Etiket: Toplumları

  • Başbakan Başdanışmanı Turhan: “Liderlik Zaafı Toplumları Ne Yazık Ki Pençesine Alıyor”

    Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun Ekonomiden Sorumlu Başdanışmanı ve İzmir Milletvekili İbrahim Turhan, dünyanın gelişmiş birçok ekonomisinin ciddi ekonomik sorunların pençesinde kıvrandığını belirterek, “Bu ülkelerde yaşanan sorunlar küresel krizlerin tetikleyicisi olabiliyor. Ne yapılacağını bilmiyor değiller ancak liderlik zaafı toplumları ne yazık ki pençesine alıyor” dedi.

    Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun Ekonomiden Sorumlu Başdanışmanı İbrahim Turhan, AK Parti İzmir İl Başkanlığı’nı ziyaret ederek, burada il yönetim kurulu toplantısına katıldı. Sözlerine Miraç Kandili’ni kutlayarak başlayan Turhan, AK Parti hükümetinin reform hükümeti olduğunu ve yeni dönemde bütün yapısal reformları süratle hayata geçirme kararlılığında olduklarını ifade etti. 1 Kasım seçimlerinden önce bulundukları taahhütleri teker teker hayata geçirmeye başladıklarını belirten Turhan, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanvekilliği görevini de yürüttüğünü hatırlatarak, “Geçen hafta emeklilerimize olan yıllık bin 200 lira maaş artışı vaadimizi yerine getirmek üzere kanun tasarımızı hükümet tasarısı olarak komisyon ile görüştük ve kabul ederek genel kurula sevk ettik. İnşallah bu hafta genel kurulda görüşülmek üzere yasalaşacak ve yılbaşından itibaren emeklilerimiz söz verdiğimiz maaşı alacak” dedi.

    “TAAHHÜTLERİN HAYATA GEÇTİĞİNİ HEP BİRLİKTE GÖRECEĞİZ”

    Seçimler öncesinde AK Parti hükümetinin bulunduğu birçok alandaki taahhütlerin 3 ay içinde yerine getirileceğini yineleyen Turhan, “Ülkemizin ihtiyaç duyduğu yapısal reformları süratle yasalaştıracağız. Yapısal reformlar içerisinde siyasi etik ve şeffaflık düzenlemesi gibi, yargı reformları gibi, eğitim reformları gibi, Ar-Ge’yi destekleme gibi, enerji verimliliğini artırma gibi, İstanbul Uluslararası Finans Merkezi gibi birçok adımlar var. Bunların da süratle hayata geçtiğini hep birlikte göreceğiz” ifadelerini kullandı.

    “ÜLKELERDE YAŞANANLAR KÜRESEL KRİZLERİ TETİKLEYEBİLİR”

    Reformların başta tepkiyle karşılaşabileceğine işaret eden Turhan, şöyle konuştu:

    “Toplumların reformlara sahip çıkması ve içselleştirmesi son derece önemlidir. Bugün dünyanın gelişmiş birçok ekonomisinin ciddi ekonomik sorunlar pençesinde kıvrandığını hep birlikte görüyoruz. Bu ülkelerde yaşanan sorunlar küresel krizlerin tetikleyicisi olabiliyor. Gelişmiş ekonomilerin bu sorunları neden aşamadığına baktığımızda reformların gerçekleştirilmesinin yetersiz kalınmasıdır. Ne yapılacağını bilmiyor değiller ancak onları kararlılıkla uygulayacak irade ne yazık ki ortaya çıkmıyor. Liderlik zaafı toplumları ne yazık ki pençesine alıyor. Bu anlamda bizim büyük avantajımız var. Çünkü hem Cumhurbaşkanımız hem Başbakanımız bu konuda geçmişte yaptıkları icraatlarla ülkemiz açısından büyük kazançtır. Böyle güçlü liderlikle üstesinden gelinmeyecek sorun yoktur.”

    “BAŞBAKANLIK OFİSİNDE GEREKLİ ADIMLAR ATILACAK”

    İzmir’in tarım ve hizmetler sektöründe lokomotif bir şehir olduğunu, sanayi ve altyapı yatırımlarıyla bunu bütünleştirecek lider bir şehir olma yolunda emin adımlarla ilerlediğini belirten Turhan, Başbakanlık Ofisi’nde sivil tolum örgütleri, iş dünyası, üniversite, bilim insanları ve kanaat önderleriyle sık sık bir araya gelerek kentin sorunlarıyla ilgili gerekli adımları atacaklarını ifade etti. Kendini İzmirli olarak şanslı hissettiğini kaydeden Turhan, “Hükümetimiz ve Başbakanımız İzmir’e ayrı bir önem atfediyor. Bu sadece İzmir’in tarihte oynamış olduğu ufuk şehir rolünden değil, aynı zamanda önümüzdeki dönem Türkiye’nin kişi başına milli geliri 25 bin dolar olan bir ülke haline gelmesi açısından da İzmir’in üstleneceği sorumlulukların bir tezahürüdür” diye konuştu.

    “KAVGA SAHNELERİ CHP’YE YAKIŞMADI”

    AK Parti İzmir İl Başkanı Bülent Delican, İbrahim Turhan’ın ziyaretinden duyduğu memnuniyeti dile getirerek, il yönetim kurulu toplantısında Turhan’ın 64. Eylem Planı ile ilgili katkıları olacağını ifade etti. Delican, geçtiğimiz hafta sonu CHP Kongresi’nin ardından CHP İl Başkanı seçilen Alaattin Yüksel’e de görevinde başarılar diledi. Kongrede yaşanan kavga sahnelerinin 90 yıllık partiye yakışmadığını belirten Delican, “Belediye başkanlarının siyasete angaje olmadığını, kongredeki söylemlerin ve görüntülerin İzmir’de halka hizmet etmesi gerekenlerin siyasi beklentiler için ne kadar farklı konuşmalar yaptığını görmekten de üzüntü duyduğumu belirtmek istiyorum” diye konuştu.

    Konuşmaların ardından İzmir Girişimciler Derneği Başkanı Süleyman Dinçsever, İbrahim Turhan’a desteklerinden dolay plaket takdim etti.

  • Yaşanan Şiddet Olayları Toplumları Korkutuyor

    Uzman Psikolog Sibel Deniz Toledo Falay, yaşanan şiddet olaylarının toplum üzerinde yarattığı gelecek kaygısı, korku, öfke, geleceğe dair umutsuzluk, hayattan keyif almama ve anksiyete gibi sıkıntıların nasıl atlatabileceği konusunda önerilerde bulundu.

    Üst üste yaşanan şiddet olayları sadece fiziksel olarak birebir maruz kalan kişileri değil aynı zamanda çeşitli haber kaynakları yolu ile görüntülere ve bilgilere ulaşan milyonlarca kişiyi olumsuz etkiliyor. Hayatın anlamını sorgulama, korku, gelecek kaygısı, yaşananlara öfke, geleceğe dair umutsuzluk, hayattan keyif almama, anksiyete gibi sıkıntılar pek çok kişideki yakınma tablosu olarak görülmekte. SİMA Psikolojik Danışmanlık Merkezi’nden Uzman Psikolog Sibel Deniz Toledo Falay, kişilerin bu durumla nasıl baş edebileceklerini anlattı.

    Paris’te yaşanan patlama ve ardından haberlere yansıyan diğer terör tehditlerinin, şiddet olaylarının insanın en temel ihtiyacı olan kendini güvende hissetme ihtiyacını derinden sarstığını belirten Falay, “İnsanlarda hiçbir yer yeterince güvenli değil, yarın benim ya da sevdiklerimin de başına bir şey gelebilir hissiyatı oluştu. Bu da kişilerin daha fazla anksiyete hissetmesine yol açtı. Ayrıca bu tarz terör saldırılarında tehlikenin nereden ve ne zaman geleceğinin bilinmesi zor olduğundan yaşanan belirsizlik, algılanan tehdidi daha da kaygı verici hale getirdi. Belirsizlik baş edilmesi en zor durumlardan biridir ve çok yüksek kaygıya sebep olabilmektedir. Bunun yanı sıra vahşetin büyüklüğü ve eylemin soğukkanlılıkla yapılıp masum sivilleri hedef alması toplumlarda derin bir yara açtı” dedi.

    Bu büyük çaptaki şiddet olaylarının kişiler üzerinde yarattığı etkilere ilişkin olarak Falay, “Kişilerde yoğun korku, kaygı, endişe, öfke, üzüntü, mutsuzluk görmekteyiz. Hayattan alınan zevkte azalma, korku kaygı verici senaryolar üretme, yaşananlara kızgınlık, çaresizlik kişilerin yakınmaları olabilmektedir. Kontrolü kaybetme hissi de beraberinde yoğun bir endişeyi getirmektedir. Bunların yanı sıra geride kalanlarda hayata devam etmeye dair suçluluk hissi de ortaya çıkabilmektedir. Genel bir mutsuzluk ve umutsuzluk hissi gündelik hayatı etkisi altına alabilmektedir. Terör ve şiddetin tam da yaratmak istediği etki budur aslında; toplumdaki güven ve huzur hissiyatını ortadan kaldırıp bireylerin günlük yaşamını sekteye uğratarak mutsuz etmek” diye konuştu.

    Şiddet olaylarının neden olduğu psikolojik etkilerle nasıl başa çıkılabileceğini anlatan Uzman Psikolog Sibel Deniz Toledo Falay, şunları söyledi:

    “Birincisi hayatta keyif aldığınız şeyleri ısrarla belki eskisinden de çok yapmaya devam edin. Sevdiklerinizle olan bağlarınızı güçlü tutmaya, onlarla bol bol vakit geçirmeye çalışın. Sizi rahatsız edecek, anksiyetenizi yükseltecek haberlerden mümkün olduğunca uzak durmaya gayret edin. Sosyal destek ağı kurun ve birbirinize destek verin. Duygularınızı dile getirmekten ve destek istemekten çekinmeyin. Kendinizi iyi hissetmeye zaman ayırın. En önemlisi hala yaşıyor, hala nefes alıyorsanız bunu hayata sıkı sıkı tutunmak için yeterli bir sebep olduğunu unutmayın.”