ErzurumFlaş

Etiket: tüketim

  • Bursagaz, 2020 yılı doğal gaz tüketim verilerini açıkladı

    Bursagaz, 2020 yılı doğal gaz tüketim verilerini açıkladı

    Bir milyonu aşkın abonesi bulunan Bursagaz, pandeminin etkisinde geçen 2020 yılına dair doğal gaz tüketim verilerini açıkladı. Konutlardaki doğal gaz tüketimi bir önceki yıla göre yüzde 6,1 artarken, Bursa’da doğal gazın en çok tüketildiği ilçe Osmangazi oldu.

    Bursagaz, kovid-19 pandemisinin etkisi altında geçen 2020 yılında yaptığı toplam doğal gaz arzı, hane başı tüketim ve yatırımlarla alâkalı verileri paylaştı. Aldığı tedbirlerle pandemi döneminde kesintisiz ve güvenli hizmet vermeyi sürdüren Bursagaz, 2020 yılında müşterilerine 2,42 milyar metreküp gaz ulaştırdı. Mesken abonelerinin doğal gaz tüketimi bir önceki yıla göre yüzde 6,1 artarak, 750 milyon 475 bin standart metreküp olarak gerçekleşti. Konut haricindeki diğer tüketimler ise alınan tedbirlerin etkisiyle bir önceki yıla göre yüzde 3,6 gerileyerek 183 milyon 953 bin olarak gerçekleşti. Yıl boyu en fazla doğal gaz tüketimi ocak ayında gerçekleşirken Bursa’da doğal gazın en çok tüketildiği ilçe ise Osmangazi oldu.

    Bursagaz’ın 2020 yılı verilerini değerlendirdiği açıklamada şunlar kaydedildi:

    “Halkımıza kesintisiz hizmet verme sorumluluğumuzla, pandeminin damga vurduğu 2020 yılında da güvenli ve sürekli doğal gaz arzı sağlamaya devam ettik. Aldığımız tedbirler eşliğinde çalışanlarımız sahada, ofiste ve evde görevlerinin başındaydı. Salgının kontrol altına alınması için dönem dönem gerçekleşen sokağa çıkma yasaklarının ve evde kalma çağrılarının da etkisiyle, hanelerdeki doğal gaz tüketimi bir önceki yıla göre artış gösterdi. Evden çalışma sisteminin yaygınlaşmasıyla birlikte resmi kurumların tüketiminde ise azalma oldu. Öte yandan yatırımlarımız da hız kesmedi. Hem Uludağ’a hem de dağ ilçelerine doğal gaz arzı sağlama çalışmalarımızı, pandemiye rağmen planladığımız gibi 2020 yılında tamamlamış olmaktan mutluluk duyuyoruz.”

    Hizmet verilen ilçe sayısı 11’e çıktı

    Bursagaz’ın yaptığı yatırım ve şebeke çalışmaları sonucunda, 2020 yılında gaz verdiği ilçe sayısı 11’e çıktı. Yıl boyu yapılan toplam yatırım tutarı 147 milyon TL’nin üzerinde gerçekleşti. Böylece Bursagaz’ın Bursa’da yaptığı toplam yatırım tutarı 1 milyar TL’yi aşmış oldu. 2020 sonu itibarıyla şebeke uzunluğu 6.982 kilometreye ulaştı. İznik ilçesinin Boyalıca Mahallesi’ne 12 milyon TL’lik yatırımla 46 kilometre hat döşenmesiyle birlikte, doğal gaz verilmeye başlandı. Harmancık, Orhaneli ve Büyükorhan ilçeleri, 93 milyon TL’lik yatırımla 200 kilometrenin üzerinde hat döşenmesinin ardından doğal gazla tanıştı. ve kış turizminin önemli merkezlerinden biri olan Uludağ da doğal gaza kavuştu. 16 milyon TL yatırım ile 12 ay süren altyapı çalışmaları kapsamında 21 kilometre çelik, 9 kilometre polietilen hat döşendi. Deniz seviyesinden 1.910 metre rakımına doğal gaz hattı ulaştırılmasıyla birlikte önemli bir başarı kaydedildi.

  • Sadıkoğlu TOBB Dayanıklı Tüketim Malları Meclisinde konuştu

    Sadıkoğlu TOBB Dayanıklı Tüketim Malları Meclisinde konuştu

    Malatya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Yönetim Kurulu Üyesi Oğuzhan Ata Sadıkoğlu, TOBB Türkiye Dayanıklı Tüketim Malları Meclisi toplantısına başkanlık yaptı.

    Video konferans yoluyla yapılan toplantıda konuşan Başkan Sadıkoğlu, “Tüm dünyayı etkisi altına alan Covid-19 pandemisi devam ediyor. Süreç çok dinamik, her gün yeni problemler karşımıza çıkıyor. Bizler de TOBB olarak tüm Bakanlıklara tek tek sıkıntıları ve çözüm önerilerimizi Sayın Başkanımız Rıfat Hisarcıklıoğlu’nun önderliğinde anlatıyoruz. Bu ay gündemimizde çevre konuları vardı. Özellikle Geri Kazanım Katılım Payı (GEKAP) konusunda sektörler özelinde toplantılarımıza devam ettik. Çevre ve Şehircilik Bakan Yardımcımız Mehmet Emin Birpınar ile neredeyse her hafta görüşüyoruz. Çoğu konuyu çözüme kavuşturduk. Birkaç konumuz kaldı. İnşallah onları da en kısa zamanda çözeceğiz. Geçen hafta da TOBB olarak Çevre Ajansının Kurulması Kanun teklifi ile ilgili olarak Çevre Komisyonuna katıldık. Taslak Kanun Teklifine dair görüşlerimizi Komisyona ilettik. Meclisimizin de hassasiyetle üzerinde durduğu ÇED ile ilgili maddelerde de olumlu sonuçlar aldık. Yine TOBB olarak Meclislerimizden gelen talepleri göz önünde bulundurarak Avrupa Yeşil Mutabakatı ile ilgili çalışma grubu kurduk. Sektör Meclisleri içerisinde en aktif Meclislerden biri olan Meclisimizin çalışma grubuna da çok değerli katkılar sağlayacağımdan en ufak bir şüphem yok” dedi.

    Kısa çalışma ödeneği uygulamasının uzatılması talebi

    TOBB’un takibini yaptığı konular hakkında da bilgiler veren Başkan Sadıkoğlu, “Takip ettiğimiz birçok konu var. Bunları da sizlerle kısaca paylaşmak istiyorum. Vergi-SGK ödemeleri için vadelendirme imkânı getirilmesini takip ediyoruz ki Meclis gündemine de bu hafta geleceğini öngörüyoruz. Kısa çalışma ödeneği uygulamasının Haziran 2021’e uzatılmasını takip ediyoruz, bu talebimiz de Meclis komisyonunda görüşülüyor. Firmalarımız üzerindeki YEKDEM başta olmak üzere enerji maliyetlerini azaltacak tedbirleri takip ediyoruz” şeklinde konuştu.

  • Mühendislerden yerli üretim ve tüketim çağrısı

    Mimar Sinan Mühendisler Birliği (MSMB) Genel Başkanı Kemal Kaptaner, dernek olarak yerli üretim ve tüketime kafa yorduklarını belirterek, “Son 2 buçuk 3 aydır yaşadığımız ekonomik belirsizliğe karşı ilaç olarak en etkili tedavi hep bir ağızdan, yerli üretelim, yerli tüketelim diyoruz” dedi.

    Bursa’da Mimar Sinan Mühendisler Birliği tarafından ‘Yerli Sanayi ve Teknoloji’ Zirvesi düzenlendi. Zirvede konuşan Mimar Sinan Mühendisler Birliği Genel Başkanı Kemal Kaptaner, “Son 2 buçuk 3 aydır yaşadığımız ekonomik belirsizliğe karşı ilaç olarak en etkili tedavi hep bir ağızdan, yerli üretelim, yerli tüketelim diyoruz. Bu da bizi mutlu ediyor. Biz dernek olarak bu sürece kafa yoruyorduk. Bir takım etkinliklere de başlamıştık. Bursa’da da bunu bir adım öteye taşıyalım diyoruz. Bursa gerçekten sadece otomotiv değil, makine, tekstil, yan sanayi olmak üzere birçok sektörün üretim merkezlerinden birisidir. Çok kullandığımız bir kavram var. Ekosistem oluşturmak. Bursa bunu başaran bir şehir. Gerek üniversiteleri, gerek STK’larla, gerekse milletvekilleri ile bunu gerçekleştiriyor. Bizim geleneğimiz laftan çok icraat yapmak. Tüm arkadaşlarımız akademisyenler olsun, mühendisler, mimarlar olsun bir fiil elin taşın altına koyarak çalışan arkadaşlar. Yerli sanayi, yerli teknolojiden söz edeceksek, üniversitelerimiz, bürokratlar, milletvekillerimiz ve STK’lar mutlaka olmazsa olmaz bir paydaştır. Bu yüzden STK kavramını çok önemsiyoruz” açıklamasını yaptı.

    TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal ise, “Bizim TÜBİTAK olarak 2 ana fonksiyonumuz var. Bu yıl 55’inci yılımızı kutladık. Türkiye’nin bilim, sanayi, teknoloji ekosisteminde destekleyici bir kurumuz. Araştırmanın hem akademiye hem sanayiye hem insan kaynaklarının geliştirme sürecinde destekleme noktasındayız. Bir diğer tarafta da araştırmayı ülkemizin ihtiyaç duyduğu kritik teknolojilerde özellikle savunma, havacılık, uzay ve güvenlik gibi konularda araştırma yapan bir kurumuz” diye konuştu.

    2006 ile 2016 yılları arasındaki verilere göre ülkedeki gayri safi milli hasıla oranı ile Ar-Ge’ye ayrılan paydaki artıştan memnun olduklarını dile getiren Mandal, “Buradaki en önemli nokta sanayi yüzde 35’lerden şu an yüzde 54’lere ulaşmış durumda. Bir diğer ana faktör tam zamanlı eşdeğer araştırmacı sayısı 43 binden 100 bine ulaşmış durumda” dedi.

  • Ankaralılar’a bilinçli tüketim yardımı

    Vatandaşları bilgilendirerek, daha bilinçli tüketim alışkanlıkları kazanmalarını sağlamak amacıyla projeler üreten Ankara Büyükşehir Belediyesi, Tüketici Haftası öncesi yeni bir hizmeti daha Başkentlilerle buluşturuyor.

    Büyükşehir Belediyesi Zabıta Daire Başkanlığı, Başkent’te yaşayan vatandaşlara bilinçli tüketim yollarını anlatan “Tüketici Hakları Rehberi” hazırladı. Başkent Zabıtası, yetişkinler, çocuklar, görme engelliler ve hatta mültecilerin kolaylıkla anlayabileceği dilde hazırladığı rehberde, tüketici haklarını detaylı şekilde anlattı.

    Tüketicilerin bilmedikleri

    Son yıllarda bilgi ve iletişim teknolojilerinin hızla gelişmesi, ürün çeşitliliğinin artması tüketicilerin de daha bilinçli hareket etmesini zorunlu kıldı. Bu durum tüketicinin korunması kavramının önemini artırırken, çok sayıda hukuki düzenlemelerin de yapılmasını gerektirdi.

    Tüketicileri korumaya yönelik hukuki düzenlemeler her ne kadar hayata geçse de çok sayıda vatandaşın bu hakları bilmediği de ortaya çıktı. Büyükşehir Zabıta Daire Başkanlığı Tüketici Hakları Amirliği işte bu gerçeklikten yola çıkarak hazırladığı rehberde, tüketicilerin kaliteli, sağlıklı ve güvenilir ürünler tüketmesini sağlamayı amaçlıyor. Rehber aynı zamanda hem üretici hem satıcı hem de sağlayıcıların tüketicilerin çıkarlarını göz önünde bulundurarak üretim yapmalarını da teşvik ediyor.

    Alışverişte saygı kültürü

    Alışverişlerde saygı kültürünü yaygınlaştırarak, güncel tüketici uyuşmazlıklarına ilişkin sıkça sorulan sorular ve yanıtlarına yer verilen kitapçıkta, güncel tüketici hakları tek tek anlatılıyor. Şehrin kalabalık noktalarında dağıtılacak olan 3 katmanlı “Tüketici Haklarımı Öğreniyorum” broşürü ve kartelâlarla, tüketiciler bilinçlendiriliyor.

    Mülteciler için Arapça broşür

    Ankara Büyükşehir Belediyesi Zabıta Daire Başkanlığı, ülkelerindeki savaştan kaçarak Türkiye’ye sığınan mültecileri de düşünerek, onların anlayabileceği dilde, Arapça broşür bastırdı. Türkçe bilmeyen göçmen ve mültecilerin haklarını aramaları ve bunu yaparken verilebilecek destekler konusunda detaylı bilgilerin yer aldığı Arapça broşürler, Türkiye’de bir ilk olma özelliği de taşıyor.

    Görme engellilere braille alfabeli rehber

    Görme engelli vatandaşların tüketici olarak haklarını öğrenmeleri ve bu hakları kullanmalarını sağlamak amacıyla “Braille Alfabesi” ile basılan bir kitapçık ve sesli anlatımların yer aldığı CD seti hazırlandı. “Hak aramanın engeli olmaz” sloganıyla öncelikle görme engelli okullarda okuyan öğrencilere dağıtılan kitapçıkların dışında işitme engelli vatandaşların yararlanmaları için ayrıca görsel videolar kullanımına sunuldu.

    Çocuklara özel boyama kitabı ve yapboz

    Büyükşehir Belediyesi, çocukları da unutmadı ve tüketici haklarına yönelik bilgileri eğlenceli hale getirdi. Tüketici Hakları Karikatür Yarışması’nda dereceye giren karikatürlerden hazırlanan boyama kitapları ve yapbozlarda, çocukların tüketici haklarını eğlenerek öğrenmeleri, merak uyandıran konularda araştırma yapmalarını kolaylaştıracak anlatımlar kullanıldı.

    Gümrük Ticaret Bakanlığı tarafından düzenlenen “Geleneksel Tüketici Ödülleri” kapsamında, vatandaşlara yönelik çalışmaları ve projeleri nedeniyle geçtiğimiz yıl “Tüketici Özel Ödülü” alan Başkent Zabıtası, vatandaşları bilinçlendirmeye ve farkındalıklarını artırmaya yönelik yeni projeler hazırlıyor.

  • Dayanıklı tüketim malları sektörü, düşük faizli kredi desteği istiyor

    Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Dayanıklı Tüketim Malları Meslek Komitesi Başkanı İbrahim Yılmaz, uygun rakamlarla piyasaya sürülecek olan sıcak paranın piyasaya nefes aldıracağını belirterek, düşük faizli kredi imkanı sunulmasını istedi.

    MTSO 8 No’lu Dayanıklı Tüketim Malları Meslek Komitesi Başkanı Yılmaz, sektörün beklentilerine ilişkin bir açıklama yaptı. Türkiye genelindeki ekonomik durgunluğa rağmen Mersin’de iyi bir sezon geçirdiklerini kaydeden Yılmaz, geçtiğimiz yaz özellikle klima satışlarında beklentilerin üzerinde rakamlara ulaştıklarını dile getirdi. Yaz aylarının oldukça sıcak geçmesi, turizmdeki kısmi hareketlilik ve klima kampanyalarının yoğun olarak yapılması dolayısıyla tahminlerinin yüzde 40-50 fazlası satış gerçekleştirdiklerini ifade eden Yılmaz, bu dönemde beyaz eşyadaki ÖTV indirimi uygulamasının da satışları büyük ölçüde desteklediğini vurguladı. Ancak, yaz aylarının sona ermesi ve düğün sezonunun da tamamlanmasıyla birlikte yeniden durgunluk döneminin başladığına işaret eden Yılmaz, “Durgunluk dönemine giren ticaretin yeniden hareketlenmesi adına beyaz eşyada KDV ve ÖTV indirimlerinin devam etmesini bekliyoruz” dedi.

    Komite olarak durgun geçen sezonları canlandırmak adına neler yapabileceklerini tartıştıklarını anlatan Yılmaz, bunun için diğer ilgili komitelerle birlikte hareket etmenin önemli olduğunu kaydederek, “Durgun geçen kış sezonunu tanıtımlara, kampanyalara ağırlık vererek hareketlendirebileceğimizi düşünüyoruz. Kentimizdeki firmalar bir araya gelerek ortak kampanyalar düzenleyebiliriz ya da büyük AVM’ler ile görüşüp bahçelerinde mini bir fuar havasında hem tanıtım hem satış gerçekleştirebiliriz. Bu sayede dikkatler sektörün üzerine çekilir ve hareket gelir” ifadelerini kullandı.

    “Düşük faizli kredi desteği bekliyoruz”

    Aralarında dayanıklı tüketim eşyalarının da bulunduğu birçok sektörün hareketlenmesinin inşaat sektörünü hareketlendirmekten geçtiğinin altını çizen Yılmaz, özellikle bu sektörü canlandıracak, yeni projelerin başlamasını sağlayacak düşük faizli kredi desteği verilmesi gerektiğini belirtti. Ticaretin ağırlıklı olarak inşaat sektörüne endeksli olduğuna dikkat çeken Yılmaz, şöyle devam etti: “Birçok kalemle dolaylı ya da dolaysız bağlantısı var. Komite olarak gruptaki arkadaşlarımızın önerilerini, talep ve dileklerini yerinde izleyerek olası sıkıntılarını gündeme alıyoruz. Ardından birer rapor haline getirip olgunlaştırarak üst mercilere sunuyoruz. Bu bağlamdaki taleplerimizden bir tanesi de odamızın üyelerine düşük faizli kredi imkanı sunması oldu. Bankalardan maalesef yeterli desteği alamıyoruz. Bu durum piyasalardaki sıkışıklığın artmasını da beraberinde getiriyor. Uygun rakamlarla piyasaya sürülecek olan sıcak para nefes aldıracaktır. Başta inşaat sektörü olmak üzere tüm üyeler bu imkanlardan yararlanmalıdır.”

    “Ayakta kalmak için sağlam ticaret önemli”

    Durgun geçen bir süreci başarıyla atlatabilmek için üyelerine önerilerde de bulunan Yılmaz, bu dönemde çok para kazanmak kaygısıyla hareket etmek yerine sağlam kişilerle çalışmaya dikkat edilmesi gerektiğini dile getirdi. Tüm dünyanın ekonomik bir darboğazdan geçtiğini hatırlatan Yılmaz, bu dar ekonomi içinden yara almadan çıkabilmek için çok fazla stoklu çalışılmaması, temasta bulunulan paydaşların tümüne dürüst davranma felsefesinin ön planda tutulması, risklerin azaltılması gerektiğini vurguladı.

    “Mersin, dinamik bir yapıda”

    Mersin’in dayanıklı tüketim malzemeleri satışında diğer illerden daha avantajlı bir konumda bulunduğuna dikkat çekerek sektörün Türkiye geneline göre daha iyi durumda olduğunu belirten Yılmaz, “Yine de tüm zincirin halkaları birbirini etkiliyor. Belirsizlik ve durgunluk hepimize yansıyor ve piyasaların canlanması için ekstra girişimlere ihtiyaç duyuluyor” değerlendirmesini yaptı.

    Mersin’de mağazacılığın şekil değiştirmeye başladığına da değinen Yılmaz, gerek bu değişim gerekse piyasalardaki durgunlukla birlikte geçen yıl kentte sektörde faaliyet gösteren firmaların yaklaşık yüzde 7-8’inin kapandığını anlattı. Kentin aldığı yoğun göçle birlikte artan nüfus potansiyeline hitap edecek büyük kapasiteli işletmelerin öne çıkmaya başladığını bildiren Yılmaz, “Küçük işletmeler bu nedenle kapandı. Onun yerine birçok ürünün bir arada satıldığı büyük kapasiteli işletmeler açılmaya başladı. Kapanan firmalarımız olsa da genel anlamda Mersin’deki ticari kapasitenin azaldığını düşünmüyorum. Yalnızca çalışma yön değiştirip büyük mağazacılık sistemine geçiş başladı” dedi.

    Değişen mağazacılık koşullarında hizmetin de yenilenmesi gerektiğine dikkat çeken Yılmaz, MTSO’dan bu noktada da destek beklediklerini ifade ederek, özellikle Eğitim ve Kalkınma Vakfı aracılığıyla hizmet sektöründe faaliyet gösteren personel için kıyafetten hitaba, öfke kontrolünden diksiyona kadar birçok alanda kişisel gelişim eğitimlerinin artırılarak devam etmesini istedi.