Trabzonspor’un yeni teknik direktörü Tolunay Kafkas oldu.
ÖZEL UÇAKLA GELDİ
Öğleden sonra özel uçakla Trabzon’a gelen Başkan Sadri Şener, tesislerde Asbaşkan Nevzat Şakar ve yönetim kurulu üyeleriyle birlikte Tolunay Kafkas’la toplantı yaptı. Daha sonra basın toplantısı düzenleyen Sadri Şener, kulüp olarak zor günler geçirdiklerini belirtirken şöyle devam etti:
B PLANINI DEVREYE KOYDUM
Puan olarak oldukça gerilerde kaldık. Yenilmememiz gereken bir takıma da yenildik. Hocamız beni telefonla arayarak kan değişikliği olması gerektiğini söyledi, izin istedi. Ben de o izni verdim. Vermek zorundaydım. Bir iki defa daha aynı konu olmuştu. İkinci devre başladığında artık ihtimallere bırakacak durumumuz yoktu. Kendisi de zaten o psikoloji içindeydi. Benim hemen bir B planım olmalıydı ki o da vardı. Böyle bir şey olursa diye, Tolunay vardı. Bunu da hemen yürürlüğe koydum ki, yerel ve ulusal basın, (kim gelecek?) diye tartışma ortamı yaratmasın. Bir boşluk bırakmak istemedim. Perşembe günü de maç vardı. Düşünmeye bile gün yoktu. Tolunay Kafkas hepinizin bildiği, Trabzonspor’un yetiştirdiği önemli sporculardan biri. Kendisiyle telefonla konuştum. Sonra gelip Asbaşkanla konuştu. Yarın öğlen gibi imza töreni olacak ama şifahi olarak kendisiyle anlaştık. Yarın yardımcıları geliyor. Yarından sonra yeni bir sayfa açarak yolumuza devam edeceğiz.”
ŞENOL GÜNEŞ’E TEŞEKKÜR
Şenol Güneş ve yardımcılarına kulübe verdikleri emekler için teşekkür eden Başkan Sadri Şener, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Şenol Güneş, bizim arkadaşımız. Ona, Ünal Karaman’a diğer yardımcılara da kulübe verdikleri emeklerden dolayı teşekkür ediyoruz. Bu kulüp her zaman onların kulübüdür. Belki de benden daha çok onların da kulübüdür. Ama kulüplerde böyle değişiklikler vardır. Bizim için de başkan için de geçerlidir bu. Bundan sonraki yaşamlarında onlara mutluluklar diliyorum. Tolunay Kafkas’a da başarılar diliyorum. Umarım kısa zamanda yeni bir noktaya yeni bir heyecanla ve yeni bir aşkla gelebiliriz diye düşünüyorum.”
Ünal Karaman’ın ayrılığıyla ilgili olarak da görüşlerdini açıklayan Başkan Şener, “Ünal, Şenol hocanın ekibiydi. Tolunay Kafkas, kendi ekibiyle çalışmak istediğini söyledi. Biz de doğal olarak kabul ettik. 3.5 yıllık anlaştık.”
İZLEME KOMİTESİNİ LAĞVETTİK
Tolunay Kafkas’a transferi kısa süreliğine konuşabildiklerini anlatan Başkan Şener, sözlerine şöyle devam etti:
Transfer isteği yok. (Mevcut kadroyu Haziran’a kadar götürmemiz lazım, hepsinden maksimum yararlanmamız lazım. Sonra haziranda yeni kadro kurarız) diyor. Tolunay Kafkas’ın şöyle avantajı var; genç oyuncular konusunda araştırmalarıyla kendisini ispat etmiş bir kişi. İzleme komitesini lağvetme yoluna da gidebiliriz. Hatta yarın veya öbür gün lağvedilmesi talimatını verdim.”
KARAR OYBİRLİĞİYLE VERİLDİ
Kararın oybirliğiyle verildiğini belirten Şener şöyle konuştu:”Kamuoyu yanlış düşünüyor. Kamuoyuna perşembe maç olduğunu anlatırsanız, yazarsanız Twitter’da, çarşamba da Eskişehir’e gitmek mecburiyetinde olduğumuzu yazarsanız sevinirim. Salı da bu işin antrenmanı var. Ne yapayım başka? Bu akşam alt yapı hocası yaptıracak antrenmanı. Tolunay Sağlam, Türk sol bek istedi. Haklı tabi. 1461’den bakacağız galiba. Yönetim kurulu 21 kişi. Oy birliğiyle çıktı Tolunay Kafkas kararı. Hatta bazıları, benden daha hızlıydı.”
İSTİFA DEĞİL KAN DEĞİŞİKLİĞİ
Başkan Şener, “Bazı çevreler şike sürecinde böyle bir dağılmanın kulübe zarar verebileceğini söylüyor” sorusu üzerine de şunları söyledi:Dağılma yok. Başkan burada. Sportif yönün şike sürecinde hocaların ve oyuncuların gündeme karışması doğru bir savunma biçimi değil. Sonuçta onlar profesyonel insanlar. Ama şike sürecinde yönetimler dağılırsa, ileri gelenler, divan kurulu dağılırsa zarar verir kulübe. Sporcu ve hoca çok önemli değil. Girmemesi gerekir zaten, diye düşünüyorum. Bu bir istifa değil, göreve son verme de değil. Kan değişikliği var. Hoca da bir Trabzonsporlu gibi düşünüyor. Kan değişikliği oldu ki bu kadar gazeteci burada toplandı. Böyle bir şey yapmasaydı bugün, (yönetim ve hoca istifa) diye yazılacaktı. Şimdi başka şeyler yazılacak. Böyle bir gidişatı ne Güneş, ne ben beklemiyorduk. Karabükspor ve Elazığspor yenilgileri beklemiyorduk. Takımları küçümsemek istemiyoruz ama bu kadarını beklemiyorduk.”
GÜNEŞ’İN İSTEĞİ DIŞINDA TRANSFER YAPILDI
Başkan Sadri Şener, “Transferleri başkan yaptı eleştirileri hakkında ne söyleyeceksiniz?” sorusuna da şöyle cevap verdi:”Orta mektep mezunu bir başkan olsaydım, sizin söylediğinize inanabilirdim. İhtisasım olmayan bir konuda, ben gidip bir oyuncuyu nasıl alabilirim ki? Mümkün değil ama Şenol Güneş’in isteğinin dışında bazı hocalara sorarak almışlığımız vardır tabi. Listede vardır. Başka hoca tavsiye etmiştir. Ben mümkün değil alamam çünkü, yanlış bir şey yaparım.Hoca 5 tane isim yazar, ben alabildiğimi alırım. Bu bir çalışma ve ekip işi. Bana öyle isimler gelmedi izleme komitesinden. Benimle hepsi rahatlıkla görüşebilen insanlar. (Şu oyuncuyu al, almazsan intihar ederim) demedi kimse. Bu mesuliyet alma isteği, gücü ve arzusudur. (Başkan, bu oyuncuyu almazsan ben bırakıyorum) işini ben çok seviyorum. (Alsan da olur almasan da) denirse o olmuyor. Herhangi bir rapor gelmedi bana. Maaş artırımı istenirken bana direk gelinebiliyor ama başka konularda gelinmiyor. Çalışkan olmak ve bu işi sevmek önemli. Heyecanın bitince bu işleri yapamıyorsun.
BAŞKANLIK BÖYLE GÜNLERDE YAPILIR
Başkan Sadri Şener, “Heyecanınızı kaybettiniz mi?” sorusuna da şu karşılığı verdi:
“Başkanlık böyle günlerde yapılır. Kupa aldığın zaman sen öne geçemezsin. Zamanında baskette yaptılar, kupa aldılar ama bizi aşağıya bile çağırmadılar. Ama böyle günlerde başkanlık yapacaksın, terk etmeyeceksin, çözüm bulacaksın. Mağlup olduğumuzda gidip hisse düşüyor. Hiç biriniz onu sormuyorsunuz. Sadece (Alper Potuk’u mu aldın, bilmem kimi mi aldın?) diye soruyorsunuz.”
FUTBOLCULARIN BAŞARISIZLIKTAKİ PAYI YÜZDE 85’TİR
Yeni bir devir ve yeni bir yaşamın başladığını da sözlerine ekleyen Başkan Şener, açıklamasını şöyle tamamladı:
“Bunlar hep böyle geldi, hep böyle geçecek. Puan durumundan çok üzüntülüyüm. İnşallah yukarılara gideriz, inşallah kupayı da alırız. Futbolcuların payı başarısızlıkta yüzde 80–85’tir. Futbolcular arasında bir sosyal ilişki bağı oluşmamış gibi. Benim kişisel görüşüm bu. Yabancılar var. Almanya’dan gelenler var, Türkler var. Hepsinin ayrı bir dünyası var. Benim tespitim bu. Bir oyuncu, (Evime 10 arkadaşımı barbeküye davet ettim, 3 tanesi geldi) diyor. Sosyal ilişkileri kurmak lazımdı, diye düşünüyorum. Bunu yapacak ben değilim tabi. Burada yaşayan yöneticiler veya antrenörler var.”
