Etiket: TYB

  • TYB Erzurum Şubesi’nde ‘Erzurum Şehir Arşivi’ konuşuldu

    Türkiye Yazarlar Birliği Erzurum Şubesi; panel, konferans, kitap yayını gibi faaliyetlerin yanı sıra mutat programlarına da devam ediyor.

    Çaykara İş Merkezi’nde bulunan dernek merkezinde yürütülen faaliyetlerin arasında olan ‘Her Ay Bir Kitap Etrafında Buluşuyoruz’ programlarının Ocak ayındaki konuğu Erzurum Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof.Dr.Murat Küçükuğurlu oldu.

    Erzurum Tabyaları başta olmak üzere Erzurum Tarihi üzerine yaptığı çalışmalarla tanınan Küçükuğurlu Erzurum Teknik Üniversitesi bünyesinde oluşturulan ‘Erzurum Şehir Arşivi’nin kuruluşunda da önemli rol oynadı.

    Dernek binasını hınca hınç dolduran katılımcıların ayakta kaldığı sohbet; programın yöneticisi TYB Erzurum Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Reşat Coşkun’un takdim konuşması ile başladı.

    ‘Geçmişten Geleceğe Erzurum Tabyaları’ kitabını anlatan Prof.Dr.Murat Küçükuğurlu; çalışmalarına devam ettikçe bir çok yeni tabyanın daha ortaya çıktığını, bazı tabyaların isimlerinin kaynaklarda yanlış yer aldığını hatırlattı.

    Son yaptığı çalışmalarda “Cebir Kapıları” olarak adlandırılan, günümüzde ayakta kalmamış olan birçok kapı tespit ettiğini söyledi.

    Erzurum Şehir Arşivi fikrinin nasıl ortaya çıktığını ve yapılan çalışmaları katılımcılara anlatan Küçükuğurlu, ETÜ Rektörü Prof.Dr.Muammer Yaylalı’ya bu arşivin kurumsallaşmasındaki katkısından dolayı teşekkür etti.

    Erzurum Şehir Arşivi çalışmalarında aktif rol alan Erzurum’un tanınmış arşivcisi Naci Elmalı’da yaptığı kısa konuşmada İstanbul’da Alparslan Kotan ve Neslihan Arzu Keteci’nin emekleri ile ulaştıkları A.Şerif Beygu’nun kişisel arşivinin bu fikrin oluşumunda önemli rol oynadığını hatırlattı.

    İstanbul’dan Erzurum’a gelen ve Erzurum Şehir Arşivi çalışmalarını yürüten Neslihan Arzu Keteci’de A.Şerif Beygu arşivine nasıl ulaştıklarını, geceler boyu yaptıkları tasnif ve okuma çalışmalarını anlattı. Alparslan Kotan’a teşekkür eden Keteci, bütün emeği geçenlere minnettar olduklarını, özellikle ETÜ Rektörü Prof.Dr.Muammer Yaylalı’ya arşive yaptığı ev sahipliğinden dolayı teşekkür ettiğini söyledi.

    Katılımcıların ellerinde bulunan arşiv niteliğindeki belgeleri vermek için birbiri ile yarıştığı programdan büyük memnuniyet duyduğunu söyleyen Prof.Dr.Murat Küçükuğurlu, arşivin Erzurum’un malı olduğunu, bütün araştırmacılara ve Erzurum’u sevenlere açık olacağını belirterek bir ilki gerçekleştirmiş olmanın mutluluğunu yaşadıklarını belirtti.

    Türkiye Yazarlar Birliği Erzurum Şube Başkanı M.Hanefi İspirli Prof.Dr.Murat Küçükuğurlu, Naci Elmalı ve Neslihan Arzu Keteci’ye katkılarından ve sunumlarından dolayı teşekkür etti.

    Şube Başkan Yardımcısı Yusuf Kotan Şubat Ayı’nın konuğunun Talat Uzunyaylalı olduğunu hatırlatarak katılımcılara teşekkür etti

    Daha sonra Prof.Dr.Murat Küçükuğurlu, Naci Elmalı ve Neslihan Arzu Keteci’ye günün hatırasına birer şilt ve kitaplar hediye edildi. Şube Başkanı M.Hanefi İspirli, Erzurum’un tanınmış avukatlarından Sadrettin Haşıloğlu, Prof.Dr.Erol Kürkçüoğlu tarafından şiltlerin takdimi ve hatıra fotoğrafı çekilmesinin ardından faaliyet sona erdi.

  • TYB Erzurum Şube Başkanı İspirli’den Alberto Manguel’e Sert Tepki

    Tanpınar’ın “Beş Şehir” isimli ölümsüz eserinde anlattığı şehirlerden biri olan Erzurum’u görmek için 2013 yılında Erzurum’a gelen Alberto Manguel’in Yapı Kredi Yayınları’ndan çıkan “Tanpınar’ın İzinde Beş Şehir” kitabındaki “Erzurum” ile ilgili yazılan bilgilerin bir çoğuna Türkiye Yazarlar Birliği Erzurum Şube başkanı M.Hanefi İspirli tepki gösterdi.

    İspirli yaptığı açıklamada; “Kitaptaki beş şehiri say desen sayamayacak isimlerin kılavuzluğunda ve önyargılarla yazılmış olduğu belli olan bir ‘Tanpınar’ın İzinde Beş Şehir’de Erzurum böyle anlatılmamalıydı!” dedi.

    2013 yılında Erzurum’a geldiğini basından öğrendiğimiz, Erzurum’da kimler tarafından bilgilendirildiğini, kendisine neler anlatıldığını bilmediğimiz; Arjantinli yazar Alberto Manguel’in “Tanpınar’ın İzinde Beş Şehir” adlı kitabında Erzurum ile ilgili bölümde tam bir hayal kırıklığı yaşadık. Yazara Erzurum’u anlatanların ve yazarın kendi önyargılarının bir araya gelmesi ile tarihi ve güncel hatalarla doldurulmuş bir kitaba “Tanpınar”ı alet eden yazarı ve O’nu yönlendirenleri kınıyoruz.

    Erzurum’da kadınların erkeklerin arkasında yürüdüğünü elli yaşlarını aşanların bile hatırlamakta zorlanmasına rağmen bu bilgiyi görmüş gibi aktaran yazarın nereden etkilindeğini ya da nasıl bilgilendirildiğini merak ettiklerini de dile getiren İspirli açıklamasında şunlara yer verdi;

    “Erzurum’u özelliksiz ve her şeyi ile gri bir şehir olarak tanımlayan, mangal ile ısanan evleri olan, hele hele caddede sokakta ermenice, arapça konuşulduğunu söyleyen yazarın nasıl bir masalın peşinden koştuğunu anlamak o kadar da zor olmasa gerek.”

    Alberto Manguel’e Erzurum’da kılavuzluk yapan zevatın verdiği bilgilerle de yanıltıldığına inandıklarını söyleyen İspirli;

    “Lalapaşa caminin sağ tarafında padişah IV Mehmet’in 1671 yılına ait fermanını, 1662 tarihli göstermesi ve fermandaki metni hüsnü kuruntu olarak ortaya çıkan bir dini efsane olarak yorumlaması bir faciadır.

    Aynı şekilde Erzurum Lisesindeki Kosova ve Mohaç meydan muharebelerini anlatan yağlı boya tabloyu da 1920 yıllarındaki Balkan Savaşı’na ait tanımlaması yine yazarın kılavuzlarının verdiği bilgiden kaynaklandığı bellidir.

    Nene Hatunu 1985’de öldüren Manguel, Erzurum ile ilgili yanılgılarını kılavuzları ve önyargısı ile gerçekmiş gibi kitabında yer vermek tarihi bir hatadır. Bu durumu kınıyor, daha bir çok hatanın bulunduğu kitabın derhal toplatılmasını temenni ediyoruz. Zira; Alberto Manguel’in Yapı Kredi Yayınları’ndan çıkan “Tanpınar’ın İzinde Beş Şehir” kitabı yalan ve yanlışlarla doludur.” dedi.

  • TYB Şube Başkanı M.hanefi İspirli Sezai Karakoç Ve Diriliş’i Anlattı

    Türkiye Yazarlar Birliği (TYB) Erzurum Şubesi ve Palandöken Gençlik Merkezi’nin ortaklaşa düzenledikleri “Anadolu’nun Zirvesinde Gönül Muhabbetleri” faaliyetlerinin ilki Palandöken Gençlik Merkezi’nde düzenlendi.

    Gençlerin münevver ve mütefekkir isimleri tanıması amacı ile düzenlenecek olan faaliyetlerin ilk programına Türkiye Yazarlar Birliği Erzurum Şube Başkanı M.Hanefi İspirli konuşmacı olarak katıldı.

    “Sezai Karakoç’un Düşünce Ekseninde Diriliş ve Medeniyet” konulu bir konuşma yapan İspirli; Karakoç’un hayatını, kitaplarını ve Diriliş anlayışını örneklerle aktardı.

    1933 yılından başlayarak, Karakoç’un hayatı içerisinde Türkiye’nin geçirdiği süreci ve bu süreçte neler yaşandığını, Diriliş çağrısının devam ettiğini vurgulayan İspirli; salonda bulunan gençlere kitap okumalarını, hele hele Sezai Karakoç’u mutlaka okumalarını tavsiye etti.

    Daha sonra Karakoç’un “Sürgün Ülkeden Başkentler Başkentine” şiiri, yabancı uyruklu öğrenciler tarafından Endonezce, Arapça, Urduca, Fransızca, İngilizce, Kürtçe ve Türkçe okundu.

  • TYB ERZURUM ŞUBESİ’NDE “SLAYTLARLA BOSNA” ANLATILDI

    Atatürk Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyeleri Doç.Dr.Hakan Temiztürk ve Yrd.Dç.Dr.Salih Seyhan, Türkiye Yazarlar Birliği Erzurum Şubesi’nce 15 günde bir düzenlenen “Söylenecek Çok Söz Var” sohbet programında “Slaytlarla Bosna”yı anlattılar.

     

    Bosna tarihi hakkında bilgiler aktaran Temiztürk, Osmanlı’nın en son gidebildiği nokta olmasından dolayı bu ülkenin bizim tarihimiz açısından önemini vurgulayarak; son yaşanan savaşta Aliye İzzetbegovic önderliğindeki kazanılan başarının Avrupa’ya ve bütün müstemlekeci güçlere karşı kazanılmış bir zafer olduğunu söyledi.

     

    Slaytlarla gösterilen savaşın en büyük izlerinin delili olan şehitlikler programa katılanları duygulandırırken; Bosna için 4 ay süren bir zamanda yazdığı şiiri okuyan Salih Seyhan’ın sunumu beğeni ile takip edildi.

     

    Sohbet programına yaptıkları katkıya teşekkür eden Şube Başkanı M.Hanefi İspirli; Osmanlı Coğrafyasının fiilen olmasa bile gönül bağı ile her zaman bizimle olduğunu; bu tür sunumlarla bunları genç nesillere yeniden aktarmaya çalıştıklarını dile getirdi.
    Doç.Dr.Hakan Temiztürk ve Yrd.Dç.Dr.Salih Seyhan’a kitap hediye eden İspirli; Erzurum’da Türkiye Yazarlar Birliği’nin farkının her zaman önde olacağını bundan taviz vermeyeceklerini belirtti.

  • TYB sohbetleri başladı

    Türkiye Yazarlar Birliği Erzurum Şubesi’nin 15 günde bir düzenlediği “Söylenecek Çok Söz” sohbet programında konuşmacı Eğitimci-Yazar Abdurrahman Zeynal “Abdulhamit Döneminde Erzurum Eğitim Kurumları”nı anlattı. 
    Sohbet programına öğrenciler ve eğitimciler büyük ilgi gösterirken Zeynal özellikle azınlıkların ve Avrupalı ülkelerin Erzurum’da yaptığı eğitim ile ilgili çalışmalara vurgu yaptı.
    Eğitimci-Yazar Abdurrahman Zeynal konuşmasında şunları söyledi;
    “Osmanlı devletinde Enderun ve Enderun’a bağılı eğitim kurumları haricindeki kurumlar devletin kontrolünün dışında vakıf sistemi aracılığıyla ve mahalli imkanlarla Sıbyan mekteplerinde veriliyordu.
    1600’lerden sonra başlayan gerileme ve duraklama; eğitim alanına da sirayet etmiş, pozitif bilimler, felsefi bilimler müfredattan çıkarılmış medreselerde Arapça ve Farsça ağırlıklı bir eğitim anlayışı benimsenmiş, daha çok dini ağırlıklı bir eğitim çalışması yürütülmüştür.
    1774 Küçük Kaynarca antlaşmasından sonra eğitim alanındaki gerilik fark edilince öncelikle Askeri okulların açılması uygun görülmüş, 1824 yılında Halife II. Mahmut tarafından Sıbyan mekteplerinin yanına İptida-i Mekteplerinin açılması ve bu mekteplere devam etmenin zorunlu olmasını ferman buyurmuş bunun yetersiz olduğu anlaşılınca rüştiye mekteplerinin açılmasına kara verilmiştir.
    Erzurum’da ilk rüştiye mektebinin kurulmasına 1858 yılında karar verilmiş ancak 1859 depremi ile bu gerçekleşememiş ancak 1866 yılında Esat Paşa yokuşunda Erzurum’un ilk rüştiyesi kurulmuştu.
    Erzurum Rüştiyesini yine 1869 yılında özellikle yetim çocukların alınarak bir meslek öğretilmesi amacıyla Islahhane kurulurmuş (Sanat Okulu) 1902-1904 yılları arasında Ticaret Lisesinin bulunduğu yerde faaliyetini sürdürmüştü.
    1872 yılında Erzurum Askeri İdadisi kurulmuş böylece Subay yetiştirilmesi Erzurum’da sağlamaya devam edilmiş anacak savaşla birilikte idadi Erzincan taşınmış tekrar 1881 yılında yeniden kurulmuş birinci dünya savaşına kadar Erzurum Askeri idadisi ünlü komutanları yetiştiren bir merkez olmuştu.
    1881 yılında Erzurum Askeri Rüştiyesi kurulmuş böylece Askeri idadi öğrencileri bu okuldan yetiştirilmeye devam etmişti.
    1869-1876 yılları arasında sancak merkezlerinde 20 yeni rüştiye açılmış böylece devlet eğitim işine iyice girmiş ve eğitimi bir devlet politikası haline getirmişti.
    1877-1878 yılında ki Osmanlı -Rus savaşı ne yazık ki bu eğitim işlerine etki etmiş ancak 1881 yılından itibaren bölgede Rüştiyelerin açılması devam edebilmişti. Devlet Rüştiyeleri memur yetiştirme kurumu olarak kabul etmiş buralardan Osmanlı bürokratları yetiştirilmişti.
    1886 yılında Erzurum Darulmualim mektebi açılmış böylece İptidai mektepler için öğretmen yetiştirilmesi hızlandırılmıştı.
    1889 yılında doğunun tek İdadisi olan Erzurum İdadisi Şair Nefi binasında eğitim ve öğretime başlamış Abdulhamid’in gayretleriyle yüksek düzeyde öğretim yapılması şehirde sağlanmıştı.
    1898 yılında İsmet Paşa ilkokulun yerinde Erzurum Kız Rüştiyesi açılmıştı. Bu güne kadar kız çocukları dokuz yaşına kadar sıbyan mekteplerinde okuyor sonra eve alınarak ev işleri yapmaları sağlanıyordu. Bu tarihten sonra kız öğrencilerin ortaokula gitmesinin önü açılmış oluyordu.
    1911 yılında Erzincan kapıda Erzurum polis okulu açılıyor böylece Erzurum yeni bir eğitim kurumuna kavuşuyor idi. 1913 yılında Ilıcada Ziraat Mektebi kurularak bilgili çiftçilerin yetişmesi hedefleniyordu.
    1913 yılında Habip Baba konağında İttihat ve Terakki Mektebi kurulmuş şehir eğitimine katkı sunmaya devam etmişti.
    Tüm bunların yanında Ermeni,Rum, Amerikan,Fransız ve İran mektepleri bu süreçte Erzurum il hudutları içinde açılmış ve bölgede kendi düşünceleri doğrultusunda talebe yetiştirmişlerdi. Sade Amerikalıların bölgede 30’a yakın okul açmış olmaları işin boyutlarını gözler önüne sermesi açısından dikkate alınması gereken bir husustu.”
    Sohbet sonrası Türkiye Yazarlar Birliği Erzurum Şube Başkanı M.Hanefi İspirli tarafından Eğitimci-Yazar Abdurrahman Zeynal’a katkılarından dolayı teşekkür belgesi verildi.