Etiket: Temsilcileri

  • Sektör temsilcileri, sigorta acentelerinin komisyon oranlarını düşürmesine tepkili

    Sektör temsilcileri, sigorta acentelerinin komisyon oranlarını düşürmesine tepkili

    Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) 30 No’lu Sigortacılık Hizmetleri Meslek Komitesi Meclis üyeleri, sigorta acenteleri arasında komisyon oranlarındaki kontrolsüz feragatlerin, sektörü baltaladığını savundu.

    Meslek Komitesi Meclis üyeleri, sektöre ilişkin değerlendirmeler yaptı. Pandemi süreci ile birlikte ayakta kalmak isteyen acentelerin yanlış uygulamalar içine girdiğine değinen meclis üyeleri, son dönemlerde iş alabilmek adına komisyon oranlarından feragat noktasında yarış başladığını ifade edip, bu durumun haksız rekabeti beraberinde getirdiği gibi sektördeki kazancı da tamamen ortadan kaldırdığına dikkat çektiler.

    “İndirim oranları komisyon rakamının yarısına ulaştı”

    MTSO 30 No’lu Komite Meclis üyesi Hatice Demirasal, acenteler arasındaki komisyon sorununun gün geçtikçe arttığını vurguladı. Her işin bir bedeli olduğunu, ancak son dönemlerde acentelerin müşteri komisyonundan feragat ederek sektörü zor durumda bırakmaya başladığını belirten Demirasal, “İndirim oranları komisyonun yarısına kadar ulaştı. Halen işini hakkı ile yürüten acentelerimiz var ama birçoğu bu şartlar altında direnmekte zorlanınca iş kaçırmamak adına sisteme uymaya başladı. Bu durum bugün kazanamamamızın yanında sektörün geleceği açısından da risk doğuruyor” dedi. Bununla birlikte kira ya da personel ücretleri gibi sabit giderlerin hiç azalmadığını belirten Demirasal, sektörü birlik içinde hareket etmeye, bu yanlıştan dönmeye davet etti.

    Pandeminin sektöre etkilerini de değerlendiren Demirasal, çalışmaların ofis dışına çıkmadan da yürütülebildiği sektörler arasında yer almaları nedeniyle hizmeti aralıksız sürdürebildiklerini ve bu dönemde özellikle sağlık sigortalarına talebin arttığını bildirdi. Günümüzde devlet hastanelerindeki yoğunluk nedeniyle birçok kişinin özel hastanelerden hizmet almak istediğini ifade eden Demirasal, “Geçmişte sigorta ve Bağ-Kur’u olan kişiler sağlık sigortasına çok sıcak bakmazken pandemi ile birlikte herkesin görüşü değişti. Sigorta sektörü insanlar arasında hala kasko trafik gibi düşünülüyor. Oysa insana dair birçok risk var ve müşterilerimize bu riskleri anlatarak sigortanın ne kadar önemli bir sektör olduğu konusunda bilinçlendirmeliyiz” diye konuştu. Ev ya da ofisten çalışmaya imkan tanıyan bir sektör olması nedeniyle acentelik vasfına uygun olmayan, tabelası bulunmayan kayıtsız çalışmaların arttığına da dikkat çeken Demirasal, bu konuda ciddi yaptırımlar bulunmaması nedeniyle rekabette zorlandıklarını söyledi.

    “Türkiye Sigorta sektör için önemli bir adım”

    Meclis Başkan Yardımcısı Hüseyin Dinler ise sektörde güzel gelişmeler olacağını düşündüğünü söyledi. Önemli adımlar atıldığını, yeni yapılanmalara gidildiğini ifade ederek Türkiye Sigorta’ya değinen Dinler, şu bilgileri verdi: “6 sigorta şirketi Varlık Fonu’na devredilerek Türkiye Sigorta çatısı altında birleştirildi. Bu yapılanma ile milli, büyük bir sigorta şirketi oluşturulması hedefleniyor. Böylesi büyük bir güç, sektörde yabancı menşeli sigorta şirketleri karşısında güçlü bir rakip olacak. Arkasında devlet desteği var ve teknik olarak da üzerinde ciddi çalışmalar yürütülüyor. Ben bu şirketin 2021, en geç 2022’de Türkiye’deki ilk iki sigorta şirketi arasında yer alacağına inanıyorum.”

    Ardından TOBB bünyesinde faaliyet gösteren Sigorta Acenteleri İcra Kurulu (SAİK) çalışmalarıyla ilgili değerlendirme yapan Dinler, “Geçmişte bu kurulun söyledikleri değerlendirilir ve taleplerinden olumlu sonuçlar alınırdı ancak bu yılın başlarında Bankacılık Denetleme ve Düzenleme Kurumu benzeri Sigorta Denetleme Kurulu (SDK) kuruldu. Bu kurul maalesef giderek SAİK’in görevini pasifize etti” dedi. Sektör olarak bu durumdan duydukları rahatsızlığı dile getiren Dinler, SAİK aracılığıyla da acentelerin ana şirketlerin uyguladığı komisyon oranları politikalarında yaşanan sorunları bildirmelerine rağmen hiçbir sonuç alamadıklarını ifade etti. Sigortacıların aldığı komisyonların hak ettikleri rakamlar olmadığını vurgulayan Dinler, pandemi sonrasında bu konuya daha çok ağırlık vereceklerini belirtti.

    Merdiven altı olarak nitelendirilen kayıt dışı çalışan kişilerin türediğini de dile getiren Dinler, bu konuda cezai müeyyide bulunmamasının da sektörü zorladığını söyledi.

  • Meyve sebze ticareti yapan sektör temsilcileri, kamunun özel sektöre rakip olmamasını istedi

    Meyve sebze ticareti yapan sektör temsilcileri, kamunun özel sektöre rakip olmamasını istedi

    Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Meyve ve Sebzelerin İşlenmesi ve Ticareti Meslek Komitesi Meclis Üyeleri, kamu kurumlarının meyve sebze ticaretinde özel sektöre rakip olabilecek tutumlar içine girmemelerini istedi.

    MTSO 1 No’lu Meyve ve Sebzelerin İşlenmesi ve Ticareti Meslek Komitesi Meclis Üyeleri sektöre ilişkin değerlendirmeler yaptı. Sorunları ve çözümlerini anlatan Meclis Üyeleri yurt dışında, özellikle Avrupa Birliği (AB) firmalarının kalıntı nedeniyle ürün almamasından Bulgaristan’a giden tırlara çıkarılan zorluklara, marketlerin ödeme sırasında oluşturduğu sıkıntılardan çiftçilerin üretim maliyetlerinin yüksekliğine kadar birçok konuyu ele aldı.

    “AB kalıntı limitlerine göre üretim yapılmalı”

    MTSO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve 1 No’lu Komite Meclis Üyesi Hakan Sefa Çakır, özellikle ilaç kalıntıları üzerinde durdu. AB’ye bağlı ülkelerin ürün alırken ilaç kalıntısı konusunda ciddi hassasiyetler gösterdiğini belirten Çakır, bu nedenle Avrupa’ya meyve sebze ihracında zorlandıklarını anlattı. Türk ihracatçısının günümüzde Rusya, Ukrayna, Irak gibi analiz konusunda zorluk çıkarmayan ülkelere çalışmayı sürdürebildiğini kaydeden Çakır, şöyle konuştu:

    “Yurt içinde çokça mal üretiyoruz. Ürettiğimizi satamazsak ciddi sorun oluşur. Sorunun çözümü için Tarım Bakanlığımızın kalıntı konusunda AB’nin talep ettiği ilaçları ruhsatlandırarak üreticiye temin etmesi, ardından üreticileri bu ilaçları kullanma noktasında bilinçlendirip konunun takipçisi olması önemli. Ayrıca üretici ve ihracatçıların elini güçlendirmek adına kalıntı limit oranlarıyla ilgili Brüksel’de güçlü lobi oluşturulması sağlanmalıdır. Bu konu yalnızca ihracat için değil, Türk halkının sağlıklı ürünlere ulaşabilmesi adına da önemlidir.”

    Rusya’daki büyük market zincirlerinin Türkiye’deki meyve ve sebze fiyatları üzerindeki etkisine de değinen Çakır, “Maalesef Türk ihracatçılarımız kendi aralarında birlik olmak yerine birbirlerine rakip olunca ucuz ürün satmak durumunda kalıyorlar. Bu da yurt dışındaki büyük marketlerin Türk ürünlerinin fiyatlarını büyük ölçüde aşağı çekmesine neden oluyor. Sonuçta ne üretici ne de ihracatçımız hak ettiği kazanca ulaşıyor. Hem üretici hem de ihracatçının birlik olması sağlanmalı” dedi.

    “Meyve sebzedeki döngü bozulmamalı”

    Bulgaristan konusunda lobi çalışması yürütülmesi gerektiğini söyleyen MTSO 1 No’lu Komite Meclis Üyesi Yusuf Vedat Yücesoy ise Kapıkule Sınır Kapısında Bulgaristan tarafında yaşanan sorunları anlattı. Keyfi olarak Türk tırlarının durdurulup analiz kontrolü yapıldığını dile getiren Yücesoy, bu işlem için ekstra ödeme talep ettiklerini ve bir gün kadar da kapıda beklemek durumunda kaldıklarını ifade etti.

    Tarım kredi kooperatifleri, Ziraat Bankası gibi kurumların meyve sebze alıp zincir marketlere satarak vergisini ödeyen firmalara rakip olduğuna da dikkat çeken Yücesoy, “Bu tür kuruluşlar alım satım yaparsa halde üretici ile tüccar arasında oluşan ürün piyasasını belirleyen pazar süreci ve meyve sebzedeki döngü bozulmuş oluyor. Kamu kurumları bize rakip olmak yerine kaynaklarını, gübre, ilaç gibi çiftçinin kullandığı girdileri üreterek maliyetlerini düşürse sektöre çok daha fazla katkı sağlamış olurlar” ifadelerini kullandı.

    Çukurova Bölgesel Havalimanı beklentisini de dile getiren Yücesoy, “Uçak kargonun güçlenmesi sektörümüz adına önemli. Uzakdoğu’dan sürekli sipariş geliyor, ancak yüksek kargo maliyetleri nedeniyle yanıt veremiyoruz. Çukurova Havalimanının biran önce tamamlanarak kargo taşımacılığındaki gücümüzü artırmak istiyoruz” diye konuştu.

    “Yerli üretime ağırlık verilmeli”

    MTSO 1 No’lu Komite Meclis Üyesi Nurettin Cumaoğlu da çiftçilerin yüksek üretim maliyetlerine dikkat çekti. Girdi maliyetlerinin düşürülmesi için yerli ilaç ve tohum üretiminin önemine değinen Cumaoğlu, mevcut durumda bu ürünlerin büyük bölümünün ithal edilmesiyle maliyetlerin arttığını vurguladı. Aynı zamanda sektörde bir standart bulunmamasından da şikayetçi olan Cumaoğlu, şunları söyledi:

    “Değişik sektörlerde paraları takılıp zarar eden kişiler, halin ödeme konusundaki zaafından yararlanmak istiyor. Halden aldıkları meyve sebzeleri yeni açtıkları ya da devraldıkları marketlerde nakit ya da kredi kartı ile satıp bu paraları zarar ettikleri sektörlere aktarıyorlar. Bu durum da kötü niyetli kişilerin istismarına çok açık. Bu sayede çiftçinin, komisyoncunun, tüccarın parası ödenmeyebiliyor ve hal kötüye kullanılabiliyor.”

    Çek Yasasının da kötü niyetli kişiler tarafından suiistimal edildiğini belirten Cumaoğlu, “Her isteyenin çekleri bankalardan istediği gibi alabilmesi, ödemelerde vadelerin standart hale getirilmemesi karşımıza sorun olarak çıkıyor” değerlendirmesini yaptı.

  • ULUTEK Teknopark, Bursa Uludağ TTO ve BEBKA Temsilcileri potansiyel işbirlikleri için bir araya geldi

    ULUTEK Teknopark, Bursa Uludağ TTO ve BEBKA Temsilcileri potansiyel işbirlikleri için bir araya geldi

    ULUTEK Teknopark Genel Müdürü Prof. Dr. İrfan Karagöz’ün katılımıyla ULUTEK, Bursa Uludağ TTO ve BEBKA temsilcileri bir araya geldi. Toplantıda potansiyel işbirlikleri masaya yatırıldı. Girişimcilerin ihtiyaçları doğrultusunda yeni projeler geliştirilmesi, ekosistemin geliştirilerek tüm paydaşlarla yürütülebilecek farklı programlar üzerine kurumlar arası bilgi ve tecrübe paylaşımı yapıldı. ULUTEK Teknopark Genel Müdürü Prof. Dr. İrfan Karagöz, toplantıya ilişkin açıklamalarda bulunarak, BEBKA’nın kentin sorunlarına yönelik sunduğu desteklerin önemine vurgu yaptı. BEBKA’nın ziyareti ve işbirliği yaklaşımından dolayı memnuniyetini dile getiren Prof.Dr.Karagöz, BEBKA ile işbirliklerinin artarak devam edeceğini ve kente katkı sunacak yeni projelerin yakında kamuoyuyla paylaşılacağını aktardı.

    ULUTEK, BEBKA desteğiyle 2020 yılı Teknik Destek Programı kapsamında “Bursa’daki Bilişim Firmalarının İnovasyon Kapasitelerinin Artırılması ve Rekabetçi Hizmet Süreçlerinin Geliştirilmesi” isimli projeyi yürütüyor. Program kapsamında ULUTEK bünyesindeki 25 Bilişim firması 6 farklı konuda 12 günlük eğitimlerle inovasyon kapasitesini artırma ve rekabetçi hizmet süreçleri geliştirmek üzere çalışmalarını sürdürüyor. Bursa Uludağ TTO ise BEBKA Teknik Destek Programı ile “Bursa Girişimci Topluluğu Oluşturulması“ projesini hayata geçirdi. Proje, gençlerin sosyal girişimciliği kavramaları, akademik ve teknoloji odaklı yenilikçi projeler geliştirmeleri ve girişimcilerin kapasite artırımı için ekosistemi besleyebilen, sürdürülebilir bir yapıda ve sürekli gelişim odaklı bir topluluk tasarımı üzerine kurgulandı.

  • Başkan Karataş, TÜRKAV ve KAMU-SEN il temsilcileri ile görüştü

    Başkan Karataş, TÜRKAV ve KAMU-SEN il temsilcileri ile görüştü

    Milliyetçi Hareket Partisi Erzurum İl Başkanı Naim Karataş, Kamu Sen Erzurum İl Temsilcisi Mucip Gözeger ve ekibi, TÜRKAV Şube Başkanı Umut Yaşar Bozkurt ile birlikte MHP Erzurum il başkanlığında istişare toplantısı yaptı.

    Başkan Karataş, tüm şube başkanlarını tek tek dinleyerek sorunları ve çalışmaları hakkında bilgi aldı. İl Başkanı Karataş; “Sorunların çözümü için hep birlikte çalışıp sendika üyelerimizin hakları ve isteklerinin çözümü için partimiz ve sendika başkanlarımızla birlikte tüm istek ve temennilerini yerine getirmek için elimizden gelenden fazlasını yapıp bahane üretmeden çözüm odaklı çalışmalarımıza hep beraber devam edeceğiz” dedi.

    MHP İl Başkanı Karataş; “İl başkanlığımızı nazik ziyaretlerinden dolayı Kamu sen ve Türkav il başkanlarım nezdinde güzide yönetimlerine teşekkür eder her daim partim ve teşkilatım olarak yanlarında olduğumu bildirir, çalışmalarında başarılar dilerim” diye konuştu.

  • Başkan Oral, Süt Sanayici Temsilcileri ile bir araya geldi

    Başkan Oral, Süt Sanayici Temsilcileri ile bir araya geldi

    Erzurum Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Oral, Süt Sanayicileri ile bir araya gelerek, coğrafi işaretli ürünlerin korunması, ulusal ve uluslararası pazarlara açılması ve marka haline gelmesi için yapılacak çalışmaları değerlendirdiler.

    Erzurum Ticaret Borsası hizmet binasında bugün gerçekleştirilen ve Erzurum’daki Süt Sanayicileri temsilcilerinin katıldığı toplantıda, öncelikli olarak sektörün sorunları, talepleri ve Erzurum Ticaret Borsası tarafından Coğrafi İşaret Belgeleri alınan, Civil Peynir ile Göğermiş Peynir’in ulusal ve uluslararası pazarlarda daha etkin bir şekilde pazarlanması ve Erzurum’a özgü ürünlerin marka haline getirilebilmesi için görüş alışverişinde bulunuldu.

    Türkiye’de 3 binden fazla yöresel ürün olduğunu vurgulayan Erzurum Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Oral, “Türkiye yöresel ürünler konusunda büyük bir zenginliğe sahip, ülkemizde toplam 432 Coğrafi İşaretli ürün var. Bunların 17’isi ilimiz adına alınmış coğrafi işaret belgeli ürünler. Hemen hemen her ilin kendine özgü özellikler taşıyan bir ürünü var. Bir ürünün belli bir yöreye, kente veya bölgeye ait olduğunu ispat etmenin en kolay yolu Coğrafi İşaret Tescilinden geçiyor. Yöresel değerler ancak tescille korunuyor. Erzurum ilimiz ile özdeşleşen “Erzurum Civil Peyniri” “Erzurum Küflü Civil Peyniri (Göğermiş Peynir)” ibareli coğrafi işaretimiz Erzurum Ticaret Borsamız tarafından ülkemizde koruma altına alınmıştır. Koruma altına alınarak tescili yapılan coğrafi işaretli ürünlerimizin, il bölge ve ülke ekonomisine katkı sağlaması bizler için önemlidir. Bugün burada bizim amacımız hep beraber, hep birlikte ve Erzurum’un vizyonuna ve misyonuna yakışır bir şekilde Erzurum’a özgü coğrafi işaretli ürünleri üst marka Erzurum olacak şekilde daha ilerilere taşımaktır.” şeklinde konuştu.