Etiket: tecrübe

  • Hatay’da “Tecrübe Konuşuyor Içimizdeki Kahramanlar Projesi”

    Hatay’da, Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 Temmuz’daki darbe girişiminin bertaraf edilmesinde büyük yararlılık gösteren vatandaşlardan İsmet Doğan, Mustafa Özbey, Asım Bulak Mehmet Köse, Abdullah İrgin, düzenlenen programda yaşadıklarını anlattı.

    Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın “Tecrübe Konuşuyor İçimizdeki Kahramanlar Projesi” kapsamında, Hatay Kültür Merkezinde sanatçı ve oyuncu İsmail Hakkı Ürün’ün moderatör olduğu programda Kur’an-ı Kerim okundu.

    Kum sanatı yapan Veysel Çelikdemir’in hazırladığı “15 Temmuz” temalı gösteri izleyicilerden alkış aldı.

    Düzenlenen programda konuşan Hatay Valisi Erdal Ata, 15 Temmuz ihaneti 40 yıllık bir planın nihayete erdirme girişimi olduğunu belirtti.

    Vali Ata,yaptığı konuşmada,”Adına Cemaat diyerek kendisini dini bir kutsiyet addedip halkımızın dini duygularını istismar eden bu örgüt okulları ve dersaneleri ile ihtiyaç duyduğu insan kaynağını çekirdekten yetiştirerek 40 yıldır hem devletin hem millet imkanlarını kendi amaçları için kullanmıştır.Halkın yaptığı bağışlarla yardımlarla büyüyen bu hain planı mangutlaştırdığı bu halkın çocuklarıyla halkı ve halkın meclisini vuracak kadar alçaklaşmış yalnız bu devlete değil millete de ihanet etmişlerdir.15 temmuz gecesi sayın cumhurbaşkanımızın çağrısıyla devletine,vatanına,demokrasiye sahip çıkan onurlu vatandaşlarımız bu uğurda canlarını ortaya koymuş kimi şehadete ulaşmış kimiside gazi olmuştur.bu hain terör örgütünün milletimizin istiklaline ve istikbaline göz diktiği sinsi planı 15 temmuz’da hiç hesap edemedikleri millet duvarına çarpmış ve dağılmıştır.o duvar ki her renkten,her inançtan ,her görüşten insanlardan oluşmuştur.Halkımız Tek vücut olmuş mermileri,Tanklardan ve uçaklardan atılan mermileri göğüslerinde soğutularak bu darbe girişimi püskürtmüştür”dedi.

    15 Temmuz gecesi Gazi olan İsmet Doğan, darbe girişimini öğrendikten sonra sokağa çıktığını İfade ederek ,vatandaşların marketlere akın ederek alışveriş yaptığını gördüğünü aktardı.

    Daha sonra Vatan Caddesi’ne gittiğini belirten Doğan, “Selalar okunmaya başlandı. Selaları duyunca Rabb’im içimize bir cesaret verdi. Bizden korku duygusunu ve acı duygusunu aldı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi önüne geldik. Sonra bize ateş açtılar. Ayaklarımın ikisini de vurdular. Arkadaşım kalbinden vuruldu şehit oldu. Ben de gazi oldum”dedi.

    Malatya’da Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) darbe girişimi esnasında, askerliğini yaparken kullanmayı öğrendiği ve polislerin el koyduğu zırhlı personel taşıyıcıları (ZPT) güvenli alanlara çeken 30 yaşındaki Mustafa Özbey o gece yaşadıkları Anlattı.

    Mustafa Özbey, ”Malatya’dan tankların çıktığını ve buraya geldiğini söylediler. Biz de kendimizi tankların polislerle beraber önüne attıkları ifade ederek, ”Orada polisler bir tane tankı durdurdular. Durdukları sırada polislerimize silah çektiler, ateş ettiler. Allah’tan polislerimize bir şey olmadı orada. Onlar teslim oldu, o anda ben yanlarına koştum. Dedim ki abi ben bu aracın şoförüyüm. Daha önceden bunu kullandım. Size nasıl yardımcı olabilirim deyince polis bana dedi yav seni Allah mı gönderdi. 13 yıl önce askerde kullandığım aracı tekrar acemilikte çekmedim. Malatya Emniyet Müdürlüğüne götürmeye yola çıktık. Üstündeki uçak savarları söktüm, içine yerleştirdim. Kapılarını falan kitledim, benim işim burada bitti” dedi.

  • Saç Ekiminde Tecrübe Çok Önemli

    Saç Ekim Uzmanı Dr.Emrah Çinik, saç ekiminde tecrübenin çok önemli olduğunu söyledi.

    Saç ekimi öncesi planlamanın çok önemli olduğuna dikkat çeken Dr. Çinik, “İşlem öncesi saçlar hastanemizde kısaltılır. Saçların ekileceği alanlar işaretlenir. Her bir alana yaklaşık ne kadar greft konulacağı hesaplanır. Ön saç çizgisi sizin istek ve beklentilerinize göre dizayn edilir ve çizilir ve ayna karşısında yeni ve doğal saç çizginiz size gösterilir. Doğal bir görünüm için, tek saç kökü içeren greftler bu alana yoğun olarak ekilir” dedi.

    Operasyon öncesi derinin lokal anestetik spreyler ile uyuşturulduğunu ardından lokal anestezinin rahatça yapıldığını ifade eden Dr.Emrah Çinik, daha sonra şunları söyledi:

    “FUE saç ekimi, ekilen greft sayısına bağlı olarak 5-7 saat arasında sürecektir. Yemek ve gerekirse tuvalet ihtiyacı için kısa aralar verilebilir. İşlem sırasında dilerseniz televizyon seyredebilir, müzik dinleyebilirsiniz

    FUE saç ekimi tekniğinin aşamaları, 4 aşamadan oluşur.Yöntemin tam başarı vermesi için teknik ayrıntıların profesyonelce ve dikkatlice uygulanması önemlidir.

    Greftlerin başın arkasındaki verici sahadan alınması; Greftler mikromotor ile alınır. Saç kökünüzün kalınlığına göre kullanılacak punch boyutları belirlenir. Önce 0.8 mm punch lar ile 2-3 saç teli içeren greftler alınır. Sonra daha ince 0.5mm -0.6 mm punchlar ile tekli saç teli içeren greftler alınır. Verici sahada saç köklerinin alınması için açılan delikler çok küçük olduğundan hızla iyileşirler ve işlem sonrası iz kalmaz.

    Greftlerin dizilmesi ve sayılması; Greftlerin alınması ile eş zamanlı olarak greftler dizilir. Greftler tekli,ikili veya üçlü saç kökü içeren gruplara ayrılır ve sayılırlar. Greft alma aşaması bittiğinde greftlerin dizimi ve sayımı da bitmiş olur. Bu aşamada hafif bir yemek ve ihtiyaç için 10 – 15 dk mola verilir.

    Saç ekimi yapılacak bölgede saç kanallarının açılması; Kanalların açılması,saç ekiminde doğal sonuç için en önemli aşamadır ve tüm işlemin en çok tecrübe ,estetik ve teknik beceri gerektiren kısmıdır. Ekilecek greft sayısı kadar kanal açılır. Açılacak kanalın derinliği ve çapı ekilecek greftlerin ölçümlerine göre belirlenir. Kanallar çok ince çaplı (0.4-0.5 mm) mikrodelici uçlarla, greft çaplarından daha küçük açılır. Kanalların açısı saçların uzama açısıyla uyumludur. Sahada orijinal saçlar veya daha önce ekilmiş saçlar varsa; deliklerin bu saçlara hiçbir zarar vermeyecek sıklıkta ve yönde açılması gerekir. Ön bölgede saç çizgisindeki saçlar 45-60 derece öne doğru uzarlar. Arkaya doğru bu açı değişir ve tam tepe bölgesinde saçlar hafif dik olarak çıkar. Arkada ise saçların çıkış yönü geriye-aşağıya doğru gitmeye başlar. Enseye yakın bölgelerde 45-60 derece aşağıya doğru çıkarlar. Kanallar bu açılara, yani bulunduğu bölgedeki saçların çıkma yönüne uygun yönde açılırlar.

    Greftlerin ekilmesi; Greftler kanallara doğru yönde yerleştirilmelidir. Greftler, teknik olarak dış yüzeyi (epidermis) ekim yapılan derinin dış yüzeyine göre biraz yukarıda kalacak şekilde yerleştirilir. Greftler çok hassas yapılardır. Ekim için mikrocerrahi teknikleri kullanılır. Ekim yapılan saçların yüzde 100’e yakın olarak yaşaması ve yeniden büyümesi hedeflenir.

    FUE uygulaması, yukarıda anlatıldığı gibi,son derece hassas ve ciddi bir işlemdir,tecrübe son derece önemlidir. Alanında iyi eğitimli, tecrübeli ve el becerisi olan kişilerce uygulandığında sonuçlar gerçekten şaşırtacak kadar mükemmeldir.”

  • ’Tecrübe Konuşuyor’ Programı Gebze’de Düzenlendi

    Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Baş Danışmanı Hidayet Türkoğlu, Gebze’de düzenlenen “Tecrübe Konuşuyor” isimli programa konuşmacı olarak katıldı. Türkoğlu, “Öyle şeyler konuşuluyor ki, 60 bin TL maaş alıyor, özel korumalar, zırhlı araçlar veriliyor gibi şeyler. Bu tip şeylerin sonucunda başka açıklama yapılıyor. Alacağım maaş 9 bin TL” dedi.

    Kocaeli’nin Gebze ilçesinde moderatörlüğünü spor spikeri Ersin Düzen’in yaptığı ‘Tecrübe Konuşuyor’ isimli bir program düzenlendi. Programa Kemerburgaz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Çağrı Erkan ve eski milli basketbolcu, Cumhurbaşkanı Baş Danışmanı Hidayet Türkoğlu konuk olarak katıldı.

    ‘Tecrübe Konuşuyor’ isimli bir programın açılışı konuşmasını gerçekleştiren Gebze Belediye Başkanı Adnan Köşker, “Gelişmeye müsait, iyi işlersen kömür madeninde çıkan bir elmasın, iyi işlenirse ne kadar değer ettiğini bilenlerdeniz. Gebze böyle değerler diyarı bir yer. Bir tarafta TÜBİTAK bir tarafta GTÜ, bir tarafta teknoparklarıyla OSB’leriyle birlikte hakikaten dünya ticaretinde önemli bir nokta. Geleceğin teminatı gençler diyoruz ama demekle olmuyor bu iş. Onların her faaliyetle her alanda gelişebilmeleri destek verebilmeleri konusunda belediye olarak elimizden geldiği her türlü desteği esirgemiyoruz. Sorumlu olduğumuz bir tarihimiz var. Tarihe sahip çıkmayanın geleceği olmaz. Şehit vermek istemiyorsak ve bu coğrafyada rahat yaşamak istiyorsak kendimiz iyi yetiştirteceğiz ve sorumluluklarımızı geliştirmeye bakacağız” şeklinde konuştu.

    “BELKİ BAZI HAYALLERİNİZ VARDIR”

    Spor spikeri ve ‘Tecrübe Konuşuyor’ programı moderatörü Ersin Düzen ise, “Arkadaşlar, şu anda belki hepiniz geleceğiniz ile ilgili bir karar aşamasındasınız. Belki bazı hayalleriniz vardır. Bazı kararları almak üzeresinizdir. Farklı okullarda farklı branşlarda okuyan öğrencilersiniz. Bu bakımdan farklı meslekleri düşünenler muhakkak ki vardır. Bizim programdaki amacımız, kendi kariyerlerinde başarı üstüne başarı yakalamış olan ve sizlere örnek olabilecek. Belki onların vereceği mesajlarla kendi kariyerleri ile ilgili bilgileri sizlerle paylaşımlarıyla, aynı zamanda kariyerlerini aktarabilmek. Bu program sizler için çok faydalı olacaktır. Çünkü hayatın içinde inişler çıkışlar olacak. Güzel günler, kötü günler, yaşanan sıkıntılar var” ifadelerini kullandı.

    “ÖĞRENCİLER ROL MODEL ALDIKLARI İNSANLARLA BULUŞUYOR”

    Kemerburgaz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Çağrı Erkan, “Bir eğitimci olarak baktığımda öğrenciler açısından en fazla faydalanılan etkinliklerin buy tür programlar olduğunu gönül rahatlığı ile söyleyebilirim. Çünkü öğrenciler, derslerde pek şeyi öğreniyorlar teorik ve pratik yönü ile ama hayatın içinden inşalarla bir araya geldiklerinde onların tecrübelerinden de istifade etme imkanı buluyorlar. Böylece, sadece kitap sayfalarında, slaytlarda değil birilerinin gerçekten yaşanmışlıklarını duyarak belki de rol model aldıkları, alacakları insanların başlarından neler geçtiğini öğrenerek kendilerine daha uygun bir yol çizme imkanı buluyorlar” dedi.

    “12 YAŞINA KADAR BASKETBOLCU OLACAĞIMI DÜŞÜNMÜYORDUM”

    Eski milli basketbolcu, Cumhurbaşkanı Baş Danışmanı Hidayet Türkoğlu, “Herkese hayırlı kandiller diliyorum. Burada bulunmaktan dolayı çok mutluyum. Biraz sohbet etmeye çalışırız. Ben 12 yaşına kadar basketbolcu olacağımı düşünmüyordum. Ben normalde Bayrampaşa’da yetişen sokakta yaramazlık yapan, top oynayan bir insandım. Bir gün abimin antrenmanını izlemeye gittim. Onun sayesinde basketbola başladım. O gün oraya gitmeseymişim basketbolcu olamazmışım. O zamana kadar gerçekten aklımın ucundan bile geçmiyordu. Beni buralara öğretmenimin sen neden basketbola başlamıyorsun sözleri getirdi. Kendimi şanslı hissediyorum gelmiş olduğum noktalardan dolayı. İnanın bu başarı tek başına yapılacak olan bir başarı değil. Bunun yanında aile desteği çok önemli. Bana destek veren herkese çok teşekkür ediyorum, onlarsız bu noktalara gelemezdim” şeklinde konuştu.

    “ALACAĞIM MAAŞ 9 BİN TL”

    “Kendinizi daha çok nasıl geliştireceğinize vakit ayırırsanız, inanın çok daha mutlu olacaksınız” görüşlerini belirten Türkoğlu, “Hepimiz internete girebiliyoruz. Danışmanlığa atandığım zaman bir terbiyesizin şahsıma yapmış olduğu yalan haberlerden sonra ister istemez sosyal medyada yapılmış olan hakaretlere gerçekten çok güldüm. Ardından Cumhurbaşkanlığından bir açıklama geldi ve ondan sonra da farklı bir şekilde tekrar yorum yapmaya başladılar. Aslında şu anki gündemimizde istediğimiz her şeye çok çabuk ulaşabiliyoruz. O yüzden bir insan, bir başkası için dediği şeyin hemen arkasından gidip bir kartopu gibi bunu yaymak yerine hakikaten bu doğru bir haber mi, bir de ben bir araştırayım desek inanın çok daha sağlıklı düşünebilmeye başlayacağız. Öyle şeyler konuşuluyor ki, 60 bin TL maaş alıyor, özel korumalar, zırhlı araçlar veriliyor gibi şeyler. Bu tip şeylerin sonucunda başka amellerle açıklama yapılıyor alacağım maaş 9 bin TL. Şu an artık devletimizin, Cumhurbaşkanımızdan milletvekillerimize kadar insanlarımızın aldığı maaşlar ortada. Bir terbiyesizin yapmış olduğu yanlış haberle niye vakit harcayalım. Bu tarz şeylerle niye zaman harcayalım. Kendinizi daha çok nasıl geliştirirsiniz gibi şeylere vakit ayırırsanız, inanın çok daha mutlu olacaksınız” ifadelerini kullandı.

    “ŞU ANDA GENÇ NESİL ÇOK ŞANSLI”

    Programın modaratörü Ersin Düzen, “Şu anda genç nesil o kadar şanslı ki, bizim zamanımızda internet yoktu. Bırakın interneti cep telefonu, birbirimizle anında haberleşebileceğimiz bir şey yoktu. Şu anda teknoloji acayip gelişti. Bunun yanı sıra Türkiye’nin o dönemki ekonomik yapısı ile bu zaman arasında çok büyük bir fark var. Bugün hemen hemen her kim gündeme gelse, her kişi gündeme gelse hep olay maddiyata gidiyor. Maddiyat konusu açılıyor” dedi.

    “SÖYLENEN HER ŞEYE İNANMAYIN”

    Programı izlemeye gelen öğrencilere bir tavsiyesi olduğunu belirten Düzen, “Arkadaşlar bir abi olarak size tavsiyem, hayatınızda öncelikle kendinizi geliştirmek için uğraşın. Başkalarına kafa yorduğunuz takdirde bir akıl boyu yol gidemezsiniz. Özellikle teknoloji ve sosyal medya konusunda araştırın, öğrenin ve söylenen her şeye inanmayın. Araştırmadan ve öğrenmeden, doğruluğunu öğrenmeden bir şeyler paylaşmayın. Çünkü o zaman enerjinizi boşa harcamış olabilirsiniz. Kafanızı yormanız gereken tek bir şey var, ben yanımdakinden daha iyi nasıl olabilirim, ben aynı üniversiteye girecek olanlardan daha iyi nasıl olabilirim. O üniversiteyi bitirdikten sonra hedeflediğim mesleği yapabilmek için onlardan daha iyi nasıl olabilirim. Bunların kafasını yorduğunuz takdirde, kendinize, ailenize ve bu güzel ülkeye faydalı birer evlat olursunuz” şeklinde konuştu.

    Düzenlenen program hediye takdimi ve toplu fotoğraf çekimi ile sona erdi.

  • ’Yaşlı’ Kelimesi ’Tecrübe’ İle Değişecek

    Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sema Ramazanoğlu, “Artık bu yaşlı kelimesini de tecrübeli ile değiştireceğiz, başka bir tanım getirip tecrübe birikimi diyeceğiz. Bu bağlamda biz o önemli insanlara yaş ile ilgili bir demir kafes geçirip ’artık sen bunu yapamazsın’ deyip, demir kafes içine hapsetmeyeceğiz. Yaş bilgilik ve tecrübedir” dedi. Yaşlı nüfusun artışına da değinen Bakan Ramazanoğlu, “Bir toplumun yüzde 10’ununu yaşlı nüfusu oluşturuyorsa o toplum yaşlanmakta olan bir toplum olarak nitelendiriliyor. Ülkemizde yaşlı nüfus diğer yaş nüfus oranlarına göre daha yüksek artış hızı ile artmaktadır. O yüzden diyoruz ki minimum 3 çocuk ama ideali 5 çocuk” ifadelerini kaydetti.

    Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ramazanoğlu, Büyükşehir Belediyelerinin yaşlılara yönelik evde bakım, evde destek ve gündüzlü bakım hizmetlerini geliştirmek için başlatılan Yaşlı Destek Programı (YADES) Tanıtım Toplantısı’na katıldı. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından başlatılan YADES tanıtım toplantısında konuşan Bakan Ramazanoğlu, “Bugün 18-24 Mart tarihleri arasında yaşlılar ilgili bir haftamız. Onlar ile ilgili olan duyarlılığımız, farkındalığımızı ve bu konuda yaptığımız farklı işleri biraz daha ön plana çıkarmanın vesile olduğu bir hafta” ifadelerini kullandı.

    Üniversitelerde ve hastanelerde öğretim görevlisi olarak çalışma yaş haddi sınırı hakkında kanuni bir düzenleme yaptıklarını hatırlatan Bakan Ramazanoğlu, “Üniversitelerde ve hastanelerde öğretim görevlisi olarak çalışmak yaş sınırı haddi 68 yaştı. 68 yaşına geldiğinde hocalarımız ve doktor arkadaşlarımız emekli oluyordu. 68 yaşına gelmiş hayatın en dinamik dönemini yaşayan, en verimli ameliyatlarını yapan birisine siz emekli oluyorsunuz demek bir acımasızlık diye düşündük ve bunu tekrardan gündemimize aldık. Bakanlar kuruluna yeni bir gözden geçirme ile öğretim üyelerimizin emekli yaşını 72’ye yükselttik. İşte burada yaşlılık nedir tanımını bir daha gözden geçirmiş olduk. Belki 30 yıl sonra bunu tekrardan gözden geçirip 75 yaşına da çıkarabiliriz” diye konuştu.

    Bakan Ramazanoğlu, insanların biyolojik ve psikolojik yaşlarının olduğunu kaydetti. Bugünün şartlarında yaşlı diye bir şeyin olmadığını dile getiren Bakan Ramazanoğlu şunları söyledi:

    “Yaşla alakalı bir şey ile nitelendirmiyoruz, fonksiyon diyoruz, motivasyon diyoruz, verimlilik diyoruz. Eğer bir insan 80 yaşındaysa ki bugün 80 yaşında dünyaca ünlü doktorlarımız var. Çok ince beceri gerektiren cerrahi müdahaleler yapıyorlar 80 yaşında. O hocamızın motivasyonunu, onun bilgisi, becerisi ve tecrübesi ile siz ona şimdi siz ’80 yaşında artık şu işleri yapmamanız lazım’ nasıl diyebilirsiniz? O yüzden diyoruz ki ömrümüzün sonuna kadar maksimum aktivite, maksimum motivasyon ile yaşamak ve bu süre içinde artık bu yaşlı kelimesini de tecrübeli ile değiştireceğiz, başka bir tanım getirip tecrübe birikimi diyeceğiz. YADES projesi bizim önümüzü açacak. Bu projemiz ile hem yerel yönetimler ile hem sivil toplum örgütleri ile beraber bu tecrübeyi, bu bilgi birikimini tekrar topluma kazandırma açısından yeni alanlar açmış olacak. Bu bağlamda biz o önemli insanlara yaş ile ilgili bir demir kafes geçirip artık sen bunu yapamazsın deyip, demir kafes içine hapsetmeyeceğiz. Yaş bilgilik ve tecrübedir.”

    “DİYORUZ Kİ MİNİMUM 3 ÇOCUK AMA İDEALİ 5 ÇOCUK”

    Yapılan bilimsel araştırmalar göre toplumun yaşlanacağını ve yaşlı nüfusun artacağını belirten Ramazanoğlu, “Bir toplumun yüzde 10’ununu yaşlı nüfusu oluşturuyorsa o toplum yaşlanmakta olan bir toplum olarak nitelendiriliyor. Ülkemizde yaşlı nüfus diğer yaş nüfus oranlarına göre daha yüksek artış hızı ile artmaktadır. O yüzden diyoruz ki minimum 3 çocuk ama ideali 5 çocuk. Çünkü yaşlı nüfusunun aynı zamanda karşılığı olması lazım” dedi.

  • Tecrübe Konuşuyor Malatya’da

    Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından hayata geçirilen “Tecrübe Konuşuyor” projesi kapsamında alanlarında tanınmış, tecrübe sahibi isimler gençlerle bir araya gelerek bilgi ve birikimlerini paylaşmaya devam ediyor.

    Projenin Malatya ayağında eski milli kaleci ve spor yorumcusu Rüştü Reçber ile spor yazarı ve spikeri Ersin Düzen, Kongre ve Kültür Merkezi’nde bir söyleşi gerçekleştirdi. Daha önce panele katılacağı açıklanan ünlü spor programcısı Ertem Şener, çocuğunun rahatsızlığı nedeniyle söyleşiye katılamadı. TRT 1’de yayınlanan Stadyum programının hazırlayıcısı ve sunucusu olan Ersin Düzen’in moderatörlüğünü yaptığı söyleşiye yaklaşık 800 civarında öğrenci, sporcu, öğretmen, futbolseverler ile TFF Bölge Müdürü Fahrettin Eserdi, Gençlik Hizmetleri İl Müdürü Sadi Fındıklı, ASKF Başkanı Seyfullah Özdemir ve ASGD Başkanı Akif Çelik katıldı.

    ELAZIĞSPOR – YENİ MALATYASPOR MAÇINA GÖNDERME

    Söyleşinin açılışında kürsüye çıkan Ersin Düzen, Rüştü Rençber’i sahneye davet ettikten sonra hafta sonu oynanan Vartaş Elazığspor – Alima Yeni Malatyaspor derbisine atıfta bulunarak, Yeni Malatyaspor’u tebrik etti. Rüştü Rençber’in hayatının anlatıldığı video söyleşiye katılanlar tarafından büyük alkış aldı. Malatyalı gençler zaman zaman sorularıyla milli eldiveni terletirken, Ersin Düzen 80’li yıllarda Malatyaspor’un Süper Lig’de birçok ilki başardığını ve kendisinin de 5 yıl Elazığ’da kaldığı dönem Malatya’ya sık sık gelip gittiğini söyledi. Yeni Malatya’nın bu yıl play off oynayabileceğini belirten Ersin Düzen sarı-kırmızılı takımın son haftalardaki başarılı çıkışını takdir ettiğini belirtti.

    RÜŞTÜ: “GÖNLÜMDEKİ TAKIM BARCELONA”

    Gençlere en büyük tavsiyesinin hayallerinin peşinden gitmeleri olduğunu söyleyerek konuşmasına başlayan Rüştü Rençber ise gönlündeki takımın Barcelona olduğunu ve burada da oynamayı başardığını ifade etti. Bu sezon Fenerbahçe ve Beşiktaş’tan birinin şampiyon olacağını düşündüğünü belirten Rençber, 2002 Dünya Kupası’nda yarı finalde Brezilya’ya elenmelerini en kötü anısı olarak anlattı. Türkiye’nin Dünya 3.’sü olduğu şampiyonanın ardından Arsenal ve M. United ile ön protokol imzaladığını aktaran Rençber, Barcelona için yarım sezon daha beklediğini ifade etti.

    “O KART TÜM HAKEM CAMİASINA SAYGISIZLIK”

    Son günlerin gündemdeki en sıcak tartışmasına da değinen ikili, sorular üzerine Trabzonspor’lu Salih’in Galatasaray maçında hakem Deniz Ateş Bitnel’e kırmızı kart göstermesini yorumladı. Rüştü, “Salih’in böyle bir şey yapmaya hakkı yok, o kartı tüm hakem camiasına saygısızlık olarak yorumluyorum. Burada suçu Deniz Ateş Bitnel’e yıkarak olayı çözemeyiz. Sistemi yargılamamız lazım” dedi.

    Fatih Terim’in Euro 2016’ya hangi kalecileri götürmesi gerektiği yönündeki bir soruya, “Volkan Demirel, Volkan Babacan, Tolga Zengin ve Onur Kıvrak” diye yanıt veren Rençber, Volkan Demirel’in milli maçta kaleyi terk edip gitmesinin hatırlatılıp, kendisinin benzer bir durumda ne yapacağı sorusu üzerine, “Hiç kimsenin milli futbolcuya milli maçta küfür etme hakkı yok. Ama ben olsaydım stadı terk etmez maça çıkardım” dedi.

    Yaklaşık 2 saat süren panel, gençlerin iki ünlü isimle çektirdiği fotoğraflarla son buldu.