Etiket: Talibiz”

  • Milletvekili Aydemir: “Biz ‘Allah razı olsun’ duasına talibiz”

    Milletvekili Aydemir: “Biz ‘Allah razı olsun’ duasına talibiz”

    AK Parti Erzurum Milletvekili Aydemir, ‘Biz sadece ve sadece “Allah razı olsun.” nidalarına talibiz, onun dışında asla siyasi bir beklentimiz yok ve zaten biz biliyoruz ki “Allah razı olsun.” dendiğinde karşılığı müspet olarak Cenab-ı Hak tarafından inşa edilir. ‘ dedi.

    AK Parti Erzurum Milletvekili İbrahim Aydemir, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu 2021 Yılı Merkezi Yönetim Bütçesi Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı etabı görüşmelerinde tespitlerini paylaştı, Erzurum ile ilgili beklenti ve taleplerini dile getirdi.

    Milletvekili Aydemir, Erzurum Atatürk Çocuk Evlerinin mükemmel bir yatırım olduğunu, çocuklara sevgi ve şefkat temelli hizmet verdiğini belirterek, hizmet kompleksi içindeki spor sahasının yaz moduna göre yapıldığını, Erzurum’un mevsim şartlarıyla uyum göstermediğini belirterek, kapalı spor salonu yapımını talep etti. Sunumunda, AK Yaklaşımın samimiyetine vurguda bulunan Milletvekili Aydemir, Erzurumlu Halk Hikayecisi Behçet Mahir’in tespitini Komisyonla paylaşarak, ‘Merhum Mahir, “Hulusunuz tamsa ağzınızın bârı size derman olur.” diyordu. Ne demek bu? Samimiyseniz size acı gelen bile derman olarak Cenab-ı Hak tarafından yansıtılır. Hakikat de budur ve bizim yaptıklarımız da o yüzden katlanarak insanların yüreğinde yer buluyor. ‘ dedi.

    Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının; Aile, İşçi, Kadın, Şehit ve Gazi gibi zirve kavramları temsil ve ifade ettiğinin altını çizen Milletvekili Aydemir, ‘Her zaman söyledik ki biz hakkı dillendirenin yanında oluruz, hatta işini güzel yapana da teşekkür ederiz. Yani siyaseti bu zeminde yaparsak çok lezzet ifade eder. Kaldı ki bizim şu anda görüştüğümüz Bakanlık hepimizi, bütün bir toplumu ortak bir paydada buluşturacak yapıya sahip. En yüksek kavramları ifade eden bir Bakanlık; aile, işçi, kadın, şehit, gazi Bütün bu kavramlar zirve kavramlar, bayrak kavramlar. Dolayısıyla burada konuşurken mutlaka bir ölçü koymak lazım diye düşünüyoruz’. diye konuştu.

    Muhalefet kesiminin Türkiye’nin en düşük sendikalaşma oranına sahip olduğu iddialarına cevap veren Milletvekili Aydemir, “OECD ülkeleri arasında Türkiye en düşük sendikalaşma oranına sahip” gibi bir cümle kurdu, oysa doğru değil bu. Evet, Türkiye’de sendikalaşma düşük ama en düşük değil, doğru verileri verelim, Fransa, Litvanya, Estonya gibi ülkelerde bizden daha düşük. Biz yüksek demiyoruz ama doğruyu konuşalım ve ben bunu söylediğim zaman, ya kafaları karıştırıyorsunuz dediğim zaman da bu sefer farklı bir tepki alıyorum, yapmayın bunu. ‘ dedi.

    Covid-19 salgını sebebiyle işverene verilen destekler konusundaki muhalefet yaklaşımını paylaşmadıklarını belirten Milletvekili Aydemir, ‘Efendim, çalışanlara değil de çalıştıranlara dönük bir yaklaşımınız var, müspet yaklaşımınız var oysa biz talebi artırmamız lazım, üretim çok da bir şey değil bu anlamda.” Deniliyor. Oysa eğer istihdam zeminini oluşturmazsanız, o zemin sıhhatli olmazsa talep oluşturamazsınız. Yani işverene bu desteği vermezseniz sonuçta o da çalıştırdığı elemanın işine son verecek. Nasıl olacak bu? ‘ diye sordu. AK Parti iktidarları öncesinde Türkiye ekonomisinin IMF tekelinde bulunduğunu hatırlatan Milletvekili Aydemir, Milletvekili Ekrem Çelebi’nin “Bizden önce burada komiserler cirit atıyordu, IMF komiserleri.” Neredeyse aileden biri gibi tanıyorduk biz bunları. Her gün burada bizi sıygaya çekmeye geliyorlardı, verdikleri üç kuruşun hesabını soruyorlardı ve onlar nereye gidiyordu, nereye gidiyordu? Fakir fukaraya gitmiyordu.’ sözlerini kaydederek, ‘Şimdi, “Yardımlar lütuf değil.” deniliyor. Kime demiş “lütuf” kim demiş? Bu millet her şeyin en âlâsını en güzelini hak ediyor ama bu bizimle beraber hayat buldu. ‘ ‘ kaydını düştü.

    Sunumunda AK Yaklaşımı tarif eden Milletvekili Aydemir, ‘ Bakın, Erzurum’da bir özel isim vardı -Allah gani gani rahmet eylesin Behçet Mahir isimli; bir halk bilgesiydi, alaylıydı, eğitimi, tedrisi yoktu ama hakikaten öğretmeye dönük, çok konforlu bir zihin haritası vardı. Onun özel bir tespiti vardı, diyordu ki: “Hulusunuz tamsa ağzınızın bârı size derman olur.” Ne demek bu? Samimiyseniz size acı gelen bile derman olarak Cenab-ı Hak tarafından yansıtılır. Hakikat de budur ve bizim yaptıklarımız da o yüzden katlanarak insanların yüreğinde yer buluyor. ‘ dedi.

    Konuşmasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın tarihi tespitini paylaşan Milletvekili Aydemir, AK Parti hizmet felsefe ve siyasetine yönelik olarak; ‘bir tespit var, bu tespiti çok yüksek bir isim yapıyor: “Sabrı belki küçük bir karıncanın mücadelesinden öğreneceksiniz. Vefayı uzun zamandır görmediğiniz bir arkadaşınızın size sarılışından öğreneceksiniz. Açlığı sokaktaki bir yoksulun ekmeği tutuşundan öğreneceksiniz . Emeği güneşin altında çalışan bir işçinin alın terinden öğreneceksiniz. Vatan sevgisini Suriyeli bir muhacir çocuğun gözlerinden öğreneceksiniz. Kahramanlığı Ömer Halisdemir gibi yiğitlerin cesaretinden öğreneceksiniz. Özveriyi, terör örgütünün kalleşçe şehit ettiği Aybüke Öğretmenin fedakârlığından öğreneceksiniz. Coşkuyu arkadaşlarınızla birlikte gittiğiniz bir

    futbol maçında öğreneceksiniz. Hasreti annenizle bir süre ayrı kaldığınızda öğreneceksiniz.” Kim diyor bunları? Bu eşsiz, bu latif ifadeler kimd en sâdır oluyor? Sayın Cumhurbaşkanımızın ifadeleri bunlar. Bu tespitler sâdır oluyorsa bir zihinden oradan neşet edecek bütün icraatlar milleti kuşatır, insanlarımızın tamamına fayda sağlar. Bizde “öteki” diye bir kavram olmadı bugüne kadar. ‘ vurgusunda bulundu.

    Milletvekili Aydemir, ‘Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı bizim şeref levhamız bir bakanlık, yaptığı her icraatı milletin yüreğinde, gönlünde özel iz bırakıyor ve biz şuna yöneliyoruz arkadaşlar, aslında geçtiğimiz bütçede söylemiştim, bir daha hatırlatayım, bir daha söyleyeyim: Yani güzel olanı taklit güzel bir şeydir. Biz sadece ve sadece “Allah razı olsun.” nidalarına talibiz, onun dışında asla siyasi bir beklentimiz yok ve zaten biz biliyoruz ki “Allah razı olsun.” dendiğinde karşılığı müspet olarak Cenab -ı Hak tarafından inşa edilir ve öyle olduğu içindir ki on sekiz yıldır bu hareket iktidar, Allah’ın izniyle daha on sekiz yıllar da göreceksiniz; bu tahammülsüz haliniz daha devam edecek inşallah. ‘ dedi.

    HDP Milletvekillerinin kadına şiddete tepkilerinin olmadığını belirten Milletvekili Aydemir, ‘Ben bir şey daha söyleyeceğim, HDP’yle ilgili, söylemesem içime dert olacak, söylemesem yani nasıl olacak, sussam da gönül razı değil. Kadına şiddetten bahsediliyor değil mi? Bugün, HDP’li kadınlardan, kadına şiddete dönük çok fazla bir şey duymadım ben, özellikle çok bekledim. Sebebini ben biliyorum, sebebi, bu Mecliste açığa çıkmış bir hâl var yani bir milletvekilinin, kendi milletvekillerinin kadına şiddeti tescil olundu, bundan dolayı. Tarzları bu, bunu yapmayacaksınız.’ tepkisini verdi.

    HDP, HAKKARİ’DE ŞEHİT EDİLEN İŞÇİLERDEN BAHSETTİ Mİ?

    HDP’in işçi haklarını konuşurken Hakkari’de şehit edilen işçilerden bahsetmediğini aktaran Milletvekili Aydemir, ‘ Bir başkası, işçiden bahsediliyor değil mi? Burada işçilerden, işçilerin haklarından bahsediliyor. Allah rızası için şu konuşmacılardan biri, daha dün Hakkâri’de şehit edilen işçilerden bahsetti mi, en ufak bir konuşma yapan oldu mu? Samimiyet, samimiyet, kalbi olmak, yoktur böyle bir şey. Sadece laf, sadece laf. ‘ diye konuştu.

    Milletvekili aydemir, HDP’e tepki vererek, “Kürt” diyorlar, Kürt’le uzaktan yakından ilgileri yok. Kürt’e kan ve gözyaşını yansıtır bunlar, başka hiçbir şey değil. Böyle ezbere, meydan boş, üfürürüm ben, savrulur gider; böyle yok. Bak, burada işçilerin hakkından bahsediyoruz. O işçi hakkından bahseden herkes benim için baş tacıdır ama dün şehit edilen işçileri neyi dile getirmiyoruz ya? İmansız bir örgüt, PKK, bölücü vatan hainleri, şehit edilenler Kürt üstelik, Kürt; hani Kürt’sünüz, hani Kürt’ün hakkını savunuyorsunuz. Yok böyle bir şey, burada yapılanların tamamı mugalata, tamamı tribünlere yönelik gönderme yapmak; samimi olacağız. Kürt kardeşlerimin hakkını biz savunuruz, biz, milletçe. “Kürt illeri” kavramı, ne Kürt illeri kardeşim ya, bu ne demek ya, bu nasıl bir laftır ya! “Kürt illeri” bütünüyle reddediyorum, böyle bir şey yok. Oralarda şehitlerimiz var, oralarda gazilerimiz var. ‘ kaydını düştü.

    Milletvekili Aydemir, sunumunun son bölümünde, MHP tarafından kaydedilen tespiti paylaşarak, ‘MHP’li kardeşlerim altını çizdiler, ben de ona vurgu yapmak istiyorum: Bazı gazilerimiz var ki vücutlarında şarapnel taşıyorlar ama bu tarifin içerisine girmediği için şu anda “gazi” unvanı alamıyorlar. Bunların birçoğu sadece o şerefli unvanı taşımak için bir beklenti içindeler; ben de bunu özellikle destek mahiyetli söylüyorum. ‘ dedi.

  • Sunar: ‘Halkımızın duasına talibiz’

    Sunar: ‘Halkımızın duasına talibiz’

    Önce İnsan ve Önce insan sağlığı ilkesinden hareket eden Palandöken Belediyesi Koronavirüs ile örnek mücadele sergilemeyi sürdürüyor. İlçede dezenfekte çalışmalarıyla takdir toplayan Palandöken Belediyesi, kısa adı PALTİM olan Palandöken Belediyesi Toplum İletişim merkezi ile evde kalan vatandaşların ihtiyaçlarını hanelerine taşıyor. Bu hizmetiyle ilçe sakinlerinin duasını alan, gönül kazanan Palandöken Belediyesi, daha steril bir ilçe için gece gündüz ayrımı yapmaksızın mesaisini sürdürüyor. Süreçte zabıta ekipleri de denetimlerini yoğunlaştırarak, olumsuzluklara geçit vermiyor. Belediye etkin ve kararlı yaklaşımını ilk günkü gibi aynı ciddiyet ve titizlikte devam ettiriyor

    PALANDÖKEN’DE 10 BİN 730 NOKTADA DEZENFEKSİYON İŞLEMİ

    Aldıkları eğitimin ardından 16 Mart’ta ilçede dezenfekte çalışmalarına başlayan Palandöken Belediyesi dezenfekte ekipleri, önceliği ortak yaşam alanlarına verdi. Bu minvalde ilçede bulunan okul, cami, Kur’an kursu ve kamu kurumlarının tamamı dezenfekte edildi. İlçede bulunan 91 park ve bahçenin tamamında temizlik ve dezenfeksiyon yapan Belediye ekipleri, daha sonra, muhtarlıklar, taziye evleri, apartmanlar, müstakil evler, işyerleri, duraklar, ticari ve hususi araçlar, minibüsler, kuaförler gibi ortak yaşam alanlarında çalışmalarını sürdürdü. Süreçte, ilçede 10 bin 730 noktada dezenfekte yapan Belediye, 16’mart’tan bugüne ilçenin yüzde 95’lik bölümünde dezenfeksiyon işlemini tamamladı. Söz konusu alanlarda toplamda 28.5 ton dezenfekte malzemesi kullanıldı.

    1 MİLYON 800 BİN LİTRE DEZENFEKTAN SOLÜSYON KULLANILDI

    Koronavirüs ile mücadeleye temizlik personeli kişisel koruyucu kıyafetlerini temin ile başladı. Süpürge aracı ve tankerlere hem çamaşır suyu hem de köpük ilave ederek cadde ve sokakların tamamında temizlik çalışması yürütüldü. 1 Milyon 800 bin litre dezenfektan solüsyon cadde ve sokak yıkamasında kullanıldı. İlçe sınırlarında bulunan 91 adet park ve bahçede temizlik ve dezenfekte çalışmaları temizlik görevlilerince belirli periyotlarda gerçekleştirildi.

    PALTİM 4 BİN 500 KİŞİYE CEVAP VERDİ

    60 yaş üzeri vatandaşlarla birlikte ilçede ikamet eden engelliler ve kronik hastalığı bulunan vatandaşlara yönelik, “Siz evde kalın ihtiyaçlarınızı biz getirelim” kaydıyla hizmet veren Palandöken Belediyesi Toplum İletişim Merkezi (PALTİM), bugüne kadar 4 bin 500 ilçe sakininin ihtiyacına cevap verdi. Valilik ve kaymakamlıkların bünyesinde kurulan ‘Vefa Grupları’yla koordineli çalışan ve faaliyetleriyle Palandökenlilerin duasını kazanan PALTİM, 15 kişilik ekiple örnek bir hizmet ciddiyeti sergiliyor.

    ZABITA EKİPLERİ İLÇENİN HER NOKTASINDA

    Palandöken Belediyesi Zabıta ekipleri de ilçenin her noktasında Koronavirüs ile mücadelede üzerine düşeni yapıyor. Süreçte işyerlerine yönelik fiyat ve hijyen denetimlerini sıklaştıran Zabıta ekipleri, park ve bahçelerde de yaptığı denetimlerle mücadeleye ciddi katkı sağladı. Palandöken Belediyesi Zabıta ekipleri, fırınlar başta olmak üzere işyeri ve park, bahçe ve mesire alanlarına yönelik denetimlerini aralıksız sürdürüyor.

    BAŞKAN SUNAR’DAN PERSONELİNE TEŞEKKÜR

    Yürütülen çalışmalarla ilgili genel bir değerlendirme yapan Palandöken Belediye Başkanı Muhammet Sunar, Koronavirüs ile mücadelede başarılı performans gösteren personeline teşekkürde bulunarak, ilçe sakinlerinin sağlığı için, mesai mefhumu gözetmeksizin çalıştıklarını belirtti. Başkan Sunar, alınması gereken tedbirlerle birlikte, yapılması gereken ne varsa yaptıklarını kayda geçerek, “Koronavirüs illetiyle ilçemizde ciddi bir mücadele yürütüyoruz. Dezenfekte çalışmalarımız yüzde 95’lerde. PALTİM ile ihtiyaç sahibi vatandaşlarımızın, engelliler ve özel durumu olanlara hane hane hizmet taşıyoruz. PALTİM üzerinden gelen vatandaş taleplerini de değerlendiriyor, İlçe sakinlerimizin duasına talibiz. Temizlik görevlilerimiz, zabıta personelimiz ilçemizin her noktasında çalışmalarını hassasiyetle yürütüyor. Aziz milletimizin sağlık ve sıhhati için Palandöken Belediyesi olarak yoğun mesai harcıyoruz.” Dedi.

  • Teoman Yörük: “Bu işin ehli biziz; Yörsan’a talibiz”

    Teoman Yörük: “Bu işin ehli biziz; Yörsan’a talibiz”

    Türkiye’nin ilk peynir fabrikası Yörsan’la ilgili yeni bir gelişme yaşandı. Şirketin kurucu aile mensubu Teoman Yörük, şirketin yönetimini tekrar devralmak istediğini bildirdi.

    Türkiye’nin ilk peynir fabrikası Yörsan’ın kurucusu Yörük ailesi mensubu Teoman Yörük, iflas sürecindeki Yörsan ile ilgili yazılı bir açıklama yaptı. Yörük, ailesinin ardından kötü yönetildiğini öne sürdüğü Yörsan’ın gelinen noktada ülkeye tekrar kazandırılmasının mümkün olduğunu belirtti. Teoman Yörük, ” Bilindiği üzere 15 Ocak 2014 tarihinde Dubai merkezli bir Fon olan Abraaj Capital Yörsan Gıda Mamulleri AŞ’nin yüzde 80’ini satın aldı. Yüzde 33 olan hissemizin yüzde 20’sini şirkette bırakarak azınlık ortağı olduk. 50 yıldır özveriyle, büyük fedakârlıkla o dönem hiçbir kuruluştan yardım almadan Özsermayemizle şirketimizi büyüterek binlerce ve dolaylı olarak 10 binlerce kişiye ekonomik değer oluşturan bu güzide firmamızda hisselerimizin çok büyük kısmını bırakarak ileri seviyelere taşıma hayali içindeyken maalesef tecrübesiz yönetim kadrosuyla 5 yılımızı geçirmek zorunda kaldık. Fakat satış sürecinden itibaren yanlış uygulamalara karşı çıkmamıza rağmen sözümüz dinlenmemiş, söz verilen yönetimsel birliktelikten uzak bir şekilde işten anlamayan profesyoneller getirilmiş ve tüm muhalefet şerhlerimize rağmen, tarafımıza itibar edilmemiş ve maalesef şirket kısa bir süre içinde finansal zorluğa girmiştir” ifadelerini kullandı.

    “Yörsan’ın eskisinden daha iyi bir duruma gelecek potansiyeli olduğuna inancımız tamdır”

    “Bu durumdan dolayı şirket yöneticileri ve ABRAAJ hisse temsilcileri hakkında ceza davaları ve birçok davalar ikame etmiş olup davalar halen devam etmektedir” diye devam eden Yörük, şunları kaydetti.

    “Şirketin konkordato sürecine girdiği Eylül 2018 tarihinden bu yana içinde bulunduğu durumdan kurtulması için finansal kaynak bulma ve şirket hisselerini satın alma çabalarımız maalesef olumlu sonuçlanmamıştır. Geldiğimiz noktada devir tarihinde bıraktığımız 74 milyon dolarlık hisse değerimizin yok olması ile birlikte mağdur olan çalışanlarımız, binlerce süt üreticimiz, lojistik hizmet veren emekçilerimiz ve sayamadığım bir sürü firma mağduru kişiler bu elim olay nedeniyle zarar uğramıştır.

    Sektörün muhatapları olan süt üreticileri, üretici temsilci birlik ve kooperatifleri, tedarikçiler, lojistik katkı sunan firmalar vs. gibi birçok kesimden bizim yapacağımız bir girişime destek olunacağına dair net mesajlar aldık ve alıyoruz. Uygun hukuki, mali ve finansal koşullar oluştuğunda, şirketin eskisinden daha iyi bir duruma gelecek potansiyeli olduğuna inancımız tamdır. Biz süt ürünleri sektöründe 50 yıllık tecrübeye sahip bir aileyiz. Dolayısıyla yaşanan mağduriyetlerin ortadan kaldırılması ve yeniden yaşanmaması için muhakkak tecrübelerimizden faydalanılması gerekir. Deneme yanılma yaklaşımlarla iş yapıldığında yıkımların çok şiddetli olduğu Yörsan’ın son 5 yıllık tarihinde tecrübe edilmiştir. Sektörün kendi dinamikleri içinde ne yapacağını çok iyi bilen tecrübeli eller bir yana itilip yine aynı şekilde hareket edildiği takdirde tarihin tekerrür edeceği konusunda hiç kimsenin kuşkusu olmasın. Bu bakımdan yeni süreçte hali hazırda hissedar olan kurucu aile ile birlikte hareket edilmesi şirketin devamlılığı ve sürdürebilirliği bakımından temel konulardan biri olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu işin ehli biziz; Yörsan’a talibiz.”

    Yörsan’da son durum

    İstanbul Sanayi Odası’nın açıkladığı en büyük 500 sanayi kuruluşu listesine de giren Yörsan’ın temeli 1964 yılında Yörükler Gıda Limited Şirketi olarak atıldı. 1984 yılında Türkiye’nin ilk beyaz peynir fabrikasını kuran Yörük Ailesi, 5 yıl önce özel sermaye fonu Dubai merkezli Abraaj Group’a sattı.

    Balıkesir’in Susurluk ilçesinde üretimde bulunan Yörsan fabrikası 1 yıl kadar önce konkardato ilan etti. 2019 yılının Ocak ayında ise Yörsan Gıda’nın Dubaili ana hissedarı için iflas davası açıldı.

  • Başkan Türkmenoğlu: “Bütün belediyelere talibiz”

    Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Van İl Başkanlığı Danışma Kurulu Meclis Toplantısında konuşan AK Parti Van İl Başkanı Kayhan Türkmenoğlu, “2019 yılında yapılacak olan yerel seçimlerde tüm belediyelere talibiz” dedi.

    Van İl Başkanlığı Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen toplantıya, AK Parti Van milletvekilleri Osman Nuri Gülaçar ve Abdulahat Arvas, İl Başkanı Kayhan Türkmenoğlu, Kadın Kolları MKYK Üyesi Esma Gölgül Özdemir, ilçe başkanları ve çok sayıda partili katıldı. Toplantıda bir konuşma yapan AK Parti Van İl Başkanı Kayhan Türkmenoğlu, 31 Mart 2019 tarihinde yapılacak yerel seçimleri ile ilgili olarak belediye başkanlıkları için 5 Kasım 2018 ile 12 Kasım 2018 tarihleri arasında, belediye ve il genel meclisi üyelikleri için 5 Kasım 2018 ile 3 Aralık 2018 tarihleri arasında müracaatların alınacağını söyledi. Van’da tüm belediyelere talip olduklarını da sözlerine ekleyen Türkmenoğlu, “AK Parti Van İl Başkanlığı olarak tüm teşkilatlarımızla seçim hazırlıklarımızı aralıksız sürdürüyoruz. Örgütlenmemizi ana kademeler, kadın ve gençlik kollarımızla tamamladık. Alan çalışmalarımıza hız veriyoruz. Bundan böyle haftanın 7 günü parti binalarımız açık olacak ve halkımızla entegrasyonu çok daha ileri seviyelere götüreceğiz. Değerli partililerim hep birlikte birbirimizin eksiklerini tamamlayarak Van’da AK Parti belediyeciliğini zirveye taşıyacağız. Buradan tüm Van halkına sesleniyorum. AK Parti olarak bütün belediyelere talibiz” dedi.

    Milletvekilleri Osman Nuri Gülaçar ve Abdulahat Arvas’ın da birer konuşma yaptığı toplantı soru-cevap ile sona erdi.

  • Sağlık Bakanı Demircan: “Samsun olarak yerli otomobile talibiz”

    Sağlık Bakanı Ahmet Demircan, “Yerli otomobil sanayi gündeme gelirse biz de Samsun olarak bunun taliplisiyiz. Biz Samsun olarak kendimizi buna hazırlamamız lazım” dedi.

    Kamu kurum ve kuruluşlarının temsilcileri ile düzenlenen yatırım toplantısına katılmak üzere Samsun’a gelen Sağlık Bakanı Ahmet Demircan, Devlet Su İşleri 7’nci Bölge Müdürlüğü toplantı salonunda gerçekleştirilen programın ardından basın mensuplarıyla bir araya geldi. Samsun gündemiyle ilgili açıklamalarda bulunan Bakan Demircan, “Bugün Samsun’u konuşmak için bu toplantıyı gerçekleştirdik. Samsun Türkiye’nin fevkalade güzel ve fevkalade büyük potansiyele sahip bir vilayeti. Tarımdan sanayiye, ticaretten turizme her alanda ülke ekonomisine katkı sağlayan bir ilimiz. O nedenle bu ile yapılacak her yatırım ve gelecek olan her yatırımcı hem Samsun’dan istifade eder hem de Samsun’dan ülkemi istifade eder. Samsun’a yapılan bir yatırım geriye 10 olarak geri döner. Ben Samsun ile ilgili bazı sorunları paylaşmak istiyorum. Bu sorunların ilki Samsun’un çevre yolu sorunudur. Samsun’un ciddi bir ulaşım yapılanmasına ihtiyacı vardır. Samsun doğu istikametinde güneyden gelecek olan bir otoyolu Samsun’u çevreyolu olarak dolaşıp, Samsun’un doğusuna Karadeniz sahil yoluna katılması gerekir. Önümüzdeki Eylül ayı başlarında bu çalışmaları başlatmış olacağız. Aynı şekilde Ankara-Samsun hızlı tren proje çalışmaları da iki bölüm olarak devam ediyor. Projesi biter bitmez de hızlı tren Samsun’a ulaşmış olacak. Diğer taraftan ise Samsun’un karayolu ulaşımıyla ilgili batı çevreyoluna da ihtiyacı var. Öte yandan şehrimizde bir üniversitemiz var ancak bir devlet üniversitesi daha Samsun ilinde beklenen bir durumdur. İnşallah önümüzdeki günlerde Cumhurbaşkanımızın şehrimizi ziyaretiyle birlikte bu çalışmalar da netlik kazanacaktır” diye konuştu.

    “Yerli otomobilin taliplisiyiz”

    Yerli otomobil tartışmaları hakkında da açıklama yapan Sağlık Bakanı Ahmet Demircan, “Yerli otomobil sanayi gündeme gelirse biz de Samsun olarak bunun taliplisiyiz. Biz Samsun olarak kendimizi buna hazırlamamız lazım. Bu nedenle ilimizin organize sanayi alanlarını daha da çoğaltmak ve genişletmek için çalışma başlattık. Özellikle tarım arazileri dışında sanayi alanları nereler olabilir anlamında çalışmalarımızı da yapacağız” şeklinde konuştu.

    “Samsun’a sağlık alanında ciddi yatırımlar var”

    Sağlık alanlarındaki yatırımlar hakkında da bilgi veren Bakan Demircan, “Samsun ilimize sağlık alanında ciddi yatırımlar var. Daha önceden başlamış olan şehir hastanesi projesinin yer sorunu çözülmüş ve inşallah bu yıl içerisinde bu hastanemizin temelini atmış olacağız. Samsun’un doğu ve batı istikametinde devlet hastanesi ihtiyacı vardı. Bunların da birini Tekkeköy’e, diğerini ise Atakum ilçesine kurmak üzere yine bu yıl içerisinde çalışmalarımıza başlayacağız” dedi.