Etiket: Tanıtmak

  • Geyve’yi tanıtmak için TÜRSAB ile ortak proje yapılacak

    Geyve Belediye Başkanı Murat Kaya doğa ve ekolojik tarım turizmiyle ilçeyi dünyaya tanıtmak için TÜRSAB ile bir çalışma başlattı. Proje ile turistler Geyve’de dalından meyve sebze toplayacak.

    Geyve Belediye Başkanı Murat Kaya tarım kenti Geyve’nin turizmden de pay alabilmesi için TÜRSAB Yönetim Kurulu Başkanı Firuz Bağlıkaya’yı ziyaret etti. Geyve’nin tarihi eserleri, doğal güzellikleri ve belediyenin hayata geçirdiği projeler hakkında TÜRSAB yetkililerine bilgi veren Başkan Kaya ekolojik tarım turizminin geliştirilmesi için ortak proje hazırlayım önerisinde bulundu. TÜRSAB Yönetim Kurulu Başkanı ile görüşen Geyve Belediye Başkanı Murat Kaya ziyaret sonrasında yaptığı açıklamada “Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği (TÜRSAB) Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Firuz Bağlıkaya’yı ziyaret ettik. Geyve’mizin tarihi eserleri, doğal güzelliklerinin yanı sıra belediyemizin hayata geçirdiği ve ülkeye rol model olacak Geyve Yöresel Ürünler Üretim Merkezi, Seyir Terası ve Nehirde Gondol sefası projelerimiz hakkında bilgilendirmede bulunduk. Ayrıca ekolojik tarım ve alternatif turizm hakkında kendisiyle görüştük. İlçemizde üretilen tarım ürünlerinin dalından toplanması ile alakalı sebze ve meyve turizmini ele aldık” dedi.

    “Geyve’mizde ağırlayacağız”

    Başkan Kaya turist sayısında ciddi artış sağlayacak önerinin oldukça beğenildiğini ifade ederek “Geyve’mizin ve şehrimizin turist sayısında ciddi artışa yol açacak projelerimiz ile TÜRSAB Yönetim Kurulu Başkanı Bağlıkaya yakından ilgilendi. Kendileri ilçemizin, şehrimizin ve bölgemizin tanıtımı ve turizmden daha fazla pay alabilmesi için ortak çalışmalar yapacaklarını belirttiler. Allah nasip ederse yaptığımız görüşme sonrasında ülkemizden ve Dünya’nın çeşitli ülkelerinden turistlerimizi Geyve’de ağırlayacağız.Türkiye’de turizmin önderi TÜRSAB’ın değerli yöneticilerini Geyve’mizde ağırlayacağız. İşbirliği teklifimizi değerlendirip bizlere vakit ayıran TÜRSAB heyetine teşekkür ediyorum” diye konuştu.

  • Kütüphaneyi tanıtmak için Kur’an kursu, müzik festivali ve okuma-yazma kurslarını ziyaret ettiler

    Isparta’nın Eğirdir ilçesinde, halk kütüphanesi personeli, okuyucu sayısını artırmak ve kütüphaneyi tanıtmak amacıyla klasik müzik, okuma yazma ve Kur’an kurslarını ziyaret etti.

    Amaçlarının kütüphaneyi yeterli düzeyde tanıtmak ve okuma alışkanlığının benimsetilerek artırılması olduğunu dile getiren Eğirdir İlçe Halk Kütüphanesi Yöneticisi Bedriye Küçükkara, “Yaz tatilleri çocuklarımızın dinlenmenin yanı sıra kendilerini geliştirmek için sosyal aktiviteler yanında bol bol kitap okuyabilecekleri bir zaman dilimi. Eğirdir Belediyesi Klasik Müzik Festivali kapsamında Muazzez ve Yaşar Şapçı İlkokulunda açılan kurslara katılan kursiyerler ile okuma yazma ve Hızır Bey Camii’ndeki Kur’an kursu öğrencilerini ziyaret ettik. Ziyaretlerimizde kütüphanemizi tanıttık. Üye olmak isteyenlere gerekli bilgileri verip kartlarını teslim ettik. Eğirdir İlçe Halk Kütüphanesi olarak haftada 6 gün, günde 9 saat hizmet veriyoruz. Kütüphanemizde 24 bin 104 adet kitap ve 96 çeşit süreli yayın bulunmaktadır. Eğitim öğretim döneminin tatile girdiği bu günlerde tüm öğrencilerimizi ve halkımızı kütüphanemize, kitap ödünç almaya davet ediyoruz” dedi.

  • Ozanları tanıtmak için ’Ozanlar Müzesi’ kurdu

    Sivas’ta kendi atölyesinde bağlama imalatı yapan Şentürk İyidoğan, aralarında dünyaca ünlü halk ozanı Aşık Veysel ile Pir Sultan Abdal, Neşet Ertaş gibi birçok ozanın büstlerinin yer aldığı “Ozanlar Müzesi” kurdu.

    4 Eylül Sanayi Sitesi’ndeki atölyesinde bağlama imalat ve tamiri yapan bağlama ustası 50 yaşındaki Şentürk İyidoğan, Aşık Veysel, Davut Sulari gibi birçok ünlü ozanın da sazlarını toplayarak özenle saklıyor. Saz ustası yıllardan beri hayalini kurduğu ’Ozanlar Müzesi’ni kurmak için atölyesinin karşısında çalışma başlattı. Günümüz sanatçılarının yardımlarıyla kurulan ’Ozanlar Müzesin’de Aşık Veysel, Pir Sultan Abdal, Neşet Ertaş, Aşık Mahsuni Şerif, Davut Sulari, Ruhsati, Ali Ekber Çiçek, Muzaffer Sarısözen, Feyzullah Çınar, Kaygusuz Abdal, Nesimi Çimen, Murat Çobanoğlu, Seyit Meftuni ve Neşet Ertaş gibi ozanların büstleri yer alıyor.

    Aşık Veysel’in heykelini Fazıl Say, Neşet Ertaş’ın heykelini Cengiz Özkan, Feyzullah Çınar’ın heykelini Erdal Erzincan, Pir Sultan Abdal’ın heykelini ise Arif Sağ’ın yaptırdığı müzede, her büstün yanında bulunan tabelada ozanın büstünü yaptıranın ismi de yer alıyor. Her bir büstün dekoratif bir ağaç kütüğü üzerine yerleştirildiği müzede, kütük üzerindeki düğmelere basılarak ozanların sesinden kendi seslendirdiği türküler dinlenebiliyor. Ayrıca büstlerin yanında ozanların kendi çaldığı sazlar da yer alıyor.

    Bağlama ustası İyidoğan, Sivas’ın aşıklar ve ozanlar diyarı olduğunu ve böyle bir yerin de kurulması gerektiğini söyledi. Sivas kültürünü yaşatmak adına böyle bir yer açmayı yıllardan beri planladığını belirten İyidoğan, müzeyi bir çok sanatçının yardımla kurduğunu anlatarak, “Kim kimin eserini okuyorsa heykel maliyetini ona karşılattırdım. Buraya gelen ziyaretçiler geçmişten bu yana sesleri olan bütün ozanlarımızı kendi sesiyle dinleyebilecekler. Katkılarından dolayı herkese çok teşekkür ediyorum. Büst yapılması için kimi aradıysam ’yaptırmam’ demedi. Memleketime bir hizmet olsun istedim” dedi.

    “Aşıkları gelecek kuşaklara aktarmak istiyorum”

    Büstlerin yanına ozanların sazlarını da koyduğunu ifade eden İyidoğan, “Kimin heykeli varda onun sazlarını yanına koymaya çalıştım. Ziyaretçilerin burada saz çalıp türkü söylemelerinden öte burası alında bir edep, erkan odası. Birçok öğretmenimizle de konuştum öğrencileri buraya getirmelerini istedim. Çocukların burada dinleme kültürünü öğrenmelerini ve edep, erkan odasının da gelecek kuşaklara aktarılmasını istiyoruz. Toplumda teknolojinin çıkmasıyla dinleme kültürü kalmadı. Toplumdaki sevgi, saygı o dönemdeki aşamalarda değil. Burası da umarım onun geri kazanılması için bir yol olur. Aşıklarımızı ve toplumdaki yerlerini özellikle bizden sonra gelecek kuşaklara aktarmak istiyorum. Çocukların bu kültürü kaybetmemelerini, ozanlarımızı tanımalarını ve bilmelerini istiyorum. Buranın da bunun için iyi bir yol olmasını diliyorum. Toplumun ozanlarımız tanıması, ozanlarımızın toplumla ne kadar barışık olduğu, 72 milleti ayırmadan nasıl anlattıklarının burada öğrenilmesini istiyorum” diye konuştu.

  • İnka geleneğini tanıtmak için 12 bin kilometre yol katettiler

    MUĞLA (İHA) – Türkiye’ye 12 bin 144 kilometre uzaklıkta bulunan Ekvador’dan gelen 3 kişilik grup, Muğla’nın Menteşe ilçesinde yöresel müziklerini çalıp yöresel kıyafetlerini satarak İnka geleneğini tanıtıyor.

    Menteşe Sınırsızlık Meydanında gösteri sunan Ekvadorlu grubun müzik gösterisi vatandaşların yoğun ilgisini çekti. Vatandaşlar grup ile hem fotoğraf çektirdi, hem de cep telefonları ile öz çekim yaptı.

    Müzik grubu Navtarik Luis Tutiana ve Laurantino Montuluu’dan oluşurken, Jose Picuagi ise yöresel ürünlerin satışını gerçekleştiriyor. Ekvador’dan geldiklerini ve ülkelerinin geleneklerini tanıttıklarını açıklayan Jose Picuagi, İnka geleneğini yaşatmak için Türkiye’ye geldiklerini, Türk insanının çok cana yakın olduğunu açıkladı. Türkiye’de İstanbul, Ankara, Antalya ve Muğla’nın Marmaris, Bodrum gibi ilçelerinde gösteri sunduklarını söyleyen Picuagi, 2 ay daha Türkiye’de kalacaklarını söyledi.

  • Tolga Ciğerci: “Galatasaray’ın başarısını tüm dünyaya daha çok tanıtmak istiyorum”

    Galatasaray’ın başarılı orta saha oyuncusu Tolga Ciğerci, Galatasaray isminin herkes tarafından bilindiğini söyleyerek, “Avrupa’da başarılı olup Galatasaray’ın başarısını tüm dünyaya daha çok tanıtmak istiyorum” dedi.

    Sezon başında Bundesliga ekiplerinden Herta Berlin’den transfer edilen sarı-kırmızılı futbolcu Tolga Ciğerci, kulüp televizyonuna açıklamalarda bulundu. Almanya’da yaşadığı dönemde de tuttuğu takımın Galatasaray olduğunu söyleyen Ciğerci, “Almanya’da olduğum dönemlerde tuttuğum takımı sorduklarında çekinmeden Galatasaray diyordum. Hedefim öncelikle Bundesliga’da oynamaktı, kendimi orada göstermek istedim. Burada oynamak da hayallerimden biriydi” diyerek sözlerini sürdürdü.

    Spor Toto Süper Lig’e geldiğinden beri şutlarını henüz çok iyi gösteremediğini fakat Süper Kupa finalinde korkmadan penaltı atışını gole çevirdiğini dile getiren Tolga Ciğerci, ligde ilk golünü atması halinde golü kimseye hediye etmeyeceğini önemli olanın takımın 3 puan alması olduğunu ifade etti.

    Tek isteğim takıma yardım etmek

    Maçlara çok iyi konsantre olduğunu ve en fazla koşan ya da en çok pas yapan oyuncu olmak gibi bir düşüncesi olmadığını ifade eden yıldız futbolcu, “Tek isteğim takıma yardım etmek. Ancak yine de çok çalışarak istatistiklerimin daha da üzerine çıkmak istiyorum. Gollerimi de atarak, asistlerimi de yükselterek oyunumu daha çok süsleyebilirim” şeklinde konuştu.

    Orta sahada Selçuk İnan ile olan uyumundan da bahseden futbolcu, “Selçuk ağabeyimiz çok iyi bir kaptan. Sadece beni değil, tüm takımı maça çok iyi hazırlıyor. Maç öncesi konuşuyor, bizi motive ediyor. Hocamız da Selçuk ağabey ile orta sahayı iyi kontrol etmemizi istiyor. Şimdilik çok iyi gidiyor, ikimiz de üzerine daha fazlasını koymak istiyoruz” ifadelerini kullandı.

    Taraftarların takım maç kazandıkça stada daha çok gelmeye başladıklarını sözlerine ekleyen Tolga Ciğerci, taraftarların takıma destek verdikçe kendilerinin de daha başarılı olacakları söyledi.

    Almanya günlerinde arkadaşlarıyla Galatasaray’ın maçlarını izlediklerini şimdi ise o maçları izlediği arkadaşlarının kendisini arayarak ’Galatasaray’ı seninle izliyorduk şimdi sen orada oynuyorsun’ dediklerini dile getiren Tolga Ciğerci, “Bu inanılmaz bir şey. Galatasaray ismi herkes tarafından biliniyor. Avrupa’da başarılı olup Galatasaray’ın başarısını tüm dünyaya daha çok tanıtmak istiyorum” dedi.

    Milli takımın parçası olmak istiyorum

    Trabzonspor yenilgisinden de bahseden başarılı orta saha oyuncusu, Adanaspor maçını kazanmak ve 3 puanla İstanbul’a dönmek istediklerini, aynı zamanda kendisini milli takıma çağıran Fatih Terim’e teşekkür ederek, daha fazla forma şansı bulup ay-yıldızlı formanın bir parçası olmak istediğini ifade etti.