Etiket: tüketiminin

  • Böbrek taşı oluşumuna karşı sıvı tüketiminin önemi

    Op. Dr. Mücahit Kabar, böbrek taşı oluşumuna karşı alınabilecek en iyi önlemlerden birinin sıvı tüketimi olduğunu söyledi.

    Gün içerisinde yeterince sıvı tüketmemenin böbrek taşı oluşumunu doğrudan etkilediğini belirten Özel Esentepe Hastanesi Üroloji Uzmanı Op. Dr. Mücahit Kabar, böbrek taşı, kişinin günlük yaşantısını da şiddetli ağrı sebebiyle olumsuz etkilediğini ifade etti. Böbrek kanalları içerisinde oluşan mineral içerikli sert kitlelerin, böbrek taşı olarak adlandırıldığını belirten Kabar, taşların genetik faktörler, doğuştan idrar yolları anomalileri, yetersiz sıvı alımı, kullanılan bazı ilaçlar ve beslenme alışkanlıkları sebebiyle de ortaya çıkabileceğini belirterek, “İdrar rengi koyu olduğunda da daha fazla sıvı tüketilmesi gerekir. Günde 3 litre sıvı tüketilmesine özen gösterilmelidir. Hastalık daha çok 30-50 yaş aralığında görülmektedir. Bazen bulantı ve kusmaya sebep olabilecek kadar ağır bir sancı yaşanabilir. Zaman zaman idrar yaparken şiddetli acı hissi oluşabilir” dedi.

    Kabar, böbrek taşının oldukça sık görülen bir hastalık olduğunu dile getirerek, erkeklerde kadınlara göre daha fazla yaşandığını belirtti. Taş dökmenin kişiden kişiye göre değişkenlik gösterdiğini belirten Kabar, bazen taşın müdahale edilmeden döküldüğünü söyledi. Kabar, kendinden dökülme olmuyorsa tedavi seçeneklerinin değerlendirilmesi gerektiğini aktaran Kabar şöyle devam etti:

    “Şiddetli ağrı yaşanması durumunda mutlaka doktora danışılmalı. Doktor kontrolünde ilaçla ya da cerrahi müdahale ile böbrek taşından kurtulmak mümkün. Böbrek taşı tekrarlayan bir özelliğe sahiptir. Öncesinde böbrek taşı sorunu yaşayanlarda tekrar etme olasılığı vardır. Bu sebeple, tedavi sürecinin başından sonuna dek doktorun önerileri dikkate alınmalı. Aksi halde böbrek taşı hastalığı böbreği kaybetmeye dahi sebep olabilir.”

  • Yrd. Doç. Dr. Dayı: “Şeker tüketiminin artmasıyla günümüzde eskiye göre artık diş çürümesi daha çok oluyor”

    İnönü Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Diş Hastalıkları ve Tedavisi Anabilim Dalı Başkanlığı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Burak Dayı, “Gıdaların işlenmiş hale gelmesiyle, yumuşatılmasıyla ve şeker oranının, şeker tüketiminin artmasıyla günümüzde eskiye göre artık diş çürümesi daha çok oluyor” dedi.

    Diş çürükleri ve dolgu yöntemi hakkında açıklamalarda bulunan Yrd. Doç. Dr. Dayı, dolgunun dişlerin çürümesi neticesinde açılan boşluğun temizlendikten sonra tekrar doldurulması işlemi olduğunu söyledi.

    Dolgu yapılan dişlerde tekrar çürümelerin olabileceğine değinen Dayı, “Biz sadece bazen bir yüzeyine yani çürük olan yere müdahale ediyoruz ama dişin sağlam olan yüzeylerine hasta gerekli bakımı yapmazsa ya da farklı nedenlerden dolayı orada tekrar bir besin, bakteri plağı birikimi olursa çürümeler olabiliyor” diye konuştu.

    Günümüzde imkanların fazla olmasına rağmen diş çürümelerinin eskiye nazaran daha fazla olduğunu belirten Dayı, “Eskiden daha çok ham gıdalar tüketiliyordu. Yani işlenmiş gıda oranı neredeyse hiç yoktu. Ama günümüzde gıdaların işlenmesiyle birlikte bunlar daha yumuşak, daha kolay tüketilebilir hale geldi. Eskiden tüketilen maddelerde şeker oranı ya da yapay şeker oranı daha azdı. Hatta belki de yoktu. Dediğim gibi daha ham gıdalar tüketiliyordu. Gıdaların bu şekilde işlenmiş hale gelmesiyle, yumuşatılmasıyla ve şeker oranının, şeker tüketiminin artmasıyla günümüzde eskiye göre artık diş çürümesi daha çok oluyor” ifadelerini kullandı.

    Diş beyazlatma yöntemleri hakkında da bilgiler veren Dayı, diş beyazlatmasının farklı yöntemleri olduğunu dile getirerek, “Dişlerin çeşitli nedenlerle renklenmesi neticesinde veya dişin kendi doğal renginin koyu olması neticesinde dişlere beyazlatmalar uygulanabiliyor. Bunların tabi çeşitleri var. Bizim burada profesyonel olarak yaptığımız ‘ofisblick’ dediğimiz uygulamalar var. Onun haricinde hastaya daha düşük konsantrasyonlardaki beyazlatma maddelerin önerilmesiyle hastanın evde uygulayabildiği çeşitteki materyallerin ve aynı zamanda renklenmiş yüzeylerin klinik ortamda sadece mekanik olarak uzaklaştırabildiği beyazlatma yöntemleri var” dedi.

    Doç. Dr. Dayı, Diş Fakültesinde en sık yaptıkları tedavinin diş çürümesi tedavisi olduğunu belirterek, “Zaten diş çürümesi toplumda hemen hemen herkeste özellikle Türk toplumunda sıklıkla görülebilen bir rahatsızlıktır” şeklinde konuştu.