Etiket: tüketici

  • Altay: “Tüketici bankaların esareti altında”

    Altay: “Tüketici bankaların esareti altında”

    Temmuz ayında kartlı ödemelerde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 19 artış olduğunu belirten Tüketici Hak Arama Derneği Genel Başkanı ve Tüketici Birliği Federasyonu Genel Başkan Yardımcısı Nihat Altay, “Gereksiz kredi kartı kullanımı aşırı tüketimi körükleyerek toplumu felakete sürüklüyor” dedi.

    Tüketici borcu, borçla kapatıyor

    Geçen yılın temmuz ayına oranla bu yıl kredi kartı harcamalarında yüzde 19 artışla toplam 76.4 milyar TL’lik harcama yapıldığını dile getiren Altay; “Bunun yanında Kurban Bayramı’nda ve arife gününde 7.7 milyar liralık ödeme kartlarla yapılırken, arife gününde kartlı ödeme adedinde rekor kırıldı. Tüketici kredi kartıyla harcama yaparak, paramın yeteceği kadar harcayayım yerine, harcayayım da gelecek ay bir şekilde öderim düşüncesiyle bilinçsizce harcamaya devam ediyor. Kredi kartı borcunun asgari tutarını dahi ödeyemeyecek duruma gelince son çare kredi çekerek yıllarca bankaların esareti altında kalıyor. Örneğin kredi kartıyla bin liralık bir harcama yapan tüketici, bu harcamanın ardından gelen faturayı asgari ödemeyle ancak 56 ayda kapatabilir. Yani 4-4,5 senede borcun katlanacağı ve yönetilemez hale geleceği için tüketici kredi çekerek bu borcu kapatmak zorunda kalıyor.”diye konuştu.

    Tüketicinin gelirle gideri arasında uçurum farkı var

    Tüketim çılgınlığının en büyük enstrümanı olan kredi kartının kullanımı yaygınlaştığından beridir tüketicinin birikim yapmak yerine var olanı tükettiğini anlatan Altay, “Çünkü ekonomik düzenin aktörleri olan bankalar tüketicinin neyi harcayacağına, ne kadar harcayacağına karar veriyorlar. Bu nedenle tüketiciler özgür iradeleriyle harcama yaptıklarını düşünseler de, 2019’un ilk çeyreğinde ki 31,5 milyon borçlu, 3 milyon 451 bin icralık vatandaş tam tersini söylüyor. Enflasyon zam oranıyla, maaşlara verilen zam arasında ki uçurum, pazarlama yöntemleri, reklamlar ve iletişim araçlarıyla bilinçaltına ustaca yerleştirilen aşırı tüketim isteğine, ekonomik buhran eklenince tüketici felaketin eşiğine geldiğinin farkında olmuyor. Çünkü bireysel kredi ve kredi kartı borcundan dolayı yasal takibe düşen kişi sayısı Nisan 2019’da geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 24 artmış. Tüketici kredileri ve kredi kartlarındaki tahsili gecikmiş alacak miktarı 5 Temmuz itibarıyla 19,7 milyar TL’yi aştığını gözlemliyoruz” diye konuştu,

    Ülkemiz kart sayısı bakımından ilk sırada

    Türkiye’de 2019 yılı itibariyle 148 milyonu banka kartı ve 66 milyonu da kredi kartı olmak üzere 214 milyon kart olduğunu ifade eden Altay açıklamasını şöyle sürdürdü; “Ülkemiz kart sayısı bakımından son 5 yıldır Avrupa’da birinci sırada bulunuyor. Kredi kartı almak, kredi çekmek basit ve kolay olunca ve belki de ihtiyacınızın çok üstünde limite de sahipseniz, ihtiyacı olsun yada olmasın tüketici için alışveriş kaçınılmaz gözüküyor. Bu durumun ortaya çıkardığı içler acısı sonuçta, yarın ne olacağını düşünmeden harcanan limitlerle pek çok aileyi ve hayatı yerle bir eden ’acı sondur.

    Tüketici cebinde ki emaneti korumalıdır

    Tüketicilere tavsiyemiz alışveriş yaparken, gereksiz harcamalara ve israfa dikkat etmeleridir. Kredi kartı vatandaşın kendi malı değil, cebinde ki emanettir. Emaneti gerektiğinde kullanmaları ve emanetin bir gün mutlaka geri alınacağını unutmamak gerekir.”

  • Altay tüketici kredileri konusunda uyardı

    Altay tüketici kredileri konusunda uyardı

    Tüketici Hak Arama Derneği Genel Başkanı ve Tüketici Birliği Federasyonu Genel Başkan Yardımcısı Nihat Altay, vatandaşların bayram tatili dolayısıyla verilen kredilere karşı dikkatli olması gerektiğini belirtti.

    Altay, yaptığı açıklamada, “Bankalarca krediler o kadar cazip süslenerek vatandaşlara sunuluyor ki vatandaşlarımız da kanıyor. Bankaların kredi faiz oranları hala çok yüksek. Ancak faiz oranlarının yüksek olmasına rağmen kredi kullanımı da düşmüyor. Tüketici yükselen faiz oranlarına rağmen 60 ay vadeli ihtiyaç kredisi uygulaması ile kredi çekmeye devam ederek, belki de hayatının geri kalan kazancını ipotek altına aldığının farkında değil. Yüksek limit, uygun vade ve ödeme seçeneklerini kapsayan kredi kampanyaları tüketiciye cazip gelebilir. Veya günde 10 TL’ye kredi gibi seçenek ilk bakışta düşük bir rakam gibi görülse de yıllık 3600 TL’ye denk gelmektedir. Biz, tüketicilere tatile gitmeyin demiyoruz. İnsanların imkanları elverdiği sürece tatile gitmesi gerekiyor. Vatandaşımız özellikle bayramda reklamların cazibesine kapılarak kredi çekiyor, ödeyemediği için icralık, mahkemelik oluyor ve bir ömür bankaların esiri olabiliyor. O nedenle vatandaşımız çok dikkat etmeli, hesabını çok iyi yapmalı ve bütçesine göre hareket ederek bankaların oyununa gelmemelidir” diye konuştu.

  • Kaspersky Lab, yeni nesil tüketici çözümlerini sundu

    Kaspersky Lab portföyü tamamen yeni bir ürünle tazelendi. Kaspersky Security Cloud adı verilen, kullanım şekline göre adapte olma özelliğine sahip yeni hizmet, kullanıcıları dijital dünyada karşılaşabilecekleri tüm sorunlardan korumak için çok daha fazlasını sağlıyor.

    Modern dünyada insanlar her gün, sürekli internete bağlı olma fırsatını kullanma ile gizliliklerini koruma arasında kalıyor. İnsanlar internet hizmetlerini ne kadar fazla kullanırlarsa kişisel bilgilerini gizli tutmaları da o kadar zorlaşıyor. Ayrıca, mobil bir yaşam tarzını korumak için kullanıcıların her zaman, her yerde ulaşılabilir olması gerekiyor çünkü sosyal bağlantıları, kazançları, sağlıkları ve hatta duygusal dengeleri buna bağlı. Kaspersky Lab çözümü insanların her durumda internete bağlı olmasını sağlamasının yanı sıra gizliliklerini koruma imkanı da sunuyor.

    Kaspersky Lab portföyü tamamen yeni bir ürünle tazelendi. Yapılan şirket açıklamasına göre Kaspersky Security Cloud adı verilen, kullanım şekline göre adapte olma özelliğine sahip yeni hizmet, kullanıcıları dijital dünyada karşılaşabilecekleri tüm sorunlardan korumak için çok daha fazlasını sağlıyor.

    Açıklamaya göre Kaspersky Lab uzmanları adapte olabilen koruma teknolojisini geliştirip patentini aldı. Kaspersky Security Cloud; önde gelen çözümlerdeki siber tehditlere karşı pazar lideri koruma önlemleri ve uyum sağlayan ‘senaryolar’ gibi en iyi unsurları bir araya getiriyor. Uyum sağlayabilme becerisi, çözümün ihtiyaç anında kişinin davranışına ve kullandığı cihaza göre koruma önlemleri alınmasını sağlıyor.

    Kaspersky Security Cloud, benzersiz bir hizmet olarak güvenlik biçimiyle çalışıyor. Çözüm cihaza ‘bağlı’ değil. Bunun yerine, My Kaspersky portalındaki hesabı üzerinden kullanıcıya bağlı. Ayrıca, hizmetlerden yıllık ve aylık abonelik şeklinde yararlanılıyor. Ancak çözümün benzersizliği, uygun ayarlar yapıldığında, en çok ihtiyaç duyulan anda bağlantıyı korumak veya risk oluştuğunda kişisel verilerin çalınmasını önlemek için anında yapılması gerekenleri söyleyen bir “danışman” gibi davranabilmesinden ileri geliyor.

    Yapılan şirket açıklamasında örnekler ile ilgili şu ifadeler yer aldı:

    “Örneğin, gizli bir belgeyi acilen göndermeniz gerektiğini düşünün. En yakın kahve dükkanında durdunuz ve ücretsiz Wi-Fi’a bağlandınız. Ancak bu Wi-Fi bağlantısının tehlikeli olduğu ortaya çıktı. Siber suçlular bu ağ üzerinden aktarılan tüm verilere erişebiliyor. Bu nadir yaşanan bir durum değil. Kaspersky Security Cloud bu riski size bildirir ve ayarlarına göre otomatik olarak VPN’i açar. Böylece, aktarılan tüm veriler şifrelenir. Bırakın da siber suçlular bu şifreyi çözmeye çalışsın.

    Birisi evinizdeki Wi-Fi ağına girip internetteki tüm faaliyetlerinizi, ziyaret ettiğiniz siteleri, aile ve arkadaşlarınıza gönderdiğiniz mesajları gizlice izliyor veya internet bağlantınızı ücretsiz kullanıyor diyelim. Kaspersky Lab’ın yeni çözümüyle bu mümkün değil çünkü çözüm, ağınıza bağlanan tüm cihazları tanıyor ve size bunlar hakkında bilgi veriyor.

    Bir sosyal ağ hesabı için hızla yeni bir parola girdiğinizi fakat bu parolanın çok basit ve kolay ele geçirilebilir olduğunu düşünün. Kaspersky Security Cloud bu konuda sizi uyarıp daha güvenilir bir parola oluşturmanızı teklif eder. Bunu nasıl yapacağınızı ve siber suçluların yüz yıllar geçse de ele geçiremeyeceği bir parola oluşturacağınızı da anlatır. Böylece arkadaşlarınızla yapacağınız görüşmeler gizli kalmaya devam eder.

    Elbette güçlü bir parola önemli fakat ya servisin kendisi saldırıya uğrar ve tüm parolalar çalınırsa ne olacak? Bu da nadir görülen bir olay değil. Böyle bir durumda Kaspersky Security Cloud sızıntı hakkında bilgi edinip kullanıcıyı uyarır, kişisel veriler Darknet’te satışa çıkmadan parolayı değiştirmesini ister.

    Önemli bir toplantıya (örneğin bir iş görüşmesi veya randevu) geç kaldığınızda akıllı telefonunuzun pili aniden biter ve sizi bekleyen kişiye haber veremezseniz ne yapacaksınız? Kaspersky Lab çözümüyle bu pek olası değil. Güvensiz cihaz ayarları ve gereksiz uygulamalar hakkında sürekli bilgi veren çözüm, bunların yanı sıra Android cihazınızın pilinin bitmesine ne kadar kaldığını da önceden haber verir.

    Bir diğer stresli durum ise dizüstü bilgisayarınızdaki sabit diskin; evcil hayvanınızın fotoğrafları, düğün videonuz, bir sonraki gün teslim etmeniz gereken ödev gibi tüm değerli dosyalarla birlikte kullanılmaz hale gelmesidir. Kaspersky Security Cloud bu durumun yaşanmasını da önler. Çözüm yalnızca düzenli yedek almakla kalmaz sabit diskin bozulmaya yakın olduğundan şüpheleniyorsa kullanıcıyı önceden uyarır.

    Bu ve benzer “senaryolar” Kaspersky Security Cloud’a eklendi ve sürekli yenileniyor. Böylece, durumlara adapte olabilen bu çözüm kullanıcıların sürekli bağlı kalmasını sağlıyor ve verilerini koruyor.”

    “Doğru zamanda doğru koruma yöntemini sunabilen bir hizmet oluşturmayı istedik”

    Kaspersky Lab Ürün Pazarlamadan Sorumlu Başkan Yardımcısı Dmitry Aleshin konuyla ilgili olarak, “Kaspersky Security Cloud’u geliştirirken doğru zamanda doğru koruma yöntemini sunabilen bir hizmet oluşturmayı istedik. Günümüzde insanların dijital yaşantıları internete bağlı tek bir cihazdan ibaret değil, artık en az fiziksel dünya kadar önemli geldi. Herkesin kendine ait bir alanı var. Bu da her bir kişinin kendi eşsiz dijital yaşam tarzına uygun özel koruma önlemlerine ihtiyaç duyduğu anlamına geliyor. Güvenlik çözümlerinin geleceğinin bireylere, ailenin her üyesine, çevreye ve davranışlara adapte olabilen çözümlerde olduğuna inanıyoruz” dedi.

    Kaspersky Security Cloud üç farklı sürüm halinde geliyor. Ücretsiz sürümde sınırlı sayıda senaryo yer alıyor. Sadece tek bir hesapla, aynı anda en fazla üç cihazda kullanılabiliyor. Kişisel sürümde tek bir hesapla beş cihazda tüm işlevlerden yararlanılabiliyor. Aile sürümünde ise 20 hesapla 20 cihaza kadar destek veriliyor.

  • Kaspersky Lab, yeni nesil tüketici çözümlerini sundu

    Kaspersky Lab portföyü tamamen yeni bir ürünle tazelendi. Kaspersky Security Cloud adı verilen, kullanım şekline göre adapte olma özelliğine sahip yeni hizmet, kullanıcıları dijital dünyada karşılaşabilecekleri tüm sorunlardan korumak için çok daha fazlasını sağlıyor.

    Modern dünyada insanlar her gün, sürekli internete bağlı olma fırsatını kullanma ile gizliliklerini koruma arasında kalıyor. İnsanlar internet hizmetlerini ne kadar fazla kullanırlarsa kişisel bilgilerini gizli tutmaları da o kadar zorlaşıyor. Ayrıca, mobil bir yaşam tarzını korumak için kullanıcıların her zaman, her yerde ulaşılabilir olması gerekiyor çünkü sosyal bağlantıları, kazançları, sağlıkları ve hatta duygusal dengeleri buna bağlı. Kaspersky Lab çözümü insanların her durumda internete bağlı olmasını sağlamasının yanı sıra gizliliklerini koruma imkanı da sunuyor.

    Kaspersky Lab portföyü tamamen yeni bir ürünle tazelendi. Yapılan şirket açıklamasına göre Kaspersky Security Cloud adı verilen, kullanım şekline göre adapte olma özelliğine sahip yeni hizmet, kullanıcıları dijital dünyada karşılaşabilecekleri tüm sorunlardan korumak için çok daha fazlasını sağlıyor.

    Açıklamaya göre Kaspersky Lab uzmanları adapte olabilen koruma teknolojisini geliştirip patentini aldı. Kaspersky Security Cloud; önde gelen çözümlerdeki siber tehditlere karşı pazar lideri koruma önlemleri ve uyum sağlayan ‘senaryolar’ gibi en iyi unsurları bir araya getiriyor. Uyum sağlayabilme becerisi, çözümün ihtiyaç anında kişinin davranışına ve kullandığı cihaza göre koruma önlemleri alınmasını sağlıyor.

    Kaspersky Security Cloud, benzersiz bir hizmet olarak güvenlik biçimiyle çalışıyor. Çözüm cihaza ‘bağlı’ değil. Bunun yerine, My Kaspersky portalındaki hesabı üzerinden kullanıcıya bağlı. Ayrıca, hizmetlerden yıllık ve aylık abonelik şeklinde yararlanılıyor. Ancak çözümün benzersizliği, uygun ayarlar yapıldığında, en çok ihtiyaç duyulan anda bağlantıyı korumak veya risk oluştuğunda kişisel verilerin çalınmasını önlemek için anında yapılması gerekenleri söyleyen bir “danışman” gibi davranabilmesinden ileri geliyor.

    Yapılan şirket açıklamasında örnekler ile ilgili şu ifadeler yer aldı:

    “Örneğin, gizli bir belgeyi acilen göndermeniz gerektiğini düşünün. En yakın kahve dükkanında durdunuz ve ücretsiz Wi-Fi’a bağlandınız. Ancak bu Wi-Fi bağlantısının tehlikeli olduğu ortaya çıktı. Siber suçlular bu ağ üzerinden aktarılan tüm verilere erişebiliyor. Bu nadir yaşanan bir durum değil. Kaspersky Security Cloud bu riski size bildirir ve ayarlarına göre otomatik olarak VPN’i açar. Böylece, aktarılan tüm veriler şifrelenir. Bırakın da siber suçlular bu şifreyi çözmeye çalışsın.

    Birisi evinizdeki Wi-Fi ağına girip internetteki tüm faaliyetlerinizi, ziyaret ettiğiniz siteleri, aile ve arkadaşlarınıza gönderdiğiniz mesajları gizlice izliyor veya internet bağlantınızı ücretsiz kullanıyor diyelim. Kaspersky Lab’ın yeni çözümüyle bu mümkün değil çünkü çözüm, ağınıza bağlanan tüm cihazları tanıyor ve size bunlar hakkında bilgi veriyor.

    Bir sosyal ağ hesabı için hızla yeni bir parola girdiğinizi fakat bu parolanın çok basit ve kolay ele geçirilebilir olduğunu düşünün. Kaspersky Security Cloud bu konuda sizi uyarıp daha güvenilir bir parola oluşturmanızı teklif eder. Bunu nasıl yapacağınızı ve siber suçluların yüz yıllar geçse de ele geçiremeyeceği bir parola oluşturacağınızı da anlatır. Böylece arkadaşlarınızla yapacağınız görüşmeler gizli kalmaya devam eder.

    Elbette güçlü bir parola önemli fakat ya servisin kendisi saldırıya uğrar ve tüm parolalar çalınırsa ne olacak? Bu da nadir görülen bir olay değil. Böyle bir durumda Kaspersky Security Cloud sızıntı hakkında bilgi edinip kullanıcıyı uyarır, kişisel veriler Darknet’te satışa çıkmadan parolayı değiştirmesini ister.

    Önemli bir toplantıya (örneğin bir iş görüşmesi veya randevu) geç kaldığınızda akıllı telefonunuzun pili aniden biter ve sizi bekleyen kişiye haber veremezseniz ne yapacaksınız? Kaspersky Lab çözümüyle bu pek olası değil. Güvensiz cihaz ayarları ve gereksiz uygulamalar hakkında sürekli bilgi veren çözüm, bunların yanı sıra Android cihazınızın pilinin bitmesine ne kadar kaldığını da önceden haber verir.

    Bir diğer stresli durum ise dizüstü bilgisayarınızdaki sabit diskin; evcil hayvanınızın fotoğrafları, düğün videonuz, bir sonraki gün teslim etmeniz gereken ödev gibi tüm değerli dosyalarla birlikte kullanılmaz hale gelmesidir. Kaspersky Security Cloud bu durumun yaşanmasını da önler. Çözüm yalnızca düzenli yedek almakla kalmaz sabit diskin bozulmaya yakın olduğundan şüpheleniyorsa kullanıcıyı önceden uyarır.

    Bu ve benzer “senaryolar” Kaspersky Security Cloud’a eklendi ve sürekli yenileniyor. Böylece, durumlara adapte olabilen bu çözüm kullanıcıların sürekli bağlı kalmasını sağlıyor ve verilerini koruyor.”

    “Doğru zamanda doğru koruma yöntemini sunabilen bir hizmet oluşturmayı istedik”

    Kaspersky Lab Ürün Pazarlamadan Sorumlu Başkan Yardımcısı Dmitry Aleshin konuyla ilgili olarak, “Kaspersky Security Cloud’u geliştirirken doğru zamanda doğru koruma yöntemini sunabilen bir hizmet oluşturmayı istedik. Günümüzde insanların dijital yaşantıları internete bağlı tek bir cihazdan ibaret değil, artık en az fiziksel dünya kadar önemli geldi. Herkesin kendine ait bir alanı var. Bu da her bir kişinin kendi eşsiz dijital yaşam tarzına uygun özel koruma önlemlerine ihtiyaç duyduğu anlamına geliyor. Güvenlik çözümlerinin geleceğinin bireylere, ailenin her üyesine, çevreye ve davranışlara adapte olabilen çözümlerde olduğuna inanıyoruz” dedi.

    Kaspersky Security Cloud üç farklı sürüm halinde geliyor. Ücretsiz sürümde sınırlı sayıda senaryo yer alıyor. Sadece tek bir hesapla, aynı anda en fazla üç cihazda kullanılabiliyor. Kişisel sürümde tek bir hesapla beş cihazda tüm işlevlerden yararlanılabiliyor. Aile sürümünde ise 20 hesapla 20 cihaza kadar destek veriliyor.

  • Armudun iyisine tüketici karar verecek

    Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü (TAGEM) tarafından desteklenen ve Eğirdir Meyvecilik Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü (MAREM) koordinatörlüğünde, İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) ve İzmir Katip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) işbirliği ile 2018 yılında başlayan “Tüketici Beğenisini Oluşturan Armut Kalite Kriterlerinin Belirlenmesi” isimli projenin ikinci aşama çalışmalarına geçildi.

    Eğirdir MAREM tarafından yapılan açıklamada, “Proje kapsamında, tüketici tercihlerinin belirlenmesine yönelik 4 farklı armut çeşidi için bin adet anket yapılması planlanıyor. Bu doğrultuda, proje ekibi tarafından Antalya’da düzenlenen YÖREX fuarında, Eğirdir Belediyesi ve Isparta Ticaret Borsası’nın tanıtım stantlarında 2 gün süre ile ilk tüketici tadım testleri yapıldı. Eğirdir Belediye Başkanı Ömer Şengöl’den ve Isparta Ticaret Borsası nezdinde Ali Koyak’dan misafirperverlikleri ve bilime katkıları nedeni ile teşekkürlerimizi kabul etmelerini dileriz” denildi.

    Konuyla ilgili, geçtiğimiz hafta MAREM Proje Ekibi tarafından çalışmanın ana örnek kitlesini oluşturan İstanbul’da, tüketici tadım testleri ve laboratuvar çalışmaları gerçekleştirildi.

    Projeyi destekleyen kuruluşlardan birisi olan özel bir market zinciri, İstanbul’daki 3 farklı müşteri profilindeki şubelerinin kapılarını MAREM proje ekibine açtı.

    Yine bu ekip, “Sokaktaki insanların da fikri alınmalı” düşüncesinden hareketle İstanbul Büyükşehir Belediyesi Zabıta’sının da izni ile Beşiktaş semtinde kurduğu stantlarda da tüketicilere ulaştı.

    Proje ekibi, saha çalışmalarının yanında, İTÜ Gıda Mühendisliği Bölümü laboratuvarında, Doç. Dr. Esra Çapanoğlu ev sahipliğinde, tüketicilere tattırılan armut örneklerinin duyusal ve enstrümantal analizlerini gerçekleştirdi.”

    Öte yandan, elde edilecek verilerin “Ateş Yanıklığı Hastalığına (Erwinia amylovora) Toleranslı Armut Çeşit Islah” projesinden elde edilen yeni çeşit adaylarının, tüketici beğenisi doğrultusunda seçilmesine imkan sağlayacak.