Etiket: tüketici

  • Bakan Tüfenkci: “Tüketici dostu olmaya devam edeceğiz”

    Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, piyasayı denetleme noktasında sorumlulukları altındaki ürünleri denetlemeyi sürdüreceklerini belirterek, “Tüketici dostu olmaya devam edeceğiz” dedi.

    Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, Malatya’da Tüketici Hakları Derneği’nin 10. kuruluş yıl dönümü etkinliğine katıldı. Eşi Esra Tüfenkci ile birlikte katıldığı etkinlikte bir konuşma yapan Bakan Tüfenkci, tüketicilerin bilinçlendirilmesinde büyük önemi olan bu tür dernekleri önemsediklerini söyledi.

    Bir yandan ticareti ve ekonomiyi büyütmeyi teşvik ederken diğer taraftan da tüketicilerin sağlıklı bir şekilde ekonomik çıkarlarını korumak adına hızlı ve insan odaklı bir hizmet sunduklarını ifade eden Tüfenkci, 21. yüzyılın esasında dijital ekonominin hakim olacağı bir zaman dilimi olduğunu söyledi. Bu süreçte özellikle tüketicilerin dijital ekonomiye karşı korunması noktasında da yeni düzenlemeleri hayata geçirdiklerini dile getiren Tüfenkci, “Bakanlık olarak elektronik ticaretin pazarlama yöntemleri ve tüketici davranışlarının üzerindeki etkilerini yakından izliyoruz. Mevcut ve oluşması muhtemel sorunlar karşısında tüketicileri koruma adına tedbirler alıyoruz. Bu kapsamda internette güven damgası protokolünü Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ile imzaladık ve onu da inşallah Haziran ayında hayata geçirmiş olacağız. Tüketici esasında örgütlendiği zaman piyasaların gelişmesi, piyasaların sağlıklı bir şekilde işlemesi noktasında büyük bir görev ifa ediyor. Piyasaları sizler yönlendiriyorsunuz” şeklinde konuştu.

    Piyasalarda marka oluşturulması ve sağlıklı ürünlerin satılması adına tüketicilerin büyük rol aldığını ifade eden Tüfenkci, ürün güvenliği noktasında da Bakanlık olarak önemli çalışmalar yaptıklarını ifade etti.

    2011 yılında Bakanlıklarının denetimindeki ürünlerde güvensizlik endeksinin yüzde 38,6 olduğunu ifade eden Tüfenkci, bu rakamın 2017 itibariyle binde 35’e indiğini söyledi. Bunun büyük bir başarı olduğunu dile getiren Tüfenkci, “İnşallah piyasayı denetleme noktasında da sorumluluğumuz altındaki ürünleri denetlemeye ve tüketici dostu olmaya devam edeceğiz. Hatırlayın, geçtiğimiz yıl denetimlerimizi arttırdık ve piramit yapıların üzerine gittik. Kamuoyunun bizim denetimler sonrası haberdar olduğu Çiftlik Bank gibi piramit satışların, tüketicileri aldatmasına yönelik eylemleri önleme adına rol aldık ve o dolandırıcıları da cumhuriyet savcılarına şikayet ettik, davaların açılmasını sağladık. Bir takım bu dolandırıcılar da tutuklandılar” diye konuştu.

    Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nın tüketiciler için hizmete koyduğu ‘Alo 175’ telefon ihbar hattının önemine de değinen Tüfenkci, tüketicilerin herhangi bir konuda şüphe ve şikayetini bu kanal ile kendilerine iletilmesini istedi. Kısa sürede tüm şikayet ve taleplere geri dönüş yapıldığının altını çizen Tüfenkci, reklam kurulu ile de haksız rekabet ve aldatıcı reklamların önüne geçmek için çalıştıklarını ifade etti.

  • Doğa Sigorta’ya tüketici kalite ödülü

    Doğa Sigorta A.Ş, 31’inci Uluslararası Tüketici Zirvesi’nde Tüketici Kalite Ödülü’ne layık görüldü.

    Bu sene “Kişisel Bilgi ve Yapay Zeka“temasıyla gerçekleştirilen 31’inci Tüketici Zirvesi’nde yılın Tüketici Kalite Ödülü’nü Doğa Sigorta A.Ş, kazandı. Şirket adına ödülü Doğa Sigorta Genel Müdür’ü Coşkun Gölpınar teslim aldı.

    Zirvede, ’Teknoloji ve Refah’ konulu workshop’ta konuşmacı olarak yer alan Doğa Sigorta A.Ş CEO’su Nihat Kırmızı, “Doğa Sigorta A.Ş olarak sektöre adım attığımız 2014 yılında çok önemli rakiplerimiz vardı. Sektördeki rekabet ortamı karşısında nasıl rekabet edebileceğimizin analizini yaptık. Öncelikle teknolojiye yapacağımız yatırımı ele aldık. Teknolojiyi kullandığımız ölçüde fark oluşturabileceğimizi düşündük. Bugün geldiğimiz noktada 3.5 milyon sigortalıya hizmet vererek sektörün en büyük sigorta şirketlerinden biri konumuna yükseldik. Bu başarıyı müşteri odaklı olmamız ve teknolojiye yaptığımız yatırımlarla sağladık” diye belirtti.

    “Teknolojik yatırımlarla nitelikli insan kaynağı elde ettik”

    Teknolojiyi iyi kullanan şirketlerin daha nitelikli insan kaynağı elde ettiğini vurgulayan Kırmızı, konuşmasında, “Yaptığımız teknolojik yatırımlarla çok iyi bir insan kaynağı oluşturarak şirketimizi önemli bir noktaya getirdik. Teknolojiyi kullanarak sadece müşterilerimize değil, çalışanlarımıza da refah ortamı sağladık. Bundan sonraki süreçte teknolojiyi kullanabildiğimiz ölçüde sigorta sektöründe rol oynayabileceğiz. Önümüzdeki dönemde bu bakış açısıyla ilerleyerek teknolojiye yönelik yatırımlarımızı sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı.

  • “Anti damping vergileri ile tüketici cezalandırılıyor”

    Kraft türü kağıda getirilen anti damping vergileri oluklu mukavva sanayicilerini isyan ettirdi. Yerli üretim kapasitesinin düşüklüğü nedeniyle ihtiyacının büyük bölümünü yurt dışından temin eden oluklu mukavva sanayicileri, ABD’den sonra Finlandiya, Polonya, Rusya ve Brezilya’dan gerçekleştirilen ithalata da anti damping vergisinin getirilmek istenmesine karşı çıkıyor.

    Oluklu mukavva üretiminde kullanılan ‘kraft’ türü kağıt ithalatındaki anti damping vergileri oluklu mukavva sanayicilerini zor durumda bırakıyor. Ekonomi Bakanlığı’nın yaklaşık 3 yıl önce ABD’den yapılan kraftliner kağıt ithalatına yüzde 10 ile yüzde 20 arasında anti damping vergisi getirdiğini hatırlatan Oluklu Mukavva Sanayicileri Derneği (OMÜD) Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Nuri Görenoğlu, ABD’den sonra şimdi de Finlandiya, Polonya, Rusya, Brezilya’dan gerçekleştirilen kraftliner kağıt ithalatına vergi uygulamasının gündeme getirilmesini eleştirerek, “Her getirilen ek vergi, girdi maliyetlerini artırarak enflasyonist etki yapıyor. Çünkü kraftliner kağıt, oluklu mukavva ambalaj maddesi olarak özellikle yaş meyve sebze ihracatında yaygın olarak kullanılıyor. Dolayısıyla bu vergilerle cezalandırılan son tüketici olacaktır” dedi.

    Oluklu mukavva üretiminde geri dönüşümden gelen kağıtlar belli oranda orijinal esaslı kağıtlarla karıştırılarak üretiliyor. Orijinal esaslı kağıtlar da ‘kraft’ olarak adlandırılıyor ve bunun yüzde 90’ı yurt dışından ithal ediliyor.

    Ekonomi Bakanlığı’nın 2015 yılında yerli üretici şirketin şikayeti üzerine ABD’den ithal edilen kraftliner kağıtlara yüzde 12,24 ile 12,19 oranlarında damping vergisi getirdiğini belirten OMÜD Başkanı Mehmet Nuri Görenoğlu, “Ekonomi Bakanlığı bu yerli üreticinin şikayeti üzerine şimdi de Finlandiya, Polonya, Rusya, Brezilya’dan ithal edilen kraft kağıtlara yüzde 11,42 ile yüzde 102,25 oranlarında vergi getirmeyi düşünüyor. Halbuki yerli firmanın oluklu mukavva sektörüne arzı yıllık 30-40 bin ton, Türkiye’deki oluklu mukavva sanayinin ihtiyacı ise yaklaşık 400 bin tondur (TÜİK verilerine göre 2017 yılında ithalatı 354.734 ton). Dolayısıyla yerli üreticilerin yurt içi talebi karşılama imkanı yok” diye konuştu.

    Ek vergiler rasyonellikten uzak

    Anti damping önlemlerinin sektörün dışarı bağımlılığını ortadan kaldırmadığı gibi azaltmayı dahi sağlamadığına vurgu yapan OMÜD Başkanı Görenoğlu, şunları söyledi: “Nihayetinde getirilen vergiler son tüketiciye yansıyacak. Ve bu da enflasyonist bir etki oluşturacaktır. Bu yönde alınacak bir kararın rasyonel olacağına inanmıyoruz. Zira Rusya başta olmak üzere Polonya, Brezilya ve Finlandiya ile bir taraftan ilişkilerimizi geliştirirken, diğer yandan getirilecek anti damping vergileri bu ülkeler ile olan ilişkilerimizi zedeleyebilir. Dolayısıyla; Bakanlığımızın sektörümüzün üzerine ek yükümlülükler getirmeden önce konuyu tüm boyutlarıyla gözden geçirmesinde fayda olduğunu düşünüyoruz”.

    Yerli kağıdın kalitesi düşük

    Yerli üretimin ihtiyacı karşılamamasının yanı sıra ‘kalitesi’nin de uluslararası standartlara uyum sağlamadığına değinen OMÜD Başkanı Mehmet Nuri Görenoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

    “Yerli üreticinin ürettiği kraftliner kağıtlar ile yurt dışından ithal edilenler arasında çok ciddi anlamda bir kalite farkı bulunmaktadır. Yerli üreticinin kağıdı, patlama mukavemeti ve suya dayanıklılık değerleri bakımından açık bir şekilde daha zayıftır. Ayrıca yerli üretici kalite, çevre ve gıda ambalajı açısından önem taşıyan FSC ve FFDCA olarak adlandırılan uluslararası sertifikalara sahip değildir”.

  • Tüketici hakem heyetlerine düzenleme

    Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, Türkiye genelinde bulunan bin 11 tüketici hakem heyetinden başvuru sayıları az olanların bir araya getirileceğini belirterek, “211 adet tüketici hakem heyeti aktif olarak kalacak. Bu çalışma sayesinde erişilebilir, hakkaniyetli ve kaliteli hizmet sunumu, personel ve kaynakların etkin kullanımı sağlanacak” dedi.

    Gümrük ve Ticaret Bakanı Tüfenkci, Tüketici hakem heyetlerinin yeniden yapılandırılması konusunun 1 Aralık 2017 Cuma günü toplanan Ekonomik Koordinasyon Kurulu’nun gündeminde tartışıldığını ve bir an evvel faaliyete geçirilmesinin kararlaştırıldığını bildirdi.

    Tüfenkci, söz konusu çalışmanın tüketici hakem heyetlerinin kapatılması çalışması değil tüketici hakem heyetlerinin güçlendirilerek yeniden yapılandırılması ve böylelikle de tüketicilerin yaptığı başvurularının karar mercilerinin değiştirilmesi çalışması olduğuna dikkat çekti.

    Aylık 1-2 başvuru olan heyetler var

    Tüketici hakem heyetlerinin 2017 yılı itibariyle 3 bin 610 TL’ye kadar olan uyuşmazlıklarda tarafları bağlayıcı nitelikte karar verdiğini ve kayıtlı ekonomiye katkı sağladığını ifade eden Tüfenkci, “Tüketici hakem heyetlerinde tüketici bilinciyle paralel olarak 2012 yılında 446 bin 54, 2013 yılında 833 bin 854, 2014 yılında 5 milyon 445 bin 308, 2015 yılında 3 milyon 118 bin 842, 2016 yılında 1 milyon 408 bin 390 ve 2017 yılının ilk 10 ayında ise 487 bin 623 adet başvuru gerçekleşmiştir. 2015 yılı ve sonrasında tüketici hakem heyetlerinin başvuru sayılarında azalma görülmektedir. Hali hazırda 2017 yılı başvuru sayılarına bakıldığında başvuru sayısı 300’ün altında yaklaşık 700 adet tüketici hakem heyetinin olduğu tespit edilmiştir” ifadelerini kullandı.

    Bakan Tüfenkci, aylık 1 veya 2 başvuru yapılan tüketici hakem heyetlerinin üye ve raportörlerine huzur hakkı veya ücreti ödemesi yapıldığını bildirerek, şunları kaydetti:

    “Aynı zamanda başvuru sayıları az olmasına rağmen iş ve işlemlerinde kullanılması amacıyla söz konusun hakem heyetlerine demirbaşlar da Bakanlığımız tarafından sağlanmaktadır. Bu noktadan hareketle, tüketici hakem heyetlerinin işlem yoğunluğu, usul ekonomisi ve benzeri hususlar göz önünde bulundurularak yeniden düzenlenmesi ihtiyacı ortaya çıkmıştır. İl ve ilçelerimizde kurulu bulunan bin 11 adet tüketici hakem heyetinin, coğrafi konumları ve şikayet sayıları dikkate alınarak merkezde ya da yakın ilçelerde merkezler oluşturmak suretiyle bir araya getirilmesini sağlayacak çalışma taslağı hazırlanmıştır.”

    “211 adeti aktif kalacak”

    Hazırlanan çalışma taslağıyla büyükşehir statüsünde olmayan illerin ilçelerinde kurulu bulunan tüm tüketici hakem heyetlerinin merkezde bir araya getirildiğini aktaran Bakan Tüfenkci, “Büyükşehir statüsündeki illerimizin ilçelerinde kurulu bulunan tüketici hakem heyetleri ise illerin merkez ilçelerinde kurulu bulunan tüketici hakem heyetlerinde bir araya getirilmiştir” dedi.

    Bakan Tüfenkci, Tüketici hakem heyetlerinin 211 adedinin aktif olarak kalacağı bu çalışma sayesinde erişilebilir, hakkaniyetli ve kaliteli hizmet sunumu, personel ve kaynakların etkin kullanımı, ihtisaslaşma ölçeğinden azami faydalanmanın hedeflendiğine dikkati çekti.

    Yürütülen bu çalışmanın tüketici hakem heyetlerinin kapatılması çalışması olmadığının altını çizen Tüfenkci, “İlçe tüketici hakem heyetlerinde Kaymakamlıklarda bulunan “Tüketici Hakem Heyeti” tabelası kalmaya devam edecektir. Tüm İlçe tüketici hakem heyetlerinde koordinasyonu sağlaması amacıyla asgari sayıda görevlendirme ile çalışan raportör bulundurulmaya devam edecektir. Görevlendirmeli raportörler tarafından tüketici hakem heyetine yapılan başvurular doğrudan TÜBİS sistemine aktarılacaktır. Diğer taraftan tüketici hakem heyetlerine gelen tüketicilere, satıcı veya sağlayıcılara bilgilendirme yapılacaktır. Görevlendirmeli raportörler tarafından aktif çalışan tüketici hakem heyetlerinin bilirkişi görevlendirmelerinde koordinasyon sağlanacaktır” değerlendirmesinde bulundu.

    Bakan Tüfenkci, yürütülen çalışmada tüketicilerin yeniden yapılandırma sonucunda herhangi bir hak kaybına uğramamaları için gerekli tüm tedbirlerin alınacağının öngörüldüğünü sözlerine ekledi.

    Tüketici hakem heyetlerine başvuruda parasal sınır artırıldı

    Öte yandan Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu’nda kabul edilen Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi ile Tüketici Hakem Heyetleri’ne yapılacak başvurularda uygulanan parasal sınırlar da artırıldı.

    Buna göre değeri 4 bin TL’nin altında bulunan uyuşmazlıklarda ilçe tüketici hakem heyetlerine, 6 bin TL’nin altında bulunan uyuşmazlıklarda il tüketici hakem heyetlerine, büyükşehir statüsünde bulunan illerde ise 4 bin TL ile 6 bin TL arasındaki uyuşmazlıklarda il tüketici hakem heyetlerine başvuru zorunlu olacak. Bu değerlerin üzerindeki uyuşmazlıklar için tüketici hakem heyetlerine başvuru yapılamayacak.

    Mevcut uygulamada değeri 2 bin Türk Lirasının altında bulunan uyuşmazlıklarda ilçe tüketici hakem heyetleri,3 bin Türk Lirasının altında bulunan uyuşmazlıklarda il tüketici hakem heyetleri, büyükşehir statüsünde bulunan illerde ise 2 bin Türk Lirası ile 3 bin Türk Lirası arasındaki uyuşmazlıklarda il tüketici hakem heyetleri görevliydi. Bu değerlerin üzerindeki uyuşmazlıklar için tüketici hakem heyetlerine başvuru yapılamıyordu.

    Meclis’ten geçen düzenleme ile ayrıca, ilamsız takip yolu işlemlerine ilişkin yaşanan belirsizliklerin ortadan kaldırılması amacıyla, ilamsız takip yolunda Tüketici Hakem Heyetleri’ne başvuru zorunluluğu aranmaksızın 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu hükümlerinin uygulanabileceği konusu da açıklığa kavuşturuldu.

    Tüketicinin taraf olduğu uyuşmazlıklarda İcra ve İflas Kanunu’nun uygulanamayacağı şeklindeki değerlendirmelerin ortadan kaldırılmasına yönelik değişiklikle; icra iş ve işlemlerine ilişkin hususlarda tüketici hakem heyetlerine başvuru zorunluluğu aranmaksızın İcra ve İflas Kanunu hükümleri uygulanabilecek.

  • İspirli, öğrencilere tüketici haklarını anlattı

    Tüketiciyi Koruma Derneği (TÜKODER) Erzurum Şube Başkanı Gamze İspirli, Atatürk Üniversitesi İletişim Fakültesi’nde öğrencilere tüketici haklarını anlattı.

    İspirli, Atatürk Üniversitesi İletişim Fakültesi öğrencilerine bilinçli tüketici olmaları için konferans verdi. İspirli konuşmasında, ”Tüketicilerin yüzde 2.8 evrensel 8 temel tüketici hakkını bilmediklerini belirtmektedir. Yüzde 37,8 sahip olduğu haklardan haberdar değildir. Yüzde 24,1ürün alırken sözleşmeyi okumadan alıyor. Yine tüketicilerin yüzde 84,8 ayıplı mal ile karşılaştığında nere başvuracağını bilmiyor’’ diyerek tüketicilerin bilinçsiz olduğunu söyledi.

    Tüketici haklarının tarihsel sürecine değinen Gamze İspirli, “Avrupa’da ilerleyen tüketici bilinci Türkiye’de ivme kazanamadı” dedi.

    Öğrencilerin yönelttiği sorulara İspirli, “Sosyal medya mecralarından alışveriş yapmayın, haklarınızı aramayı bilin, tüketici hakları eşittir insan haklarıdır” diyerek öğrencilere bilinçli tüketici olmaları için öğütlerde bulundu.

    Öğrencilerin yaşadığı mağduriyette nereye başvuracaklarını ’da anlatan İspirli, internet üzerinden alınan ürünlerde dolandırıcılığa dikkat edilmesi gerektiğini 14 gün içerisinde cayma hakkının olduğunu söylerken Cumartesi’nin iş günü olduğunu belirtti.