Etiket: Üreme

  • Üreme ve Cinsel Sağlık Modüler eğitimi verildi

    Erzincan’da düzenlenen Üreme ve Cinsel Sağlık Modüler Eğitimi sona erdi. İl Sağlık Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Erkan Hirik’in katılımıyla “Üreme ve Cinsel Sağlık Modüler Eğitimi” sertifika töreni yapıldı.

    Yaklaşık 3 hafta süren eğitime Erzincan merkez olmak üzere ilçelerden katılım sağlayan personele İl Sağlık Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Erkan Hirik, sertifikalarını verdi.

    Anne ölümlerini önlemek ve anne sağlığını korumak, bebeklerin sağlıkla doğmalarını ve yaşamalarını sağlamak, istenmeyen gebelikleri önlemek, halkın daha kaliteli bir sağlık hizmeti almasını sağlamak amacıyla; Merkez toplum sağlığı Üreme sağlığı birimince düzenlenen eğitime iki Doktor,beş Ebe,dört Hemşire, bir ATT olmak üzere on iki sağlık personeli katıldı.

    Eğitime katılanlara Üreme Sağlığı Eğitimleri; Üreme Sağlığına Giriş Modül Eğitimi, Aile Planlaması Ve Danışmanlığı Modül Eğitimi, Cinsel Yolla Bulaşan Enfeksiyonlar Modül Eğitimi, Gençliğe Yönelik Üreme Sağlığı Hizmetleri Modül Eğitimi, Güvenli Annelik Modül Eğitimleri verildi. Eğitimler Türkiye’de Anne ve Bebek Ölümlerini azaltmak, gelişmiş ülkeler hedefini tutturmak ve hizmete ulaşamayan kitlelerinde kaliteli hizmeti kullanma becerisini geliştirmek hedeflendi.

  • Engelli kadınlarda üreme sağlığı eğitimi

    Sağlık Bilimleri Üniversitesi Zekai Tahir Burak Kadın Sağlığı SUAM, Altındağ Belediyesi ve Türkiye Özürlüler Eğitim ve Dayanışma Vakfı işbirliği ile ‘Engelli Kadınlarda Üreme Sağlığı ve onların genel sağlıklarını geliştirmek’’ amacıyla eğitim semineri verildi.

    Hastane Başhekimi Prof. Dr. Yaprak Üstün’ün moderatörlüğünde düzenlenen eğitim seminerinde Hastane kadın doğum ve genetik uzmanları tarafından engelli vatandaşlarımızı üreme sağlığı konusunda bilgilendirmeye yönelik sunumlar yapıldığı seminer, Hastane Başhekimi Prof. Dr. Yaprak Üstün’ün açılış ve selamlama konuşmasıyla başladı. Başhekim Prof. Dr. Yaprak Üstün, “Ülkemizde yaklaşık 5 milyon civarında engelli insan var ve bunların yarısından çoğu kadın. Her insan gelecekte bir engelli adayı iken böyle bir topluluğu göz ardı etmek mümkün değildir” dedi.

    Engelliliğin bir hastalık olmadığının altını çizen Üstün, “Engellilik bir hastalık değildir ve gerçekte mevcut olan hizmetler engelli insanlara çoğunlukla ve kolayca uyarlanabilir. Dünya nüfusu içerisinde engelli Prevelansi artmaktadır. Engelliler arasında ise kadınlar çoğunluğu oluşturmaktadır. Engelli kadınlar ‘engelli’ ve ‘kadın’ olmanın güçlüklerini bir arada yaşamaktadırlar. Bunun yanında fiziksel sinirlilikler, ekonomik problemler, eğitim yetersizliği ve engellilere yönelik tutum ve davranışlardan dolayı da sağlıkları olumsuz etkilenmektedir. Biz sağlık çalışanları ise engelli kadınların özellikle üreme sağlığı sorunlarını görmezden gelemezdik. Bu seminerde; engellilik kavramı, nedenleri ve türleri. doğum öncesi nedenler, doğum sonrası nedenler ve diğer nedenler konu başlıkları altında engelli gurupların sınıflandırılması, fiziksel sınırlılıklar, ekonomik problemler, eğitim yetersizliği, engellilere yönelik tutum ve davranışlar, engelli kadınların en sık karşılaştığı üreme sağlığı sorunları, cinsellik, ebeveynlik, üreme siklusu ve aile planlaması gibi konularda eğitim verilmesi amaçlandı” diye konuştu.

    Program, Başhekim Prof. Dr. Yaprak Üstün’ün emeği geçenlere teşekkür plaket takdimiyle son buldu. Programa Hastane Başhekimi Prof. Dr. Yaprak Üstün, Altındağ Belediye Başkanı Veysel Tiryaki’nin eşi Saadet Tiryaki, Kamu Hastaneleri Hizmetleri Başkanı Ertuğrul Ünkoç, Dr. Murat Özmen, Türkiye Özürlüler Eğitim ve Dayanışma Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Saime Toptan, Anadolu Kadın Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Zübeyde Ozanözü, Ankara Büyükşehir Belediyesi Psikolojik Danışmanlık ve Destek Eğitim Şube Müdürü Sevgi Karabulut, Aile Bakanlığı ÇEKOM adına Gülay Civelek, işaret dili tercümanı Canan Öztürk, Altındağ Kültür Müdürlüğü çalışanları, düzenleme kurulunda yer alan Op. Dr. Şule Özel, Op. Dr. Demet Kokanalı, Gönül Tozlu İmahan Türkeri, ve sunumlarıyla toplantıya katılan Doç. Dr. Özlem Uzunlar, Doç. Dr. Şebnem Özyer, Op. Dr. Könül Mürsel, Op. Dr. Hatice Çelik, Op. Dr. Burcu Kısa Karakaya, Uzm. Dr. Esra Çakar’ın yanı sıra çok sayıda engelli vatandaş katıldı.

  • Üreme Sağlığı Hizmet İçi Eğitim Modül eğitimleri

    Kırklareli İl Sağlık Müdürlüğü tarafından birinci ve ikinci basamakta hizmet veren sağlık personeline yönelik Üreme Sağlığı Hizmet İçi Eğitim Modül eğitimleri devam ediyor.

    İl Sağlık Müdürlüğü’nden yapılan açıklamada, “Anne ve bebeklerin sağlık hizmetleri açısından risk altında bulunması ve öncelik tanınması gereken iki önemli grubu oluşturmaktadır. Bu doğrultuda üreme sağlığı hizmetlerinde hizmet sunum kalitesinin artırılması için, sağlık personelinin bilgi ve beceri düzeyini yükseltmeye yönelik Kırklareli İl Sağlık Müdürlüğü üreme sağlığı eğitimcileri tarafından hizmet içi eğitimler yürütülmektedir. Bu kapsamda Kırklareli İl Sağlık Müdürlüğü üreme sağlığı eğitimcileri tarafından birinci ve ikinci basamakta hizmet veren sağlık personeline yönelik olarak İl Sağlık Müdürlüğü eğitim salonunda ve Lüleburgaz İlçe Sağlık Müdürlüğü eğitim salonunda Üreme Sağlığı Hizmet İçi Eğitim Modül Eğitimleri 2018 yılında da devam ediyor” denildi.

  • Engellilere sağlıklı üreme anlatıldı

    SBÜ Zekai Tahir Burak Kadın Sağlığı Eğitim ve Araştırma Hastanesi Yöneticisi Prof. Dr. Yaprak Üstün koordinesinde engelliler için ’Sağlıklı Üreme’ çalıştayı düzenlendi.

    AK Parti Bursa Milletvekili Bennur Karaburun, Sağlık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Yrd. Doç. Dr. Elif Güler Kazancı, Türkiye Engelliler Eğitim ve Dayanışma Vakfı Başkanı Saime Toptan, Zihinsel Engelliler Federasyon Başkanı Aynur Dankaz, Sağlık Bakanlığı ve Aile Ve Sosyal Politikalar Bakanlığına bağlı kuruluşlardan üst düzey yönetici ve çok sayıda engelli bireyin katılımıyla gerçekleştirilen çalıştayda engellilerde sağlıklı, cinsellik ve sağlıklı üreme konuları etraflıca ele alındı. SBÜ Zekai Tahir Burak Kadın Sağlığı Eğitim ve Araştırma Hastanesi yöneticisi Prof. Dr. Yaprak Üstün, “Entelektüel ve gelişimsel engelliliğe bakılmaksızın tüm kadınların cinselliği yaşamaya, cinsellik ve üreme sağlığı konusunda bilgi ve gerekli hizmetleri almaya hakkı vardır. Yazık ki bu hak, engelliler olunca ihmal edilen ve gözden kaçan bir konu. Çünkü engelli kadınlar çoğu kimse tarafından ‘aseksüel’ olarak görülmektedir. Ancak unutulmamalı ki engelli nüfusu tüm dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 12.5’ini oluşturmakta ve ülkemizde de yaklaşık 5 milyon civarında engelli insan bulunmaktadır. Dolayısıyla böyle bir topluluğu göz ardı etmek ne insani, ne vicdani ne de siyasi açıdan mümkün değildir” diye konuştu.

    Prof. Dr. Yaprak Üstün, sözlerine şöyle devam etti:

    “Hele de her insan gelecekte bir engelli adayı iken. Engelli kadınların cinsel istismara uğrama ihtimalleri üç kat daha fazladır. Mental yetersizlikleri olanlar en kırılgan gruptur. Engelli kadınların üreme sağlığı konusunda yaşadıkları problemleri ele alıp, onlara ne tür hizmetler ve çözümler sunulması gerektiğini ele almayı planladığımız bu toplantıya katılımınız konunun önemini gözler önüne sermemizi sağlamıştır. Bu alanda yaşanılan sorunların tespiti ve çözüm üretilmesi amacıyla düzenlediğimiz bu çalıştay tüm engelli kardeşlerimize faydalı olacağına inancım sonsuz.”

    Engelli bireylere bebek bakım ünitelerinin gezdirilmesiyle ve yerinde bilgiler verilmesiyle çalıştay sona erdi.

  • Bebek sahibi olmayı ertelemeyin ve üreme check-up’ınızı yaptırın

    Önceliği eğitim, kariyer ve iş planları olan kadınların yaşı ilerledikçe doğal yollardan gebe kalması zorlaşıyor ve anne olma yolunda birçok güçlükle karşılaşıyor. Günümüzde üreme teknikleri ileri boyutlara gelse bile, uzmanlar bebek sahibi olmayı ertelememeyi öneriyorlar.

    Eurofertil Tüp Bebek Merkezi’nden Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı ve ’Bebek İstiyorum’ kitabının yazarı Dr. Hakan Özörnek, bebek sahibi olmayı erteleyenlere ’’keşke’’ dememeleri için tavsiyelerde bulundu. Dr. Özörnek, yaş konusunda kadınları uyardı ve doğru zamanda anne olmaları konusunda onları teşvik etti. 20’li yaşların, gebe kalınması için ideal yaşlar olduğunu belirten Dr. Özörnek, ’’Bu dönemde aylık yüzde 25 olan gebe kalma şansının yaş ilerledikçe düşüyor. Kadınların ideal üreme çağı 20-35 yaş arası. 35 yaşından sonra kadının doğurganlığında azalma oluyor. 40 yaşından sonra ise bu azalma hızlanarak, 44 yaşında yüzde 1’e düşüyor’’ dedi.

    Kadınlara uyarılarda bulunan Dr. Özörnek, ’’Doğal gebelik ve tüp bebek tedavisiyle 30 yaşındaki bir kadının hamile kalma olasılığı yüzde 94 iken bu oran, 35 yaşında yüzde 86’ya, 40 yaşında ise yüzde 64’e düşüyor. 40 yaşında normal yollardan hamile kalamayan ve tüp bebek tedavisi uygulanan kadınların ancak yüzde 17’si hamile kalabildiği için ’Nasıl olsa tüp bebek tedavisi var, çocuk için hiçbir zaman geç kalmam’ gibi bir düşünce akıldan geçmesin. Çiftler, bebek sahibi olmayı ertelememeli ve en kısa sürede üreme sağlığıyla ilgili testlerini yaptırmaları gerekir’’ diye konuştu.

    Yumurta ve spermlerin dondurulması ve kanuni izni

    Dr. Özörnek, son yıllarda sıkça sorulmaya başlanan ’Üremeyi koruyarak nasıl yaşlanabiliriz ve ileri yaşlarda nasıl çocuk sahibi olabiliriz?’ sorularına, “Bunların tek yolu, yumurta ve spermi dondurmak” cevabını verdi.

    Pek çok ülkede isteğe bağlı olarak yumurta dondurma işlemine izin verildiğini belirten Özörnek, sözlerine şöyle devam etti:

    “Türkiye’de ise kanser hastalarına, üreme organlarıyla ilgili ameliyat geçirmek zorunda olan erkeklere ve kadınlara üreme hücrelerini dondurma izni kanunlarla veriliyor. Fakat halen geç yaş evliliklerinde üremenin korunmasına kanunen izin verilmiyor. Türkiye’de yönetmelik değişirse, merkezlerimiz bu hizmeti vermeye başlayabilecek. Kadınların gebelik yüzdelerinin düşmesi, yumurtanın yaşlanmasına bağlı olduğu için, yumurtalarını dondurmayı talep edebilecekler. Bu biyolojik saatimi durdurayım, ne zaman istersem o zaman çocuk sahibi olayım anlamına geliyor. Yumurta korunabiliyorsa, rahim yaşlanmadığı için kadınlar 50 yaşında da çocuk doğurabilecek noktaya gelebiliyorlar. Yumurtanın yaşlanmasının durdurulması için tek yol var, o da yumurtaların dondurulması.”

    Üreme check-up’ının önemi

    Gelişmiş ülkelerde çocuğun planlanarak yapıldığını söyleyen Dr. Özörnek, “Üremede check-up kavramının artık gelişmesi ve yerleşmesi gerekiyor. Evlendik, çocuk olursa olur, olmazsa olmaz diye bir şey yok. Eğer çocuk yapmayı planlıyorsanız başınıza gelebilecek kötü sürprizleri önceden engellemeniz lazım” ifadelerini kullandı.

    Yapılması gereken testler hakkında bilgi veren Dr. Özörnek, “Kadında yumurtalık deposunu gösteren, erkekte ise spermin durumunu belirleyen çok basit testler var. Teknolojinin gelişmesiyle artık gerçek bilgiye en doğru haliyle ulaşabiliyoruz. ’Anti müllerian’ (AMH) adlı hormonun yumurtalığın içindeki yumurta kapasitesini ortaya koyuyor. Bana göre kadının menopoza girme yaşını da yaklaşık olarak söyleyen bu testin en önemli özelliklerinden biri de adet döneminin herhangi bir zamanında yapılabiliyor olmasıdır. Erkeklerde de sperm testinin kadınlardaki AMH testi gibi erkeğin üreme kapasitesiyle ilgili detaylı bilgi veriyor” şeklinde konuştu.