Etiket: Unutulmaya

  • Çocuklar unutulmaya yüz tutmuş oyunları oynadı

    Ortaca Kent Konseyince “Ortaca’nın çocukları oyun oynuyor” sloganıyla düzenlenen etkinlikte, çocuklar unutulmaya yüz tutmuş oyunları oynayarak keyifli vakit geçirdi.

    Kent Konseyi Çocuk Meclisinin organizasyonuyla Kültür Park’taki gerçekleştirilen etkinlikte, yaklaşık 100 çocuk, aileleri ile birlikte çuval yarışı, mendil kapmaca, halat çekme, yerden yüksek, istop, sek sek, kaşıkla yumurta taşıma, körebe gibi unutulmaya yüz tutmuş oyunları oynadı.

    Ortaca Kent Konseyi Genel Sekreteri Nilgün Türk, gazetecilere yaptığı açıklamada, sokak oyunlarıyla büyüyen çocukların fiziksel ve zihinsel gelişimlerinin, bilgisayar oyunları oynayan çocuklara göre daha iyi olduğuna işaret ederek, sokak oyunlarının çocukların paylaşım duygularını da güçlendirdiğini söyledi.

    Çocukların evlerine kapanmalarını önlemeyi amaçladıklarını vurgulayan Türk; “Bu oyunlar çocuklarımızın sosyalleşmesine, birlikte bir şeyler yapmanın zevkini ve tecrübesini kazanmalarına yardımcı oluyor. Çocuklarımız oyunlar sırasında fark etmeden zihinlerini kullanıyor. Bu oyunların yaygınlaştırılıp çocuklara tanıtılmasının çok önemi olduğunu düşünüyorum. Çocuklarımız anne, babaları ve arkadaşları ile birlikte oyunlar oynadı. Düştü, kirlendi ama bolca kahkaha attı.” dedi.

  • Unutulmaya yüz tutan mesleklere kadın eli değdi

    Ağrı’da ‘Düz Kirkirtli Dokumalar Kursu’na giden 55 kadın unutulmaya yüz tutan meslekler arasında bulunan halı ve kilim dokumacılığı mesleğini öğrenip gelecek nesillere aktarmak için eğitim görüp kilim dokuyor.

    Yüzyıllardır anayolunun farklı bölgelerinde kadınların dokuduğu sanatsal ve estetik değeri olan kilim dokumacılığı mesleğini gelecek nesillere aktarmak için Çalışma ve İş Kurumu Ağrı il Müdürlüğü (İşkur) tarafından Halk Eğitim Merkezi binasında tamamı kadınlardan oluşan 55 kişilik ‘Düz Kirkirtli Dokumalar Kursu’ açıldı. İşkur İl Müdürü Gıyas Güven’in zaman zaman ziyaret ettiği Düz Kirkirtli Dokumalar Kursu 31 Aralık tarihine kadar devam edecek. Kursa yaşlı kadınların yanı sıra genç kızlarda yoğun ilgi gösteriyor. Kurs hocaları eşliğinde kilim dokumacılığı ve geleneksel meslekler hakkında eğitim alan kadınlar boş zamanlarında kendi çabalarıyla da kilim dokumacılığı yapıyor. Oldukça zor ve meşakkatli olan kilim dokumacılığını öğrenmek için kursa gelen kadınların azmi göz dolduruyor.

    Konu ile ilgili açıklamalarda bulunan İşkur İl Müdürü Gıyas Güven, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ilan ettiği 100 günlük program çerçevesinde Ağrı’da geleneksel mesleklerin kaybolmaması için adına kurs açmaya devam ettiklerini söyledi. Kursun oldukça faydalı olduğunu dile getiren Güven, “Ağrılı kadınlarımıza meslek edinme kurslarımızdan Kirkirtli Dokumalar Kursu vermeye başladık. Temel amacımız kadınlar hem iş sahibi olsunlar hem de unutulmaya yüz tutan meslekleri yeni nesillere aktarsınlar. Kurs kontenjanları dolmasına rağmen yoğun bir talep var haliyle buda bizi mutlu ediyor. Kursumuz 31 Aralık tarihine kadar devam edecek” dedi.

    ‘Bu mesleklerin unutulmasını istemiyoruz’

    Kursta eğitim gören kursiyerlerden Alev Altun, geleneksel meslek ve Kirkirtli Dokumalar Kursu’na geldiğini belirtti. Kendileri için kursun oldukça faydalı olduğunu ve bundan dolayı yepyeni bir meslek öğrendiklerini ifade eden Altun, unutulmaya yüz tutmuş geleneksel meslekleri öğrenip gelecek kuşaklara öğretmek istediğini vurguladı. Altun, “Burada öğretmenlerimiz aracılığı ile yeni bir iş öğreniyoruz. Eskiden annelerimiz ve babaannelerimizin yaptığı kilim dokumacılığını bize de öğretiyorlar. Bizde bu mesleklerin unutulmasını istemiyoruz, bunların günümüzde yaşatılmasını ve gelecek nesillere aktarılması adına buradayız. Öğretmenlerimizi burada bize kilimin nasıl yapılacağını öğretiyor. Sağ olsunlar takıldığımız noktalarda bize yardımcı oluyorlar. Onların eşliğinde halı ve kilimlerimizi yapıyoruz. Bu meslek unutulmaya yüz tutan meslekler arasında yer alıyor. Biz bu mesleği nasıl öğreniyorsak gelecek kuşakta bu meslekleri öğrensin. Gelecek nesillere daha iyi bir el sanatı öğretmek için buradayız” şeklinde konuştu.

    ‘Kısa sürede önemli bir mesafe kat ettik’

    Kursiyerlerden Naciye Bozkurt ise, insan açısından en önemli şeyin zaman olduğunu ve öğrenmenin yaşı olmadığına dikkat çekerek kadınları kursa gelip meslek öğrenmeye davet etti. Öğrenmenin yaşı olmadığını anlatan Bozkurt, “Kilim öğrenmek için kursa geliyorum. Burada el işi öğreniyoruz. Eskiden annelerimiz, büyüklerimiz sürekli halım ve kilim dokurlardı. Bizde yapmadık ve zamanla unuttuk şimdi de öğrenmek için kursa geliyoruz. Kurs bizim için oldukça verimli geçiyor. Kısa sürede önemli bir mesafe kat ettik. Zaten hocalarımız bize öğretmek için ellerinden gelenini yapıyor. Bizde bazen boş zamanlarımızda kendimiz gidip kilim dokuyoruz. Oldukça zevkli bir meslek keşke çok daha önceden öğrenebilseydim. En azından şimdi öğreniyorum. Hem zamanımızı dolu dolu geçiriyoruz hem de meslek öğreniyoruz. Herkesin bu kursa gelip meslek öğrenmesini tavsiye ediyorum” ifadelerini kullandı.

  • Karacabey’de unutulmaya yüz tutmuş sanatlar canlandırılıyor

    Karacabey Belediye Başkanı Ali Özkan, Uluabatlı Hasan İlkokulu tarafından hazırlanan ‘Unutulan Sanatların İzinde’ projesinin tanıtımı için okul idarecileriyle bir araya geldi.

    Millî Eğitim Bakanlığı destekli “Unutulan Sanatların İzinde” isimli proje, Karacabey Uluabatlı Hasan İlkokulu tarafından geliştirilerek; Balkanlar, Türkiye ve Azerbeycan’ın unutulan sanatları gün yüzüne çıkarılacak.

    Uluabatlı Hasan İlkokulu yetkililerini ağırlamaktan dolayı duyduğu memnuniyeti ifade eden Belediye Başkanı Ali Özkan da projeye destek vermeye hazır olduğunu kaydetti. Özkan, yurtdışından kardeş şehir ve kardeş okulların da projeye dahil edilerek faaliyetin zenginleştirilmesi yönünde teşebbüste bulunulması için çalışmalar yapacaklarını kaydetti.

  • Kündekâri sanatı unutulmaya yüz tutuyor

    Osmanlı zamanında konaklarda ve çeşitli cami ve medreselerde yapılan kündekâri sanatı unutulmaya yüz tutuyor.

    Günümüz teknolojisine nazaran tamamen el işçiliğiyle yapılan kündekâri sanatı birçok tarihi eserde kullanılmıştı. Çankırı Belediyesi Buğday Pazarı Hazımiye Medresesi’nde bir atölyede çalışmalarını sürdüren bu sanatın sayılı kalan ustalarından İsmail Hotoğlu, kündekâri sanatına yönelik çeşitli bilgiler verdi.

    15 yıldır bu sanatla ilgilendiğini ifade eden Hotoğlu, “Kündekari ağır bir sanattır. Tek tek parçaların bir araya gelmesinden meydana gelen bir sanattır. Dolayısıyla bu sanatın özelliklerinden bir tanesi de büyük parçalarda esnemeler olur. Osmanlı döneminde esneme olmasın diye küçük parçalar haline gelirmiş aynı zamanda israfta önlenmiş olunuyordu. Bunların aralarındaki parçalar ceviz ağacından diğer parçalar ise köknar gibi ağaçlardan. Dolayısıyla Osmanlı konaklarında ustalar aynı zamanda gündüz binanın inşaatıyla uğraşırlarmış gece ise idare lambasının altında kündekari sanatını uygularlarmış. Sanatın adı kündekari sanatçının adı ise kündekar olarak adlandırılıyormuş” dedi.

    Günümüz şartlarında talep olmadığını aktaran İsmail Hotoğlu, “Bu sanatta yetişen ustalar olarak en son ben kaldım. Bende 15 yıldır bu sanatı yapıyorum. Şu an günümüzde şartlarında hiçbir talep olmuyor. Osmanlı dönemindeki eserlerimiz ziyadesiyle kayboluyor. Tabii ki üzülüyoruz talep olsa bu sanat daha da ilerilere gidebilir. Aynı zamanda makineleştiğimiz bir şehirde yaşıyoruz. CNC ve lazer sistemlerinden sonra bu sanat tamamen unutuldu” şeklinde konuştu.

    “Kündekari, Osmanlı döneminden kalan bir sanat atalarımızdan bize kaldı”

    Kimsenin bu sanata ilgi göstermediğine sitem eden Hotoğlu, şöyle konuştu:

    “Oymacılık üzerine kurslar verdim. Ama kündekari üzerine hiç talep olmadı. Çıraklar yetiştirdim onlarda şu an hali hazırda sehpa gibi ürünleri yapıyorlar. Kündekari, Osmanlı döneminden kalan bir sanat atalarımızdan bize kaldı. Aynı zamanda mutfaklarda, kapılarda ve tavan göbekleri gibi yerlerde kullanılıyordu. Kündekari ile yapılan eserler genelde cami ve konak gibi çeşitli yerlerde kullanılmış.”

    Çankırı Belediyesi tarafından eski kültürel sanatların unutulmaması amacıyla Buğday Pazarı Hazımiye Medresesi’nde çeşitli çalışmalara devam ediliyor. Çankırı Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Ethem Yenigürbüz, “Çankırı Belediyesi Buğday Pazarı Hazımiye Medresesi’nde geleneksel sanatlarla ilgili çalışmalarımızı sürdürmekteyiz. Buradaki amacımız geçmişten gelen meslekleri el sanatlarını yaşatarak gelecek kuşaklara aktarmaktır. Burada da tabii ki bu işe duyarlı ilgili bu işe sahip çıkan, son uygulayıcılarını da bularak Buğday Pazarı Medresemizde bu ustalarımıza da fırsat tanıyoruz. Amacımız bu mesleklerin kaybolmasına engel olmak ve bu meslekleri geleceğe aktarmak” diye konuştu.

  • Çankırı’da 5 şiş örme tekniği unutulmaya yüz tutuyor

    Anadolu’nun geleneksel hala gelen örgü teknikleri arasında bulunan 5 şiş tekniği unutulmaya yüz tutan el sanatları arasına girdi.

    Çankırı Belediyesi Buğday Pazarı Hazımiye Medresesi’nde bu tekniği yaşatmak için mücadele eden örgü ustası Ulviye Demirel, bu durumdan üzüntü duyduğunu kaydetti. Konu hakkında açıklamada bulunan Ulviye Demirel, “Ben bu çorap örmeyi 13 yaşımda öğrenmeye başladım. Bizim zamanımızda tiftikten olan çorapları giyiyorduk. Yünleri boyuyorduk, sonra örüyorduk. Şimdi bunlar yapılmadığından dolayı hazır alıp örüyoruz. 30 senedir çorap örüyorum. Artık ilgi görülmüyor. Gençlerimiz çorap örülmesini öğrenmek istemiyor. Ben bu durumdan çok üzüntü duyuyorum” dedi.

    Bu sanatın devam etmesini istediğini belirten Demirel, “Bu mesleğin sürekli sürmesini istiyorum ama yapan yok. Ortalama bir çift çorabı 1 haftada örebiliyoruz. Çorabın üzerindeki motiflerinde farklı anlamları var. Develi motifi buradan zamanında ipek yolu geçiyormuş bayanlar İpekyolu’ndan esinlenerek deve motifi yapmışlar. Bunun gibi farklı motiflerde var. Artık bu çoraplarımızı ören yok. Artık evlerde sobalı olmadığından dolayı kullanılmıyor. Ben bunların müzeye kaldırılıp bir dekor olarak kullanılmasını istemiyorum. Herkesin gençlerin gelip öğrenmesini istiyorum. Şimdi bunlar kültürel malzeme oldu günümüzde kullanılmıyor”

    ifadelerini kullandı.

    Çankırı Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Ethem Yenigürbüz ise “Çankırımızın somut ve somut olmayan kültür mirası açısından oldukça zengin Anadolu’nun ortasında saklı olan şehirlerden birisidir. Burada Çankırı Belediyesi olarak bu değerlerimizi ortaya çıkartmak, yaşatmak ve sürdürebilmek gelecek nesillere aktarmak için ciddi çalışmalara yapıyoruz. Yine burada beş şiş örneğinde olduğu gibi geleneksel Anadolu’da kullanılan 5 şiş çorap örgü sistemini yine yaşatmaya çalıştığımız alanlardan birisi. Bu alanda da Ulviye Hanım burada önemli katkılar sağlamaktadır. Bu kültürümüzü de yaşatmaya çalışıyoruz” diye konuştu.