Etiket: tim

  • TİM Başkanı Büyükekşi: “Tecrübe paylaşımı eğitime önemli katkılar sağlıyor”

    İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi (İKBU) Uluslararası İlişkiler Kulübü, “Business Diplomacy” başlıklı Uluslararası İlişkiler Zirvesi’nde Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi’yi konuk etti. Büyükekşi, özellikle bu etkinliklerle birlikte tecrübe paylaşımının arttığını ve bunun eğitime önemli bir katkı sağladığını dile getirdi.

    İKBU Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Emre Alkin’in moderatörlüğünde gerçekleşen Uluslararası İlişkiler Zirvesi çerçevesinde Uluslararası İlişkiler Bölümü öğrencileri, sektörün önemli isimleri ile buluşarak onların tecrübelerini birebir dinleme fırsatı buldu. Öğrencilerle buluşan TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, özellikle tecrübe paylaşımının eğitime önemli bir katkı sağlayacağını dile getirerek, “Türkiye’de üniversite ve sanayi işbirliği yok ve üniversitedeki öğrenciler yeterli eğitimi almıyor diye hep şikayet ediyoruz. Aslında burada en önemli çözümlerden bir tanesi tecrübe paylaşımıdır. Gençleri daha çok iş imkanları ile iş dünyası için cezbedebilmek ve onlara hayat tecrübelerimizi yüz yüze anlatabilmek, onları motive edebilmek gerekiyor. Neticede bu günün gençleri yarının yöneticileridir. Onlarla ne kadar bir arada olabilirsek ne kadar onlara tecrübelerimizi anlatabilirsek o kadar iyi yöneticiler yetiştiririz. Bizim konumuz ihracat, serbest ticaret anlaşmaları, ihracatın önemi, ihracat ile ilgili yapılan çalışmaların istihdama, büyümeye, Türkiye’nin kalkınmasına ve refahının artmasına verdiği destek. Bildiklerimizi gençlerin beynine nakşetmek istiyoruz. Türkiye’nin bu ihracatla ilgili özellikle 2023 hedefleri var. 500 milyar dolar ihracat hedefimiz ve dünya dış ticaretinden yüzde 1,5’lik bir pay alma hedefimiz var. İhracatçı sayımız şuanda 67 bin, sayıyı 100 bine çıkarmayı hedefliyoruz. İşte bu ve buna benzer konuları öğrencilerimizle zaman el verdiğince paylaşmaya çalışacağım” dedi.

    Üniversitede okuyan öğrencilerin öncelikli olarak sektörün eksiklikleri doğrultusunda kendilerini eğitmeleri gerektiğini söyleyen Büyükekşi öncelikli olarak öğrencilerin mutlaka iyi bir yabancı dile sahip olması gerektiklerinin altını çizdi. Büyükekşi, “Artık 21. yüzyıl iletişime açık bir dönem. Dünyanın her tarafıyla mutlaka iletişim kurulması gerekiyor. İletişimin olabilmesi için de en azından İngilizce dilinin mükemmel bir şekilde öğrenilmesi lazım. Dünya global bir köy, dış ticareti arttırabilmek için ikili ilişkilerin çok iyi olması lazım. Bu yüzden hedefimiz iyi İngilizce bilen, özgüveni yüksek, kendini ifade edebilen, konusuna hakim ve çalışkan gençlerin iş hayatına atılmasına katkı sağlamak. Birdenbire okulu bitirince sudan çıkan balık olmamaları için bizlerle ve Türkiye’deki diğer birçok şirketle öğrenci iken bir araya gelip kendilerine pratikte de bir şeyler katmaları oldukça önemli” şeklinde konuştu.

    “Sadece okul ve sınavlarla her şeyi öğrenemeyiz”

    Zirveyi düzenleyen Uluslararası İlişkiler Kulübü Başkanı ve İKBU Uluslararası İlişkiler Bölümü öğrencisi Gökçe Nur Ataman da bölümlerinin çok geniş bir kitleye hitap ettiğini, bu yüzden her kitleye ulaşmak istediklerini söyledi. Etkinlikle ilgili bilgiler de veren Ataman, “Bu okulumuzda bizim gerçekleştirdiğimiz ilk proje. Uluslararası İlişkiler Zirvesi hem medya sektörünün liderlerini hem iş dünyasının liderlerini hem de bürokratları bir araya getirmeyi hedeflenmektedir. Bu anlamda özel ve ilk. Hem İKBU ailesini hem okulumuz dışında katılacak diğer öğrencilere ve lise öğrencilerine açık bir projedir. Bunun yanı sıra bir sertifika ile de programı taçlandırdık. Bu tarz etkinliklerle öncelikli olarak öğrencileri aktif ve sosyal hale getirmek. Çünkü bizim alanımız gerçekten bunu gerektiriyor, yani biraz aktif hale gelip koşturmaca halinde olmamız lazım. Sadece 4 yıl boyunca sınavlarla ya da derse girerek her şeyi öğrenemeyiz. Bu mümkün değil. Bunları bir şekilde tecrübe etmemiz gerekiyor” dedi.

  • TİM Başkanı Büyükekşi, BTSO’nun projelerine hayran kaldı

    Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi, Bursa Ticaret ve Sanayi Odası’nın (BTSO) projelerini inceledi. Büyükekşi, “Türkiye’nin birçok sanayi ve ticaret odasının hayalinde olmayan projeler burada hayat bulmuş. Bursa ve ihracatçılarımız adına burada yapılan çalışmalardan gurur duydum” dedi.

    TİM Başkanı Büyükekşi, şubat ayı ihracat verilerini açıkladığı Bursa’da, BTSO Eğitim Vakfı bünyesinde faaliyetlerini sürdüren BUTGEM ile mesleki yeterlilik alanında sunduğu sınav ve belgelendirme hizmetiyle Türkiye’nin en büyük kuruluşu olan BTSO MESYEB’i ziyaret etti. Bursa Valisi İzzettin Küçük, BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay ile birlikte söz konusu kuruluşları gezen ve faaliyetler hakkında bilgiler alan Büyükekşi, daha sonra Bursa Teknoloji Koordinasyon ve Ar-Ge Merkezi’nin (BUTEKOM) yeni hizmet binasında düzenlenen istişare toplantısına katıldı.

    BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, oda olarak ortak akıl temelinde oluşturdukları projelerle Türkiye’nin 2023 vizyonuna destek verdiklerini söyledi. Türkiye’nin ihracat merkezi Bursa’da nitelikli istihdam ve katma değerli üretim hedefleriyle TİM’in de stratejisini oluşturan Ar-Ge, inovasyon ve tasarım odaklı projeleri hayata geçirdiklerini vurgulayan Başkan Burkay, “Tekstil ve teknik tekstil ile ileri kompozit alanında şehre kazandırdığımız BUTEKOM, mesleki standartları yükselten BTSO MESYEB, yeni sanayi devriminin sembolü olan TEKNOSAB gibi dev projelerin sayısı arttıkça Türkiye de hedeflerine daha fazla yaklaşacaktır” dedi.

    Türkiye’nin ihracata dayalı kalkınma hedefleri doğrultusunda Küresel Fuar Acentesi, Ticari Safari, Ur-Ge ve kümelenme projeleri ile nitelikli fuar organizasyonları düzenlediklerini ifade eden Başkan Burkay, “Bütün bu projelerle birlikte Bursa ve ülke ekonomisine son 3 yılda yaklaşık 800 yeni ihracatçı kazandırdık. Bu sayı, komşu illerimiz Eskişehir, Bilecik, Balıkesir ve Yalova’nın toplam ihracatçı sayısından bile fazla. Bursa’mızın ihracatı da Türkiye ortalamasının yaklaşık 2 kat üzerinde seyrediyor. Ekonomi Bakanlığımız ile TİM öncülüğünde geliştirilen ve dünyanın en önemli ticaret noktalarına kurulan Türk Ticaret Merkezleri projesine BTSO olarak bizler de katkı sağlıyoruz. Bu kapsamdaki ilk ofisimizi de kısa süre içerisinde New York’ta hayata geçirerek, Bursa iş dünyasının global oyuncular arasında yer almalarını amaçlıyoruz. Tüm bu projelerle birlikte kent olarak 2023 yılı hedefimiz olan 75 milyar dolarlık ihracatı yakalayacağımıza inanıyorum” dedi.

    TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi de BTSO Yönetim Kurulu Başkanı Burkay ile TİM çatısı altında uzun yıllar birlikte çalıştıklarını belirterek, “BTSO, son 4 yılda çok önemli işler başarmış. Türkiye’de birçok sanayi ve ticaret odasının hayalinde bile olmayan projeler burada hayat bulmuş. Başkan Burkay, burası için çok büyük kazanç. Çalışınca ortaya çok güzel işler çıkıyor. Burada hayata geçirilen projeleri görünce hem Bursa hem de ihracatçılarımız adına gurur duydum” diye konuştu.

  • DEGAK Özel Tim denizde kaybolan balıkçıyı arıyor

    Samsun’un Yakakent ilçesinde teknesinin alabora olması sonucu denize düşerek kaybolan balıkçıya 5 gündür ulaşılamadı.

    Yakakent’te 5 gün önce denize ağ sermek için balığa çıkan 30 yıllık balıkçı Muharrem Şen’i(52) bulmak için Sahil Güvenlik Karadeniz Bölge Komutanlığı DEGAK Özel Tim ekipleri zorlu hava şartlarına rağmen havadan helikopter destekli, denizde de su üstü arama çalışmalarını sürdürüyor.

  • TİM Başkan Vekili Süleyman Kocasert: “İhracatta son 49 ayın rekoru kırıldı”

    Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkan Vekili ve Denizli İhracatçılar Birliği (DENİB) Başkanı Süleyman Kocasert, 2017 yılı ocak ayı ihracat rakamlarını değerlendirdi. İhracatın Ocak ayında yüzde 15 oranında artarak, son 49 ayda gerçekleşen en yüksek artış oranına ulaştığını söyleyen Kocasert, “Yeni anayasa ile birlikte ekonomide enflasyonda ve işsizlikte aşağı yönde bir hareketlilik olacak” dedi.

    TİM Başkan Vekili ve DENİB Başkanı Süleyman Kocasert, DENİB Nihat Zeybekci Toplantı Salonunda Ocak 2017 Türkiye ve Denizli ihracat rakamlarını açıklayarak basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Türkiye ihracatının ocak ayında, 9 milyar 157 milyon dolardan 10 milyar 528 milyon dolara yükseldiğini belirten Kocasert, bunun oran olarak yüzde 15’e ulaştığını, son 49 ayın rekorunun kırıldığını ifade etti. Denizli ihracatında ise, DENİB tarafından kayda alınan ihracatın ocak ayında, 2016 yılının ocak ayına göre yüzde 20 arttığını kaydeden Kocasert, bunun 192 milyon dolar olarak gerçekleştiğini belirtti.

    DENİB yönetim kurulu üyeleri ile birlikte açıklama yapan Kocasert, yılın ilk ayında gerçekleştirilen rekor düzeydeki ihracatın tesadüf olmadığını, 2017 yılındaki ihracatın 2016 yılından çok dahi iyi olacağını belirtti.

    Ülke için önemli, içerisinde çok ciddi problemlerin ve sorunların olduğu bir yılın geride bırakılmasına rağmen, beklenin aksine dünya ticaretinin büyümediğini belirten Kocasert, Avrupa’da büyüme rakamlarının beklenen düzeyde gelmediği, dünyada ABD seçimlerinde şaşırtıcı bir sonucun çıktığı ve Türkiye’nin 15 Temmuz gibi, sadece Türk tarihine değil, dünya tarihine girecek elim bir olayın geride bırakılmasına rağmen, 2016 ihracatını neredeyse 2015 yılına yakın, yüzde 1 değer kaybıyla kapatıldığını ifade etti.

    “Alınan kararlar ekonomik olmaktan çok, politik odaklıdır”

    Kocasert, “Bütün olumsuzluklara rağmen 2017 yılına çok iyi başladık. Olumsuzluklardan kastım da, dünya çapındaki iki kredi derecelendirme kuruluşunun ardı ardına yaptığı negatif açıklamalar ve not indirimleridir. Hepiniz biliyorsunuz hem Standart & Poor’s, hem de Fitch Türkiye ile ilgili notu aşağıya yönlü revize etti ve Türkiye yatırım yapılabilir statüsünden çıktı. Pazartesi sabah beklenin aksine bir gelişme oldu, döviz aşağı yönlük gevşerken, borsada da yukarıya doğru bir hareketlenme yaşandı. Bu açık ve seçik gösteriyor ki, alınan kararlar ekonomik olmaktan çok, politik odaklıdır ve dünya yatırımcıları alınan bu kararlara pek de itibar etmedi. Çünkü borsaya ciddi bir yabancı girişinin olduğunu hep beraber gözlemledik” dedi.

    Gerek Denizli olarak, gerek ülke olarak ihracat atağına devam ettiklerini, bunun yanında hem ürünü, hem de pazarı çeşitlendirdiklerini belirten Kocasert, “49 ay sonra yaklaşık 4 yıl sonra, ülkemiz ihracatının bir ay içerisinde iki haneli artması da, bizler için ayrı bir sevinç, moral ve motivasyon kaynağı oldu. 2017 yılı Türk ihracatçısı için bir fırsat ve atılım yılı olduğunun göstergesi oldu. Türkiye ihracatı geçen yılın Ocak ayına göre 15 oranında değer bazında, yüzde 20 oranında kilogram bazında da artış gösterdi” ifadelerini kaydetti.

    Denizli ihracatı

    Denizli’nin pozitif anlamda ayrıştığını ve bir önceki yıla göre, değer ve kilogram bazında yüzde 5’lik bir artışla yılı geride bıraktığını aktaran Kocasert, “2017 Ocak ayında DENİB’e bağlı kayda alınan ihracat, geçtiğimiz senenin aynı ayına kıyasla 20 artarak, 192 milyon dolar olarak gerçekleşti. Denizli genel şehir ihracatı da, yüzde 11 artışla 220 milyon dolar olarak gerçekleşti. Bu gerçekten de uzun zamanlardan beri kaydettiğimiz ve artış olarak gördüğümüz rakamdır. Denizli, Türkiye ihracatında 8’inci sıradaki yerini korurken, demir ve demir dışı metallerde yüzde 73’lük artışla oldukça dikkat çeken sektör olarak ön plana çıktı. Ardından elektrik ve elektrik hizmetleri yüzde 30, madencilik yüzde 15’e yakın bir artış sergiledi. Hazır giyim, konfeksiyon ve ev tekstili ihracatında da sektör anlamında yüzde 1’lik yukarıya doğru bir hareketlenme oldu. Denizli’nin ihracat yaptığı ülkelere baktığımızda, başta ABD yüzde 20’lik artışla dikkat çekiyor. İngiltere ihracatımız yüzde 17 artarken, İsrail yüzde 50, Romanya yüzde 136, Birleşik Arap Emirlikleri’ne de yüzde 358’lik bir artış gerçekleşti” diye konuştu.

    “Türk havlusunu dünya markası yapmak istiyoruz”

    Tokyo, New York, Londra ve İstanbul gibi dünya şehirlerinde Türk havlusunu bir marka haline getirmek istediklerini belirten Kocasert, “Bir ilki gerçekleştirdik, Türk havlusunu markalaştırma adına, Ekonomi Bakanlığından ‘Turkualiti’ marka desteği aldık. Türk havlusunu dünya markası haline getirmek üzere, profesyonel bir şekilde, önümüzdeki beş yılı kapsayacak biçimde, çalışmalarımıza bugünden başlayarak, başlıyoruz, hareket haline geçiyoruz. Mağazalarda ev hanımlarının ben Türk havlusunu istiyorum dedirtecek hale getirmek istiyoruz. 5 yıl gibi uzun bir çalışma zamanımız var ama başarılı olmamak için hiçbir sebebimiz yok” ifadelerini kullandı.

    “Referandumdan sonra ekonomide yukarıya doğru bir seyir gerçekleşir”

    “Referandumun ekonomiye etkisi nasıl olur?” sorusunu yanıtlayan Kocasert, “Tabi ki biz de referandumdan etkileneceğiz, ancak bu referandumun geri kalmasıyla birlikte, yeni anayasa ile birlikte, ben ülkemizin ekonomi ile birlikte tüm paydaşlarının gerek özel sektör, gerek Maliye, Ekonomi Bakanlığının, gerekse Merkez Bankasının, gerekse tüm finansal kurumlarının asıl işimiz olan ekonomi ve finansmana odaklanarak, bilhassa 2017 yılında tüm göstergelerde, işte enflasyonda aşağı yönde bir hareketlilik, işsizlikte aşağı yönde bir hareketlilik olurken, büyümede ve ihracatta artışında da yukarı bir hareketlilik olacağına düşünen ve inananlardanım” dedi.

    “Ocak ayında gerçekleşen ihracat yalancı bahar değil, tüm yıla yayılır”

    Dünya yatırımcısı ve dünyanın önemli ekonomik oyuncularının kredi derecelendirme kuruluşlarının kararlarının politik olduğunun farkında olduğunu belirten Kocasert, “Ocak ayındaki bu artışın geçici bir artış veya yalancı bir bahar olduğunu düşünmüyoruz. 2017 yılının ihracat artışının sadece ocak ayı ile sınırlı kalmayacağını, ortaya konulan orta vadeli 155 milyar dolar hedefinin rahatlıkla ulaşılabileceğini düşünüyoruz. Çünkü Avrupa Birliğinde yukarı yönde olumlu bir talep artışı, olumlu göstergeler geliyor. İsrail ve Rusya ilişkilerimizde sıcak gelişmeler yaşanıyor. Orta Doğu’da gelişecek olumlu adımlarla beraber, istikrar ve barış adımlarıyla beraber, Türkiye ihracatında yukarı yönde ciddi bir hareketlenme ve ivme olur ve bütün yıla yayılır” şeklinde konuştu.

  • TİM Başkanı Büyükekşi: “2017 yılı daha iyi bir yıl olacak”

    Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi, 2016 değerlendirmesi ve 2017 beklentilerini açıkladı. Büyükekşi, “2017 çok daha iyi bir yıl olacak”dedi.

    Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi, İstanbul’da düzenlediği basın toplantısında TİM’in 2016 değerlendirmesi ve 2017 beklentilerini anlattı. Büyükekşi açıklamasında “İhracatımız azaldı denmeyecek kadar bir azalma var. İthalatımızda yüzde 4,2 azalma var. Dış ticaret hacminde 341,2 milyar dolarla yüzde 2,8 oranında azalma var. Dış ticaret açığında yüzde 11,7 ile bir azalma var. Bu iyileşme özellikle baktığımızda cari açığımızı olumlu etkiledi ama eğer turizmde de sıkıntı yaşamasaydık cari açık yüzde 11 değil de yüzde 22 gerileyecekti” ifadelerini kullandı.

    “Petrol ve emtia fiyatlarındaki düşüş,ihracatfiyatlarımızda gerilemeye sebep oldu” diyen Büyükekşi, “Yıl genelinde, bu gerilemeden kaynaklıihracatkaybımız 3.5 milyar dolar oldu. Çevre ülkelerde yaşanan sıkıntılar,Rusyaile yaşadığımız krizin yanı sıraIrak,SuriyeveLibya’da yaşanan çatışmalar da ihracatımızın düşmesine sebep oldu. Bu ülkelere ihracatımız toplamda 4.1 milyar dolar düşüş gösterdi. Türk Lirası ve sterlinin dolara karşı değer kaybetmesi de ihracatımızı etkileyen bir diğer unsur olarak karşımıza çıkıyor. Doların değer kazanması yaptığımız ticaretin dolar karşılığının azalmasına sebep oldu. Yani, parite kaynaklı toplam kaybımız ise 1.5 milyar dolar oldu. Bizlerden kaynaklanmayan tüm bu etkiler sebebiyle ihracatımızdaki toplam kayıp: tam 9.1 milyar dolar. Bu kayıplar olmasaydı 2016 yılı ihracatımız yüzde 5.5 artarak 151.7 milyar dolara çıkacaktı” dedi.

    “Petrol fiyatlarının artmasıyla petrol ihraç eden ülkelerin ekonomilerinde toparlanma olacak”

    Büyükekşi, 2017’yi ihracatta ‘Atılım Yılı’ ilan ettiklerini ve bunun petrol ile emtia fiyatlarında toparlanma, başta Rusya ve Irak olmak üzere çevre ülkelerle sorunların düzelmesi, petrol ihracatçısı ülkelerin ekonomilerinin toparlanması sayesinde olacağını hatırlattı. Büyükekşi, Rusya’ya ihracatın bu yıl 2016’ya göre 1,5 milyar dolar artarak yaklaşık 3,5 milyar dolar olacağı beklentisini aktardı. Hükümetin ihracatçılara verdiği destekleri artırmasının da atılım yılının en büyük motivasyonu olacağını belirten Büyükekşi, “Özellikle proje bazlı süper teşvik modeli dünyanın hiçbir yerinde yok” dedi.

    2017’nin 2016’dan çok daha iyi bir yıl olacağını öngördüklerini ve Orta Vadeli Program Hedefini aşarak 155 milyar dolar ihracat rakamına ulaşılacağını söyleyen Büyükekşi, “İhracat fiyatlarımız tekrardan artışa geçecek. Emtia fiyatları artınca ihracat fiyatları da artacak. Çevre ülkelerle yaşadığımız sorunların çözülmesi gerekir. Başta Rusya’daki uçak krizi çözüldü. Sayın Başbakanımız Irak’ı geçen hafta ziyaret etti. Suriye’de birtakım gelişmeler oluyor. Rusya, Türkiye, İran Moskova’da bir toplantı yaptılar. Önümüzdeki günlerde Astana’da bir toplantı bekleniyor. Bundan dolayı bu ülkelere olan kayıplarımızı telafi edeceğimizi düşünüyoruz. Petrol fiyatlarının artmasıyla petrol ihraç eden ülkelerin ekonomilerinde toparlanma olacak. Bizim bu ülkelere olan ihracatımızın tekrar canlanacağını öngörüyoruz.