Belediye Başkanı Dr. Mehmet Çerçi yılın ilk fidan dağıtımlarını Üçpınar Mahallesinden başlattı.

    İlçede üreticileri destekleyen Yunusemre Belediyesi, 2018 yılında da desteklerini sürdürmeye devam ediyor. 2018 yılı fidan dağıtımının ilki Üçpınar Mahallesi’nde gerçekleştirilen tören ile başladı. Törene Yunusemre Belediye Başkanı Dr. Mehmet Çerçi, AK Parti Yunusemre İlçe Başkanı Fatih Katıöz, Yunusemre İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürü Serdar Mersinli, Belediye Muhtarlık İşleri Müdürü Mehmet Ata ve daire müdürleri katıldı.

    Törende Muhtarlık İşleri Müdürlüğü’nün bölgede yaptığı çalışmalara ilişkin bilgi veren Mehmet Ata, 2018 yılında aşılama ve fidan dağıtımı çalışmalarını hızlandıracaklarını söyledi.

    “Derdimiz üreticilerimizi kalkındırmak”

    Törende bir konuşma yapan Yunusemre Belediye Başkanı Dr. Mehmet Çerçi de göreve gelir gelmez kırsal kalkınma hamlesi başlattıklarını, yapılan çalışmalarla büyük mesafe kaydettiklerini söyledi. “Derdimiz bu bölgede üreticilerimizi kalkındırmak” diyen Başkan Çerçi fidan dağıtımlarının değişik mahallelerde, bölgelerde devam edeceğini söyledi. Başkan Çerçi, “Parkı, yolu, meydanı, kentsel dönüşümü, TOKi gibi birçok hizmeti vatandaşlarımızın hizmetine sunuyoruz. Diğer taraftan arazi yolları, hayvan sulama göletleri yapıyoruz. Bugün de kırsal kalkınmayı destek kapsamında her sene yaptığımız fidan dağıtımlarımızın ilkini Üçpınar’dan başlatıyoruz. 4 yılda yaklaşık 100 bin fidanı üreticilerimize dağıttık. Ceviz, badem, zeytin, incir var. Geçen sene lavanta dağıttık, Antep fıstığı var. Bu sene de 10 bin ceviz, 8 bin zeytin, 2 bin badem 2 bin de incir aşılı olarak dağıtılacak. bu sene incir talebi de olmuş pek fazla talep olmuyordu incire. İmkanlarımız ölçüsünde bunları dağıtıyoruz. Bunların hepsi bu sene dağıtılacak. Sizlerden ricamız bunlara biraz bakalım. Ben de köylü çocuğuyum, çiftçilikten biraz anlarım. Bu ağaçları 2-3 sene biraz sulamak gerekebilir. Bunları buralarda geliştirebilirsek, iklimi uygun, topoğrafyası uygun, coğrafyası uygun. 10 sene 15 sene bu işler böyle yapılırsa Yuntdağı Bölgesi büyük bir tarım havzası olabilir” diyerek bu yıl toplam 22 bin fidan dağıtarak üreticilerin bölgede çalışmalarını yoğunlaştırması amacıyla çalışmalarını sürdüreceklerini anlattı.

    Yunusemre İlçe Tarım Müdürü Serdar Mersinli ise törende yaptığı konuşmada, “Bu tarz fidan dağıtımları tarım için büyük önem arz ediyor. Ürün desenimizi belirlemede, ilçemiz adına pazar oluşturmakta önem arz ediyor. Yunusemre Belediyemiz bizlere bu konuda büyük katkı sağlıyor. İlçe tarımında, ürün desenini belirlemede büyük katkı sağlıyorlar. Kendilerine teşekkür ediyorum. Bundan sonraki süreçte bizler de sosyal yardımlaşma veya kaymakamlık gibi farklı noktalarda dağıtımlar yaparak katkı sağlamaya çalışacağız. Umarım tarımımız adına önemli şeyler yaşarız, önemli ürünler elde edip iyi yerlerde değerlendiririz” ifadelerini kullandı.

    Bu yıl 22 bin fidan dağıtılacak

    Üreticiler de Yunusemre Belediye Başkanı Dr. Mehmet Çerçi’ye, yapılan etkinlik ve destekten dolayı teşekkür etti. Fidan dağıtımı için gerekli olan başvuruyu yapan ve şartları yerine getiren üreticilere 2018 yılı içinde 10 bin ceviz, 8 bin zeytin, 2 bin incir ve 2 bin badem fidanı dağıtılacak.

  • Dolandırılan üreticiler eylem yaptı, intihara kalkıştı

    Osmaniye’de merkeze bağlı Cevdetiye beldesinde faaliyet gösteren bir fıstık fabrikanın bahçesinde toplanan fıstık ve mısır üreticisi çiftçiler, fabrika sahipleri tarafından verilen çeklerin karşılıksız çıktığı gerekçesiyle eylem yaptı. Fabrikanın çatı katında bir çiftçinin intihar girişiminde bulunması üzerine olay yerinde Osmaniye Belediyesi itfaiye ekipleri hazır bulundurulurken, jandarma sayısına takviye yapıldı.

    Ceyhan ilçesinden Osmaniye’ye gelen çiftçiler, boşaltılan ve camları kırık ve açık olan fabrikanın önünde toplanarak seslerini duyurmak istedi.

    İsmail Zan isimli üretici, “Bu adam beni batırdı. Bu adamlar iflas etmedi, hepimizi dolandırdı. Evimize gidemiyoruz. Biz işçi adamız babadan kalma mirasımız yok kazancımızı alın teri ile kazanıyoruz” diyerek karşılıksız çıkan çeklerini gösterdi.

    Ceyhan’dan mağdur olan vatandaşların sadece bir kısmının tepki amacıyla fabrika önünde olduğunu kaydeden İsmail Şimşek ise, “Çeklerin sadece bir kısmı bizim elimizde, bir kısmı da petrolcülerin, tarla sahiplerinin elinde. Petrole ve tarla sahiplerine verdiğimiz çeklerin bazıları karşılıksız çıkmış durumda, onlar da bizim kapımıza dayandı. Şu an biz traktörlerimizi, evimizi, barkımızı satıp borçları kapatmak zorunda kalıyoruz. Bizim devletimizden ricamız, valimizden ricamız, bu adamı bulsunlar, bize bir muhatap bulsunlar. Bu muhatabımız kim bilmiyoruz. Bu adam hala Türkiye sınırları içerisinde diye biliyoruz. Bu adamı bulsunlar bu adam bizi dolandırdı, iflas etmedi. İflas etti diye kimse kimseyi kandırmasın, bu adam bir gece içinde bütün depolarını boşaltmış. Devletimiz üreticiye destek çıksın, üretici ekmek yiyemezse devlet de ekmek yiyemez. Biz vergimizi veriyoruz, vergimizi verdiğimiz halde bu şekilde mağdur oluyorsak devlet bunun gereğini yapsın. Banka çekleri veriyorsa banka bunun teminatını vermek zorunda. Bu şirketin sahiplerin ellerinde trilyonlarca para var. Bu çiftçinin mağduriyetini karşılayabilirler. Kimse demesin ki önce banka el koyacak onların hesabı kapanacak. Önce çiftçinin mağduriyeti giderilsin” dedi.

    Fabrika işletmecileri tarafından ürünlerinin karşılığında verilen çeklerinin karşılıksız çıktığını, geçtiğimiz günlerde depoların 2 gün gibi kısa sürede boşaltıldığını iddia eden çiftçiler dağılmaları konusunda jandarma ekipleri tarafından ikna edilmeye çalışıldı.

    Bu arada camdan yapılan kapısı olan fabrikanın çatı katına çıkan ve intihara teşebbüs eden Bekir E. isimli üretici, “Evimiz başımıza yıkıldı. Hiç mi evladınız yok, hiç mi eviniz barkınız yok, adam dolandırdı gitti bizi eve ekmek götüremiyoruz. Bir vicdan sahibi yok mu” diyerek, devlet yetkililerinin olaya çözüm bulmalarını istedi.

    Jandarma ekiplerinin üreticiyi intihardan vazgeçirme çabaları sonuç vermeyince, olay yerine Alay Komutanı Jandarma Albay Tamer Bilican geldi.

    Çiftçileri sakinleştiren Jandarma Albay Tamer Bilican, intihar girişiminde bulunan Bekir E.’yi “Gel konuşalım” diyerek ikna etti.

    Çiftçilerin sorunlarını dinleyen Bilican, izlemeleri gereken yol hakkında bilgi vererek, ilçe jandarma komutanlığına, fabrika işletmecilerinden şikayetçi olduklarına dair ifade vermeye gönderdi.

    Çiftçiler, ifadelerinin alınmasının ardından Adana’nın Ceyhan ilçesinde döndüler.

  • (Özel Haber) Aksaraylı üreticiler mera hayvanlarının masraflarından şikayetçi

    Nüfusunun yüzde 80’inin tarım ve hayvancılıktan geçimini sağladığı Aksaray’da bir grup üretici, meralara kapatılan hayvanların girdilerinin arttığını, girdiler artınca et fiyatlarının da tırmandığını savundu.

    Aksaray Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı Mahmut Aktürk, “Eğer biz bu hayvanlarımızı meralarda otlatamazsak, mandıraları kapatırsak, yemlerle beslersek et fiyatları daha da artacaktır. Bu da Türkiye ekonomisine, milli ekonomiye ciddi anlamda sıkıntı getirecektir. Aslında hayvancılığın her alanında olduğu gibi yem girdileri çok pahalı. Gerçekten bir torba yemin 60-65 lira olduğu bir dönemde yaşıyoruz. Bu hayvanların bakım, besleme şartlarını iyileştirip hayvanlara yem vermezseniz o da size kuzu vermiyor, et vermiyor, süt vermiyor. O yüzden kaliteli yemlerle, kaliteli yoncayla, kaliteli fiğ ile, kaliteli otlarla ve arpa, buğday, mısır, yulaf gibi yemlerle, özellikle kuzu yetiştiriciliğinde kuzu başlangıç yemi, kuzu büyütme yemi dediğimiz yemlerle beslemek zorundayız. Bu hayvanlara eğer yem yedirmezseniz onların gelişmesi zayıf oluyor, kilo almıyor, anneleri et vermiyor, süt vermiyor. O yüzden yem giderleri de yüksek, ilaç fiyatları da çok yüksek. Bu da maliyeti yükseltiyor” dedi.

    “Hayvanların ilaçları yüzde 40 zamlandı”

    Özellikle son 1-2 ayda hayvanlara uygulanan ilaç fiyatlarının da yüzde 30, yüzde 40 civarında yükseldiğini iddia eden Başkan Aktürk, “Türkiye’de hayvan ilaçları artık insan ilaçlarından daha pahalı. Türkiye’de bir kutu antibiyotik 10 TL, onu da devlet karşılıyor ama hayvan ilaçlarında bir kutu antibiyotik 50-60 lira gibi fiyatlara geldiğini gördük. Bu da üreticiyi çok ciddi anlamda sıkıntıya sokuyor. Hastalıklara karşı şap, veba, brusella, koyun keçi çiçeği gibi hastalıklara karşı aşılar var. Bu aşıların da maliyetleri çok yüksek. Tabii çoban giderleri falan da var. Aylık 3-4 bin liraya çoban bulmakta zorluk çekiyoruz. Tüm bu giderler üreticilerin belini büküyor. Dışarıdan bakıldığı zaman ‘hayvan fiyatları yüksek, et fiyatları yüksek’ gibi gözüküyor ama gerçekten üreticiler de çok fazla para kazanmıyor. Ciddi bir gelir elde edemiyor. Eğer bu işten çok ciddi gelir elde edebilirlerse hayvan sayısı, verimlilik, karkas ağırlığı da artar ve üreticiye iyi para kazandırması lazım. Bu giderlerin düşürülmesi lazım” şeklinde konuştu.

    Hayvan üreticisi Ahmet Erkek ise, “Hayvancılıktaki yetiştirme giderlerimiz artıyor. Yem fiyatları, ilaç fiyatları gibi her şeyin fiyatı artıyor. Artınca tabii ki et fiyatları da yükseliyor. Bizim de bir şekilde yapmamız, kurtarmamız, devam etmemiz gerekiyor. Girdiler düşmezse fiyatlar mecburen yükselmesi gerekiyor” dedi.

  • Alaşehir ve Sarıgöl’de üreticiler sera ile kalkınacak

    Manisa Büyükşehir Belediyesi Kırsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı tarafından yürütülen örtü altı yetiştiriciliğinin geliştirilmesi (Seracılık) Projesi kapsamında 2017 yılında anahtar teslim montajı yapılarak çiftçilere teslim edilecek olan 120 seradan Alaşehir’de 7, Sarıgöl’de ise 10 tanesi üreticilere teslim edildi.

    Manisa Büyükşehir Belediyesi Kırsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı tarafından yürütülen örtü altı yetiştiriciliğinin arttırılması projesi kapsamında 2017 yılında anahtar teslim montajı yapılarak çiftçilere teslim edilecek olan 120 seranın kurulum ve montaj çalışmaları devam ediyor. Yüzde 75’i Manisa Büyükşehir Belediyesi’nin hibe desteği ile kurulacak seralardaki çalışmalar sona yaklaşılıyor. Proje kapsamında Alaşehirli 7 üreticiye, Sarıgöllü 10 üreticiye toplamda 17 adet seranın montajı yapılarak üreticilere teslim edildi. Kırsal kalkınmanın sağlanması, üreticilerin gelir düzeylerinin artırılarak hayat standartlarının yükseltilmesini temin etmek amacı ile birim alandan daha fazla ürün alarak çiftçilerin gelir düzeylerinin artırılması, yeni üretim tekniklerinin uygulanması ile Manisa tarımının gelişmesine katkı sağlanması amacı ile uygulanmaya başlanan projede çalışmalar tamamlanıyor. Demirci, Gördes, Köprübaşı, Soma, Kırkağaç, Alaşehir ve Sarıgöl olmak üzere yedi ilçede tamamlanmıştır. Kula’da 27 adet seranın temel ankraj yapımları tamamlanmış olup 13 seranın konstrüksiyon montajı bitirilmiş ve örtü naylonu montajı başladı. Selendi’de 11 adet sera tamamlanarak çiftçilerimize daha önce teslimi yapılmış, kalan 13 adet seranın temel ankraj yapımı çalışmaları devam etmektedir. Kula ve Selendi Aralık ayı sonuna kadar 120 adet sera tamamlanmış ve üretime başlamış olacaktır.

    Manisa Büyükşehir Belediyesi olarak kurulan seraların çiftçilerimize hayırlı olmasını temenni eder, ürünlerinin bol kazançlarının bereketli olmasını dileriz.

  • Üreticiler endişelendi, bütün tarlalar elyaf örtüyle kaplandı

    İzmir’in Ödemiş ilçesi çevresinde, kasım ayı itibarıyla etkili olan soğuk hava nedeniyle endişelenen patates üreticileri, hasat öncesi tarlaları elyaf örtülerle kapatarak önlem almaya başladı.

    İkinci ürün patateste hasat dönemi yaklaşırken, Ödemiş ilçesindeki patates üreticileri zirai don tehlikesine karşı harekete geçti. Patatesleri kırağı ve don tehlikesine karşı korumak isteyen üreticiler, kara kış iyice bastırmadan tarlalarını elyaf örtülerle kapladı. Üreticilerin elyaf kullanımı yörede giderek yaygınlaştırırken, dekar başına elyaf maliyetinin 200 lira civarında olduğu ifade edildi.

    “Elyaflar etkili bir çözüm”

    Ödemişli Ziraat Mühendisi Özkan Akgün, elyaf örtünün patates tarlalarını kışın başında don etkilerinden korumak adına etkili bir çözüm olduğunu ifade ederek, “Zirai örtü çalışması bölgemizde her geçen gün yaygınlaşıyor. Örtülerin üreticilere maliyeti dekar başına 180-200 lira civarında. Aralık ayındaki don tehlikesine karşı tarım alanları örtülüp hasat dönemine kadar kalıyor. Şu an patatesler biyolojik gelişimini tamamlamış durumda. Ancak hasat için 15-20 gün daha beklenilmesi gerekiyor. Böyle olunca tarlalarda toprak altında bekleyen ürünün koruma altına anılması gerekiyor” dedi.

    Üreticiler tetikte

    Olası bir soğuk hava ve don olayında patateslere soğuk vurmaması için toprak altındaki ürünü korumaya çalışan patates üreticisi Serkan Üf, sonbaharın ardından gelen soğuk hava tehlikesine karşı tetikte beklediklerini söyledi.

    Don tehlikesine karşı sulama ve elyafla koruma önlemi alan Serkan Üf, patatesleri soğuk havaya karşı koruyabilmek için ek maliyet ile karşı karşıya olduklarını belirterek “Üreticilerin ürün maliyeti her geçen gün artıyor. Zor hava şartlarında üretim yapmaya çalışıyoruz. Büyük emek harcıyoruz. Bugün elyaf çarşıda kalmamış durumdadır. Binlerce dönüm arazide ekili patatesi koruyabilmek için üretici çarşıdaki elyafı bitirdi. Üreticiler olarak yetiştirdiğimiz üründe mağduriyet yaşamak istemiyoruz” şeklinde konuştu.

    Öte yandan, son yıllarda patates üreticisinin dip yapan fiyatlar karşısında büyük zararlara uğradığını belirten Serkan Üf, patatesin kilo başına maliyetinin 60 kuruş civarında seyrettiğini belirterek, fiyatın 1 lira civarında olması durumunda sezonu mutlu kapatacaklarını ifade etti. Üf, bu yılki fiyatların 70 kuruşun altına düşmesi durumunda Ödemişli patates üreticilerinin zarara uğrayacağını da sözlerine ekledi.