Etiket: Tarihçi

  • Tarihçi Prof. Dr. Kılıç: “ABD’nin planı Filistin tarafını yok sayan, haksızlıklarla dolu plandır”

    Tarihçi Prof. Dr. Kılıç: “ABD’nin planı Filistin tarafını yok sayan, haksızlıklarla dolu plandır”

    Atatürk Üniversitesi Kudüs Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Tarihçi Prof. Dr. Ümit Kılıç, ABD’nin Kudüs’ün İsrail’in “bölünmez” başkenti olarak kabul edileceğini duyurmasına ilişkin, “ABD’nin planı Filistin tarafını yok sayan, haksızlıklarla dolu plandır” dedi.

    Filistin-İsrail meselesine çözüm bulma iddiasıyla hazırladığı sözde barış planının İsrail’in siyaset, sosyal anlamda lehine gelişecek bir yapı olduğunu belirten Atatürk Üniversitesi Kudüs Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Ümit Kılıç, konu ile ilgili açıklamalarda bulundu. ABD’nin bunu bir anlaşma adıyla “yüzyılın planı” adıyla duyurduğunu ifade eden Prof. Dr. Kılıç, “Ancak bu anlaşmadan çok uzak bir durum. Çünkü bu iki tarafı bir araya getiren bir anlaşma değil; tek taraflı ve tek yönlü bir karar. Bir irade beyanı ve tamamıyla Filistin, Filistin coğrafyasında, Filistin bölgesinde bulunan Müslümanların iradesini yok sayan bir karar. Kağıt üzerinde bir takım Filistinli insanlara ekonomik haklar tanıdığını iddia etmekle beraber olay tamamen İsrail’in hem toprak anlamında, hem siyaset anlamında, hem de sosyal anlamda lehine gelişecek bir şekilde düzenlenmiş bir yapı. Zaten bu planın tek taraflı olması onun aslında yürürlüğünün de olmayacağını gösteren bir durum. Çünkü tek taraflı bir anlaşma olmaz. İki tarafın da rıza göstermesi lazım ama burada Filistin tarafından bir rıza ya da anlaşma talep edilmediği görülüyor. Sadece bir tarafın iradesi, isteğinin, taleplerinin karşılandığı ve Müslüman dünyasının, Filistin’in hiçbir şekilde rızasının alınmadığı bir anlaşmayla karşı karşıyayız. Bu kabul edilebilir bir durum değil. Buna plan ya da anlaşma demekle öyle kolay olabilecek bir şey değil. Anlaşma ya da plan diyemeyiz buna. İsrail tarafının görüşlerini, önerilerini dikkate alan, onların tutumlarını ön plana çıkaran ama Filistin tarafını neredeyse yok sayan, bu bağlamda haksızlıklarla dolu bir plandır” şeklinde konuştu.

    Erzurum Atatürk Üniversitesinde kurulan Kudüs Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi hakkında da bilgi veren Prof. Dr. Kılıç, “Yaklaşık 1 yıl önce kuruldu. Şuanda Kudüs üzerine yapılan çalışmaları toplamaya çalışıyoruz, onları bir araya getirmeye çalışıyoruz. Amacımız Kudüs’ün tarih süreci içerisinde özellikle Türk ve İslam medeniyeti içerisindeki konumu, oradaki bizden miras kalan her türlü varlıkları tespitini gelecek kuşaklara anlatılması ve aktarılması bağlamında çalışmalar yapıyoruz” dedi.

  • Tarihçi Nurullah Nehir Batının iki yüzlülüğünü anlattı…

    Tarihçi Nurullah Nehir Batının iki yüzlülüğünü anlattı…

    Öğretim Görevlisi Tarihçi Nurullah Nehir, 1916 Şubat’ında Erzurum’da yaşanan trajik Müslüman Türk göçü üzerinden batının çifte standartlı bakış açısına dikkat çekti.

    Erzurum Teknik Üniversitesinde düzenlenen “100.yılında Erzurum Kongresi Uluslararası Sempozyumu’nda Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Öğretim Görevlisi Tarihçi Nurullah Nehir tarafından sunulan, “En Soğuk Şubat- 1. Dünya Savaşında Erzurum’un Rus işgaline düşmesi” isimli bildirisinde önemli bilgiler paylaştı.

    Öğretim Görevlisi Nurullah Nehir paylaştığı bilgilerde, Erzurum’un 1. Dünya Savaşı esnasında 1916 yılının şubat ayında Rus işgaline düştüğü, bu işgalin Erzurum tarihi açısından kapanması zor yaralar açtığını belirtti.

    Öğretim Görevlisi Nurullah Nehir’in verdiği bilgilere göre, Rusların şehre yaklaşmasıyla beraber işgale düşen bölgelerden gelen Müslüman ahalinin çok büyük bir göç dalgası oluşturduğu, söz konusu muhacirlerin Erzincan başta olmak üzere Sivas ve Kırşehir gibi iç bölgelere sevk edildiği, göç eden Müslüman halkın maddi imkânsızlıkların yanı sıra ağır kış koşullarının da etkisiyle yollarda ağır zayiat verdiğini ifade etti.

    Dönemin Erzurum Valisi Hasan Tahsin Bey’in şehrin düşüşü sırasında, Dâhiliye Nazırı Talat Bey’e çektiği telgrafta, Erzurum ahalisinin ağır kış koşullarında göç etmemeleri için kendilerine telkinlerde bulunduğunu, ancak Erzurum ahalisinin Ermeni tevahhuşu (Vahşeti) karşısında, katliama maruz kalmak ya da soğuktan donarak ölmek gibi iki ölümden birini seçmeye mecbur bırakıldıklarını belirtti.

    Öğretim Görevlisi Tarihçi Nurullah Nehir, 1915 yılında Osmanlı Devleti tarafından belirli kanun ve nizamnameler çerçevesinde Ermeni tehciri gerçekleştirildiğini bildirdi. Batı Dünyasının ise gerçek dışı soykırım tezleri ile Ermenilerin göç şartlarına eleştiri getirdiğini, öte yandan aynı emperyalist Batı Dünyasının 1916’da Doğu illerinde cereyan eden Ermeni mezalimi sebebiyle şubat ayı gibi soğuk bir ayda göçmek zorunda bırakılan Müslüman ahaliyi ve bu ahalinin yaşadığı trajediyi ise görmek istemediğini ifade etti.

    Aynı coğrafyada yaşanan iki göç arasındaki şartların karşılaştırıldığında Müslüman ahalinin daha zor şartlar altında göç etmek zorunda kaldığını ifade etti.

  • Tarihçi Mehmet Şahin okurlarıyla buluştu

    Malatyalı tarihçi yazar Mehmet Şahin, yazdığı son kitabı “Dünyayı Yöneten Tarihsel Akıl’ için düzenlenen imza gününde okurlarıyla bir araya geldi.

    İmza günü dolayısıyla Malatya Anadolu Lisesi öğrencileriyle yapılan konferansta konuşan Mehmet Şahin, tarih öğrenmenin önemine dikkat çekerek, günümüzde yaşanan her önemli gelişmenin altında mutlaka bir tarihsel aklın bulunduğunu belirterek, gençlere tarih öğrenmenin önemini anlattı.

    Kurtuluş savaşı yıllarında 8 Temmuz 1920’de Yunan ordusunun Bursa’yı işgal ettiğinde, TBMM kürsüsüne asılan siyah sancağın, 11 Eylül 1922’de Bursa işgalden kurtulana kadar orada asılı kaldığını belirten Mehmet Şahin, bu durumun Türk milletinin tarihine ve toprağına bağlılığın bir göstergesi olduğunu söyledi. Ayrıca Kurtuluş savaşında Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Büyük Taaruz’u özellikle 26 Ağustos tarihine denk getirerek, Malazgirt savaşını da bir kez daha düşmana hatırlatmış olduğunu söyledi. Tarihteki bir çok olayın üzerinden asırlar geçmesine rağmen yeniden yaşandığını ve bunun adına kendisinin ‘Tarihsel Akıl’ dediğini belirten Mehmet Şahin, son kitabını da bu konu üzerine yazdığını belirtti. Bugüne kadar toplam 23 adet kitabının yayımlandığını, son kitabı olan ‘Dünyayı Yöneten Tarihsel Akıl’ kitabının da üç yıllık bir çalışmanın ürünü olduğunu vurgulayan Mehmet Şahin, bu ay okuyucusu ile buluşan kitabının gençlerin ve tarih meraklılarının büyük ilgisini çektiğini belirtti.

    Mehmet Şahin, artık ülkede ‘Tarihe Aşık Gençlerin’ yetiştiğini ve bunun gelecek için çok sevindirici olduğunu kaydetti.

  • Tarihçi İlber Ortaylı’dan gençlere ’memleketi terk etmeme’ nasihati

    Ünlü tarihçi Prof. Dr. İlber Ortaylı, Ege Üniversitesinde gençlere seslenerek, “Çok zor günlerden geçebiliriz. Cumhuriyetten, Atatürk’ün ve büyüklerimizin bizden beklediğinden biraz uzakta olduğumuzun farkındayız. Ancak en büyük uzaklık da bir memleketi terk etme durumudur. Türkiye üniversitelerinde en iyi dereceleri alanlar, okuyanlar gidiyorlar New York’un, Los Angeles’ın otellerinde garson oluyorlar. Panik içinde memleketi terk etme hoş bir şey değildir. Bunun en acı örneğini komşumuz İran yaşıyor” dedi.

    Ünlü Tarihçi Prof. Dr. İlber Ortaylı, Ege Üniversitesi Atatürkçü Topluluğu tarafından 10-16 Kasım Atatürk Haftası sebebiyle düzenlenen etkinlikte, ’Atatürk ve Cumhuriyet’ adlı bir konferans verdi. MÖTBE Seminer Salonu’nda gerçekleşen konferansa öğrenciler akın ederek, salonu hınca hınç doldurdu.

    Öğrencileri selamladıktan sonra kürsüye geçerek konferans veren Prof. Dr. Ortaylı, Atatürk’ün hala ve giderek yoğunlukla anılmasında, ilkelerin benimsenmesinde, yaşadığı tarihin çok tanınmasa bile yaptıklarının müspet şekilde yeni kitleler tarafından değerlendirildiğine dikkat çekti.

    “Derece alan gençler, New York’ta bir otelde garson oluyor”

    Gençlere tavsiyelerde bulunan Prof. Dr. Ortaylı, “Türkiye Cumhuriyeti ve Atatürkçü ilkeler çizilen tarih çizgisi değişmeyecektir. Çok zor günlerden geçebiliriz. Cumhuriyetten, Atatürk’ün ve büyüklerimizin bizden beklediğinden biraz uzakta olduğumuzun farkındayız. En büyük uzaklık da bir memleketi terk etme durumudur. Çünkü Atatürk’ün kurduğu cumhuriyette, gençliğin bir fiil burada kalması ve bir şeyler oluşturabilmesi gerekmektedir. Bunu yapamıyoruz. Kimseyi suçlama durumunda değiliz, kimseyi itham da etmiyoruz. Fakat filli görünüm odur ki manzara çok hoş değildir. Türkiye üniversitelerinde en iyi dereceleri alanlar, okuyanlar gidiyorlar mesela New York’un, Los Angeles’ın otellerinde garson oluyorlar. Buradan bir panik söz konusudur, panik içinde memleketi terk etme hoş bir şey değildir. Bunun acı bir örneğini komşumuz yaşıyor; İran. Hakikaten kültürlü, birçok bakımdan bizden daha mükemmel bir halk, inkılap dedikleri tarihten beri 6,5 milyonu aşkın okumuş evladını gönderdi. Bu çok hazin bir durumdur” diye konuştu.

  • Vali Atik’ten tarihçi yazar Sırma’ya geçmiş olsun ziyareti

    Siirt Valisi Ali Fuat Atik, ani bir rahatsızlık sonucu Siirt Devlet Hastanesi’nde tedavi altına alınan İlahiyat Fakültesi Dekanı ve tarihçi yazar Prof. Dr. İhsan Süreyya Sırma’yı ziyaret ederek, geçmiş olsun dileğinde bulundu.

    İl Sağlık Müdürü Dr. Erol Ömür Emre ve hastane yetkililerinden bilgi alan Vali Atik, hastanede tedavi gören Sırma’yla görüştü, geçmiş olsun dileklerini iletti. Gazetecilere açıklamada bulunan Vali Atik, “İhsan Süreyya Sırma hocamız, ülkemizin ve ilimizin önemli değerlerinden biridir. Kendisine Allah’tan acil şifalar dilerim. Sağlık durumu iyiye gidiyor. Hekimlerimiz gereken tedavi yapıyorlar” dedi.

    Vali Atik’in hastane ziyaretine, Garnizon Komutan Vekili Albay Murat Güzelcan, Belediye Başkan Vekili Ceyhun Dilşad Taşkın, İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Hüseyin Hilmi Atabay, İl Emniyet Müdürü Saruhan Kızılay eşlik etti.