ErzurumFlaş

Etiket: Talebi

  • CHP’li Basmacı’nın ’Meclis Araştırma Komisyonu’ Kurulması Talebi Reddedildi

    Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Denizli Milletvekili ve CHP Grubu Yönetim Kurulu üyesi Melike Basmacı’nın, Rusya krizinin Türkiye’ye etkilerinin ortaya çıkarılması için Meclise verdiği “Meclis Araştırma Komisyonu kurulması” teklifi reddedildi.

    Cumhuriyet Halk Partisi Denizli Milletvekili ve CHP Grubu Yönetim Kurulu üyesi Melike Basmacı, Rusya krizinin Türkiye’ye etkilerinin ortaya çıkarılması için Meclise teklif sundu. Ancak teklifi kabul edilmeyen Basmacı daha sonra bir konuşma yaptı. Basmacı, “24 Kasım 2015 tarihinde Rusya’ya ait savaş uçağının düşürülmesi ile Rusya’nın Türk ürünlerine uyguladığı boykot sonrası Türk tekstilcileri çok zarar görmüştür. Özellikle Denizli tekstilcileri zor durumda kalmış, Laleli pazarına ürün gönderemeyecek hale gelmiştir. Biz Cumhuriyet Halk Partisi Grubu olarak, bir Meclis Araştırma Komisyonu kurulmasını istedik. Tabi ki de Danışma Kurulu’na sunduk. Danışma Kurulu demek, parti temsilcilerinin ve Meclis Başkanı’nın olduğu bir kurul. Danışma Kurulu’nda bir meclis araştırılmasının açılması kararı alınabilir. Ama buraya da yönlendirilebilir. Ama kurulda halk yararı değil, konuları getirenlere bakıldığı için maalesef bu da reddedilmiştir. Yani Türkiye’deki tekstilcilerin zararının araştırılması meclis önergesi, Danışma Kurulu’nda reddedilmiştir. Ama ben ilk defa bu redde sevindim. Çünkü bu sayede, bu genel kurulda sayın vekillerin, işçilerin, yani tekstil işçilerinin ve işadamlarının yanında mı yoksa rozetlerinin gölgesinde mi olacaklarını hep birlikte görme şansımız olacaktır” dedi.

    Türkiye ihracatının özellikle de tekstil ihracatçısının Rusya krizinden sonra uğradığı zararın araştırılması için verdiği önergeye Denizli, Bursa ve İstanbul vekillerinin rozetlerinin gölgesine sığınmadan destek vermelerini isteyen CHP Denizli Milletvekili Melike Basmacı, “Bugün gerçekten tekstil ve genel ihracatımızda ciddi sorunlar var. Firmalar iflas erteleme istemekte ve işçi çıkarmaktalar. 2014 ihracatı 157.6 milyar dolarken, 2015 ihracatı 139.7 milyar dolara düşmüştür. Bu ihracat niye düştü biliyor musunuz? Hükümet Irak, İran, Suriye pazarını kaybettiği için düşmüştür. Bu ihracat niye düştü biliyor musunuz? Yanlış kararlar alınıp, Euro’yu artırıp Avrupa Birliği pazarını kaybettirdiği için düşmüştür. Bu ihracat niye düştü biliyor musunuz? Öfke ve ani kararlarla alınıp Rusya pazarını kaybettiğimiz için düştü. Bu ihracat niye düştü biliyor musunuz? İşadamına KDV, Gümrük Vergisi, ÖTV, gelir vergisini katın katın yüklediği için düştü. Ama sonuçta ne oldu biliyor musunuz? Bu ekonomik düşüş halka yansıdı. Nasıl mı yansıdı? İşçi çıkarılmaya başladı. Gıda enflasyonuyla, hamam vergisiyle, bekarlık vergisiyle, tüp bebeğe vergiyle, kesik kolun KDV’siyle yansıdı” diye konuştu.

  • Araç Muayene İstasyonu Talebi

    Kayısı Kent Muhtarlar Derneği Başkanı Erdal Yağlıcı, Malatya’da araç muayene istasyonu sayısının azlığına dikkat çekerek, istasyon sayısının 2’ye çıkarılmasını istedi.

    Dernek Başkanı Yağlıcı, şehrin batı kısmında Şehirgösteren mevkisinde bulunan TÜVTÜRK araç muayene istasyonunda aşırı kalabalık sonucu uzun süre bekleyen sürücüler arasında zaman zaman tartışmalar yaşandığını söyledi. Yıllar öncesinde 100 bin araç bulunan bugün bu sayının 150 bine yaklaştığını belirten Yağlıcı, “TÜVTÜRK açıldığında araç sayısı bugünkünün yarısı idi. Bugün bir kat arttı, halen bir adet TÜVTÜRK istasyonu var. 3 kanallı olan istasyonda ya kanal sayısı arttırılsın, ya da şehrin bir de Batı tarafına TÜVTÜRK araç muayene istasyonu açılsın. Şehrin sadece Doğu’sunda tek TÜVTÜRK olması nedeniyle yığılmalar oluyor ve vatandaşlara sıra neredeyse gelmiyor. Kalabalık olunca bu kez de sıra kavgaları yaşanıyor” şeklinde konuştu. İnternetten randevu alınmasına rağmen sürücülerin araçlarını muayene etmek için uzun süre beklediğini belirten Erdal Yağlıcı, “Buna bir çözüm bulmalı. 3 kanallı olan istasyonda ya kanal sayısı arttırılsın ya da şehrin bir de Batı tarafına TÜVTÜRK araç muayene istasyonu açılsın” diye konuştu.

  • MHP’de Olağanüstü Kongre Talebi Yükseliyor

    Milliyetçi Hareket Partisi (MHP)’de, 1 Kasım seçimlerinde alınan sonuçların ardından olağanüstü kongrenin toplanmasını isteyen muhalefet yeterli imza sayısını aştı.

    MHP Genel Başkan Adayı Meral Akşener, delegelere gönderdiği yeni yıl mesajında, “olağanüstü kurultay talebi çalışmalarımız tamamlanma safhasına gelmiştir. Bu aşamadan sonra, diğer imza toplayan arkadaşlarımızla, kararlaştırabileceğimiz bir takvime göre, elimizdeki imzaları birleştirerek müracaat sürecini başlatabiliriz’’ diyerek kongre için yeterli sayının üzerinde imzaya ulaştığını ifade etti. Adaylar arasında en çok imzanın Akşener tarafından toplandığı biliniyor ancak Akşener katıldığı bir televizyon programında siyasi nezaket gereği imza sayısını açıklamayacağını, imzaları diğer adaylarla birleştirerek avukatlar aracılığıyla Genel Merkeze teslim edeceğini söylemişti.

    Koray Aydın ve Sinan Oğan’ın da olağanüstü kongre için delegelerden imza topladığı ve muhalefetin toplam imza sayısının 500’e yaklaştığı belirtiliyor.

    Siyasi Partiler Kanununun 14. ve Parti Tüzüğünün 63. maddesi uyarınca delegelerin en az beşte birinin noter onaylı imzası ile olağanüstü kongre toplantıya çağrılabiliyor. Ancak MHP tüzüğü, olağanüstü kongrelerde Genel Başkan seçimi yapılmasına müsaade etmiyor. Bu nedenle öncelikle kongrenin toplanarak seçim yapılmasını engelleyen maddenin değiştirilmesi gerekiyor.

    Öte yandan 8-9-10 Ocak’ta Kızılcahamam’da MHP MYK toplantısı yapılacağı ve sürecin değerlendirileceği öğrenildi.

  • Din-bir-sen’den ’Kutlu Doğum, Mevlit Kutlamalarıyla Yapılsın’ Talebi

    Din-Bir-Sen Genel Başkan Yardımcısı Yusuf Adli, her yıl nisan ayında yapılan Kutlu Doğum Haftası ile diğer aylara denk gelen Mevlit Kandili kutlamalarının Müslümanların kafasını karıştırdığını belirterek, “Bu yanlış uygulamadır. Bundan derhal dönülmelidir” dedi.

    Konuyla ilgili basın açıklaması yapan Adli, İslam literatüründe Hz. Peygamber aleyhisselatu vesselam’ın doğum günüyle ilgili çeşitli tarihler verildiğini söyledi. Adli, “İslam dünyasında Hz. Peygamber Efendimizin (s.a.v.) doğum tarihi Mevlit Kandili’nin kutlandığı gece olarak genel kabul görmüş ve konuyla ilgili çeşitli kutlamalar başta ülkemizde olmak üzere İslam âleminde bu tarihte yapılmaktadır. Mevlit kutlaması, Hz. Peygamberin (s.a.v.) doğduğu geceye denk gelmesi nedeniyle yapılmaktadır. Mevlit Kandili kutlaması Hicri takvime göre hesaplandığından her yıl bu tarih 10 gün önce gelir. Dinimizce kutsal gün ve gece olarak kabul edilen günlerin Hicri takvime göre hesaplanması gerekir. Miladi takvime göre yapılan hesaplama kutsal gün ve gecelerin tarihlerini değiştireceğinden sakıncalıdır. İslam’da birliğin sağlanması gerekir. Bunu bozacak yanlış uygulamalardan şiddetle kaçınılması gerekir. Kaldı ki böyle bir uygulama İslam kültüründe yoktur. 1989 yılında hangi düşünce ile uygulandığı belli olmayan yanlış bir uygulamadır. İslam kültüründe olmayan bir uygulamanın dayatılması sakıncalıdır. Din-Bir-Sen olarak, Diyanet İşleri Başkanlığı’na şunu öneriyoruz. Kutlu Doğum’u Mevlit Kandili ile birlikte yapmak birliği sağlayacaktır. Mevlit Kandili’nin icra edileceği tarihte Kutlu Doğum yapılabilir. Bir hafta çeşitli etkinliklerle Hz. Peygamber Efendimizin (s.a.v.) doğumu kutlanabilir. O’nun insanlığa kattığı değer, toplumsal yaşamın şekillenmesinde, insanlığın huzur, mutluluk, beşeri ilişkiler gibi sosyal yaşamı etkileyen varlığının daha iyi anlaşılması sağlanabilir. Bu itibarla 20 Nisan’da yapılan Kutlu Doğum yanlışlığından bir an önce dönülmelidir. Peygamber Efendimizin (s.a.v.) mübarek doğumunun bir yılda iki defa kutlanması Müslümanların kafasını karıştırıyor ve kuşkuya neden oluyor. Bunun önlenmesi zorunludur. Sayın Başkanımız Görmez, bu önerimizi dikkate almalı ve üzerinde ciddiyetle durarak bu yanlışlığın düzeltilmesini sağlamalıdır. Müslümanların beklentisi ve talebi bu yöndedir” dedi.

  • Velilerden ‘RAM’ Talebi

    Diyarbakır’ın Ergani ilçesinde veliler, ilçede Rehberlik ve Araştırma Merkezi (RAM) açılması talebinde bulundu.

    Ergani’de veliler, ilçede Rehberlik ve Araştırma Merkezi bulunmaması nedeniyle çocuklarını sürekli Diyarbakır’a getirip, götürmek durumunda kalıyor. Büyük zorluklar yaşayan aileler, ilçede merkez kurulmasını istiyor. Bir veli, “Çınar ve Silvan ilçelerinde birer tane Rehabilitasyon ve Eğitim merkezi olduğu halde iki ilçede de Rehberlik ve Araştırma merkezi var. Ergani hem nüfus hem de öğrenci olarak iki ilçeden daha kalabalık ve ilçede iki tane rehabilitasyon ve eğitim merkezi var. Buna rağmen ilçede RAM yok. Bu konu ile ilgili yetkililere yaptığımız başvurularda bize yer konusunda sıkıntı olduğunu söylediler. Ergani’ye bir RAM kurulursa komşu ilçeler Dicle, Çermik ve Çüngüş’te bulunan merkezlerdeki öğrenciler de bundan faydalanabilirler. Bu konuda yetkililerden yardım istiyoruz” dedi.