Etiket: Tarihte

  • Başkan Kamil Saraçoğlu: 28 Şubat Tarihte Kara Bir Leke Olarak Kalacak

    Kütahya Belediye Başkanı Kamil Saraçoğlu, 28 Şubat’ın tarihte kara bir leke olarak kalacağını ifade etti.

    Darbeci tüm zihniyetleri kınadığını belirten Başkan Saraçoğlu, “28 Şubat?, düşüncelerin, inançların, üzerinden tankların geçtiği, özgürlüklerin yok edildiği, halka ve millete, karşı yapılmış bir darbeydi.Demokrasimizin esir edildiği 28 Şubat; tarihimizde kara bir leke olarak kalacaktır. Darbeci zihniyetleri kınıyorum. Rabbim bu millete bir daha ??28 Şubat’ı? yaşatmasın” diye konuştu. (EFE)

  • Tarihte Kara Bir Leke: Hocalı Katliamı

    Azerbaycan’ın Dağlık Karabağ Bölgesi’nde çoğunluğunu çocuklar, hamileler ve yaşlıların oluşturduğu 613 kişinin Ermeniler tarafından katledilmesinin 24. yıl dönümünde Sosyolog ve Yazar İsmail Öz katliamın insani boyutlarını ele aldı.

    26 Şubat 1992 yılında yapılan Hocalı Katliamı’nın o bölgedeki en önemli hadise olduğunu belirten Sosyolog İsmail Öz, “Orada yaşanan katliam, insan haklarının ihlali bakımından soykırım olarak değerlendirilebilir. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından kabul edilen ’Soykırım Suçlarının Önlenmesi ve Cezalandırılması’ adında bir anlaşma metni var. Üstelik Ermenistan ve Azerbaycan bu anlaşmanın tarafı olan ülkeler. Buna rağmen Ermenistan, bu anlaşmayı görmezlikten gelerek burada yapılan katliamın üzerini örtmeye yönelik bir tavır sergiliyor. Fakat tüm dünya bunun böyle olmadığını da biliyor. Ayrıca işgal edilen bu bölgenin Azerbaycan toprağı olduğu Birleşmiş Milletler kararı ile teyit edildi, Ermenistan’ın ise orada işgalci olduğu belirlenmiş oldu. Buna rağmen Ermenistan yaptıkları bu katliamın sorumluluğunu üstlenmiyor” ifadelerini kullandı.

    Etnik veya inanç bakımından aynı olan bir grubun bir bölümünün bilinçli bir şekilde imha edildiğini, bu yapılırken de o bölgeye 1991 yılından itibaren kara ve havayolu ile giriş ve çıkışların tamamen kapatıldığını, daha sonra da ölüme terkedilen insanların üzerlerine bombalar yağdırılarak acımasız bir şekilde katledildiğini ifade eden Öz, “Ermenilerin katliamları bununla da sınırlı kalmadı. Büyük bir kin duygusuyla hareket eden Ermenilerin bazı cesetlerin çeşitli kısımlarını kesip, bazılarını yaktıklarını biliyoruz. Bu, Ermenilerin sivillere karşı yapmış olduğu ilk hareket değildi. Daha önce de Anadolu’da bazı vilayetlerde benzerlerini yapmışlardı. Fakat o bölgenin kapatılıp adeta bir ölüm alanı haline dönüştürülmesiyle yapılan bu katliamın bir soykırım olduğu apaçık ortadadır” dedi.

    “RUSLAR DESTEKLEDİ, BATI GÖRMEDİ”

    Hocalı Katliamı’nda Ermenilerin Rusların desteğini aldığını ve yaşananlara göz yumduğunu belirten Öz, “Soykırımı fiili olarak yapmak değil kışkırtmak da aynı şekilde soykırım suçları içerisinde belli bir suça tekabül ediyor. Osmanlı döneminde de Rusya tarafından Bulgarlar eliyle Balkanlar’da, Ermeniler eliyle de bizim doğu coğrafyamızda pek çok kışkırtma hareketi görebiliriz. Aynı dönemlerde Bulgarlar ya da Ermeniler kendi bulundukları topraklara bir iskân yapılmasını asla kabul etmiyorlar. Eğer böyle bir durum olursa da bir isyan hareketi gösteriyorlar. Batı’nın da 1915’te yaşananları bir soykırımmış gibi gösterip sürekli öne çıkararak, Ermenilerin yaptığı zulmü asla görmeyerek nasıl adaletsizlik yaptığını ve tek taraf lehine kullanarak nasıl hiçe saydıklarını da ortaya koymamız gerekiyor. Dolayısıyla biz burada Batı’nın çifte standardını da çok açık şekilde görebiliyoruz” açıklamalarında bulundu.

    “HOCALI KATLİAMI 1915 OLAYLARINA GÖNDERMEDİR”

    Bunun temelinin 1915 yılında yaşanan hadiselere karşı bir tepki olduğunu dile getiren Öz, “1915 öncesinde Osmanlı otoritesine karşı mücadele eden Ermeni çetecilerinin mezarlarının üzerinde bazı cesetlerin kesilmiş olduğunu biliyoruz. Hocalı’da yapılanlar bir anlamda da bu göndermeyi ortaya koyuyor. Ermeni göçü esnasında bir takım sıkıntıların olduğunu kimse inkâr etmiyor. İşte bu vesilelerle Ermeniler sürekli kendilerine muhalif gördükleri, kendilerine zulüm yapıyor gibi iddia ettikleri veya kendi bağımsızlıklarının engeli gibi düşündükleri Türklere karşı hep bir kin büyütmüşler. Hocalı Katliamı’nda da yine aynı duyguların emarelerini görüyoruz. Bu anlamda 1915 olaylarına da bir gönderme yapıldığı, düşmanın açık açık kim olduğu ve bu faaliyetlerin kime yönelik gerçekleştirildiği bir anlamda net olarak ortada duruyor. Bunları rahatlıkla görebiliriz. Özellikle Ermeniler tarafından ’masum’ gibi gösterilmeye çalışılan hadisede herhangi bir masumiyetin olmadığı açık bir şekilde ortadadır. Hukukçular da burada tamamen bir milletin belli bir bölümüne dönük bilinçli şekilde bir soykırım amacı olduğu konusunda hemfikir görünüyorlar” ifadelerini kullandı.

  • Ordu’da Aynı Tarihte 3 Spor Organizasyonu

    Ordu, 25-28 Şubat tarihleri arasında üç ayrı spor organizasyona birden ev sahipliği yapacak.

    Ordu Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü Mustafa Genç, 25-28 Şubat tarihleri arasında Mustafa Bük U23 Bay-Bayan Serbest Türkiye Güreş Şampiyonası’nın Ordu’da yapılacağını belirtti. Genç, “Bu şampiyonanın yanı sıra 26-28 Şubat tarihlerinde Anadolu Yıldızlar Ligi Bay-Bayan Voleybol ve Basketbol Grup müsabakaları da Ordu’da yapılacak. Anadolu Yıldızlar Ligi Voleybol Bayanlar Grup maçları Perşembe ilçemizde, Erkekler ise Fatsa ilçemizde oynanacaktır. Basketbol Bay-Bayan grup maçları ise Ünye ilçemizde yapılacaktır. Aynı anda Bin sporcu antrenör ve idarecilerle birlikte toplam bin 500 kişiyi ilimizde ağırlayacağız. Altınordu, Perşembe, Fatsa ve Ünye ilçelerimizde aynı anda üç organizasyonu birlikte yapmış olacağız” dedi.

    Yapılacak organizasyonların Ordu’nun spor organizasyonları yönünden geldiği noktayı gösterdiğine dikkat çeken Genç, “Biz aynı anda üç dört şampiyonaya ev sahipliği yapabiliyoruz. Bu da ilimiz için olumlu bir gelişmedir. Bu organizasyonlar Ordumuzun tanıtımı acısından çok büyük önem arz ediyor. İlimize gelen yarışmacılar gittikleri yerlerde ilimizin güzelliklerini ve organizasyonun başarısını anlatıyorlar. Bununda geri dönüşümü çok oluyor. Şu anda birçok federasyon ilimize organizasyon vermek için görüşmelerini sürdürmektedir. Bu da bizler için sevindirici bir durumdur. İnşallah bundan sonrada Ordu, spor organizasyonlarının Başkenti olmaya aday bir şehir olarak çalışmalarına devam edecektir” diye konuştu.

  • Akademi Nisa’da Yunus Emre Ve ’Tarihte Kadın’ Konuları Konuşuldu

    Ümraniye Belediyesinin kültür ve eğitim etkinliklerinden Akademi Nisa, Ayla Ağabegüm ve Talha Uğurluel’i ağırladı. Ayla Ağabegüm’ün Yunus Emre’yi, Talha Uğurluel’in ise “Osmanlı’da Kadın ve Kadın Sultanlar” konusunu anlattığı program, katılımcılar tarafından yoğun ilgi gördü.

    Ümraniye Belediyesinin eğitim ve kültür etkinliklerinden Akademi Nisa, 11 haftadır Ümraniyeli hanımların gayret ve azmine sahne oluyor. Çok sayıda katılımcının her hafta alanında uzman akademisyen ve hocalardan, birbirinden değerli konularda bilgi aldığı Akademi Nisa’nın bu haftaki konukları, Ayla Ağabegüm ve Talha Uğurluel oldu. Ayla Ağabegüm’ün Yunus Emre’yi, Talha Uğurluel’in Osmanlı’da Kadın ve Kadın Sultanlar konusunu anlattığı ders dinleyicilere verimli bir gün yaşattı. Ümraniye Belediyesi Kültür ve Sanat Merkezinde gerçekleşen programa, Ümraniye Belediye Başkanı Hasan Can’ın eşi Saliha Can’ın yanı sıra, Ümraniye Belediye Başkan Yardımcıları Serap Eşit Elveren ve Türkân Öztürk, AK Parti Ümraniye İlçe Kadın Kolları Başkanı Mukaddes Bilgin, birim müdürleri ve çok sayıda hanım katıldı.

    Ayla Ağabegüm’ün Yunus Emre’nin hayatı ve şiir anlayışı hakkında zengin bilgi birikimini dinleyicilere aktardığı programda çok sayıda şiir okundu ve açıklandı. “Yunus gibi şahsiyetlere her çağda ihtiyacımız var” diyen Ayla Ağabegüm, Yunus Emre’nin hayatı ve devrindeki şahsiyetlerle ilişkisiyle alakalı rivayetleri anlattı. Yunus Emre’nin yaşamla alakalı nasihat niteliğindeki şiirlerini okuyarak açıklayan Ağabegüm, Yunus’un sevgi anlayışından ve insan ilişkilerinde tatlı dilin, gönül bağının öneminden bahsetti. Yunus Emre’nin şiirinde bahsettiği ve telkin ettiği her şeyin Kur’an ve hadis kaynaklı olduğunu dile getiren Ağabegüm, “Yunus, İslâmî anlayışı şiire açık bir Türkçeyle yerleştirebilmesiyle dinimizi ve dilimizi yaşatmak konusunda yüce bir şahsiyettir” dedi.

    TARİHTE KADIN

    “Osmanlı’da Kadın ve Kadın Sultanlar” konusunu işleyen Talha Uğurluel ise, Selçuklu’daki kadınların devlet ve toplumsal hayattaki aktifliğini anlatarak konuşmasına başladı. Sonra Osmanlı Devletinde kadının yeri ve Osmanlı’daki kadın şahsiyetlerden bahseden Uğurluel, sultanlardan halka her sınıftan Osmanlı kadınının topluma yaptığı katkıları anlattı. Görsel ve tarihi mektuplardan örneklerle Osmanlı harem hayatı, kadın sultanlar ve gündelik hayatta kadınları anlatan Uğurluel, bugün ve tarihte kadınların sosyolojik konumundan örnek verdi. İstanbul ve Anadolu’da, tarihteki kadın şahsiyetler tarafından yaptırılmış mimari eserleri ve bunların özellikleri ile yaptırılma hikayelerini teferruatıyla anlatan Uğurluel, hanımların sorularını cevaplandırarak dersini sonlandırdı.

  • Astim Kavşağının Söz Verilen Tarihte Biteceği Açıklandı

    Aydın Büyükşehir Belediyesi tarafından Aydın-Denizli karayolu ASTİM Kavşağı’nda yaklaşık 1 ay önce yapımına başlanan köprülü kavşağın süresi içinde tamamlanacağı belirtildi. Bölgede 24 saat aralıksız çalışmaların devam ettiğini belirten çalışanlar köprülü kavşağın 5 ay içerisinde tamamlanarak hizmete açılacağını belirttiler.

    Yaklaşık bir ay önce ASTİM Kavşağı’nın köprülü kavşak yapımı çalışması nedeniyle trafiğe kapatılmasının ardından Denizli istikametinden Aydın’a girişte yaşanan trafik sıkıntısının 15 Haziran’da sona ereceği belirtildi. Çalışmaların Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu tarafından açıklanan süre içersinde tamamlanacağını belirten firma yetkilileri projeyi bir an önce bitirmek için uğraştıklarını belirttiler.

    Mart ayına kadar ASTİM Köprülü Kavşağı yapım çalışması nedeniyle kapalı olacağı projenin ise 15 Haziran’da tamamlanacağı belirtildi.