Etiket: taşını

  • Şehit oğlunun bayramını mezar taşını öpüp, ağlayarak kutladı

    Adana’da 2 yıl önce şehit olan polis oğlunun kabrini ziyaret eden şehit annesi Fadime Derindere, oğlunun mezarı yanında yere oturarak dakikalarca gözyaşı döküp dua etti.

    Polis memuru İbrahim Derindere, 8 Eylül 2015 günü Iğdır Dilucu Sınır Kapısına mesai arkadaşlarıyla servis minibüsünde giderken koruma görevi yapan otomobilin geçişi sırasında PKK’lı teröristlerin yola önceden döşedikleri bombayı patlatması sonucu 13 arkadaşıyla birlikte şehit düştü. Memleketi Adana’da Buruk Mezarlığındaki şehitlikte toprağa verilen Derindere’nin ölümünün üzerinden 2 yıl geçmesine rağmen annesi Fadime Derindere’nin gözyaşları hiç dinmedi. Anne Derindere oğlunun şehitlikteki mezarını ziyaret etti. Oğlunun mezarı yanındaki kilit taşının üzerine oturan anne dakikalarca burada dua okuyup gözyaşlarına boğuldu. Dua bittikten sonra yerden kalkan anne oğlunun mezar taşına sevip öperek bayramını kutladı.

    “Oğlum sanki bir melekti uçtu gitti”

    Şehit annesi Derindere, “Allah mekanını cennet etsin. Allah ondan razı olsun. Sanki bir melekti uçtu gitti. Kuzum bambaşka bir çocuktu, evliydi. Bir kızı vardı. Allah’ım o teröre lanet etsin. Bizim çocuklarımız su gibi aktılar gittiler. Ben hakkımı helal ediyorum o da bana hakkını helal etsin. Tüm şehitlerin ruhu şad olsun” diye gözyaşlarına boğuldu.

    Oğlu olmadan bu ikinci Ramazan Bayramı olduğunu çok zor geçtiğini söyleyerek “Kuzum benim temiz oğlum ciğerim” diyerek mezar taşını öptü.

  • Oltu taşını 72 yıldır ilmek ilmek işliyor

    Erzurum’un Oltu ilçesinde 72 yıldır Oltu taşını ilmek ilmek işleyen Halil Çelebi, tespih ve takı yapıp ürünlerini Avrupa’ya gönderiyor.

    72 yıl önce odun çarkla başladığı Oltu taşı imalatını sürdüren 83 yaşındaki Halil Çelebi, mesleğini gelecek nesillere aktarmaya çalışıyor. Oltu taşı işlemesini yıllar önce ilk olarak kendisinin kurduğunu belirten Halil Çelebi, “Oltu taşı imalatından Türkiye genelinde 20 bin kişi ekmek yiyor. Şimdiki ustalar çeşitli modellerle taşlara süsleme yapıyorlar. Bugüne kadar Rus taşı denilen ikinci kalite taşını ben dükkanımdan içeriye sokmadım. Rus taşı ve Oltu taşı arasında çok büyük farklar var. Altının gramı 110 Lira, Oltu taşının 10 kilosu 110 Lira. İşte Oltu taşı ile Rus taşının arasındaki fark böyle de açıklanabilir. Oltu taşı insan sağlığına iyi gelirken Rus taşında böyle bir özellik bulunmuyor” şeklinde konuştu.

    Erzurum’dan Avrupa’ya da Oltu taşı gönderdiğini belirten Halil Çelebi, “Bazı arkadaşlar Avrupa’ya Oltu taşı yerine Rus taşı da göndermişler ancak o taşlar geriye gönderildi. Ben yıllar önce Oltu taşından Amerika devlet başkanlarından John F Kennedy’nin heykelini yaptım ve kendisine gönderdim. Benim Oltulu esnaflardan ricam, Oltu taşına ağırlık versinler ve Rus taşından uzak dursunlar. Ya da Rus taşını illa satacaklarsa da, satarken onun Rus taşı olduğunu vatandaşa söylesinler. Ben 83 yaşındayım, hayattan bir beklentim yok ancak ilçemize yazık olmasın ve gelecek nesillere de bu mesleği doğru bir şekilde aktaralım” diye konuştu.

  • Sevgililer Günü’nde “Tek taşını al, kafana çal” eylemi

    Muğla’nın Bodrum ilçesinde bir grup kadın, 14 Şubat Sevgililer Günü’nde yaptıkları eylemle kadına yönelik şiddeti protesto etti.

    Belediye meydanında toplanan bir grup kadın, 14 Şubat Sevgililer Günü’nde eylem yaptı. Bodrum Kadın Dayanışması Derneği tarafından yapılan eylemine katılan kadınlar, erkeklerden hediye istemediklerini söyledi. Ellerinde dövizlerle meydana gelen kadınlar “Tek taşını al başına çal”, “Aşk dediniz beynimizi yediniz”, “eşitlik yoksa aşk ta yok” şeklinde sloganlar attı.

    Grup adına bir açıklama yapan Figan Erozan, “Aşk uğruna kadınları nasıl öldürdüklerini bu eylemlerle anlatıyoruz. Biz 14 Şubat Sevgililer Günü’nde hediye almayı reddediyoruz. Kadın olduğunun farkına varmak. Aşk uğruna nasıl öldüğümüzü, tacize veya tecavüze uğradığımızı sokaklara çıkıp anlatıyoruz. Bizim için bugünün önemi şudur: Bugün Yağmur Çırpanında öldürüldüğü gündür. 3 yıl önce erkek arkadaşı tarafından bıçaklanarak öldürüldü. Biz her yıl 14 Şubatta sokaklarla çıkarız ve ısrarla hediye almayı ret ederiz. Biliyorsunuz 14 Şubat günün kadınlara hediye alarak bize hediye verme aracı olarak görüyorlar. Biz bunu kabul etmiyoruz ve hediyeleri istemiyoruz. Bize hediye gerekmiyor, bize can güvenliği gerekiyor. Tacize, tecavüze ve her türlü şiddete karşı durmak istiyoruz. Her gün 3 kadın öldürülüyor bu ülkede. Biz bunu gündeme getirmek istiyoruz. Bizim yaşamaya hakkımız var. Bize öğretilen aşk rollerini sevgi rollerini ret ediyoruz. Bu roller bizi ölüme götürdü. Eşit olamayan aşkı da, sevgiyi de istemiyoruz” dedi.

    Yapılan açıklamanın ardından grup olaysız dağıldı.

  • Bira böbrek taşını engellemiyor

    Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Ayhan Karaköse böbrek sancısının kader olmadığını kaydederek, “Bazı hastalar, bira içmenin böbrek taşını önlediğine ve taş düşürmeyi kolaylaştırdığına inanıyor. Yapılan hiçbir çalışma bu bulguları doğrulamamıştır. Bu iddia bilimsel olarak doğru kabul edilmemektedir” dedi.

    Taşın idrar yollarında mineral tuzlarının çökerek birikmesi sonucu oluştuğunu söyleyen Medical Park İzmir Hastanesi Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Ayhan Karaköse , “Taş, genellikle böbreklerde oluşmakla birlikte mesanede de oluşabilmektedir. Genetik yatkınlık, beslenme ve coğrafi özellikler de taş oluşum nedenleri arasında yer alır. Ülkemizde özellikle Ege ve Doğu Anadolu Bölgesi’nde, diğer bölgelere nazaran daha çok taş hastalığı görülmektedir” ifadelerini kullandı.

    “Taş düşürenler takipte olmalı”

    Taş düşürme sıklığının tedavi açısından önemli olduğuna dikkati çeken Doç. Dr. Karaköse, sık aralıklarla taş düşüren veya taş oluşturan hastalarda ayrıntılı analiz yapılması gerektiğini ifade etti. Karaköse, “Bu analizlerde taş oluşumuna yol açan ve düzeltilebilecek nedenler araştırılmaktadır. Örneğin bağırsaktan kalsiyum emilimi fazla ise buna göre diyet verilmelidir. Böbrekten kalsiyum atılımı fazla ise diyette kısıtlamaya gerek yoktur. Her iki durumda da kalsiyum taşı olmasına rağmen birine diyet kısıtlaması diğerine ise böbreğe etkili idrar söktürücü ilaç kullanılmaktadır. İdrarın PH’ının değiştirilmesi bile taşların önlenmesinde ve eritilmesinde etkilidir” dedi. Doç.Dr. Karaköse, “Diyet uygulamasında ise dengeli beslenme, bol miktarda sıvı tüketimi, kırmızı et, tuz ve un kısıtlanması önemlidir. Ayrıca eşlik eden diyabet, yüksek tansiyon gibi metabolik hastalıkların kontrol altına alınması taş oluşum riskini azaltmaktadır” ifadelerini kullandı.

    “Bol su içilmeli”

    Taş oluşumunu engellemek için günde en az 2.5 litre idrar çıkaracak şekilde su tüketilmesi gerektiğini belirten Medical Park İzmir Hastanesi Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Ayhan Karaköse, “Bazı hastalar, bira içmenin böbrek taşını önlediğine ve taş düşürmeyi kolaylaştırdığına inanıyor. Yapılan hiçbir çalışma bu bulguları doğrulamamıştır. Bu iddia bilimsel olarak doğru kabul edilmemektedir. Doğrusu, taşı olan hastaların bol su içmeleridir” diye konuştu.