Etiket: Türel

  • Türel,ATSO’nun konuğu oldu

    Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, yıkımıyla eleştirilen Minicitiy alanıyla ilgili olarak, ” Deniliyor ki buraya AVM yapılacak. Biz burada yaşam merkezi oluşturuyoruz. Geçmişte Miniciti’nin günlük kullanıcısı 50 kişiydi, şimdi burayı günde en az 20-30-50 bin kişinin kullanacağı yaşam alanına dönüştürüyoruz. Biz burayı halkın kullanımına dönük olarak Antalya kazandırmaya çalışıyoruz.”dedi.

    Türel, Antalya Ticaret ve Sanayi Odasının(ATSO) Şubat Ayı Olağan Meclis Toplantısına katıldı. Burada konuşan Türel, ATSO’nun Antalya’nın proje fabrikası olduğunun altını çizerek, Antalya’nın sosyal ve ekonomik hayatının gelişmesi için vizyon projeler ortaya koyduklarını söyledi. Ekonominin gelişmesinin olmazsa olmazının yatırım olduğunu vurgulayan Türel, “ Antalya Türkiye’nin gururu olarak yoluna devam eden şehir olduğunu görüyoruz. Antalya olarak, büyükşehir belediyesinin de son 4 yıldaki yatırım hamlesine kentin sosyo ekonomik hayatına katkı sağlıyor. Büyükşehirin 2018 bütçesi 3.1 milyar TL’dir. 3.2 milyar bütçesinin yatırım miktarı 1 milyar 847 milyondur. Bütçeye göre yatırım oranı yüzde 57’dir. 2013 yılında belediyenin toplam yatırım miktarı 23 milyon TL’ydi. Bugün 2 milyara gelen rakamı konuşuyoruz. Kaş’tan, Gazipaşa’ya kadar hayatın her noktasında büyükşehir belediyesi var. 13 bin vatandaşımızda sosyal yardım kartı var, yüklediğimiz bakiyelerle vatandaşlarımız ihtiyaçlarını gideriyoruz. Sağ elin verdiğini sol el görmüyor.”ifadelerine yer verdi.

    “Hizmetlerimizi anlatamıyoruz”

    24 bin alzhemier, demansla birlikte 50 bine yakın hasta için bir yaşam merkezi açtıklarını kaydeden Türel, “ 80 kişilik yatalak hasta merkezini açtık. Antalya’da kısa süre sonra kimse yanız kalmayacak. Yerel yönetimler olarak evde bakım hizmetimiz devam ediyor. Sağlık bilezikleri takarak hastamızın evindeki kan şekerini, tansiyon sonucunu merkezimizde görebiliyoruz. İnanın bunları kimse bilmiyor. Bizde anlatamıyoruz.”dedi.

    “Keşke projelerle gelseler”

    Büyükşehir belediyesinin her noktada hizmet ürettiğini kaydeden Türel, “ Büyükşehir belediyesi olarak kapalı devre sulama sistemini her ilçeye taşıdık, güneş enerjisi sistemleri kuruyoruz. Alt yapı, üst yapı, peyzaj, park gibi hizmetlerle ilgilenip, malasef kentin önceliklerini göremiyorduk. Otelleri beş yıldız yapıp, çevresini 1 yıldız yaparsanız olmaz. Ama biz çalışmalarımızla 3 yıldıza yükselttik. Atatürk Stadyumunun alanına AVM yapılacak dediler ama biz orayı halka açık park yapıyoruz. Hep eleştiriyorlar, keşke projelerle gelseler.”diye konuştu.

    “Kruvaziyer limanını Korkuteli’ye mi yapacağız”

    Siyaset kısır çekişme ve tartışmaların odağı olmasını istemeyen Türel, “ Sadece projelerde yarışsın. Benimle proje yarışında gayreti gösterin, yaptıkları sadece yaptıklarımızı itibarsızlaştırma yalan dolan bilgilerle ortalığı karıştırma istemezükçüler. Muhalafet bizimle projeleriniz yarışsın. Siz Antalya’ya nasıl bir perspektif ortaya koyacaksınız. Sizin projeniz nedir. Yarın seçim geliyor. Her siyasi partinin temsilcisi çıkacak, ‘şunu yapacağım’ diye vatandaşa gidecekler. Projelerinizi çıkarın ortaya. Kruvaziyer Limanı sahile yapılamazmış nereye yapacağız Korkuteli’ye mi yapacağız. Barcelona’da 7 liman var, hepsi kentin içinde. Biz bir tane yapacağız aman gelmesin. Biz bu yat limanlarını yapmazsak, zengin turisti çok bekleriz. Vizyon fukaralığı diyorum kimse yanlış anlamasın. Eleştiriyorlar ya bunlardan daha iyi projeler getirin. Bana liste verin be onları yapmak için uğraşayım.”dedi.

    “Minicitiy tartışmalarına cevap”

    Antalya’yı daha yeşil, çevreci, katılımcı ve şeffaf bir yönetim anlayışıyla yönettiklerini kaydeden Türel, “ Konyaaltı sahil projesinde, geçmişe göre projede beton alanı yüzde 30 azaltıyoruz. ‘Çevre katliamı yapılıyor’ diyorlar. Söktüğümüz ağaçları geri getiriyoruz, 5 bin 504 yeni ağacı dikiyoruz. Bunun yeşil proje olmadığını iddia etmek enteresan. ‘Sahili yat limanıyla kapatacaksınız’ diyorlar. Karayolu bölgesi zaten halka kapalı ala biz burayı halka açıyoruz. Hepsi halkın yalan yanlış bilgilerle kafasını karıştırmaktan başka bir şey değil. Üzülüyorum. Bir siyasi partinin başkanı çıkıyor diyor ki, Minicitiy neden yıkıldı. Minicitiy yap işlet devret formülüyle yapılıp, özel sektöre kullandırılmış. Orada akvaryum var benden önceki dönemde yapıldı, nasıl yapıldı yap işlet devretle yapıldı. İşlerine gelmiyor. Minicitiy içine akvaryum yapmışsınız, iyi yapmışsınız, bende orada bir yaşam alanı oluşturuyorum. Bende sizden öğrenip yap işlet devretle yapıyorum.Akdeniz Atatürk Kültür Sanat Eğlence ve Yaşam Merkezi içinde, oyun parkı, macera parkı, kır kahvesi, çocuk tırmanma duvarı, açık aletli spor alanları, heykel parkı, köpek eğitim parkı, kelebek parkı, kuş evleri, geleneksel el sanatları, grafiti sergi duvarı, basketbol sahası, açık spor alanları, festival ve yazlık sinemalar, süs havuzları, açık yeme içme meydanı, doğal ürünler pazarı ve bir ticari faaliyetin olacağı açık sokak yer alıyor. Deniliyor ki buraya AVM yapılacak. Biz burada yaşam merkezi oluşturuyoruz. Geçmişte Miniciti’de günlük kullanıcı 50 kişiydi, şimdi buraya günde en az 20-30 bin 50 bin kişinin kullanacağı yaşam alanına dönüştürüyoruz. Kullanılıyor muydu orası. Biz burayı halkın kullanımına dönük olarak Antalya kazandırmaya çalışıyoruz.”ifadelerine yer verdi.

    “Hesapları koltuktur”

    Antalya’da iyi işler olmasını istediklerinin altını çizen Menderes Türel, “Birileri işi gücü bırakmış biz bunları nasıl yaptırmayız. Hesap, koltuk hesabıdır. Menderes Türel, bunu yaparsa bir daha kazanır sıra bize gelmez. Anlatıyorum ki inşallah zihniyetleri değişir. İnşallah projelerle ortaya çıkarlar.”dedi. Kent merkezine önemli projeler kazandırmaya başladıklarını dile getiren Türel, cazibe merkezileri olması halinde turistlerin dışarı çıkacağını bildirdi.

    “Aksu Çalkaya’da kentsel dönüşüm”

    Kentsel dönüşümün Antalya için çok önemli olduğunun altını çizen Türel, ” Kepez Santralde Türkiye’nin en büyük dönüşümünü gerçekleştiriyoruz. 3 bin 262 hak sahibin evlerini karşılıksız ama değeri itibarıyla eski değerinin 3-5 mislinde kazançla geri veriyoruz. 1300 dönümlük yerde 3 bin 262 kişinin tapularını veriyoruz. 13 bin dönümlük olan olan Aksu’nun Çalkaya, Güzelyurt ve Altıntaş mahallerinin büyük bölümünü oluşturdu. Aksu Belediyesi 600 milyonluk borçtan kurtuluyor. Vatandaşımız işgalci olduğu kendi öz yurdunda şerhleri kalkacak tapusunu alacak. Çalkaya’da dönüşüm başlayacak, orası Antalya’nn en önemli cazibe merkezlerinden olacak.”diye konuştu.

    “Antalya kazanacaksa, Türel her zaman kaybetsin”

    Şehirlerin yaşamı insanları yaşamına benzeten Başkan Türel, ” Nasıl ki insan hayatının şansı dönemleri varsa kentlerinde vardır. Antalya şuanda bu fırsatı en iyi şekilde değerlendiriyor. Bu süreklilik arz ederse, istikrar olursa hizmetler katlanarak devam eder. Küçük bir reklam arasında, Antalya’nın neler yaşadığını biliyorsunuz. Antalya kazanacaksa Menderes Türel,her zaman kaybetsin. Antalya’da yaprak kımıldamayınca, partimde genel başkan yardımcılığı olduğum yerde içim sızladı. Raylı sistem ilerlemedi, köprülü kavşak yapılmadı. Temizlik işçisi maaş alamadım deyince kalbim paramparça oldu.

    Türkiye’de ilk kez Dünya Bankası hazine garantisi olmadan kredi kullandırıyor. 3. etap raylı sistemde bunu başarıyoruz. Bu belediyenin itibarından kaynaklanıyor. Önceliğimiz Antalya’nın kazanmasıdır.”dedi.

    Boğaçayı Projesinin 10 bin kişiye istihdam sağlayacağını işaret eden Türel, “Ücretli sahil yok. Yüzde 100 halka açık. ’Burayı halka kapatıyorlar’ diyorlar. Biliyorlar aslında nasıl proje olacağını. İddia ediyorum, bir çok ödül alacak.”diye konuştu. Köprülü kavşakların eleştirilmesine tepki gösteren Türel, Mevlana Kavşağındaki düzenlemeyle vatandaşın cebine 24 milyon kaldığını belirti.

    “Çetin konuşma”

    TSK’nın Zeytin Dalı Harekatı kapsamında Afrin’de görev yapan Mehmetçiklere minnettar olduklarını kaydeden Çetin, tüm şehitlere Allah’tan rahmet diledi.

    Suriye’de IŞİD bitmesine rağmen savaşın bitmediğini dile getiren Çetin, “ ABD, Rusya, İran, İsrail fiilen savaşın içindedir. Irak’ı ve Suriye’yi bölme planından vazgeçmiyorlar,maalesef dünya Suriye’de olup biteni görmüyor. İletişim çağında yaşıyoruz, bu çağda sahada olmak, sahada kazanmak yetmiyor. Dünyaya gerçekleri anlatmanın yolunu mutlaka bulmalıyız. Bunun için de uluslararası kamuoyu nezdinde daha güçlü olmalıyız. Hollanda meclisinin kararı ve Almanya basınında bizdeki bazı davalarla ilgili haberler imajımızı zedelemektedir. “diye konuştu.2018 yılının ekonomi alanında iyi gittiğini kaydeden Davut Çetin, “Dünya ekonomisinin gündeminde ABD faizlerinin yükselmesi en önemli konudur. Bu nedenle döviz ve faiz riskleri bir süre daha devam edecektir. Türkiye’de ise bazı büyük şirketlerin kredilerini ödeyemedikleri basında yer almıştır. Bu durum bankaların da dikkatli olmasına yol açmaktadır. Geçen yılın kredi genişlemesi bu yıl olamayacaktır. Geçen yıl KGF destekli kredilerle 250 milyar kredi verildi, bu yıl KGF desteği 50 milyar olacak. Kredi musluğunun birden kesilmesi ekonomide zorluk yaratabilir. Bu nedenle TOBB yeni bir Nefes Kredisi çalışması yapmaktadır. 2016’da Nefes kredisi KGF destekli kredi paketine öncü olmuştu. Bu yıl da böyle bir gelişme olmasını ümit ediyoruz.”dedi.

    “Türkiye’de gençler sanal parayla zengin olmaya çalışıyor”

    Kripto para konusuna da değinen Davut Çetin, “ Geçen hafta blockchain teknolojisi ve sanal para konusunda konferans düzenledik. Katılım yüksek oldu, fakat basınımızda fazla yer almadı. Kripto para, şu anda spekülasyon yapılan bir araçtır, fakat gelecekte çağın parası olacaktır. Suudi Arabistan, İran gibi bazı ülkeler şimdiden kendi kripto paralarını çıkarma kararı verdiler. Türkiye olarak biz de buna seyirci kalmamalıyız. Geçen gün basınımız İran’lı turistlerin Türkiye’de kredi kartı kullanamadığını yazdı. Sanal para bu tür sorunların aşılmasını sağlayabilir. Bununla birlikte bugün için bu paraların çoğunun spekülatif yatırım alanı olduğu gerçektir. Türkiye’de birçok kişi sanal parayla kısa zamanda zengin olmaya çalışıyor, herkes bu konuda dikkatli olmalıdır. Özellikle gençler sanal parayla zengin olmak yerine blockchain teknolojisini, bilgisayar yazılımını öğrenmek için çalışmalıdır.”ifadelerine yer verdi.

    “Yenilikler”

    Torba yasayla yapılan değişiklikler hakkında da bilgiler veren Çetin, “ TOBB’un da katkısıyla yatırımların teşviki için yeni adımlar atılmaktadır. Şirket kuruluş işlemleri kısalıyor ve Odalar tek durak ofis oluyor. Artık şirket kuruluşu sadece odada yapılabilecek. Bunun dışında inşaat izinleri ve tapu işlemleri kısalıyor. Sanayi sicil belgesi olan şirketlere yeni makine alımında teşvik belgesi olmadan KDV istisnası geliyor. Ticari davalarda 100 bin lira altındaki davalarda yargılamanın hızlandırılması için bazı düzenlemeler gündemde. Bildiğiniz gibi, arabuluculuk mekanizması kuruldu, fakat henüz etkin işlemiyor. Odalar olarak arabuluculuk sisteminde daha etkin bir biçimde yer almak istiyoruz ve bu yönde çaba harcıyoruz.”diye konuştu.

    “Antalya ekonomisi toparlanıyor”

    Antalya ekonomisinin 2017’de toparlanma yaşadığını, 2018’e ise iyi bir giriş yaptığını kaydeden Davut Çetin, “ Veriler bu durumu göstermektedir, bununla birlikte hepimiz şuna da dikkat etmeliyiz. 2015’de durgunluğa girdik, 2016’da kriz yaşadık, 2017’de çarklar yeniden dönmeye başladı. Yani turist sayısında, vergi tahsilatında, istihdamdaki yükseliş baz etkisinin sonucudur. Türkiye ekonomisi büyüdü, fakat biz birçok sektörde henüz 2014 düzeyine yeni geliyoruz. Dolayısıyla verileri doğru analiz etmeliyiz. Antalya’da SGK’ya kayıtlı ücretli çalışan sayısı, 2016’daki düşüşten sonra 2017’deyeniden eski düzeye gelmiştir. Yani istihdamda kriz etkisini yeni telafi ettik. SGK’ya kayıtlı işyeri sayısı da düşmüştü, yeniden yükselişe geçti. 2017’de 2016’ya göre 4 bine yakın işyeri artışı yaşandı.”dedi. Çetin, karşılıksız çek konusunda iyileşmenin devam ettiğini kaydederek, ocak ayında ödenen çek tutarının geçen yıla göre yüzde 35 arttığını, karşılıksız çek oranının ise yüzde 1.6’ya gerilediğini bildirdi. Vergi tahsilatında da iyileşme olduğunu belirten Çetin, 2016’da sıfır olan vergi artışının, 2017’de yüzde 11’ yükseldiğini işaret etti.

    “Konut satışları hareketlendi”

    Durağan olan konut satışının yeni yılla birlikte hareketlendiğini ifade eden Çetin, ocak ayında Antalya’nın konut satışında Türkiye’ye fark attığını, kredili satışlardaki azalmaya rağmen toplam satışın yükseldiğini belirtti.

    Çetin, yabancılara konut satışında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 61’lik artış olduğunu söyledi.

    “Sera ürünlerindeki olumsuz yargıyı değiştirmeliyiz”

    Hükümetin tarım sektörüne destekleri artırdığını anlatan Davut Çetin, “ Tarım desteklerinde bizim hep dikkat çektiğimiz bir husus sera üretimine dönük desteklerin yetersiz kalmasıdır. Mazot desteği veya dekar başına destekler büyük arazi tarımında fayda sağlıyor, fakat 5-10 dekarlık sera üretiminde yetersiz kalıyor. Bunun dışında tarımda asıl önemli olan konu kooperatiflerin güçlü hale getirilmesidir. Sera ürünleriyle ilgili olumsuz yargıyı değiştirmeliyiz. Herkes bilmelidir ki, sera üretimi daha kontrollü bir üretimdir, yani serada hastalık az olduğu için ilaç kullanımı daha azdır. Bu duruma karşı Antalya olarak kaliteli ürünlerimizi markalaştırmalıyız. Yapmamız gereken bir çalışmada ürün tanıtım gruplarının Türkiye çapında yeniden hayata geçirilmesidir.”dedi.

    Çetin, Antalya yöresel ürünlerini korumak için coğrafi işaret tescili çalışmaları olduğunu ifade ederek, kentin piyazının ismini tescillediklerini vurguladı.

    “Antalya iklim değişikliğine hazırlanmalı”

    Antalya nüfusunun 7 yıl sonra 2.8 milyon olacağına değinen Çetin,”Hızlı göç alan illerde sürdürülebilirlik konusu mutlaka düşünülmelidir. Türkiye’de her il, her kent geleceğini yeni baştan planlamak zorundadır. İklim değişikliği, aşırı sıcak, kuraklık, aşırı yağış ve sel gibi dalgalarla giderek daha görünür hale gelecektir. Uzmanlar Antalya’nın Mısır, Libya iklimine geçeceğini söylüyorlar. Geçen yaz yaşadığımız su sorunu geçici bir sorun değildir. Bir serada 1 kilo domatesi 100 litre su ile üretiyorsak bunu gelecekte sürdüremeyiz. Turist başına günde ortalama 225 litre su tüketiyoruz. Suyu az tüketen bir ekonomiye ve tarıma geçmeliyiz. Antalya’yı iklim değişikliği afetlerine karşı hazırlamalıyız.”ifadelerine yer verdi.

    “Toplu işyerleri kurulmalı”

    Kent merkezinde ticaretin zayıflamasının tam 25 yıllık bir konu olduğunu aktaran Çetin, “ Betonlaşma, kent estetiği, cazibe merkezi meselesi 25 yıllık konulardır. Kaleiçi’nde, Kalekapısı’nda güzel projeler yaptınız. Tramwayın havalimanına kadar gitmesi, Kent müzesi, Şarampol caddesi, Ali Çetinkaya projesi, hiç şüphesiz güzel projelerdir. Sosyal hizmetler, spor, eğitim hizmetlerinde de güzel projelerinizi görüyoruz. Bir talebimiz kent merkezindeki kentsel dönüşüm master planıdır. Bireysel dönüşümlere izin verilmemeli, toplu dönüşümlerle daha fazla yeşil alan, sosyal alan, yol ve otopark üretilmeli, kent estetiği düzeltilmelidir. Balbey dönüşümüne başladınız, fakat dönüşüme her yerin ihtiyacı var. Vali konağımızın arkaları bile gecekondu görüntüsündedir. Toplu işyerleri konusunu yıllardır konuşuyoruz. Oto galerileri, inşaat malzemecileri, matbaacılar, hurdacılar, mobilyacılar,tüpgazcılar gibi bir çok sektörü ihtisas bölgelerinde toplamalıyız. Bu hem kenti rahatlatır hem bu sektörlere katkı sağlar.”diye konuştu.

    “Antalya’da caddelerde ekmek büfeleri var”

    Avrupa’da gazete satan büfeler ve çiçek çarşılarının caddelere renk verdiğini aktaran Çetin, Antalya’da ise gazete ve çiçeğin değil ekmek büfelerinin olmasını eleştirdi.

    Antalya’da mimari estetik ve bina renkleri sorunu olduğunu ileri süren Çetin, Şarampol ve Ali Çetinkaya çalışmasının Kazım Özalp’te, Güllük’te, Konyaaltı’nda yapılmasının yararlı olacağını belirtti.

    “Antalya’nın trafiği sorunlu”

    Antalya’nın trafik kültürünün sorunlu olduğuna dikkat çeken Çetin, “Caddelerde park çizgisi ya yoktur ya da uyan yoktur. Ya yaya geçitlerini kaldıralım yada toplumun kurallara uymasını sağlayalım. Avrupa ülkelerinde bir otomobil park çizgisi dışına taşarsa ciddi ceza kesilir. Bunları yapmak zorundayız, kentin kuralları olmalıdır.”dedi.

    Konuşmaların ardından Çetin, Türel’e tablo hediye etti.

  • Başkan Türel DSÖ Belediye Başkanları zirvesine katıldı

    Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı ve Türkiye Sağlıklı Kentler Birliği Başkanı Menderes Türel, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Avrupa Sağlıklı Şehirler Ağı tarafından Danimarka’nın başkenti Kopenhag’da gerçekleşen Belediye Başkanları Zirvesine katıldı. Türel, kentlerinin sağlık ve refahına yönelik çalışmalarını kararlılıkla sürdüreceklerini kabul ettikleri Kopenhag Belediye Hakları Mutabakatına imza attı.

    Kopenhag Birleşmiş Milletler Binasında (UN City) gerçekleşen dünyanın farklı yerlerinden 37 belediye başkanı, 80 üst düzey politikacı, danışman ve diğer sivil temsilcilerin yer aldığı üst düzey toplantıda Paraguay’dan Rusya Federasyonu’na kadar bir alanda yaklaşık 125 milyon insan, üst katılımcılar tarafından temsil edildi. Belediye Başkanları Zirvesine Başkan Türel ile birlikte Türkiye Sağlıklı Kentler Birliğine üye Burdur Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz, Pendik Belediye Başkanı Salih Kenan Şahin, Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar, Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç ve Bayındır Belediye Başkanı Ufuk Sesli de katıldı.

    Sağlıklı ve refah kentler

    Sağlık, siyaset ve geleceği tartışmak için belediye başkanlarını, politikacıları ve teknik uzmanları DSÖ Avrupa Sağlıklı Şehirler Ağı himayesinde bir araya getiren Belediye Başkanları Zirvesi’nde, sağlığın ve refahın kent kalkınmasını nasıl yönlendirebileceği ve bunun nasıl adil ve sürdürülebilir olabileceği masaya yatırıldı. Zirvenin sonunda belediye başkanları, kentlerinin sağlık ve refahına yönelik çalışmalarını aynı kararlılıkla sürdüreceklerini kabul ettikleri Kopenhag Belediye Hakları Mutabakatına imza attı.

    Başkan Menderes Türel, kendisi ile yapılan röportajda yapılan zirvede kendisini en çok etkileyen şeyin, dünyanın farklı yerlerinden katılan belediye başkanlarının bu amaç doğrultusunda toplanmış olmaları ve daha sağlıklı ve daha mutlu şehirler oluşturabilmek için ortak mutabakata varma istekleri olduğunu söyledi. Başkan Türel, sağlıklı şehir projeleri oluşturulmasında belediye başkanlarının çok önemli ve benzersiz bir konumda olduklarını sözlerine ekledi.

  • Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Türel: “Çiftçiye önemli destek sağlıyoruz”

    Antalya’da açılışı yapılan Domatexpo’ya katılan Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, güneş enerji santralleri ile sulama birliklerine elektriği bedava sağladıklarını ve çiftçiye önemli destekler verdiklerini, Kumluca sel felaketinde zarar gören afetzedelere can suyu olması için maddi katkıda bulunacaklarını kaydetti.

    Kumluca’da bu yıl 5’incisi düzenlenen Domates Yetiştiriciliği Teknolojileri Fuarına (Domatexpo) Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba, AK Parti Antalya Milletvekili Atay Uslu, Hüseyin Samani, Antalya Valisi Münir Karaloğlu, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel ve eşi Ebru Türel, AK Parti İl Başkanı Rıza Sümer, Kumluca Kaymakamı, ilçe başkanları, muhtarlar STK temsilcileri ve vatandaşlar katıldı.

    Fuarda konuşma yapan Başkan Türel, 3 gün önce yaşanan afetten dolayı duyduğu üzüntüyü dile getirdi. Büyükşehir Belediyesi olarak tarımda yaptıkları hizmetleri anlatan Başkan Türel, “Türkiye’de bir ilki gerçekleştirerek Güneş Enerji Santralleri kurduk. Artık Büyükşehir Belediyesine devrolmuş sulama birliklerinin ve kooperatiflerinin elektriği bedava. Bu çiftçimize çok önemli bir destek. Böylelikle çiftçimiz enerji maliyetlerini düşürmek suretiyle ürününü daha rekabet edebilir olarak satabiliyor ve ucuza mal ediyor” dedi.

    “Tarım sektörüne gözümüz gibi bakmak zorundayız”

    Antalya’da tarımı destekleyecek hale geldiklerini belirten Başkan Türel, “Antalya’da dönümlerce arazi Büyükşehir Belediyesinin yapmış olduğu kapalı devre sulama sistemleri ile sulanabiliyor. Tarım bizim en önemli sektörümüz. Antalya tarımın da turizmin de başkenti. Antalya’nın tarımda başı ağrısa, Türkiye’nin midesi bulanır. Antalya’nın tarımda başı ağrısa dünya gıdasız kalma tehlikesiyle baş başa kalabilir. O yüzden tarım sektörüne de biz gözümüz gibi bakmak zorundayız” diye konuştu.

    Afet bölgesinde üç gündür incelemelerde bulunduklarını belirten Başkan Türel, “Hiç merak etmeyin, devletimiz güçlüdür. Bütün yaralar devletimiz tarafından sarılacaktır. Biz de Büyükşehir Belediyesi olarak sıcağı sıcağına bu sıkıntı ile karşı karşıya kalan vatandaşlarımızın aç ve açıkta kalmaması için derhal bölgede ekiplerimizle beraber çalışmalarımızı yürüttük, yürüteceğiz. Şimdi en azından bugünlerdeki bir cep harçlığı olabilecek maddi katkıyı da afetten zarar gören vatandaşlarımıza dağıtma kararı aldık. En azından can suyu olsun” ifadelerini kaydetti.

    Konuşmasının ardından Başkan Türel, düzenlenen domates yeme yarışmasında dereceye giren yarışmacılara da ödüllerini takdim etti.

  • Türel, sinema meslek örgütlerine cevap mektubu yazarak işbirliğine hazır olduğunu belirtmiş

    Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel’in, 54. Uluslararası Antalya Film Festivali’nde ulusal ve uluslararası yarışma kategorilerinin birleştirilmesi ile ilgili kendisine ortak mektup yazan Sinema Meslek Birliği ve Sinema Derneği temsilcilerine cevap mektubu yazdığı ortaya çıktı. Sinema ve Televizyon Eserleri Sahipleri Meslek Birliği (SETEM) tarafından sinema camiasıyla paylaşılmadığı ileri sürülen mektubunda Türel, Türk filmlerinin gösterimi ve seyirciyle buluşması konusunda sinema meslek örgütlerinden gelecek her türlü öneriye açık olduklarını bildirdi.

    54. Uluslararası Antalya Film Festivali’nin uluslararası niteliğini güçlendirmek, çıtasını yükseltmek amacıyla ulusal ve uluslararası yarışma kategorileri birleştirilmişti. Sinema meslek birliği ve sinema derneği temsilcileri, yarışma kategorilerinin birleştirilmesi kararı ile ilgili Antalya Film Festivali Başkanı ve Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel’e ortak bir mektup yazmıştı. Sinema meslek örgütleri adına SETEM Başkanı Mehmet Güleryüz tarafından 28 Temmuz’da Başkan Türel’e gönderilen mektupta, sektörünün konuyla ilgili düşünceleri ve endişeleri iletilmişti.

    Medyada Türel’in, mektuba cevap vermediği, sinemacılarla iletişime geçmediği iddia edilmişti. Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel’in, mektubun eline ulaşmasının hemen ardından bir cevap mektubu kaleme alarak, sinema meslek örgütlerine iletilmek üzere faksla ve kurye ile SETEM Başkanı Mehmet Güleryüz’e ilettiği ortaya çıktı.

    4 Ağustos 2017 tarihinde SETEM’e fakslanan mektubun aynı gün kurye ile de İstanbul Şişli’deki adresine de gönderildiği belirtildi. Kargo kayıtlarından 7 Ağustos’ta SETEM çalışanı N.Ö. tarafından teslim alındığı anlaşılan ve sinema camiasından bugüne kadar gizlendiği iddia edilen mektupta Menderes Türel, yapılan yeniliğin tam anlaşılamadığını, festivali geleneği koruyarak geleceğe taşımak için yeni bir adım attıklarını belirtti. Mektubunda Türk filmlerinin gösterim merkezi olarak kabul edilen Antalya Film Festivali’nin aynı misyonu taşımaya devam edeceğini vurgulayan Türel, Türk filmlerinin gösterimi ve seyirciyle buluşması konusunda sinema meslek örgütlerinden gelecek her türlü öneriye açık olduklarını bildirdi. Antalya Film Festivali ve Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel’in SETEM’e gönderilen mektubunda şu ifadeler yer aldı:

    “Değerli Sinema Meslek Örgütü Yöneticileri;

    Bana göndermiş olduğunuz mektupta şunu görmüş bulunuyorum ki Antalya Film Festivali içerisinde yaptığımız yenilikler ve hedeflerimiz tarafınızdan tam olarak anlaşılmamıştır.

    Öncelikle şunu tekrar söylemek isterim ki biz bir geleneği yok etmiyoruz. Geleneği koruyarak, geleceğe taşımak için yeni bir adım atıyoruz. Antalya Film Festivali, Ulusal yarışma, Uluslararası yarışma, Film Forum, özel gösterimler ve yan etkinlikler bölümlerinden oluşmaktaydı. Her yıl yerli ve yabancı binlerce kişinin katıldığı festivalimizde tek değişiklik uluslararası hale gelmesidir.

    Türk filmlerini dünya sinemasıyla aynı platformda buluşturmaya devam ediyoruz. “Uluslararası Yarışma”yı, dünyanın önde gelen sinemacılarının da içinde bulunduğu bir platform haline getiriyoruz. Uluslararası yarışmada yarışacak yerli film sayısı, bizim de çatısı altında yer aldığımız FIAPF’ın koyduğu kurallar doğrultusunda belirleniyor.

    Antalya Film Festivali’nin temel hedefi sadece festival yapmak değil, Türk film sektörünün gelişmesine ve büyümesine katkıda bulunmak için ulusal ve uluslararası sektörün tüm oyuncularının bir arada bulunduğu platform oluşturmaktır.

    Endüstrinin en büyük zorluğu proje geliştirme aşamasında yaşadığını ve endüstriye asıl bu noktada destek gerektiğini biliyoruz. İşte bu nedenle 3 yıldır Türkiye’de üretilen projelere destek verdiğimiz ve yeni sinemacılar için “keşif alanı” olarak konumlandırdığımız Antalya Film Forumu bu yıl daha güçlü bir hale getiriyor ve Türk Film Projelerine verilen desteği arttırıyoruz. Bu projelere verdiğimiz desteğin Antalya’dan sonra da devam ettiriyor proje ve proje sahipleriyle geri bildirim amaçlı toplantılar gerçekleştiriyoruz. Ayrıca yine Forum’da alanında uzman Uluslararası sinema profesyonellerini Türkiye’deki sinema profesyonelleriyle bir araya getiriyoruz. Yani Forum’da yaptığımız çalışmalarla ülkede üretilen filmleri uluslararası endüstriye sunmuş oluyoruz.

    Antalya Film Festivali’nde Türk Filmleri bundan sonra gösterilmeyecek algısı oluşturulmaktadır. Festivalimiz içerisinde farklı bölümlerde Türk filmlerimizin özel gösterimleri yapılarak Antalya seyircisi ve profesyonellerle buluşmasına devam edilecektir. Türk Filmlerinin gösterim merkezi olarak kabul edilen Antalya Film Festivali aynı misyonu taşımaya devam edecek. Bu noktada Türk Filmlerinin gösterimi ve seyirci ile buluşma noktasında sinema meslek örgütlerimizden gelecek tüm önerilere kapımızın açık olduğunu belirtmek istiyorum.

    Hedefimiz küresel varlığımızı güçlendirmek ve Türk sinemasını uluslararası yarışmayla dünya film endüstrisinin önemli oyuncularından biri haline getirmektir. Antalya gibi Turizmde dünyanın en büyüklerinden birisi olan bir şehrin film festivali de dünyanın en büyükleri arasında olmalıdır.

    Antalya Film Festivali 54. Yılına önemli yeniliklerle yeni bölümlerle Türk sinemasına verdiği desteği koruyarak sizlerle birlikte her zaman daha yükseği daha iyiyi hedeflemeye devam edecektir.”

  • Başkan Türel huzurevi sakinlerini unutmadı

    Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, Kurban Bayramı dolayısıyla Halil Akyüz Huzurevi sakinlerini ziyaret ederek, bayramlarını kutladı.

    Döşemealtı’nda bulunan Büyükşehir Belediyesi Halil Akyüz Huzurevi sakinleri ile biraraya gelen Başkan Menderes Türel, yaşlılarla tek tek tokalaşarak, karanfil verdi. Huzurevi sakinlerinin bayramlarını tebrik eden Türel, “Aslında sizler bizim için birer karanfilsiniz” dedi. Başkan Türel, Büyükşehir Belediyesi Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanı Ayşe Üstündağ’dan huzurevi sakinleri ile ilgili bilgi aldı. Yaşlı bireylerle sohbet eden Türel, tek tek talep ve sorunları olup olmadığını sordu.

    Sizlen bizim baş tacımızız

    Ziyaretten dolayı büyük memnuniyet duyduklarını dile getiren Halil Akyüz Huzurevi sakinleri Türel’e çikolata ve tatlı ikramında bulundu. Huzurevi sakinlerinden Ethem Erol ve Necla Ustaoğlu sürpriz yaparak, Başkan Türel’e el emeği göz nuru eserlerini hediye etti. Hediyelerden dolayı teşekkür eden Türel, “Sizler bizim baş tacımız, gözlerimizin nurusunuz. Sizlerin dualarıyla daha fazla çalışıyor ve hizmet ediyoruz. İyi ki varsınız. Sizleri de böylesi anlamlı bir günde ziyaret etmek benim için her zaman huzur verici” diye konuştu.