Etiket: Tavrını

  • İshak Gazel: CHP ve HDP’nin milletin milli ve manevi değerleri ile uyuşmayan tavrını yadırgıyorum

    Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanlık Divanı üyesi ve AK Parti Kütahya Milletvekili İshak Gazel, CHP ve HDP’nin milletin milli, manevi değerleriyle uyuşmayan tavrı, karşı duruşu bulunduğunu, bunu da yadırgadığını söyledi.

    Gazel, Mecliste düzenlediği basın toplantısında, TBMM Genel Kurulunda görüşülen Nüfus Hizmetleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapan Kanun Tasarısı’nı değerlendirdi.

    Tasarının, milletin menfaatine pek çok düzenleme içerdiğine ifade eden Gazel, ancak CHP ve HDP’nin kasıtlı olarak, bilinçli şekilde, halkın beklediği iyileştirmeler gizlenerek, müftülere nikah kıyma yetkisini gündeme getirdiğini belirtti. Bu tartışmalar yapılırken milletin milli, manevi değerlerinin adeta aşağılandığını dile getiren Gazel, “Bu yapılanlar, milletimize ve milletimizin değerlerinden anamuhalefetin ne kadar koptuğunu göstermektedir” diye konuştu.

    “Medeni Kanun’da değişikliğin söz konusu değil”

    Yasalara göre geçerli nikahın, resmi nikah olduğuna işaret eden Gazel, Medeni Kanun’da ve evlenme yönetmeliğinde bunun usul ve esaslarının açıkça belirtildiğini, getirilen düzenlemeyle burada herhangi bir değişiklik yapmadığını söyledi.

    Gazel, mevcut durumda nikah kıyma yetkisinin, belediye başkanlarına, muhtarlara, nüfus müdürlüklerine, dış temsilciliklerde görevli memurlara tanındığını anımsattı.

    Tasarıyla bu yetkinin il ve ilçe müftülüklerine de verilerek genişletildiğine dikkati çeken İshak Gazel, CHP ve HDP’nin milletin milli, manevi değerleriyle uyuşmayan tavrı, karşı duruşu bulunduğunu, bunu da yadırgadığını söyledi.

    Kütahya’daki bütün vatandaşların, düzenlemeyi desteklediğini belirten Gazel, konunun laiklik bağlamında değerlendirilmesi, tartışılmasının, laiklik bağlamına çekilmesinin kendisini şaşırttığını kaydetti.

    Gazel, evlenme şartlarında, Medeni Kanun’da değişikliğin söz konusu olmadığını belirtti.(EFE)

  • Bakan Veysel Eroğlu: “CHP’nin tavrını ayıplıyorum”

    Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, CHP’nin referandum sonrasındaki tavrını ayıpladığını belirterek “Millet, bunun hesabını 2019 seçimlerinde CHP’ye kesecektir ve onları sandığa gömecektir. Bunu da böyle bilesiniz. Bunu kayda geçsin, diye söylüyorum, millet meseleyi kendi içinde çözer.” dedi.

    Kütahya Valiliğini ziyaret eden Bakan Eroğlu, “Önce İl Seçim Kurullarına, daha sonra Yüksek Seçim Kuruluna itiraz etti, hızını alamadı Danıştay’a gitti. Halbuki anayasa, çok açık. Yüksek Seçim Kurulunun aldığı kararlar, kesindir. Hiçbir merci yetkili değildir. Dolayısıyla ben CHP’nin bu tutumunu ayıplıyorum” diye konuştu.

    CHP’nin Türkiye’de çözemediği bir meseleyi Avrupa’ya götürmek istediğini aktaran Eroğlu, “Avrupa’nın tutumu belli. Dolayısıyla bu, CHP için yüz karasıdır. Bu, gerçekten utanılacak bir şeydir. Kaldı ki oylar arasında az bir fark yok, takriben 1 milyon 400 bin fark var. Neticede millet, mührünü vurdu ve ’evet’ dedi. Bu, YSK tarafından da onaylandı. Gerisi tamamen teferruattır. CHP’nin tavrını ayıplıyorum. Millet, bunun hesabını 2019 seçimlerinde CHP’ye kesecektir ve onları sandığa gömecektir. Bunu da böyle bilesiniz. Bunu kayda geçsin diye söylüyorum, millet meseleyi kendi içinde çözer. Çünkü kendi anayasası var. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin bu konuda bir yetkisi yok. Etrafındaki müşavirleri, danışmanları yanlış bilgilendiriyorlar. O da gaza geliyor, böyle müracaatlar yapıyor herhalde. Özellikle Kılıçdaroğlu’na böyle işleri biraz daha düşünerek yapmasını tavsiye ediyorum. Kütahya’ya gelip burada biraz dinlenirse, burada güzel mekanlar var onu da misafir ederiz. Biraz kendisini toparlasın” şeklinde konuştu.

    Türkiye’nin bundan sonra hızlı bir şekilde kalkınacağının belirten Bakan Veysel Eroğlu, “2019’a kadar belki 1 yıl içerisinde 18 maddelik anayasa değişikliğine uygun kanunlar çıkaracağız. Meclis, salıdan itibaren yoğun bir şekilde çalışmaya başlayacak. Allah nasip ederse büyük, güçlü Türkiye’nin ayak sesleri ’evet’ ile geldi. Ben ’evet’ oyu verene de ’hayır’ verene de teşekkür ediyorum. Kim ne vermişse hepsi başımızın tacıdır. Milletimizi seviyoruz. Zaten bizim anlayışımızda ’Yaratılanı Yaradan’dan ötürü sevmek’ var. Dolayısıyla kimse endişe etmesin, istediği şekilde düşüncesini söylesin. Biz zaten bunun mücadelesini yaptık. Yapmaya da devam edeceğiz. Herkes hür ve özgür şekilde hayatını devam ettirecek. Allah’a şükür vesayet sistemi kalktı. Artık milletimizle daha rahat kucaklaşacağız. Yatırımlar hızlanarak devam edecek” ifadelerini kullandı.

    Bakan Eroğlu’nun Vali Ahmet H. Nayir’i ziyaretinde Belediye Başkanı Kamil Saraçoğlu, AK Parti Kütahya milletvekilleri İshak Gazel ve Ahmet Tan ile AK Parti Kütahya İl Başkanı Ali Çetinbaş, Kütahya İl Genel Meclisi Başkanı Musa Yılmaz ve kentin bazı protokol mensupları da hazır bulundu.

  • Bakan Çelik: “Millet Demokrasiye Vurulan Darbeye Karşı Tavrını Net Bir Şekilde Koyuyor”

    Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, “Demokrasiye vurulan darbeleri çok iyi gören milletimiz artık en küçük müdahaleye karşı tavrını en iyi şekilde gösteriyor. Ülkemizin demokratikleşmesiyle halkımızın siyasi bilinci arttıkça geliştikçe artık uzaktan kumanda ile yönetimin mümkün olmadığı herkes tarafından çok iyi görüldü” dedi.

    EXPO 2016 Yönetim Kurulu toplantısı için Antalya’ya gelen Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, AK Parti Antalya İl Başkanlığı’nda parti yönetimiyle bir araya geldi. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik’in ziyaretinde İl Başkanı Rıza Sümer, Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü, İl yönetimi, Kadın ve Gençlik kolları yöneticileri hazır bulundu. AK Parti Antalya İl Teşkilatı’nın 1 Kasım seçimlerinde önemli bir başarı elde ettiğini belirten Bakan Çelik, 1 Kasım seçimlerinde milletin gereken cevabı verdiğini söyledi. Bakan Çelik, “Milletimiz bu tür süreçleri çok iyi biliyor ve feraseti ile olayları çok iyi görüyor. Demokrasiye vurulan darbeleri çok iyi gören milletimiz artık en küçük müdahaleye karşı tavrını en iyi şekilde gösteriyor. Ülkemizin demokratikleşmesiyle halkımızın siyasi bilinci arttıkça geliştikçe artık uzaktan kumanda ile yönetimin mümkün olmadığı herkes tarafından çok iyi görüldü. Bugün AK Parti kadrolarımızda bu salonda Türkiye’nin yüzde 50’si yer alıyor. Birbirimizden ne kadar farklı olursak olalım sevgi, saygı ve kardeşlik ile olması gerektiği gibi bir ve beraberiz. Bu bütünlüğümüzü sağladıkça bir arada tuttukça inanıyorum ki hem Türkiye’de hem de Antalya’da 1 Kasım’da olduğu gibi daha birçok başarıya ulaşılacaktır” dedi.

    Konuşmalarının ardından Bakan Faruk Çelik’e İl Başkanı Rıza Sümer, Antalya’nın meşhur Döşemealtı halısını hediye etti.

  • CHP’li Özel Partisinin Dokunulmazlık Tavrını Açıkladı:

    CHP Grup Başkanvekili ve Manisa Milletvekili Özgür Özel, dokunulmazlık konusunda partilerinin tavrını açıkladı. Özel, kürsü dokunulmazlığı dışından geçmişteki bugünkü ve yarınki tüm dokunulmazlıkların kaldırılması gerektiğini açıklarken, “AKP’nin söylediği dokunulmazlık dosyalarını mevcut 83’üncü madde dahilinde bir kereye mahsus yollayalım daha sonra bu dokunulmazlık devam etsin. Bu samimiyetten, akıl ve mantıktan yoksun bir yaklaşımdır” dedi.

    CHP Grup Başkanvekili ve Manisa Milletvekili Özgür Özel, CHP Manisa İl Teşkilatında bir basın açıklaması düzenleyerek gündeme dair değerlendirmelerde bulundu. Özel, gündemdeki dokunulmazlık dosyası ve terör olayları üzerinden hükümete eleştirilerde bulundu.

    Türkiye’de bir dokunulmazlık tartışması olduğunu kaydeden Özel, şunları söyledi:

    “Bu dokunulmazlık tartışması maalesef iktidar partisi eliyle başka bir mecraya çekilmeye çalışılıyor. Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak ilk günden beri söylediğimiz bir şey var çok net olarak; Anayasa’nın 83’üncü maddesi bir darbe Anayasasının ürünüdür ve dokunulmazlık konusunda fevkalade geniş bir kapsam ele alınmaktadır. Türkiye’den daha geniş kapsamlı bir dokunulmazlık sadece İsrail’de var. Kıta Avrupasında böyle bir dokunulmazlık söz konusu değil. Biz dokunulmazlıktan kasıt olarak kürsü dokunulmazlığı olması gerektiğini söylüyoruz. Kürsü dokunulmazlığı kürsüde söylediğiniz bir sözü daha sonra dışarıda tekrar edebilirsiniz ancak bunun dışında suç işleme özgürlüğünüz yoktur. Diğer vatandaşlar nasıl kurallara tabiyse siz de ona tabi olursunuz. Biz hep bütün dokunulmazlıkların kaldırılmasını söyledik ama bunu birkaç dokunulmazlık dosyasına indirgediler. Son günlerde Cumhuriyet Halk Partisinin çağrıları sonucunda iktidar partisi ‘Peki, bütün dokunulmazlıkları kaldıracağız’ dedi. Biz bundan memnuniyet duyduğumuzu ifade ettik. Ama AKP’nin gurubumuza iletilen önerisi adeta ipe un sermektir. AKP’nin söylediği dokunulmazlık dosyalarını mevcut 83’üncü madde dahilinde bir kereye mahsus yollayalım daha sonra bu dokunulmazlık devam etsin. Bu samimiyet, akıl ve mantıktan yoksun bir yaklaşımdır. Eğer iktidar partisi bu ülkede demokrasiyi ileriye götürmek istiyorsa atması gereken adım anayasanın 83’üncü maddesini tamamen değiştirmektir. Anayasanın 83’üncü maddesinin ilk fıkrası şunu söylüyor; Kürsü dokunulmazlığını tarif ediyor. Bu son derece doğru bu korunmalıdır. Bu ifade özgürlüğü demek. Ama anayasanın 83’üncü maddesinin ikinci fıkrası bugünkü dokunulmazlığı tarif ediyor. Ne suç işlersen işle, geçmişte hangi suçu işlemiş olursan ol milletvekiliysen senin ifadeni alamazlar, ifadeye çağıramazlar, yargılayamazlar, ceza veremezler.”

    SAMİMİYETTEN UZAK BİR YAKLAŞIM

    Bu durumun Türkiye’de iki sonuç doğurduğunu anlatan Özel, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bir; suç işleme özgürlüğü, ikincisi işlenmiş olan suçlardan dolayı ceza görmekten kaçmak için bir zırha dönüşüyor. Biz çok net olarak Adalet ve Kalkınma Partisine çağrıda bulunuyoruz. Samimiyseniz gelin dokunulmazlıkları bundan öncesini, bugünü ve yarını kapsayacak şekilde ebediyen kürsü dokunulmazlığı ile sınırlayalım. AKP’nin önerisi bu dokunulmazlık kalsın, bugünkü dosyaları yollayalım. Neden? İki yüz tane bir partinin dosyası var, 135 tane CHP’nin dosyası var, AKP’lilerin dosyalarını başbakanlıkta, meclis başkanlığında, içişleri bakanlığında tutmuşlar 4 tane var. O dosyaları yollayacaklar ama bundan sonra dokunulmazlık devam edecek. Bu şu demek, bugün dosyası olanların suçlarının hesabı görülsün ama bundan sonra görülecek olan dokunulmazlıklar aynı bugün olduğu gibi devam etsin. Bu samimiyetten uzak bir yaklaşım. Çok net olarak bir çağrıda bulunuyoruz. Bugünkü bütün milletvekilleri, geçmişteki bakanlar, bugünkü bakanlar ve bundan sonraki bütün dokunulmazlık dosyalarının kaldırılmasını istiyoruz. Eğer bunu yapamazsak, eğer bunu söyleyemezsek, bu şu demek oluyor; bugünkü hırsızlar sorgulanacak, ama dünkü hırsızlar, dünkü yolsuzluklar, yarınki yolsuzluklar, yarınki hırsızlıklar sorgulanmayacak. Bu vatandaşımızın aklıyla alay etmektir. Cumhuriyet Halk Partisi olarak bunu kabul etmemiz kesinlikle mümkün değil. CHP olarak net tavrımız anayasaya geçici madde koyarak işlem yapmak yerine anayasanın dokunulmazlıkla ilgili 83’üncü maddesini tam olarak değiştirmek ve çağdaş bir çizgiye çekmek. Geçmişteki, bugün ve yarındaki bütün dosyalar ve bütün bakanlar ile ilgili bunu yapmak.”

    BİNALİ YILDIRIM DOSYASI

    CHP’nin dokunulmazlık dosyalarından hiçbirinin yüz kızartıcı suçlarla ilgisi bulunmadığını kaydeden Özel, AK Parti’de ise durumun böyle olmadığını öne sürerek şunları söyledi:

    “Cumhurbaşkanının B planı Binali Yıldırım bir bakan ve dokunulmazlık dosyası var. Ama Davutoğlu bunlara ilişmekten korkuyor çünkü saray buna izin vermiyor. Eğer başbakanın cesareti varsa şunu söylesin; ‘Geçmişteki 4 bakan ve bugünkü bakanlarından Binali Yıldırım ve birkaç tanesini daha dosyalarını yüce divana milletvekilleriyle birlikte derhal yollayacağız’ desin. 83’ü kaldıralım, bakanların soruşturulmasına olan özel hükümleri kaldıralım, o zaman görelim. Aslında sayın başbakanla Türkiye demokrasisi kazan kazan ilişkisine girer ama sayın başbakan Binali Yıldırım’ın dosyasını yollayacak iradeye, dirayete sahip mi onu hep birlikte görmemiz lazım.”

    ŞAM’DA CUMAYA GİDECEKTİ ALİ SAMİYEN’DE MAÇA GİDEMİYOR

    Açıklamasının son kısmında artan terör saldırılarına değinen ve AK Parti’nin terörü bitirebilmek için ellerinde her türlü imkanın olduğunu kaydeden Özel, şunları söyledi:

    “Tek başına iktidarlar terörü çözemiyor. Bir kez daha söylüyoruz CHP bu konuda ne eksiğiniz varsa gidermeye razı ama yeter ki bu akan kanı, bu terörü durdurun. Bu hep Şam’da Emevi Camisinde namaz kılacağız diyen birilerinin ülkeyi getirdiği noktadır. Bunlar Şam’a namaz kılmaya gideceklerdi, Ali Sami Yen Stadında maç izlemeye gidemez hale geldi. Şam’da namaz kılacak kadar iddialı olanların Türkiye’de derbi maçı oynatamaz hale geldiğini, Ali Sami Yen Stadında, Arena Stadında Galatasaray Fenerbahçe maçını oynatamaz hale geldiğini hep birlikte görüyoruz. “